Etiket: Meral Akşener

  • İYİ Parti’de A takımı değişti!

    İYİ Parti’de A takımı değişti!

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Başkanlık Divanı’nda kapsamlı bir değişikliğe giderek yapılanmayı yeniden oluşturdu.

    Daha önce Teşkilat Başkanlığı görevini yürüten Koray Aydın, Siyasi İşler Başkanlığı’na alındı.

    Teşkilat Başkanlığı ise doğrudan Genel Başkan Meral Akşener’e bağlandı. Türk Dünyası ve Yurt Dışı Türkler Başkanı Yavuz Ağıralioğlu‘nun yerine Rıdvan Uz getirilirken, Ağıralioğlu’na yeni görev verilmedi.

    Gençlik Politikaları Başkanı Berna Sukas, Doğa ve Çevre Politikaları Başkanı Arzu Önşen ve Kadın Politikaları Başkanı Ayşe Sibel Ömeroğlu‘na da görev verilmedi.

    Kadın Politikaları Başkanlığı’na Ünzile Yüksek getirilirken, Gençlik ile Doğa ve Çevre Politikaları başkanlıkları da doğrudan Akşener’e bağlandı.

    Seçim İşleri Başkanlığı görevini yürüten Mehmet Tolga Akalın, Milli Güvenlik Politikaları Başkanlığı’na getirilirken, bu görevi yürüten Nuri Okutan‘a görev verilmedi. Seçim İşleri Başkanlığı ise Eğitim Politikaları Başkanlığı görevini yürüten Şenol Sunat‘a bağlandı.

    Siyaset Akademisi Başkanlığı’nın da Genel Başkanlık bünyesinde yeniden yapılandırılacağı öğrenildi. Yeni Başkanlık Divanı şu isimlerden oluştu:

    • Siyasi İşler Başkanı-Koray Aydın
    • Genel Sekreter-Uğur Poyraz
    • Mali İşler Başkanı-Ümit Dikbayır
    • Kurumsal İlişkiler Başkanı-Cihan Paçacı
    • Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı-Bahadır Erdem
    • Seçim İşleri Başkanı- Şenol Sunat
    • Uluslararası Politikalar Başkanı- Ahmet Kâmil Erozan
    • Türk Dünyası ve Yurtdışı Türkler Başkanı-Rıdvan Uz
    • Ortadoğu Politikaları Başkanı-Salim Ensarioğlu
    • Yerel Yönetimler Başkanı-Metin Ergun
    • Ekonomi Politikaları Başkanı-Bilge Yılmaz
    • Kalkınma Politikaları Başkanı-Ümit Özlale
    • Milli Güvenlik Politikaları Başkanı-Mehmet Tolga Akalın
    • Eğitim Politikaları Başkanı-Sevinç Atabay
    • Toplumsal Politikalar Başkanı-Ayfer Yılma
    • Kadın Politikaları Başkanı-Ünzile Yüksek
    • STK İlişkileri Başkanı -Burak Akburak
  • 6 muhalefet partisi liderinden ortak açıklama

    6 muhalefet partisi liderinden ortak açıklama

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın ev sahipliğinde bir araya geldi. DEVA Partisi Genel Merkezi’nde düzenlenen çalışma yemeğine sırasıyla gelen liderler, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan tarafından kapıda karşılandı. 6 muhalefet partisi liderinin 19.45’te başlayan yuvarlak masadaki çalışma yemeği, basına kapalı olarak gerçekleştirildi. 5 saat süren toplantının ardından ortak yazılı açıklama yapıldı.

    ‘DEMOKRATİK İLKELERE DAYANAN BİRLİKTELİĞİMİZ, SİYASİ MÜHENDİSLİK ÇABALARINDAN ETKİLENMEYECEKTİR’

    6 siyasi partinin imzasını taşıyan ortak açıklamada, 28 Şubat’ta yapılan toplantı hatırlatılarak “Toplumu en geniş yelpazede temsil eden altı siyasi parti olarak bizler, Türkiye siyasi tarihinde benzeri olmayan bir iş birliği bilinciyle, kutuplaşma yerine istişare ve uzlaşmayı esas alarak ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş’ konusunda tam bir mutabakata varmış ve ortak mutabakat metnimizi 28 Şubat’ta milletimizle paylaşmıştık. ‘Yarının Türkiyesi’ni inşa etmek üzere 12 Şubat tarihindeki toplantımızda kararlaştırdığımız iş birliği alanlarını değerlendirmek ve ilerletmek amacıyla bugün tekrar bir araya geldik. Öncelikle Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçiş sürecinin yol haritası kapsamında bir çalışma grubu oluşturduk. Geçtiğimiz ay içinde yaşanan siyasi gelişmeleri değerlendirdik ve bu bağlamda birlikteliğimizi bozmayı amaçlayan seçim kanunu teklifi üzerinde görüş alışverişinde bulunduk. Milletimizin bilmesini isteriz ki, demokratik ilkelere dayanan birlikteliğimiz bu gibi siyasi mühendislik çabalarından etkilenmeyecektir. İş birliğimizi uyum içinde sürdürmeye kararlıyız. Öte yandan hangi şartlarda olursa olsun, milli iradeyi parlamentoya tam olarak yansıtmak üzere seçim güvenliğini sağlamak amacıyla bir çalışma daha grubu oluşturduk. Bugün ülkemizin içinde bulunduğu derin ekonomik krizi de değerlendirdik” ifadelerine yer verildi.

    ‘BÖLGEMİZDE İSTİKRAR VE BARIŞ TEHDİT ALTINA GİRMİŞTİR’

    Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin pahalılığa, işsizliğe, yoksulluğa yol açtığı ve ekonomik kırılganlıkları arttırdığı ifade edilen açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:

    “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle beraber uygulamaya konulan akıldan, bilimden, gerçeklikten ve istişare kültüründen kopuk keyfi politikalar ağır bir hayat pahalılığına, işsizliğe ve yoksulluğa yol açmış, ekonomik kırılganlıklar ciddi biçimde artmıştır. Bu konularla birlikte derin bir uluslararası krize yol açan Rusya- Ukrayna savaşını da ele aldık. Rusya Federasyonu’nun uluslararası hukuku ihlal ederek Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne saldırması ile bölgemizde istikrar ve barış tehdit altına girmiştir. Bu kriz bize akılcı, tutarlı ve ülkemizin orta ve uzun vadeli stratejik menfaatlerini dikkate alan bir dış politikanın önemini bir kere daha göstermiştir. Buradan tüm vatandaşlarımıza seslenmek istiyoruz; bizler Türkiye’yi karanlık günlerden çıkartma kararlılığı içerisindeyiz. Umutlarımız ve geleceğe olan inancımız, Türkiye’nin sorunlarından çok daha büyüktür. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem mutabakat metnimiz ve sürdürdüğümüz iş birliği, milletimizin geleceğe dair umudunu ve inancını artırmıştır. Hedefimiz istişare ile derin sorunlarımıza son vermek ve her bir vatandaşımızı insan onuruna yaraşır bir yaşam ve refah standardına kavuşturmaktır. İktidarın ayrıştırma ve kutuplaştırma politikalarının tam tersine, birlik ve uzlaşı ile çalışmalarımıza devam edeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.”

  • Akşener’den Tansu Çiller açıklaması

    Akşener’den Tansu Çiller açıklaması

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, siyasete döneceği konuşulan eski başbakanlardan Tansu Çiller’le ilgili dikkat çeken ifadeler kullandı. “Tansu Çiller denilince benim aklıma Meral Akşener geliyor” yorumuna yanıt veren İYİ Parti lideri, “Çiller deyince benim aklıma ise Tayyip Erdoğan geliyor” diye konuştu.

    FOX TV’de gazeteci İsmail Küçükkaya’ya konuk olan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “maaşını az bulan doktorlar”la ilgili kullandığı ifadelere tepki gösteren İYİ Parti lideri Akşener, “Daha düşük alan doktorlarla diğerlerini karşı karşıya getiriyor. ‘Giderlerse gitsinler’ diyen bir Cumhurbaşkanı var. İnanamadım. Bu bilinçli yapılan bir iş.” diye konuştu. Gazeteci Ahmet Hakan’ın “Tansu Çiller deyince neden benim aklıma Akşener geldi” sözlerine de yanıt veren Akşener, “Çiller deyince benim aklıma Tayyİp Erdoğan geliyor.” diye konuştu.

    Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle :

    “Biz sabah erken geldik, yolda herhangi bir kapalı alan yoktu. Buraya gelmeden önce Sayın İmamoğlu ile görüştüm. Kendisinin AKOM’da çalışmalara devam ettiğini söyledi ve İstanbullular’dan bir ricası oldu. İmamoğlu, İstanbul halkının mümkün olduğunca trafiğe çıkmamasını rica etti. Çok zorunlu durumlarda dışında da evde kalmalarını rica etti. Devletin kurumlarında muhalefet-iktidar diye bir şey olmaz. İktidar muhalefetin gücünden artı devriş yapmamalıdır. Sahada çalışan insanlara başarılar biliyorum. Bu sefer vatandaş öncesinden bilgilendirdiği için umarım kötü durumlar oluşmaz. Yüksek katlarda da koordinasyonlu çalışılmasını rica ediyorum.

    RUSYA’NIN UKRAYNA’YI İŞGALİ

    Keşke Antalya’daki görüşmeden bir sonuç çıksaydı, çok mutlu olurduk. Yan yana gelinmesini sıfır noktasında değerlendirmiyorum, güzel adımlar. Ama sonuç çıkmasını umut ederdim. Neoliberalizm denilen kapitalizmin yeni bir yöne evrildiği süreçte otoriter rejimlere Batı dünyası gözlerini kapattı ve oraları ucuz birer üretim üssü gördü. Tüm otoriter rejimlere kol kanat gerdi ve gözlerini kapattı. Ucuz iş gücü ve üretime odaklandı. Böyle olunca otoriter yönetimler yayılmaya başladı ve gelinen noktada Ukrayna’nı işgale kalkışan bir Putin ortaya çıktı. Zelenskiy açık bir şekilde “Ben seçilirsem NATO’ya gireceğim” demiş ve vatandaş yüzde 70 oy vermiş. Putin diyor ki “hayır sen bunu yapamazsın, ben seni işgal ederim.” Sen daha önce de Kırım’ı işgal ettin. Böyle bir çerçevede bizim bunu anlamamız mümkün değil. Batı dünyası ise dediğimiz çerçeveden baktığı için bu olayda sınıfta kaldı.

    ERDOĞAN’IN “NE RUSYA’DAN NE UKRAYNA’DAN VAZGEÇEMEYİZ” AÇIKLAMASI

    Vazgeçmemek başka bir şey, Ukrayna’ya yönelik haksız bir işgal var biz ne yapabildik? Bu asimetrik ilişkide hiçbir şey yapamadık. Tavşan kaç tazı tut’ böyle bir anlayış olamaz. Tavrımızı koyabilmeliyiz.

    ZEYTİN AĞAÇLARI KONUSU

    Biz sizinle epeyi program yaptık ve her programda tarım konuştuk. Bu savaşta ortaya ne çıktı? Bizim Rusya’ya ne kadar bağımlı olduğumuz ortaya çıktı. Ukrayna’ya da ayçiçek bağımlılığımız ortaya çıktı. Çiftçi pahalıya ürettiği için üretimden çekildi. Türkiye her türlü üretimden ve özellikle tarım üretiminden çıktı. Koronavirüs nedeniyle ders alırlar zannetmiştik. Gıdaya ulaşım bir milli güvenlik sorunudur diye inanarak konuşmuşuz ve bunun üstüne sen zeytini ortadan kaldırıyorsun. 300-500 yıllık ağaçları söküp maden çıkaracaksınız, sonra onu yerine koyacaksınız. Bunun böyle olabileceğini söylemek bize, Türkiye’de yaşayan herkese hakarettir. Milletin adamıydı yandaşın adamı haline geldi. Kendisine önerilen her şeye “tamam” diyor ve yürüyor. Tarımı ve ekonomiyi yönetenlere baktığınızda durum içler acısı.

    Tarım Bakanı gitti, yıllardır tarım zararlısı olduğunu söylüyorduk. Yeni gelen bakan umuyorum ki giden arkadaşın yakıp yıktığı her şeyi gündeme alır ve düzeltmek için bir şeyler yapar.

    ÇOCUK BEZİNDE KDV TARTIŞMASI

    Çocuk bezinde KDV sıfırlansın dedik. AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Türkiye’nin geldiği noktada vatandaş unutulup gidiyor. Yoksul kadınlarla görüşüyorum, tablo çok üzücü.

    “ERDOĞAN ÖZÜR DİLEMELİ”

    Erdoğan çıkıp ‘milletim özür dilerim elimi soktum bu işe olmadı’ demeli. MB ve ekonominin başına hesap verebilir insanlar getirmeli ve hiçbir şeye karışmıyorum demeli. Göreceksiniz her şey düzelir. Arkadaşımız ‘bay uzman’.

    ERDOĞAN’IN DOKTORLARLA İLGİLİ SÖZLERİNE TEPKİ

    En son doktorlar işte. Erdoğan düzenli olarak düşman ilan eder. 2002’de doktorların hiçbir işe yaramadığını iğnelerini hemşerilere yaptırdığını söylemişti. Daha düşük alan doktorlarla diğerlerini karşı karşıya getiriyor. ‘Giderlerse gitsinler’ diyen bir Cumhurbaşkanı var. İnanamadım. Bu bilinçli yapılan bir iş.

    Erdoğan iktidara ilk geldiğinde doktorların hiçbir işe yaramadığını, iğnelerini hemşirelere yaptırdığını söylemişti. Hemşire ve doktorları karşı karşıya getirmek istedi. Halbuki koronavirüste tüm sağlık çalışanlarının bizim için ne kadar önemli olduğunu gördük. Ama bu arkadaş böler.

    AHMET HAKAN’A TANSU ÇİLLER YAZISI

    Ahmet Hakan’ın bugünkü yazısını canlı yayında Akşener’e gösteren İsmail Küçükkaya, Hakan’ın ‘Tansu Çiller deyince neden benim aklıma Akşener geldi’ dediğini aktardı. Bunun üzerine Akşener, “Ahmet Hakan yanılıyor, 21 yılın sonunda Tansu Çiller deyince benim aklıma Tayyip Erdoğan geliyor.” dedi.

    ARTAN AKARYAKIT FİYATLARI

    Demin Rusya’dan bahsettik. Rusya’nın yayılmacı bir politikası var. Kırım’la başladı Ukrayna’yı dahil ediyor. 650 milyar dolar parayı kenara koydu diye bir bilgi var. Devreye sokabileceğimiz fonlar gitti. Dolar aldı başına gitti. Bütün bunları özü, iş bilmezlik, israf, yolsuzluklardır. Siz köylüyü tarlasından ettiğiniz bir süreçte nasıl insanlara par kazandıracaksınız. O insan şehre gelmek zorunda kalıyor ve başka bir sorunla karşı karşıya kalınıyor.

    Katma değerle üretim yapılan bir sisteme geçilmesi lazım. Türkiye betona yatırım yaptı. Ortaya 5 tane şirket çıktı. Korunan bir insan grubu çıktı. Köprüler Demirel’in Özal’ın yapığı köprüde verilen paraya bakın ve şimdikilere bakın.

    “GRUP TOPLANTILARINDA MİZAHLA ANLATMAYA ÇALIŞIYORUM”

    İsmail Küçükkaya “İlginç bir siyaset söylemi geliştirmişsiniz? Ne demek istiyorsunuz?” diyerek İYİ Parti grup toplantısından görüntüler gösterdi. Bunun üzerine Akşener;

    Güleriz ağlanacak halimize demek istiyorum. Çok acıtıcı şeyleri biraz da mizahla anlatmaya çalışıyorum. 4 ilim kaldı dolaşacağım. Bir eve gittim kadın ‘böbreğimi satsam kaç para eder’ dedi. Çocuğu kucağıma alıyorum zayıf , kemikleri sayılıyor.

    Mizahla anlatmaya çalışıyorum. Gerçekten kötü durumumuz gelir düzeyi açılmış. Bir eve girdim. Satın almışlar evi. Eşi ölmüş. Emekli maaş 2 bin 400 lira. Evin ödemesi 2 bin. İki çocuk var. Gelen fatura 200 lira. Anlatabiliyor muyum orta sınıf bitti. Derin bir yolsuzluk var.”

  • Akşener’den yağ kuyruğu açıklaması: Ülkemizin acı gerçeği

    Akşener’den yağ kuyruğu açıklaması: Ülkemizin acı gerçeği

    Hafta sonu marketlerde ortaya çıkan ayçiçek yağı kuyruklarına ilişkin tartışma sürüyor. Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, kuyrukları ülkenin acı gerçeği olarak nitelendirdi ve “İşte size, üstün liyakat nişanını hak eden bir bakanlık performansı” diye konuştu.

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu.

    Akşener, yaptığı konuşmada vatandaşların artan fiyatlar ve astronomik faturalar altında çile çektiğini belirtti.

    İktidarın enflasyonu düşürmeye niyetinin bulunmadığını söyleyen Akşener şunları söyledi:

    “Sorumlu siyaset anlayışımızın bir gereği olarak size bazı önerilerde bulunacağım. Önce ekonomide güven ortamı oluşturacaksınız. Para ve maliye politikasını, koordineli ve etkin bir şekilde kullanacaksınız. Türk Lirası’na itibar kazandıracaksınız. Merkez Bankası’na müdahale etmeyeceksiniz. Politika faizini etkisizleştirmeyi değil, etkili kılmayı hedef alacaksınız. Sonrasında ise bütçede israfı, şatafatı, saray sefasını keseceksiniz. Hortumlamayı bırakacaksınız” dedi.

    Akşener, çiftçilerin eski Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin affını coşkuyla karşıladığını söyleyerek, “Ayçiçek yağı kuyrukları da artık ülkemizin acı bir gerçeği. İşte size, üstün liyakat nişanını hak eden bir bakanlık performansı. Buradan tarımdaki bu enkazı devralan yeni bakana ‘hayırlı olsun’ diyor, kendisini acilen bazı adımları atmaya davet ediyorum” diye konuştu.

    “BU SEÇİM HELAL İLE HARAM ARASINDA OLACAK”

    Akşener, bir siyasi parti ile değil kötülükle mücadele ettiklerini belirterek, sandığın er ya da geç geleceğini vurguladı.

    Sandık geldiğinde bir seçim yapacaklarını söyleyen Akşener, “Bu seçim, sadece Cumhurbaşkanını veya milletvekillerini belirleyeceğimiz bir seçim olmayacak. Bu seçim, helal ile haram arasında olacak. Bu seçim, millet iradesi ile rantçı vesayeti arasında olacak. Ez cümle; bu seçim iyi ile kötü arasında olacak. O gün geldiğinde, iyiler mutlaka kazanacak” ifadesini kullandı.

    “TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİ TÜRK KADINININ ELİNDEDİR”

    Akşener, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü hatırlatarak, Türk kadının verdiği mücadelenin dünyanın başka hiçbir yerinde görülmediğini söyledi. Fakat gelinen noktanın içler acısı olduğunu belirten Akşener, şöyle konuştu:

    “Bugün ülkemizde kadınlar, erkeklere kıyasla daha az istihdam ediliyor, daha az eğitim alabiliyor, daha az kazanıyor, daha az temsil ediliyor. Şunu kimse unutmasın; Türkiye’nin büyümesi, zenginleşmesi, gelişmesi Türk kadının elindedir. Türk kadını güçlü olursa, Türkiye de güçlü olur. Günümüz koşullarından cesaret alıp kadınların önünde duvar olanlar, çok beklersiniz. Bizler 100 yıl önce de buradaydık, bugün de buradayız. Siz istediğiniz kötülüğü yapın, bizler hala buradayız, dimdik ayaktayız.”

    “GÜNEŞİN DOĞMASINA ÇOK AZ KALDI”

    Türkiye’nin, güçsüz oldukları yalanına inandırılmaya çalışılan kadınları için iktidara yürüdüklerini belirten Akşener, “Türkiye’nin, çaresizliğe mahkum edilen erkekleri için iktidara yürüyoruz. Türkiye’nin, umutları çalınan gençleri için iktidara yürüyoruz. Emin olun, güneşin doğmasına çok az kaldı. Hiç merak etmeyin, zengin, mutlu ve huzurlu bir Türkiye hedefimize çok az kaldı.”

    Akşener, konuşmasının ardından salonu dolduran partili kadınlar ile selfie çekerek, Twitter’daki hesabından paylaştı.

  • Akşener’den Rusya açıklaması: Putin haddini aşmıştır

    Akşener’den Rusya açıklaması: Putin haddini aşmıştır

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Başta Kırım’daki kardeşlerimiz olmak üzere Putin’in zulmüne maruz kalan onca insanı kaderlerine terk edemeyiz. Putin haddini aşmıştır. Vakit, boş laf değil yaptırım vaktidir. Vakit, çekimser kalma değil zalimin karşısında dik durma vaktidir” dedi.

    İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında, Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı saldırının, tarihin kırılma noktalarından biri olduğunu söyledi. Dünyada Rusya yayılmacılığı sorunu olduğunu belirtip, Rusya’nın uluslararası hukuku ve Birleşmiş Milletler prensiplerini tanımadığını açık şekilde dile getirdiğini kaydeden Akşener, “Üstelik bu saldırı sadece ülkenin doğusunda yer alan ihtilaflı bölgeler ve askeri tesislerle de sınırlı kalmadı. Ukrayna’nın şehirleri, sivillerin yaşam alanları hedef alındı. Bunun açık bir işgal ve darbe girişimi olduğunu söylemek zorundayız çünkü Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna halkının iradesini tanımıyor. Siyasi egemenliğine saygı duymuyor. Askeri yollarla düpedüz vali atamaya çalışıyor hatta bu zatı muhterem bunlarla da yetinmiyor. Adeta paranoya nöbeti geçiren bir Rus roman kahramanı gibi ülkesini güvende kılmak için istediği ülkeyi işgal etme hakkını da kendinde gördüğünü söylüyor. Bu durum, her bakımdan bir dönüm noktasıdır” dedi.

    ‘VAKİT, ZALİMİN KARŞISINDA DİK DURMA VAKTİ’

    Meral Akşener, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in tavrının 2’nci Dünya Savaşı sonrasında Doğu Avrupa’yı adım adım kontrolü altına alan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin lideri Josef Stalin’i hatırlattığını anımsatarak, şunları söyledi:

    “Stalin, sınırlarını genişletme konusunda öylesine hırslıydı ki kendi sözünü dinlemeyeceğini düşündüğü, Doğu Avrupalı komünist siyasetçileri bile ortadan kaldırmış, yerlerine kendi emir erlerini atamıştı. Yani Soğuk Savaş dünyasında da mesele komünizmin yayılmasından çok Rusya’nın yayılmasıydı. İşte o nedenle 1956 yılında Budapeşte’de 1968 yılında ise Prag’da dolaşan Sovyet tanklarının tek bir amacı vardı. O amaç, Rusya’nın tahakkümünü korumaktan başka bir şey değildi. O yıllarda Sovyetlerin uyguladığı bu strateji sosyalizmin arkasına gizlenebiliyordu. Soğuk savaş sona erdikten sonra artık geride ardına gizlenecek bir ideoloji de kalmadı ancak bu Rus devletinin yayılmacılık tutkusunun bittiği anlamına gelmiyor. Bugün bunu tüm çarpıcılığıyla görebiliyoruz. Bu tutku Putin ile birlikte yeniden dirilmiş durumda. Bu defa ise sosyalizm terimlerinin yerini Çarlık Rusya nostaljisi almış gibi görünüyor. Ukrayna’da yaşanan, dünyadaki vicdanlı ve aklı selim sahibi herkesin adalet duygusunu sarsan bu duruma uluslararası toplum daha fazla sessiz kalamaz. Bu şımarıklığa, bu hırsa daha fazla izin veremeyiz. Başta Kırım’daki kardeşlerimiz olmak üzere Putin’in zulmüne maruz kalan onca insanı kaderlerine terk edemeyiz. Putin haddini aşmıştır. Vakit, boş laf değil yaptırım vaktidir. Vakit, çekimser kalma değil zalimin karşısında dik durma vaktidir.”

    ‘EKSİK PARÇALARIN KARS, ERZURUM, ARDAHAN OLMADIĞINI KİM SÖYLEYEBİLİR?’

    Rusya’nın bu durumu karşısında Türkiye’nin güvende olduğunun iddia edilemeyeceğini belirten Akşener, “Putin’in kafasındaki Rusya’nın eksik parçalarının Kars, Erzurum ve Ardahan olmadığını kim rahatlıkla söyleyebilir? Bugün, bölgemizdeki tüm bağımsız devletler bu soruyu kendi ülkeleri için soruyorlar. Herkes Putin’in idaresindeki Rusya nedeniyle güvenliğinin tehlikede olduğunun farkında. Bunun farkında olmayan ve Rusya’nın bu halinden memnun olan tek bir bölge ülkesi var o da maalesef Türkiye. Halbuki ortada çok açık bir gerçek duruyor. Karşımızda, bölgesindeki ülkelerin sınırlarını, bağımsızlığını ve siyasi egemenliğini tanımayan, bunu da açıkça beyan eden bir Rusya var. Aklı başında insanlar tarafından yönetilen her devlet eğer bağımsızlığını ve egemenliğini, Rusya’ya karşı korumak istiyorsa, belirli adımlar atmalıdır. Ancak üzülerek söylüyorum ki Türkiye bu adımları atamayacak kadar Rusya’ya bağımlı hale getirilmiştir. İki ülke arasındaki ilişki, dengeli ve simetrik değildir. Bu ilişki Rusya lehine asimetrik bir ilişkidir. S400’lerden Suriye’ye, Akkuyu’dan turizme kadar hemen her alanda bu asimetrinin Türkiye’yi düşürdüğü kırılgan durumun yansımalarını görüyoruz” diye konuştu.

  • Meral Akşener’den KDV indirim açıklaması

    Meral Akşener’den KDV indirim açıklaması

    Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti lideri Akşener, gıda ürünlerindeki KDV indirimini olumlu karşıladıklarını ancak bunun tek seferlik bir önlem olduğunu söyledi.

    İYİ Parti Başkanı Meral Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu.

    Akşener’in gündeminde başta elektrik zammı olmak üzere ekonomideki gelişmeler vardı.

    1 Ocak itibarıyla elektriğe yüzde 125 zam yapıldığını söyleyen Akşener, “Sadece kışın ortasında yapılan bu zamların bile iktidardakilerin gitmesi için yeterli bir sebep” dedi.

    Esnafın kiradan fazla elektrik faturası ödemekten yakındığını aktaran Akşener, “Mesela berber dükkanı işleten bir esnaf kardeşim kasım ayında 1500 lira elektrik faturası ödemiş. Bu ay ise faturası 4 bin 600 lira gelmiş. Esnaf kardeşim de haklı olarak soruyor; ‘O zaman ben de saç tıraşının fiyatını 3 katına mı çıkarayım’ diyor” diye konuştu.

    Akşener, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

    “Böyle bir zam, zulüm olabilir mi ? Böyle devlet yönetilir mi ? Ayıptır, günahtır. Daha maaşını alamadan, zammı eriyen asgari ücretliler isyanda. Zaten aldıkları üç kuruşla geçinmeye çalışan, emeklilerimiz isyanda. Mağazalar, fırınlar, restoranlar isyanda.”

    “KDV İNDİRİMİNİ OLUMLU KARŞILIYORUZ”

    Gıda maddelerindeki KDV oranının yüzde 8’den yüzde 1’e düşürülmesini ise olumlu karşıladıklarını söyleyen Akşener, “Ama bu vesileyle iktidarı da uyarmak istiyorum. Bu indirim, bir defalık bir etkidir. Yani, yeni oranlar yürürlüğe girdiğinde bir defaya mahsus olarak, bazı gıda ürünlerindeki fiyatlarda yüzde 7 oranında bir gerileme olabilir” dedi.

    İYİ Parti lideri bu yöntemle enflasyonun düşmeyeceğini ve enflasyonu doğuran nedenlerin ortadan kaldırılmadığı sürece bu ay vergi düşürülse bile gelecek ay fiyatların yeniden artmaya devam edeceğini kaydetti.

    Enflasyonla piyasalara güven veren, kapsamlı bir program çerçevesinde mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Akşener, “Bunun için kullanacağınız en önemli silah da politika faizidir” dedi.

    “ISPARTA’NIN AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMESİ İÇİN TEKLİF SUNDUK”

    Akşener, Isparta’da 72 saate varan elektrik kesintisine de değindi. “İstanbul’daki karda mobese kaydı peşine düşenlerin, mesele Isparta olunca araziye nasıl uyum sağladıklarını ibretle izledik” diyen Akşener, şunları söyledi:

    “Bir daha böyle utanç verici bir olayın yaşanmaması için İYİ Parti olarak çözüm önerilerimizi hazırladık. Bu doğrultuda ilk olarak, Isparta’nın bir an önce afet bölgesi ilan edilmesi için Meclis Başkanlığı’na kanun teklifimizi sunduk.”

    MUHALEFET LİDERLERİNİN TOPLANTISI

    Kendisinin de aralarında olduğu 6 muhalefet liderinin yaptığı toplantıya değinen Akşener, “Milletimiz artık ortak akıl için bir araya gelebilen, milletin ve memleketin meselelerini birbirleriyle konuşabilen siyasetçiler istiyor” dedi.

    “‘Ben yaptım oldu’ anlayışından bıkan milletimiz, partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile unutulan istişare kültürünün önemini görüyor” ifadelerini kullanan Akşener, şöyle devam etti:

    “Gerek kurumsal anlamda, gerekse de fikren, farklılaştıkları noktalar olsa da 6 siyasi parti liderinin memleket meseleleri için bir araya gelmesi önemlidir. Buradan başta, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere toplantıya iştirak eden sayın genel başkanlara huzurunuzda bir kez daha teşekkür ediyorum.”

  • Türkyılmaz’dan Kılıçdaroğlu ve Akşaner’e açılış daveti

    Türkyılmaz’dan Kılıçdaroğlu ve Akşaner’e açılış daveti

    Bursa Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaret etti. Türkyılmaz, her iki genel başkanı Yıldıztepe Sosyal Yaşam Merkezi’nin açılışına davet etti.

    Ankara’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaret eden Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, nisan ayında yapılacak olan Yıldıztepe Yaşam Merkezi Projesi 1. etabının açılışına genel başkanları davet etti. İlk Kılıçdaroğlu’nu ziyaret eden Türkyılmaz, Taş Mektep, Tirilye Sanat Evi, Zübeyde Ana Çocuk Akademisi, Girit Mahallesi Cephe Sağlıklaştırma ve Yıldıztepe Yaşam Merkezi projeleri ile diğer çalışmalar hakkında bilgi verdi.

    İkinci ziyaretini İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yapan Hayri Türkyılmaz, Bursa ve ülke siyasetine dair gelişmeleri görüştüğü Akşener’i Yıldıztepe Yaşam Merkezi Projesi açılışına davet etti. İktidarın yerelden genele başarılı halkçı belediyecilik çalışmalarıyla geleceğine inandığının altını çizen Türkyılmaz, “Genel başkanımız gibi önceliği yurttaşlarımıza vererek, halkımızı en iyi hizmetlerle buluşturmaya, birlik ve beraberlikle yeni başarılara imza atmaya devam edeceğiz. Genel başkanlarımızı hizmete açacağımız Yıldıztepe Yaşam Merkezimizin açılışına davet ettim. CHP ve İYİ Parti’nin güç birliğiyle ülkemizin yarınları daha aydınlık olacak” ifadelerini kullandı.

  • Meral Akşener’den asgari ücret önerisi

    Meral Akşener’den asgari ücret önerisi

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, asgari ücretle ilgili dikkat çeken bir öneride bulundu. Partisinin TBMM Grup Toplantısında konuşan İYİ Parti lideri Akşener, “Üç ayda bir asgari ücrete güncelleme yapılmasını öneriyoruz” ifadelerini kullandı. Akşener, açıkladığı öneriyle çalışanlarının enflasyona karşı korunmuş olacağını savundu.

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamada asgari ücretle ilgili yeni bir öneri ortaya attı. Döviz kurundaki hareketlilik ve gelen zamlara dikkat çeken İYİ Parti lideri Akşener, “İYİ Parti olarak; üç ayda bir asgari ücrete güncelleme yapılmasını ve çalışanımızın emeğinin enflasyona karşı korunmasını öneriyoruz” dedi.

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuşuyor.

    Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

    ASGARİ ÜCRET GÜNCELLENSİN ÖNERİSİ

    “Bu arkadaşlar, belli ki farkında değiller ama kendi elleriyle yol açtıkları yüksek enflasyon yüzünden açıklanan asgari ücret artışı, 4 ayda eriyecek. O yüzden biz, İYİ Parti olarak; üç ayda bir asgari ücrete güncelleme yapılmasını ve çalışanımızın emeğinin enflasyona karşı korunmasını öneriyoruz.

    ‘Adil bir düzen’ isteyen, milyonlarca gencimizi, itip kakan, hatta hızını alamayıp terörist ilan eden gerçek bir gönül insanı, adeta bir sevgi pıtırcığı olan Sayın Erdoğan, Afrikalı bir genç kız daha adil bir dünya isteyince çok duygulanmış. Yazık, kıyamam.
    Kendisi iki gün önce de çıktı ve bir açıklama yaptı: Dedi ki, ‘Başbakanlığım döneminde döviz rezervini 135 milyar dolara çıkardık ama daha sonra bir düşüş yaşandı. Ben o sırada yoktum, Cumhurbaşkanıydım.’ Evet, yanlış duymadınız, aynen böyle dedi. Arkadaş, ‘sevimli hayalet Casper’ misali, o sırada orada değilmiş…

    “HİPER ENFLASYON” İDDİASI

    Şu ibretlik psikolojiye bir bakar mısınız? Belli ki sen, şimdi de buralarda değilsin. Merkez Bankası politika faizini indirdi. Peki, faizler düştü mü? Hayır. Tahvil faizleri yüzde 24’e dayandı. Sen ‘faizi indirdim’ diye caka satarken, yönettiğin devlet, yüzde 24 faiz ödüyor. Hızla hiper enflasyona doğru gidiyoruz.

    Bu krizin sebebi bizzat Sayın Erdoğan ve ülkemize musallat ettiği, bu ucube sistemdir. Etrafınız hep yiyici tip dolu, altlarında dört çekerli jip dolu, hepsinde cukka sağlam cep dolu, ondan sonra, ‘vay efendim, dış güçler’.

    “50 YIL SONRA TEKRAR HAYATIMIZA SOKTU”

    Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi, ‘dış güçlere tokat gibi inecek’ demiyor muydun? O tokat ine ine millete indi. Bir kere olsun yaptığın hatanın sorumluluğunu al yahu. Hiçbir hesabı tutmayan büyük ekonomistimiz son olarak akıl dolu bir hamleyle ‘Dolara Çevrilebilir Mevduat’ kavramını 50 yıl sonra tekrar hayatımıza soktu. Büyük Türkiye büyük güç, hedef 1973.

    Çocuk mu kandırıyorsun Sayın Erdoğan? Madem kur farkını, yani gizli faizi ödeyecektin bugüne kadar faizle bu kadar oynayıp döviz lobilerinin ekmeğine niye yağ sürdün? Madem adına faiz demeden faiz ödeyecektin sanayicimizden esnafımıza bu çileyi neden yaşattın?

    DOĞAL GAZ VE ELEKTRİK FİYATLARI İÇİN İNDİRİM ÇAĞRISI

    Madem kur düştü, madem artık uçuyoruz. O zaman hemen, doğal gaz ve elektrik fiyatlarını düşürün.”

  • Akşener asgari ücret önerisini açıkladı

    Akşener asgari ücret önerisini açıkladı

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamada ekonomiyi eleştirdi ve partisinin asgari ücret önerisini “En az 4 bin lira olmalıdır” diyerek açıkladı.

    İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin Meclisteki grup toplantısında konuştu.

    Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

    Dünyada, “düz dünya” teorisini bile ciddiye alıp tartışanlar var ama sayın Erdoğan’ın, “düz ekonomi” tezini tartışan bir kişi bile yok. Ama buna rağmen, maalesef bu cahillik, koca bir ülkeyi, bu teze mahkum etmeye devam ediyor. Gerçekten ibretlik.

    Dünyada parası değer kaybederken, milleti zenginleşen hiçbir ülke yoktur. Dolar 13 lirayı aşmış, 14’e dayanmış. Ticaret durmuş. Sırtını saraya dayayanlar dışında, milletimizin her bir ferdi, kan ağlıyor. Peki bunlar ne yapıyor? Saçmalamaya devam ediyor.

    Biliyorsunuz, kasım ayında, Plan Bütçe Komisyonu’nda, bütçe görüşmeleri vardı. İYİ Parti Grubu olarak, görüşmelere aktif katkı verdik. Milletin sesini, bütçe görüşmelerine taşıdık. Çözümlerimizi, önerilerimizi sunduk. Bu vesileyle, komisyonda bizi başarıyla temsil eden arkadaşlarıma, gayretlerinden ötürü, teşekkür ediyorum.

    Arkadaşlarımız, milletimizin sorunlarına, ve beklentilerine, çözüm olması amacıyla, toplam 19 önerge verdiler. Ama ne oldu? 19 önergemizin tamamı, Cumhur İttifakı tarafından reddedildi.

    Mesela, Yükseköğretimde öğrenim gören öğrencilerimizden, yalnızca 414 bini burs alabiliyor.

    O da, ayda 650 lira. Yani, günde 20 lira. Peki biz ne dedik? Gençlik ve Spor Bakanlığı bütçesine, 8 milyar 500 milyon lira ilave ödenek verilsin. Böylece 1 milyon öğrencimize, ayda 1000 lira burs verelim dedik. Onlar ne yaptı? “Öğrencilere burs murs yok” dediler.

    Okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim seviyelerinde, öğretmen açığımız var. Biz ne dedik? Milli Eğitim Bakanlığı bütçesine, 50 bin ilave öğretmen ataması için, 6 milyar 250 milyon lira, ek ödenek verelim. dedik. Onlar ne yaptı? “Atanamayan öğretmenler, markette çalışmaya devam etsin” dediler.

    KOBİ’lerin, elektrik ve doğal gaz maliyetlerindeki artışın, bir bölümünü, sübvanse edelim. KOSGEB bütçe ödeneklerini, 10 milyar lira arttıralım. Onlar ne yaptı? “KOBİ’ler borç içinde boğulmaya devam etsin, bizim umurumuzda değil” dediler.

    3600 ek göstergeyi verelim. Bunun için, Çalışma ve Sosyal Güvenliği Bakanlığı bütçesine, 7 milyar 250 milyon lira ekleyelim. Onlar ne yaptı? “Biz 3600 sözümüzden döndük, haydi başka kapıya” dediler.

    Gelin, EYT’li kardeşlerimiz için adım atalım. Bunun için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesine, 45 milyar lira ekleyelim. Onlar ne yaptı? “EYT’lilerin ne hali varsa görsün” dediler.

    MİLLETVEKİLLERİNİN AÇIKLAMALARINA TEPKİ

    Benzin istasyonlarında, araç kuyrukları oluşuyor. Vatandaş, zamdan önce deposunu doldurma derdine düşmüş. Ama empati yoksunu bir vekil çıkıp, “Araç kuyrukları, zamdan dolayı değil, araç bolluğundan yaşanıyor” diyor.

    Simit 3 buçuk lira olmuş, artık yarım simit satışları başlamış ama milletimize beslediği engin sevgisiyle bildiğimiz, bir AK Parti yöneticisi; “Bizden önce, dağlarda yaşayan, aç insanlar vardı” diyor.

    Asgari ücretli anne babalar, bebeklerine mama bile alamazken, ayda 25 bin lira maaş alan, tuzu kuru bir vekil, çıkıp milletimize, soğan ekmek edebiyatı yapıyor.

    Geçmediği yolun bile parasını millete ödetirken, Bir başka vekil, çıkıp “cebinde parası olmayan, eski yolu kullanır” diyor.

    Mesela, Ekonomideki yangın, bırakın mutfağı, tüm haneyi yakarken, Herhalde, vekillerinden geri kalmak istememiş olacak, sayın Erdoğan, “Afganistan ekonomisini, ayağa kaldırmamız lazım” diyor.

    BAHÇELİ’YE ‘MANSUR YAVAŞ’ TEPKİSİ

    Sayın Bahçeli, dünkü grup toplantısından sonra, çıktı, hem de gazi meclisimizin çatısı altında, Sayın Mansur Yavaş’ı tehdit etti. Neymiş, bundan sonra Mansur Bey, bu arkadaşların nefesini, ensesinde hissedecekmiş.

    Yok öyle yağma, Sayın Bahçeli. Yok öyle yağma. Mansur Yavaş’ın arkasında biz varız, Ankaralılar var.

    Yalana, talana, yoksulluğa, ses çıkarmayacaksın, sonra da çıkıp, tek derdi Ankara’ya hizmet olan, belediye başkanımızı tehdit edeceksin. Ayıptır, ayıp.

    KOTALI SATIŞLAR, KUYRUKLAR

    Bu iktidar, paramızı pul etti. Bu iktidar, güvenimizi istismar etti. Bu iktidar, kınadığı ne varsa, daha beterine dönüştü. Biliyorsunuz, sayın Erdoğan, ne zaman sıkışsa, eskinin akaryakıt kuyruklarından bahseder. Kotalı satışlardan bahseder. Önlenemeyen fiyat artışlarından bahseder.

    Peki kendisinin devri iktidarında, 2021’in Türkiye’sinde, durumlar nasıl? Mesela, akaryakıt kuyrukları var mı? Var. Hem de sadece akaryakıt değil, ekmek kuyruğu da var. Yağ kuyruğu da var.

    Mesela, kotalı satışlar var mı? Var. Artık bazı marketlerde, şeker ve yağ satışları, 1 adet ile sınırlı tutuluyor. Peki önlenemeyen fiyat artışları var mı? Evet, maalesef o da var. Çünkü, milletimiz maaşını dolarla almıyor ama ithalata mahkûm edilen ekonomimizde, maalesef her şeyi, dolarla alıyor.

    ASGARİ ÜCRET AÇIKLAMASI

    Biliyorsunuz, her yıl, kasım ve aralık aylarında, asgari ücret gündeme geliyor. Ancak ortada vahim bir durum var. Asgari ücret tartışması, her yıl, siyasi bir malzeme hâline getiriliyor. Asgari ücreti, siyasi tartışmaların gündeminden, acilen çıkarmamız lazım. Bunu, iktidara talip bir siyasi partinin, Genel Başkanı olarak söylüyorum. Bu nedenle, yetkiyi aldığımızda, asgari ücreti belirlerken, aynı Malezya’da, Brezilya’da, Fransa’da olduğu gibi, çeşitli makro ekonomik göstergeleri temel alan, sağlıklı bir model benimseyeceğiz. Yani asgari ücreti, yoksulluk sınırı, verimlilik artışı, millî gelir, işsizlik oranı, toplu iş sözleşmeleriyle karara bağlanan, ücret düzeyleri, enflasyon beklentisi gibi, objektif parametreleri kullanan bir modelle, şeffaf bir biçimde belirleyeceğiz.

    “ASGARİ ÜCRET EN AZ 4000 LİRA OLMALI”

    Peki bu sene için ne öneriyoruz? TÜİK’in, Hanehalkı İşgücü Anketi’nin, 2020 verilerine göre; hanesine, sadece 1 asgari ücret giren, 3 milyon 125 bin işçimiz var. Bu durum, 3 milyon 125 bin işçimiz ve aileleri, açlık sınırının altında yaşıyor demek. İşte bu farkındalıkla, biz diyoruz ki; asgari ücret, en az 4000 lira olmalıdır. Yani ele geçen 4000 lira olmalıdır.

    Ancak mevcut uygulamayla, bekar bir asgari ücretlinin eline, 4000 lira geçmesi durumunda, bunun işverene maliyeti, en az 6574 lira olacak. İktidarın beceriksizliği nedeniyle, zaten iflasın eşiğinde olan işverenimiz için, bu maliyet, maalesef karşılanabilir değil. Bu durumda, ne istihdamı arttırabiliriz,
    ne de, güvencesiz çalışmanın önüne geçebiliriz.

    Bizim asgari ücret önerimiz, brüt ücretin, yüzde 22 artırılıp, 4360 liraya çıkartıldıktan sonra, çalışanlarımıza, devlet tarafından, 555 lira ek bir ödeme yapılarak, ellerine geçen net ücretin, 4000 lira olmasıdır.

  • Akşener: Sokağa çıkmak isteyenlere izin vermeyeceğiz

    Akşener: Sokağa çıkmak isteyenlere izin vermeyeceğiz

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Bu yolda provokasyonlar olacak, sakin olacağız. Sokağa çekmek isteyenler, milleti birbirine düşürmek isteyenler olacak; izin vermeyeceğiz ve o kaçınılmaz gün geldiğinde, onlar istese de istemese de bu kirli zihniyeti o sandığa gömeceğiz” dedi.

    İYİ Parti lideri Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, geçen hafta Denizli’de gerçekleştirdikleri mitingde vatandaşın kendilerini yalnız bırakmadığını, Türkiye’yi il il, ilçe ilçe gezdiklerini söyledi. Akşener, “Görüyorum ki milletimiz kararını çoktan vermiş. Sayın Erdoğan ve arkadaşları için artık yol görünmüş. Bavulları toplama vakti artık gelmiş. Hareket saati artık gelip çatmış. Bu vesileyle Sayın Erdoğan’a iyi yolculuklar, emeklilik hayatında da başarılar diyorum” dedi.

    Meral Akşener, geçen hafta aynı kürsüde konuştuğu sırada doların 10 lira 43 kuruş, bu sabah ise 13 lira olduğunu, Türkiye’nin borcunun 1 haftada 1 trilyon 920 milyar lira arttığını söyledi. Ekonomideki gelişmenin sorumlusunun iktidar partisi olduğunu kaydeden Akşener, “Buradan iktidardakilere sesleniyorum; istediğiniz kadar bağırın çağırın. Ekonomiye ettiğiniz ihanetin ispatı, televizyon kanallarının sağ alt köşesinde duruyor. Orada dolar 13 lira yazıyor. Sayın Erdoğan konuşuyor, dolar yükseliyor. Sayın Erdoğan konuşuyor, enflasyon artıyor. Sayın Erdoğan konuşuyor, milletimiz fakirleşiyor. Ne söylerseniz söyleyin ne yalan uydurursanız uydurun ne masal anlatırsanız anlatın, mızrak artık çuvala sığmıyor, gerçeğin ta kendisi, apaçık ortada duruyor” diye konuştu.

    ‘GETİR SANDIĞI’

    Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘ekonomik kurtuluş savaşı’ sözünü hatırlatarak, şöyle konuştu:

    “Hamasette gelinen noktaya bakar mısınız? Muhterem; daha 2 hafta önce ‘Türkiye uçuyor’ diyordun. Ekonomiyi şaha kaldırıyordun hatta ciltler dolusu kitabını yazıyordun. Hayırdır Sayın Erdoğan, hesabın mı şaştı? Anlatacak masallar mı bitti? Suçlayacak meslek grubu mu kalmadı? Türkiye ekonomisini işgal etmeye kalkanlar, sen, 5 müteahhidin ve liyakatsiz kadrolarından başkası değil. Ekonomiyi yerle bir eden siz, ticareti işgal eden siz, tarıma taarruz başlatan siz, milletin hazinesini ganimet görüp, yağmalayan da siz. Şimdi çıkıp, kime karşı, neyin savaşını vereceksin? Ekonominin dibe vurmasının, zamların, işsizliğin, uçan enflasyonun, dövizin sebebi sensin. Şimdi çıkıp, kendi kendinle mi mücadele edeceksin? Bak Sayın Erdoğan, bu iş böyle olmuyor. Sen saçmaladıkça olan bu güzelim memlekete oluyor. Gel kendini de milletimizi de daha fazla yorma. Daha fazla tadımız kaçmadan getir sandığı gerisini biz hallederiz. Sen yeter ki gölge etme, biz başka ihsan istemeyiz.”

    ‘İKTİDARIMIZDA ÖĞRETMENLERİ KADROLU İSTİHDAM EDECEĞİZ’

    Akşener, Türkiye’de ‘atanamayan öğretmenler’ sorununun olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

    “Aynı sorunları duvara anlatır gibi konuşmaktan ben yoruldum; siz boş boş bakmaktan yorulmadınız. Şu sorunu çözmek, sorunu konuşmaktan daha kolay. Ama hala tık yok. Gerçekten akıl alır gibi değil. Değerli öğretmen kardeşlerim, meslektaşlarım; bu kafayla bir yere varılmaz. Ama hiç merak etmeyin çok az kaldı. Buradan sizlere bir söz veriyorum. Hem de öyle, iktidarın verdiği sözler gibi lafta kalmayacak, bir ‘öğretmen’ sözü veriyorum. Biz, öğretmene ve eğitime yapılacak yatırımın, Türkiye’nin geleceğine yapılacak yatırım olduğuna inanıyoruz. O nedenle İYİ Parti iktidarında ilk iş olarak, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüzde 85’i maaşlara giden ve kuşa dönmüş bütçesini, hak ettiği rakamlara çıkaracağız. Öğretmenlerimizi, ‘kadrolu ve sözleşmeli’ gibi tuhaf tariflere bölen, ucube uygulamaları kaldıracağız. Her öğretmenimizi, kadrolu olarak istihdam edeceğiz.”

    Meral Akşener ayrıca partililere seslenerek, “Sorumluluğumuz büyük, görevimiz kutsal, yolumuz çetin. Bu yolda tuzaklar olacak, düşmeyeceğiz. Bu yolda provokasyonlar olacak, sakin olacağız. Sokağa çekmek isteyenler, milleti birbirine düşürmek isteyenler olacak izin vermeyeceğiz. Ve o kaçınılmaz gün geldiğinde, onlar istese de istemese de bu kirli zihniyeti o sandığa gömeceğiz” dedi.