Etiket: manşet

  • Yerli otomobil fabrikası ne zaman işçi alacak?

    Yerli otomobil fabrikası ne zaman işçi alacak?

    AK Parti Bursa Milletvekili Zafer Işık, Gemlik’te kurulan yerli otomobil fabrikasının ne zaman işçi alacağını açıkladı…

    Bursa Hakimiyet Gazetesi Yazarı Namık Göz’ün konu ile ilgili yazısı şöyle…

    Türkiye’nin 60 yıllık hayali olan yerli ve milli otomobili üretecek TOGG fabrikasında inşaat çalışmaları, pandemiye rağmen son hızla ilerliyor.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 27 Aralık 2019’da yerli ve milli otomobili üretecek fabrikanın kurulacağı yer açıklandığında, ‘Yerli, milli ve Gemlikli’ başlığını kullanmıştım.  Sonra Gemlikli adı birçok yerde kullanılmaya başlandı. Yine aynı isimle devam edeyim. Türkiye’nin, ‘Dünya liginde ben de varım’ demesini sağlayacak, elektrikli olmasının ötesinde akıllı sisteme sahip, Gemliklinin üretileceği fabrika alanındaki zemin iyileştirme çalışmaları tamamlandıktan sonra aralık ayında Gemliklinin üretileceği tesisi hayata geçirecek olan şirket belirlendi.

    Şantiyesini kurmaya başlayan şirket yaklaşık bir yılda üstyapı çalışmalarını tamamlayacak. Üretim ve montaj hatlarının kurulmasıyla Gemlikli 2022’nin son çeyreğinde banttan inecek.

    Daha inşaat aşamasında 5 bin kişiye istihdam sağlayacağı belirtilen tesisin son durumunu AK Parti Bursa Milletvekili Zafer Işık anlattı.

    Zemin hafriyat ve güçlendirme çalışmalarının bitmek üzere olduğunu ve şu anda zemin testlerinin devam ettiğini belirten Işık, ana yapı ve batarya fabrikasının aynı bölgede olacağını söyledi.

    DSİ’nin taşkın ıslah çalışmalarını yaptığını ve bir köprü inşa edeceğini ifade eden Işık şöyle devam etti:

    “Karayolları Engürücük Kavşağı’nı ve fabrikanın bulunduğu alana kadar duble yol yapacak. Ağır kamyonların ve fabrika malzemelerinin taşınması için bu şart. Karayolları da ihaleyi yaptı. İnşaat çalışmalarına yakında başlanacak.”

    TOGG’un inşaatın yanı sıra araç parçalarının temini için başta Bursa’dakiler olmak üzere birçok firma ile anlaşma yaptığını, AR-GE çalışmalarının da devam ettiğini ifade eden Işık, ‘Araç daha üretime geçmeden her gün yeni gelişmelere göre kendini yeniliyor. Piyasaya çıkmadan yenilenen bir otomobil olacak’ dedi.

    Herkesin merakla beklediği konulardan biri de TOGG’un personel alımı. 2022 yılı sonunda aracın banttan indirilmesinin planlandığını kaydeden Işık, 2022 yılı başında, 2 binin üzerinde mavi yaka personel alınacağını söyledi.

    Beyaz yakalı personelin bir kısmının alındığını ve çalışmalarını Gebze’de sürdürdüğünü de hatırlatan Işık, şöyle devam etti:

    ‘Bursa’da otomotiv alanında ciddi bir insan kaynağı olduğu için sıkıntı çekilmeyeceğini düşünüyorum. Alınacak mavi yakaların hepsinin Gemlik’ten olması mümkün değil, Mudanya, Osmangazi ve Yıldırım’dan da personel alınacak.

    En az meslek lisesi veya yüksekokul mezunu mavi yaka personeli alınacak. Fabrika tamamlandığında 4 bin 300 personel çalışacak. Yan sanayilerle birlikte 20 bin kişiye istihdam sağlanacak. 100 bin kişi ekonomik olarak etkilenecek’

  • Bursa’da polise yakalandı, ehliyetini kaptırdı!

    Bursa’da polise yakalandı, ehliyetini kaptırdı!

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde sokağa çıkma kısıtlamasında alkollü halde otomobil kullanan Uğur K.’ye (40), 5 bin 623 lira ceza uygulandı. Ehliyetine 6 ay süreyle el koyulan Uğur K.’yi, kendisini görüntüleyen gazetecilere saldırmak isteyince polisler sakinleştirdi.

    Osmaniye Mahallesi Ahmet Akyolu Caddesi’nde, sokağa çıkma kısıtlamasında denetim yapan polise ekipleri, 16 AFM 357 plakalı otomobili durdurdu. İzin belgesi olmadığı belirlenen sürücü Uğur K.’nin yapılan alkol muayenesinde, 156 promil alkollü olduğu tespit edildi.

    Ayakta durmakta güçlük çektiği görülen sürücüye, sokağa çıkma kısıtlamasını ihlal ettiği için 3 bin 150 TL, alkollü araç kullandığı için de 2 bin 473 TL olmak üzere toplam 5 bin 623 TL ceza kesildi. Ehliyetine ise 6 ay süreyle el konuldu.

    Uğur K., kendisini görüntüleyen basın mensuplarına saldırmak istedi. Alkollü sürücüyü polis ekipleri, sakinleştirdi. İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen Uğur K. ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.

  • 2 hafta içinde mecliste! 4 yıl hapis geliyor

    2 hafta içinde mecliste! 4 yıl hapis geliyor

    Hayvanları işkenceye 4 yıl hapis, sokağa terk edene ise para cezası geliyor… Uzun süredir beklenen hayvan hakları düzenlemesinde bir evde 3’ten fazla köpeğe yasak da var. AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, yasa teklifinin 2 hafta içinde TBMM Başkanlığı’na sunulacağını söyledi.

    AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, hayvanlara yönelik eziyet, kötü muamele, öldürme gibi eylemlerde hapis cezası öngören hayvan hakları ile ilgili yasa teklifinin iki hafta içinde TBMM Başkanlığı’na sunulacağını söyledi.

    AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, hayvan hakları kanunu ile ilgili düzenlemede gelinen son duruma ilişkin DHA’ya açıklama yaptı. Kendisi de hayvansever olan ve ‘mirim’ adlı köpeği bulunan Zengin, uzun ve titiz bir çalışmanın ardından söz konusu düzenlemenin tamamlanma aşamasına geldiğini ve yaklaşık iki hafta içinde TBMM Başkanlığı’na sunulacağını söyledi. Zengin, hayvanları korumak için mükemmeli yapmaya dair bir gayretleri olduğuna dikkat çekerek, “Bu konu çok derin bir mesele ve çokça paydaşı var. İçişleri Bakanlığı, Hazine, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı ile bizim hukukçu arkadaşlarımızın katıldığı çok geniş kapsamlı bir çalışma. En önemlisi, bu noktaya dair yaklaşımı tamamen değiştiren bir kanun teklifi olacak” dedi.

    SOKAĞA TERK EDİLİRSE PARA CEZASI

    Zengin, 2014 yılında bu konuda hazırladıkları kanun teklifini hatırlatarak, “Bunun üzerinden bir değişiklik yapacağız. En belirgin fark, ‘sahipli’, ‘sahipsiz hayvan’ tanımı vardı. Biz bu tanımları ortadan kaldırmış olduk. ‘Ev hayvanı’ ve ‘evcil hayvan’ ifadesi olacak kanunda. Bir hayvanı sahiplenmeye önemli bir sorumluluk alanı getiriyoruz. Hayvanı sahiplendiğinizde artık ona ömür boyunca bakmayı taahhüt etmiş olacaksınız. Her bir hayvanın çipi olacak. Hayvanlar artık sokaklara terk edildiğinde idari para cezası olacak. Heves adına bir hayvan alıp daha sonra sağa sola atabileceğiniz; eşya, mal gibi telakki edilemeyecek. Belediyelere artık hayvan bakımı koruması konusunda zorunluluk getirilecek. Hayvan alımı artık şartlara bağlanacak. Aldığı an canlının bir kimliği olacak, kendini tanımlayan bir kimlik. O kimlikle beraber kime ait belli olacak. Yani o ilişkinin adı olacak. İlişki uzun olacak” diye konuştu.

    4 YILA KADAR HAPİS

    Zengin, en önemli değişikliğin hayvanlara yönelik işkence, kötü muamele ve öldürme gibi olaylarda hapis cezası getirileceğini anlatarak, “Kötü muamele gibi durumlarda bir kısmında idari para cezaları var. Onlara işkence etmesi ve öldürmesi gibi durumlarda ise hapis cezası geliyor. Canlıyı canice öldürmesine 6 aydan 4 yıla kadar, eziyet etmesi halinde ise 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörüyoruz. Ve 2 yılın üstünde bir ceza verilmesi durumunda da ertelenmesi söz konu olmayacak. Evcil hayvanların satılması ile ilgili de kriterler getiriliyor. Evcil hayvanların petshoplarda satılması ortadan kalkacak. Küçük kafeslerde bulundurarak satılması önlenecek. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetiminde satılabilecek” ifadelerini kullandı.

    ‘KISIRLAŞTIRMA KAMPANYASI YAPILMASI LAZIM’

    Zengin, kısırlaştırmanın önemine işaret ederek, “Eğer kısırlaştırılma yapılmazsa; 10 yıl içerisinde köpeklerle ilgili nüfusun 60 milyona ulaşması bekleniyor. Önümüzdeki 3-4 yıl içerisinde kısırlaştırma kampanyası oluşturmamız lazım. İçişleri Bakanlığımız ‘HAYDİ’ adıyla bir yapı oluşturdu. Bir tarafta Hazine’nin buraya ayrı bir bütçe oluşturması gerekiyor. Tarım Bakanlığımız bu kanunun zaten ana yürütücüsü. Belediyeler içinde olduğu için Şehircilik Bakanlığımızın görevleri var ve tabii ki Adalet Bakanlığımız. Çünkü Adalet Bakanlığımız bu konuyla alakalı suçüstü hallerinde onlar resen harekete geçecekler. Böyle bakıldığında son derece çoklu bir yapı içerisinde, doğru bir sistem kurgulamaya çalışıyoruz” diye konuştu.

    ‘EVDE 3’TEN F AZLA HAYVAN BULUNMAYACAK’

    Hayvanları para aracı olarak kullananlara da verilen idari para cezalarının yeni kanunla artırılacağın söyleyen Zengin, “Çok az kaldı kanun tamamlanacak. Başka sorunlar da var çözülecek. Sadece köpek kediyle ilgili değil. Çokça boyutu var. Arılardan tutun balıklara, sürüngenlere çokça boşluk var. Bir apartman dairesinde evinde 60 kediye bakan var. Bir apartmanda 60 kediye 25 köpeğe bakan var. Buna bir sınırlandırma bir düzenleme getirilmesi lazım; başka insanların da yaşam kalitesini düşünmek lazım. İlgili bakanlıklara yetki verilecek. Bir evin içeresinde maksimum 3 köpek bulundurulacak. Bu yetki Tarım Bakanlığına verilecek. Cinsi tükenen ve kasten bir canlının cinsini tüketene 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek. Hayvan dövüştürenlere ise 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilecek” dedi.

    Zengin, teklifi TBMM Başkanlığı’na sunmadan önce muhalefet partilerine de götüreceklerini kaydetti.

  • Bilim Kurulu Üyesi ‘rahatlama’ için tarih verdi

    Bilim Kurulu Üyesi ‘rahatlama’ için tarih verdi

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, “Planladığımız şekilde devam edebilirsek mart sonu, nisan gibi genel anlamda bir yüksek aşılamaya ulaşıp, toplum içerisinde kayıplarımızın azaldığı, hastane yükümüzün azaldığı bir dönemi görebiliriz. Yaz aylarında genel bir rahatlamamız olabilir; ama bu virüsün mevsimsel özellik kazanma ihtimalini, diğer ülkelerde de var olacağını düşündüğümüzde, önümüzdeki kış için tekrar bizim hazırlıklı olmamız gerektiği, belki o dönemde bir doz veya iki doz aşıyı özellikle riski olanların olması gerektiğini söylemek gerekecek” dedi.

    ​Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları öğretim üyesi, Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, DHA’ya yaptığı açıklamada, Türkiye’de aşılamanın başarılı gittiğini belirterek, Türkiye’nin istediği miktarlardaki aşıyı, planladığı süre içerisinde getirebilirse gelen aşıları hızlıca uygulayabileceğini kaydetti. Kara, “Büyüklerimiz özellikle risk grubunda olanlar da aşıyı kabul ediyorlar ve aşıyı oluyorlar. Bu bizim açımızdan çok büyük bir avantaj. Bu, virüs dolaşımda olsa bile hastalık yapmasını ve hastaneye yatışları önleyecek. ‘3’üncü bir pik yaşanabilir mi’ veya ‘vakalarda tekrar bir yükselme olabilir mi’ bu hem bu şehirlerdeki mutasyonlu virüsün oranına bağlı olarak değişecektir” diye konuştu.

    ‘AŞIYI KABUL ORANIMIZ YÜKSEK’

    Türkiye’de 2 milyonun üzerinde aşılamanın yapıldığını hatırlatan Prof. Dr. Kara, “Bizim aşıyı kabul oranımız çok yüksek; Türkiye aşıyı kabul eden bir kültüre sahip. Zaten çocukluk çağında çok ciddi bir alt yapımız vardı. Biz hiçbir aksama olmadan pandemi döneminde bile yaklaşık 1 milyon 400 bin çocuğumuzu 13 defa eksiksiz aşılayabildik. Böyle bir özelliğe sahip olunca bundan sonraki gelen aşılamada da bakanlığın da alt yapısıyla kısa sürede büyük bir başarı elde edildi. Bununla beraber dünyanın birkaç haftada ulaştığı rakamlara Türkiye neredeyse birkaç günde ulaşabildi. Vatandaşımızın da burada düzenli, istekli olması, randevusunu alıp uygulamaya gitmesi büyük bir başarıyı getirdi. Buradaki en önemli basamak ise aşılama süreci içerisinde de aşıların devamlılığının olması. Bizim kendi aşımızı üretiyor olmamız büyük bir avantaj. Ancak Türkiye şu anda planladığı şekilde kalan aşıları da temin edebilirse 50 milyon doza yakın olarak inaktif aşı ve ciddi oranda mRNA aşısıyla aşılamada çok ciddi bir başarıyı elde edecek gibi görünüyor” dedi.

    ‘YAZ AYLARINDA GENEL BİR RAHATLAMA OLABİLİR’

    İnaktif aşıda ‘1’inci dozdan sonra korunuruz’ diye düşünmemek gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kara, 2’nci doz uygulandıktan 7-10 gün kadar sonra korunmanın başlayacağını söyledi. Mevcut koronavirüse karşı toplumda aşılama yüzde 60’lara ulaştığında rahatlama olacağını; ama mutant virüste bunun değişeceğini belirten Kara, “Mutant virüsün daha kolay bulaşan virüs olduğunu düşündüğümüz zaman yani karşımızdakinin daha hızlı hareket edip, koşabildiği bir durumda bizim rakamımız da yüzde 60 değil, yüzde 75’e 80’e çıkması gerekecek. Planladığımız şekilde devam edebilirsek mart sonu, nisan gibi genel anlamda bir yüksek aşılamaya ulaşıp, toplum içerisinde kayıplarımızın azaldığı, hastane yükümüzün azaldığı bir dönemi görebiliriz. Yerli aşılarımızın da üretim zamanlarını değerlendirdiğimizde yaz aylarında genel bir rahatlamamız olabilir; ama bu virüsün mevsimsel özellik kazanma ihtimalini, diğer ülkelerde de var olacağını düşündüğümüzde önümüzdeki kış için tekrar bizim hazırlıklı olmamız gerektiği, belki o dönemde bir doz veya iki doz aşıyı özellikle riski olanların olması gerektiğini söylemek gerekecek” ifadelerini kullandı.

    ‘AŞI OLAN VİRÜSÜ ALSA DA AĞIR HASTA OLMUYOR’

    Prof. Dr. Kara, ‘her aşı olan kişi korunacaktır’ anlamına gelmeyeceğini belirterek, “Bugünkü verilerle baktığımızda oranımız yüksek; ama bu yüzde 100 değil yüzde 90, yüzde 80 olabilir. Yani aşı olan kişi hala virüsü alabilir ama biz şunu biliyoruz; eğer aşılandıysanız inaktif aşı için aşının koruyuculuk süresi 6 ayla, 7- 8 ay. Bu süre içerisinde virüsü alsanız da hastalık boyutunda hastaneye yatacak ya da yoğun bakıma yatacak kadar ağır hasta olmuyorsunuz. Ama virüsü alabiliyorsunuz, bir başkasına bulaştırabiliyorsunuz öyle gibi görünüyor; ama burada kesin bir rakam söylemek zor. Ülkeler arasındaki çalışmalarda oranlar ve rakamlar farklı kesin bir şey söylemek çok zor” dedi.

  • Bursa’da fuhuş çetesinden kurtarılmıştı! Yaşadığı dehşeti anlattı

    Bursa’da fuhuş çetesinden kurtarılmıştı! Yaşadığı dehşeti anlattı

    Konya’da, sosyal medyadan tanıştığı S.K. (35) tarafından evlenme vaadiyle kandırılarak, götürüldüğü Bursa ve Yalova’da fuhşa zorlanan B.A. (22), polis operasyonuyla kurtarıldı. Serbest bırakılması için babasından da 7 bin dolar fidye istenen B.A., yaşadığı korku dolu günleri anlattı. Sosyal medya üzerinden tanıştığı kişinin resim atölyesi kuracağı ve ailesine villa alacağı sözünü verdiğini belirten B.A., “Şehirler arasında seyahat ederken, yüzümü kapatacak şekilde peçe taktılar. ‘Dediklerimizi yapmazsan senin boğazını keseriz’ diye tehdit ettiler. Günlerce kaldığım o bodrumda psikolojim bozuldu” dedi.

    Irak’tan 6 yıl önce göç eden ailesiyle birlikte Konya’ya yerleşen B.A., çizdiği resimleri paylaştığı sosyal medya aracılığıyla geçen yılın Ekim ayında Suriye uyruklu S.K. ile tanışıp, sohbet etmeye başladı. S.K., iddiaya göre, B.A.’yı evlenme vaadiyle kandırıp, 14 Aralık’ta kaçırarak, Bursa’ya götürdü. Burada bir süre tutulduktan sonra Yalova’da yaşayan Irak uyruklu E.Z. (41) isimli kadının yanına bırakılarak B.A., fuhuşa zorlandı.

    FUHUŞ ÇETESİ 7 BİN DOLAR FİDYE İSTEDİ

    Bu sırada Konya’da zanaatkar olan baba A.A.H. (47), polise kayıp başvurusunda bulundu. Aile, kızlarının bulunması için toplu taşıma araçları ve internet üzerinden ilanlar verdi. Bu sırada B.A., babasını aradı. Bir süre sonra aileyi arayan üyeleri, 7 bin dolar fidye istedi. Bu görüşmeler sürerken, polisin düzenlediği operasyonla B.A., kurtarılıp, ailesine teslim edildi.

    ‘TELEFONDA, BABA, DEMEYİNCE BASKI ALTINDA OLDUĞUNU ANLADIM’

    Kayıp kızını 45 gün boyunca arayan baba A.A.H., B.A.’nın kendisini aradığında ‘baba’ dememesinden şüphelenip, baskı altında olduğunu anladığını belirtti. Yaşadıkları anlatan A.A.H., şunları söyledi:

    ”Kaybolduğundan korktum, belki araba çarptı, diye düşündüm. Aslında ben Irak’tan bir tehdit alıyordum. Kızım bana çok düşkündür. Ağzından baba kelimesi hiç düşmez. Ama o çete üyeleri beni arattırdıklarında kızım bana ‘baba’ demedi. Bana ‘baba’ demediği için ben hemen bir problem olduğunu anladım. Tekrar polise ve savcılığa başvurdum. Bir süre sonra kızımı kaçıranlardan biri beni arayıp, kızımı bulmaya yardım edeceğini söyleyerek yardım bahanesiyle 7 bin dolar isteyerek beni Bursa’ya çağırdı. Bursa’ya gittim. Orada polislerle bir araya geldim. Benden 7 bin dolar isteyen kişilerle buluşma ayarladım. Yanımda 7 bin dolar olduğunu söyledim. Buluşma yerinde kızımı bulmaya yardım edecek kişiyle buluştuğumuzda beni Yalova’ya götüreceklerini söylediler. Bu sırada ben polislere mesaj gönderdim. Polisler de hemen otomobili durdurup bu kişiyi yakaladı. Daha sonra da polis operasyonuyla kızım kurtuldu. Kızımı karşımda gördüğümde dünyalar benim olmuştu.”

    ‘TEHDİTLER ALIYORUZ’

    Hala zaman zaman tehdit telefonları aldığını kaydeden baba A.A.H., “Kızımı kurtardıktan 2 gün sonra bana yine tehdit telefonları geldi. Ben kızımı dışarı nasıl bırakacağım? Kızımın veya bizim başımıza bir şey gelecek, diye çok tedirginiz. Irak’taki aşiretlerin de kızımın kaçırıldığından haberleri var. Kızım Irak’a giderse namus davası, diye onu hemen öldürürler. Devlet yetkililerinden yardım istiyorum. Ailemle birlikte başka bir ülkeye gitmeme yardım etsinler çünkü ben ve ailem çok yorulduk” diye konuştu.

    ‘BETON ZEMİNDE VE ISLAK YATAKTA UYUDUM’

    Fuhuş çetesinin eline düşen B.A. ise 45 gün boyunca yaşadığı korku dolu anları anlattı. B.A., “Ben resim yapmayı çok seviyorum. Yaptığım resimleri de sosyal medya hesabımdan paylaşıyorum. İnternet üzerinden bir kişi benimle tanıştı ve kendisine resim çizmemi istedi. Hayatımı değiştireceğini, aileme güzel bir hayat sağlayacağını, bana resim atölyesi kuracağını, aileme ve bana villa alacağını söyleyerek kandırdı, kaçırdı” dedi.

    Şehirler arası seyahat ederken yüzünün peçe ile kapatıldığını ve fuhşa zorlandığını dile getiren B.A., şunları söyledi:

    “Konya’dan Bursa’ya götürdüler. Yolda giderken beni tehdit etti. ‘İstediklerimi yapmazsan sözümü dinlemezsen senin boğazını keserim’ dedi. Bursa’da beni 3 Arap adama götürdü. Orada beni fuhşa zorladı; ama ben reddettim, çıldırdım. Beni bir bodrum katında beton zemin ve ıslak yatakta yatırıp, karanlık, soğuk bir odaya kapatıp, aç bıraktılar. Zindana kapatılmış gibiydim, öleceğimi sandım. Psikolojim çok bozuldu ve hastalandım. Hep şok içindeydim. Ben kaçırdıklarında ailem sosyal medyada bir video yayınlamış, burada babamın da cep telefonu numarası vardı. Numaradan babama ulaştılar. Bana dediler ki ‘Babana iyi olduğunu, evlendiğini çok güzel bir hayat yaşadığını ve beni aramayın’ dememi söylediler. Ben o an baskı altındaydım. Telefonla babamı arayıp benimle görüştürdüler. Babamın, benim baskı altında olduğumu anlayacağını biliyordum. Söylediklerime inanmayacağını, beni arayıp bulacağını biliyordum.”

  • Bursa’da korku dolu anlar! Doğal gaz kutusu patladı

    Bursa’da korku dolu anlar! Doğal gaz kutusu patladı

    Bursa’da sokak üzerindeki doğal gaz kutusu, büyük bir gürültü ile patladı. Patlama ile meydana gelen yangını itfaiye ekipleri güçlükle söndürdü. Sızan gazdan etkilenen bir kişi ise hastaneye kaldırıldı.

    Olay, merkez Yıldırım ilçesi Ortabağlar Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, sokak üzerinde bulunan bir doğal gaz kutusu, bilinmeyen bir sebepten dolayı büyük bir gürültü ile patladı.

    Patlama ile birlikte mahalleli sokağa dökülürken durumu itfaiye, polis ve sağlık ekiplerine bildirildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yükselen alevlere müdahale ederken, Bursagaz ekipleri ise doğal gaz akımını keserek tedbir aldı.

    Meraklı kalabalık kısıtlamaya rağmen yaşanan olayı izlemek isteyince, polis ekipleri ikaz ederek vatandaşları evlerine gitmesi konusunda uyardı.

    Ardından sokağa giriş ve çıkışlar kapatıldı. Ayrıca sızan gazdan etkilenen bir kişi, olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan müdahalenin ardından Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.

  • Mutasyonlu virüste izole edilen kişi sayısı artıyor

    Mutasyonlu virüste izole edilen kişi sayısı artıyor

    Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, mutasyonlu virüsle ilgili, “Giderek maalesef mutasyonlu virüste izole edilen kişi sayısı artıyor. Değişik illerde mutasyonlu virüs taşıyan kişiler tespit ediliyor. Bu da bizde de benzer bir artış trendinin olacağı anlamına geliyor. Dikkatli olmakta fayda var” dedi.

    Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Özlü, mutasyonlu virüsün aşı ile sağlanan bağışıklıktan ve hastalığı geçirenlerde oluşan bağışıklıktan kurtulabildiğinin gözlemlendiğini söyledi.

    Mutasyonlu virüsün daha ağır semptomlar gösterdiğini belirten Prof. Dr. Özlü, “Özellikle şu anda bütün dünyada mutasyona uğramış virüsle ilgili bir endişe var. Gerek İngiltere, Güney Afrika, gerekse Brezilya’da izole edilen varyantlar yeni virüsün daha hızlı yayıldığını gösteriyor. Son zamanlarda özellikle bunun yanında daha ağır hastalıklara neden olduğu ve daha ölümcül seyrettiği yönünde de bilgiler gelmeye başladı. Nitekim İngiltere’deki ölüm sayıları 100 bini geçti. Güney Afrika’da gençlerde de hastalığın görüldüğü ve hatta çocukların da hastalığa yakalandıkları yönünde. Hatta hastalığın daha ağır semptomlar gösterdiği yönünde gözlemler yapıldı. Biz genellikle bu virüsün çocuklarda çok görülmediği, görülse dahi az semptomatik şekilde hafif atlatıldığını biliyorduk. Ama bunun da değiştiğini görüyoruz” diye konuştu.

    ‘DİKKATLİ OLMAKTA FAYDA VAR’

    Dikkatli olunması ve tedbirlere uyum noktasında uyarılarda bulunan Prof. Dr. Özlü, “Daha ürkütücü taraf ise aşı ile sağlanan bağışıklıktan ve hastalığı geçirenlerde oluşan bağışıklıktan da mutasyonlu virüsün kurtulabileceği yönünde. Bu konuda da çalışmalar devam ediyor. Bu bilgileri bir araya getirdiğimiz zaman, bu varyantların bütün dünyada yeniden bir başa dönüş, tekrar bir küresel salgını tetikleyebileceği yönünde endişeler var. Nitekim Avrupa’da baktığınız zaman İngiltere başta olmak üzere bütün tedbirlere rağmen yani kısıtlamalarda bir gevşeme olmamasına rağmen salgının arttığını ve kontrol altına alınamadığını görüyoruz. Vaka sayıları bir türlü düşmüyor. Bütün bunları bir araya getirdiğimizde bizim de bu mutasyonlu virüsle ilgili dikkatli olmamız çok önem arz ediyor. Dolayısı ile şu anda Türkiye’de alınan tedbirlerle birlikte vaka sayılarında ciddi bir şekilde düşüş var. Ama yine de yeterli değil. Giderek maalesef mutasyonlu virüste izole edilen kişi sayısı artıyor. Değişik illerde mutasyonlu virüs taşıyan kişiler tespit ediliyor. Bu da bizde de benzer bir artış trendinin olacağı anlamına geliyor. Dikkatli olmakta fayda var” dedi.

  • Gramaj hilesi, ‘aldatıcı ticari uygulama’ kapsamına alındı

    Gramaj hilesi, ‘aldatıcı ticari uygulama’ kapsamına alındı

    Gramaj hilesini, “aldatıcı ticari uygulama” kapsamına alan karar Resmi Gazete’de yayımlandı. Gramaj hilesi yapanlara 11 bin ile 114 bin TL arasında ceza verilecek.

    Ticari reklam ve haksız ticari uygulamalar yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandı.

    Buna göre, ‘Aldatıcı Ticari Uygulamalar’ başlıklı bölüme, “Tüketicilere sunulan bir malda birim fiyatını farklılaştıracak şekilde adet, uzunluk, ağırlık, alan, hacim ölçüleri ve benzeri unsurlarından birinde değişiklik yapılmasına rağmen, değişiklik yapılmadığı izlenimi uyandıran yanıltıcı ambalajlama uygulamaları” bendi eklendi.

    Böylece, gramaj hilesi yapanlara 11 bin ile 114 bin TL arasında ceza verilebilecek.

  • Instagram’da yeni dönem! Silinen fotoğraflar geri geliyor

    Instagram’da yeni dönem! Silinen fotoğraflar geri geliyor

    Popüler sosyal medya platformu Instagram’a silinmiş paylaşımlarınızı 30 gün süre içinde geri yükleyebilmenizi sağlayan bir özellik geldi.

    Sosyal medya devi Facebook’un bünyesinde bulunan Instagram, platforma entegre ettiği yeni özelliği ile gündemde.

    Instagram’a getirilen “Yakın zaman önce silinenler” isimli özellik pek çok kullanıcıyı sevindirecek cinsten.

    Zira söz konusu özellik sayesinde kullanıcılar silinmiş gönderilerini 30 gün süre içinde geri yükleyebilecek.

    Silinen fotoğraflarınızı, videolarınızı, gönderilerinizi kurtarabilmenizi sağlayan özellik bugün itibari ile kullanıma girdi.

    SİLİNEN PAYLAŞIMLARI KURTARMAK İÇİN YAPMANIZ GEREKENLER

    Son güncellemeyle gelen özelliği kullanmak için izlemeniz gereken adımlar ise şöyle;

    Instagram’ı açın ve ‘Ayarlar’ kısmına girin. Açılan opsiyonlarda ‘Hesap’ı seçin ve ‘Son Silinmiş’e tıklayın.

  • Bursa’da seyir halindeyken alev alev yandı

    Bursa’da seyir halindeyken alev alev yandı

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde seyir halinde olan otomobil alev alev yandı.

    Olay saat 19.00 sıralarında İnegöl ilçesi, Alanyurt yolu üzerinde meydana geldi. Alanyurt’tan İnegöl’e seyir halinde olan Yusuf Lütfü (27) yönetimindeki 34 BE 121 plakalı otomobilin motor kısmından dumanlar çıkmaya başladı.

    Sürücü durumu fark edip aracını park ederek durumu itfaiye ekiplerine bildirdi. O sırada otomobil alev alev yanmaya başladı.

    Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, alev topuna dönen araçtaki yangını söndürdü. Yangın sonucu araç kullanılmaz hale geldi.