Etiket: marka

  • 5 Ödülle Öne Çıktı

    5 Ödülle Öne Çıktı

    41 ülkenin katıldığı uluslararası reklam yarışması Golden Drum’da Silver Drum ödülüne layık görüldü. Kristal Elma Ödülleri’nde ise 2 gümüş, 2 bronz elma kazanarak toplamda 5 prestijli ödülün sahibi oldu.

    Reklamcılar Derneği ev sahipliğinde gerçekleşen Kristal Elma ödül töreninde 4 ödülle buluştu. En iyi reklam kampanyalarının ödüllendirildiği Kristal Elma’da, Basın kategorisinde markanın üretici içeriğiyle öne çıkan ‘Kötü Hediyeler’ kampanyası gümüş elma kazandı. Açıkhava kategorisindeyse ‘Lezzetli Lokasyonlar’ kampanyasıyla gümüş elma kazanan şirket, ‘McDelivery’ ve ‘Araca Servis’ kampanyalarıyla aynı kategoride iki bronz elma ödülüne layık görüldü.

    Şirketin bir diğer başarısıysa 41 ülkenin katılımıyla gerçekleşen uluslararası Golden Drum reklam yarışmasından geldi. Dijital yayın platformu Twitch üzerinden gerçekleştirdiği ‘Game Changer’ kampanyasıyla Silver Drum ödülünü kazanan marka, böylece beş prestijli reklam ödülünün sahibi oldu

  • 11 ayda 327 marka

    11 ayda 327 marka

    TÜRKPATENT Kasım ayı iler marka başvuru dağılımını paylaştı. Erzurum’dan Kasım ayında 28, bu yılın 11 ayında ise 327 marka başvurusunun yapıldığı bildirildi. Erzurum marka başvuru sayısı yüksekliği bazında ülke illeri sıralamasında 44, Bölge illeri sıralamasında ise Malatya, Elazığ’ın ardından 3’üncü sırayı aldı.

    Kasım Ayı Verileri

    Verilere göre Kasım ayında Erzurum’dan 28, KUDAKA istatistik Bölgesi illerinden 42, Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi illerinden 70, Doğu Anadolu Bölgesi illerinden 219, ülkeden ise 15 bin 18 marka başvurusu yapıldı.

    Erzurum’un Kasım Ayı Payı

    DOSİAD araştırma Merkezince veriler üzerinden yapılan hesaplamalara göre, İlin Kasım ayı başvuru sayısı KUDAKA Bölgesinde yüzde 66,6, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesinde yüzde 40,0, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 12,78’lik pay edindi.

    11 Aylık Bölgesel Başvuru Verileri

    Bu yılın Ocak – Kasım ayları düzeyinde Erzurum’dan 327, KUDAKA İstatistik Bölgesi illeri toplamında 545, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesi illeri toplamında 770, Doğu Anadolu Bölgesi illeri toplamında 2 bin 196, Türkiye toplamında ise 145 bin 224 marka başvurusu gerçekleşti.

    Erzurum’un 11 Aylık Marka Başvuru Payı

    TÜRKPATENT verileri üzerinden DOSİAD tarafından yapılan hesaplamalara göre, İlin 11 aylık marka başvuru sayısı KUDAKA Bölgesinde yüzde 60, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesinde yüzde 42,5, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 14.89, ülkede ise yüzde 0.22 oranında pay gösterdi

    Erzurum Aylık Dağılım

    Verilere göre bu yılın 11 ayı kaydında Erzurum’dan Ocak ayında 25,Şubat ayında 19, Mart ayında 25, Nisan ayında 30, Mayıs ayında 28, Haziranda 22, Temmuzda 38, Ağustosta 48, Eylülde 25. Ekimde 39, Kasımda 28 marka başvurusu kaydedildi.

    Erzurum 44. Sırada

    Erzurum bu yılın 10 ayında marka başvuru sayısı yüksekliği bakımından 44’üncü sırayı aldı. Ülkede marka başvurusunun en yüksek olduğu iller; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Konya, Gaziantep, Kocaeli, Adana, Kayseri, Mersin, Muğla, Denizli, Sakarya, Balıkesir, Aydın, Eskişehir, Samsun, Manisa, Tekirdağ, Şanlıurfa, Hatay, Diyarbakır, Trabzon, Çanakkale, Kahramanmaraş, Afyon, Sivas, Ordu, Mardin, Isparta, Malatya, Düzce, Edirne, Aksaray, Rize, Elazığ, Kütahya, Nevşehir, Çorum, Bolu, Yalova, Batman, Erzurum, Zonguldak olarak bildirildi.

    Bölge İlleri Başvuru Dağılımı

    TÜRKPATENT verilerine göre, yılın 11 ayında Bölge illeri, Malatya’dan 478, Elazığ’dan 395, Van’dan 316, Erzurum’dan 327, Ağrı’dan 87, Erzincan’dan 197, Kars’tan 67, Bitlis’ten 77, Muş’tan 58, Bingöl’den 66, Iğdır’dan 60, Ardahan’dan 11, Hakkari’den 26, Tunceli’den 31 marka başvurusu kaydedildi.

  • Yıllara meydan okuyor

    Yıllara meydan okuyor

    Sahil Güvenlik’ dizisinin yıldızı Carmen Electra son günlerde Kim Kardashian’ın markası için yaptığı reklamla gündemde.

    Bir döneme damga vuran Carmen Electra ve televizyon sunucusu ve eski manken Jenny McCarthy Skims için bir araya geldi.

    “Kendimi 25 yaşındakinden daha iyi hissediyorum” diyen Electra 51 yaşında yıllara meydan okuyan görüntüsüyle olay oldu. 50 yaşındaki Jenny ve 51 yaşındaki Carmen, şekillendirici giyim markasının en son kampanyasının yıldızlarıydı.

    İkili bir araba yıkama setinde poz verirken minik siyah bikinileriyle adeta şov yaptı.

    Hayranlar ise reklamın kadınlara değil erkeklere yapıldığını düşündükleri için reklamı eleştirdiler

  • ‘Menteşeli Efe’ markası tescillendi

    ‘Menteşeli Efe’ markası tescillendi

    ‘Menteşeli Efe’ Play Store platformunda

    Menteşe Belediyesi Robotik ve Kodlama Eğitim Merkezi tarafından geliştirilen Menteşeli Efe isimli oyunun da ücretsiz bir şekilde Android telefonlarda play store platformundan indirilerek oynanabilecek.

    Okul öncesi seviye için tasarlanan Menteşeli Efe oyun Andorid telefonlar için play store platformunda yayınlandı. Çocukların sayıları, harfleri, renkleri öğrenerek görsel ve duyusal becerilerini geliştiren oyun mekaniklerine sahip olan eğlenceli bir oyun ve ücretsiz olarak indirilerek oynanabilecek.

    Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, Menteşe Belediyesi Robotik ve Kodlama Eğitim Merkezi tarafından geliştirilen ve Türkiye’de Belediye çatısı altında geliştirilen ilk oyun olma özelliğini taşıyan ‘Menteşeli Efe’ isimli mobil oyunun ve Menteşe Dynamics isminin marka tescilinin alındığını belirtti.

    Başkan Gümüş 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinde Muğla’nın tek Robotik ve Kodlama Eğitim Merkezinin açılışını gerçekleştirdiklerini, şimdi de geliştirilen oyunun ve Menteşe Dynamics takımının ismini tescillediklerini açıkladı.

  • Bursa listede 4’üncü sırada yer aldı

    Bursa listede 4’üncü sırada yer aldı

    Türk Patent ve Marka Kurumu, 2021 yılı Türkiye marka ve patent başvuru sayılarını açıkladı. İstanbul, Ankara ve İzmir’in ardından listede 4. sırada yer alan Bursa’daki başvuruların yüzde 12’si ise Bursa Uludağ Üniversitesi’nden geldi.

    Bursa Uludağ Üniversitesi, patent ve patent başvuru sayılarını her geçen gün arttırmaya devam ediyor. 2019 yılında Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz’un talimatıyla başlatılan çalışmalar meyvesini vermeye devam ediyor. Teknoloji Transfer Ofisi’nin koordinasyonunda ilerleyen faaliyetler sayesinde Üniversitenin 3 yıl önce 60 olan patent başvuru sayısı 2021 yılında 305 oldu. Türk Patent ve Marka Kurumu’nun önceki hafta açıkladığı 2021 yılı Türkiye marka ve patent başvuru sayıları ise Bursa Uludağ Üniversitesi’nin bu alandaki başarısını bir kez daha ortaya çıkardı. Türkiye genelinde 4. olan Bursa’daki patent başvurularının 2021 yılında toplam 52’si Bursa Uludağ Üniversitesi’nden yapıldı. Bursa’da 131 Ar-Ge merkezi ve 26 tasarım merkezi bulunduğu göz önüne alındığında, Üniversitenin başarısı yeniden tescil edilmiş oldu.

    İlk 50’de 19 üniversite yer aldı

    2021 yılında yerli patent başvurularının 1.534’ünü oluşturan ilk 10 kuruluş toplam yerli patent başvurularının yüzde 18’ini oluştururken, yerli patent başvurusunda bulunan ilk 50 kuruluş arasında 19 üniversite de yer aldı. Açıklanan verilere göre yerli patent başvurularının yüzde 11’i üniversiteler tarafından yapıldı.

    “Patent sayımız daha da artacak”

    Açıklanan verileri değerlendiren BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, elde edilen başarının tesadüf olmadığını vurguladı. Yaklaşık 3 yıldır bu konuda yoğun bir çalışma yürüttüklerinin altını çizen Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Göreve geldiğimiz ilk andan itibaren, Üniversitemizin ve akademisyenlerimizin potansiyelinin gerçek anlamda ortaya çıkarılması için gayret ediyoruz. Yarım asra yaklaşan bir deneyimi bulunan Bursa Uludağ Üniversitesi, akademik birikim ve proje üretme kabiliyeti ile çok daha iyisini yapabilecek düzeydedir. Kapanma noktasına gelen Teknoloji Transfer Ofisimiz’in üstün gayreti ve girişimleri ile Üniversitemizin gerçek kapasitesini ortaya çıkarmaya başladık. Yüzlerce akademik çalışmanın patent başvurusunu yaptık. 3 yıl önce 60 olan patent sayımız bugün 300’ü geçti. Bu sayının çok daha yukarılara çıkacağına inanıyoruz. 2021 yılı patent başvuru listesinde yer almaktan, Bursa’mıza ve Türkiye’ye bu anlamda katkı koyan üniversiteler arasında bulunmaktan gurur duyuyoruz. Bu başarı; akademisyenlerimizin ve onlara yol gösteren Teknoloji Transfer Ofisimizin desteği ile geldi. Her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Aynı kararlılık ve azim ile çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

    “Üniversitemizin potansiyelini ortaya çıkarmaya devam edeceğiz”

    Bursa Uludağ TTO Genel Müdürü Prof. Dr. Recep Eren ise kurum olarak faaliyetlerinin hız kesmeden devam edeceğini söyledi. Üniversite-Sanayi işbirliği, Fikri Sınai Mülkiyet Hakları ve girişimcilik alanlarında Üniversitenin gerçek potansiyelini açığa çıkarmaya devam edeceklerini vurgulayan Genel Müdür Prof. Dr. Recep Eren; “2022 yılında çok daha iyi başarılara imza atmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

  • Büyükşehir’in yeni markası: Bursa Su

    Büyükşehir’in yeni markası: Bursa Su

    Bursa Büyükşehir Belediyesi, 2018 yılında üretime başlayan, Türkiye’de 26 il ve dünyanın 7 farklı ülkesinde tüketiciyle buluşarak, yıllık 40 milyon TL ciro ile kent ekonomisine katkı sağlayan Muradiye Su markasının ardından Bursa Su markası ile sektördeki pazar payını artırmayı hedefliyor.

    Bursa’nın sahip olduğu tarihi, kültürel ve doğal tüm değerleri ön plana çıkarıp, kent ekonomisi için katma değer sağlayan Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımlarıyla Uludağ’dan gelen pınarlar da şehir ekonomisine can suyu oluyor. Kestel’in Gözede mevkiinde Uludağ yamaçlarında 2018 yılında ‘Muradiye Su’ markası ile üretime başlayan su şişeleme fabrikası, 11 farklı ürün gamıyla kısa zamanda sektörün önemli bir markası haline geldi. Oluşturduğu istihdamın yanında yıllık 40 milyon TL ciro ile kent ekonomisine değer katan Muradiye Su, Libya, Almanya, Hollanda, Belçika, Suudi Arabistan, Filistin, Kuveyt olmak üzere 7 farklı ülke ile Türkiye’de de 26 farklı kentte tüketiciyle buluştu. Uludağ pınarlarının tüketiciyle ekonomik ve sağlıklı şekilde buluşturulmasını hedefleyen Büyükşehir Belediyesi, Muradiye Su’nun yanında yeni markası ‘Bursa Su’ ile sektördeki gücüne güç katacak.

    Hayat su ile devam eder

    Büyükşehir Belediyesi’nin yeni markası ‘Bursa Su’, Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantı ile kamuoyuna tanıtıldı. Toplantıda konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, iklim değişikliğinde yaşanan gelişmelerin bu şekilde devam etmesi halinde, bütün dünyada yüzde 40 oranında bir küresel su açığına maruz kalınacağını söyledi. Bu konu üzerinde hassasiyetle durulması gerektiğini ifade eden Başkan Aktaş, “Malum hayat su ile devam etmektedir, suyun kullanım alanları bütün hayatımızı kapsamaktadır. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak BUSKİ marifetiyle Bursa’nın hem bugününü hem de yarınlarını kapsayacak biçimde, su ihtiyacını karşılamak adına çalışma ve yatırımlarımıza bütün gayretimizle devam ediyoruz. Bunun yanında Jeotermal AŞ şirketimiz ile ambalajlı su yatırımı ve yeni markamızla ilgili heyecanımızı sizlerle paylaşmak istiyoruz” dedi.

    Pazar oldukça büyüdü

    Türkiye’de 2002 yılından sonra yaşanan ekonomik kalkınmanın yanı sıra ambalajlı su sektörüne yapılan yüksek teknolojik yatırımların ambalajlı su pazarını oldukça büyüttüğünü dile getiren Başkan Aktaş, “2018 yılında yapılan bir araştırmaya göre dünyada 600 milyon hanenin ambalajlı su tükettiği belirtiliyor. Bu rakam yılda 391 milyar litre, yani dakikada yaklaşık 1 milyon adet ambalajlı suyun tüketilmesi anlamına geliyor. Türkiye’de ise yıllık kişi başı 68 litre pet ve cam, 81 litre damacana olmak üzere toplam 149 litre ambalajlı su tüketiliyor ve ülkemizde yaklaşık 400 adet su fabrikası bulunuyor. Bu fabrikalardan 28 adedi de şehrimizde yer alıyor. Yapılan hesaplamaya göre Bursa’mızda yıllık 450 milyon litre, yani yaklaşık 250 milyon TL tutarında hazır su pazarı bulunuyor. Şehrimizdeki bütün fabrikalarda şişelenen pınar su kaynakları, Bursa’mızın su ihtiyacının sadece yüzde 2,74’üne karşılık geliyor. Bu da şu anlama gelmektedir ki; bazılarının ifade ettiği gibi su fabrikalarının, Bursa’nın pınar suyu kaynaklarına herhangi bir olumsuz etkisi yoktur. Ayrıca bu su fabrikalarının tükettiği pınar su kaynakları bizim baraj havzalarımızın dışında yer almaktadır” dedi.

    ‘Bursa’da su çeşmeden içilir’

    “Bursa’da su çeşmeden içilir” sloganını akıllara kazıyan Büyükşehir Belediyesi neden su fabrikası kurdu?” sorusuna cevap veren Başkan Aktaş, “Amacımız; Bursa özelinde ambalajlı su pazarında, BESAŞ örneğinde olduğu gibi piyasanın regüle edilerek fiyat dengesinin sağlanması, bununla birlikte Bursa halkına teknolojinin son imkânlarını kullanarak temiz ve sağlıklı içme suyu sunma ihtiyacıdır. Ayrıca bölgemizde istihdam ve ekonomik değer oluşturmayı hedefledik. Bilmenizi isterim ki; “Bursa’da su çeşmeden içilir” sloganının arkasındayız. BUSKİ marifetiyle, tam bir sağlık güvencesine sahip içilebilir suyu halkımızın tüketimine sunuyoruz. Ancak hâlihazırda evsel tüketim dışında birçok alanda da ambalajlı su tüketimi tercih ediliyor. Bu noktada tüketici tercihlerine güvenilir bir seçenek sunabilmeyi amaçlıyoruz. Ambalajlı su; acil durum, doğal afet veya mücbir sebep hâllerinde su arzının kesildiği veya kirlendiği yerlerde de hayati önem arz ediyor. Deprem, sel, şiddetli kuraklık gibi mücbir sebep hâllerinde içilebilir musluk suyu kaynakları kesintiye uğradığında, ambalajlı su, şehir halkına gerekli suyu temin etmekte önemli bir rol oynuyor. Su fabrikamız, acil durumlarda ve doğal afet hâlinde günlük 70 tır kapasitesi ile bütün şehre yetebilecek alt yapıya sahiptir. Hatırlanacağı üzere Elazığ, Malatya ve son olarak İzmir’e depremden hemen sonra tırlarımızı göndermiştik” diye konuştu.

    Neden ‘Bursa Su’?

    Su fabrikasında önümüzdeki birkaç yıl içinde istihdamın artacağını ve yıllık 100 milyon TL’nin üzerinde ciro hedeflediklerini de kaydeden Başkan Aktaş, “Peki, Muradiye Su varken “neden Bursa Su markası?.” Bilindiği gibi Bursa’mız ambalajlı doğal kaynak suyu pazarında; kalitesi ve tüketicilerin tercih etme eğilimi noktasında Türkiye’nin en önde gelen şehri olmayı başarmış durumda. Bursa’nın doğal kaynak sularının pazarda; sağlıklı, lezzetli, olumlu ve avantajlı bir algısı var. Biz de açıkçası bu avantajı fırsata çevirmek istedik ve “Bursa Su” markasını Büyükşehir Belediyemizin bünyesine katabilmek için kolları sıvadık. Bu noktada bugün, ‘Muradiye Su’ya kardeş olarak ortaya çıkardığımız ‘Bursa Su’ markamız ile Bursa isminin sektördeki avantajlarını da kullanmış olacağız. Böylelikle markamızın pazardaki tutunma sürecini kısaltmanın yanı sıra, tercih edilme noktasında önemli bir ayrıcalık sağlamış olacağız. Sektördeki hemen her oyuncunun bu markaya sahip olmak gibi bir arzusunun olduğunu biliyoruz. Bu markayı Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak tescil etmiş olmanın da mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.

    12 litrelik yeni ürün

    Su fabrikamızın verimliliğini ve üretim kapasitesini artıracaklarını, ‘Bursa Su’ markası ile yepyeni bir kaynağı ve içimi yumuşak bir lezzeti daha tüketiciyle buluşturacaklarını belirten Başkan Aktaş, sektörde Bursa özelinde, ‘Bursa Su’ markası ile birlikte pazar lideri olmayı hedeflediklerini vurguladı. Muradiye Su markası ile 19 litre pet şişe olarak sunduklarını ürünü, damacana olarak da tüketiciyle buluşturacaklarını diye getiren Başkan Aktaş, Bursa Su ile de Bursa’ya yepyeni bir ürünü 12 litrelik damacana şişeyi kazandıracaklarını müjdeledi. Tüketicilerin 12 litrelik Bursa Su’yu 4 lira 75 kuruş gibi ekonomik bir fiyatla alabileceğine dikkat çeken Başkan Aktaş, “Günümüz şartları göz önünde bulundurulduğunda 12 litre damacana ürünleri fiziki gereklilikleri karşılamakla birlikte, son tüketici açısından kolay, ucuz ve ulaşılabilir olması yönüyle oldukça kıymetli. Bu kapsamda doğrudan dağıtım sistemi uygulaması ile başta Bursa halkı olmak üzere, tüketicinin temel su ihtiyaçlarını günümüz şartlarına uygun, kaliteli, ekonomik ve kolay ulaşılabilir şekilde sağlamaya başlıyoruz. Bir taraftan yaygın bir dağıtım ağı oluşumu ile Bursalılara en ekonomik doğal kaynak suyunu sunarken, öte taraftan doğrudan dağıtım sistemi ağında oluşturacağımız çok sayıda bayimiz ile girişimcilerimize de kendi işlerine yatırım yapma ve bu değere ortak olma fırsatını sunmuş olacağız. Ülkemizde bir ailenin asgari ambalajlı su tüketimi haftalık 1 litrelik 12 pet şişe olarak ölçü alındığında ekonomik açıdan; bir aile yılda 624 adet pet şişe tüketmektedir. 30.000 abone hedefimizle yola çıktığımızda, yıllık toplam 18 milyon 720 bin adet plastik şişenin doğaya karışması engellenecek, aynı zamanda döviz bazında petrokimya ürün alımı kısıtlanarak ülke ekonomisine katkı sağlanmış olacaktır” dedi.

    Denge unsuru

    Piyasanın yüzde 50 altında ve en az 1 yıl değişmeyecek fiyat uygulaması ile BESAŞ ve BUDO’da olduğu gibi pazarın denge unsuru olacaklarını ifade eden Başkan Aktaş, “Haftada bir damacana kullanan bir ailenin bütçesine yıllık 390 TL katkıda bulunmuş olacağız. Sağlık açısından ise; ağır ürün kaldırılması sonucu oluşan bel ve boyun fıtığı gibi hastalıkların önüne geçilmesine yardımcı olmayı amaçlıyoruz. 19 litreye göre çok daha hafif olduğu için ev veya iş yerinde kullanım kolaylığı sağlanmış olacak. Fabrikadan dağıtım araçlarına yüklenen ürünler başka bir aracı olmadan mahalle ve sokak aralarına girerek tüketicilere sunulacaktır. Bu da Bursa’da bir ilk olma özelliği taşıyor. Ayrıca Bursa Su 12 litre ürünleri BESAŞ bayilerinden de temin edilebilecek. Hemşehrilerimiz, Bursa Su dağıtım araçlarının hangi bölge ve mahallede hizmet verdiğini ve geçiş saatlerini internet sitemizden öğrenebilecekler. Yeni markamız Bursa Su’nun şehrimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

  • İnegöl Belediyesi’nden İnegöl Mobilyası tanıtımına dev destek

    İnegöl Belediyesi’nden İnegöl Mobilyası tanıtımına dev destek

    Kısa bir süre önce “Her Yerde İnegöl Mobilyası, Al Sen De İnegöl Mobilyası” sloganıyla İnegöl Mobilyasının günün şartlarında tanıtılması amacıyla başlatılan çalışmalara İnegöl Belediyesi’nden 250 Bin TL dev destek geldi.

    İnegöl’ün gelişimine her alanda katkı sağlayan İnegöl Belediyesi, İnegöl Mobilyasını dünya markası haline getirmek amacıyla oluşturulan ‘Tanıtım Grubu’ çalışmalarına destek vermek için İnegöl Marangozlar ve Mobilyacılar Odası ile protokol imzaladı.

    İnegöl Mobilyası Tanıtım Grubu’na destek protokolü toplantısı, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, İnegöl Marangozlar ve Mobilyacılar Odası Başkan Vekili Abdurrahman Maksutlar, yönetim kurulu üyesi Murat Esiner, İnegöl Belediyesi Ak Parti Meclis Üyesi Kemal Kaya’nın katılımlarıyla İnegöl Belediyesi Encümen Salonunda gerçekleşti.

    ŞEHRİMİZİN LOKOMOTİFİNE KAYNAKLARIMIZI SEFERBER ETTİK

    Toplantı esnasında konuşma yapan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, ‘’Geçtiğimiz günlerde İnegöl Mobilyası tanıtım gurubunun ortak çalışması neticesinde İnegöl Mobilyasının günün şartlarında tanıtılabilmesiyle ilgili yaklaşık bir yıllık süreyi kapsayacak şekilde çalışma hazırlandı. Daha öncede defaatle ifade ettiğimiz gibi mobilya bizim şehrimizin lokomotifi. Burada bizler şehrimizin lokomotifi olan bu alanda sürekli gelişimi, yeniliği ve kendi eksikliklerimizi görerek geleceğe yönelik çok daha sağlam ve emin bir şekilde yürümek istediğimizi, bu noktada da İnegöl Belediyesi olarak kaynaklarımızı seferber edeceğimizi ifade etmiştik. Buradan hareketle bizlerde belirlenmiş olan 1 Milyon TL’lik bütçenin paylaşımında 250 Bin TL destek vermiş olduk. İnegöl Belediyesi bir kamu kuruluşudur. Kamu kuruluşu olmamızdan dolayı da yardım ve desteklerimizi belirli şartlar karşılığında gerçekleştirebiliyoruz. Konunun resmi ve tüzel kişiliği olan İnegöl Marangozlar ve Mobilyacılar Odası olduğu içinde kendileriyle bir protokol gerçekleştirerek ortak bir projeyi hayata geçirmiş olacağız.

    BİRLİKTEN KUVVET DOĞAR

    Diğer paydaşlar ile ortak hareketle daha güzel işler yapılacağını vurgulayan Başkan Alper Taban, ‘’Bu oluşumda Mobiliyum AVM, İnegöl Marangozlar ve Mobilyacılar Odamız, İMOS, İGİAD, Ertuğrulgazi Mobilyacılar Derneğimiz, Ticaret ve Sanayi Odamız ve İnegöl Belediyemiz var. Dolayısıyla birlikten güç ve kuvvet doğar diyerek ortak tanıtım ve hizmet projemizi protokol altına alacağız. Emeği geçen tüm paydaşlara teşekkür ediyorum. Bu oluşumla birlikte daha güzel işler çıkaracağımıza canı gönülden inanıyorum. Geçmişten bu güne özellikle mobilyanın bu güne gelmesinde katkısı olan ama bugün hayatta olmayan tüm büyüklerimizi, sanatkârlarımızı rahmet millet ve saygıyla anıyorum. Hayatta olanlara da sağlık sıhhat diliyorum. Özellikle yeni jenerasyonun da öngörüleriyle mobilya şehrimizde geçmişten daha fazla söz ettirmeye devam edecek. Bu şehir daha fazla ekonomik anlamda değer oluşturmaya, tanınırlık ve bilinirlik anlamında daha güzel bir noktaya doğru ilerleyecek. Yaptığımız protokolün de hayırlı olmasını diliyorum.’’ dedi.

    İnegöl Marangozlar ve Mobilyacılar Odası Başkan Vekili Abdurrahman Maksutlar ise İnegöl’ün değeri olan İnegöl Mobilyasına destek veren esnaflara, İnegöl Belediyesi’ne ve Sivil Toplum Kuruluşlarına verilen desteklerden dolayı teşekkür etti.

    Konuşmaların ardından İnegöl Mobilyası Tanıtım Grubuna 250 Bin TL’lik maddi destek protokolü imzalandı.