Etiket: meclis

  • ABD 45 günlük kısa vadeli bütçe tasarısını kabul etti

    ABD 45 günlük kısa vadeli bütçe tasarısını kabul etti

    ABD Temsilciler Meclisi bugün hükümetin kapanmasını önlemek için 2’inci kez oylamaya gitti. Yapılan oylama sonunda kabul edilmesi için meclis üyelerinin 3’te 2’sinin evet oyu vermesi gereken ve yalnızca doğal afet yardımını içeren 45 günlük kısa vadeli bütçe tasarısı 335’e 91 oyla kabul edildi. Hızlı bir sürecin ardından meclise sunulan ve mecliste kabul edilen tasarı, bir sonraki adım olarak ABD’nin 50 eyaletinin her birinden eşit olarak seçilen 2 senatörden oluşan 100 üyeli Birleşik Devletler Senatosu’na sunulacak.
    Temsilciler Meclisi Başkanı Cumhuriyetçi Kevin McCarthy’nin meclis gündemine getirdiği ve federal hükümete ekim sonuna kadar geçici finansman sağlanmasını öngören bütçe tasarısı için dün oylama yapılmış, ancak Cumhuriyetçilerin öncelikleri olan harcamaların kısılması ve sınır güvenliğinin sağlanması gibi konuları içeren bütçe tasarısı, Temsilciler Meclisi’nde 198’e karşı 232 oyla reddedilmişti. Yeni mali yılda federal hükümete finansman sağlayacak bütçe tasarısının hala yasalaşmaması nedeniyle hükümetin, yarından itibaren kapanması bekleniyor.

  • Meclis’te yeni yasama yılı başlıyor

    Meclis’te yeni yasama yılı başlıyor

    Meclis, 2,5 aylık aranın ardından yasama çalışmalarına yeniden başlayacak.

    28. Dönem 2. Yasama Yılı’nın başlaması dolayısıyla ilk olarak Meclis Atatürk Anıtı’na çelenk konulacak, saygı duruşunda bulunulacak ve İstiklal Marşı okunacak. Anıttaki törenin ardından Meclis Genel Kurulu saat 14.00’te açılacak.

    TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, birleşimi açmasının ardından sunuş konuşması yapacak. Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı Genel Kurula takdim edecek, ardından İstiklal Marşı okunacak. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Genel Kuruluna hitap edecek.

    Meclis başkanlarının yasama yılı açılışı dolayısıyla geleneksel olarak verdiği akşam resepsiyonu düzenlenecek. Kurtulmuş’un ev sahipliğinde TBMM Tören Salonundaki resepsiyon, saat 19.30’da gerçekleştirilecek.

    ZİYARETÇİ KABUL EDİLMEYECEK

    Yasama yılının açılışında devlet protokolü ile davetiye gönderilen izleyiciler dışında TBMM’ye ziyaretçi kabul edilmeyecek.

    Genel Kurul, yeni yasama döneminin ilk mesaisini 3 Ekim Salı günü yapacak. Meclis Genel Kurulu’nun öncelikli gündeminde, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üye seçimi, uluslararası sözleşmeler, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak ve Suriye, Lübnan, Mali ve Orta Afrika Cumhuriyeti’ndeki görev sürelerine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkerelerinin bulunması planlanıyor.

    Salı ve çarşamba günü Meclis’te grubu bulunan siyasi partilerin grup toplantıları gerçekleşecek.

  • Meclis’te yeni yasama yılı başlıyor

    Meclis’te yeni yasama yılı başlıyor

    Meclis, 2,5 aylık aranın ardından yasama çalışmalarına yarın yeniden başlayacak. 28. Dönem 2. Yasama Yılı’nın başlaması dolayısıyla ilk olarak Meclis Atatürk Anıtı’na çelenk konulacak, saygı duruşunda bulunulacak ve İstiklal Marşı okunacak. Anıttaki törenin ardından Meclis Genel Kurulu saat 14.00’te açılacak.

  • “Kanun teklifimizi meclisimize sunacağız”

    “Kanun teklifimizi meclisimize sunacağız”

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bir dizi incelemelerde bulunmak için Trabzon’a geldi. Kentteki incelemeler ve temasların ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, DSİ 22. Bölge Müdürlüğünde düzenlenen ‘Trabzon İş Dünyası Buluşması’ toplantısına katıldı. Toplantıya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın yanı sıra Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, AK Parti Trabzon Milletvekilleri, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu ve iş adamları katıldı.

    Konuşmasına Fas’ta meydana gelen deprem ile başlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, depremden etkilenen Faslı vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti. Yılmaz, “Bugün Fas’ta bir deprem yaşandı biliyorsunuz. Faslı kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Depremde çok sayıda insanın hayatını kaybettiği anlaşılıyor. Henüz tam rakamlar ortaya çıkmış değil ama her geçen saat yükseldiğini görüyoruz. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa, geride kalanlara sabırlar diliyorum, sağlık diliyorum. Türkiye Cumhuriyeti olarak olayın hemen ilk anından itibaren Faslı yetkililerle ilgili İçişleri Bakanımız ve diğer yetkililerimiz temasa geçtiler. Ve Türkiye Cumhuriyeti olarak elimizden gelen tüm desteği vereceğimizi ifade ettiler. AFAD belli hazırlıklar yaptı. Gerek çadır, gerek gıda, gerek arama kurtarma ekibi olarak ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduğumuz ilgili muhataplara iletildi. Fas devletinin talebine bağlı olarak her an yardım etmeye hazır olduğumuzu da tekrar ifade etmek isterim. Afetlerden çok çeken afetlerle çok mücadele eden bir toplum, bir millet olarak her zaman dünyanın neresinde olursa olsun afetzedelerin yanında olduk olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    Hiçbir zaman millete hayal satmadıklarını dile getiren Yılmaz, “Ülkemizin her bir karışında huzur ve güven iklimini egemen kılma anlayışı içinde terörle mücadelemizi de kararlılıkla sürdürdüğümüzü sürdüreceğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum. Milletimiz için Cumhurbaşkanımız liderliğinde hep büyük hayaller kurduk. Ama hiçbir zaman milletimize hayal satmadık. Her zaman ayakları yere basan programlar, projeler uyguladık. Yatırımlar yaptık. Ülkemizi 21 yılda 3.5 trilyon dolarlık bir yatırımla buluşturduk son 20 yılda. 21 yıldır gerçekçi siyaset, eser ve hizmet siyaseti yaptık. Ülkemizin asırlık eksikliklerini tamamlama gayreti içinde olduk. Cumhuriyetimizin 100. yılına, insanımızın daha büyük umutlar ve daha büyük hedeflerle girmesi için çalışmaya devam ediyoruz. Biz bu yeni yüzyılı Türkiye yüzyılı olarak isimlendiriyoruz. Bütün toplumsal kesimlerimizle, bütün illerimizle, bölgelerimizle hangi siyasi görüşten olursa olsun, her kesimle birlikte inşa edeceğimiz ve Türkiye’yi çok daha yükseklere taşıyacağımız bir yüzyıl olmasını hedefliyoruz” diye konuştu.

    “Kurda Belli bir artış oldu. Tekrarlayacak bir artış değil bu”

    Son 20 yılda Türkiye’nin dünyanın 2 puan üstünde büyüme performansı gösterdiğini vurgulayan Yılmaz, “Bir taraftan zor bir dönemden geçtiğimizde kabul etmek durumundayız. Dünya hala pandeminin etkilerini tam olarak atlatabilmiş değil. Son 20 yıllık döneme baktığınızda Türkiye ekonomisi son 20 yılda yüzde beş buçuk ortalama bir büyüme kaydetti. Dünya ekonomisiyse 3.6 civarında bir büyüme kaydetti. Yani son 20 yılda Türkiye dünyanın 2 puan üstünde aşağı yukarı bir büyüme performansı gösterdi. Bir yıl için bu çok önemli değil diyebilirsiniz. Ama 20 yıllık bir ortalamada bunu başaran bir ülkenin dünyadaki konumunu nereden nereye taşıdığını da hesaplayabilirsiniz. Son yıllarda yalnız dünyada büyümede bir yavaşlama var. İçinde bulunduğumuz yıl yüzde 3 civarında dünyada bir büyüme bekleniyor. Önümüzdeki yıllarda da öyle. Yani ortalama 3.6’dan 3’lere düşmüş durumda dünya büyümesi. Dünya ticareti de aynı şekilde çok daha hızlı gelişirdi. Ama son yıllarda büyümenin bile bu yıl altına düşmesi bekleniyor. Yüzde 2 civarında dünya ticaretinde bu yıl bir artış beklentisi var. Dolayısıyla dünyada ekonominin pek iyi bir durumda olmadığını rahatlıkla ifade edebiliriz. Diğer taraftan maalesef Ukrayna Rusya savaşı gibi jeopolitik olumsuz gelişmelerini de yaşandığını Görüyoruz.

    Avrupa’yı da derinden etkileyen büyük bir savaşın, büyük bir çatışmanın yaşandığını, enerji ve gıda başta olmak üzere birçok emtia fiyatının da bu gelişmelerden etkilendiğini hep birlikte görüyoruz. Bunların ötesinde ülkemizin yaşadığı büyük bir deprem var. Bu yıl geçici olarak yükseliş var. Bu geçiş sürecinden kaynaklanıyor politikalarımızda. Belli bir geçiş süreci yaşıyoruz. Kurda Belli bir artış oldu. Tekrarlayacak bir artış değil bu. Bir birikmiş bir ihtiyaç vardı diyelim. O açığa çıkmış oldu. Bundan sonra daha dengeli bir gidişat olacaktır. Bir taraftan da ücretlerde enflasyonun üzerinde yaptığımız artışlar bütçe açısından aldığımız tedbirler bunların bir miktar enflasyona olumsuz yansımaları oldu. Ancak enflasyonu da gelecek yıldan başlayarak bir kontrol altına alacağız” şeklinde konuştu.

    “Her şeyin dozajı var”

    Türkiye’nin satın alma gücü paritesiyle dünyanın 11. büyük ekonomisi olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Bunun planlı, programını yapmış durumdayız. Bir taraftan Merkez Bankamızın politikaları diğer taraftan Maliye politikalarımız ve yapısal reformlarımızla bu hedefimizi de gerçekleştireceğiz. Bunun çok detaylı halini orta vadeli programımızı da bulabilirsiniz. Bu ikinci amacımız. Birincisi afetin yaralarını sarmak. İkincisi enflasyonu tek hanelere düşürmek. Üçüncü amacımız bunları yaparken büyümeyi ve istihdamı devam ettirmek. Cumhurbaşkanımız hep altını çiziyor. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracatla cari açığı belli bir düşük seviyeye çekerek büyümemizi istikrarlı bir şekilde sürdürmek. Bu çerçeveyi de yine orta vadeli Programımızda esas aldık. Belki bir miktar büyümede düşüş olacak ama size az önce de arz ettim. Dünyada zaten genel bir düşüş var.

    Dünyada yüzde 3’lere düşmüş durumda büyüme. Biz bu dönemde ortalama 4.5 bir büyümeyi yakalayacağımızı düşünüyoruz. Yine dünyanın 1.5 üzerinde bir büyümeyle gidebileceğimizi düşünüyoruz. Büyümedeki orandan daha önemli olan büyümenin kalitesi. İçeriği, kompozisyonu nasıl ifade ederseniz, büyüme yaklaşımımızda tüketim ağırlıklı değil, yatırım ve ihracat ağırlıklı bir büyümeyi öngörüyoruz. Bu da enflasyon üreten değil, enflasyonu daha bir aşağı çeken bir büyüme yaklaşımını ifade ediyor. Tüketim kötü bir şey değil elbette. Elbette refah için tüketim olacak. Ama her şeyin dozajı var. Aşırıya gittiği zaman hiçbir şey faydalı olmuyor. İthalatı arttırıcı olabiliyor. Dolayısıyla bizim önümüzdeki dönem büyümemiz, yatırım ve ihracat odaklı bir büyüme şeklinde tasarlandı. Bu üçüncü hedefimiz dördüncü hedefimiz de bütün bunları ne için yapıyoruz? İnsan için yapıyoruz. Ekonomi insan için, insan yoksa ekonomi de yok. Kalkınmanın, büyümenin, ekonominin amacı insana hizmet olduğu gibi en temel aracı da yine insan. Dolayısıyla bu programımızın en temel amacı, nihai amacı sosyal refahı arttırmak, sosyal adaleti güçlendirmek ve ülkemizi, insanımızı kalıcı bir şekilde refahını arttıran bir konuma yükseltmek Dolayısıyla en temel amacımız bu. Bunun da politikalarını yine orta vadeli programda görebilirsiniz.

    Vergi reformu anlayışımızdan eğitim, mesleki eğitim konusunda yapacaklarımıza afetle ilgili konulardan çevre konularına, birçok konu sosyal refahı arttırıcı konuya da orta vadeli programda yer vermiş durumdayız. Değerli arkadaşlar orta vadeli programla ilgili bazı göstergeleri de paylaşmak isterim sizinle. Bu yıl 2023, artı 3 yıl demek, orta vadeli program. 2023, 2024, 2025, 2026 yani izleyen üç yıl. Bu içinde bulunduğumuz yılın da rakamlarını güncelliyoruz. Üç yıla ilişkin de politikalarımızı, tahminlerimizi koyuyoruz. 2023 yılındaki tahminimize göre ilk defa tarihimizde 1 trilyon doların üstüne çıkacağız bu sene. Aslında şu anda bile hesapladığımız geçmişe dönük 12 aylık bir hesap yaptığımızda 1 trilyon doları aşmış durumdayız. Bu Türkiye için bir ilk oldu. Satın alma gücü paritesiyle dünyanın 11. büyük ekonomisiyiz. Bu yeni rakamla ulaştığımız nominal dolarla 1 trilyonun üzerindeki dolar büyüklüğüyle 17. büyük ekonomi konumundayız. Nominal dolar bazında. Son 20 yılda az önce söyledim. Dünya 5.5 büyürken biz 3.6 büyüdük. 4.5 ortalamayla yine önümüzdeki 3 yıl büyümeyi öngörüyoruz. 2026’ya geldiğimizde 1.3 trilyon doların üstünde Ekonomik büyüklüğe ulaşacağımızı tahmin ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    “2026’da ihracatta 300 milyar doları aşacağımızı tahmin ediyoruz”

    Kişi başına gelirin 14 bin 885 dolara ulaşacağını öngördüklerini belirten Yılmaz, “Bu da önemli bir kritik eşiği aşacağımızı gösteriyor. Dünya Bankası’nın bir sınıflandırması var. Ülkeleri düşük gelirli ülkeler. Alt Orta gelir, üst orta gelir ve yüksek gelirli ülkeler şeklinde sınıflandırıyor Dünya Bankası. Orada 13 bin 845 dolar gibi bir eşik değer var. Bunu geçtiğiniz zaman yüksek gelirli ülkeler sınıfına girmiş oluyorsunuz. İşte Türkiye 2026’da sağlayacağı gelişmelerle İnşallah bu dönemde yüksek gelirli ülkeler ligine adım atmış olacak. Aşağılardan belki başlayacağız ama o lige geçmiş olacağız. Bu dönemde yine istihdamı ihmal etmeyeceğimizi ifade etmiştim. Genç ve kadın girişimciliği istihdamı başta olmak üzere Birçok politikayla istihdamı büyümeyle ve diğer destekleyici politikalarla arttırmaya devam edeceğiz.

    Program döneminde ilave 2.7 milyon istihdam olacağını hesaplıyoruz. Yıllık aşağı yukarı 900 bin civarında istihdam artışı bekliyoruz Bu rakamlara çok sayıda başka rakam ilave edilebilir ama temel rakamlar olarak bunları ifade edebilirim. Belki buna ilave ihracatı ve turizmi de söyleyip tamamlayabilirim. 2026’da ihracatta 300 milyar doları aşacağımızı tahmin ediyoruz. Bu sene 255 milyar dolar olacak diye bekliyoruz. Dolayısıyla ilk defa 300 milyar dolar sınırını 2026’da aşacağımızı öngörüyoruz ihracat olarak. Turizm gelirleri bakımından ise 2026’da 70 milyar doların üstünde bir turizm beklendiğimizi ifade edebilirim. Trabzon’un inşallah Doğu Karadeniz’in de daha fazla katkısının olacağına yürekten inanıyoruz. Sahip olduğu muhteşem güzelliklerle, tabiat turizmiyle mutlaka Trabzon’un da buna bu hedeflerimize ciddi katkısı olacağını ifade etmek istiyorum” dedi.

    “Aile ve Gençlik Bankası kanun teklifimizi yeni dönemde meclisimize sunacağız”

    Aile ve Gençlik Bankası çalışmalarının belli bir aşamaya getirildiğini söyleyen Yılmaz, “Karadeniz’de yeni gaz, petrol aramaları, imkanları biliyorsunuz. Bu konularda da önemli gelişmeler sağladık. Bu çerçevede de bir Aile ve Gençlik Bankası kurmayı hedefliyoruz. Seçim vaatlerimizden biri buydu. Bu konuda da çalışmalara başladık. Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda çalışmaları başlattık. Belli bir aşamaya getirmiş durumdayız. Olgunlaştırdığımızda kanun teklifimizi yeni dönemde meclisimize sunacağız. Aile ve gençlik bankasını kuracağız. Ve aşama aşama bunu etkili bir hale getireceğiz. Gerek doğal gazdan, gerek petrolden, gerekse madenlerden gelen birtakım gelirleri belli bir yüzdesini bu bankamıza aktararak buradan yeni evlenen çiftlere destek olacağız. İleri ki dönemlerde belki genç girişimcilere buradan daha fazla destek olma imkanlarını da araştıracağız” şeklinde konuştu.

    “Bindiğimiz dalı kesmemeliyiz”

    Doğu Karadeniz Bölgesi’nin kıymetinin bilinmesi gerektiğini dile getiren Yılmaz, “Burası Doğu Karadeniz hakikaten cennet gibi bir bölge ben geçmişte Kalkınma Bakanı olarak geldiğimde de hep şunu ifade ederdim. Biraz hani şaka yollu diyelim buradaki insanımız cennete gittiğinde yabancılık çekmeyecek diye ifade ediyordum ben doğrusu. Hakikaten cennet gibi bir bölgedeyiz. Ama bu bölgenin kıymetini bilmemiz lazım sürdürülebilirlik, tekrar ediyorum. Sürdürülebilirlik çok çok kıymetli bir şey. Bindiğimiz dalı kesmemeliyiz. Var olan değerleri, güzellikleri çok ciddi bir şekilde korumalıyız. Tabii ki kullanmalıyız ama koruma, kullanma dengesini gözeterek kullanmalıyız. Bunu yaptığımız zaman hem bu değerler gelecek nesillere kalmış olacaktır hem de daha katma değeri yüksek bir turizmi de inşa etmiş olacağız. Bu sene 1 milyona yakın bir turist bekliyoruz. Bir taraftan da eğitim turizmi, sağlık turizmi gelişiyor. Binlerce yabancı öğrenci var. İnşallah daha fazla sağlık turizmi de olur. Ama en önemlisi tabii yeşil yol dediğimiz yayla turizmi. Burayı da tekrar bir ifade etmek istiyorum. Belki yanlış algılandı bir dönem.

    Burası marka bir tabiat turizmi güzergahı bizim çıkış amacımız oydu. Devlet Planlama Teşkilatındayken çalıştığımız bir projeydi. Faruk Nafiz Özak Bakanımızla birlikte çalışmıştık o dönem. Kendisi burada. En heyecanlı savunucularından biriydi gerçekten. Ona da huzurunuzda teşekkür ediyoruz. İyi bir ekiple çalışılmıştı. Amaç şuydu. Belli bir güzergahı uluslararası bir markaya dönüştürmek. Nasıl mavi yol diye bir denizlerimizde güzergahlar varsa Yeşil Yol güzergahımız olsun. Uluslararası bir marka olsun. Belli bir uluslararası standardı olsun. Burada Tabiatla uyumlu kesinlikle tabiatla uyumlu bir yol yapılsın. Yaylalar arasında yerel malzeme kullanılsın, yerel mimari kullanılsın. Ve bu güzergah boyunca iyi bir kaliteli bir destinasyon oluştursun. yerel düzey turistler geldiği zaman da ve Yurt içinden ziyaretçiler geldiği zaman da çok güvenli, konforlu, kaliteli bir tabiat turizmi yaşansın. Katma değeri yüksek bir turizm olsun. Hedef buydu. Bu yönde de epey bir çalışma var. Yürütüldü. Belli bir noktaya gelindi. Önümüzdeki dönem inşallah bu konuda geçmişi de iyi değerlendirerek tekrar masaya yatırarak daha farklı açılımlar da yapılabilir diye inanıyorum” ifadelerini kullandı.
    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak gerçekleştirildi.

  • Emeklileri heyecanlandıran gelişme

    Emeklileri heyecanlandıran gelişme

    Temmuz ayında yapılan zamdan memnun olmayan emekliler hükümetin yapacağı yeni düzenlemeye odaklandı. Seyyanen zam, prim-maaş dengesizliğini giderilmesi ve en düşük emekli maaşının 10 bin TL’ye çıkarılmasını bekleyen emeklileri heyecanlandıran bir gelişme yaşandı. Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında gerçekleştirilen Kabine toplantısında da ele alınan düzenlemenin ekim ayında Meclis’e gelebileceği konuşuluyor.

    Temmuzda yüzde 25’lik zammı kök maaşa göre alan emeklilerin bir bölümünün maaşları artmadı. Seçim öncesi 5.500 TL’den 7.500 TL’ye çıkan en düşük emekli maaşı temmuzda da 7.500 TL’de kaldı. Bu durum milyonların tepkisini çekerken, hükümet düzenleme sinyali vermişti.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’da geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada “Emekliler noktasında yıl sonu itibarıyla yeniden bir değerlendirme yapmamız söz konusu. Memura, işçiye ve emekliye bütçe şartlarını zorlayarak yapabileceğimiz en iyi zammı yaptık. Kimseyi enflasyona ezdirmeyeceğimize dair söz verdik ve şu ana kadar da ezdirmedik.” demişti.

    Ancak memura yapılan 8 bin 77 liralık seyyanen zamla en düşük memur maaşı 22 bin TL’ye çıkarıldı. Bu gelişme sonrası emeklilerde de seyyanen zam beklentisi oluştu. Bir süredir hükümetin gündeminde olan çalışma dün Kabine toplantısında da masaya yatırıldı. Emekliler seyyanen zammın yanında, primi daha çok olana daha fazla maaş verilmesi ve en düşük maaşın 10 bin liraya çıkarılmasını istiyor. Söz konusu çalışmanın ekim ayında Meclis’e gelmesi bekleniyor.

  • Disney için Meclis devreye girecek

    Disney için Meclis devreye girecek

    Atatürk dizisini yayınlamama kararıyla tepkilerin odağında olan Disney Plus’ın yetkilileri, Meclis’e çağrılacak.

    Açıklamayı, Meclis Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman yaptı.

    Disney Plus’ın aldığı karara en sert yaptırımların uygulanacağını söyleyen Yayman, “Biz meclis açıldığında Disney Plus Türkiye yetkililerini çağırıp iptal gerekçelerini komisyonumuza açıklamalarını isteyeceğiz.” dedi.

    Yayman, “Bilgi Teknolojileri Kurumunu göreve çağırıyoruz. Lisans iptali dahil, bant daraltma ve reklam yasağına kadar her türlü karşılığı vereceğiz.” ifadelerini kullandı.

     

  • Meclis’in tatil kararı Resmi Gazete’de

    Meclis’in tatil kararı Resmi Gazete’de

    Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yer verilen kararda, TBMM’nin 15 Temmuz Cumartesi gününden başlayıp 1 Ekim Pazar günü saat 14.00’te toplanmak üzere tatile girmesine, Genel Kurul’un 14 Temmuz tarihli 16. birleşiminde karar verildiği kaydedildi.

  • Meclis, 1 Ekim’e kadar tatile girdi

    Meclis, 1 Ekim’e kadar tatile girdi

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasını taşıyan 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı.

    Kanunla, genel bütçe kapsamındaki idarelerin bütçe tertiplerine 1 trilyon 74 milyar 508 milyon 886 bin lira, özel bütçeli idarelerin bütçe tertiplerine 45 milyar 5 milyon 627 bin lira olmak üzere toplam 1 trilyon 119 milyar 514 milyon 513 bin lira ödenek eklenecek.

    Ödenek eklemeleri karşılığı Hazine yardımı ödeneklerini ilgili idare bütçelerine eklemeye Cumhurbaşkanı yetkili olacak.

    2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’na bağlı genel bütçe gelir tahmini toplam 1 trilyon 119 milyar 514 milyon 513 bin lira artırılacak.

    Bu arada 4. maddenin kabul edilmesinin ardından, teklifin tümü oylamaya sunulmadan önce Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz söz alarak, katkı veren herkese teşekkür etti, teklifin ülkeye, millete hayırlı olmasını diledi.

    Daha sonra oylamaya sunulan teklif kabul edildi.

    TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, birleşimi 1 Ekim Pazar günü toplanmak üzere kapattı.

  • Emekliye müjde, Meclis’ten geçti

    Emekliye müjde, Meclis’ten geçti

    SSK ve Bağkur emeklilerine enflasyon ve refah payı ile birlikte 6 aylık  yüzde  25 zam öngören madde TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi.

    Dün de memur emeklilerine yüzde 25 zam yapılması ve memurlara 8 bin 77 TL seyyanen zam yapılmasına ilişkin maddeler kabul edilmişti. Teklifin görüşmeleri devam ediyor.

  • AK Partili meclis üyesine silahlı saldırı

    AK Partili meclis üyesine silahlı saldırı

    AK Parti Çiğli Belediye Meclis Üyesi Nedim Aslan kimliği belirsiz kişi tarafından Anadolu Caddesi’ndeki bir iş yerinde silahlı saldırıya uğradı. Şüpheli olay yerinden kaçarken, ihbar üzerine adrese polis ve 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. Ayağından yaralanan Aslan, ambulansla Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Aslan’ın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturmanın sürdüğü belirtildi.