Etiket: manşet

  • Bursaspor efsanesi Mesut Şen hayatını kaybetti

    Bursaspor efsanesi Mesut Şen hayatını kaybetti

    Türk futbolu ve Bursaspor camiasının efsane oyuncularından Mesut Şen hayatını kaybetti.

    Bursaspor Kulübü, Mesut Şen için başsağlığı mesajı yayınlayarak, “Efsane futbolcularımızdan Mesut Şen’in vefat ettiği haberini büyük üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhum Mesut Şen’e Allah’tan rahmet; ailesine, sevenlerine ve camiamıza baş sağlığı dileriz” ifadelerine yer verdi. Bursa ve spor kamuoyu da Şen’in ailesine başsağlığı dileklerini iletti.

    Bursa Şehir Hastanesi’nde 12 gündür yoğun bakım ünitesinde tedavi altında bulunan 76 yaşındaki unutulmaz sağ kanat oyuncusu Şen’in vefatı yeşil-beyazlı camiada büyük üzüntü yarattı.

    MESUT ŞEN KİMDİR?

    Mesut Şen, 1944 yılında dünyaya gelmiştir. 14 yaşındayken İstanbul’da Galatasaray altyapısına seçildi. Mesut Şen, Bursaspor için efsane denince, hatta doğrudan Bursaspor denince akla gelen sembol isimlerden birisidir. Mesut Şen, Galatasaray altyapısında oynarken Bursa’da, sıradan bir mahalle maçına oyuna dahil olup Akınspor’un yöneticilerini büyülemişti. O dönem 50 lira karşılığında Mesut Şen Akınspor’a transfer olur. Takip eden yılda gol kralı olup Akınspor’u da şampiyonluğa taşımıştır. Bursaspor 1963 yılında kurulduğunda Mesut Şen’de kulübün efsanesi olmuştur..

    https://twitter.com/BsBasketbol/status/1289853751923060737?s=20

    https://twitter.com/mustafadundar65/status/1289856600916729857?s=20

    https://twitter.com/ondertanir16/status/1289855795971022852?s=20

  • Bursa’daki camiye girdi, camları ve vazoları kırdı

    Bursa’daki camiye girdi, camları ve vazoları kırdı

    Bursa’da bipolar bozukluğu olan Nazlı K. (29), girdiği camide camları kırıp, vazoları devirdi. Tüm çabalara rağmen camiden çıkmaya ikna olmayan genç kadın, polis tarafından zorla sedyeye yatırılarak, hastaneye götürüldü.

    Nilüfer ilçesi Görükle Mahallesi’ndeki Merkez Camisi’ne, Kurban Bayramı’nın birinci günü gelen Nazlı K., önce caminin kapısını tekmeledi. Ardından da kapının camını kırıp, içeri girdi.

    Camları kırıp, vazoları deviren Nazlı K.’ye, vatandaşlar engel olmak istedi. Ancak ne vatandaşlar ne de haber verilmesi üzerine gelen cami görevlileri, genç kadını sakinleştiremedi. Tüm çabalara rağmen camları kırmaya devam eden genç kadın, gelen polis ekipleri tarafından ikna edilerek dışarı çıkarılmak istendi. Nazlı K. ise, “Burası benim bölgem, bölgemi terk etmeyeceğim. Burada olmak benim kalbimi sıkıştırıyor ama çıkmayacağım” diye yanıt verdi.

    Sağlık görevlilerinin girişimi de yanıtsız kalınca, Nazlı K., polis ekiplerince zorla sedyeye yatırılarak, camiden çıkarıldı.

    Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılan Nazlı K.’yi tanıdıklarını söyleyen vatandaşlar, genç kadında bipolar bozukluğu olduğunu, dönem dönem sinir krizi geçirdiğini anlattı.

  • Türkiye’nin Otomobili otomotiv devlerinin ilgisini çekti

    Türkiye’nin Otomobili otomotiv devlerinin ilgisini çekti

    Türkiye’nin Otomobili’nin, Kocaeli’ndeki Bilişim Vadisi’nde konumlandırılması, dünyaca ünlü otomotiv devlerinin dikkatini çekti.

    Türkiye’nin Otomobili’nin Kocaeli’de bulunan Bilişim Vadisi’nde yer alması, dünyaca ünlü otomotiv devlerinin dikkatinden kaçmazken otomobilin tanıtımının yapıldığı aralık ayından bu yana vadide yer almak isteyen firma sayısı yüzde 50 arttı.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubunca (TOGG) 2019 sonunda tanıtımı yapılan, temmuz ayında Bursa-Gemlik’te fabrikasının temeli atılan ilk yerli ve milli otomobil, merkezinin bulunduğu Bilişim Vadisi’ni de hareketlendirdi.

    Vadinin bulunduğu Kocaeli ile fabrikanın yer aldığı Bursa bölgesinde elektrikli ve otonom araçlarla ilgili bir ekosistem oluşuyor. TOGG’un paydaşlarından olan veya üretim süreçlerinde yer almak isteyen uluslararası teknoloji firmaları, Bilişim Vadisi’ne gelerek teker teker ofislerini açmaya başladı.

    “Tedarik sanayisi dönüşecek”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, konuya ilişkin değerlendirmesinde, Avrupa’nın doğuştan elektrikli ilk ve tek SUV modelini 2022’nin son çeyreğinde banttan indirmeyi hedeflediklerini belirterek “Çevreyi kirletmeyen, elektrikli ve bağlantılı bir mobiliteyi hayata geçirerek ülkemizdeki tedarik sanayisinin de dönüşmesine katkı sağlayacağız.” ifadesini kullandı.

    Türkiye’nin Otomobili’nin teknoloji üssünün Bilişim Vadisi’nde olduğunu hatırlatan Bakan Varank, şunları kaydetti:

    “Ön gösterim araçlarını tanıttığımız aralık ayından bu yana vadiye olan firma başvurularında yüzde 50’lik artış görülüyor. Yerleşik firma sayısı 79’dan 112’ye çıktı. Otomotiv sektörüne hizmet veren uluslararası teknoloji şirketleri için burası bir cazibe merkezi olmaya başladı. Otomotiv endüstrisinde önemli bir konuma sahip EDAG, vadide yerini aldı. Yine uluslararası şirketlerden FEV ile sözleşme imzalandı.”

    “100 milyon liralık fon kurulacak”

    Bakan Varank, Bilişim Vadisi’ni, teknoloji tabanlı girişimciliğin de merkezi haline getirmek istediklerini belirterek şu ifadeleri kullandı:

    “Bu amaçla 100 milyon liralık bir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu kurulması için çalışmalara başladık. Ulaşım, haberleşme, nesnelerin interneti, finans, siber güvenlik, robotik ve otomasyon gibi alanlardaki projeleri bu fonla birlikte değerlendirmek istiyoruz.”

    Uluslararası firmalar
    Uluslararası bir mühendislik firması olan EDAG, araç üreticilerinin yanı sıra teknolojik açıdan gelişmiş otomotiv tedarikçileri için mühendislik hizmetleri sunuyor. Şirket, dünyanın önde gelen otomotiv merkezlerinde yaklaşık 60 ofisten oluşan küresel bir ağa sahip.

    Küresel otomotiv sektörünün önemli aktörlerinden FEV de motor, aktarma organları ve araç mühendisliği üzerine çalışmalar yürütüyor. Tasarım, simülasyon, yazılım, kalibrasyon, elektrikli ve akıllı araç sistemleri ile eğitim alanında ileri mühendislik hizmetleri veriyor.

  • Türkiye Avrupa otomotiv pazarında 6. sıraya yükseldi

    Türkiye Avrupa otomotiv pazarında 6. sıraya yükseldi

    Otomotiv pazarı bu yılın ilk yarısında 2019’un aynı dönemine göre yüzde 30,4 büyüyen Türkiye, Avrupa’da bu dönemde satışlarını artıran tek ülke oldu.

    Türkiye, bu yılın ilk yarısında 2019’un aynı dönemine göre yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde Avrupa’da otomotiv satışlarını artıran tek ülke olurken, en fazla otomobil ve hafif ticari araç satan 6. ülke konumuna da yükseldi.

    Kovid-19 salgınından birçok sektör olumsuz etkilenirken, özellikle otomotiv, en fazla etkilenen sektörlerin başında geliyor.

    Salgının olumsuz etkileri geçen ay ve yılın ilk yarısında otomotiv satışlarına yansımaya devam etti. Kovid-19, satışlarda Avrupa’da büyük kayıplar yaşanmasına neden olurken, Türkiye otomotiv pazarı da salgından olumsuz etkilendi. Verilere göre, virüsün etkilerinin yansıması Avrupa’ya kıyasla Türkiye’de daha hafif hissedildi.

    Avrupa otomotiv pazarında yüzde 38,9’luk azalış

    AA muhabirinin Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) tarafından Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) verileriyle hazırlanan Avrupa otomobil pazar değerlendirme raporundan derlediği verilere göre, Avrupa Birliği (AB-26) ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği (EFTA) ülkeleri ile İngiltere’nin dahil olduğu pazar toplamına göre, ilk 6 ayda tüm Avrupa pazarları daraldı.

    Avrupa otomotiv pazarı, bu yılın ilk 6 ayında 2019’un aynı dönemine göre yüzde 38,9 azalarak 6 milyon 11 bin 918 adet seviyesinde gerçekleşti. 2019’un aynı döneminde 9 milyon 834 bin 542 toplam satış gerçekleşmişti.

    Sadece otomobil pazarına bakıldığında, söz konusu dönemde satışlar yüzde 39,5 azaldı ve toplam 5 milyon 101 bin 669 adet oldu. 2019 yılının aynı döneminde ise otomobil pazarı 8 milyon 427 bin 639 adetti.

    Hafif ticari araç pazarı ise 2020’nin ocak-haziran döneminde yüzde 33,8’lik azalışla 758 bin 166 adede düştü. 2019’un ilk yarısında 1 milyon 144 bin 454 adetlik satış gerçekleşmişti.

    Avrupa’nın önemli pazarlarında yüzde 50’ye varan düşüşler

    Avrupa otomotiv pazarı ülkelere göre değerlendirildiğinde, AB (26), UK ve EFTA ülkeleri toplamına göre 2020’nin ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre en fazla düşüş yüzde 52,4 ile Hırvatistan, yüzde 50 ile İspanya ve yüzde 48,2 ile Portekiz’de yaşandı.

    Bu yılın ilk 6 ayında satışını artıran bir pazar olmazken, Avrupa’nın lokomotif ülkesi Almanya’da otomotiv satışları yüzde 33,9, Fransa’da yüzde 37,3, İngiltere’de yüzde 48, İtalya’da yüzde 45,1 ve Belçika’da yüzde 29,6 azaldı.

    Haziran ayı satışları da yüzde 24 geriledi

    Sadece haziran ayına bakıldığında ise otomotiv pazarı yüzde 24 azaldı ve 1 milyon 335 bin 802 adet olarak kayıtlara geçti. 2019 yılının aynı ayında 1 milyon 756 bin 553 adetlik satış gerçekleşmişti.

    Haziranda otomobil pazarı 2019’un aynı ayına göre yüzde 24,1 ve hafif ticari araç pazarı da yüzde 13,6 daraldı.

    AB (26), UK ve EFTA ülkeleri toplamına göre haziranda geçen yılın aynı ayına göre en fazla düşüş sırasıyla yüzde 54 ile Portekiz, yüzde 48,9 ile Hırvatistan ve yüzde 44,1 ile Litvanya’da yaşandı.

    Haziran 2020’de satışını artıran tek pazar yüzde 1,4 ile Fransa oldu.

    Türkiye otomotiv pazarı 6. sıraya yükseldi

    AB, EFTA ülkeleri ve İngiltere’yi kapsayan toplam pazarda bu dönemde satışlarını artıran ülke olmazken, Kovid-19’la başarılı bir mücadele örneği gösteren Türkiye’de ise otomotiv pazarı artış gösterdi.

    Avrupa otomotiv satışları sırlamasında yılın ilk çeyreğinde 7. sırada bulunan Türkiye, bu yılın ilk yarısında 6. sıraya yükseldi.

    Bu yılın haziran ayı sonunda Türkiye, Avrupa’da yine satışlarını artıran tek ülke oldu.

    Avrupa otomobil satışları sıralamasında yüzde 30,2 artışla 7. ülke olan Türkiye, aynı artış oranıyla Avrupa hafif ticari araç satışları sıralamasında 6. ülke olarak konumlandı.

  • Türkiye’de son bir ayda 36 kadın öldürüldü

    Türkiye’de son bir ayda 36 kadın öldürüldü

    İstanbul Sözleşmesi tartışmaları sürerken kadına yönelik şiddet ve cinayetler devam ediyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun raporuna göre; Temmuz ayında 36 kadın cinayeti işlendi, 11 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Öldürülen 36 kadından 18’inin neden öldürüldüğü tespit edilemedi, 5’i ekonomik bahaneyle, 13’ü de boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak isterken öldürüldü.

    Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Temmuz ayı raporunu açıkladı. Rapora göre Temmuz’da 36 kadın öldürüldü, 11 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu.

    Temmuz ayında öldürülen kadınların 33’ünün koruma kararının olup olmadığı bilinmezken; yalnızca 3 kadının polis şikayeti, boşanma başvurusu, uzaklaştırma veya koruma kararı gibi adli başvurusu olduğu biliniyor.

    21 yaşındaki 1 çocuk annesi Gülsüm Y. evli olduğu erkek tarafından evden kaçtığı bahane edilerek bir aracın içerisinde ateşli silahla vurularak öldürüldü.

    Manisa’da yaşayan 54 yaşındaki Nuray Duğrul, oğlu İlhan Süngerciler tarafından evinde itilerek kafasını mermere çarpması sonucu öldü.

    Burdur’da yaşayan 35 yaşındaki 3 çocuk annesi Sevil Özel, geçtiğimiz sene boşandığı Tarkan Altun tarafından sokak ortasında kızının gözleri önünde kesici aletle öldürüldü. Failin cezaevinden izinli çıktığı ve kaçak durumda olduğu ortaya çıktı.

    Kayseri’de yaşayan 40 yaşındaki Deniz Dal, ateşli silahla vurulmuş bir şekilde hastane kapısına bırakıldıktan sonra hastanede öldü. Deniz’i hastaneye bırakan kişinin birlikte olduğu erkek S.Ö. olduğu ortaya çıktı, S.Ö. tutuklandı.

    Muğla’da yaşayan 60 yaşındaki Nazife Gedük, evli olduğu Mehmet Salih Gedük tarafından evinin önünde ateşli silahla vurularak öldürüldü.

    Kayseri’de yaşayan 2 çocuk annesi G.S., evli olduğu M.S. tarafından evinin balkonundan atılarak öldürüldü.

    2 ay önce evli olduğu erkek tarafından şiddete maruz kaldığı için İstanbul’da sığınma evine yerleşen 27 yaşındaki Bahar Topal, Bingöl’de elleri arkadan bağlı bir şekilde ateşli silahla öldürülmüş şekilde bulundu. Evli olduğu Osman Topal tarafından öldürüldüğü, failin Bahar’ı sığınma evinden aldığı ortaya çıktı.

    Adana’da yaşayan 40 yaşındaki 4 çocuk annesi Zahide Cengiz, evli olduğu Fatih Cengiz tarafından geçtiğimiz ay ateşli silahla ağır yaralanmıştı. Zahide Cengiz bu ay hayatını kaybetti.

    Konya’da yaşayan 28 yaşındaki Zehra Rahmani, birlikte olduğu Raz Muhammed Ahmedi tarafından ateşli silahla öldürüldü.

    Diyarbakır’da yaşayan 6 yaşındaki Evin Teker, dedesinin evinin bahçesinde iple boğularak öldürülmüş şekilde bulundu.

    Ordu’da yaşayan 35 yaşındaki Sema Dağ, birlikte olduğu erkek 38 yaşındaki Kemal Emen tarafından sokak ortasından ateşli silahla öldürüldü.

    Tekirdağ’da yaşayan 37 yaşındaki Hatice Turan bir süre önce ayrıldığı Murat K. tarafından sokakta ateşli silahla vurularak öldürüldü. Sonrasında Hatice Turan’ın evine giden fail kızları 6 yaşındaki Esila Turan’ı da vurarak öldürdü.

    Gülsüm Zeynep Önlütürk ve annesi Melahat Önlütürk Sakarya’daki bir termal tesiste ateşli silahla öldürülmüş şekilde bulundu. Cinayetlerin Zeynep Önlütürk’ün önceden evli olduğu, çok sayıda suç kaydı bulunan ve cezaevinden çıkan İsmail Karapekmez tarafından işlendiği öğrenildi.

    Bursa’da yaşayan 40 yaşındaki 2 çocuk annesi Sabriye Yıldız, evli olduğu Mithat Yıldız tarafından ateşli silahla vurularak öldürüldü.

    İzmir’de yaşayan 3 çocuk annesi 74 yaşındaki Hatice Sevinç, çöp atma tartışması bahane gösterilerek cezaevinden yeni çıkan komşusu Gürkan Yıldırım tarafından ateşli silahla vurularak öldürüldü.

    İzmir’de yaşayan 43 yaşındaki Dilek Yüksel, birlikte olduğu Sefettin Erilmez tarafından miras meselesi bahane gösterilerek kesici aletle öldürüldü.

    İstanbul’da yaşayan 40 yaşındaki Enkhmunkh Erdene Batsukh, birlikte olduğu Tsogtbaatar G. tarafından kıskançlık bahane gösterilerek kesici aletle evinde öldürüldü.

    İzmir’de yaşayan 32 yaşındaki Sultan K., çocukların velayeti anneye verilmesi bahane gösterilerek işyerinin önünde bir süre önce boşandığı Erdal D. tarafından kesici aletle öldürüldü.

    İstanbul’da yaşayan Figen Karadağ, oğlu ile birlikte ev almak için gittiği Kars’ta bir su kuyusunda ateşli silahla öldürülmüş olarak bulundular. Cinayetlerin Figen Karadağ’ın birlikte çalıştığı M.S. ve A.S. tarafından para tartışması bahane gösterilerek işlendiği ortaya çıktı.

    Kütahya’da yaşayan 19 yaşındaki Hamide Yiğiter, geçtiğimiz ay gerçekleşen bir silahlı saldırıda ağır yaralanmıştı, bu ay hayatını kaybetti. Saldırı sonrası geçen ay İ.M., İ.M., R.G., E.M. ve B.G. tutuklanmıştı.

    Muş’ta yaşayan 32 yaşındaki 6 çocuk annesi Fatma Altınmakas, evli olduğu erkeğin kardeşi S.A. tarafından cinsel saldırıya ve ölüm tehditlerine maruz kaldı. Jandarmaya şikayet için birlikte gittiği evli olduğu erkek Kazım Altınmakas tarafından öldürüldü.

    Diyarbakır’da yaşayan 2 çocuk annesi 61 yaşındaki Hamdiye Şık, arazi anlaşmazlığı bahanesiyle çocukları ve eskiden evli olduğu erkeğin çocukları arasındaki tartışma sırasında öldürüldü.

    Muğla’da yaşayan 27 yaşındaki Pınar Gültekin, ayrılmak istemesi bahane gösterilerek eskiden birlikte olduğu erkek Cemal Metin Avcı tarafından fiziksel şiddet gördükten sonra vahşice öldürüldü.

    Antalya’da yaşayan Seher Fak, İstanbul’a taşınmak istememesi bahane gösterilerek oğlu tarafından ateşli silahla evinde öldürüldü.

    İstanbul’da yaşayan 2 çocuk annesi Bahar Özcan, evli olduğu Ünal Özcan tarafından kıskançlık bahane gösterilerek uykusunda boğularak öldürüldü.

    Bartın’da yaşayan 31 yaşındaki Gönül Gökçe, evli olduğu erkeğin babası Mustafa Gökçe tarafından bahçede ateşli silahlı öldürüldü.

    Mersin’de yaşayan 29 yaşındaki Sümeyye ve annesi 51 yaşındaki Şule, Sümeyye’nin boşanma aşamasında olduğu İsmet Ateş tarafından ateşli silahla öldürüldü.

    Niğde’de yaşayan 28 yaşındaki Süheyla Yılmaz, eskiden evli olduğu erkek tarafından ailesinin evinde kesici aletle öldürüldü. Süheyla’nın annesi ve babası ağır yaralı, fail 5 yaşındaki kızını da alarak kaçtı.

    İstanbul’da yaşayan 33 yaşındaki 2 çocuk annesi Derya Aslan, boşanma aşamasında olduğu Sami Aslan tarafından barışma isteğini reddettiği bahane gösterilerek bir arazide ateşli silahla vurularak öldürüldü.

    Ankara’da yaşayan 20 yaşındaki Emine Yanıkoğlu, evli olduğu erkek tarafından şiddet gördüğü için koruma kararı aldırmış, boşanma davası açmış ama daha sonra şikayetini geri çekip yeniden birlikte yaşamaya başlamışlardı. Emine, evli olduğu erkek tarafından evinde ateşli silahla öldürüldü.

    Sivas’ta yaşayan Gülbeyaz Genç’in annesi Döndü Kandur ve kardeşinin evli olduğu Beyza Kandur, Gülbeyaz’ın evlilik teklifini reddettiği eskiden birlikte olduğu erkek tarafından ateşli silahla evlerinde vurularak öldürüldü. Gülbeyaz’ın, ölüm tehditleri üzerine önceki gün karakola gidip şikayetçi olduğu öğrenildi.

    İzmir’de yaşayan 4 yaşındaki N.T., bir süre önce annesinden boşanan babası E.T. tarafından ateşli silahla öldürüldü.

     

  • Üniversite mezunu gençler asgari ücret kıskacında

    Üniversite mezunu gençler asgari ücret kıskacında

    Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’nin üniversite mezunlarının işgücü performanslarına ilişkin paylaştığı veriler, gençlerin işler acısı durumunu bir kez daha ortaya koydu. Verilere göre, iş bulabilen hukuk mezunlarının yüzde 40’ı, öğretmenlik mezunlarının yüzde 56’sı, işletme mezunlarının ise yüzde 66’sı asgari ücretle iş başı yaptı.

    BirGün’den Mustafa M. Bildircin’in haberine göre;

    Üniversite mezunlarının işgücü piyasası performanslarının belirlenmesi amacıyla hazırlanan rapor, Türkiye’deki gençlerin içler acısı durumunu bir kez daha gözler önüne serdi.

    Raporda, hukuk bölümü mezunlarının yüzde 40’ının asgari ücretle işe başladığı belirtildi. Üni-Veri Raporu’nda, mezunları 0-6 ay içinde iş bulan bölüm sayısı sınırlı kalırken Su Ürünleri mezunlarının yüzde 52’sinin, Türk Dili ve Edebiyatı mezunlarının yüzde 47’sinin, Ziraat ve Tarım mezunlarının ise yüze 45’inin mezuniyetten ancak 12 ay sonra iş bulabildiği bildirildi.

    Raporda 70 bölüm, mezunlarının iş bulma süresi, başlangıç ücretleri ve kamuda işe yerleşme oranları ele alındı. Türkiye’deki üniversite mezunlarının içinde olduğu durumu ortaya koyan çarpıcı detaylar içeren raporda, İktisat mezunlarının yüzde 39,3’ünün okuldan ayrıldıktan sonra ancak 12 ay ya da üzerindeki sürelerde iş bulabildiği ifade edildi. İktisat mezunlarının yüzde 68’inin asgari ücretle işe başladığı kaydedildi.

    Benzer bir tablo hukuk mezunları için de gerçekleşti. Buna göre, Hukuk öğrencilerinin yüzde 20’si mezuniyetin ardından 6-12 ay içinde, yüzde 19,4’ü ise 12 ayın üzerinde sürelerde işe girebildi. Hukuk mezunlarının yüzde 40’ının işe başlangıç ücreti ise asgari ücret ile 2 bin 999 TL arasında oldu.

    Raporda Arkeoloji, Diş Hekimliği, Felsefe, İşletme ve Matematik bölümlerinden mezun olan ve asgari ücretle iş başı yapanların oranına ilişkin şu veriler paylaşıldı:

    • Arkeoloji: Yüzde 76
    • Diş Hekimliği: Yüzde 39,4
    • Felsefe: Yüzde 66
    • İşletme: Yüzde 66,3
    • Matematik: Yüzde 61

    ASGARİ ÖĞRETMENLİK

    Bölüm mezunlarından toplanan veriler ile oluşturulan raporda, öğretmenlik mezunlarının iş bulma süresi ve başlangıç maaşlarına ilişkin bilgilere de yer verildi. Buna göre, öğretmenlik mezunlarının yüzde 31’i mezuniyetin ardından bir yıl içinde iş bulamazken iş bulanların yüzde 56’sının işe başlangıç ücreti de asgari ücret ile 2 bin 999 TL arasında değişti. Rapora göre, öğretmenlik mezunlarının kamuda işe yerleşme oranı da yüzde 75’te kaldı.

    Gençler, hangi bölümden mezun olduğu fark etmeksizin işsizler ordusuna katılırken Siyasal Bilgiler, Kamu Yönetimi ve Uluslararası İlişkiler mezunlarında farklı bir tablo yaşanmadı. Verilere göre, bu bölümlerden mezun olanların yüzde 67’si asgari ücretle iş yaşamına atılırken yüzde 43’ü, 12 ay içinde iş bulamadı.

    Eğitim Uzmanı Ali Taştan, iktidarın, “Her ile bir üniversite” projesinin çöktüğünü söyledi. Gereğinden çok üniversite açıldığını dile getiren taştan, “Bu üniversitelerden mezun olan kişiler işsiz kaldı. AKP’nin politikası çöktü” dedi. Üretim politikasından vazgeçilmesini de üniversite mezunlarının iş bulamama nedenleri arasında sıralayan Taştan, “Eğitim yükseldikçe bireylerin gelirlerinin artması gerekirken, gençlerimiz işsizliğe ya da asgari ücrete mahkûm edildi” ifadesini kullandı.

     

     

  • Elde kalan kurbanlıkları devlet alacak

    Elde kalan kurbanlıkları devlet alacak

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, kurbanlıklarını satamayan yetiştiricilerimizin mağdur edilmeyeceğini ve Et ve Süt Kurumu’nın (ESK) elde kalan hayvanları alacağını belirtti.

    Pakdemirli açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

    ”Bu sene 1,2 milyon büyükbaş, 3,6 milyon küçükbaş kurbanlığımız var. Bu yıl da kurbanlıklarını satamayan yetiştiricilerimizi mağdur etmeyeceğiz. Pazarda satılamayan hayvanların tamamını, talep etmeleri halinde, Et ve Süt Kurumumuz eliyle biz alacağız.

    Canlı ağırlık tartımlarından yüz 8 tokluk firesi düşülmesi sonucu 400 kg ve üzeri olan, besi kondisyonu yüksek, erkek kasaplık sığırların canlı alım birim fiyatı,19 TL olarak;

    Canlı ağırlık tartımlarından yüzde 8 tokluk firesi düşülmesi sonucu 320-399 kg arası olan, besi kondisyonu yüksek, erkek kasaplık sığırların canlı alım birim fiyatı 18 TL olarak;

    II. ve III. kalite dişi kesimlik sığırlar ise canlı olarak alınmayıp, Kurumumuz mevcut cari alım kriterleri ve fiyatları ile satın alınacaktır.”

    Küçükbaş hayvanlarda tokluk firesi düşülmeksizin tokluların canlı kilogramını 17 TL’den alınacağını belirten Bakan Pakdemirli, alım fiyatları ve diğer detayların bugün ESK tarafından duyurulacağını belirtti.

    Pakdemirli “Kesime getirilecek elde kalan kurbanlık hayvanların, Tarım İl Müdürlüklerince hayvan pazarlarında görevlendirilen veteriner hekimler tarafından verilen sevk belgelerini ibraz etmeleri gerekmektedir” dedi.

  • Bursa’da kaçan boğa, iki kişiyi hastanelik etti

    Bursa’da kaçan boğa, iki kişiyi hastanelik etti

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde bayramın birinci günü kaçan kurbanlık boğa, yaklaşık 40 saat sonra ormanlık alanda kıstırıldı. Kovalamaca sırasında yoldan geçen seyir halindeki motosikletli iki gence çarparak yaralayan boğa, uzun uğraşlar sonucu yakalandı.

    Olay, İnegöl ilçesine bağlı kırsal Fevziye Mahallesi’nde meydana geldi. 7 kişinin ortaklaşa aldığı boğa, bayramın ilk günü saat 09.00 sıralarında sahiplerinin elinden kaçtı. Sahipleri, ormanlık alana kaçan hayvanı yakalamak istese de başarılı olamadı. Akşam saatlerine doğru tamamen gözden kaybolan boğayı arama çalışmaları ikinci günde de devam etti. Mahalleye 5 kilometre uzaklıkta rastlanılan boğa, vatandaşları görünce yeniden kaçmaya başladı ve o esnada ormanlık alandaki motosikletli gençlere çarptı. Çarpmanın etkisiyle devrilen motosikletteki sürücü Sezer Ak (20) ve Hüseyin Sarı (20) yaralandı. Yaralılar, özel araçla İnegöl Devlet Hastanesi’ne getirilerek tedavi altına alındı.

    Boğa, 40 saatlik aranın ardından ormanlık alanda yakalandı. Boğanın kesim işlemi de ormanlık alanda gerçekleştirildi.

  • Tartıştığı karısına kafa attı!

    Tartıştığı karısına kafa attı!

    Osmaniye kent merkezinde kimliği belirsiz kişi, eşi olduğu öğrenilen kadınla bilinmeyen nedenle sokak ortasında tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine saldırgan, çocuklarının gözü önünde, eşine kafa attı.

    Kadın, yere yığılırken, çocuğu da koşarak yanına gidip, annesine sarıldı. Saldırgan, daha sonra yanına gittiği eşini yerden kaldırdı. Olay anı ise çevredeki iş yerinin güvenlik kamerasınca anbean kaydedildi. Görüntülerde kadın ve eşinin konuştuğu, eşinin bir anda kadına kafa attığı ve kadının yere yığıldığı anlar yer aldı.

    Öte yandan çiftin, çevredeki esnaf tarafından tanındığı öğrenildi. Saldırganın, eşine sürekli şiddet uyguladığı, kadının ise korktuğu için şikayetçi olmadığı iddia edildi.

     

  • Bursa’da yangın!

    Bursa’da yangın!

    Yangın, Bursa’nın Orhaneli ilçesindeki Yürücekler mevkiinde öğle saatlerinde anız yangını meydana geldi.

    Vatandaşlar kendi imkanlarıyla ilk olarak yangına müdahale ederken, yangın itfaiye ekiplerine bildirildi.

    Bunun üzerine bölgeye gelen ekipler, 4 arasöz ile yangına müdahale ederek kısa sürede kontrol altına aldı.

    Daha sonra bölgede soğutma çalışması yapıldı.