İzmir’in Tire ilçesinde pazarcı kadın, şalvarın içinde doğurduğu bebeğini şalvarıyla beraber tezgahın altına bıraktı. Bebek hayatını kaybetti.
Akıllara durgunluk veren olay İzmir Tire’de meydana geldi. Tire cuma pazarında pazarcılık yapan Hatice D. (29) isimli kadın, Türkocağı Caddesi üzerinde açtığı tezgahta sebze satıyordu. İddiaya göre kadın, sabah saatlerinde tezgahın altına girerek şalvarının içinde doğum yaptı.
Doğumun ardından şalvarına sardığı bebeği tezgahın altına bıraktı. Çevredeki diğer pazarcılar bebek ağlama sesi duyunca durumda şüphelendi ve tezgahın altında şalvara sarılıp atılmış bebeği buldu. Vatandaşları durumu hemen 112’ye ve polise bildirdi.
Olay yerine gelen 112 ekibi, tezgahın altındaki bebeği alarak Tire Devlet Hastanesi Acil Servisine götürdü. Bebeğin hayatını kaybettiği öğrenilirken, kadın polis tarafından gözaltına alındı. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı.
Bursa İpekçilik Caddesi’nde Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan yol çalışması, kot farkının artırılması nedeniyle esnaf ve vatandaşın tepkisine neden oldu.
Bursa’nın Yıldırım İlçesi Karaağaç Mahallesi’nde yapılan yol çalışması esnaf ve mahalleliye zor anlar yaşatıyor.
Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yaklaşık bir buçuk ay önce yapımına başlanan İpekçilik Caddesindeki yol çalışması, yolun yüksekliğinin yaklaşık 60 santimetre artırıldığı iddiasıyla tepki çekiyor.
Esnaf ve vatandaşlar, yolun yükseltilmesi ve kaldırımların çukurda kalması nedeniyle yağmur yağdığında dükkanlarını ve evlerini su bastığını söyledi.
Karaağaç Mahalle Muhtarı Sema Pamukçular, yapılan hizmetten memnun olduklarını fakat kaldırımlarla ilgili sorunun çözülmesini beklediklerini söyledi.
Bursa’da işlek caddede karşıdan karşıya geçmek isteyen kadına çarpmamak için 5 araç birbirine girdi. Durma noktasına gelen trafiği kaza yerine gelen Trafik Şube Müdürü açtı.
Kaza, merkez Osmangazi ilçesinde Ulubatlı Hasan bulvarında meydana geldi. Günde binlerce aracın geçtiği caddede bir kadın aniden yola adım attı. Ani fren yapan bir sürücü kadına çarpmaktan son anda kurtuldu. Ancak arkasından gelen 4 araç ve bir motosiklet duramayarak zincirleme trafik kazasına karıştı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralanan motosiklet sürücüsü olay yerine gelen ambulansta ayakta tedavi edildi.
Trafik durma noktasına geldi
Günde binlerce aracın geçtiği caddede kaza sonucu trafik durma noktasına geldi. Kısa sürede olay yerine gelen polis ekipleri trafiğe müdahalede etti. Yüzlerce aracın biriktiği yolu, Trafik Şube Müdürü Dursun Usta açtı. Kazaya karışan araçlar yol kenarına alınırken, trafik kısa sürede açıldı.
“Kadın aniden önüme atladı”
Cadde üzerinde seyir halindeyken önüne aniden bir kadının atladığını iddia eden sürücü, “Yolda seyrederken yolun karşısına geçmek isteyen kadın önüme atladı. Anî bir frenle kadına çarpmadan durabildim. Ancak arkamdan gelen diğer araçlar duramayarak zincirleme kaza meydana geldi” dedi.
Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde, Lalaşahin Mezarlığı’ndaki kabirlere bir kişi tarafından geceleri beton dökülmesi vatandaşların tepkisini çekiyor.
İddiaya göre, Orta Mahalle’de oturan M.G. isimli bir kişi, geceleri sürekli mezarlığa girerek kabirlere zarar vermeye başladı. Gündüz saatlerinde mezarlıkta çalışanların olması sebebiyle M.G. gece geç saatleri tercih ediyor. Mezarlardaki tahribat vatandaşlardan büyük tepki çekiyor. Ancak tuhaf davranışları olan şahsa kimse bir şey söyleyemezken, şahsın pek çok kişiyi de mezarlık ziyaretlerinde rahatsız ettiği öğrenildi. M.G.’nin tuğla, çimento ve kumu da yanında taşıyarak akşamdan akşama mezarları kapattığı ileri sürüldü. Olayı gören bazı vatandaşlar ise şahsın kalem ve kağıtlarla çeşitli yazılar yazarak mezarların üzerine attığını ve sonra da mezarları kapattığını öne sürdü. M.G.’nin neden böyle bir şey yaptığı bilinmezken, vatandaşlar yetkililerin bu meseleye el atmasını istiyor.
Ürettikleri neopren kumaşa antibakteriyel, su iticilik ve 25-30 yıkamaya kadar dayanıklılık özelliklerini ekleyerek nefes alınabilir ergonomik maskeler yapan firma, yurt içi ve dışından pek çok sipariş aldı.
Bursa’da bir tekstil firmasınca üretilen antibakteriyel, nefes alınabilirliği yüksek, su iticilik özelliklerine sahip, 25-30 yıkamaya dayanıklı maskeler sipariş üzerine dünyanın önde gelen futbol ve basketbol liglerinin takımlarına gönderiliyor.
Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde örme polyester, naylon kadın giyim kumaşı imal eden firma, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde yıkanabilirlik özelliğiyle birden fazla kullanım imkanı sunan maskelerin üretimine başladı.
Neopren kumaşa antibakteriyel, su iticilik ve 25-30 yıkamaya kadar dayanıklılık özellikleri uygulayan, böylece nefes alınabilir ergonomik maskeler üreten şirket, yurt içi ve dışından pek çok sipariş aldı.
Günlük 250 bin maske üretmesine rağmen siparişlere yetişemeyen firmaya, 16 Mayıs’ta tekrar başlayan Almanya Bundesliga ile 8 Haziran’da start alacak İspanya La Liga futbol liglerindeki ekiplerin yanı sıra temmuz sonundan itibaren karşılaşmaların kaldığı yerden devam edeceği Amerikan Ulusal Basketbol Ligi (NBA) takımlarından talep geldi.
Üzerlerinde takım armalarının yer aldığı farklı tasarımlı maskelerin numunelerini takımlara gönderen firma, üretime hazır bir şekilde gelecek siparişleri bekliyor.
SAN ANTONİO SPURS VE ATLANTA HAWKS’A NUMUNE GÖNDERDİLER Bursa’da 2011’den bu yana faaliyet gösteren firmanın sahibi Levent Tümer, AA muhabirine, aylık 200 ton üretim kapasitesiyle çalışarak başta yurt dışındaki konfeksiyonculara, büyük mağaza zincirlerine ve yurt içindeki ihracatçı konfeksiyonculara örme polyester, naylon kumaş ürettiklerini söyledi.
Kovid-19 salgını sürecinde, daha önce aldıkları siparişlerin iptali ya da bekletilmesiyle üretimin durma noktasına geldiğini aktaran Tümer, “Daha sonra yaptığımız kumaşlardan, yıkanabilir, çevreye saygılı, geri dönüşümlü, birden fazla kullanımlı, hem maliyet hem kalite açısından uygun bir maske üretip üretemeyeceğimizi düşündük.” dedi.
Tümer, imal ettikleri neopren kumaştan tasarlayıp ürettikleri maskelerin nefes alınabilirlik ve antimikrobiyal özellikleri ile temizliğine dair testlerinin Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-Ge Merkezinde (BUTEKOM) yapıldığını anlattı.
Scuba ya da dalgıç olarak da anılan puf kumaşlara özel kimyasal aplikasyonların yanı sıra antibakteriyel, en az 25-30 yıkamaya dayanıklılık ve su iticilik özellikleri uygulayıp belgelendirdiklerini belirten Tümer, şöyle devam etti:
“Yurt içi ve yurt dışındaki zincir mağazalardan çok fazla talep aldık. Günlük üretimimiz 250 bin adet civarında. Bu kapasiteyi artırmayı düşünüyoruz. Çünkü başta Avrupa olmak üzere Afrika, Amerika, Avustralya’dan talepler geldi. Biz bu kadarını beklemiyorduk. En son Gana’dan, Ruanda’dan aradılar. NBA’de maçların maskeli oynanmasına karar verildikten sonra bazı takımlar bizden numuneler istedi. Birkaç NBA takımı için numuneler hazırladık. Bundesliga, La Liga takımlarına da numuneler gönderdik. Bunların üretimleri için hazırız. Bayern Münih, Borussia Dortmund, Werder Bremen, Borussia Mönchengladbach için numuneler yapıldı ve sipariş aşamasındayız. NBA’den San Antonio Spurs ve Atlanta Hawks takımlarına numuneler gitti. Türkiye’deki taraftarların store gruplarıyla da görüşmelerimiz devam ediyor. Barcelona’nın sponsoru olan bir firma için numunelerimizi hazırladık.”
Maskelerin özelliklerine değinen Tümer, filament sayısını artırarak sıkı bir yapı yakalayıp maskenin nefes alınabilirliğini sağladıklarını bildirdi.
Ürünün bakteri filtrasyon özelliği bulunduğunu, N95 maske ayarında yani virüsleri yüzde 95-98 tutan bir özellikte olduğunu kaydeden Tümer, “Nem ve ter çekme oranı, pamukta yüzde 8-9 iken polyesterde 0,4’tür. Yani pamuğun 20’de biri oranında. Bu özellik, polyesterde ıslak ortam olmayacağı, böylece bakteri barındırmayacağı anlamına geliyor.” ifadesini kullandı.
Levent Tümer, basit, ergonomik bir yapısı olsun diye tek parçadan, likralı tasarladıkları maskelerde “monofilament” denilen, misinanın 20’de bir küçültülmüş hali olan iplik kullandıklarını aktardı.
Maskelerin 3 katmandan oluştuğunu söyleyen Tümer, “Birinci ve üçüncü katman, ‘interlok’ denilen likralı bir kumaş. Orta katmanı ise monofilament ipliği, 3 milimetre yüksekliğinde bir hava yastığı oluşturuyor. Maskedeki hava yastığı örgüsü, virüsü, bakteriyi, tozu engelliyor ve sıcak soğuk dengesini sağlıyor.” bilgisini paylaştı.
Tümer, yurt içine satış ile ihracat için tüm sertifikaların yanı sıra maskelerde kullanılan iplikler, boyalar ve maske kumaşına uygulanan kimyasal özelliklerin kanserojen, alerjen ya da çevreye zararlı olmadığına dair onayları da aldıklarını ifade etti.
Maskelerin belirlenen kalıplara göre kesilip dikildikten sonra paketlendiğini, paketlemenin de hijyenik standartlara uygun olarak yapıldığını belirten Tümer, “Bu ürünün en önemli özelliği, cerrahi maske gibi 3-4 saatte bir değiştirmek zorunda olmamanız. Sabah takıp akşam eve gittiğinizde 40-60 derece sıcaklıkta sabunla ya da sadece suyla yıkayıp asıyorsunuz ve ertesi sabah yine kullanıyorsunuz.” diye konuştu.
Başakşehir’de bir fabrikanın kazan dairesinde meydana gelen patlamada ilk belirlemelere göre bir kişi öldü, enkaz altında kalan 2 kişiyi kurtarmak için çalışma başlatıldı.
İstanbul Başakşehir’de bir fabrikanın kazan dairesinde patlama meydana geldi. Patlamanın ardından olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi.
BİR KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ, İKİ KİŞİ ENKAZ ALTINDA
Meydana gelen patlamada ilk belirlemelere göre bir kişi öldü, enkaz altında kalan 2 kişiyi kurtarmak için çalışma başlatıldı.
Sinop’ta bir vatandaş torunlarına saldıran 4 metrelik dev yılanı tüfekle öldürdü.
Olay, merkeze bağlı Mertoğlu köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre 64 yaşındaki Recep Gördal adlı vatandaşın bahçesine giren yaklaşık 4 metre boyundaki yılan, o sırada bahçede oynayan torunlarına saldırdı. Çığlık atarak kaçmaya başlayan torunlarını gören Recep Gördal, yılanı tüfekle vurarak etkisiz hale getirdi.
Recep Gördal, yılanı torunlarına zarar vereceğinden endişe duyduğu için öldürmek zorunda kaldığını söyledi. Yılanı gördüklerinde büyük korku yaşadıklarını belirten Gördal, “Torunlarımın çığlık çığlığa kaçıştığını gördüm. Arkalarından da başını yaklaşık 1 metre yukarıya kaldırmış halde yılan geliyordu. Hemen tüfeğimi aldım ve kaçmasını sağlamak amacıyla ateş ettim. Ama kaçmadı, saldırmaya devam etti. Hala üzerimize geliyordu. Ben de en son kafasına ateş ederek etkisiz hale getirdim. Vurmak istemezdim. Zaten gördüğümüz yılanlara dokunmuyoruz. Sonuçta can taşıyorlar ve doğanın dengesini sağlıyorlar. Bahçelerimizdeki fareleri yiyorlar. Ama bu farklıydı. Saldırınca mecburen kendimizi koruduk. Hala aklıma geldikçe korkuyorum. Böyle bir yılanla bu bölgede ilk kez karşılaştım” dedi.
Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel “Üyelerimizin çok büyük çoğunluğu kiralama şartlarını net olarak bildirmeyen AVM’lerde mağaza açılışını çok riskli buluyor” dedi.
BMD’den yapılan açıklamaya göre, çatısı altında Türkiye genelinde 409 markanın yaklaşık 70 bin mağazası bulunan BMD, ciro kirasına geçmeyen AVM’lerle ilgili tavrını netleştirdi.
BMD üyesi markalarla yapılan değerlendirmeler ışığında 1 Haziran’da ciro kirasına dönmeyen veya tatmin edici kira indirimi sunmayan AVM’lerde mağaza açılışlarının ticari açıdan çok riskli olduğu konusunda ortak bir görüş oluştu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen BMD Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Öncel, “küresel felaket” ölçeğindeki salgının toplum sağlığının yanı sıra ekonomide de çok ağır tahribatlar yaratmaya gebe olduğunu belirtti.
Süreci en az hasarla atlatmanın ve çok hızlı bir şekilde normalleşmeye geçmenin zamanında alınan önlemlerle mümkün olabileceğini ifade eden Öncel, şunları kaydetti:
“Caddelerde ve bazı AVM’lerde 11 Mayıs’ta mağazalarını açan üyelerimizden aldığımız veriler, ortalama cironun normalin yüzde 30’una ancak ulaştığını gösteriyor. Markalarımızın ciroları için lokomotif işlevi gören turist katkısı da bu yıl çok düşük kalacak. İçinde bulunduğumuz durumu ‘salgın öncesi’ piyasanın kendi kendini dengelediği tam rekabet koşullarıyla değerlendiremeyiz.
Önümüzdeki aylarda karantina önlemlerinin değişik düzeylerde devam edeceğini düşündüğümüzde mağaza kiralarını satış cirosunun belli bir yüzdesi üzerinden hesaplanmasının en adil yöntem olacağına inanıyoruz. Biz ‘çarşı’da en küçüğünden en büyüğüne kadar bütün mağazaların ve birimlerin yaşamasının, AVM’lerdeki ekonomik canlılığı korumak için şart olduğuna inanıyoruz. Tüm dünyayı etkisi altına alan ‘salgın felaketi’ özellikle bünyesi zayıf olanları yaşatma konusunda bize vicdani bir görev yüklüyor. Aynı kaygıyı dengesi bozulan her biri ‘milli servet’ olan AVM ve çarşılar için de taşıyoruz.”
Öncel, yüz binlerce insana iş imkânı sağlayan bu ticaret alanlarındaki canlılığı korumak için her türlü desteği vermeye hazır olduklarını aktararak, “Yeniden tam rekabet koşullarına geçene kadar AVM’lerin ve mağazaların faaliyetlerini en verimli şekilde kurgulamasına yardımcı olmak, ahilik anlayışındaki gibi ‘zor günlerde el ele vererek iyi günlerde yüz yüze bakacağımız’ koşulların oluşmasına katkı sunmak istiyoruz. Bu süreçte markalarımızla dayanışma paketlerini açıklayan ve ağırlıklı olarak yerli yatırımcılardan oluşan AVM yönetimlerine teşekkür ediyoruz. Üyelerimizin çok büyük çoğunluğu kiralama şartlarını net olarak bildirmeyen AVM’lerde mağaza açılışını ekonomik açıdan çok riskli buluyor. Aynı şekilde cadde mağazası sahiplerini de bu dönemde bir kez daha kiracılarıyla dayanışmaya davet ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Sinan Öncel, markalara 1 Eylül-31 Aralık dönemiyle ilgili tavsiyelerini ise ağustos sonunda yine üyelerle beraber yapacakları toplantılarla ortaya çıkacak 3 aylık verilerin ışığında belirleyeceklerini bildirdi.
Ortak alan işletme giderlerinin de markalar için ciddi bir yük olduğuna dikkati çeken Öncel, AVM yönetimlerinden yıl sonuna kadar kısalan çalışma saatleri ve tasarruflarla salgın öncesi genel giderlerin 3’te 1’i oranında fatura beklediklerini kaydetti.
NE OLMUŞTU?
Belli büyüklüğün üzerine çıkmış müteahhitlik firmaları bankalardan kredi kullanarak AVM yatırımına giriştiler. Mağazalardan topladıkları kiralarla banka borcunu ödeyen AVM sahiplerini Covid-19 olumsuz etkiledi. AVM’lerin kapalı kaldığı dönemde kira geliri elde edemeyen müteahhitler borcunu ödemekte zorlandı. Madalyonun diğer tarafında ise müşteri bulamayan mağazalar bulunuyor. AVM sahipleri kira gelirini koruyup borçlarını döndürebilme telaşındayken, mağaza sahipleri de kirada makul düzeyde yeni sözleşmeler talep ediyor.
Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, Güneştepe Camii’nin belediyenin borcuna mahsuben 33 milyon liraya Maliye Hazinesi’ne devredilmesi için yetki aldı.
Son yıllarda ilçe belediyeleri, borçlarını ödemek için kaynak bulamayınca elindeki dini tesis alanlarını satmaya başladı. İstanbul’da cami satış furyasına Sancaktepe, Üsküdar ve Güngören’den sonra Esenler Belediyesi de katıldı.
Kemer Mahallesi’nde Güneştepe Camii’nin de bulunduğu arazi Esenler Belediyesi’nin vergi borcuna mahsuben yaklaşık 33 milyon 341 bin 8 lira bedel üzerinden Maliye Hazinesi’ne devredilecek.
Sözcü’den İsmail Şahin’in haberine göre İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki performansıyla dikkat çeken AK Parti Grup Başkanvekili ve Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, önceki gün olağanüstü toplanan ilçe belediye meclisinden bir taşınmazın satışı için yetki istedi.
Gündem maddeleri arasında gayrimenkulün satışı hakkında Emlak ve İstimlak Müdürlüğü’nün teklifi yer alıyordu. Ancak, gayrimenkulle ilgili olarak toplantı öncesinde belediye meclis üyelerine bilgi verilmedi.
Esenler Belediyesi’nin CHP’li Meclis üyesi Kemal Şahin, SÖZCÜ’ye “Biz toplantı salonuna girene kadar gayrimenkulün satışı hakkında hiçbir şey bilmiyorduk. Normalde bu gayrimenkul satışı yapılırken komisyon raporu hazırlanır ve meclis üyelerine iki gün önceden rapor verilirdi. Pandemi sürecini fırsat bilip oldu bittiye getirdiler. Toplantıdan sonra yaptığım araştırmayla satılan yerin ibadet alanını gördüm” dedi.
Olağanüstü meclis oturumu sırasında gayrimenkule ait ada parsel numarasının hızlıca okunup onay istendiğini belirten Şahin, şunları kaydetti:
AK Partili meclis üyeleri dahil hiç kimse, neresinin satıldığını bilmiyordu. Dini tesis alanının satıldığını bilseler belki karşı çıkarlardı.
Göksu borç ödemek için bugüne kadar belediyeye ait çok sayıda taşınmazı sattı. İlk kez ibadet alanı da satıldı. O da tepki görmemek için gizli kapaklı yapıldı.