Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, programları çerçevesinde ilk olarak Konya Valiliğini ziyaret etti. Vali Vahdettin Özkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, milletvekilleri ve protokol mensupları tarafından karşılanan Şimşek, şeref defterini imzaladı. Bakan Şimşek, Vali Özkan’dan Konya ile ilgili brifing aldıktan sonra Valilikten ayrıldı.
Ziyarete, AK Parti Konya Milletvekilleri Selman Özboyacı, Latif Selvi ve Mehmet Baykan, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, AK Parti İl Başkanı Hasan Angı ve MHP İl Başkanı Remzi Karaarslan katıldı.
Etiket: mehmet şimşek
-
Bakan Şimşek Konya’da
-
“Türkiye’yi gri listeden çıkaracağız”
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “İyi haberler” başlığıyla “FATF, Şubat 2024 Genel Kurulunda Türkiye’nin eylem planını büyük ölçüde tamamladığı ve AML/CFT reformlarının uygulanmasının başladığını ve sürdürüldüğünü doğrulamak için yerinde bir değerlendirmeyi garanti ettiği yönünde ilk tespitte bulundu. Gelecekte uygulamanın sürdürülebilmesi için gerekli siyasi kararlılık mevcuttur” dedi. Bakan Şimşek, “Türkiye’yi ‘gri liste’den çıkarmak için ne gerekiyorsa yapmaya kararlıyız” ifadelerine de yer verdi.
-
“Türkiye ve Arabistan doğal ortaktır”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği Türkiye Suudi Arabistan Yatırım ve İş Forumu’nda konuştu.
“Serbest ticaret anlaşmaları ise daha yararlı fırsatlar sunuyor” diyen Mehmet Şimşek, ”Eğer serbest ticaret anlaşması olursa ticaret ve yatırım da artacaktır. Türkiye ekonomisi sofistike bir ekonomide değil henüz. Serbest ticaret anlaşmaları ise daha yararlı fırsatlar sunuyor. Petrol dışı gayrisafi milli hasılanızı artırmak istiyorsunuz. Bunun içinde çeşitlendirme yapmanız gerekiyor. Çeşitlendirme her iki ülkenin de yapması gereken bir eylem çünkü sınırlı bir doğal kaynağımız var’’ ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin turizmde bir başarı hikayesi elde ettiğini belirten Şimşek, “Turizminin çok büyük bir başarı hikayesi. Türkiye’de turizm verileri 54 milyar doların biraz üzerine çıktı. Önümüzdeki hedefte 100 milyar dolara ulaşmak. Çok büyük kaynaklarımız var, Suudi Arabistan’a yardımcı olabiliriz. Çünkü bizim ortak yanlarımız var ve mevsimlerimiz çakışmıyor” dedi.
“Türkiye şirketleri Suudi Arabistan’da yarım milyar dolardan daha fazla değerde proje gerçekleştiriyor”
Türkiye’nin inşaat alanında küresel oyunculardan birisi olarak görüldüğünü belirten Şimşek, ”Suudi Arabistan’da inşaat alanında lider şirketler var. Türkiye büyük küresel oyunculardan birisi olarak görülüyor. Türkiye şirketleri Suudi Arabistan’da yarım milyar dolardan daha fazla değerde proje gerçekleştiriyor. Suudi Arabistan’ın hedefleri ile bizim müteahhitlik deneyimlerini bir araya getirdiğimizde büyük bir katkıda bulunabileceğimiz açıkçası yüksek ölçüde faydalı olacaktır. Suudi Arabistan’da büyük projelerden bazıları var ve bizler de bunun bir parçası olmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Savunma ve havacılıkta Türkiye’nin dev ilerlemeler kaydettiğini söyleyen Bakan Şimşek, “Suudi Arabistan ile birlikte tasarlamak, üretmek ve ihracat yapma projelerine açığız. Bölgemizde Birlikte barış ve güvenliği tesis edebiliriz. Birlikte Afrika’da, Orta Asya’da iş yapabiliriz” şeklinde konuştu.
Bakan Şimşek, Türkiye ekonomisindeki son durumu ve gelecek hedefleriyle ilgili bilgi verdi. Şimşek, Türkiye’de uygulanan ekonomi programıyla fiyat istikrarının sağlanacağına dikkat çekerek, “2028 itibariyle fiyat istikrarı sağlamış olacağız. Depremden kaynaklanan hasarı onarıyoruz ve eksikleri azaltıyoruz. Yapısal reformlar yapacağız. Konvansiyonel para politikaları uygulanacak, yılın ikinci yarısında enflasyon kayda değer oranda düşmüş olacak. 2026 da tek haneli enflasyon hedefliyoruz” diye konuştu.
“Net portföy girişleri seçimlerden sonra ivme kazanacak”
Öte yandan Şimşek, rezerv yeterliliğinde iyileşme kaydedildiğini söyleyerek, “Türkiye büyüme bağlamında dünyanın önde gelen pazarlarından biri. Piyasanın enflasyon beklentileri bizim hedeflerimize yaklaşıyor. Net portföy girişleri seçimlerden sonra ivme kazanacak. Türkiye’nin risk primi geriledi, kur oynaklığı azaldı. Enflasyonu indirmek için sıra dışı bir şey yapmayacağız, geleneksel yöntemlerle enflasyon düşürülecek” dedi.
“Türkiye’nin kredi puanları artıyor”
Türkiye’nin risk priminin 300 baz puanın altına düştüğünü hatırlatan Şimşek, “Türkiye yükselmekte olan pazarların ortalamasından daha iyi performans gösteriyor. Piyasa hedeflediğimiz rakamlara çok yakın ve bu bize cesaret veriyor. Bütün bu başarılar bu ilerleme, kredi derecelendirme kurumları Türkiye notlarını artırdılar, mevcut puanları önümüzdeki dönemde artıracaklar gibi görünüyor” şeklinde konuştu.
“12 yılda 100 milyar dolar yenilebilir enerji yatırımı yapacağız”
Türkiye’nin son 20 yıldaki altyapı yatırımlarına dikkat çeken Şimşek, “Türkiye’de iş yaparsanız bundan fayda görürsünüz. Altyapıya çok ciddi yatırım yaptık, gelecek 20 yılda 200 milyar dolar daha yatırım yapacağız. Önceliğimiz yüksek hızlı demir yolları. Türkiye’nin şu anda yüksek hızlı demir yolu ağı olan ülkelerden biri. Yüksek hızlı demir yolu ağını genişleteceğiz. Neredeyse bütün illerimizde havaalanı var, çok yatırım yaptık. Aynı zamanda dijital altyapıyı da geliştiriyoruz. 12 yılda 100 milyar dolar yenilebilir enerji yatırımı yapacağız. Net sıfıra ulaşmak istiyoruz fosil yakıtlarına ihtiyacımızı azaltacaktır. Net sıfır bizim için çok önemlidir” ifadelerini kullandı.
-
Bakan Şimşek’ten kira artışı değerlendirmesi
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın kira artışlarına yönelik yazılı soru önergesini yanıtladı.
2018’in Kasım ayında 475,07 olan “gerçek kira” endeksinin 2023’ün Kasım ayında 1888,02 değerine ulaştığını belirten Şimşek, 2018-2023 dönemindeki artış oranının yüzde 297,42 olduğunu aktardı.
“AYLIK KİRA ARTIŞ ORANI GERİLEDİ”
Şimşek, 2023’ün Eylül ayında yüzde 9,52 olan aylık kira artış oranının Ekim ayında yüzde 7,91’e, Kasım ayında yüzde 5,97’ye ve Aralık ayında yüzde 4,48’e gerilediğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Orta vadede, enflasyonla mücadele ve kiralardaki fiyat artışlarının önüne geçmek üzere konut arzı artırılacak, deprem kaynaklı konut stokundaki kayıpların telafisine yönelik yeni sosyal konut projeleri geliştirilecek ve dar gelirli vatandaşların konuta erişimi artırılacaktır.”
-
Bakan Şimşek’ten Eximbank talimatı
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türk Eximbank’ın sermaye yapısının güçlendirilmesi ve ihracatçıların finansman imkanlarının artırılmasına yönelik adımlara ilişkin değerlendirmede bulundu.
Göreve geldiği günden itibaren ihracatın ve ihracatçının desteklenmesine yönelik politikalara büyük önem verdiğini vurgulayan Şimşek, bu kapsamda ihracatçıların finansmana erişimini güçlendirmek için Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) kaynaklı günlük reeskont kredi limitinin 10 kat artışla 3 milyar liraya yükseltildiğini anımsattı. Şimşek, reeskont limitlerinde ihtiyaca göre artışın süreceğini söyledi.
Türk Eximbank’a geçen yıldan beri yapılan sermaye artışlarına dikkati çeken Şimşek, 2023 yılı başında Bankanın ödenmiş sermayesi 13,8 milyar lira iken Temmuz 2023’te 6,8 milyar lira, bu yılın ocak ayında ise 3,3 milyar lira sermaye aktarımı gerçekleştirildiğini bildirdi.
Şimşek, ihracatçıların finansmana erişimini kolaylaştırmaya ve ihracat desteklerini artırmaya yönelik politikaları kapsamında Türk Eximbank’ın sermayesine ilişkin yeni bir karar aldıkları bilgisini vererek, “Ticaret Bakanı’mız Ömer Bolat ile de istişare ettik. İhracatçımıza nefes olan Türk Eximbank’a son 7 ay içinde üçüncü kez sermaye artırımı yapılmasına yönelik çalışmaları başlattık, en kısa zamanda sonuçlandıracağız.” dedi.Şimşek, Türk Eximbank’ın geçen yıl ihracatçılara 19,6 milyar doları nakdi kredi ve 22,4 milyar doları alacak sigortası ve garanti olmak üzere 42 milyar dolar destek verdiğini, Bankanın bu yıl da ihracatçılara 50 milyar dolar destek sağlamayı hedeflediğini dile getirdi.
“ÇALIŞMALARA DEVAM EDİYORUZ”
Bankanın geçen hafta uluslararası sermaye piyasalarından 500 milyon dolarlık finansman sağladığını söyleyen Şimşek, “Bankamızın, ihracatçılarımızın uzun vadeli finansman ihtiyaçları doğrultusunda 2024’ün ilk yarısında tamamlanmak üzere 10 yıla kadar vadeli ve uygun maliyetli 1,5 milyar dolarlık uluslarüstü finansal kuruluşlardan kaynaklar temin edilmesine yönelik çalışmaları devam ediyor.” ifadesini kullandı.
Türk Eximbank’ın bu yöndeki yeni adımlarının devam edeceğini vurgulayan Şimşek, “Hükümetimizin güçlü destekleriyle Türk Eximbank 2024 yılı hedeflerini gerçekleştirerek ihracatçımıza desteklerini daha da artıracaktır.” dedi.
Bakan Şimşek, ihracatçıların finansmana erişim sorununu çözmek amacıyla teminat mektubunun yanı sıra farklı teminat türleriyle kredi kullandırılmasını sağlamaya önem verdiklerini belirterek şu değerlendirmede bulundu:
“Sermaye artırımlarının ardından Bankanın ihracatçılara teminat kolaylığı sağlayarak kredi maliyetlerini aşağı çekecek çalışmaları daha da hızlanacak. Bu çalışmayla kredibilitesi ve ihracat değerliliği yüksek firmalara teminat mektupsuz ve bankacılık sektöründe kabul gören diğer teminatlarla kredi kullandırılması sağlanacak.”
“NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ”
Ekonomi programının nihai hedefinin nitelikli yatırım ve istihdam olduğuna dikkati çeken Şimşek, ihracat temel önceliği doğrultusunda bu alanı desteklemeye devam edeceklerini söyledi.
Şimşek, yüksek ve sürdürülebilir büyümeyi de net ihracatın büyümeye katkısını artırarak sağlamayı hedeflediklerini dile getirerek şunları kaydetti:
“İhracatımızın büyümeye katkısını artırmak, dengeli ve sürdürülebilir yüksek büyüme hedefimize ulaşmak için ne gerekiyorsa yapacağız. Ülkemizin ihracat odaklı büyüme hedefi doğrultusunda hükümetimizin ihracata verdiği destekler artarak devam edecek.”
-
Bakan Şimşek Manisa iş dünyası ile buluştu
Manisa Ticaret ve Sanayi Odası üyelerinin sorunlarını gidermek adına uzman isimleri ağırlamaya devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Manisa gerçekleştirdiği bir dizi ziyaretin ardından Manisa Ticaret ve Sanayi Odası’nda iş dünyası ile buluştu. Asrın felaketi 6 Şubat depreminin yıl dönümü olması sebebiyle hayatını kaybeden vatandaşların anısına 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan toplantıda dünya ve ülke ekonomisinde yaşanan gelişmeler ve izlenen politikalar en ince ayrıntısına kadar Manisa iş dünyası ile paylaşıldı.
“Manisa’mız ülke ekonominse önemli katkılar sunuyor”
Toplantının açılışında konuşan Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz, “Öncelik 6 Şubat 2023 günü meydana gelen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Asrın felaketini bir daha yaşamamak adına gerekli önlemlerin alınması diliyorum. Deprem bu ülkenin bir gerçeği ve biz bu gerçeğe göre yaşamayı öğrenmeliyiz. Uluslararası bağımsız ekonomik kuruluşların yayımladıkları raporlara göre 2023 yılı dünya toplam üretimi 105 trilyon dolar civarında gerçekleşmekte. Bunu bir büyük pastaya benzetirsek en büyük payı yaklaşık 26 trilyon dolar ile ABD, 18 trilyon dolar ile Çin, yaklaşık 4 trilyon dolar ile Almanya ve Japonya almaktadır. Türkiye 1,1 trilyon dolar ile 17. sırada yer almaktadır. Aynı şekilde bu üretimi, satın alma gücü paritesine göre de hesaplamışlar. Bu hesaba göre ilk beş sıra çok değişmiyor. Ama Türkiye 200 ülke arasında tam 3,7 trilyon dolar ile dünyanın en büyük 11. ekonomisi olarak sıralamaya giriyor. Avrupa’da ise 4. en büyük ekonomi olmakta. Yani Almanya, İngiltere ve Fransa’dan sonra en büyük ekonomi Türkiye ekonomisi. Hepimiz bu sıralamadan gurur duyuyoruz. Bu çok büyük bir başarıdır. Türkiye’nin büyüklüğünü gösterir. Avrupa’da dördüncü büyük ekonomiye sahip Türkiye’ye en büyük katkıyı sunan illerin başında da Manisa’mız gelmekte. Manisa bu katkıyı sanayisi, ticareti ve tarımı ile birçok ilimizden daha iyi yapmakta. Örneğin, 2023 yılında 8 milyar dolar üzerinde ihracatı ile ihracat sıralamasında 8. sıradadır. İSO’nun her yıl açıkladığı en büyük 500 firması sıralamasında 2022 yılında Manisa’dan 33 firma vardır. İkinci 500 sıralamasında ise 17 firmamız var. Ülkemiz tarım verilerine baktığımızda, çekirdeksiz kuru üzüm ve sofralık çekirdeksiz üzüm üretiminde Türkiye’de 1’inci sıradayız. Zeytin ağacı sayısında, sofralık zeytin ve zeytinyağı üretiminde 1’inci sıradayız. Yansıra etlik tavuk ve hindi varlığında 1’inci yumurta tavuğunda ise 3’üncü sıradayız. Tütün ve kekik üretiminde 2’nci tatlı patates üretiminde 1’inci salçalık domates üretiminde 3’üncü sıradayız. Bunları çoğaltmak mümkün. Bu sayılarla toplam tarım ürünleri ihracatımız 1 milyar dolara yaklaşmaktadır” dedi.
“Manisa olarak hedeflerimize ulaşmamız hayal değil”
Manisa olarak hedeflere ulaşmanın hayal olmadığının altını çizen Başkan Yılmaz, “Sayılar gösteriyor ki Manisa önemli bir tarım, sanayi ve ticaret merkezidir. Bunu başaran kamu ve özel tüm kuruluşlarımıza ve kıymetli yöneticilerine şükranlarımı sunuyorum. Durmadan çalışan ve üreten üyelerimize, iş insanlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Bu yolda bize desteklerini esirgemeyen ve daima yanımızda olan çok kıymetli siyasetçilerimize teşekkürlerimi sunuyorum. Şimdi kendimize şu soruyu soralım: Manisa bu kapasitesini iki katına çıkarabilir mi? Elbette hepimiz bunun mümkün olabileceğini biliyoruz. Bunun yapılabilmesi için neler gerekli, eksikliklerimiz neler, kısa- orta ve uzun vadede bizleri hangi fırsatlar ve riskler bekliyor? Doğru bir şekilde analiz etmemiz gerekiyor. Manisa olarak potansiyelimiz çok fazla. Şu an olduğumuz noktanın çok daha yukarısında olabiliriz. Dediğim gibi hep beraber el birliği ile doğru adımlar atarak bu hedeflerimize ulaşabiliriz. Sayın bakanım, değerli misafirlerimiz, Manisa olarak hedeflerimize ulaşmamız hayal değil. Bunun için başta makroekonomik iklimin uygun olması gerekiyor. Son açıklanan orta vadeli program ile üç yıllık bir yol haritası sunuldu. Programda en önemli konu enflasyonu düşürmektir. Yani fiyat istikrarını sağlamaktır. Yatırımcımızın önünü görmesi açısından bu elzemdir. Ayrıca hepimiz biliyoruz ki enflasyon toplumda birçok kötülüğün kaynağıdır. İnsanların sözünü tutması güçleşmektedir. Malum hepimiz şahit oluyoruz, ekonomi yönetimimiz enflasyon ile mücadelede sıkı para politikası ve diğer uygulamalar ile güçlü bir mücadele başlattı. Ekonomi yönetimimizin ve programın enflasyon hedefleri, enflasyon ile mücadele biçimi son derece rasyonel ve gerçekçidir. Özellik yatırımcıyı öne alan, seçici kredi ve teşvik politikasının tavizsiz devam etmesi gerekiyor. Yani üretenin desteklendiği politikalara devam edilmeli” diye konuştu.
“Hikayeyi birlikte yazmalıyız”
Sözlerinin son bölümünde yeşil dönüşümün altını çizen Başkan Yılmaz, “Ulusal ve yerel hedeflerimize ulaşmak için önemli bulduğum naçizane birkaç hususu hemen aktarmak isterim. Manisa olarak başta çok kıymetli siyasetçilerimiz, tüm kamu ve özel kuruluşlarla, üniversitemiz ile birlikte el ele çalışmak zorundayız. İklim değişikliği, dijitalleşme, yetişmiş eleman ihtiyacı, yeşil dönüşüm ve yüksek katkılı ürünler üretiminde hikayeyi birlikte baştan yazmamız gerekiyor. Kamu-özel sektör ve üniversite olarak daha önce yaptığımız savunma sanayi stratejik güdümlü projeleri, kaldığı yerden devam etmemiz gerekiyor. Stratejik tarım ürünlerimiz; zeytin ve üzüm ile ilgili her türlü teknolojik ve ekonomik verileri toplayan, analiz eden, gelecek on yılı planlayan, dünyaya marka ürünler sunabilen modern merkezler ve agroparkları, hemen harekete geçirmemiz lazım. Sayın bakanım, çok kıymetli misafirlerimiz, sözlerime burada son verirken, sizleri bir kez daha saygılarımla selamlıyor, toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.
“Haziran ayıyla birlikte enflasyonda düşüş başlayacak”
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün ve Manisa Valisi Enver Ünlü ’nün konuşmalarının ardından kürsüye çıkan ve Manisa iş dünyasına sunum yapan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek iş dünyasına önemli mesajlar verdi. Son dönemde izlenen ekonomik politikaların kazanımlarını tek tek anlatan Bakan Şimşek, izlenen doğru politikalar ile ekonomik açıdan daha yukarıya çıkılacağının altını çizdi. Kısa vadede ülke ekonomisin dış dünyada aldığı yolu rakamlarla Manisa Ticaret ve Sanayi Odası üyelerine anlatan Bakan Şimşek haziran ayı itibariyle enflasyonda düşüşün olacağını belirtti. Bakan Şimşek, ana hedefin fiyat istikrarı olduğunu belirterek, “Çünkü fiyat istikrarının olmadığı bir yerde öngörülebilirlikten bahsedemezsiniz, makro finansal istikrardan bahsedemezsiniz. Fiyat istikrarı bu programın özüdür, önceliğidir. Çünkü fiyat istikrarını sağlayamazsak sizin arzuladığınız tarzda nitelikli, sürdürülebilir ve rekabetçi bir sanayi asla olmaz. Sadece illüzyon olur, geçici dönemsel kazanımlar olur. Kalıcı, sürdürülebilir yüksek büyümenin bir tane ön şartı var, o da fiyat istikrarıdır” ifadelerini kullandı. Bakan Şimşek konuşmasının ardından iş dünyasından gelen talepleri dinledi.
-
Bakan Şimşek’ten enflasyon yorumu
Yılın ilk ayında enflasyon TÜFE’de yüzde 6,70 artarken, yıllık bazda yüzde 64,86 oldu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ocak ayı enflasyon verilerini değerlendirdi. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Şimşek şunları kaydetti:
“Ocak ayında büyük oranda enflasyona yansıyan bu etkilerin enflasyonun ana eğilimini etkilemesini beklemiyoruz. Şubat’tan itibaren aylık enflasyonun kayda değer şekilde düşerek tahmin patikamızla uyumlu seyredeceğini öngörüyoruz. Yıllık enflasyonda ise yılın ikinci yarısında belirgin bir gerileme göreceğiz. Fiyat istikrarını sağlamak temel önceliğimizdir.” -
“TCBM Başkanı Erkan’ın aldığı karar şahsidir”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen ekonomi programının kesintisiz ve kararlılıkla devam ettiğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi ekibine ve uygulanan programa desteği ve güveninin tam olduğunu kaydetti. Şimşek, “Merkez Bankası eski Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın aldığı karar tamamen şahsidir ve kendi takdirleridir. Aldığı bu kararı saygı ile karşılıyor ve ülkemize sunduğu kıymetli hizmet ve katkılarından dolayı teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.
“Önerim doğrultusunda yeni atanacak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı ve ekibine başarılar diliyorum” diyen Bakan Şimşek, “Bu çerçevede ekip olarak güçlü işbirliği ve koordinasyon içinde fiyat istikrarı hedefimize emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz” dedi. -
”Ekonomi programımızın sonuçlarını alıyoruz”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İSO’nun olağan meclis toplantısına katıldı. Şimşek, küresel ekonomi, Türkiye’de uygulamaya konan yeni ekonomi programı ve beklentilere ilişkin sunum yaptı.
Küresel büyümenin yavaş seyrettiğini belirten Mehmet Şimşek, Dünya Bankası tahminlerine göre küresel büyümenin bu sene yüzde 2,6, IMF’ye göre yüzde 3,1 civarında olacağını belirtti. Şimşek, “İçinde büyük finansal kriz ve pandeminin olduğu 2002-2020 yılı dönem ortalaması yüzde 3,6. Küresel büyümenin yavaş seyrettiği bir dönemdeyiz. Büyüme zayıf fakat 2024’te bir miktar yükselecek. Bu sene yüzde 1 yakın bir büyüme söz konusu olacak. Küresel ticarette canlanma başlaması öngörülüyor. Yüzde 2-3 arası bir büyüme değerli olacak” dedi.
Dezenflasyonun dünyada devam ettiğini aktaran Şimşek, “Küresel olarak enflasyonun yüzde 8,1’e düşmesi öngörülüyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında klasik fark var. Bizim için önemli olan gelişmiş ülkelerdeki enflasyon trendidir. Burada enflasyonun yüzde 2.6’ya düşmesi öngörülüyor bu da finansal koşullarda iyileşmeyi içeriyor” dedi.Fed ve ECB için faiz indirim beklentileri
Küresel enflasyonun iniyor olmasıyla 2024 ve 2025’te Fed ve Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirimi yapacağı beklentisini arttığını ifade den Şimşek, “2024 yılında Fed için 140 baz puan, Avrupa Merkez Bankası için 130 baz puan faiz indirimi bekleniyor” diye belirtti.
Küresel ticarette korumacı politikaların yoğunlaştığını anlatan Şimşek, “Artık korumacılık yeni normale döndü. Dost ülkelerden tedarik önemli bir trende dönüşmüş durumda. Jeopolitik olarak uzak olan ülkelerden tedarik azalıyor. Yakın ülkelerden tedarik güçlü bir şekilde artıyor. Türkiye’nin bu konularda avantajları var” şeklinde konuştu.“Kalıcı ve yüksek büyümenin tek koşulu; fiyat istikrarıdır”
Orta Vadeli Programla ilgili değerlendirmede bulunan Şimşek, “Programı oluştururken hedeflerimizi belirledik. Biz tekerleği yeniden keşfetmeyeceğiz. Kurala dayalı olacak ve şeffaf olacak. Bu programın temel hedefleri var. Ana hedef fiyat istikrarıdır. Fiyat istikrarının olmadığı bir yerde öngörülebilirlikten bahsedemezsiniz. Bunu sağlayamazsanız arzuladığınız tarzda nitelikli sürdürülebilir ve rekabetçi bir sanayi asla olmaz, sadece geçici ve dönemsel kazanımlar olur. Kalıcı ve yüksek büyümenin tek koşulu; fiyat istikrarıdır. Enflasyonun kalıcı bir şekilde düşük tek haneye indirilmesini başardığında Türkiye, hiçbir müdahale gerektirmeden çözülmüş olacak. Makul maliyetler nitelik değiştirmenize sürdürülebilir bir çerçevede yolunuza devam etmenize zemin hazırlayacak ekosistem oluşmuş olacak” dedi.
“Tüketerek büyümeyi sürdürmek mümkün değil”
Sadece içeride dış kaynakla tüketerek büyümenin mümkün olmadığını belirten Şimşek, “Sürdürülebilir bir cari açık hedefliyoruz, dış borcun milli gelire oranını artırmayacak bir düzeyde tutmak önemli. Büyümede bir dengelenme ihtiyacı var. Sadece içeride ve dış kaynakla tüketerek büyümeyi sürdürmek mümkün değildir. Yapısal reformlar bu programın olmazsa olmazıdır. Programımızın temel çerçevesi budur” diye konuştu.
“Tekerleği yeniden keşfetmeyeceğiz”
“Daha adil gelir dağılımı açısından da fiyat istikrarı olmazsa olmazdır” diyen Şimşek, “Dezenflasyon programının çerçevesi basittir. Tekerleği yeniden keşfetme çabası yoktur. Uluslararası normlar nasılsa odur. Fed ve AB enflasyonu nasıl indirdiyse biz de öyle yapıyoruz. Enflasyonun yerçekim gücüne karşı mücadele edeceğine inanmıyorum, düşecektirç Bu program sabırla ve kararlılıkla uygulanacaktır. Siyasi sahipliği olan bir programdır, geçici bir heves değildir. Önümüzdeki dönemde dezenflasyonu sınırlamaya devam edeceğiz. (Aralık ayındaki harcama), harcamalar peyderpey oluyor biz o kaynağı ilgili kuruluşa aktarmaya devam ettik. Biz o kaynağı geri almadık. Dolayısıyla deprem hariç geçen sene bütçe açığı yüzde 1,7’dir. Deprem geçici bir şoktur bizimle beraber bir süreliğine harcamaları yapacağız. Ama kalıcı değildir. Maliye politikası ayağında bir kaygıya gerek yoktur” ifadelerini kullandı.
Mehmet Şimşek, Türkiye’nin geçici bir deprem şokuyla karşı karşıya kaldığını, bunun getirdiği borç yüküne katlanabileceğini söyleyerek “Türkiye’nin bütün borçluluğunun milli gelire oranı bize benzer ülkelerdekinin yarısının altındadır” dedi. Şimşek, “Verginin tabanını genişleteceğiz. Verginin hakkıyla alınmadı alanlarda çaba göstereceğiz” dedi.Cari açık konusuna değinen Şimşek, “Makro finansal istikrarın önemli bir bileşimi dünyayla olan dengemizin sürdürülebilir bir patikada olması gerekir. Dış borcun sürdürülebilir bir düzeyde şekilde olması lazım. Türkiye’nin kırılganlığı azaltmak için rezerv biriktirmesini önceliklendirdiğini belirten Şimşek, “Sıkı para ve maliye politikası, altın ithalatının normalleşmesi, enerjide dışa bağımlılığının azaltılması, sanayide dönüşümün artırılmasıyla bunu sağlayacağız. Buna ilişkin programlar var, ilave çalışmalar da yapılacak. İdeal olarak cari açığı milli gelirin yüzde 2,5 ve altına çekeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Yatırım ortamının iyileştirilmesinde hukuk devleti olmak kritik öneme sahiptir”
Türkiye’nin temelde büyüme sorununun bulunmadığını belirten Şimşek, “Son 20 yılda yüzde 5,4 büyüme olmuştur. Çin hariç uzun soluklu makul düzeyde büyüyen nadir ülkelerdeniz. Kalıcı bir patikaya oturmayı hedefliyoruz. Yapısal reformlar; beşeri sermayenin güçlendirilmesi, nüfusu bir bütün olarak eğitimde kaliteden sanayi-üniversite işbirliğinden tutun ihtiyaç duyulan alanlardaki nitelikli insan kaynağına kadar tamamını beşeri sermayenin güçlendirmesi başlığında kapsıyoruz. Yatırımın ortamının iyileştirilmesi de önemli. Doğru uygulamalarla yapılır, keyfi değil. O nedenle hukuk devleti burada kritik öneme sahiptir” dedi.
“Aylık sonuçları almaya başladık”
Türkiye sorun yaşamadan yüksek büyüme patikasında devam edeceğini söyleyen Şimşek, “Programlar bir süreçtir. Aylık bazda sonuçları almaya başladık. İlk yıl geçiş dönemidir. Şu anda geçiş dönemindeyiz. Ülkenin risk primi düştü. Ortalama 600-700 aralığından 300 civarına indi. Getiri farkları azaldı. Kur oynaklığı azalıyor. TL’de opsiyonların ima ettiği kur oynaklığı şu anda nispeten istikrarlı ülkelere benzer şekilde gidiyor. KKM’den çıkışı hedefliyor. Dezenflasyonla mücadeleyi zorlaştırıyor, parasal aktarım mekanizmasını bozuyor, kamunun üzerinde bir yük, piyasaları bozmadan çıkacağız. Sabırla ve zamanla bundan çıkacağız. Ekonomide dengelenme başladı. Dış talebin negatif etkisi yavaşlıyor. Cari açık mayıs ayında ayında 60 milyar dolarla zirveye çıkmıştı. Önce 40 sonra 30 milyar dolara doğru inecek. Dış ticaret açığı aşağı yönlü trendle devam edecek. Enflasyon beklentilerinde iyileşme var. Ekim 2023’e göre enflasyon beklentilerinde 6 puanlık iyileşme var. Piyasalarda 12 ay sonrası enflasyon beklentisi yüzde 39. Hedefimize yakınsamaya başladı. Merkez Bankamızın brüt rezerv birikimi Mayısa göre ciddi bir düzeyde. Rezerv birikimi önemli hedeflerimizden bir tanesi. Not görünümünde iyileşme var. Not artışları peyderpey gelecek” şeklinde konuştu.
“Eximbank 50 milyar dolarlık destek verecek, yetmez”
Sanayide nihai hedefin nitelikli yatırım, istihdam, üretim ve en önemlisi daha çok ihracat olduğunu vurgulayan Şimşek, “Dolayısıyla ihracat bizim bu zincirde en temel önceliğimizdir. İhracat desteklerinin yetersiz olduğu husus gündeme geldi. Bu sene Eximbank 50 milyar dolarlık destek verecek, yetmez bizim bunu daha da artırmamız lazım. Reeskont kredileri 10’a katlandı. Gerekiyorsa daha da katlayacağız. Sanayi sektöründe bütçeden çok ciddi destekler veriyoruz. Ar-Ge, prim ve benzeri teşvikler 299 milyar lira olacak. Yatırım teşvikleri 530 milyar topladığınızda milli gelirin yüzde 2’si kadar sanayiye destek vereceğiz” ifadelerini kullandı.
İstihdama ve üretime bütçeden 2 trilyon lira destek verileceğini belirten Şimşek, “Milli gelirin yüzde 4,9’una denk geliyor. Biz üreticinin yanındayız. Yüksek teknoloji yatırımlarını önceliklendireceğiz. Merkez Bankamız YTAK, ileride bütçede imkan oluşturup bütçenin içine alacağız. Belirlediğimiz alanlarda şeffaf bir şekilde dağıtacağız” diye konuştu.
“Türkiye yapay zekaya hazırlık noktasında gelişmiş ülkelere yakın durumda” diyen Şimşek, “Sanayimizin bu huşulara dikkat etmesi lazım. Yapay zekaya hazırlık endeksinde Türkiye gelişmekte olan ülkelerden daha iyi durumda. Gelişmiş ülkelere yakınız. Uluslararası çalışmalara göre yeşil ürünlerde rekabet potansiyelimiz çok yüksek. En rekabetçi gelişmekte olan ülkelerdeniz. Ekiplerinizle çalışmalara bakacaksınız” ifadelerini kullandı.
OSB’leri demiryoluyla limanlara bağlanması
Şimşek, “Demiryoluna önümüzdeki 30 yılda 70-80 milyar dolar yatırım yapacağız. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından ‘OSB’leri demir yoluyla limana bağlayalım’ talebinde bulundum. Konteynerleri trene yükleyip limana göndereceksiniz. Türkiye’nin fiziki altyapısı güçlü. Bu dönüşümü sağlayamazsak Afrika dönemi geliyor. O ülkeler rekabete soyunacak. Dönüşüm için her türlü desteğe hazırız” şeklinde konuştu.
Şimşek son olarak “Bazı sektörlerde sıkıntılar her zaman olur önemli olan kalıcı çözümler peşinde koşmaktır. Geçici çözümler pansuman çözümlerden sonuç alınamıyor. Size tamamen köklü bir şekilde dönüşüm nasıl olur makro finansman istikrar nasıl kalıcı hale getirilir bu hususları konuşma fırsatı bulduk” ifadelerini kullandı. -
Bakan Şimşek’ten kur mesajı
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından ihracata yönelik kur mesajı verdi.
Şimşek mesajında şunları kaydetti:
“İhracatın ana belirleyicisi yurt dışı talep olup kurun önemli bir etkisi yoktur.
2003-13 döneminde nominal sepet kur yıllık ortalama yüzde 3,3; reel ihracatımız yüzde 7,1 artmıştır. 2018-23 döneminde ise kur yüzde 36,4 artarken, ihracatımız sadece yüzde 5 artmıştır.
Dünya ticaretinden daha çok pay almak ve kazanımlarımızı kalıcı hale getirmek ancak verimlilik artışı, inovasyon, yüksek katma değer ve markalaşma ile mümkündür.
İhracatçımızı çok güçlü bir şekilde destekliyoruz, desteklemeye de devam edeceğiz.”