Etiket: manşet

  • Osmangazi’de hizmete girecek projeler gün sayıyor

    Osmangazi’de hizmete girecek projeler gün sayıyor

    Osmangazi Belediyesi, vatandaşlara daha ferah ve konforlu hizmet sunabilmesi adına Osmangazi İlçe Nüfus Müdürlüğü için Emek bölgesine modern ek hizmet binası inşa ediyor. Aynı bölgeye ayrıca tüm vatandaşların faydalanabileceği bir fitness salonu kazandırılıyor. Kaba inşaatı tamamlanan iki tesiste açılış öncesi son çalışmalar yapılıyor.

    https://youtu.be/71dbVRa0TOE

    Emek’teki çalışmaları yerinde inceleyen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Yakup Aktaş Kültür Merkezi bünyesine iki önemli hizmeti daha eklediklerini söyledi. Emek bölgesine bugüne kadar birçok yatırım yaptıklarını kaydeden Başkan Dündar, “Bilgi Evi, taziye evi, sağlık ocağı ve aile rehberlik merkezi, spor tesisi, kapalı pazar alanı, Emek Hizmet Binası ve Emek Meydanı gibi yatırımların yanı sıra bu bölgemize 23 tane de park yaptık. Şimdi de iki ayrı yatırımı bu bölgemize kazandırıyoruz” dedi.

    Osmangazi yatırımlarla büyüyor

    Nüfus Müdürlüğü ek hizmet binasının önemli bir ihtiyacı karşılayacağını ve vatandaşlara büyük kolaylık sağlayacağını ifade eden Dündar, “Osmangazi ilçesi büyüdükçe yetkiler de arttı. Pasaport ve ehliyet işlemlerini de sorumluluğuna alan Nüfus Müdürlüğü’nün iş hacmi genişlemiş oldu. Geniş bir coğrafyaya yayılan Osmangazi’de bu ek hizmet binası 3 ay gibi kısa bir sürede tamamlanarak 400 bin nüfusa hitap eden bölgede hizmet ayağa gelmiş olacak. Vatandaşlarımız, kamu hizmetlerinden daha rahat faydalanacak. Hemen aynı bölgede vatandaşlarımızın spor yapabileceği bir fitness salonu inşa ettik. Önümüzdeki günlerde açılışını yapacağımız iki yatırım da vatandaşlarımıza şimdiden hayırlı olsun” diye konuştu.

  • Bursa’daki 600 yıllık hamam, definecilerin hedefi oldu

    Bursa’daki 600 yıllık hamam, definecilerin hedefi oldu

    Bursa’nın Gemlik ilçesindeki Narlı köyünde, köyün kuruluşu ile birlikte 600 yıl önce inşa edilen Narlı Hamamı, zeytin ağaçlarının arasında kaldı. Bazı yerleri tahrip olan hamam definecilerin de hedefi haline geldi. Etrafında kazı yapılan tarihi hamamın çökme tehlikesiyle karşı karşıya geldiğini belirten Narlı Mahalle Muhtarı Salim Özdemir, hamamın onarıma ihtiyacı olduğunu söyledi.

    ‘ALTIN ARAMAYA GELENLER KAZIYOR’

    Bakım yapılması durumunda yerli yabancı turistlerin hamamı ziyaret edebileceğini söyleyen Salim Özdemir, “Köyümüz 600 yıllık bir köy. Hamam köyümüzle beraber yapılmış. 600 yıllık bir hamamımız var. Zamanla tahrip olmuş, köy işgale uğradığı zamanlarda tahrip olmuş. Altın aramaya gelen kişiler tarafından kazılmış, bakımsız kalmış. İyi bir manzara değil. Bakımı yapılsa, güzelleştirilse daha da güzel olacak. En azından tarih yeniden canlanacak. Bakıma ihtiyacı var. Gelip burada eski Osmanlı hamamını kazmanın bir anlamı yok. Yeni kazı yapmışlar. Tahribat oluşmuş. Yenilenirse, bakım görürse daha güzel olacak. En azından turistler gelir, görür, ziyaret eder. Bu işleri yapan arkadaşlara da yazıklar olsun. Tarihi bu kadar hasara uğratmanın, zarara uğratmanın anlamı yok. Daha önce müze müdürümüz ve belediye başkanımız geldi. Uygun görüldüğü takdirde tadilat yapmayı düşündüler ama şu ana kadar herhangi bir proje hazırlanmadı” dedi.

  • Bursa’da maskeli 5’li çelik kasayı böyle çaldı

    Bursa’da maskeli 5’li çelik kasayı böyle çaldı

    Bursa’da bir fabrikaya gizlice girip para kasasını çalan kimliği belirsiz 5 kişi fabrikanın güvenlik kameralarına yakalandı. Çelik kasayı araca yükleyen şüpheliler gecenin karanlığında kaçmayı başardı.

    https://youtu.be/kPkUt3pAKAs

    Edinilen bilgiye göre olay Bursa – Ankara yolu üzerindeki bir mobilya fabrikasında meydana geldi. Gece yarısı özel bir araçla fabrikanın önüne gelen hırsızlar kapıyı zorlayarak içeriye girdi.

    Yüzlerinde maske olan 5 şüpheli çelik kasanın bulunduğu bölüme geçerek çelik kasayı geldikleri araca kadar taşıyıp yükledi. O anlar iş yerinin güvenlik kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi. Çelik kasanın içerisinde 20 bin lira para, 200 bin lira değerinde çek ve senet olduğu öğrenildi.

  • Ermeni Patrik’ten Ayasofya açıklaması

    Ermeni Patrik’ten Ayasofya açıklaması

    Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Ayasofya’nın ibadete açılması tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Ayasofya’nın on bin işçinin emeğiyle bir servet harcanarak kurulduğunu aktaran Maşalyan, şunları kaydetti:

    “Ayasofya on bin işçinin emeğiyle, bir servet harcanarak kuruldu. 1500 yıllık sayısız onarım, Fatih Sultan Vakfının emekleri, hepsi bu Mabet ibadet yeri olarak korunsun diyeydi. Müze olsun diye değil.

    Meraklı turistlerin fotoğraf çekmek için oraya buraya koşuşturması yerine diz çökmüş imanlıların saygı ve huşuyla secde kılmasının, Mabedin fıtratına daha uygun olduğunu düşünüyorum.

    Ayasofya ibadete açılsın. Mabet yeterince büyük. Hristiyanlara da bir alan tahsis edilsin. Dünya dinsel barışımızı, olgunluğumuzu alkışlasın. Ayasofya çağın ve insanlığın barış sembolüne dönüşsün.

    Çok mu ütopik? Zaten hepimiz aynı gök kubbenin altında yapmıyor muyuz ibadetlerimizi? Ayasofya’nın kubbesini de paylaşabiliriz. İtikatlarımız ayrı olsa da aynı tek Allah’a inanmıyor muyuz?

    1000 yıl Hristiyan, 500 yıl Müslüman dualarını duvarlarına emmiş ve onları gizemli varlığında sentezlemiş mabedin buna bir itirazının olacağını zannetmiyorum.

    Mabede girin, sessizliği soluyun ve öğrenin ondan. Aya Sofya, “Kutsal Bilgelik” mabedi seyrettiği 1500 yüzyıllık insanlık tarihinde barıştan daha değerli bir şeyin olmadığı öğüdünü verecek size.

    Yeni bir haç ve hilal ihtilafı lüksümüz yok. Dünyanın kurtuluşu haç ve hilal ittifakıdır. Böyle bir barışı dünyaya armağan etme onuru Türkiye Cumhuriyeti Devletine yaraşır.”

  • İş kurmak isteyen engelliler için hibe destek başvurusu başladı

    İş kurmak isteyen engelliler için hibe destek başvurusu başladı

    Bakan Selçuk, 2014 yılından bu yana kendi işini kurmak isteyen engellileri desteklemeye devam ettiklerini kaydederek, “Bu kapsamda, 2.291 engellimizin kendi işini kurma projesine 96 milyon 944 bin TL hibe desteği sağladık” açıklamasını yaptı.

    HİBE DESTEĞİ 65 BİN LİRAYA YÜKSELTİLDİ

    50 bin TL olan engelli kendi işini kurma hibe destek tutarının 65 bin TL’ye yükseltildiğini belirten Bakan Selçuk, hibe desteğinden yararlanmak isteyen engellilerin projeleriyle 17 Temmuz 2020 tarihine kadar İŞKUR İl Müdürlüklerine başvurmaları gerektiğini söyledi.

    “İŞ”E ENGEL YOK

    Zehra Zümrüt Selçuk, “Bakanlık olarak “iş’e engel yok” diyerek yola çıktık. Engellilerimizin kendi işlerini kurmalarına yönelik projeler, mesleki eğitim ve rehabilitasyonu, işe ve işyerine uyumlarının sağlanması, engellinin iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri, korumalı işyeri desteğine yönelik projelere destek vereceğiz. Bu desteğin amacı, engellilerimizin kendi işlerini kurmasına, mesleki eğitim alarak istihdam edilmeleri ve rehabilitasyonlarına yardımcı olmak. Verdiğimiz hibelerle engellilerimizin hayallerine destek olmaya devam edeceğiz.” değerlendirmesini yaptı.

    Proje sunmak isteyen vatandaşlar www.iskur.gov.tr adresinde “Duyurular” bölümünde yayımlanan başvuru rehberi ve formuna göre hazırlayacakları projeleri 17 Temmuz 2020 tarihine kadar bulundukları illerdeki Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüklerimize elden veya posta yoluyla teslim edebilecek.

  • ABD’de yine polis öldürdü! Restoran ateşe verildi

    ABD’de yine polis öldürdü! Restoran ateşe verildi

    ABD’nin Minneapolis şehrinde 25 Mayıs’ta siyahi George Floyd’un polis memuru tarafından gözaltına alındığı sırada öldürülmesinin ardından başlayan protestolar devam ederken benzer bir olay daha yaşandı.

    Georgia eyaletinin Atlanta kentinde aldığı ihbar üzerine bir fast-food restoranına ait otoparkta giden polis, arabasının içinde uyuyan 27 yaşındaki siyahi Rayshard Brooks’u araçtan indirerek gözaltına almak istedi. Polise direnen Brooks, polisin kendisini vurduğu şok tabancasını alarak kaçmaya çalıştı. Brooks, polisin ateş etmesi sonucu hayatını kaybetti.

    Olaya ilişkin görüntülerin ortaya çıkmasının ardından ABD’liler sokaklara döküldü. Protestocular eyaletler arası otoyolu trafiğe kapatarak, olayın gerçekleştiği fast-food restoranını ve oto parktaki araçları ateşe verdi. Polis, restoranın yakınındaki protestocuları dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandı.

    Atlanta Emniyet Müdürü Erika Shields olaylar nedeniyle görevinden istifa ederken, olaya karışan polislerin de açığa alındığı belirtildi. Atlanta Belediye Başkanı Keisha Lance Bottoms, Brooks’un ölümüyle ilgili olarak Shields’ın istifasını kabul ettiğini duyurdu.

  • 610 yıllık İnkaya Çınarı ziyarete açıldı

    610 yıllık İnkaya Çınarı ziyarete açıldı

    Uludağ yolu üzerinde bulunan 6 asırlık tarihi İnkaya Çınarı “Yeni normal hayat” ile birlikte kapılarını ziyaretçilere açtı.

    Bursa’da Osmanlı Devleti döneminde dikilen ve Bursa’nın simgesi haline gelen 610 yaşındaki Tarihi İnkaya Çınarı koronavirüs tedbirleri kapsamında kapatıldıktan sonra tekrar ziyaretçilere açıldı. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlayan Ulu Çınar, “Yeni Normal Hayat’’ ile birlikte tekrar misafir ağırlamaya başladı. 37 metre boyu ve 10 metrelik gövdesiyle 6 asırdır ayakta duran Ulu Çınar her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti gölgesinde ağırlıyor. Gösterişli gövdesi ve dört bir yana uzanan kollarıyla gelen misafirleri gölgesinde serinleten Ulu Çınar, aynı zamanda bulunduğu köyünde ismini aldı. Geçen hafta itibariyle kapılarını açtıktan sonra Uludağ yolunun serin havasında misafirlerin çay ve yemek yedikleri bahçede bol bol temiz hava alarak Bursa manzarasının tadını çıkartıyor.

    Antalya’dan geldiğini ve ilk defa tarihi çınara çıktığını söyleyen bir vatandaş, “Osmanlıya başkentlik yapmış bir şehirde böyle bir Ulu Çınarın olması çok güzel bir şey. Bursalılar bu konuda çok şanslı. Ben de burayı çok beğendim. Pandemi sonrası insanlar burayı çok özlemiş. Kurallara uyarak sosyal mesafeye uyarsak çok daha güzel olmaya devam edecek.” ifadesinde bulundu.

  • Bursa’daki Roma Tiyatrosu kazılar için gün sayıyor

    Bursa’daki Roma Tiyatrosu kazılar için gün sayıyor

    İznik Gölü’nün kenarında 2. yüzyılda İmparator Trainaus döneminde inşa edilen Roma Tiyatrosu’nda 2020 yılı kazıları için geri sayım başladı. Bu yıl korona virüsünden dolayı daha az personelle, sosyal mesafe kurallarıyla kazılar yapılacak.

    Türkiye’de önemli antik yapılardan İznik Roma Tiyatrosu her yıl belirli dönemde gerçekleştirilen kazılarına bu yıl da devam edecek. Temmuz ayı içerisinde başlaması beklenen kazılar korona virüsünden dolayı bu yıl daha az personelle ve sosyal mesafe kuralları dikkate alınarak gerçekleştirilecek. Düz bir alana inşa edilerek tonozlarla yükseltilmesi nedeniyle mimari açıdan Türkiye’deki tek örnek gösterilen İznik Roma Tiyatrosu, bir dönem gladyatör dövüşlerine ev sahipliği yaptı. Hristiyanlığın kabul edilmesinin ardından tiyatronun yasaklanmasıyla birlikte dini alan olarak da kullanıldı.

    İznik Roma Tiyatrosu’ndaki kazı çalışmaları ilk 1980 yılında Bursa Müzesi’nde görev yapan Bedri Yalman tarafından başlatıldı. 2006 yılına kadar devam eden çalışmalarda orkhestra, cavea, parodoslar, bazı tonozlu galeriler ve sahne binasının ön cephesi kazıldı. 2016 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi sponsorluğunda yılın belirli aralıklarıyla yürütülen kazı ve restorasyon çalışmaları Dokuz Eylül Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Başkanlığı tarafından gerçekleştiriliyor.

    Sanat Tarihçisi Doğan Özgün Kolaç, “Roma Tiyatrosu, M.S. 2. yüzyılda Roma İmparatoru Trainaus döneminde Bithynia Valisine yaptırılıyor. 1980 yılında Bursa Arkeoloji Müzesi’nde görev yapan Bedri Yalman tarafından kazıları başlatılıyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin devreye girmesiyle 2016 yılında tekrar çalışılmaya başlanıyor. Yaz dönemi yaklaştı ve kazılar yakından başlayacaktır. Bu yapı dünya tarihi açısında önemlidir. Aslına uygun restorasyon yapılarak Türkiye turizmine kazandırılması gerekiyor” dedi.

    Bazı savaşlarda tiyatroda kullanılan blok berberlerin şehrin savunmasında surlarda kullanıldığına dikkat çeken Kolaç, “Ayrıca gladyatör dövüşlerine sahne olmuş. O zamanlarda burada bulunan belgelerden yola çıkarak biletli girişin olduğu tespit edilmişti. Bu tiyatronun en önemli özelliklerinden birisi de Türkiye’de beşik tonozlar üzerine kurulu bir yapıdır” diye konuştu.

  • “Sokağa çıkma yasağı kaldırılınca kene ısırmaları arttı”

    “Sokağa çıkma yasağı kaldırılınca kene ısırmaları arttı”

    Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Türkiye’de son günlerde artış gösteren KKKA vakalarına ilişkin açıklama yaptı. Prof. Dr. Ceyhan, KKKA’nın Türkiye’de her yıl bu dönemlerde, belli bölgelerde görüldüğünü belirtti.

    KKKA’nın kene ısırması sonucu bulaşan virüs olduğunu anımsatan Ceyhan, “İlk dönemlerde özelikle sokağa çıkma yasağı varken insanların Kırım Kongo’ya yakalanma şansı daha düşüktü. Çünkü bu kene genellikle çayırdan, çimenden bulaşıyor. Özellikle sokağa çıkma yasağı kaldırıldıktan sonra insanlar daha çok piknik aktiviteleri ya da farklı nedenlerle bu tip bölgelere gidip dikkatsiz davranınca kene ısırmaları arttı. Dolayısıyla Kırım Kongo vakaları da arttı. Koronavirüs nedeniyle sokağa çıkma yasağı varken de görüyorduk ama şu anda Türkiye’de vakaların arttığını izliyoruz” dedi.

    ‘GİYSİ ÜZERİNDEN DERİYE YAPIŞMASI MÜMKÜN DEĞİL’

    Kenenin insan olmadan yaşayabilen canlı olmadığını belirten Ceyhan, “Canlı olması için mutlaka bir insan bulup bazıları hayvanlar ile bazıları insanlar ile hayatlarını sürdürüyor. Kene yapıştığı zaman virüsü salgılarında bulundurduğu için eğer siz hiç dokunmazsanız çok fazla salgı bulaştırmıyor dolayısıyla bulaştırdığı virüs miktarı az oluyor. Kenenin, giysi üzerinden deriye yapışması mümkün değil. Mümkün olduğu kadar kapalı olması lazım insanın derisinin. Kene, sıçrayarak yapışıyor. Bunları engellemek için mümkün olduğu kadar kapalı giyinmek, pantolonu çorabın içine sokmak gerekiyor” diye konuştu.

    ‘KENEYİ DERİDEN ÇEKERSENİZ BOL MİKTARDA VİRÜS BIRAKIR’

    Prof. Dr. Ceyhan, keneye karşı alınması gereken önlemlere ilişkin ise şunları söyledi:
    “Diyelim ki kenenin bulaştığını gördünüz, pikniğe falan gidildiğinde her kalkındığında mutlaka kontrol edilmesi lazım. Kene varsa dokunulmaması lazım. Eğer ki o işi bilmiyorsa siz, keneyi koparmaya, deriden çekmeye ya da öldürmeye kalkarsanız kene tükürüğünü boşaltıyor ve bol miktarda virüs var içerisinde. O şekilde bol virüs bulaşıyor ve daha ağır hastalığa yol açıyor. Eğer biliyorsanız banka kartı ya da kredi kartı olabilir. İki yanından deriye bastırılarak keneyi öldürmeden çıkarmak gerekir. Bilmiyorsanız hiç dokunmamamız gerekir, hemen bir sağlık kuruluşuna gidip orada çıkarmak en doğrusu. Eğer böyle yapılırsa hastalık bulaşsa bile ağır seyretmeden geçirilebiliyor. Ama hastalık bulaşmış ve klinik belirtileri çıkacaksa en belirgin belirtileri, aslında kanamalı ateş o nedenden diyoruz ateş yükseliyor, vücudun değişik bölgelerinde kanamalar oluyor. İdrardan kanamalar oluyor ve iç organlarda bazı bozulmalar başlıyor. Karaciğerde, böbrekte bozulmalar ortaya çıkabiliyor. Daha da ilerlediği zaman kanda hem pıhtılaşma hem de kanma şeklinde giden ve kontrolü giderek zorlaşan bir tablo ortaya çıkabiliyor.”

    ‘SOLUNUM YOLUYLA BULAŞMASI SÖZ KONUSU DEĞİL’

    KKKA vakalarının yüzde 4 civarında ölümle sonuçlandığına dikkat çeken Prof. Dr. Ceyhan, “Hastanede tedavi edilebilen, tedavinin oldukça etkili olduğu bir hastalık. Bir sağlık kuruluşuna gidildiği zaman vakaların büyük çoğunluğu kurtarılabiliyor. Öncelikle korunmak daha önemli tabi. Solunun yoluyla bulaşması söz konusu değil ancak o kişilerin kanıyla bulaşabiliyor. Bu bulaş da en çok sağlık çalışanlarında görünüyor. Yoksa hava yoluyla bulaşma söz konusu eğil” diye konuştu.

  • “Bu yılın sonuna kadar maske takacağız”

    “Bu yılın sonuna kadar maske takacağız”

    Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi (GATA) Yoğun Bakım ve İç Hastalıkları Uzmanı ve Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Yamanel, açıklamalarda bulundu.

    Prof. Dr. Yamanel, eldivenin kişide yalancı özgüven oluşturduğu konusunda dünyanın hemfikir olduğunu belirterek, ”Eldiven taktıktan sonra yalancı biz özgüven oluşuyor ve ardından bu eldivenle kişi o hisle her yere dokunabiliyor ve böylece alınan mikropları her yere bulaştırma ihtimali de oluyor. Bu nedenle yalancı özgüveni oluşturmamak için eldiveni önermiyoruz. Sadece el hijyenini öneriyoruz. Eldiven taksak bile eldiveni çıkardıktan sonra da yine el hijyenine mutlaka dikkat etmemiz gerekir. Marketlerde temasta bulunduktan sonra özellikle elimizi yüzümüze mutlaka götürmememiz gerekiyor” dedi.

    ‘ÜLKEMİZDE VE DÜNYADA HENÜZ VİRÜS SONLANMADI’

    Vatandaşa tedbirler konusunda gevşememe uyarısında bulunan Yamanel, “Ülkemizde ve dünyada henüz virüs sonlanmadı. Virüs sonlanana kadar mutlaka yeni normale alışmamız gerekiyor. Kontrollü sosyal hayat kurallarını unutmamamız gerekiyor. Bunların olmazsa olmazı maske takmak, maskeyle birlikte sosyal mesafeye uymak, el hijyenine ve diğer temizlik tedbirlerini uygulamamız gerekiyor. Ve kalabalık oluşturmayacak şekilde de davranmamız gerektiğini hiçbir zaman unutmamamız gerekiyor” diye konuştu

    ‘YIL SONUNA KADAR MASKE TAKACAĞIZ’

    Türk halkının virüsle mücadelede çok duyarlı davrandığını hatırlatan Yamanel, “Virüsle mücadelenin iki basamağı var. Bir tedbir, iki tedavi. Tedbir basağımız çok güçlü oldu, halkımız tarafından iyi benimsendi ve alınması gereken tedbirleri uyguladık. Bu nedenle şu an iyi durumdayız. Ama bunu devam ettirirsek iyi durumumuz da devam eder. Eğer bu tedbirleri devam ettiremezsek vaka sayılarının arttığını görürüz. Bundan kurtulabilmemiz için global bir bağışıklığın olması gerekiyor. Bu da etkin bir tedavinin, etkin bir aşının bulunmasıyla mümkün olacak. Şu an çok ciddi aşı çalışmaları yapılıyor. Fakat aşı çalışmaları 1-1,5 sene sürüyor. Buna bağlı olarak en baştan beri süreci de hesaplarsak eğer bu yılın sonuna kadar maske takacağımızı öngörebiliriz” dedi.