Etiket: manşet

  • TMMOB Bursa’dan Yunuseli Havaalanı açıklaması

    TMMOB Bursa’dan Yunuseli Havaalanı açıklaması

    Bursa kenti için stratejik öneme sahip Yunuseli Havaalanı’nın gelecekte nasıl kullanılacağı ile ilgili Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi.

    Bursa Akademik Odalar Birliği ortak toplantı salonunda gerçekleşen açıklamayı, TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu adına TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şube Başkanı Necla Yörüklü yaptı.

    Yörüklü tarafından yapılan açıklama şöyle:

    “TMMOB İl Koordinasyon Kurulları yönetmeliği 5.d. maddesinde belirtildiği gibi “yerel konularda ülke ve kamu yararını savunmak ve çözüm önerileri getirmek” TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu’muzun asli görevlerindendir. Bu görev bilinci ile Bursa kenti için stratejik öneme sahip Yunuseli Eski Havaalanı’nın gelecekte nasıl kullanılacağı ile ilgili görüşlerimizi kamuoyu ile paylaşma gereği doğmuş ve bu basın açıklamasının yapılmasına karar verilmiştir.

    Yunuseli Eski Havaalanı, yaklaşık 1400 dönüm büyüklüğe sahip, çevresinde yoğun yapılaşma olan ve gelecekte doğru kullanıldığında kent için önemli katkıları olacak bir alan olup, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlandığı, toplumun sosyal refahına daha fazla katkıda bulunacak şekilde bir rekreasyon alanı olarak kente kazandırılmalıdır.

    Konumu itibariyle Bursa’nın çok önemli bir merkezinde yer alan Yunuseli Havaalanı için yapılacak planlamanın, sürdürülebilirliğe odaklı, enerji verimliliği, iklim eylemi, akıllı büyüme, yenilenebilir enerji, su verimliliği, atık ve ulaşım yönetimi, eğitim, eğlence, araştırma ve geliştirme olanaklı olması gerekmektedir. Söz konusu alanın, eko turizm gibi çok katmanlı ve çok disiplinli bir çalışmayla Küresel Çevre Koruma türünün sergilenebileceği bir yerleşim bölgesi haline getirilmesini önemsiyoruz.

    Alan ile ilgili gelecekte nasıl kullanılacağına dair herhangi bir bilgiye ulaşamadığımızdan, alanın mekansal potansiyelini değerlendirecek, havaalanı bölgelerinin işlevsel kentsel peyzajlara dönüşmesi üzerine dünyadan örnekler olduğu gerçeğiyle bazı öneriler getirmeyi borç biliyoruz.

    Uluslararası Mimarlık, Peyzaj Mimarlığı, Mühendislik, Kentsel Tasarım yarışmaları aracılığıyla kentsel parklara dönüştürülen havaalanlarına örnek olarak:

    1. Yarışma sonucu kentsel parka dönüşmüş olan Riem Havaalanı, Münih; (1995)
    2. Havaalanı yapısı “mülteci merkezi” olarak da kullanılan, kentsel park örneklerinden bir diğeri Tempeholf eld, Berlin; (2012)
    3. Güneş enerjisi tarlası olarak kullanılan Oldenburg Havaalanı
    4. İzlanda’daki Reykjavik Havaalanı (2013)
    5. Venezuela’daki Caracas Havaalanı (2012)
    6. Fas’taki Casablanca Havaalanı (2007)
    7. Çin’deki Taichung Havaalanı (2011) sayılabilir.

    Bursa’da son yıllarda mekânsal dönüşümler ve değişimler yapılmaya çalışılıyor ancak, yaşanan sonuçları itibariyle kötü planlamalar, tarım alanlarının sanayi alanlarına dönüşümü, uygulanan birçok kentsel dönüşümün sonuçlarının tartışılıyor olması, kentsel açık ve yeşil alanların korunması ve iklim değişikliğinin olası etkilerine karşı önlem alınması konularında yeterli bir gelişme gösteremediğini net söyleyebiliriz.

    Dünya nüfusunun yarısından fazlasını barındıran kentlerin, yakın gelecekte kendi kendine yetmek ve şiddetli çevresel değişikliklere uyum sağlamak zorunda kalacakları bugünden öngörülebilmektedir. Dolayısıyla kentleri geleceğe hazırlamak için, kentsel alanları dönüştürürken ileriye dönük değişimleri ve tehditleri göz önünde bulundurmak gerekir.

    İklim değişikliği önlemlerinin yanı sıra, doğal afet durumunda toplanma alanları oluşturulması, doğal ve tarihi alanların korunması gibi geç kalınmış girişimler için stratejik peyzaj altyapısı sistemine ve kentsel planlama ve uygulamasına da acil olarak ihtiyaç var.

    Kent merkezindeki yeşil alanların yetersizliği Bursa’nın söz konusu çevresel dönüşümlere uyum sağlama kapasitesini azaltacağından, Yunuseli Havaalanı’nın yeni işlevinin doğru tanımlanması bu anlamda da oldukça önemlidir. Var olan bina ve uçuş pistlerini yeniden işlevlendirerek alanın farklı kullanımlara açılmasını sağlayacak bir kentsel stratejik karar, havaalanı arazisini eğitim, üretim ve iklim değişikliğinin yerel ve küresel etkilerine adaptasyon merkezi haline getirebilir. Mevcut pistlerin acil inişler için kullanılmasının devamı, afet durumlarında toplanma alanı olarak kullanılması da düşünülmelidir.

    Şehirlerin ekolojik olarak analiz edilmesi, iklim değişikliği, afetler gibi dinamik etkilerin azaltılmasına hizmet etmesi, bilimsel temeller doğrultusunda planlanması şarttır.

    Sonuç olarak şehirler, biyolojik, kültürel, sosyal, ekonomik ve politik olarak dünyadaki diğer şehirlerle, ekosistemlerle, doğal yapılarla sürekli dinamik ilişkiler içinde olan kompleks yapılardır. Bu nedenle, kentlerin geleceğini kurgulamada, zaman-mekansal süreçlerin ekolojik olarak analiz edilmesi ve sistemlerin anlaşılması bunların daha iyi yansıtılmasını sağlar. İnsan kaynaklı iklim değişikliği de, tüm bu bölgesel dinamik ilişkilerin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır ve kentsel süreçlerin tasarlanmasıyla bu etkileri azaltmak ve hatta tersine çevirmek mümkün olabilir.

    Sürekli değişim halindeki şehirler için kentsel peyzajların dönüşümü oldukça normal bir süreçtir.

    Bu aynı zamanda, değişen koşullara uyum sağlayabilecek, daha iyi bir Bursa tasarlamak için fırsat olarak görülebilir. Özellikle işlevini yitirmiş olan Yunuseli ticari ve askeri havaalanının park, tarım arazisi, gıda üretimi-satışı, güneş enerjisi üretimi, afet toplanma risk yönetim alanı, eğitim alanları, spor ve rekreasyon gibi farklı işlevli alanlara dönüştürülmesine dünyadan birçok örnek verilebilir.

    Post-endüstriyel alanlar gibi, havaalanları da büyük oranda geçirimsiz yüzey ve atıklarla kirlenmiş toprak barındırıyor olsa da, oldukça geniş bir alana sahip olmaları nedeniyle, kent için büyük potansiyel taşıyorlar. Yerleşimin yoğun olduğu bölgelerde, yeşil alanların azlığından, geçirimsiz yüzeylerden ve koyu renkli malzemelerin ısıyı emmesinden dolayı, kentsel ısı adaları oluşur.

    Bunun yanında geçirgen yüzeylerin az olması nedeniyle yeraltı su kaynakları beslenemez ve şehre yakın olan su kaynakları kullanılamaz. Ancak kentsel parklar, ölçekleri doğrultusunda kentsel ısı adası etkisini ve hava kirliliğini azaltır, biyoçeşitliliği artırır, rekreasyon amaçlı kamusal açık alanlar sağlar ve böylece şehirde görülen iklim değişikliği etkilerini azaltmaya yardımcı olur.

    SONUÇ OLARAK;

    Yunuseli Havaalanının özellikle parkların temiz hava için bırakılmış boşluklar değil, kentli vatandaşlarımızın kullanımı için peyzaj çalışmasıyla oluşturulmuş kentli haklarının ve yaşam haklarının savunulduğu özgürlük alanları olduğunu keşfetmeleri için bir fırsat yaratması gerekir.

    Dolayısıyla doğayı kentin içinde bütünleştiren biyoçeşitliliğin bir parçası olarak düşünülmesi, söz konusu alan ile ilgili kararların Koronavirüs salgını ışığında toplumun geleceğini düşünen, etrafımızda olup biten çeşitli krizlere çözüm getiren açık ve yeşil alan tasarımıyla kendine yeten çözümleri savunan yaklaşımlar içermesi çok önemlidir.

    Tüm alan, ilgili meslek disiplinlerinin birlikte çalışması, akademik odaların ve üniversitelerin ilgili bölümlerinin de içinde olduğu ortak bir tasarım süreci sonucunda son kullanıcıların da karar verme aşamalarına dahil edildiği bir anlayışla planlanmalıdır.

    Bizim geleceğe dönük kaygımız ve üzüntümüz bilimin ötelenmesi olacaktır. Eğer akılcı, sürdürülebilir, bütünü ve toplumu önceleyen çalışmalar yapılmazsa kentimizin geleceği açısından yine riskleri ve geçmiş deneyimlerin olumsuz sonuçlarını konuşacağız.

    Yunuseli Havaalanı Dönüşüm Projesinde, kamusal alanları, yaya aksları, barınma alanları içinde toplum hareketlerini yönlendiren peyzaj alanlarıyla bütünleştirilmiş bir EKOLOJİK ALAN konsepti önemlidir.

    Tüm alışkanlık ve yaşam şeklimizi yeniden gözden geçirdiğimiz bu günlerde; doğal, kültürel ve tarihi kentsel alanlar hakkında karar alınırken, tasarım sürecinin toplumun tüm katmanlarıyla yapılması ve dayatmacı olmayan nitelikte planlanması gerekmektedir. Konunun doğrudan muhatabı ve kamu kurumu niteliğinde tek kuruluşu olan TMMOB’nin ve beraberinde birçok meslek disiplininin, akademik kuruluşların, STK’ların, halkın görüş ve talepleri göz ardı edilmeyerek, yaşanan ve yaşanabilecek sıkıntıların daha da derinleşip içerisinden çıkılmaz bir hal almasına izin verilmemelidir.”

  • Bursa’da eski mankenin evinde işlenen cinayette ceza belli oldu

    Bursa’da eski mankenin evinde işlenen cinayette ceza belli oldu

    Bursa’nın Mudanya ilçesinde eski manken Alev Ç’nin evindeki bıçaklı kavgada bir kişinin öldürülmesine ilişkin açılan davanın sanığı 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

    Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Onur Yılgün’ü öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Sadık Ş, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Taraf avukatları ve yakınları ise salonda hazır bulundu.

    Karar öncesi son sözleri sorulan Sadık Ş, “Aldatıldım. Alev’le uzun süreli ilişkimiz vardı. 5 aydır görüşmediğimizi söylese de olaydan birkaç gün önce birlikteydik ve hastaneye gittik. Olay bunun üzerine gerçekleşti. Bana ilk saldıran Onur’dur.” savunmasını yaptı.

    Yılgün’ün yakınları ise sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.

    Sanığı müebbet hapse mahkum eden mahkeme heyeti, ilk müdahaleyi kimin yaptığı belirlenemediğinden haksız tahrik hükümleri uygulayarak cezayı 18 yıla düşürdü. Ayrıca, sanığın tutukluğunun devamına karar verildi.

    NE OLMUŞTU?

    Mudanya ilçesi Siteler Mahallesi’nde geçen yıl temmuz ayında, eski manken Alev Ç’nin evine giden Sadık Ş. ile Onur Yılgün arasında kıskançlık yüzünden tartışma çıkmıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Yılgün bıçakla yaralanmış ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.

    Olayın ardından Sadık Ş, Alev Ç. ve İsa Ö. gözaltına alınmış, Sadık Ş. çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanırken diğer şüpheliler serbest bırakılmıştı.

  • Güvenlik kameralarını izleyince şaşkına döndü

    Güvenlik kameralarını izleyince şaşkına döndü

    Bursa’da, kaldırımda yürüyen kimliği belirsiz kişi, park halindeki otomobilin aynasını kırıp, yoluna devam etti. Bu anlar, güvenlik kamerasına yansırken, araç sahibi M.T., şüpheli hakkında şikayetçi oldu.

    https://www.dailymotion.com/video/x7yab18

    Olay, cuma günü saat 06.00’da merkez Osmangazi ilçesine bağlı Hacı İlyas Mahallesi’nde meydana geldi.

    İşe gitmek için evinden çıkarak, otomobiline yönelen M.T., aynanın kırık olduğunu fark etti.

    Bunun üzerine yakındaki güvenlik kamerasının kaydını inceleyen M.T., kaldırımda yürüyen kimliği belirsiz kişinin, otomobile yaklaşarak, aynasını kırdığını gördü.

    Görüntülerde, aynayı kıran kişinin, rahat tavırlarla yoluna devam etmesi dikkat çekti.

    Araç sahibi M.T., şüpheli hakkında şikayetçi olurken, polis ekipleri de yakalanması için çalışma başlattı.

  • Bursa’da zeytinliğe devrilen otomobil hurdaya döndü

    Bursa’da zeytinliğe devrilen otomobil hurdaya döndü

    Bursa’da, kontrolden çıkıp, zeytinliğe devrilen otomobil, ağaçlara çarparak, yaklaşık 50 metre sürüklendi. Hurdaya dönen aracın sürücüsü Sami Atar (35), yaralandı.

    Kaza, saat 11.00 sıralarında, Orhangazi- İznik kara yolunun Üreğil Mahallesi kavşağı yakınlarında meydana geldi.

    İznik’ten Orhangazi yönüne giden Sami Atar yönetimindeki 54 ABF 173 plakalı otomobil, kontrolden çıkarak, zeytinliğe uçtu.

    Zeytin ağaçlarına çarpan ve yaklaşık 50 metre sürüklenen otomobil, hurdaya döndü.

    Çevredekilerin haber vermesiyle kaza yerine sağlık ekipleri sevk edildi.

    Araçtan yaralı olarak çıkarılan sürücü Atar, ambulansla Orhangazi Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak, tedaviye alındı.

    Otomobil ise jandarma ekiplerinin incelemesinin ardından çekiciyle kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • “Devletten 1000 TL destek” dolandırıcılarına vurgun

    “Devletten 1000 TL destek” dolandırıcılarına vurgun

    Bursa merkezli 4 ilde polis, ‘Devletten 1000 TL destek’ mesajıyla banka hesaplarına girdikleri kişileri dolandıran 21 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerin 35 kişinin 450 bin lirasını dolandırdığı, bu parayla da bitcoin aldıkları öne sürüldü.

    İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kentteki birçok kişinin telefonuna ve sosyal medya hesabına gelen ‘Bayrama özel devletten 1000 TL destek başvurusu için indir, kur, yükle’ yazılı mesajdaki linke girdikten sonra banka hesaplarındaki paraların çalındığı ihbarını aldı.

    Harekete geçen ekipler, olayla ilgili soruşturma başlattı. Ekipler, atılan mesajların izini sürerek şüphelilere ulaştı.

    Yapılan teknik ve fiziki takibin ardından Bursa, İstanbul, Diyarbakır ile Samsun’da bulunan şüphelilerin, ev ve iş yerlerine eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi.

    Çok sayıda adrese, düzenlenen baskında 21 şüpheli gözaltına alındı. Bursa’ya getirilen şüphelilerin sorgularında bu yöntemle 35 kişiden toplamda 450 bin TL dolandırdıkları ve bu parayla da bitcoin aldıkları tespit edildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler, adliyeye sevk edildi.

  • Türkoğlu: Alinur Aktaş Bursalılar ile alay ediyor

    Türkoğlu: Alinur Aktaş Bursalılar ile alay ediyor

    İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Eskişehir’in Beylikova ilçesinde yapılan Millet Bahçesi için 350 bin TL’nin üzerinde yardım kararı aldığını belirterek Alinur Aktaş’ın Bursalılarla alay ettiğini söyledi. Daha önce Rize Meydanı’na yapılan yardımla ilgili tartışmaları da hatırlatan Türkoğlu, Aktaş’ın Bursalıların hakkı olan kaynakları bol keseden harcayarak Beştepe’ye yaranmaya çalıştığını söyledi.

    İYİ Parti Bursa İl Başkanı Türkoğlu’nun açıklamaları şöyle;

    Bursa Büyükşehir Belediyesi 5 katrilyona yakın borç batağına saplanmışken, Bursalıların hakkı olan kaynaklarını bol keseden harcamaya devam ediyor.
    Daha henüz Rize Meydanı için yapılan ve kamuoyunun büyük tepkisini çeken 427 bin TL’lik desteğin mürekkebi kurumadan, şimdi de Eskişehir’in Beylikova ilçesinde yapılmakta olan millet bahçesi için 350 bin TL’yi aşan yardım kararı alındı.

    17-12-2020 tarihli Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi kararına göre söz konusu destek için Başkan Alinur Aktaş’a yetki verildi.

    HANGİ MALZEMELER ALINACAK?

    Plan Bütçe Komisyonu’nun, Meclis’in talebiyle hazırladığı rapora göre Beylikova Belediyesi’nin ihtiyaç listesi olarak bakın hangi malzemeler Bursalıların parasıyla alınacak.

    • 3.000 metrekare için mineral kaplı prizmatik beton parke taşı.
    • 1.000 metre için beton bordür taşı.
    • 60 adet aydınlatma direği.
    • 2 takım çocuk oyun grubu.
    • 2 takım spor aletleri.
    • 35 adet piknik masası.
    • 50 adet çöp tenekesi.
    • 20 adet bank.

    Toplam maliyeti 350 bin TL’yi aşan bu yardım, borç içinde yüzen Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından, üstelik Bursa için elzem yatırım harcamaları dururken yapılacak.

    Alinur Aktaş’ın bu destekleri, sırf Saray’a yaranarak Bursa’da çizilen karizmasını düzeltmek için yaptığını hatta bunun için çırpındığını biliyoruz. Beslemekten vazgeçmediği İstanbul’daki yandaş medyanın baronlarını bugünlerde tek tek gezerek, kamuoyundaki olumsuz algısını değiştirme çabasına girdiğini de gördüğümüz telaş içindeki Alinur Aktaş’ın, AKP İl Başkanı’ndan sonra sıranın kendisine geleceğinin endişesini yaşadığının da farkındayız. Ne var ki korkunun ecele faydası olmaz.

    SARAY’A YARANMAYA ÇALIŞIYOR!

    Aktaş’ı ne Cumhurbaşkanı’nın memleketi Rize’ye yardımı, ne de Bursa dışındaki millet bahçelerine para yağdırması kurtaracak.

    Bursa’daki Millet Bahçesi’nin, Atatürk Stadı gibi şehrin çok önemli bir tarihsel ve nostaljik değerinin adeta katledilerek yapılmasının öfkesi dinmeden, Eskişehir’in Beylikovası’ndaki millet bahçesi için Bursalıların hakkı hukuku çiğnenerek harcama yapılması, tek kelimeyle abesle iştigaldir.

    Bursa ve Bursalıların, koskoca bir kentle alay edercesine ve son derece cüretkarca yapılan bu israfların hesabını, önlerine konacak ilk sandıkta soracağından hiç kuşkumuz yok.

    İYİ Parti olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yönetilemediğini en yüksek perdeden dillendirmeye ve Alinur Aktaş’ın kifayetsizliğini her yanlış icraatında gözler önüne sermeye devam edeceğiz.”

  • 5 yıl önce kapandı ama hala tehlike saçıyor

    5 yıl önce kapandı ama hala tehlike saçıyor

    Bursa’da 5 yıl önce kapanan kireç ocağında üzeri açık bırakılan derin kuyular tehlike oluştururken, bölgeye atılan çöpler de çevre kirliliğine neden oluyor. Ocağın bulunduğu alan dronla havadan görüntülenirken, DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir, “Burada can güvenliği yok” dedi.

    Orhangazi İlçesi’ndeki kireç ocağı, çeşitli nedenlerden dolayı 5 yıl önce kapandı. İşletme sahibi yasa gereği yeniden ağaçlandırması gereken bölgede herhangi bir düzenleme yapmadı.

    Kireç ocağındaki derinliği yaklaşık 100 metre olan kuyuların üzeri hiçbir önlem alınmadan açık bırakıldı. Çevredeki vatandaşlar ise atıl durumda bulunan kireç ocağının bulunduğu alana zamanla moloz, çöp, oto lastiği ve evsel atık döktü.

    Bölgedeki derin kuyular hem insanlar hem hayvanlar için tehlike oluştururken, çöpler ise çevre kirliliğine neden oldu. Açık bırakılan 100 metrelik çukurlar havadan dronla görüntülenirken, bölge halkı ise kapanan kireç ocağının oluşturduğu tehlikeler nedeniyle yetkililerden yardım istedi.

    “BURASI ÇÖP DEPOLAMA ALANI OLMUŞ”

    DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir, “Madencilik Kanunu’nun 73’üncü maddesine göre burada işlem bittikten sonra burası eski haline getirilmek zorundadır. Buranın etrafındaki ormana tekrardan dönüştürülmesi gerekirdi. Firma burayı böylece bırakıp, gitmiş. Yasada yapması gereken işi yarım bırakmış. Daha sonra burası 2’nci bir suç mahalline dönüşmüş. Buraya çöp, moloz, evsel atık atılmış. Çevrenin çöp depolama alanı olmuş. Bu da buradaki ikinci bir suç. Firma hakkında suç duyurusunda bulunmak gerekir. Biz bu süreci başlatacağız. Çevre mahallelerde yaşayanların da suç duyurusunda bulunmaları gerekir. Çünkü buranın doğal yapısını bozmuşlar. Maalesef maden ocaklarının çoğu sözleşmelerinin gerekliliklerini yerine getirmeyip, böyle bırakıp gitmekteler. Bunlar için ciddi cezalar uygulanması gerekir” dedi.

    “BURADA CAN GÜVENLİĞİ YOK”

    Kapatılan ocak sahasının tehlikeli bir bölge olduğunu vurgulayan Demir, “Bu bölgenin etrafı derhal tellerle kapatılmalıdır. Çünkü buraya yakın köyler var. Burada insanlar hayvan otlatıyor, tarım yapıyor. Üstü açık bırakılmış çukurlar var. Buraya biri düşerse sonucu ölümcül olabilir. Burayı bariyerle kapatıp, giriş çıkışın yasaklanması gerekiyor. Hemen yanımız ormanlık alan. Yeniden buraya da ağaç ekilmeli. Bu ocak, buranın doğal yapısını bozmaktadır. Burada can güvenliği yok” diye konuştu.

    “BİR AN ÖNCE ÖNLEM ALINSIN İSTİYORUZ”

    Alana yakın Gedelek Mahallesi’nde yaşayan Yakup Yalçın, “Burası hem kötü gözüken bir yer hem de tehlikeli bir yer. Burası sanayi bölgesine de yakın bir yer. Burası herkes için sıkıntılı bir yer. Bir an önce yetkilerce burasının görülüp, etrafının kapatılmasını istiyoruz. Alzheimer hastaları veya kaybolan çocuklar için burası tehlikeli bir yer. Bir an önce buranın düzenlenmesi ve gereken önlemlerin alınmasını istiyoruz” dedi.

  • Bursa’da 2. Abdülhamit’in mirası restore ediliyor

    Bursa’da 2. Abdülhamit’in mirası restore ediliyor

    Bursa’da, 2. Abdülhamid Han tarafından 1891 yılında yaptırılan Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin tarihi binaları, aslına uygun olarak restore ediliyor.

    Tarımsal alanda modern çalışmalarda bulunulması amacıyla 1885 yılında 26 bin dönüm arazide inşasına başlanan okulun yapımı, 1891’de tamamlandı.

    Bursa’nın Osmanlı topraklarına katıldıktan sonraki ilk sancak beyi olan Murat Hüdavendigar’dan adını alarak “Nazari ve Ameli Hüdavendigar Hamidiye Ziraat Mektebi” ismiyle açılan okulda, aradan geçen yaklaşık 129 yılda, Türk tarımı ve hayvancılığının geliştirilmesi için deneysel çalışmaların yanı sıra üretim faaliyetleri gerçekleştirildi.

    2015’te Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ismini alan okulun restorasyonu, Bursa Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle aslına uygun olarak yapılıyor.

    Lisenin yerleşkesindeki çiftlikler ve tarım arazilerinde üretim faaliyeti sürüyor. Burada elde edilen ürünler, Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi Tarihi Kültürel Miras Şube Müdürü Ali Altınoğlu, restorasyon çalışmalarına hızlı ve titiz bir şekilde devam ettiklerini söyledi.

    Kentin köklü eğitim kurumlarından olan lisenin yerleşkesinde tarihi tescilli 3 bina bulunduğunu belirten Altınoğlu, “Bunların ikisinde çalışmalarımız devam ediyor. Üçüncü binanın restorasyonuna ise diğerleri tamamlandıktan sonra başlanacak. Çevre düzenlemeleriyle 2021 sonunda burayı eğitim öğretime açmayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

    Altınoğlu, restorasyon çalışması sırasında geçmişteki projeleri de incelediklerini aktardı.

    Restorasyon projesinde öngörülmeyen bir durum olduğunda gerekli izinlerin alınabileceğini dile getiren Altınoğlu, “Buradaki çalışma tamamen restorasyon kurallarına uygun ilerliyor. Çalışmalar, ihalede bu işle alakalı iş bitirme belgesi bulunan, bunu daha önceden yapmış firmalar tarafından yürütülüyor.” bilgisini paylaştı.

    Öğrencileri teknisyen unvanıyla mezun ediyorlar

    Okul müdürü Ali Cihan ise lisede “Hayvan Yetiştiriciliği ve Sağlığı”, “Laboratuvar”, “Gıda” ile “Tarım” alanları olmak üzere 4 branşta 550 öğrenci mevcuduyla hizmet verdiklerini belirtti.

    Cihan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında uzaktan eğitim sürecinin devam ettiğini, henüz restorasyona alınmayan binanın da kullanımda olduğunu bildirdi.

    Öğrencilerinin teknisyen unvanıyla mezun olduğunu anlatan Cihan, “Restorasyon çalışmasıyla beraber ecdat mirası olan bu güzel eser, yeniden öğrencilerimize modern haliyle, eski ve tarihi dokusuna dokunulmadan eğitim öğretimine devam edecek.” dedi.

    Ali Cihan, liseden mezun olanların, tarım ve hayvancılık sektöründe uzman ziraatçılar olarak Türk tarımına hizmet etmeyi sürdürdüğünü ifade etti.

    Okulda, özellikle Marmara Bölgesi’nde çiftçilikle uğraşan ailelerin çocuklarının öğrenim gördüğünü aktaran Cihan, şöyle konuştu:

    “Okulumuz şu anda yaklaşık 250 dönüm arazi üzerine kurulu. Öğrencilerin tarım alanında uygulama yerleri müsait. Şu anda dört sera peyzaj alanında, fidecilik konusunda Bursa’nın toprağının bereketli olması hasebiyle dört mevsim ürün aldığımız bu topraklarda yetiştirilebilecek tüm ürünler konusunda, modern tarımla beraber eğitimler veriliyor. Hayvancılık konusunda Bursa’da süt üreticiliği, inek yetiştiriciliği, damızlık hayvan yetiştiriciliği, et hayvanı konusunda da hayvan sağlığıyla ilgili öğrencilerimiz eğitimlerini alıyor. Döner sermaye işletmesi aracılığıyla okulumuz özel sektörle iş birliği yapıyor, öğrencilerimiz okulumuzdaki üretim faaliyetlerine öğretmenleriyle eşlik ediyorlar.”

    Cihan, kuruluşundan bu yana okulun Türk tarımına binlerce ziraatçi yetiştirdiğini sözlerine ekledi.

  • Bursa’da işçi servisi yandı, felaketten dönüldü

    Bursa’da işçi servisi yandı, felaketten dönüldü

    Bursa Osmangazi’de Kent Meydanı bölgesinde seyreden 16 S 5123 plakalı servis aracı alevlere teslim oldu.

    Bursa’da işçi servisi olarak çalışan otobüs Kent Meydanı bölgesinde işçileri toplarken durdu ve tekrar çalışmadı.

    Sürücü Hüseyin Ü.  uygun bir yere çektiği servis aracını kontrol etmek istediği sırada aracın motor kısmından dumanları yükseldiğini farketti.

    İşçilerin hızlıca araçtan inmelerini sağlayan sürücü, araçtaki yangın tüpleriyle yangına müdahale etmeye başladı.

    Kısa sürede büyüyen alevler tüm servis aracını sardı.

    Tek başına bütün araca yayılan yangına müdahale edilemeyeceğin anlaşılınca ihbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi.

    İtfaiye ekipleri tarafından söndürülen yangında servis aracı kullanılamaz hale geldi.

  • Bursa’da otobüs durağında otururken canından oldu

    Bursa’da otobüs durağında otururken canından oldu

    Bursa’da, sürücüsünün kontrolünden çıkan otomobil otobüs durağına daldı. Duraktaki bankta oturan Şehri Etser’e (65) çarpan otomobil, ardında da bir evin duvarına çarptı. Kazada 1’i ağır 2 kişi yaralanırken, sürücü Necmettin A. (57) alkol kontrolü yapan polis ekiplerine “Orada cana bir şey geldi mi?” diye sordu.

    https://www.dailymotion.com/video/x7ya8kp

    Kaza, saat 22.30 sıralarında merkez Yıldırım ilçesi Işıklar Caddesi’nde meydana geldi. Çarşamba pazarında alışveriş yapan Şehri Etser, evine gitmek için yola çıktı.

    Bir süre sonra yorulan Etser yol kenarında otobüs durağında bulunan banka oturdu. Bu sırada Necmettin A. yönetimindeki 16 ABG 605 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu otobüs durağına daldı.

    Duraktaki bankta oturan Şehri Etser’i ezen otomobil, ardından da bir evin duvarına ve doğal gaz kutusuna çarparak durabildi. Kazada Şehri Etser ağır yaralandı ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti, sürücü Necmettin A. da otomobilde sıkıştı.

    Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis, itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri sürücüyü sıkıştığı yerden kurtarmak için yoğun çaba sarf ederken, polis de çevrede güvenlik önlemi aldı.

    ‘ORADA CANA BİR ŞEY GELDİ Mİ?’

    İtfaiye ekipleri tarafından sıkıştığı yerden kurtarılan sürücü Necmettin A.’nın alkol testi yapmak isteyen polis ekiplerine “Orada cana bir şey geldi mi?” diye sorması dikkat çekti. Polis ekiplerine güçlük çıkartan Necmettin A., sağlık ekiplerinin olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Kazada zarar gören doğal gaz kutusundan sızan gaz ise şirket yetkililerince kesildi.