Etiket: manşet

  • ‘Türkiye ekonomisi yüzde 8 küçülür’ uyarısı

    ‘Türkiye ekonomisi yüzde 8 küçülür’ uyarısı

    Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Türkiye ekonomisinin corona virüsü nedeniyle 2020’de yüzde 4.8, salgında ikinci dalga olması halinde ise yüzde 8.1 daralacağını öngördü.

    OECD bugün güncellediği projeksiyonunda, 2021 yılı özelinde, salgında ikinci dalga olmaması halinde Türkiye’nin yüzde 4.3 büyümesini, ikinci dalga olması halinde ise yüzde 2 büyümesini beklendiğini açıkladı.

    Küresel ekonominin bu yıl yüzde 6 daralmasını bekleyen OECD, salgında ikinci dalga durumunda ise bu daralmanın yüzde 7.6’ya ulaşacağını öngördü.

    Dünya Bankası, Türkiye için corona virüs öncesinde yüzde 3 olarak açıkladığı 2020 büyüme tahminini Nisan’da yüzde 0.5’e çekmiş, dün de bu oranı yüzde 3.8 daralma olarak revize etmişti.

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ise yılın büyümeyle kapatılacağı görüşünde.

  • Çorum’da sürüye ‘aslan’ saldırdı iddiası!

    Çorum’da sürüye ‘aslan’ saldırdı iddiası!

    Çorum’da bir hayvan sürüsüne saldırarak telef eden yabani hayvan köyde tartışma konusu oldu. Hayvanın aslan olduğu üzerinde durulurken köyün muhtarı konuyla ilgili detaylı bilgi verdi.

    Çorum’un Bayat ilçesinde 4 hayvanı telef eden ‘yabani hayvan’ tartışma konusu oldu.

    İlçeye bağlı Aşağı Emirhalil köyünde bir çoban ve sürüsü yabani hayvanın saldırısına uğradı. 4 hayvanın telef olduğu olayda sürünün Afganistan uyruklu çobanı ‘aslan’ tarafından saldırıya uğradıklarını söylüyor.

    Olayın ardından bölgede bulunan fotokapanlar incelemeye alındı. Ayrıca araziye ‘drone’ taraması yapıldı. Ancak, herhangi bir bulguya rastlanmadı.

    Köyün Muhtarı Hasan Durak, çobanın cep telefonu ile aslanın fotoğrafını çektiğini belirterek, ”Aslanın dişi olduğunu biliyoruz, yavruları da yanındaymış, hal böyle olunca demek ki bizim bölgede erkek aslan da var” dedi.

    Durak, köylülerin olaydan sonra korkup arazilerine gidemediklerini belirterek ineklerinin de aslan tarafından parçalandığı yorumunda bulundu.

  • Tunceli’de zehirli yılan alarmı! 1 saatte öldürüyor…

    Tunceli’de zehirli yılan alarmı! 1 saatte öldürüyor…

    Tunceli Doğa Koruma ve Milli Parkalar Müdürlüğü ekipleri, yaptıkları çalışmayla kentte ilk kez ölümcül ‘Wagner kaya engereği’ türü yılan tespit etti.

    Tunceli Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü ekipleri, kent genelinde sürüngen türleriyle ilgili çalışma yaptı. Çalışmalar sırasında Nazımiye ilçesi kırsalında zehri etkili, ölümcül yılan türlerinden olan 90 santim uzunluğunda ‘Wagner kaya engereği’ bulundu. Ekipler, Tunceli’de ilk kez görülen engereğin bulunduğu alanı gözlemlemek amacıyla işaretledi.

    “1 SAAT İÇİNDE ÖLDÜREBİLİR”

    Daha önce Tunceli’de 13 tür yılını tespit ettiklerini anlatan Tunceli Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü ekipleri, Wagner Engereği yılan türüyle ilgili şu bilgileri paylaştı:

    “Son 2 yıldır Tunceli genelinde yapılan titiz çalışma ve araştırmalarda Tunceli’de hiçbir şekilde izine rastlanmayan ve etkili bir zehre sahip olan Wagner kaya engereği türünün varlığı Nazimiye ilçesinde tespit edildi. Wagner kaya engereği Türkiye’de çok az bölgede görülüyor. Zehri çok etkilidir. Bir insanı ısırdığında gerekli müdahale yapılmazsa 1 saat içinde öldürebilir.”

  • Bursa’da silah kaçakçılarına operasyon

    Bursa’da silah kaçakçılarına operasyon

    Bursa’da silah kaçakçılarına yönelik düzenlenen operasyonda, 12 şüpheli gözaltına alındı, çok sayıda mühimmat ele geçirildi.

    Bursa Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, 4’ü iş yeri 17 adreste silah kaçakçılığı yapıldığını belirledi. Adreslerde eş zamanlı operasyon düzenledi. 12 şüpheli gözaltına alındı. Operasyonda, çok sayıda ruhsatsız silah, tezkeresiz av tüfeği ve bu silahlara ait mühimmat ele geçirildi.

    Gözaltına alınan şüpheliler, sorgularının ardından adliyeye sevk edildi.

  • “Önce deodorant şişesiyle saldırdı sonra tecavüz etti”

    “Önce deodorant şişesiyle saldırdı sonra tecavüz etti”

    Bursa’da erkek arkadaşının tanıştırdığı H.D. tarafından cinsel saldırıya uğradığını iddia eden D. Y. yaşadıklarını anlattı. Dava sürecinin devam ettiğini belirten D. Y., “Beni götürdüğü zeytinlik alanda, deodorant şişesiyle cinsel istismarda bulundu, daha sonra da tecavüz etti” dedi. D. Y., H.D.’nin tutuksuz yargılanmasının adil olmadığını söyleyerek, tutuklanmasını istedi.

    İddiaya göre olay, Bursa’nın Mudanya ilçesinde 3 Ağustos 2019 tarihinde meydana geldi. Bursa’da yaşayan üniversite son sınıf öğrencisi D.Y. erkek arkadaşının vasıtasıyla H.D. isimli kişiyle tanıştı. D.Y., daha sonra kendisine iftira atarak hakaret ettiği gerekçesiyle H.D. hakkında suç duyurusunda bulundu. Uzlaştırma memurları tarafları ararken, H. D., D.Y.’yi arayıp ‘Gel aramızdaki buzları eritelim’ diyerek uzlaşmak için buluşmak istediğini söyledi. D.Y., H. D.’den gelen bu teklifi kabul etti ve Mudanya ilçesinde buluştu.

    https://youtu.be/4coMuEGecH0

    D. Y.’yi otomobiline bindiren H.D., kendisine ait zeytinlik alana doğru gitti. Durumdan şüphelenen D.Y., H. D.’ye kendisini geri götürmesini söylese de ikna edemedi. D. Y., H. D.’nin kendisine zeytinlik alanda arabada önce deodorant şişesiyle ile istismarda bulunmak istediğini sonra da cinsel saldırıda bulunduğunu ileri sürdü. Olaydan 3 ay sonra H. D. hakkında suç duyurusunda bulunan D.Y., yaşadıklarını sosyal medyadan da paylaşınca bir anda Türkiye’nin gündemine otururdu.

    ‘ÖNCE DEODORANTLA SALDIRDI SONRA TECAVÜZ ETTİ’

    D. Y. yaşadıklarını sosyal medyada anlattıktan sonra şikayetçi olmaya karar verdiğine değinerek, “H.’u ben erkek arkadaşım vasıtasıyla tanıdım. Erkek arkadaşımın ailesini zeytinliklerine götürüp getiriyordu. Kendisiyle birlikte oturup içmişliğimiz de yok. Bir kere erkek arkadaşımın ailesinin evinde denk geldik. Onda da vücut hatlarıma baktığını fark ettim. Daha sonra erkek arkadaşımla aramda bazı problemler oldu. H. da bu konuya müdahil oldu. Amacı erkek arkadaşımın kız kardeşine yaklaşmaktı. Bunun için de benim namusuma, şerefime hakaretlerde bulunmuş. Erkek arkadaşım bunları bana anlattı. Bunun üzerine ben de suç duyurusunda bulundum. 28 Temmuz’da beni uzlaştırmak için bir memur aradı. Başta uzlaşmak istemediğimi söyledim. Daha sonra ikna oldum. Uzlaşma memuru H.’la iletişime geçince hakkımda delillerin olduğunu güya attığım mesajları delil olarak kullanacağını söylemiş. Halbuki ben hiç mesaj atmadım. Sahte deliller üretiyor diye ben de uzlaşmaktan vazgeçtim. Daha sonra 3 Ağustos tarihinde bana mesaj attı. Benimle konuşmak ve uzlaşmak istediğini belirtti. Mudanya’ya yanına gittim. Aracına bindim. Aracıyla beni ıssız bir yere götürdüğünü fark edince yanımda bulunan bıçağı çektim. O da kolumu büktü. Silahını çıkardı. Tehditler ve hakaretler etti. Top mevkiine geldik. Burada bir adam vardı. Ben başta yardım istemeyi düşündüm ama sonradan anladım ki onun arkadaşıymış. Bu adam başıma ne geldiyse hepsini gördü. Ama kim olduğunu bilmiyorum. İlk başta bana deodorant şişesiyle cinsel istismarda bulundu. Ben direndim. Arabadan indim. O gün ayağımda sakatlık olduğundan kaçamadım” dedi.

    O esnada H. D. tarafından cinsel saldırıya uğradığını ve saldırının ardından H.D. ile yanındaki arkadaşının kendisini orada bırakıp kaçtığını öne süren D. Y., “Olayın şokuyla bir müddet oturdum. Bir yakınımı çağırdım. Yakınım geldiğinde beni fermuarım yırtılmış şekilde toz toprak içinde buldu. Yakınım ne olduğunu anladı ve şikayetçi olmamı söyledi. Ben de korktum. Kendimi çok kötü hissettim. Herhangi birine anlattığımda daha kötü yapacağını, saldıracağını söyledi. Olaydan 3 ay sonra müracaat ettim. Çünkü çok utandım. Kendimi kanıtlayamam diye çok korktum. Ama geç müracaat ederek çok şey kaçırdığımı fark ettim. Bu tür mesajlar ve tanık beyanları varken tutuksuz yargılanmasının adaletli bir karar olduğunu düşünmüyorum. Adalet yerini bulacak buna da inanıyorum” diye konuştu.

    ‘ŞİKAYET ETTİKTEN SONRA MESAJ ATIP TEHDİT ETTİ’

    Şikayetçi olduktan sonra H.D.’nin kendisine mesaj atarak tehdit ettiğini ileri süren D. Y., “Suç duyurusundan sonra ilk duruşmamız 5 Aralık’ta gerçekleşti. İlk celsede para cezasına çarptırıldı. O da ertelendi. Davanın olduğu gün akşam saatlerinde ‘Keşke seni öldürseydim’ diye mesaj attı. Ben de artık susmayacağımı söyleyerek ‘Bütün makama çığlık atacağım’ dediğimde, ‘O gün attığın gibi mi?’ diye cevap veriyor. Attığı mesajlarda bana o günü hatırlatacak sözler yazdı. Tehditler hakaretler attı. Ben bunları yayınladıktan sonra Bursa İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri harekete geçmiş. Bu sefer yaptığı tehditler nedeniyle nöbetçi mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış. Yani hala nitelikli cinsel saldırıyla alakalı bir hüküm yok. Ben ilk celsede bu adamın tutuklanmasını istiyorum. Çünkü benim canım ve ırzımdan öte başka kadınların da canı ve ırzı söz konusu. Başka kadınların da aynı şey yaşamaması adına bu sapığın tutuklanmasını istiyorum” dedi.

    ‘EŞİ BANA ‘FATMAGÜL’ DEDİ’

    Yaşadıklarını sosyal medyadan paylaştıktan sonra gelen tepkilerin kendisini çok mutlu ettiğini dile getiren D. Y., “Korkmuyorum. Çok az utanç var. O da sosyal medyada ilk paylaştığım zamanlar kötü yorum yapan kişiler çıkmıştı onlara çok üzülmüştüm. H. evli ve çocukları var. O çocuklar için çok üzülüyorum. İleride başları öne eğilecek babaları yüzünden. Eşinin affedilecek bir yanı yok. İlk başta hak veriyordum. Kabullenemiyor diye. Ama bana ‘Fatmagül’ dedi. Bunun için onu asla affedemem. Biliyorsunuz o karakter, Türkiye’de en infial uyandıran dizilerinden bir karakter. Bana Fatmagül diyerek eşinin bu suçu işlediğini kabul ediyor. Ben tecavüze uğradım diye mağdur rolü oynamıyorum. Şu an bir avukatım var. Bu olay duyulduğunda kendisi gönüllü oldu sağ olsun. Dava süreci iyi gidiyor. İnsanlardan da çok güzel tepkiler geliyor” ifadelerini kullandı.

  • Almanya’dan Türkiye’yi ilgilendiren seyahat kararı

    Almanya’dan Türkiye’yi ilgilendiren seyahat kararı

    Almanya’da Bakanlar Kurulu, Avrupa Birliği dışındaki ülkeler için yapmış olduğu seyahat uyarısını 31 Ağustos’a kadar uzattı. Alman basınında, Türkiye’ye ‘ayrıcalık’ tanınması için Erdoğan’ın Merkel’le görüşeceği iddia edildi.

    Berlin hükümeti, yurtdışına yapılacak seyahatler konusunda Türkiye’yi yakından ilgilendiren bir karar verdi.

    Bir süre önce koronavirüs nedeniyle Avrupa Birliği (AB) dışındaki 160’dan fazla ülkeye seyahat uyarısı yapan Almanya, bu uyarıyı Ağustos ayı sonuna kadar uzatma kararı aldı. Bakanlar Kurulu’nda verdiği karar uyarınca, ‘belirli kriterleri karşılayan ülkeler’ için de seyahat uyarıları istisnai olarak kaldırılabilecek.

    DW Türkçe’nin aktardığına göre, Dışişleri Bakanı Heiko Maas, daha önce seyahat uyarılarının kaldırıldığı 31 AB ve Avrupa ülkesinden farklı olarak dünyanın geri kalanı için “kestirilemeyecek risklere girmeden sınırsız seyahati mümkün kılacak ortak veri tabanları, ölçütler ve karar alma mekanizmalarının bulunmadığına” dikkat çekti.

    Maas, “yaz aylarında Almanların yeniden dünyanın dört bir yanındaki plajlara gitmesi ya da tatil dönüşü farkında olmadan virüsü Almanya’ya taşıması riskini alamayacaklarını ve bu riske girmeyeceklerini” belirtti.

    TÜRKİYE İÇİN ‘İSTİSNA’ OLACAK MI?

    Seyahat uyarısının uzatılması kararı, salgın nedeniyle turizmde zor bir dönemden geçen Türkiye için oldukça kritik. Ankara, Alman turistleri ağırlamak için yoğun girişimlerde bulunuyor. Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Almanları Türkiye’ye çağıran açıklamalar yapmıştı.

    Alman Haber Ajansı’nın (dpa) ulaştığı bilgilere göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Almanya Başbakanı Angela Merkel, bu hafta içinde telefonda görüşerek, aralarında bu konunun da olduğu gündemdeki çeşitli gelişmeleri değerlendirecek. Erdoğan’ın bu görüşmede, Türkiye için seyahat uyarısının kaldırılmasını talep edeceği düşünülüyor.

  • Bekçilere silah ve ‘zor kullanma’ yetkisi verildi

    Bekçilere silah ve ‘zor kullanma’ yetkisi verildi

    TBMM Genel Kurulunda, Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi’nin 2 maddesi daha kabul edildi. Böylece teklifin birinci bölümünde yer alan 9 madde kabul edilmiş oldu.

    Teklifin kabul edilen maddelerine göre, çarşı ve mahalle bekçileri, suç işlenirken veya işlendikten sonra, henüz izleri meydandayken; şüphelileri yakalamak, yakaladıkları şüphelilerin kendilerine veya başkalarına zarar vermelerini engelleyici tedbirleri almak, suç delillerinin kaybolmaması veya bozulmaması için gerekli muhafaza tedbirlerini almak, varsa olayın tanıklarının kimlik ve adres bilgilerini tespit ederek genel kolluk birimlerine bildirmekle görevli ve yetkili olacak.

    Bekçiler, haklarında tutuklama veya yakalama kararı çıkarılmış kişileri gördükleri takdirde yakalayacak ve bağlı bulunduğu genel kolluk kuvvetlerine teslim edecek.

    Çarşı ve mahalle bekçileri, zor ve silah kullanma yetkisine sahip olacak.

  • Bursa’da kamyonetle otomobi̇l çarpıştı: 7 yaralı

    Bursa’da kamyonetle otomobi̇l çarpıştı: 7 yaralı

    Bursa’nın Yenişehir ilçesinde kamyonetle otomobilin çarpışması sonucu 7 kişi yaralandı.

    Kaza Yenişehir’in Bursa yönü girişinde saat 11.30 sıralarında meydana geldi. Kamyonetle otomobilin çarpışması sonucu Y.U., S.Y., Y.A., E.B., F.K., S.A. ve M.A. çeşitli yerlerinden yaralandılar. Yaralılar kazanın olduğu yerin birkaç yüz metre yakınındaki Yenişehir Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındılar.

    Bursa Caddesi’nde, ilçe stadyumunun önündeki kaza sonrası olay yerine gelen itfaiye ekibinin çalışmasıyla bölgede trafik akışı normale döndü. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

  • Bursa’da yılan hikayesine dönen çalışma TBMM gündeminde

    Bursa’da yılan hikayesine dönen çalışma TBMM gündeminde

    Bursa’da yapımı bir türlü bitirilemeyen ve yılan hikayesine dönen Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın restorasyon çalışmaları Meclis gündemine taşındı.

    CHP Bursa Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Avukat Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada İznik Arkeoloji Müzesi ile tarihi Emirsultan Camii’sindeki restorasyon çalışmalarının neden bitirilemediğini sordu.

    Bursa’da yıllardır devam eden ve bir türlü bitirilemeyen İznik Arkeoloji Müzesi ile tarihi Emirsultan Camii’sindeki restorasyon çalışmaları CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu tarafından Meclis gündemine taşındı.

    TBMM çalışmaları sırasında söz alan Nurhayat Altaca Kayışoğlu, “İktidarın ülkeyi yönetme konusundaki beceriksizliğinin restorasyon çalışmalarına da yansıdığını” ifade ederek şunları söyledi: “Bursa’da Kültür Bakanlığı kanalıyla yapılan restorasyon çalışmalarında maalesef restorasyonlar bir türlü bitirilemiyor. İznik Müzesi 8 ayda bitirileceği söylendiği halde 8 yılda bitirilemedi ve yapılan açıklamalara göre bu yıl açılacağı söyleniyor. Bu arada ismi de değiştirilmiş. İznik Arkeoloji Müzesi açılırsa “Türk İslam Eserleri Müzesi” olacak. Bu arada aynı adı taşıyan bir müzemiz daha var. kinci restorasyon vakası ise, Bursa Emirsultan Camii’si, üç yıldır restorasyonu bitirilemiyor. Bitirilemediği gibi yapılan çalışmalar sonucu camiinin kubbesinde ve duvarlarında derin çatlaklar oluştuğu görülüyor. Tarihi Emirsultan Camii’si etrafında oturanlar ve işyeri bulunanlar restorasyon çalışmasının ne zaman biteceğini merak ediyorlar. Camii’nin daha fazla hasar görmesinden de kaygılanıyorlar. Buradan Kültür Bakanı’na sesleniyorum, Bursa’daki restorasyonların bitirilmesi için gereğini yapacak mısınız?”

    Bursa’daki restorasyon çalışmalarının hangi aşamada olduğu ve ne zaman bitirileceği konusunda önerge de hazırlayan Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu önergesinde şu soruları sordu: “Bakanlığınız ve İl Müdürlüğünüz kanalıyla Bursa ve ilçelerinde halen hangi restorasyon çalışmaları yürütülmektedir? Devam eden çalışmalar ne zaman tamamlanacaktır? Restorasyon çalışmalarına Ekim 2012 yılında başlanan ve 8 ayda tamamlanarak 2013 Haziran ayında açılacağı ifade edilen İznik Müzesi’ndeki çalışmalar, hangi aşamadadır? İznik Müzesi’ndeki çalışmalar neden 8 yıl sürmüştür? Restorasyon çalışmaları için öngörülen bedel ne kadardır? Bugün itibariyle ne kadar harcama yapılmıştır? İznik’te halen Türk İslam Eserleri Müzesi adında bir müze olmasına rağmen İznik Arkeoloji Müzesi’nin de adının Türk İslam Eserleri Müzesi olarak değiştirilecek olmasının gerekçesi nedir? Restorasyon sonrası Türk İslam Eserleri Müzesi olarak hizmet vermesi planlanan İznik Arkeoloji Müzesi’ndeki sergilenen Roma, Bizans dönemi kalıntılarıyla tarihi çinilerin akıbeti ne olacaktır?

    CHP’li vekilin, uzun süredir bitirilemeyen Emirsultan Camii’ndeki çalışmalar için de soruları vardı.

    “Restorasyon çalışmalarına 2018 yılında başlanan ancak üzerinden 2 yıl geçmesine karşın tamamlanamayan Bursa Emirsultan Camii’deki çalışmalar neden bitirilememiştir? Emirsultan Camii’nin kubbesinde ve duvarlarında oluşan derin çatlaklara restorasyon çalışmaları mı sebep olmuştur? Söz konusu çatlaklar planlama hatasından mı yoksa yanlış restore çalışmalarından mı kaynaklanmaktadır? Emirsultan Camii cemaatinin ve çevre halkının tepkilerine neden olan restorasyon çalışmaları ne zaman tamamlanacak ve Camii ne zaman ibadete açılacaktır?”

  • İçişleri Bakanlığı’ndan ikinci asker uğurlama uyarısı!

    İçişleri Bakanlığı’ndan ikinci asker uğurlama uyarısı!

    Bakanlık valiliklere gönderdiği yazıda, Türkiye’nin salgınla mücadelesinde gelinen nokta itibarıyla kontrollü sosyal hayata geçtiğini, ancak virüse ilişkin tedbirlerin elden bırakılmaması gerektiğini vurguladı.

    Salgın riskinin halen devam ettiğine işaret edilen yazıda, yeni dönemde de maske, mesafe ve hijyen kurallarının hayati önem taşıdığı vurgulandı. Bakanlık yazısında, salgınla mücadelede tüm kesimlerin tedbiri elden bırakmaması gerektiğine dikkat çekerek, özellikle toplu olarak gerçekleştirilen faaliyetlerin salgını riskini artıracağı, bu tür faaliyetlerin hala kısıtlama kapsamında olduğu belirtildi.

    Bakanlık son günlerde kamuoyuna yansıyan asker uğurlamaları görüntüleri nedeniyle kamuoyunda sanki bu konudaki kısıtlamanın kalktığı algısının oluştuğuna değinerek, 21 Mart tarihinde ülke genelindeki valiliklere gönderilen asker uğurlaması İle ilgili genelgenin hala yürürlükte olduğunu hatırlattı.

    Söz konusu genelge ile askere gidecek olan vatandaşlar için toplu olarak askere uğurlama törenlerinin geçici süreliğine kısıtlandığı/yasaklandığı anımsatıldı.

    Valiliklerden, daha önce gönderilen genelge kapsamında gerekli tedbirlerin alınmasını, alınan kararlara uymayanlara idari ve adli işlemlerin yapılması istedi.