Etiket: manşet

  • Bursalı Berna’nın yürüyebilmesi için gereken para toplandı

    Bursalı Berna’nın yürüyebilmesi için gereken para toplandı

    Bursa’da doğuştan yürüme engelli, epilepsi ve serebral palsi hastası Berna Kara’nın (15) yürüyebilmesi için olacağı ameliyatın 150 bin TL’lik ücreti, hayırseverlerin desteğiyle toplandı. Berna, ameliyatın ardından yüzde 80 oranında yürüme yetisi kazanabilecek.

    İnegöl ilçesi Mesudiye Mahallesi’nde oturan İlkay (38) ve Melek (38) Kara çiftinin kızı epilepsi ve serebral palsi hastası Berna Kara, yürüme engelli dünyaya geldi. Araştırma yapan aile, kızları Berna’nın İstanbul’daki bir özel hastanede ameliyat olması durumunda yüzde 80 yürüme yetisini kazanacağını öğrendi. 150 bin TL olan ameliyat ücretini karşılayamayan Kara ailesi, paranın toplanması için İnegöl Zihinsel Engelliler Derneği’nden yardım istedi. Kaymakamlıktan alınan yardım kampanyası izninin ardından Berna’nın ameliyat ücretinin toplanması için banka hesabı açıldı. 5 Ağustos’ta başlatılan kampanyada, 1 hafta içerisinde 30 bin TL toplandı. Kalan 120 bin TL’yi ise İnegöllü bir hayırsever üstlendi. Yakın süreçte ameliyat olacak Berna’nın, ameliyatın ardından yüzde 80 oranında yürüme yetisini kazanması öngörülüyor.

    ‘HERKESTEN ALLAH RAZI OLSUN’

    Berna’nın babası İlkay Kara, “Kızımın ameliyat için bir kampanya düzenledik. 150 bin TL’lik bir ihtiyacımız vardı. Kaymakamımız bize kampanyada destek verdi. Kampanyayı başlatalı bir hafta oldu. Şu ana kadar 30 bin lira para birikti. İnegöllü bir iş insanı da dün akşam beni arayarak geri kalan 120 bin liralık masrafı karşılayacağını ve kampanyayı kapatabileceğimizi söyledi. Dernek yönetimiyle konuyu görüştüm ve kampanyayı kapatma kararı aldılar. Kampanyamıza destek veren iş insanlarına, kaymakamımıza, milletvekilimize, büyükşehir belediye başkanımıza teşekkür ediyorum. Herkesten Allah razı olsun” dedi.

    ‘HER ZAMAN ÖZEL ÇOCUKLARIMIZIN YANINDAYIZ’

    Zihinsel Engelliler Derneği Başkanı Halil Peynirci ise, “Dernek olarak 17 yıldan beri özel kardeşlerimize, çocuklarımıza büyük hizmetler yapmaktayız. Bugüne kadar 5 bine yakın tekerlekli sandalye dağıttık. Berna kardeşimizin ameliyat konusunu ailesi bizlere açtığında kaymakamımıza konuyu ilettik. Bize para toplama yetkisi verdiler. 5 Ağustos’ta biz Vakıflar Bankası’ndan hesap açtık. İnegöl basınımız aracılığıyla hayırseverlerimize çağrıda bulunduk v e hayırseverlerin destekleriyle hesaba 30 bin TL toplandı. 4 ameliyat geçirecek olan kızımız için 150 bin TL’ye ihtiyacımız vardı. İnegöllü bir iş insanımız aileyi arayıp 120 bin TL’yi karşılayacağını söyledi. Kampanyamıza destek veren herkese teşekkür ediyorum. Bizler dernek olarak her zaman bu özel çocuklarımızın yanındayız. İnşallah Berna kardeşimizin de yürüdüğünü hep birlikte görürüz” diye konuştu.

  • T2’de inşaat tamamlama işlerine başlanıyor

    T2’de inşaat tamamlama işlerine başlanıyor

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın Haziran ayında 7 büyük proje arasında açıkladığı ve ihalesinin en geç 31 Ağustos’a kadar yapılacağını duyurduğu T2 hattı ikmal ihalesinin ilk etabı 5 Ağustos’ta yapıldı. İhaleyi kazanan firma ile sözleşme imzalanıp, yer teslimi yapılmasının ardından T2 hattında inşaat tamamlama işlerine hemen başlanacak.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin kenti demir ağlarla örme hedefleri doğrultusunda projelendirdiği ancak son genel seçimlerin ardından yaşanan döviz türbülansı ve müteahhit firmanın Bakanlığa yaptığı tasfiye talebi yüzünden inşaatın durduğu Kent Meydanı Terminal tramvay hattında çalışmalar yeniden başlıyor. Konuyu Haziran ayında yaptığı ve Bursa için 7 büyük projeyi kamuoyuna duyurduğu toplantıda gündeme getiren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, tarih vererek T2 hattı ikmal ihalesinin en geç 31 Ağustos’a kadar yapılacağını söylemişti.

    İhale yapıldı sıra imalatta

    Bursa Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı, 11 istasyonu bulunan toplam 9 bin 445 metre uzunluğundaki Kent Meydanı – Terminal Tramvay Hattı İnşaatı Yapım İşinin, ‘tamamlama işleri’ ihalesini 05 Ağustos’ta gerçekleştirdi. İnşaat imalatlarının çoğu tamamlanan T2 Tramvay Hattının geriye kalan inşaat işlerinin tamamlanması için yapılan ihale sözleşme aşamasına gelirken, önümüzdeki günlerde yüklenici firma ile sözleşme imzalandıktan sonra çalışmalara hemen başlanacak.

    Sözler bir bir tutuluyor

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, gerek Cumhurbaşkanlığı gerekse de Bakanlıklar düzeyinde yaptıkları görüşmelerin meyvelerini toplamaya başladıklarını hatırlatarak, Bursalılara verdikleri sözleri tutmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Haziran ayında Bursa kamuoyuna verdiği sözleri hatırlatan Başkan Aktaş, “Millet Bahçesi yanında bulunan ve ekonomik ömrünü dolduran spor salonu ile yüzme havuzunun yıkımına 31 Temmuz’a kadar başlayacağımızı söylemiştik. Kurban Bayramı’ndan önce yıkıma başladık ve çalışmalarımız devam ediyor. Yakında oraya çok daha güzel bir spor salonu kazandıracağız hem de Millet Bahçesi alanını genişletmiş olacağız. Yine aynı toplantıda T2 hattının ikmal ihalesini 31 Ağustos’a kadar yapacağımızı açıklamıştık. Bu sözümüzü de tuttuk ve ihalemizi 5 Ağustos’ta yaptık. Şimdi süreç işliyor. İhaleyi alan firma ile sözleşme imzalanacak ve çalışmalara hemen başlanacak. Çok şey söyleyip, hiçbir şey yapmamaktansa, söylediklerimizi yapmak hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz. İnşallah kısa zamanda inşaatı bitirip, raylı sistemi Terminal ile buluşturmuş olacağız. Bursa’mıza şimdiden hayırlı olsun” diye konuştu.

  • Bursa Valiliği’nden bilardo salonları için karar

    Bursa Valiliği’nden bilardo salonları için karar

    İl Hıfzıssıhha Kurulumuzun 13.08.2020 tarihli ve 113 sayılı kararı ile;

    -Bilardo salonlarının (Kafeterya, Restoran, Kıraathane vb. işletmelerin içerisinde bulunan bilardo masaları dâhil) 13.08.2020 tarihinden itibaren aşağıda belirtilen hususlara uyulması kaydıyla faaliyetlerine başlaması,

    – “Covid­19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi”nde yayınlanacak olan “Covid­19 Kapsamında Bilardo Salonlarında Alınması Gereken Önlemler” başlıklı bölümde belirtilen tedbirlerin uygulanması,

    – Covid­19 salgınına karşı alınacak tedbirlerin uygulanmasından sorumlu ve denetim ekiplerinin iletişim içinde olacağı işletmenin Koronavirüs sorumlusu/sorumlularının görevlendirilmesi.

    Kaymakamlıklarımızca bilardo salonlarının faaliyetlerini yukarıda belirtilen kurallara göre sürdürmeleri için Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 27 ve 72’nci maddeleri uyarınca gerekli kararların alınmasına,

    İl/İlçe Umumi Hıfzıssıhha Kurulları kararları doğrultusunda faaliyete başlayacak bilardo salonlarının haftada en az bir kez denetlenmesinin sağlanmasına,

    Konu hakkında gerekli hassasiyetin gösterilerek uygulamanın yukarıda belirtilen çerçevede eksiksiz bir şekilde yerine getirilmesinin sağlanmasına, tedbirlere uymayanlarla ilgili Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282’nci maddesi gereğince idari para cezası verilmesine , aykırılığın durumuna göre Kanunun ilgili maddeleri gereğince işlem yapılmasına, konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195 inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılmasına; karar verilmiştir.

    Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

  • Erdoğan: “Hiçbir ülkeye hakkımızı yedirtmeyiz”

    Erdoğan: “Hiçbir ülkeye hakkımızı yedirtmeyiz”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Akdeniz’de gerginliği artıran Türkiye değil, Türkiye’yi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yok saymaya çalışan Rum-Yunan zihniyetidir. Bizim kimsenin hakkında gözümüz yok, ancak hiçbir ülkeye de hakkımızı yedirtmeyiz. Doğu Akdeniz’de çözümün yolu, diyalog ve müzakeredir” dedi.

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu. Erdoğan, “Akdeniz’de gerginliği artıran Türkiye değil, Türkiye’yi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yok saymaya çalışan Rum-Yunan zihniyetidir. Son dönemde Doğu Akdeniz’de, Yunanistan ve Rum yönetiminin yanlış adımlar attığını görüyoruz. Kimse kendini dev aynasında görmemeli ve şov peşinde koşmamalı. Türkiye olarak şimdiye kadar Yunanistan ile sorunlarımızın çözümünü müzakere masasında aradık. Komşuluk hukukumuzu gözeten anlayışla hareket ettik. Buradan şu gerçeğin altını çizmek istiyorum; Bizim kimsenin hakkında gözümüz yok, ancak hiçbir ülkeye de hakkımızı yedirtmeyiz. Doğu Akdeniz’de çözümün yolu, diyalog ve müzakeredir. Sağduyu ve aklıselimle hareket edilirse herkesin hakkını koruyarak kazan-kazan temelli bir formül bulunabilir” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları;

    • Türkiye’yi demokrasiden sağlığa her alanda ileriye taşıyacağız. 19 yıldır heyecanımızdan bir şey kaybetmeden aziz milletimize hizmet etmeye çalıştık. 19 yıl önce kefenimizi giyerek çıktığımız bu kutlu yolda alnımız ak, başımız dik bir şekilde yürümeyi sürdürüyoruz.
    • Şimdiye kadar ne yaptıysak, neyi başardıysak CHP’nin takoz ve gerilim siyasetine rağmen başardık.
    • Bugün sayın Merkel ve sayın Michel ile birer görüşmem olacak.
    • Abideleşen mücadeleleriyle ülkemizi FETÖ’Ye teslim etmeyen tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. 86 senelik uzun bir teassürün ardından Ayasofya’yı cuma namazı ile ibadete açtık.
    • Bu zor günlerinde Lübnanlı kardeşlerimizin yanlarında olduğumuzu gösterdik. Lübnan’da bizim derdimiz insanlığımızın, kardeşliğimizin, inancımızın gereğini yerine getirmektir.
    • Ülkemizin Doğu Akdeniz’deki hak ve menfaatlerini gözetmeye yönelik adımları adeta bir turnusol kağıdına dönüşmüştür.
    • Tüm bunlar Türkiye’yi denizden çevrelemeye yönelik hareketlerdir. Yunanistan’ın Ege ve Akdeniz’de ortaya koyduğu tavır art niyetlidir. Yunanistan’ı Türkiye’nin hak ve hukukuna riayet etmeye tekrar davet ediyorum.
    • Bu dönemde eğlenceye ara verelim. Tedbir bizden, takdir Allah’tan. Buna riayet edelim.
  • Muharrem İnce yol haritasını açıkladı

    Muharrem İnce yol haritasını açıkladı

    CHP’den ayrılarak yeni parti kuracağı iddialarına “Parti kurmuyorum, yola çıkıyorum” yanıtını veren Muharrem İnce, düzenldiği basın toplantısında konuşuyor.

    Sözlerine “Herkes konuştu bilen de bilmeyen de… Bir tek Muharrem İnce konuşmadı, şimdi o konuşacak” diye başlayan İnce’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

    “Sorunlarını çözmek yerine erteleyen bir ülke haline geldik. Türkiye’deki muhalefet Mavi Vatan konusunda destek mesajı vermelidir. Halkı yoksullaştıran ekonomiyi buzdolabı satışına bağlayan bir cumhurbaşkanı var. Türkiye’yi bu noktaya lider partileri getirmiştir. Türkiye’de hem iktidar hem muhalefet sorunu vardır. Bu kötü gidişattan CHP de nasibini almıştır.

    Kurultayda CHP Genel Başkanı kimseyi dinlememiş, konuşup gitmiştir. Kurultay iradesini tanımayan bir genel başkanımız var artık. CHP, İçişleri Bakanlığı’na dilekçeyle kurulmuş bir parti değildir. Ayrılırken de dilekçeyle ayrılınmaz. Ayrılırsam da CHP’yi kurtarmak için ayrılırım. AKP çökecek ama Türkiye’nin üzerine çökecek. AKP çökerken CHP kurtarıcı görevi görmüyor.

    “BİN GÜNDE MEMLEKET”

    Parti içi demokrasi olmaması Türkiye demokrasisini çökertti. Ben gidersem ülke dağılır diyenlerle ben gidersem parti dağılır diyenlerin ortak noktaları koltuk sevdalarıdır. Türkiye seçeneksiz değildir, saray rejimine mahkum da değildir. Bugün başlattığımız hareketin adı “Bin Günde Memleket” hareketidir. Kadrosu Türkiye’nin sorunlarına kafa yoran çözüm üreten kişilerden oluşmaktadır.

    4 Eylül’de Sivas Kongresi’nin yıldönümünde Sivas’ta olup memleket hareketini başlayacağız. Bizim hareketimizde asla Atatürk düşmanları olmayacaktır. Nerede olursak olalım gönlümüz Atatürk’tedir. Bu hareket ayrımcılığa karşı çıkacaktır. Kadına şiddet ve çocuk istismarına en şiddetli şekilde karşı çıkacaktır. Anlattıklarım bir cumhuriyet öğretmeninin hayalleri değildir. Arkadaşlarımızla birlikte yollara düşeceğiz.”

    SEÇİM GECESİNE YÖNELİK İDDİALAR

    CHP 13 bin sandıkta gözlemci vermemiş. 4 milyon oy yapar bu. 4 milyon oyu sokağa bırakmışlar. Erdoğan 1.3 milyon oy az alsa seçim ikinci tura kalacaktı. 4 milyon oyu sokağa bırakmışlar benden milletin karşısına çıkıp yalan söylememi istiyorlar. Bana neredeydin diye soranlara krizi kötü yönetmiş olabilirim diyorum.”

    Bir CHP’li saraya gitmiş… İki gazeteciye de dava açtım, genel merkez açamadı. Gitsin dava açsınlar açamıyorlar, çünkü gazeteciden korkuyorlar.

    Muharrem İnce bu çıkışını bireysel ikbali için yapıyor diyorlar. CHP tam iktidara yürürken Muharrem İnce neden böyle yaptı? İktidara yürümek demek CHP Genel Başkanı’nın cumhurbaşkanı olmasıdır. Erdoğan’ın eski arkadaşlarından biri cumhurbaşkanı olacaksa ben buna iktidar demem. Bizim genel başkanın öyle bir iddiası yok. Böyle bir iddiası yoksa CHP’nin iktidara yürüdüğü hayaldir. Erdoğan’ı ben de indirmek istiyorum ama yerine CHP’li biri gelmeli. İktidara yürüme iddiası yok ortada.

    “YEREL SEÇİMİ HDP’LİLER KAZANDIRDI”

    CHP yerel seçimlerde başarısız mıydı? Hayır çok başarılıydı. İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Hatay, Antalya’yı Kürt vatandaşlarımız, HDP’liler kazandırdı. Destek verdiler, aday çıkarmadılar. Ama CHP Kürt vatandaşlarımıza teşekkür edemedi. Bu başarıyı küçümsemiyorum ama Kürtleri yok sayamazsınız.”

    MUHALEFETİ BÖLECEK İDDİALARI

    Cumhur İttifakına gitmeyeceğim. Muhalefeti bölmüş olmam. Piyasada saray bunu destekliyor diyenler rant baronlarıdır. Yandaş medyanın bana yakınlığı gözlerimi yaşarttı. Beni ne kadar çok seviyormuşsunuz. Memleket hareketi başladığında ekranlarınızı ve sayfalarınızı bana kapatacağınızı biliyorum.

    Kurultayda bana yapılan saygısızlığa hiç takmadım. Çocuk değiliz.

  • Bursa’da şoke eden olay! Balkonda asılı halde bulundu

    Bursa’da şoke eden olay! Balkonda asılı halde bulundu

    Bursa’nın Nilüfer ilçesinde Nazif A. (57) evinin balkonunda asılı halde ölü bulundu. Yoldan geçerken Nazif A.’nın cansız bedenini görenler, şaşkınlık yaşadı.

    Olay, merkez Nilüfer ilçesi Görükle Semti Dumlupınar Mahallesi’nde meydana geldi. Sabah işe giden vatandaşlar, birinci kattaki havalandırma motorunun demirine bir kişinin asılı halde olduğunu görüp, polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Gelen sağlık ekipleri, Nazif A. olduğu belirlenen kişinin yaşamını yitirdiğini belirledi. Nazif A.’nın cansız bedeni, çarşafla örtüldü. Yapılan incelemenin ardından asılı bulunduğu yerden indirilen Nazif A.’nın cansız bedeni, yapılan incelemenin ardından otopsi için morga kaldırıldı. 37 ayrı suç kaydı bulunan Nazif A.’nın intihar ettiği üzerinde duran polis, soruşturmayı sürdürüyor.

  • 65 yaş üstüne yeni kısıtlama

    65 yaş üstüne yeni kısıtlama

    Gaziantep’te 65 yaş ve üstü vatandaşların düğünlere katılmaları ile belirli saatlerde toplu taşıma araçlarını kullanmaları ve pazarlara girmeleri yasaklandı.

    Koronavirüs vaka sayısının artış gösterdiği Gaziantep’te yeni tedbirler alındı. Gaziantep Valisi Davut Gül, sosyal medya hesabından, koronavirüsün en çok yaşlı vatandaşları etkilediğini belirterek, 65 yaş ve üstü vatandaşlar için alınan ek tedbirleri açıkladı. Vali Gül’ün açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

    “Covid-19 hastalığı maalesef en fazla büyüklerimizi etkiliyor. 65 yaş üstü ulu çınarlarımızı, hep birlikte koruyup dualarını almaya ihtiyacımız var. Gaziantep’te gelin ve damadın anne, baba, dede, anneanne ve babaannesi hariç, 65 yaş üzeri kişilerin düğüne gitmesi yasaklanmıştır. Toplu taşıma, bulaş riskini artırdığından saat 07.00-10.00, akşam 17.00-20.00 saatleri arasında toplu taşıma araçlarını kullanmaları, akşam 18.00’den sonra sebze/meyve pazarına gitmeleri yasaklanmıştır.”

  • Minik Gökalp’in tedavi olabilmesi için son 30 gün

    Minik Gökalp’in tedavi olabilmesi için son 30 gün

    Bursa’da, SMA tip 2 hastası olan 23 aylık Gökalp bebeğin, yaşam mücadelesi devam ediyor. Hastalığı yenebilmesi için 2 yaşından önce Amerika’da uygulanan gen tedavisini görmesi gereken Gökalp’in sadece 30 günü kaldı. 2 milyon 400 bin dolarlık tedavinin karşılanabilmesi amacıyla Gökalp’in ailesinin başlattığı yardım kampanyasında 1 milyon 400 bin dolar toplandı. Baba Sefa Küçük tedaviyi alabilmeleri için son 1 milyon dolar kaldığını belirterek, “Şu anda 68 bin kişi 100 TL verdiğinde bu kampanyayı sonuçlandırmış oluyoruz. Bakınca 1 milyon dolar çok gözükebilir ama 68 bin kişi bir araya geldiğinde oluşabilecek bir rakam” dedi.

    Bursa’da, Spinal Musküler Atrofi (SMA) olarak adlandırılan, kas kaybı ve zayıflığına yol açan Terkiye’de her 6 bin doğumda bir görülen hastalığına yakalanan Gökalp’in yaşam mücadelesi sürüyor. Omurilikteki motor sinir hücrelerinin kaybına yol açarak vücut merkezine yakın kasların tutulumuyla, vücutta iki taraflı olarak güçsüzlüğe yol açan SMA tip- 2 hastası Gökalp, yürürken, otururken, yemek yerken hatta uyurken bile zorluk yaşıyor.  Gökalp ciğerlerinin gelişmesi ve nefes alabilmesi için sürekli ‘Bibap’ denilen cihaza bağlı tutuluyor.
    Gökalp’in annesi Yelda ve babası Sefa Küçük, bebeklerinin hayata tutunabilmesi için, yoğun çaba sarf ediyor. Gökalp’e bu hastalığı yenebilmesi için dünyada sadece Amerika’da uygulanan ve yüzde 95 başarı oranı bulunan yaklaşık 2 milyon 400 bin dolarlık tedavinin uygulanması gerekiyor. Küçük çifti, açtıkları ‘@gokalp_sma’ isimli sosyal medya hesabı üzerinden bebeklerinin yaşama tutunabilmesi için yardım kampanyası başlattı. Kampanyanın başladığı zamandan bu yana, devlet yetkilileri, iş insanları, oyuncu, şarkıcı, sosyal medya fenomeni birçok kişinin de çağrısıyla bu zamana kadar 1 milyon 400 bin dolar toplandı. Gökalp’in yaşama tutunabilmesi ve ‘gen’ tedavisine başlayabilmesi için toplanacak 1 milyon dolar ve 1 ayı kaldı.

    ‘BEBEK ÖLÜMLERİNİN GENETİK NEDENLERİNİN 1 NUMARALI SEBEBİ’

    Gökalp’in hastalığının sadece yürüme ve oturmada değil, uykusunda hatta yemek yerken bile sorunlar yarattığını anlatan anne Yelda Küçük, “Gökalp 3 aylıkken fiziksel olarak hareketlerinde gerilemeye başlamıştı ama biz ne yazık ki hastalığını 11 aylıkken öğrenebildik. 11 aylıkken SMA kas hastalığı ile tanıştık. SMA hastalığı ne yazık ki çocuklarda fiziksel olarak yürümede, oturmada engel. Gökalp yatarken dönemiyor mesela şu anda. Yemek yemede sorunlar yaşıyoruz, ciğerleri gelişsin diye bibap cihazı kullanıyoruz uykusunda. Aynı zamanda bağırsak problemleri çok yaşıyoruz. Bunun gibi sorunlara yol açıyor ve ciddi bir hastalık. Ne yazık ki bebek ölümlerinin genetik nedenlerinin bir numaralı sebebi” dedi.

    ‘GÖKALP’İN GELECEĞİNİ KURTARMAK İSTİYORUM’

    Gökalp’in Amerika’da uygulanan bir tedaviyi alması gerektiğini söyleyen Yelda Küçük, “2 yaş altı bebeklerde uygulanan ABD’de bir gen tedavisi var. Gökalp bu tedaviye muhtaç. Şu anda 22 ayı geçti. 1.5 ay sonra 2 yaşına girecek. Bu sebepten dolayı hızlı bir şekilde kampanyamızı yürütmemiz gerekiyor, Gökalp’in son umudu diyebilirim. Gökalp’e tedavi aldırmak istiyorum çünkü geleceğini kurtarmak istiyorum” diye konuştu.

    ‘ANNELER KENDİNİ BENİM YERİME KOYSUN, GÖKALP’İ KENDİ ÇOCUKLARI GİBİ GÖRSÜN’

    Gökalp’in tedavi olmazsa yatağa bağlı yaşayacağını belirten Yelda Küçük, “Bunu dile getirmek istemiyorum ama yatağa mahkum olacak. Biz hareket ettirmeden Gökalp hareket edemeyecek. Gece uykularında çok büyük problemler yaşıyoruz, sürekli ben döndürüyorum tek bir tarafa yüklenmesin, yatmasın diye. Fiziksel olarak aklınıza gelebilecek her sorun, onu da geçtim solunum çocuklar için en büyük problem. Cihaza bağlı bir şekilde hiçbir şekilde uyumasını istemiyoruz. O da kabullenemedi hala. Yemek yemesi daha sağlıklı olsun, katı beslenemiyoruz çünkü. Biz de bu hastalığı başımıza gelmeden bilemiyorduk, diğer anneler de kendilerini bizim yerimize koysunlar ve Gökalp’i kendi çocukları gibi görsünler” dedi.

    ‘TEDAVİYİ ALABİLMESİ İÇİN SON 30 GÜN’

    Başlatılan kampanya hakkında bilgiler veren baba Sefa Küçük, “Bizim kampanya başlattığımız tedavinin adı ‘zolgensma’ gen tedavisi. Bu ABD merkezli tedavi ve 2 yaşın altındaki bebeklere uygulanan bir tedavi. Bizim de bu tedaviyi alabilmemiz için 30 günümüz kaldı, tedavinin masrafı 2 milyon 400 bin dolar. Biz şu ana kadar 1 milyon 400 bin dolar topladık, yardımsever vatandaşlarımızın sayesinde. Kalan 1 milyon doları da son 30 gün içinde toplayıp tedavi için gerekli işlemleri yapıp, ABD?ye gidip tedavi almamız gerekiyor. Bu tedaviyi alabileceğimize inanıyorum. Yardımsever vatandaşlarımız ve iş insanlarımız sayesinde bu yerlere geldik, devamının da geleceğini düşünüyorum. İnşallah bu kısa vakitte bunu toparlayıp, bu tedaviyi alabiliriz” dedi.

    GÖKALP’İN İYİLEŞMEK İÇİN 68 BİN KİŞİNİN YARDIMINA İHTİYACI VAR

    Gökalp’in yürüdüğü günleri özlemle beklediklerini dile getiren Sefa Küçük, “İlk başladığımızda kampanyada 160 bin kişinin 100 TL vermesi gerekiyordu. En son 140 bin kişi olarak başladık. Şu anda 68 bin kişi 100 TL verdiğinde bu kampanyayı sonuçlandırmış oluyoruz. Bu tedavi şu ana kadar vücudunda Gökalp’in fiziksel olarak kayıpları var. Biz bunları koruyabilmek için günde 3 kere yoğun şekilde fizik tedavi, havuz çalışması yapıyoruz mevcut kasları koruyabilmek için. Tedavi sonrasında yine fizik tedavi ile birlikte daha fazla kas kazanmak için çocuğumuzu yürütebileceğimiz günleri özlemle bekliyoruz. Bakınca 1 milyon dolar çok gözükebilir ama 68 bin kişi bir araya geldiğinde oluşabilecek bir rakam. Bağış kampanyamız Instagram sayfamız üzerinden devam ediyor. ‘@gokalp_sma’ adresinde her şey mevcut. Yapamadığınız yerde biz de destek oluyoruz” diye konuştu.

    ‘ÇOCUĞUMUZU AYAKLANDIRMAK İSTİYORUZ’

    Hastalığı yüzünden Gökalp’in vücudunda fiziksel bozuklukların olduğunu söyleyen Sefa Küçük, “Vücutta fiziksel bozukluklar oluşuyor, ayakta, omurilikte. Bunların oluşmaması için korse kullanıyoruz, ayaklarda da bozulmayı önlemek için de afo kullanıyoruz. Fizik tedavi uygularken ya da oyun oynarken de sürekli bunları kullanıyoruz. İlacı alana kadar fiziksel gücümüzü koruyup, sonrasında gücümüze güç katıp çocuğumuzu ayaklandırmak istiyoruz. Normalde can yakıcı. Kimse istemez ki sizi sıksın. Korse sıkıyor, hareket kabiliyetini de azaltıyor. Ama daha ciddi problem çıkmaması adına buna mecburuz” dedi.

  • “Bayramın etkisini önümüzdeki birkaç ay göreceğiz”

    “Bayramın etkisini önümüzdeki birkaç ay göreceğiz”

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, “Kurban Bayramı’nın etkisini bu ay ve önümüzdeki birkaç ay içinde görebiliriz. Sahillerdeki kalabalıklaşmalarda genellikle genç insanlar var. Bunların çoğu virüsü aldığında belirti göstermediği için biz bunlara tanı koyamıyoruz. O yüzden Kurban Bayramı’ndaki görüntülerin etkileri devam edecektir” dedi.

    Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ceyhan, bazı illerde taziye ziyareti nedeniyle artan koronavirüs vakalarına ilişkin DHA’ya açıklama yaptı. Prof. Dr. Ceyhan, genel anlamda kalabalıklaşmaları engellemek gerektiğine vurgu yaptı. Ceyhan, “Bu kalabalıklaşmalar ne kadar çok sayıda insanın bir araya gelmesiyle olursa o kadar tehlikeli. 10 kişilik bir topluma virüs taşıyan biri girerse 2-3 kişiye bulaştırır; ama binlerce insanın olduğu kalabalığa girerse orada birkaç yüz kişiye bulaştırır. Bunlara mutlaka sayı sınırlaması koyulması gerekir. Örneğin; ‘arkadaş-akraba toplantılarına 10 kişi’ dersiniz, ‘bir taziye evlerine aynı anda 15 kişi girebilir’ dersiniz, ‘bir asker uğurlama törenine en fazla 20 kişi katılabilir’ dersiniz. Bu sınırlamaları koymak size birden bire patlama şeklinde bir yerden çok sayıda vaka çıkmasını engeller. Şu dönemde gerek sahillerdeki kalabalıklar gerek bu kutlamalar bunlar hep tehlikeli. Sizin orada koronavirüs vakası olduğunu bilmenize gerek yok. Orada mutlaka bir pozitif vaka varmış gibi düşünerek davranmanız lazım. Şu anda Türkiye’de yaklaşık 200 bin civarında bu şekilde tanısı konmamış; ama virüs bulaştıran kişi olduğunu tahmin ediyoruz. Bunlardan biri ya da birkaçı o grupta olabilir” diye konuştu.

    ‘BAYRAMIN ETKİSİNİ ÖNÜMÜZDEKİ BİRKAÇ AY GÖRECEĞİZ’

    Bayram tatilinin vaka sayılarına nasıl yansıyacağını değerlendiren Prof. Dr. Ceyhan, “İnsanların zannettiği gibi ‘bir kalabalıklaşma oluyor, kuluçka süresi yani 1-2 hafta sonra vakalar patlıyor’ şeklinde olmuyor genellikle. Genellikle bu, aylara yayılıyor. Örneğin; Kurban Bayramı’nın etkisini bu ay ve önümüzdeki birkaç ay içinde görebiliriz. Sahillerdeki kalabalıklaşmalarda genellikle genç insanlar var. Bunları çoğu virüsü aldığında belirti göstermediği için biz bunlara tanı koyamıyoruz. O insan gidiyor, ikinci defa sağlıklı insan grubuna bulaştırıyor, yine görmüyoruz. 3’üncü, 4’üncü, 5’inci ve 6’ncı derken bir bakıyorsunuz riskli grupta birilerine bulaştırmaya başlamış. Biz mesela 2 ay sonra Kurban Bayramı’nda başlayan bir bulaşın etkisini görüyoruz. O yüzden bundan sonra Kurban Bayramı’ndaki görüntülerin etkileri devam edecektir, diye düşünüyorum” dedi.

    ‘ARTIŞ DÖNEMİ BEKLİYORUZ’

    Yaz aylarında pandeminin biteceği öngörüsünün yanlış olduğunu belirten Ceyhan, “Arkada 100 yıllık bir tecrübe var. Hiçbir pandemi yaz gelince bitmemiş. Bunların hepsi yıkıcı etkiyi yaz aylarında yapmış. Kış aylarında artış göstermesinin en büyük nedeni özellikle kapalı ortamlarda kalabalıklaşmaların artması. Burada okullar ve iş yerlerinin devreye girmesi büyük rol oynuyor. Bunların devreye girmesiyle bir artış dönemi bekliyoruz. Bu ikinci büyük bir dalga şeklinde olur mu, bunu pek sanmıyorum” diye konuştu.

    ‘SAÇ DÖKÜLMESİ KORONAVİRÜSLE İLİŞKİLİ OLABİLİR’

    ABD’li oyuncu Alyssa Milano’nun koronavirüs nedeniyle saçlarının dökülmesini de değerlendiren Prof. Dr. Ceyhan, şunları kaydetti:

    “Gündemde olduğu için her gün yeni yeni belirtiler yayımlanıyor. Bunlara dikkatli yaklaşmak lazım. İstatistiksel anlamı olması lazım. Birkaç gün önce de bir hıçkırık yayımlandı. Bunların birçoğu koronavirüsle ilintili. Şöyle ilintili; koronavirüs bağışıklık sisteminin anormal çalışmasına yol açıyor. Saç dökülmesinin önemli nedenlerinden biri de immünolojik nedenlerdir. Eğer saç hücrelerine de antikor gelişirse bu şekilde belirtiler de ortaya çıkabilir, aynen böbreklerde, karaciğerde, deride, birçok organda fonksiyon bozuklukları çıktığı gibi. Bu da koronavirüs ile ilişkili olabilir. Ama bu bir koronavirüs belirtisi midir, onu mutlaka istatistik testler ile değerlendirmek lazım. 1 vakalık, 2 vakalık belirtileri biraz gözlemlemek lazım.”

  • Macron’dan skandal karar! “Türkiye faaliyetlerini durdursun”

    Macron’dan skandal karar! “Türkiye faaliyetlerini durdursun”

    Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile gerçekleştirdiği görüşme sonrası Türkiye’nin tek taraflı olduğunu iddia ettiği petrol arama çalışmalarını sona erdirmesi gerektiği açıklamasında bulundu. Macron ayrıca Doğu Akdeniz’deki askeri varlıklarının geçici olarak artırılacağını belirtti.

    Doğu Akdeniz’de Yunanistan ile Türkiye arasında yaşanan gerilim sonrası Macron’dan açıklama geldi.

    Macron, Yunan Başbakan Miçotakis ile görüşme gerçekleştirdikten sonra bir açıklama yayınladı.

    Açıklamada Türkiye’nin bölgedeki petrol arama çalışmalarının sona erdirilmesi çağrısı yer aldı.

    Macron ayrıca Doğu Akdeniz’deki askeri güçlerinin geçici olarak arttırılmasıyla uluslararası kanunlara saygı göserilmesinin sağlanmasını amaçladıklarını belirtti.

    Reuters’ın flaş olarak geçtiği açıklamada Doğu Akdeniz’deki askeri gücün AB ortakları ve Yunanistan ile birlikte artırılacağı bildirildi.