Etiket: manşet

  • Yerli aşıda yeni gelişme: Rapor bakanlıkta

    Yerli aşıda yeni gelişme: Rapor bakanlıkta

    Türkiye’de corona virüse karşı geliştirilen yerli aşılar arasında insan deneylerine başlanan ilk aşının çalışmalarının yürütüldüğü Kayseri Erciyes Üniversitesi (ERÜ) İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (İKUM) Faz-2’nin rapor sonuçları Sağlık Bakanlığı’na teslim edildi.

    ERÜ bünyesindeki Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi (ERAGEM) ile İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKUM) tarafından corona virüse karşı geliştirilen ve Sağlık Bakanlığı ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nca (TÜSEB) desteklenen Covid-19 yerli aşısının Faz-1 çalışması, 44 gönüllü üzerinde yapıldı.

    İnaktif aşının Faz-2 çalışması, 10 Şubat’ta 250 gönüllü üzerinde başladı ve 9 Mart’ta tamamlandı.

    Faz-2 çalışmasında elde edilen sonuçların raporlanması süreci tamamlandı.

    Elde edilen raporların sonuçları Sağlık Bakanlığı’na teslim edildi. Raporlanan verilerin sonuçlarının Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanacağı öğrenildi. Ardından ise, Faz-3 aşamasına başlanacağı belirtildi.

    Konuyla ilgili açıklama yapan ERÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, şu ifadeleri kullandı:

    “Yerli aşıda faz-2 çalışmamız bitti. Çok şükür ki, çok güzel sonuçlar elde ettik. Nisan ayı sonu itibariyle Sağlık Bakanlığımıza raporlayacağımızı ifade etmiştik ve raporladık. Çok güzel sonuçlar elde ettik. Yerli aşı çalışmamız Sağlık Bakanlığı ve TUSEB’in desteğiyle yürüttüğümüz bir çalışmadır. Sağlık Bakanlığı ve TUSEB koordinasyonunda Faz-3 çalışmaları da başladı. İnşallah en kısa zamanda Faz-3 çalışmaları da tamamlanır ve bir an önce yerli aşımıza kavuşuruz.

    Faz-3 çalışmaları sonucunda dozlamalarda yapıldıktan sonra hastaneye yatma oranı, hasta olma oranı gibi birçok oranlara bakılacak” diyen Çalış, “Faz-1 çalışmaları daha çok yan etkiyle alakalı çalışmalardır. Orada ciddi bir yan etki görülmedi ve daha sonra faz-2 çalışmasına geçmiştik. Faz-1’de etkinliğe bakılmıştı ama asıl yan etki bakımından ve güvenlik bakımından çok önemliydi. Faz-2 aşaması etkinlik aşamasından çok önemliydi. Faz-2’de beklediğimizin üstünde çok daha iyi sonuçlar elde ettik. Çok gururlandık ve bizi çok mutlu etti. Bunu da Sağlık Bakanlığı’na raporlamış olduk. Faz-3 çalışmaları sonucunda dozlamalarda yapıldıktan sonra hastaneye yatma oranı, hasta olma oranı gibi birçok oranlara bakılacak. Sonrasında da inşallah kısa sürede faz-3 çalışması da başarılı geçer diye ümit ediyoruz ve bir an önce yerli aşımıza geçeriz.”

  • İzmir peş peşe deprem ile sallandı!

    İzmir peş peşe deprem ile sallandı!

    Kandilli Rasathanesi’nden gelen son dakika haberine göre İzmir’de 4.3 büyüklüğünde hissedilen bir deprem meydana geldi. Bölgede yaşayan vatandaşlar, deprem nedeniyle yaşadıkları korkuyu sosyal medyadan paylaştı. Kandilli Rasathanesi’nden gelen ilk verilere göre depremin merkez üssü Kuşadası Körfezi olarak açıklanırken, AFAD merkez üssünü İzmir Menderes olarak paylaştı. İşte, Kandilli Rasathanesi ve AFAD son depremler listesi…

    Gelen son dakika bilgisine göre İzmir ve çevresinde hissedilen bir deprem meydana geldi. Çevre illerde de hissedilen sarsıntı bölgede ikamet eden vatandaşlarda paniğe neden oldu.Kandilli Rasathanesi tarafından paylaşılan bilgiye göre depremin büyüklüğü 4.1 olarak duyuruldu. Sarsıntının Ege Denizi Kuş Adası körfezi yakınlarında meydana geldiği tespit edildi.

     

  • 4 gencin ölümündeki sır perdesi aralandı

    4 gencin ölümündeki sır perdesi aralandı

    Manisa’nın Ahmetli ilçesinde yan yana cansız bedenleri bulunan 4 gencin ölümündeki sır perdesi aralandı. Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği’nce hazırlanan uzmanlık raporunda gençlerden Ümit Zangal’ın (20) kullandığı uyuşturucu maddeden yaşamını yitirdiği, Muharrem Zengin (22), Serkan Zangal (23) ile Neşet Dalgın’ın (24) ise av tüfeğiyle yaşamlarına son verdikleri belirtildi. Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığı, ortada bir suç ve suçlu bulunmadığı belirtilen raporun ardında 4 gencin ölümüyle ilgili ‘kovuşturmaya’ yer olmadığına karar verdi.

    Ahmetli’nin Kestelli Mahallesi Bintepeler Akçeşme mevkiinde, 31 Ocak saat 17.00 sıralarında peş peşe gelen silah seslerini duyan vatandaşlar, jandarmaya haber verdi. İhbar üzerine bölgeye giden ekipler, park halindeki otomobilin yanında 4 gencin yan yana cansız bedenlerini buldu. Yapılan incelemede gençlerin liseden arkadaş olan Muharrem Zengin, kuaför Neşet Dalgın, elektronik eşya tamircisi Serkan Zangal ve kuzeni Ümit Zangal olduğu belirlendi.

    Saçma yarası bulunmayan gençlerden Ümit Zangal’ın boynu yerinden oynaması, diğer 3’ünün ise pompalı tüfekle başlarından vurularak yaşamını yitirdiği saptandı. Cesetlerin yanında ise tek kırma av tüfeği bulundu. Tüfeğe jandarma incelenmek üzere el koyarken, 4 gencin otopsisi İzmir Adli Tıp Kurumu’nda yapıldı. Olay yerinde bulunan av tüfeğinin gençlerden Muharrem Zengin’in zeytin tüccarı babası Suat Zengin’e (47) ait olduğu ve ruhsatı bulunmadığı tespit edildi. Olayda kullanılan fişeklerin, Muharrem Zengin’in babası Suat Zengin’e ait evde yapılan aramada ele geçirilen fişekler ile aynı olduğu tespit edildi. Gençlerden Serkan Zangal Muharrem Zengin ve Neşet Dalgın’ın ise ölmeden kısa süre önce çektikleri ‘veda’ videosu ortaya çıktı.

    3 GENÇTEN ALINAN SVAPLARDA ATIŞ ARTIKLARI BULUNDU

    Olayla ilgili Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı’ndan beklenen kriminal rapor, Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştı. Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği’nce hazırlanan uzmanlık raporunda olay yerinde bulunan 4 adet 12 kalibre av fişeği kartuşunun yine olay yerinde bulunan kırma av tüfeğinden atıldığı tespit edildi. Muharrem Zengin, Serkan Zangal ve Neşet Dalgın’ın sağ el, sol el, yüz ve elbise üzerinden alınan svaplarda atış artıklarının bulunduğu, Ümit Zangal ile olay yeri ilk görgü tanığı Deniz Cüvelek’e ait svaplarda atış artığı bulunmadığı rapora yansıdı.

    Raporda ayrıca, olayda kullanılan tek kırma tüfek ile olay yerinde bulunan 45 ADB 481 plakalı araçta başka birine ait parmak izinin tespit edilmediği vurgulandı. Cinayet şüphesi ile boğuşma sırasında katil ya da katil zanlılarının gençlerin tırnaklarında doku örneği bırakabileceği ihtimaline karşın DNA incelemesi yapıldığına da raporda dikkat çekilip, “4 gencin de alınan tırnak arası örneklerinde İzmir Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan incelemede herhangi bir ikinci kişiye ait DNA profiline rastlanmamıştır” denildi.

    UYUŞTURUCUDAN ÖLENİN KİŞİNİN ARDINDAN YAŞAMLARINA SON VERMİŞLER

    Olayda ilk hayatını kaybeden Ümit Zangal’ın kanında ve idrarında farklı etken maddeler içeren uyutucu, uyuşturucu, uyarıcı maddeler tespit edildiği kaydedildi. Ancak bu maddelerin kandaki düzeylerinin tek başlarına öldürücü dozda olmadığı, birbirleriyle etkileşimlerine bağlı olarak solunum baskılanması, kalpte ritm bozukluğu, akciğer ödemi gibi bazı olumsuz yan etkiler nedeniyle ölümün tıbben mümkün olduğu otopsi raporunda vurgulandığı kaydedildi. Raporda, Muharrem Zengin, Serkan Zangal ile Neşet Dalgın’ın bitişik atış sonucu hayatını kaybettiğine dikkat çekildi. Raporda, 4 gencin başkaca bir kimseyle irtibat kurmadıkları ve başka şüpheliye rastlanmadığı, Ümit Zangal’ın uyuşturucu madde kullanması sonucu yaşamanı yitirdiği, Serkan Zangal, Muharrem Zengin ile Neşet Dalgın’ın silahla intihar ettiklerinin değerlendirildiği belirtilerek, bu nedenle soruşturma yapmayı gerektirecek bir suç şüphesi ve suçlu bulunmadığı ifade edildi.

    Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığı, raporun ardından 4 gencin ölümüyle ilgili ‘kovuşturmaya yer’ olmadığına karar verdi.

  • Bursa’da 19 Mayıs kortejinde kaza: 2 polis yaralandı

    Bursa’da 19 Mayıs kortejinde kaza: 2 polis yaralandı

    Bursa’da 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları kapsamında 102 motosikletlinin katıldığı korteje eskortluk eden motosikletli polis ekibi kaza yaptı. Kazada, 2 polis memuru hafif yaralandı.

    19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı için Bursa Motosiklet Derneği üyesi 102 motosikletlinin katılımıyla kortej düzenlendi. Heykel’de başlayan ve Gökdere ve Kurtuluş caddeleri ile Mimar Sinan Bulvarı, Yüksek İhtisas Kavşağı ve Ankara Yolu boyunca devam eden korteje Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne bağlı Motosikletli Şahin Timleri de eskortluk etti.

    Ekipler, kortej sırasında araya giren diğer sürücüleri yolu açmaları için uyardı. Motosikletli polis ekibi, Mimar Sinan Bulvarı’nda kortejin ilerlemesini engelleyen Serkan K.’yi uyarmak için yönetimindeki 16 JJN 47 plakalı hafif ticari aracın sağından geçmek istedi. Bu sırada Serkan K. sinyal vermeden sağdaki sokağa dönüş yapmak isteyince polis ekibine çarptı.

    Kazada, polis memurları Mesut D. ile Mehmet A. yaralandı. Hafif yaralanan polislere ilk müdahaleyi meslektaşları yaptı. Yaralılardan Mesut D., gelen ambulansla Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılırken, Mehmet A. ise hastaneye motosikletle götürüldü.

  • Bursa’da 19 Mayıs heyecanı coşkuyla kutlandı

    Bursa’da 19 Mayıs heyecanı coşkuyla kutlandı

    Bursa’da 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı coşku ile kutlandı. 102 motosikletten oluşturulan Türk bayraklı kortej beğeni toplarken, Fransa’dan bir motorcu da korteje katıldı.

    Atatürk anıtına çelenk sunma ile başlayan 19 Mayıs törenleri, Kent Müzesi önünde devam etti. Günün anlam ve önemine dair konuşma Gençlik Spor Bursa İl Müdür Yardımcısı Bilal Kot tarafından yapıldı.

    İnegöl Gençlik Merkezi’nin folklor gösterisi ile devam eden tören, Bursa Büyükşehir Belediyespor karate gösterisi ve Yıldırım Belediyespor güreşçilerinin jimnastik gösterisi ile sürdü.

    En son mehter takımının konserinin ardından Bursa Motosiklet Derneği öncülüğünde 102 motosikletli Türk bayrakları ile kortej oluşturdu.

    Motosiklet kortejinin hemen peşinden off-road araçlarının geçişi ile tören sona erdi. Bir motosiklet tutkununun ise Fransa Paris’ten motosiketi ile geldiği öğrenildi.

    Vatandaşların sosyal mesafe ve maske kuralları çevresinde izlediği programda her yaştan insan göze çarptı.

    Törenlere Bursa Valisi Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri ve Bursa protokolü katıldı.

          

  • Bursa’da 20 gündür kayıp oğlundan haber alınamıyor

    Bursa’da 20 gündür kayıp oğlundan haber alınamıyor

    Bursa’da gece vakti tuvalete gidiyorum diyerek yatağından kalkıp evden ayrılan engelli gençten 20 gündür haber alınamıyor. Epilepsi hastası oğlunun kendini ifade etmekte güçlük çektiğini belirten anne, çocuğuna kavuşacağı günü bekliyor.

    Merkez Osmangazi ilçesi Tuna Mahallesi 11. Gelibolu Sokak’ta oturan 24 yaşındaki Cevat Yalçın, 30 Nisan gecesi  tuvalete gidiyorum diyerek evden ayrıldı.

    ÇOCUKLARININ HAYATINDAN ENDİŞE EDİYORLAR

    Sabah uyandıklarında çocuklarını yatağında bulamayan Birsen ve Şevket Yalçın çifti, 24 yaşındaki gencin gidebileceği evin bahçesine, komşularına ve mahallenin çeşitli noktalarına baksalar da oğullarını bulamadı. Çocuklarının hayatından endişe eden aile, Merinos Polis Merkezi’ne giderek kayıp ihbarında bulundu.

    “NÖBET GEÇİRMİŞ OLABİLİR”

    20 gündür oğlundan bir haber dahi alamadığını belirten acılı anne Birsen Yalçın, oğlunun epilepsi hastası olduğunu ve nöbet geçirmiş olabileceğini söyledi. Oğlunun kendini ifade etmekte güçlük yaşadığını belirten Yalçın, “Daha öncede bir kaç kez kayboldu ama 2-3 gün içerisinde şehir merkezinde bulundu. Kamyonlara binip yolculuk yapıyor. Kendini ifade edemiyor. Hiç bu kadar uzun sürmezdi. Oğlum hayatta mı çok merak ediyoruz. Görenlerin insanlık namına 0536 745 29 58 numaralı telefona haber vermesini rica ediyoruz” diye konuştu.

  • Bilim Kurulu üyesi: Bu yılı da pandemiyle geçiririz

    Bilim Kurulu üyesi: Bu yılı da pandemiyle geçiririz

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, koronavirüs nedeniyle hastanelere yatışların genellikle 50 yaş altı grupta yaşandığına dikkat çekerek, bu grubun aşılanmasının çok hızlı olması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Taşova, uygun tedbir ve koşullarda öğretmenlerin de aşılanmasıyla okulların açılabileceğini söyledi.

    Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, koronavirüs salgınıyla ilgili son gelişmeleri anlattı. Prof. Dr. Taşova, aşının yaygın olarak uygulandığı ülkelerin tedbirlerinde gevşeme yaşandığını hatırlattı. Bunun için aşı ile birlikte maske, mesafe, hijyen gibi korunma önlemlerinin hepsinin birden uygulanmasının önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yeşim Taşova, bu önlemlerden sadece bir tanesinin bile hatalı uygulanması durumunda çok önemli çabaların boşa gidebileceğini vurguladı.

    ‘KALABALIKLAR OLDUKÇA DAHA ÇOK KAPANMA GÖRÜRÜZ’

    17 günlük kapanmanın durumu olumlu yönde etkilediğini dile getiren Prof. Dr. Taşova, kapanmadaki asıl amacın kalabalıkların bir araya gelmesini engellemek olduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Yeşim Taşova, “Kapanmaya rağmen şampiyonluk kutlamalarından tutun da başka toplantılar, cenazelerle de bir araya gelişler oldu. Bütün bunların aslında çok acı sonuçları olduğunu hep birlikte yaşadık. Bunlara dikkat etmediğimiz ölçüde daha çok kapanma görürüz” dedi.

    ‘İNGİLİZ VARYANTINA TÜM AŞILAR ETKİLİ’

    Vakaların hala yüzde 80’inin asemptomatik ya da çok hafif geçirdiğini, yüzde 15 kadarının hastanede olduğunu söyleyen Prof. Dr. Taşova, “Aşı olanlar özellikle çok hafif geçiriyor. Sonunda bir daha enfeksiyon olabiliyor ama çok hafif geçirmeleri aşının en büyük yararıdır. Ülkemizde de çok yaygın olan İngiliz varyantına aşıların hepsi etkili oluyor. Bu önemli bir avantajımız. Bu avantajımızı değerlendirirken aşılama hızının artırılması, maske, mesafe, hijyenin devam ettirilmesi ve ortada dolaşan virüs yükünün azaltılması hedeftir” diye konuştu.

    HASTANEYE YATIŞLARIN ÖNEMLİ KISMI 50 YAŞ ALTI

    Türkiye’de vakaların yüzde 80’inde görülen İngiltere varyantının öldürücülük potansiyelinin olduğunu, ancak çok da ağır seyretmediğini kaydeden Prof. Dr. Taşova, yayılım özelliği fazla olan bu varyantın farklı mutasyonlarla birlikte daha da ağırlaşma tehlikesinin her zaman var olduğunu vurguladı. Bu nedenle 50 yaş altı grubunun aşılanmasının çok hızlı olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Taşova, “Çünkü bize yatan, zatürresi olan ya da yoğun bakıma götürdüğümüz hastalarımızın önemli bir kısmının ya aşısı yok ya da 50 yaş altında olan kişiler. İngiliz varyantının da yayılma özelliği fazla olduğu için aşılanmadıkları takdirde ister istemez bir şekilde bu virüsle karşılaşacaklar. Hemen her aşının yüzde 70 ila 95 arasında etkinliği var. Aşılar arasında bir fark olduğunu şimdilik düşünmüyoruz. Ben aşı taraftarıyım. Pandemideyiz, çünkü, bir an önce aşılanmak gerekiyor” şeklinde konuştu.

    ‘BU YILI DA PANDEMİ İLE GEÇİRİRİZ’

    Pandemide iyi bir noktaya gelmenin dünya genelinde yüzde 70 bağışıklığın sağlanmasıyla olacağına vurgu yapan Prof. Dr. Yeşim Taşova, “Pandemi daha bitmedi. Bu yılı da pandemi ile geçiririz diye düşünüyorum. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de sonbahara dikkat çekti. Bu global dünya içerisinde sadece kendi ülkenizin ya da kendi şehrinizin aşılanmış, korunmuş olması yetmiyor. Çünkü bütün dünyada seyahatler var. Mesela Hindistan varyantı çıkıyor, nasıl yayılıyor? O nedenle bütün dünyanın yüzde 70’inin üzerinde bağışıklığın sağlanması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    ‘OKULLARIN AÇILMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM’

    Okullarla ilgili oldukça önemli kapanmalar olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Taşova, DSÖ’nün açıklamalarına da bakıldığında okuldan kaynaklı bir salgının olmadığını, uygun koşullar ve tedbirler alınıp öğretmenlerin de aşılanmasıyla okulların açılabileceğini ifade etti. Taşova, “Eşit eğitim hakkı adına öğrencilerin eğitimden mahrum kalmaması gerekiyor. Yeterince veri birikti. Okulların açılabileceğini düşünüyorum” dedi.

    Kurallara uyulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Taşova, “Geçen seneden bir farkımız yok. Kalabalık ortamlarda bulunulmayacak. Maske, mesafe, hijyen kurallarına uyulacak. Tabi bu kurallara nasıl uyulmasıyla ilgili açıklamalar, genelgeler, talimatlar yayınlandı. Bu bildiğimiz kurallara sıkı sıkı uymamız gerekiyor. Rehavete kapılmamalıyız. Kolonyamızı yanımızdan eksik etmeyelim, maskemizi eksik etmeyelim. Evlerimizi havalandıralım. Yeter ki bunlardan taviz vermeyelim” diye konuştu.

  • Resmi Gazete yayımlandı! Artık ithal edilmeyecek

    Resmi Gazete yayımlandı! Artık ithal edilmeyecek

    Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Resmi Gazete’de yayımlanan ‘Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Atıkların İthalat Denetimi Tebliği’ ile bakanlık olarak hazırladıkları geri dönüşüm tesislerine yeni kriterler getiren genelgeyi 81 il valiliğine gönderdiklerini belirtti. Kurum, “Bu genelge kapsamında artık plastik atık ithalatında en büyük paya sahip olan ve günlük hayatta sıklıkla kullanılan etilen polimer grubundaki plastik ambalaj türü atıklar ithal edilemeyecek. Bu atıkların gümrükte yapılan denetim ve kontrollerimizle takiplerini anbean yapacağız” dedi.

    Bakan Kurum, plastik atık ithalatına ilişkin açıklamalarda bulunarak, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Kurum, atık toplama faaliyetlerine destek olmak için atık ithalatı kotasını bu yıl başında yüzde 50’ye düşürdüklerini hatırlatarak, tesislerin ham madde ihtiyaçlarının yarısını iç piyasadan karşılamalarını zorunlu hale getirdiklerini kaydetti. ‘Sıfır Atık Hareketi’ ile yerli ham madde miktarının daha da artırıldığını belirten Kurum, “Şunun altını önemle çizmek isterim; Türkiye hiçbir zaman çöp ithalatı yapmamıştır. 2021 yılının başında karışık plastik atık ithalatını tamamen yasakladık. Yaptığımız düzenlemelerle ithal edilen dönüştürülebilir ham maddeler için kimlik belgesi düzenlenmesini zorunlu hale getirdik. Ülkemizin sanayisinin ihtiyaç duyduğu kaliteli ve temiz ham madde için kimlik belgesi olmayan hiçbir dönüştürülebilir atığı ülkemize sokmuyoruz. Atık yönetiminde önemli düzenlemeleri hayata geçirirken geri dönüşüm/kazanım tesislerimizin daha sağlıklı bir şekilde faaliyetlerini yürütmeleri için de 81 ilimizde denetimlerimizi 7/24 aralıksız sürdürüyoruz” dedi.

    ‘POLİMER PLASTİK AMBALAJ TÜRÜ ATIKLAR İTHAL EDİLEMEYECEK’

    Bakan Kurum, en son Adana’da istenmeyen görüntülerin ortaya çıkması üzerine 152 tesiste denetim yapıldığını, 29 işletmenin faaliyetini durdurduklarını ve 32 işletmeye 8 milyon TL ceza uyguladıklarını kaydetti. Kurum, “Benzer durumlarla tekrar karşılaşmamak, çevremizin ve vatandaşımızın sağlığını korumak için geri dönüşüm/kazanım tesislerimize yeni kriterler getiriyoruz. Bugün bu anlayışla ülkemiz için çok önemli bir adım attık. Ticaret Bakanlığı’mızla bu süreci yürüttük. Plastik atık ithalatının sınırlandırılmasına dair ortak bir çalışmayı yürüttük. Resmi Gazete’de yayımlanan ‘Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Atıkların İthalat Denetimi Tebliği’ ile bakanlık olarak hazırladığımız geri dönüşüm tesislerine yeni kriterler getiren genelgemizi 81 il valiliğine gönderdik. Bu genelge kapsamında artık plastik atık ithalatında en büyük paya sahip olan ve günlük hayatta sıklıkla kullanılan etilen polimer grubundaki plastik ambalaj türü atıklar ithal edilemeyecek. Bu atıkların gümrükte yapılan denetim ve kontrollerimizle takiplerini anbean yapacağız” diye konuştu.

    ‘İTHALİ YASAK OLAN ATIKLARI GETİRENLERİN BELGELERİNİ İPTAL EDECEĞİZ’

    Bu atıkların Mobil Atık Takip Sistemi’ne (MoTAT) giriş yapılarak, gümrükten çıkarılıp, online olarak sıkı takip edileceğini belirten Kurum, “İthalat kotasını aşan, ithali yasak olan atıkları getiren veya içinde atıkların yabancı madde bulunduran, geçici faaliyet belgesi olup süresinde izin ve lisans başvurusu yapmayan firmaların da atık ithalatçısı kayıt belgelerini iptal edeceğiz. Ülkemizin hep yeşil ve sağlıklı bir çevreye sahip olması adına projelerimizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Toprağımızı, havamızı, suyumuzu koruyacak; çalışmalarımızı tavizsiz devam ettireceğiz. Hedefimiz, tüm dünyada yapılan atık ithalatını bitirmiş ve ihtiyaç duyduğu ham maddenin yüzde 100’ünü iç piyasadan karşılayan bir milli sanayi ve tertemiz bir Türkiye” dedi.

    ‘YURT DIŞINA GERİ GÖNDERME İŞLEMLERİNİ TAKİP EDECEĞİZ’

    Bakan Kurum, geri dönüşümsüz olduğu ortaya çıkan, Almanya’dan Türkiye’ye getirilen 400 konteynerlik atıkların iadesiyle ilgili soruya, “Bizim şu an yayınlamış olduğumuz genelgemize uymayan her bir atık zaten online takip ediliyor. Bu genelge kapsamında kalan atıklarında yurt dışına geri gönderme işlemlerini de takip edeceğiz. Hem Ticaret Bakanlığı’mızla birlikte hem de sahada 81 ilimizde çalışan ekiplerimizle birlikte bu takip sürecini anbean yapmış olacağız. Amacımız, ‘Sıfır Atık’ projesini ülkemizde çok daha fazla yaygınlaştırmak. Sanayimiz tam anlamıyla yerli milli olacak şekliyle ham maddesinin de tamamını ülkemizden karşılayacak şekliyle çalışmalarımızı yürütüyoruz” yanıtını verdi.

    ‘ÇALIŞMALARIMIZI BİTİRME AŞAMASINA GELDİK’

    Bakan Kurum, ‘İklim Kanunu’nun ne zaman hazır olacağına ilişkin soru üzerine, iklim değişikliğine ilişkin eylem planlarını 7 bölge için yayımladıklarını belirterek, Karadeniz Bölgesi’nden başlamak üzere fiilen sahada uygulamasının yapıldığını kaydetti. Kurum, “İklim değişikliği eylem planı çatısı altında da ‘İklim Kanunu’ düzenlememizi hazırlayıp, Meclis’imizle birlikte Sayın Emine Erdoğan’ın teşrifleriyle bir çalıştay düzenledik. Bu da ‘İklim Kanunu’ çalışmasına altlık teşkil etti. Bu çerçevede çalışmalarımızı bitirme aşamasına geldik. Meclis’imizin çıkaracağı kanuna altlık teşkil edecek bu çalışmayla birlikte artık ülkemizin bir ‘İklim Kanunu’ olacak, çevre ve doğanın korunması adına iklim kanunu çok önemli adımları atmamıza vesile olacaktır. Çok yakın bir zamanda Meclis’imizle birlikte bu çalışmayı yürütecek ve çıkacak yasayla birlikte 2023’e giden yolda çok daha kararlı adımları atmış olacağız” diye konuştu.

  • Bursa’da sandalye, sopa ve taşlar havada uçuştu

    Bursa’da sandalye, sopa ve taşlar havada uçuştu

    Bursa’da iki aile arasında çocuk yüzünden başladığı iddia edilen tartışma taşlı, sopalı, sandalyeli sokak kavgasına dönüştü. Çok sayıda kişinin birbirine girdiği kavgaya olay yerine gelen polisler havaya ateş açarak müdahale etti.

    Bursa’nın merkez Yıldırım ilçesi Vakıf Mahallesi’nde iki aile arasında akşam saatlerinde çocuk yüzünden tartışma çıktı. Tartışma kavgaya dönerken, aralarında kadınların da bulunduğu kavgada, şahısların sokakta bulunan sopa, taş ve sandalyelerle birbirine vurdukları anlar görüntülendi.

    İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Polis ekipleri kavgayı ayırmak için havaya uyarı ateşi açtı. Uyarı ateşini dinlemeyen iki aile kavgaya keserlerle ve sandalyelerle devam etti. Polisin müdahalesinin ardından iki grup ayrılırken, 7 kişi kavgada yakalandı. Yaralılar sağlık ekiplerince çeşitli hastanelere kaldırıldı.

  • Su vermedi diye arkadaşını kalbinden bıçakladı

    Su vermedi diye arkadaşını kalbinden bıçakladı

    İstanbul Beyoğlu’nda 19 yaşındaki bir kişi, kendisine su vermeyen 26 yaşındaki arkadaşını kalbinden ve boynundan bıçakladı. Kanlar içerisinde kalan genç hastanede hayatını kaybederken, yakalanan bıçaklı saldırgan ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    İstanbul’da arkadaşı tarafından kalbinden ve boynundan bıçaklanan genç hayatını kaybetti.

    Olay, geçtiğimiz perşembe günü saat 23.00 sıralarında Beyoğlu ilçesi İstiklal Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 26 yaşındaki Mahsun Çirik, cadde üzerinde yürürken arkadaşı olan 19 yaşındaki Serdar Ç. yaklaştı.

    İddiaya göre, eline kırmızı reçeteyle satılan uyarıcı hap alan Serdar Ç., Çirik’ten su vermesini istedi. Çirik’in su vermemesi üzerine ikili arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine çıkan arbedede Serdar Ç. eline geçirdiği bıçakla Çirik’i boynundan ve kalbinden bıçakladı.

    KURTARILAMADI

    Kanlar içerisinde kalarak yere yığılan genç ağır şekilde yaralandı. Olayın ardından bıçaklı saldırgan kaçarken, ağır yaralanan Mahsun Çirik ise ambulansla Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Ameliyata alınan genç tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

    SAKLANDIĞI EVDE YAKALANDI

    Korkunç cinayetin ardından Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, çalışma başlattı. Olay yerinde herhangi bir güvenlik kamerası olmaması üzerine polis ekipleri görgü şahitlerinin ifadelerine başvurdu. Adım adım iz süren Beyoğlu polisin yaptığı çalışma sonucunda katil zanlısı Serdar Ç., Hacıahmet Mahallesi’nde saklandığı evde kaçmaya çalışırken kıskıvrak yakalandı. Hastanede sağlık kontrolünden geçirilen Serdar Ç. emniyete götürüldü.

    SUÇ KAYITLARI ORTAYA ÇIKTI

    “Uyuşturucu madde ticareti”, “gasp” ve “ateşli silahlar kanununa muhalefet” suçlarından kaydı bulunan Serdar Ç. adliyeye sevk edildi. Zanlı, “kasten adam öldürmek” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.