Etiket: merak

  • Merakı evini müzeye dönüştürdü

    Merakı evini müzeye dönüştürdü

    Malatya’nın Darende ilçesinde yaşayan Erdin Tırnaksız küçük yaşlarda başlayan antika ve musikiye olan merakı sonrası evinin bir bölümünü müzeye dönüştürdü.

    Koleksiyonda yer alan eşyalara gözü gibi baktığını ifade eden Tırnaksız, “18 yıldır eski eserleri topluyorum. Millet araba aldı, ev aldı ben de paramı bu eserlere yatırdım. 18 yıl önce isteyip de alamadığım bir plak benim hırs yapmama neden oldu. Bugün 6 bin eser sahibi oldum. Benim eski eşyalara ilgimi bilen arkadaşlarım, dostlarım ellerindeki eserleri bağışlıyor. Bir yerde bir eser olduğunu duyduğumda, gidip paramla alıyorum. O eseri alamazsam uykularım kaçıyor. Hediye edilen eşyalar oldu ama birçoğunu kendi paramla aldım. Kazancımın büyük bölümünü bu eserlere harcadım harcamaya da devam ediyorum. Topladığım eşyaları koymak için evimin üst katına bir yer yaptım. Hacıderviş Mahallesi’nde bulunan evime kamera döşettim ayrıca burada yatıyorum” ifadelerini kullandı

    Merakı evini müzeye dönüştürdü

    “Gelecek nesillere taşımak istiyorum”

    Koleksiyonunda çok sayıda tarihi eserinde bulunduğunu ifade eden Tırnaksız, “Buna tarihine sahip çıkma deyin, hastalık deyin, hobi deyin. Benim için tarihi eser olan parçaları sergiliyorum. Ben bunu yaparak geçmişi gelecek nesillerle buluşturduğumu düşünüyorum. Amacım halka açık bir müze oluşturmak. Burada 100-150 yıllık eserler var. Bunları gelecek nesillerle tanıştırırsam, bu bana yeter. Gençlerimiz gelsin atalarının kullandığı malzemelerini görsünler. Tarihleri ile yüzleşsinler bir insanın doğduğunda kullandığı beşikten tutun son nefesine kadar kullandığı yaşam malzemeleri var bende” diye konuştu.

  • Kargaların ceviz merakıyla baş edemedi

    Kargaların ceviz merakıyla baş edemedi

    Erzurum’un en eski semtlerinden biri olan Gürcükapı’da asırlardan beridir devam eden ticaret hayatı zaman zaman renkli görüntülere de sebep oluyor. Halk arasında Hacılar Hanı ya da Habip Baba Çarşısı olarak bilinen yerde aktarlar ve çerez satıcıları yoğunlukta bulunuyor.

    Çarşıda dükkanların önüne konulan ürünlere ise kargalar uzun zamandır musallat oldu ve esnafı adeta bıkkınlık noktasına getirdi. Özellikle kabuklu cevizleri ustalıkla çalan hırsız kargalarla baş edemeyeceğini anlayan esnaf, artık onlara günlük belirli miktarda kabuklu ceviz veriyor.

    Aktarda çalışan Asaf Kellecioğlu, kargaların önce çuvallardan cevizleri aldıklarını fark ettiklerini, bununla baş edemeyince günlük yaklaşık bir kilo cevizi araçların üzerine bıraktıklarını ve kargaların rutin olarak her gün gelip aldıklarını söyledi.

  • Organ naklinde merak edilenler

    Organ naklinde merak edilenler

    Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Erol Aktunç, her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında kutlanan Organ ve Doku Bağış Haftası öncesi gazetecilere açıklamalarda bulundu. Organ bağışının önemine dikkat çeken Aktunç, hayati sürecin önemine vurgu yaptı.

    Her yıl bir kaç bin adet organ bağışı yapıldığını en sık ise karaciğer ve böbrek nakillerinin yapıldığını hatırlatan Aktunç şöyle konuştu:

    “Organ nakli insanların herhangi bir hastalık ya da bir başka olay nedeniyle çalışmayı durduran organlarının yerine canlı ya da vefat etmiş donörlerden alınan organların yerleştirilmesi ve normal vücut yeniden sürdürülmesinin sağlanmaya çalışılması işlemidir. Organ bağışı bizim ülkemizde yıl içerisinde birkaç bin adet yapılıyor. En sık karaciğer ve böbrek nakilleri yapılmakta. Ama bunun yanında başka doku ve organların nakilleri de daha az sayı yapılmakta. En çok böbrek yetmezliği hastalarının böbrek nakli ihtiyaçları olmakta. Bir de tabii karaciğer nakli ihtiyaçları olmakta ancak bekleme sırası hiçbir zaman bağışçıların sırasından daha kısa olmuyor.”

    “Normal bir ameliyattan daha farklı bir riski yok”

    Aktunç, cerrahi işleme tabi olan organ bağışının insanları korkuttuğunu ancak normal bir ameliyattan farklı bir risk olmadığını belirterek şöyle dedi:

    “İhtiyaç her zaman daha fazla oluyor. Çekindikleri birkaç yön olabiliyor insanların. Bir kere canlıdan organ alınması bir cerrahi işlemi gerektiriyor. Bu cerrahi işlem tabii doğal olarak insanları korkutuyor. Cerrahi işlem normal bir ameliyat şeklinde yapılıyor ve normal bir ameliyatın risklerini taşıyor. Onun dışında ek bir risk bulunmuyor. Zaten donörlerin, canlı donörlerin tamamıyla sağlıklı bireylerden oluşması gerekmekte. Bu nedenle organ alımı öncesinde donörlerin sağlık testleri vücuttaki bütün diğer organların çalışma durumları kontrol ediliyor. Bunun sonrasında da kendi istekleri olursa eğer alınabilecek olan organlar. Bunlar camdan alınabilecek organlar iki tane böbrek bir tanesi alınabiliyor. Bir de karaciğerin bir parçası. Alınıp canlıdan nakil edilebiliyor. Diğer durumda vefat eden kişilerden yapılan transplantasyonlarda başka organların da alınması mümkün. Tabii yakınlarına sorulduktan sonra canlı donörlerden organ alımı sırasında normal ameliyat riskleri mevcut. Bunun ameliyat öncesinde ameliyat ekibi zaten hastalara açıklıyor ama normal bir ameliyattan daha farklı bir riski yok. Alınan organlar canlılardan alınan organlar, böbrek ve karaciğer oluyor. İnsan normal şartlarda tek bir böbreğiyle hayatını normal hayatını sürdürebilme yeteneğine sahip. Karaciğerden alınan uygun bir parçada tekrardan karaciğerin kendini yeniden üretme kapasitesi nedeniyle belli bir süre sonra yerine konuluyor. Dolayısıyla canlı donörlerden organ alımı bu iki organın alımı konusunda normal bir ameliyatın taşıdığı risklerden daha fazla risk yok.”

    “Alıcıdan başka alıcıya kullanılması mümkün değil”

    Aktunç, başka bir noktada ise “Bir donörden alınmış herhangi bir organ, alıcıya yerleştirildikten sonra, eğer fonksiyon görüyorsa, o alıcıda kalıyor” diyerek, nakledilen organın kalıcılığını ve nakil sonrası sürecin ciddiyetini anlattı. Aktunç, “Bir donörden canlı ya da vefat etmiş bir donörden alınmış herhangi bir organ bir kere bir alıcıya yerleştirildikten sonra tekrardan kullanılması mümkün değil. O alıcıdan eğer fonksiyon görüyorsa alıcının hayatının sonuna kadar o alıcıda kalıyor. O alıcıdan bir daha alınıp da başka bir alıcıya; o alıcı vefat ettikten sonra dahi kullanılması mümkün değil” diye konuştu.

  • İneğin selfie merakı

    İneğin selfie merakı

    Muğla’nın Seydikemer ilçesinde Şerife Yılmaz isimli genç kızın ailesine ait çiftlikte inek ile çektiği selfie videosu sosyal medyada viral oldu. Yılmaz’ın sosyal medya hesabında paylaştığı videoda “Hadi selfie çekilelim” dediği inek, koşa koşa gelerek kameraya poz veriyor.

    Denizli Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi olan ve Seydikemer’in Atlıdere Mahallesi’nde yaşayan Şerife Yılmaz’ın ailesinin çiftliğindeki ineklerden biri ile çekip sosyal medya hesabından paylaştığı video, kısa sürede milyonlarca kişi tarafından izlendi.

    Binlerce kişi tarafından da paylaşılan video viral olurken, izleyenleri de gülümsetti. Çiftlikteki hayvanlarla ilgilenen Şerife Yılmaz, çektiği videoda bir ineğe koyduğu isim ile hitap ederek, “Hadi gel selfie çekelim” diye seslendi. Yılmaz’ın çağrısının ardından koşarak gelen inek, cep telefonu kamerasına poz verdi.

    “Bu kadar beğenileceğini tahmin edemedim”

    Sosyal medya hesabında çiftlikteki ineklerle birçok videosunun bulunduğunu ve bu videoyu çekerken de bu kadar beğenileceğini tahmin etmediğini belirten Şerife Yılmaz, “Sosyal medyaya attığım her video gibi bu videoyu da öylesine atmıştım.

    Bu kadar izleneceğini ve beğenileceğini düşünmüyordum, tahmin edemedim. Bir günde milyonlar izledi. Bu kadar çok ilgi görmesine hem şaşırdım hem de mutlu oldum. Her zaman bu şekilde fotoğraf çekinmeye çağırdığımda geliyor.

    Ben aynı zamanda Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde okuyorum, beşinci sınıfım. İneklerle de sadece tatillerde ilgilenebiliyorum. Burayı ailemle birlikte işletiyoruz. Buradaki tüm hayvanlarla aram iyi. Hepsinin bir ismi var, hepsinin ayrı bir tatlılığı var” şeklinde konuştu.

  • Ağrı’da şaşırtan görüntü

    Ağrı’da şaşırtan görüntü

    Dün akşam saatlerinde Ağrı’nın Patnos ilçesinde bir vatandaş yerden gökyüzüne doğru esrarengiz bir ışık gören vatandaş o anları cep telefonuyla kayda aldı. Görüntülerde yerden yükselen ışığım bulutların arasından gökyüzüne doğru süzülmesi dikkat çekti.

    Olayı cep telefonuyla görüntüleyen Ercan Uçar adlı vatandaş “Görüntü doğuyla kuzey arası bir yerdeydi. Görüntüyü çektiğim saat 18.00 ile 18.10 arasıydı. Hava pek bulutlu değildi ama olayın olduğu yerde yoğun bir bulut vardı bu da dikkatimi çekti. Işığın yüzeyle bir teması yoktu fakat bulutların arasında devamı vardı bunda çektim. Herkes gibi bende bunun ne olduğunu merak ediyorum” dedi.