Etiket: manşet

  • Bursa’da Kumla sahilinde virüse davet!

    Bursa’da Kumla sahilinde virüse davet!

    BURSA’nın Gemlik ilçesindeki Kumla sahilinde, davul ve zurna eşliğinde oynayan onlarca kişinin, sosyal mesafe ile maske kurallarına uymadığı görüldü.

    Gemlik ilçesi Kumla sahiline pazar akşamı gelen davullu ve zurnalı müzisyenler, mini konser verdi. Müziği duyan sahildeki onlarca kişi ise oynamak için grubun etrafına toplandı.

    Müzik eşliğinde oynayan kalabalığın, koronavirüs tedbirleri kapsamındaki sosyal mesafe ve maske kurallarına uymadığı görüldü. Sosyal medyada paylaşılan görüntüleri izleyenler, tedbirleri hiçe sayanlara tepki gösterdi.

  • İnegöl’de yollar göle döndü!

    İnegöl’de yollar göle döndü!

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde etkili olan sağanak yaşamı olumsuz etkiledi, göle dönen yollarda araçlar güçlükle ilerledi.

    İlçede hava sıcaklığının düşmesiyle birlikte sabah saatlerinde başlayan sağanak, vatandaşlara zor anlar yaşattı.

    İlçedeki cadde ve sokaklar göle döndü. Yağışa hazırlıksız yakalananlar ise çevredeki kapalı alanlara sığındı.

    Hava sıcaklığının 23 derece olarak ölçüldüğü ilçede Meteoroloji’nin tahminlerine göre yağışların gün boyu devam etmesi bekleniyor.

  • Yeni tehlike ‘Mavi Bebek’ oyununa dikkat!

    Yeni tehlike ‘Mavi Bebek’ oyununa dikkat!

    Mavi Balina ve Momo gibi çocuk psikolojisini olumsuz etkileyen ve istenmeyen sonuçlar doğuran oyunlara “Mavi Bebek (Blue Baby)” isimli yeni bir oyun eklendi. Uzmanlar aileleri bu oyuna karşı uyardı.

    SOSYAL medya uzmanı Prof. Dr. Levent Eraslan, internette ‘Mavi Bebek’ uygulamasının diğer oyunlardan farklı olarak çok hızlı yayıldığını söyledi.

    Eraslan, dijital dünya geliştikçe ilginç, değişik ve karanlık oyun ya da uygulamaların ortaya çıktığını belirterek, “‘Mavi Bebek’ çok da yeni değil. Daha önceden var olan; fakat ülke gündemine yeni giren bir uygulama. Özellikle sosyal medya üzerinden insan beynini ‘amigdala’ adı verilen kaygı ve korku bağlamına vurgu yaparak, ses, görüntü ve multimedya gibi destekleyici vurgularla etkiliyor. Sosyal medya günümüzde böylesi kademeli tehlikeli oyunları dolaşıma sokmakta çok hızlı bir mecra konumunda. ‘Mavi Balina’, ‘Mavi Bebek’ gibi dijital illüzyon temelli oyunlara karşı anne ve babalar dikkat etmeli. Ayrıca böylesi oyunlarda arkadaş faktörü çok ön planda. Arkadaş grupları birbirini meydan okumalara davet etmektedir. Bu yüzden çocuklar farkına varmadan kendilerini gösterme, önde olma, onanma, rekabet duygularıyla beraber kademeli tehlikeli oyunların da eline düşmektedir” dedi.

    ‘KADEMELİ TEHLİKELİ OYUNLAR’

    Prof. Dr. Eraslan, ‘Mavi Bebek’ oyununda çocukların telkinle korkutulduğunu anlatarak, bunun 12-15 yaş grubu çocuklar için etkili olduğunu dile getirdi. Oyunun banyoda ayna karşısında, kolları uyuşma olana kadar elinde bebek var gibi 13 kere ‘blue baby, baby blue’ diye sallayarak oynandığını belirten Prof. Dr. Eraslan, şunları kaydetti:

    “Tipik bir illüzyon ve hipnoz. Bundan sonra sosyal medya üzerinden çocuk bu sürecin kölesi oluyor. ‘Mavi Balina’ daha önce WhatsApp üzerinden dolaşırken, ‘Mavi Bebek’ şu anda TikTok, Facebook, Messenger ve Instagram üzerinden yürümekte. ‘Jonathan Galindo’ adlı sahte bir hesaptan başlayan bir uygulama. Çocuklar bu sürece girdikten sonra onlara gelen emirleri yerine getiriyorlar. Biz yaptığımız araştırmalar sonucu böyle oyunlara ‘kademeli tehlikeli oyunlar’ adını verdik. Çünkü aynı ‘Mavi Balina’da olduğu gibi basitten zora, normalden anormale yürüyen bir silsilede çeşitli talimatlar veriliyor. ‘Mavi Bebek’ uygulaması, kolunu küçük kesiklerle başlıyor; ‘intihar et, zarar ver, arkadaşının bir uzvunu kes’ gibi böylesi korkunç ve trajik talimatlara kadar giden bir uygulama.”

    ‘GÜVEN ORTAMINI SAĞLAMALIYIZ’

    ‘Mavi Bebek’ uygulamasının diğer oyunlardan farklı olarak çok hızlı yayıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Eraslan, anne ve babaları uyardı. Anne ve babaların, çocuklarının sosyal medya davranışlarını ve dijital kültürlerini bilmeleri gerektiğini vurgulayan Eraslan, şöyle konuştu:

    “‘Mavi Bebek’ daha çok gece 02.00-05.00 arasında kendini göstermekte. Çünkü ‘Mavi Bebek’ evde herkes uyurken sakin ortamı ve gecenin verdiği korkuyu kullanır. Anne babaların çocukların davranışlarını dikkatli izlemeleri önemlidir. Çocuk bu sarmala girdiği zaman kademe kademe talimatları yapmak zorunda hissediyor. Yapmazsa elde ettiği kişisel verileri yaymakla korkutuluyor. Mesaj atan kişi çocukları ebeveynlere zarar vermekle korkutuyor. Çocuk böylesi durumlara düşmemek adına ister istemez kademenin içerisine giriyor ve normalden anormale davranışlar yapıyor. Çocuk böylesi bir şeyle karşılaştığı zaman korkuyor, anne babaya açıklamıyor. Bu güven ortamını sağlamalıyız. Çocukların ‘hangi programlara gerçek adlarıyla girdiler, geçmiş dosya sistemlerinde ne var’ bunların hepsini kontrol etmemiz gerekiyor. Böylesi durumları gördüğümüz zaman da Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’na bu sayfayı göndermeliyiz.”

  • Dünyanın nazar boncuğu kurudu

    Dünyanın nazar boncuğu kurudu

    Konya’nın Karapınar ilçesinde, ‘Dünyanın nazar boncuğu’ olarak bilinen krater bir yapıya sahip Meke Gölü’nde bir damla bile su kalmadı. Kuraklık ve bilinçsiz tarımsal sulama nedeniyle yeraltı su seviyesinin hızla azalması sonucu kuruyan göl, eski günlerini arıyor. Bölgede 26 yıldır TEMA Vakfı’nın gönüllü temsilciliğini yapan Musa Ceyhan (67), ”Burada insanlar göle girip yüzerdi. Kuş türleri olurdu. Şimdi eski halinden eser kalmadı. Biz böyle kurumuş olan Meke Gölü’nü değil, yine kuşların geldiği, insanların gezip dolaştığı gölümüzü istiyoruz” dedi.

    https://youtu.be/18Jl0yWxY1g

    Meke Gölü, 5 milyon yıl önce volkanik patlamayla meydana gelen kraterin, zamanla suyla dolması, 9 bin yıl önce ise gölün ortasında ikinci patlamanın olması ve buranın da suyla dolması sonucu oluştu. Yeraltı su kaynaklarından beslenen ve suyu tuzlu olan Meke’nin ortasında, 50 metre yükseklikte volkan konisi bulunuyor. Daha önce 12 metre derinliğinde su bulunan Meke Gölü, 2000’li yılların başından itibaren kuraklık ve bilinçsiz tarımsal sulama sonucu yer altı su seviyesinin her geçen gün azalması sonucu kurudu. Yağışlar nedeniyle ilkbahar aylarında mikroorganizmalardan kaynaklanan, kırmızı renge boyanan ve neredeyse bir avuç su bulunan gölde şimdi sıcaklığın artıp buharlaşmanın etkisiyle bir damla bile su kalmadı.

    ‘MASMAVİ SUYU VE KUŞ TÜRLERİ VARDI’

    Karapınar’da oturan ve TEMA Vakfı’nın 26 yıldır gönüllü temsilciliği ile bölgeye gelen turistlere gönüllü rehberlik yapan Musa Ceyhan, masmavi suyunun olduğu ve kuş türlerine ev sahipliği yapan Meke Gölü’nün kurumasının kendisini üzdüğünü söyledi. Ceyhan, şunları söyledi:

    ”Dünyanın Nazar Boncuğu’ Meke Gölü yerli ve yabancı turistlerin uğrak bir yeriydi. 15 senedir bu göl kurumaya yüz tuttu. Ondan önce masmavi suyu ve kuş türleriyle cıvıl cıvıl olan çok güzel bir turizm alanımızdı. Yeraltı sularımız azaldıkça gölün suyu çekildi. İklim değişikliği Meke’nin kurumasında önemli bir faktör. Gölün kurumasına çok üzülüyoruz. Yıllardır buraya gelen yerli ve yabancı turistlere gönüllü olarak rehberlik yapıyordum. Tabi o zamanlar buralar çok güzeldi. Şu an da kimse gelmez oldu. Kuşlar bile küsüp gitti.”

    ‘İNSANLAR BURAYA GELİP YÜZERDİ’

    Göl kurumadan önce insanların bölgeye gelip yüzdüğünü belirten Ceyhan, ”Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum’dan yardım bekliyoruz. Burayı canlandırsın. Tekrar eski canlılığına kavuşsun. Turizme kazandırılsın. Burası dünyada eşi benzeri olmayan bir göl. Kurtarılıp, eski güzel haline gelmesini çok istiyoruz. Eskiden vatandaşlarımız göle girip yüzerlerdi. O zaman masmavi suyu vardı. Göl kaynak sularından besleniyordu. Maalesef kaynak suları da kurudu. Yeraltı sularını bilinçli kullanmamamız lazım. İleride tek bir damla suya muhtaç olabiliriz. Bir defa daha böyle kuruduğunu söylüyorlar. Tekrar eski haline gelebilmesi için yeraltı sularının yükselmesi gerekiyor. Suyu çeken binlerce kuyu var. Yeraltı suları yükselmezse yarın öbür gün sulu tarım yapanlarda susuz kalabilir. Başka bir yerden su verilecekse bile bir an önce Konya Ovası’na bu suyun verilip buraların yeniden canlandırılması lazım. Biz o eski güzelliği olan Meke Gölü’nü istiyoruz. Böyle kurumuş halini değil. Kuşların geldiği, insanlar gelip gezdiği bir yer olsun istiyoruz” diye konuştu.

  • CHP Bursa Milletvekili Sarıbal: “Çiftçilerin borçları ertelensin”

    CHP Bursa Milletvekili Sarıbal: “Çiftçilerin borçları ertelensin”

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, çiftçi borçlarına ilişkin “2020 yılında hiçbir borcun geriye ödemesi yapılmasın. Bütün borçlar faizsiz olarak 2021 yılına ertelensin. Bütün takip, icra, haciz işlemleri durdurulsun. 2021’e kadar derli toplu bir çalışma yürütelim, bu borçları en az 2-10 yıl yapılandıralım. Çünkü başka türlü çiftçinin bu borçlardan kurtulma şansı yok.” dedi.

    Sarıbal, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin 2 yıl önce geçtiği “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”nin tarıma yaramadığını, istihdamın, büyümenin, çiftçi borçlarının ve ithalatın kötü bir noktaya geldiğini söyledi.

    Tarımsal hasılanın 2017’de 51,9 milyar dolarken, bunun 2018’de 44,9, 2019’da ise 48,5 milyar dolar olarak gerçekleştiğini belirten Sarıbal, son 2 yılda 10,4 milyar dolarlık bir kaybın olduğunu ifade etti.

    Sarıbal, tarımsal hasılada son 10 yıldaki kaybın 107,3 milyar doları bulduğunu vurgulayarak, tarımsal hasılanın yüzde 30 düşüşle rekor kırdığını savundu.

    AK Parti iktidarları döneminde Türkiye’nin toplam büyüme oranı yüzde 5,6 seviyesindeyken, tarımsal büyümenin yüzde 2,7’de kaldığına dikkati çeken Sarıbal, “Son 2 yılda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde bu oran daha da düşerek yüzde 2,5’e gerilemiş durumda. Tarımda kişi başına düşen milli gelir 3 bin dolar seviyesinde.” diye konuştu.

    Sarıbal, tarımsal istihdam alanında gerilemelerin yaşandığını, son 2 yılda 778 bin kişinin tarımdan çekildiğini ifade ederek, 2018’in nisan ayında 706 bin 409 kişi tarım sigortalıyken, nisan 2020’de bunun 585 bin 386 kişiye düştüğünü aktardı.

    Sarıbal, 2018’de bir çiftçinin aylık sigorta primi 583,48 lira iken 2020’de bunun yüzde 56,6 artarak 913,80 liraya geldiğine dikkati çekerek, “Çiftçinin geliri 3 bin dolar seviyesinde, bu aşağı yukarı 20 bin lira ediyor. 913 lirayı 12 ile çarptığınızda yaklaşık 11 bin liraya denk gelir. Yani 20 milyar geliri olan bir kişi, 11 bin lira Bağ-Kur sigorta primi ödeyecek. Yani kişi başına düşen milli gelir payının yüzde 50’sini sigortaya ödeyecek. Böyle bir şey olabilir mi?” dedi.

    “Borç kontrol edilemez hale geldi”

    Çiftçinin, zorunluluktan dolayı tarımdan koptuğunun altını çizen Sarıbal, çiftçilerin, 2018 temmuzda bankalara 99,9 milyar, Tarım Kredi’ye ise 7,6 milyar lira borçluyken, 2020 mayıs ayında bunun bankalara 118,1 milyara, Tarım Kredi’ye ise 10 milyar liraya çıktığını söyledi.

    Takipteki borç sarmalının da büyüdüğünü anlatan Sarıbal, son 2 yılda tarım ve hayvancılıktaki cari açığın büyüdüğünü, tarımda kullanılan elektriğin, gübrenin, ilacın, yem, sulama ve mazotun zamlandığını ifade etti.

    “Borçları yapılandıralım”

    Sarıbal, açıklamasının ardından kendisine yöneltilen “Çiftçiler, ertelenen borçlarını sonbaharda ödemeye başlayacak. Bununla ilgili yorumunuz nedir?” sorusuna, şu yanıtı verdi:

    “Bu borcun büyüklüğü artık kontrol edilemez bir hale geldi. Takipteki borç miktarı 5,4 milyarken, belki o günlerde çok daha yukarı çıkacak. Yani takiple, icrayla tahsil edilmek istenen borç miktarı çok hızlı artacak. Önerimiz, 2020 yılında hiçbir borcun geriye ödemesi yapılmasın. Bütün borçlar faizsiz olarak 2021 yılına ertelensin. Bütün takip, icra, haciz işlemleri durdurulsun. 2021’e kadar derli toplu bir çalışma yürütelim, bu borçları en az 2-10 yıl yapılandıralım. Çünkü başka türlü çiftçinin bu borçlardan kurtulma şansı yok. Eylül-ekimden itibaren ciddi bir takip sürecinin olacağını görüyoruz, hele kasım-aralıkta çok daha ciddi borç takibi olacak. Bu dediklerimizi yapmazsa, buradan doğru hükümet bir tavır ortaya koymazsa çitçinin 2020’nin sonbaharı ve kışı eziyet olacak.”

  • Serinlemek için gölete giren genç boğuldu

    Serinlemek için gölete giren genç boğuldu

    Afyonkarahisar’da Oğuzhan Baylan (17) ile arkadaşı Şükrü İksir (16), motosikletle, merkeze bağlı Karaaslan köyünde bir taş ocağı firmasının açtığı çukurda oluşan gölete gitti.

    Serinlemek için gölete giren gençlerden Baylan, bir anda suyun derinleşmesiyle gözden kayboldu. İksir ise güçlükle kurtuldu.

    İksir’in durumu bildirmesinin ardından olay yerine sağlık, jandarma ve AFAD ekipleri sevk edildi.

    İlk arama tarama faaliyetlerinde gölette Baylan’ın izine rastlanmadı. Daha sonra Konya İl Emniyet Müdürlüğünden dalgıç ekibi talep edildi. Bölgeye gelen dalgıç ekipleri, hazırlıklarının ardından girdikleri gölette kısa sürede Baylan’ın cesedine ulaştı.

    Kıyıya çıkarılan gencin cesedini gören yakınları gözyaşı döktü.

    Cenaze, otopsi yapılmak üzere Afyonkarahisar Devlet Hastanesi morguna götürüldü.

  • Brezilya Devlet Başkanı koronavirüse yakalandı

    Brezilya Devlet Başkanı koronavirüse yakalandı

    Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’da yeni tip koroanvirüs (Kovid-19) tespit edildi.

    Brezilya basınında çıkan habere göre, Bolsonaro, birkaç gündür yüksek ateş ve yorgunluk gibi belirtiler göstermesinin ardından dün yaptırdığı Kovid-19 testinin pozitif çıktığını açıkladı.

    Bolsonaro, sağlığının iyi olduğunu belirtti ve virüsün başkalarına yayılmaması için gerekli önlemleri aldığını söyledi.

    Birkaç gündür yüksek ateş ve yorgunluk gibi semptomlar gösteren 65 yaşındaki Devlet Başkanı, dün akşam saatlerinde akciğerlerini kontrol ettirmiş ve iyi olduğunu açıklamıştı.

    Ülkenin aşırı sağcı Devlet Başkanı Bolsonaro, Kovid-19’u küçümsemesi ve salgına karşı gerekli önlemleri almaması nedeniyle tepki çekmişti.

    Bolsonaro, başlarda Kovid-19’u “küçük bir grip” olarak nitelemiş ve ekonomik tedirginliklerle ülkede salgına karşı önlem alan eyalet valilerini eleştirmişti.

    Dünyada ABD’nin ardından salgından en çok etkilenen 211 milyon nüfuslu Brezilya’da, bugüne kadar 65 bin 487 kişinin ölümüne neden olan Kovid-19, 1 milyon 623 bin 284 kişide görüldü.

  • Havai fişek fabrikasının 2 sahibinden biri tutuklandı

    Havai fişek fabrikasının 2 sahibinden biri tutuklandı

    Sakarya’nın Hendek ilçesindeki patlamaya ilişkin gözaltına alınan havai fişek fabrikasının 2 sahibinden biri tutuklandı, diğeri adli kontrol şartıyla salıverildi.

    Fabrikadaki patlamaya ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla dün gözaltına alınan ve jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye getirilen fabrikanın sahibi 2 kişinin savcılık işlemleri tamamlandı.

    Şüphelilerden baba A.R.E.C adli kontrol şartıyla serbest bırakılması, oğlu Y.C. de tutuklanması talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edildi.

    Şüpheli Y.C. “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan tutuklandı, A.R.E.C. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

    SÜREÇ

    Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde, yaklaşık 15 dönüm alana kurulu havai fişek fabrikasında, 3 Temmuz’da saat 11.15’te meydana gelen ve kentin birçok noktasından duyulan patlamalarda 7 kişi hayatını kaybetti, hastaneye kaldırılan 122 kişi ise tedavilerinin ardından taburcu edildi.

    Hastanelerde, biri il dışında olmak üzere 4 kişinin tedavisi sürüyor.

    Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca patlamaya ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan sorumlu müdür A.A, iş güvenliği uzmanı A.B ve ustabaşı E.Ö. ile H.A.V, savcılıktaki sorgularının ardından gece saatlerinde çıkarıldıkları Hendek Sulh Ceza Hakimliğince “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan tutuklanmıştı.

  • Son 24 saatte 1053 yeni vaka

    Son 24 saatte 1053 yeni vaka

    Sağlık Bakanlığı’nın internet sitesinde yer alan “Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu”nun güncel verilerini, Bakan Koca da sosyal medya hesabından paylaştı.

    Türkiye’de son 24 saatte 1053 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu, 19 kişi hayatını kaybetti, toplam vaka sayısı 207 bin 897, can kaybı 5 bin 260 oldu.

    Son 24 saatte 2 bin 297 kişinin daha iyileşmesiyle Kovid-19 tedavisi tamamlananların sayısı 185 bin 292 oldu.

    Bakan Koca yaptığı paylaşımda “Yoğun bakım doluluk oranlarımız 1 aydır %59-%61 arasında. Taburcu ettiğimiz hasta kadar yeni hasta yatırıyoruz. Entübasyon için de durum benzer. Vaka artışlarıyla öne çıkan 5 ilde, son üç gündür ortalama %7 daha az yeni vaka var. SALGINA KARŞI KAÇ KİŞİYİZ?” ifadelerini kullandı.

  • Mustafa Şentop yeniden TBMM Başkanı

    Mustafa Şentop yeniden TBMM Başkanı

    Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) başkanını seçti.Yeniden aday olan mecvut başkan Şentop’un üçüncü turda yeniden TBMM Başkanı seçildi.

    TİP GENEL BAŞKANI BAŞ ADAYLIKTAN ÇEKİLDİ

    Bu arada TİP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, ikinci tur oylama öncesinde Meclis Başkanlığı adaylığından çekildi.

    Baş, TBMM Başkanlığı seçimlerinde Anayasa ve İçtüzük gereği herhangi bir siyasi parti grubunun aday göstermesinin yasak olduğunu hatırlatmak, başkanlık seçiminde kişilerden ve partilerden ziyade fikirlerin yarışması gerektiğine işaret etmek, milletvekillerinin özgür iradelerini kullanmalarına imkan tanıyabilmek, Mecliste grubu olmayan siyasi partilere üye ve bağımsız milletvekillerinin çalışmalara katılma koşullarına dikkati çekmek ve emekçi halkın sesini TBMM Başkanlık seçimlerine de taşımak için aday olduğunu dile getirdi.

    Seçim kapsamında yapılan birinci tur oylama sonucunda amaçlarına ulaştığı için adaylıktan çekildiğini belirten Baş, şunları kaydetti:

    “Takdir edersiniz ki ilkokulda sınıf başkanı seçilirken bile aday olanların konuşma hakkı vardır. Neden aday olduklarını ve hedeflerini açıklarlar. Bizce buna resmi bir engel yok ama böyle bir teamül gelişmediği için parlamentomuz bunu uygulamıyor. Bunun bir eksiklik olduğunu düşünüyorum. Umuyorum bu yaklaşım, ‘Milletvekilleri zaten kendi partilerinin gösterdiği adaya oy vermeli.’ yaklaşımının bir ürünü değildir. Resmi olarak partilerimiz aday gösteremiyor ama hangi milletvekili arkadaşımıza, ‘Sizin partinizin adayı kim?’ diye sorsak, bir isim söyleyecek. Buna işaret etmek istedim.”