Etiket: Meral Akşener

  • Akşener’den çok konuşulacak iddia

    Akşener’den çok konuşulacak iddia

    Akşener daha yeni İmralı’ya adam gönderdiler 

    Akşener, son dönemde gündeme gelen iktidarın İmralı Cezaevi’nde bulunan PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ı ziyaret ettiğine ilişkin olarak yargıdan bir kişinin ziyaret ettiğini söyledi. Akşener “ismini biliyorum” dedi.

    Akşener “Daha yeni İmralı’ya adam gönderdiler, yardım istediler. Kimin gönderildiğini biliyorum. Siyasetçi olsa adını hemen söylerim. Yargıdan birini gönderdiler.” ifadelerini kullandı.

    Akşener, Öcalan’ın yattığı süre göz önünde bulundurularak tahliye edilebileceği iddiasına ilişkin olaraksa “Ne PKK’sı FETÖ’sü, ne Hizbullah’ı, Gaffar Okan’ın katilleri de herhangi bir şekilde serbest kalacak diye bir anlaşma mümkün değil. Siz suç işlemişseniz hukuk gereğini yapar. Ben şu adam, şu kadın suçludur diyemem. Öcalan mahkemesiyle ilgili ne kadar avukat varsa, şehit yakınları adına ne kadar kişi varsa organize eden kişi benim. 30 bin kişi deniyor, 40 bin kişi deniyor. Türkiye’nin silahlı örgüt kurarak cinayet işleyen kişi, bütün ölümlerden sorumludur. İster Kemal Bey olsun ister Öcalan’ın kardeşi olsun yapamaz” dedi.

    Milletvekili adaylığından çekilen, Aytun Çıray’ın adaylığına ilişkin “Kontenjan olarak 2. sıradan gördük.” diyen Akşener kendisinin bilgisi olmadan ani bir iş yapmadıklarını ancak Çıray’ın “İkinci sırayı kabul edemem, feragat ediyorum” dediğini ifade etti.

    Akşener; “Aytun Bey istifa etmedi, adaylıktan çekildi. Ön seçim yapınca sonuçlarına uyacağım diye ilan ettim. İstanbul, Ankara, İzmir gibi yerlerde ikinci sıraları kontenjan kullanacağımı söyledim. Aytun Bey’i kontenjan olarak 2. sıradan gördük. Kendisinin bilgisi olmadan ani bir iş yapmadım. Özel kalem arkadaşımıza kendisine bilgi vermesini istedim. Kendisini aradı, ‘ikinci sıraya konulacaksınız, bir itirazınız var mı’ dendi. ‘İkinci sırayı kabul edemem’ dedi, akşam üstü ‘feragat ediyorum’ dedi.

    Benzer bir şey bir başka arkadaşımıza da aynı bilgi verildi. ‘İkinci sırayı istemiyorum’ demişti. ‘Müracaatımı geri çekeyim, beraber çalışalım’ dedi. O arkadaşımız çalışıyor. Bakanlık sistemi içinde değerlendirecek bir arkadaşımız. Yavuz Bey’le ilgili bilmiyorum. Benden randevu istedi. Hayhay buyurun dedim. Sonra bir baktım istifasını getirecekmiş. İstifa makamı ben değilim, Meclis. Sonrasında herhangi görüşmemiz olmadı.

    Partiden ayrılan arkadaşlara itici bir şey söylemedim

    Ben partiden ayrılan arkadaşlara incitici bir şey söylemedim. Şu ayrılan arkadaşlarımız HDP ile mevzuyu gündeme koyuyorlar mı, bu çok saygısız ve sahte bir tavır. Sayın Hüseyin Baş, çok saygı duyduğum genç kardeşimiz. Ben masaya götürdüm. Oradaki ölçü şu oldu; hayhay kendi hakkında problem yok, ama 6’lı oldu bu masa, büyütmek istemiyoruz, dediler. Sayın Sarıgül’ü Erzincan’dan aday gösterdiler, çok da güzel oldu. Erzincan memleketi. Bu CHP’nin atması gereken adımdı.” ifadelerini kullandı.

  • “Seçmeni velinimet görürüm”

    “Seçmeni velinimet görürüm”

    Bir dizi programa katılmak üzere Van’a gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ilk olarak Kadim Aşiretler Federasyonu’na (KAF) gelerek aşiret liderleriyle bir araya geldi. Genel Başkan Akşener’i burada KAF Başkanı Rasim Aslan karşıladı.

    Burada açıklamalarda bulunan Genel Başkan Akşener, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin hayırlı olmasını diledi. Seçmeni velinimet olarak gördüğünü ifade eden Akşener, “Bize büyüklerimizin öğrettiği şey, seçmen velinimettir. Yani esnafın müşterisi nasıl velinimetiyse seçmen de velinimettir. Talep eden o sesi duymak zorundadır. Dolayısıyla grubu olan bir siyasi partinin genel başkanıyım ve iktidar olmayı istiyorum. Bu seçimde seçimin getirdiği bir zorunluluk var ki 2018’den beri ittifaklar zorunlu hale geldi. Dolayısıyla önce cumhur ve millet ittifakı vardı. Şimdi üç ittifak halinde gidiliyor. Siz bu ittifaklar içerisinde bulunan siyasi partilerden hoşunuza giden, dertlerinize çözüm bulacağınıza inandığınız bir partiye oy vereceksiniz. Burada da özne sizsiniz. Yani velinimet olan sizsiniz. Biz isteyen tarafız. Esnafın bizleri çok iyi anlayacağını biliyorum, onun için hep esnaf gezerim. Şu an bir seçime gidiliyor, bütün siyasi partiler herkesin oyuna talip ama üzüldüğüm bir şey var, o da şudur; biz sanki seçime değil de cenge gidiyoruz mübarek, ‘Allah Allah’ nidalarıyla. Bunu yanlış bulduğumuzu üzüntüyle karşıladığımı ifade etmek isterim. Seçimler seçmenin bayramıdır” diye konuştu.

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Van’da yaptığı konuşmada, “Seçmeni velinimet görürüm” dedi.

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, buradaki ziyaretinin ardından, Doğu-Güneydoğu Kanaat Önderleri Buluşması programına katıldı. Burada da bir konuşma yapan Akşener, “Bu ülke kurulduğu zaman neye göre kuruldu biliyor musunuz? Nüfus cüzdanına göre kuruldu. Herkesin nüfus cüzdanı bir hissedir. Hangi dini inançtan, hangi mezhepten, nereden olursan ol, o nüfus cüzdanı ağadır, paşadır, beydir. O nüfus cüzdanına sahip olan herkes bu ülkenin de sahibidir. Tek kişinin iki dudağı arasına sıkıştırılmış bir siyasi yöne döndük ve o benim adına ucube sistem dediğin Türk tipi başkanlık sistemine döndü. Döndük ne oldu? O günden beri bürokrasi çok daha arttı. Valiler bir siyasi partinin neredeyse il başkanından ileri oldu. 82 puan almış çocuklar, AK Parti bünyesinde eğer tanıdığı yoksa atanamadılar. AK Parti bünyesinde tanıdığı olan çocuklar ise 52 puanla atandılar. Vatandaşlık hakkı bu ülkenin sahibi olma hakkının sevgiyle sevgisizlikle hiçbir alakası yoktur. Saygıyla alakası vardır. Kürt doğduğun için saygıyı hak ediyorsun. Bu ülkenin asıl sahibisin. Ben de Türk doğduğum için saygıyı hak ediyorum ve ben de asıl sahibiyim. Bütün mesele budur. Dolayısıyla birbirimize saygı duymak durumundayız. Ama biz bunları kaybettik. Allah rızası için manevi mevzularımız üzerinden birbirimizle itişmeyelim ki seçmen velinimet olsun. Her bir siyasetçi gelsin. Oylarınızı almak için topuk selamı versin. ‘Hazır ol’da dursun ve sizlerin oylarınıza talip olsun” şeklinde konuştu.

    Programda Akşener’e Van kedisi hediye edildi.

  • “Ben başbakan olmayı hedef seçtim“

    “Ben başbakan olmayı hedef seçtim“

    İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, partisinin il başkanlığında düzenlenen bayram kahvaltısına katıldı. Yapılan kahvaltının ardından programda, 28’inci Dönem İYİ Parti Ankara milletvekillerinin sahneye çağırılarak tanıtıldı. Program çerçevesinde konuşma yapan Akşener ise bayram sofrasında bir araya gelinmesinden duyduğu mutluluğu belirterek gündeme ve 14 Mayıs seçimlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

    14 Mayıs seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı ve Millet İttifakı Ortak Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı olacağına inandığını ifade eden Akşener, “İYİ Parti birinci parti olursa, milletvekili çok olursa bu ülkeyi yönetmekle ilgili irade ve büyük çoğunluk burada olur. Bana ‘Başbakan Meral’ diyorsunuz. Doğrudur ben başbakan olmayı hedef seçtim. Niçin seçtim; İYİ Parti’nin iktidar olması için seçtim.

    Yoksa benim şahsımla alakalı bir durum yok. Ama şu var, ben başbakan olmayı onunla, bununla pazarlık yaparak, ona buna yalvararak yapamam. Fıtratım buna ters. Onun için birinci parti çıkacağız ki; ben sizin bileğinin hakkıyla, kendi bileğimin hakkıyla, çalışmakla, her bir vatandaşımın kapısından girerek, onu ikna ederek başbakan olacağım” ifadelerini kullandı.


    Programa İYİ Parti lideri Akşener’in yanı sıra Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İYİ Parti Milletvekilleri ve 28’inci Dönem İYİ Parti Ankara milletvekili adayları katılım sağladı.

  • Meral Akşener ve Ekrem İmamoğlu’na ayakkabı tepkisi

    Meral Akşener ve Ekrem İmamoğlu’na ayakkabı tepkisi

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Hatay’ın Samandağ ilçesinde bulunan ve rivayete göre Hazreti Hızır ile Hazreti Musa’nın buluştuğu yer olarak bilinen Hz. Hızır Türbesi’ni ziyaret etti.

    Ziyarette tepki çeken görüntüler

    İlçe halkı için önem arz eden türbeye Akşener, İmamoğlu ve beraberindekiler ayakkabıları ile girince diğer ziyaretçiler tarafından uyarıldılar. Uyarıları dikkate alan Akşener, ayakkabılarını çıkararak korumalarına verdi. Çekilen görüntülerde türbe görevlileri ve diğer ziyaretçilerin ayakkabı ile içeriye girenleri uyardığı gözlendi. Öte yandan ziyaret sırasında türbe içinde slogan ve zılgıt atılması, türbenin adeta miting alanına çevrilmesi ise tepki çekti.

    Türbe ziyareti sonrasında Akşener ve İmamoğlu Samandağı halkına seslenmek üzere miting alanına geçti. Türbede kirlenen halılar ise görevliler ve vatandaşlar tarafından yıkanarak temizlendi.

  • İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, çadır kentlerde vatandaşların sorunlarını dinledi

    İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, çadır kentlerde vatandaşların sorunlarını dinledi

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin vurduğu Adıyaman’da da binlerce bina yıkılmış ve binlerce insan enkaz altında kalarak hayatını kaybetmişti.

    Depremzedelerle bir araya gelmek için Adıyaman’a gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ilk olarak İYİ Parti Adıyaman İl Başkanlığı Kriz Merkezine geldi. Burada parti yönetimi ve partililerle bir araya gelen Akşener, daha sonra Yeni Sanayi Mahallesi’nde bulunan çadırları ziyaret etti.

    Burada depremzede vatandaşlarla bir araya gelen Akşener, depremzedelerin sorunlarını ve taleplerini dinledi. Ardından Akşener, depremzedelerle bir araya gelmek üzere Gölbaşı ilçesine gitti.

  • Ömer Çelik’ten Meral Akşener’e tepki

    Ömer Çelik’ten Meral Akşener’e tepki

    AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Sözcü Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü grup toplantısında eser ve hizmet temelli bir seçim yarışı olması temennisinde bulunduğu hatırlattı. İYİ Parti Genel Başkanı Akşener’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dönük ifadelerinin yakışıksız ve niteliksiz bir kampanya yürütüleceklerinin ilanı olduğunu belirten Çelik, “Sayın Akşener yaptığı paylaşımda bir gerginlikten bahsediyor ve Cumhurbaşkanımıza karşı yakışıksız bir üslup kullanıyor. Kullanılan bu yakışıksız dili ve tutumu kınıyoruz, kendilerine iade ediyoruz. Bu saldırgan üslubun sebebini biliyoruz. Kendi adaylarını ilan ettiklerinden beri PKK’nın defalarca açık destek ilan ettiği bir yapının parçası olarak yola devam etmek zorunda kaldıklarını görüyoruz.

    Kuşkusuz bunu tonlarca ‘rezene çayı’ içerek bile hazmetmek mümkün değildir. Şayet birileri siyasi gerginlik nerede diye tespit etmek istiyorsa, Sayın Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı ilan edildiği anda yanındaki genel başkanlardan hangisinin gerginlik konusunda diğeriyle yarıştığına bakmalıdır. Böylece aslında 7’li masada kimin günlük doz olarak kaç papatya çayı içmeye ihtiyacı olduğunu tespit edebilirler. ‘Hakarete uğradım’ diyerek masadan kalkmak, sonrasında mecbur kalıp tekrar o masaya oturmak nerede olduysa siyasi gerginlik oradadır. ‘Kumar masasıyla noter masası arasında kaldık’ dedikten sonra mecburi geri dönüş nerede yaşanmış ise gerginliğin adresi orasıdır. Aslında Sayın Akşener’in şu anda tek dert etmesi gereken konu, kendi cumhurbaşkanı adaylarına PKK tarafından üst üste açıklamalarla neden destek verildiği olmalıdır. Hatta kendi adaylarına destek vermek için PKK’nın eylemlerine ara verme kararı alması tüm gündemini işgal etmelidir” ifadelerine yer verdi.

  • Akşener partisinin grup toplantısında konuştu

    Akşener partisinin grup toplantısında konuştu

    Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Sinan Ateş cinayetine değinerek, “Gün ortasında, başkentin göbeğinde işlenen bu cinayetin üstünden tam 3 buçuk ay geçti. Adalet hala yerini bulmadı. Açılan dava bir milim bile ilerlemedi. Suçlular gözaltına alınacağı yerde adalet gözaltına alındı. Suçlulara kelepçe takılacağı yerde adalete kelepçe takıldı. Cinayetin failleri yakalandı. Ama ona yardım ve yataklık edenler serbest bırakıldı. Telefon kayıtlarında tüm ilişki ağı ortaya döküldü, katiller yakalandı. Ama emri verenler serbest kaldı” ifadelerini kullandı.

    Akşener, Cumhur İttifakı’nın seçim beyannamesine de artık bazı yeni başlıkların dahil olduğunu düşündüklerini kaydederek, “Mesela her ne kadar henüz kendisinin adaylığı kesinleşmiş olmasa da genişletilmiş Cumhur İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sayın Erdoğan’ın seçim beyannamesinde artık Türkiye’nin Şeyh Said isyanları nedeniyle özür dilemesi, tazminat ödemesi var. Özerklik ve federasyon var. Anayasa’nın ilk 4 maddesinin değiştirilebileceği var. Andımızı zaten kaldırmışlardı ama mesela artık ‘Ne mutlu Türküm diyene’ yazılarının silinmesi de var. Mesela kadınlara ‘fıtratlarına’ göre yaşama zorunluluğu var. Kadınlara zulüm var. Kadına yönelik şiddetin önünün açılması var. Mesela Cumhuriyet değerlerimize saldırı var, çok ulusluluk var, paralel eğitim kurumları var” şeklinde konuştu.

    Akşener, şöyle konuştu: “Depremin olduğu ilk günden itibaren sahada vatandaşlarımızla birlikteydik. Yaşanan acılara bizzat şahit olduk. Afet Koordinasyon Merkezi’mizin çatısı altında arama kurtarma ekipleri kurduk, enkazdan insanlarımızı çıkarttık. Bölgedeki ihtiyaçları tespit ettik, yardımlarımızı yönlendirdik. Vatandaşlarımızla birlikte oluşturduğumuz yardım tırlarımızı depremzede kardeşlerimize ulaştırdık. Sahra hastaneleri kurduk, aşevleri kurduk. İYİ kentler kurduk. Seyyar tuvaletler, hijyen malzemeleri götürdük. Açıkta kalan insanlarımızı bölgeden tahliye ettik, konaklama sağladık. Birçok arkadaşımız hala deprem bölgesinde çalışmaya devam ediyor. Nitekim ben de geçtiğimiz hafta yeniden deprem bölgesindeydim. Ekrem Başkanımızla Hatay’da, Mansur Başkanımızla da Kahramanmaraş’ta belediyelerimiz üzerinden yapılan çalışmaları yerinde inceledik. Depremzede vatandaşlarımızla konuştuk, dertleştik. Çocuklarımızın yüzünü biraz olsun güldürebilmek için uğraştık. Bu vesileyle buradan sadece iki büyükşehrimizin belediye başkanları olarak değil, müstakbel cumhurbaşkanı yardımcılarımız olarak Sayın Mansur Yavaş’a ve Sayın Ekrem İmamoğlu’na teşekkür etmek istiyorum. Onlar sınırlı kaynaklarına rağmen bir afet organizasyonunun nasıl yapılacağını tüm Türkiye’ye gösterdiler. Önlerine çıkan tüm engellere rağmen liyakatle çalışmanın ne demek olduğunu, devlet ciddiyetiyle çalışmanın ne demek olduğunu cümle aleme gösterdiler.”

    Akşener, 6 Mart’ta milletin önüne bir çözüm yolu koyduklarını belirterek, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyenleri de, Sayın Mansur Yavaş’ı destekleyenleri de, Sayın Ekrem İmamoğlu’nu destekleyenleri de ortak bir yol haritasında birleştirdik. Milletin iradesinin ‘milletin ittifakında’ tecelli etmesini sağladık. Bu yol, birliğin yoludur. Bu yol, istikbalin yoludur. Bu yol, milletin yoludur. Ve İYİ Parti gururla sunar: Bu yol, kazanmanın yoludur. Bugün ittifakımız daha güçlü, kardeşliğimiz daha sağlamdır. Ve hiç kimsenin şüphesi olmasın ki yanında dimdik duran cumhurbaşkanı yardımcıları Sayın İmamoğlu ve Sayın Yavaş ile birlikte Türkiye’nin 13’üncü Cumhurbaşkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olacaktır” dedi.

  • YSK “seçim mürekkebi” kararını verdi

    YSK “seçim mürekkebi” kararını verdi

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, katıldığı canlı yayında söz konusu uygulama için “Ben çok istiyorum” ifadelerini kullanırken, muhalefet cephesinden de benzer sesler yükselmişti. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi seçimlerde tırnak boyası uygulanmasının bu seçimlerde de kullanılması için gözler Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) çevrilmişti.

    İYİ Parti’nin YSK Temsilcisi Mustafa Tolga Öztürk, “seçim mürekkebi uygulansın” talepleri hakkında, YSK’nın, yasal düzenleme gerektiği gerekçesiyle “işlem yapılmasına yer olmadığı” kararı verdiğini duyurdu.

    Öztürk, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Kurula başvurarak Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde Anayasa’nın 79. maddesi gereğince “seçim mürekkebi”nin uygulanmasını talep ettiklerini belirtti.

    Mustafa Tolga Öztürk, YSK’nın yasal düzenleme gerektiği gerekçesiyle talep hakkında işlem yapılmasına yer olmadığı yönünde karar verdiğini kaydetti.

    SEÇİMLERDE TIRNAK BOYASI NE ZAMAN KALDIRILDI?

    2009 yerel seçimlerinde oy kullanıldıktan sonra seçim mürekkebi sürme işleminden vazgeçilmiştir.

  • Devlet Bahçeli’den Meral Akşener’e sert tepki

    Devlet Bahçeli’den Meral Akşener’e sert tepki

    MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, deprem felaketinin devlet ve millet beraberliğinde izlerinin silinmeye, mağduriyetlerinin giderilmesine hızlı bir şekilde başlandığını söyleyerek, “Siyaseti fitne kumkumasına, çadır tiyatrosuna, kavga ve kutuplaşma arenasına çeviren fırıldakların, U dönüşleriyle meşhur devşirmelerin tertiplerine itibar etmeyeceğiz, nahoş tezgahlarına gelmeyeceğiz. Cumhur İttifakı olarak sağa sola bakmadan, şuna buna aldırmadan adanmış yüreğimizle Türkiye’ye ve Türk milletine hizmet edeceğiz” cümlelerine yer verdi.
    Devletin bütün kapasite ve kabiliyetiyle depremden ağır yara alan insanların yanında olduğunu belirten Bahçeli, 3 Mart’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan himayesinde düzenlenen Ulusal Risk Kalkanı Toplantısı’nın gelecek için umut verici bir atılım olduğunu dile getirerek, “Cumhur İttifakı bu yükün, bu enkazın, bu hasarın, bu yıkımın altından kalkmaya, yeni bir hayatı kurmaya mahir ve muktedirdir” ifadelerini kullandı.

    “Cumhur İttifakı’nı tüm yurt sathında anlatmaya devam edeceğiz, ‘adayımız belli, kararımız net’ diyeceğiz”

    Bahçeli, yapıcı ve pozitif gündemli siyaseti ülke geneline yansıtacaklarını vurgulayarak, “Derin acılar yüreklerimizi kaplamışken seçim müziği kullanmayacağız, kuşkusuz taşkın heyecanlara prim vermeyeceğiz, sağduyumuzu her şartta koruyacağız. Milletimizle her an ve her alanda iç içe olacağız, birebir temas ve ziyaretlerimizle partimizi ve Cumhur İttifakı’nı tüm yurt sathında anlatmaya devam edeceğiz, ‘adayımız belli, kararımız net’ diyeceğiz” dedi.

    “Cumhur İttifakı yalnızca bir seçim ittifakı değildir”

    “Bizim başkaları gibi devletle, cumhuriyetle, milletle, ortak değerlerle ve demokrasiyle hiçbir devirde sorunumuz olmamıştır, olmayacaktır, olması da beklenmemelidir” diyen Bahçeli, MHP’nin Türk milleti için öngördüğü tehlikeler karşısında durup bedel ödemeye hazır olduğunu kaydederek, “Bu vatan çaresiz ve sahipsiz değildir. Bu devlet önüne gelenin sövüp sayacağı, kırıp dökeceği, yakıp yıkacağı sömürge bakiyesi değildir. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı devlet vakarının, millet varlığının boyun eğmeyecek bayraktarıdır. Bilinmelidir ki, Cumhur İttifakı yalnızca bir seçim ittifakı değildir. Türkiye’yi hedef alan iç ve dış husumet cephesine karşı milli, ahlaki ve tarihi bir birlikteliğin unvanıdır. İttifakımızda parti çıkarları değil, Türkiye’nin çıkarları esastır” açıklamasını yaptı.

    Kararlılıklarının ve iş birliklerinin Türkiye’yi küresel güç haline getireceğini dile getiren Bahçeli, “Bu nedenle istikbalin yol haritası 14 Mayıs tarihinde netleşecek, egemenliğin ve iradenin sahibi aziz Türk milleti kesin hükmünü sandıkta gösterecektir. 14 Mayıs’ta yeni bir demokrasi zaferiyle Türk ve Türkiye Yüzyılı’nın parlak sayfası Allah’ın izniyle açılacaktır. Cumhur İttifakı, Türkiye Cumhuriyetini yeni yüzyıla güvenli, huzurlu, kardeşlik ve kucaklaşma bağlarıyla ulaştıracaktır” diye konuştu.
    Bahçeli, depremi fırsat bilenlerin seçimleri sabote etmek amacıyla teyakkuz halinde olduğunu belirtti.

    “Bize göre Amed diye bir yer yoktur, Amedspor diye bir kulüpten de bahsedilemeyecektir”

    “Tribünlerde münferiden seslendirilen ‘hükümet istifa’ sloganları Türkiye düşmanları tarafından sipariş ve imal edilen, üstelik çok tehlikeli sosyal ve toplumsal hadiselere kapı aralayabilecek karanlık bir planın ön hazırlığıdır” diyen Bahçeli, şöyle devam etti:
    “Türkiye sokakta bulunmadı, tribünlerde kurulmadı, üç beş çapulcunun, beş on haydudun eliyle ve emeliyle de harap olmayacak, bitap düşmeyecektir. Bize göre Amed diye bir yer yoktur, Amedspor diye bir kulüpten de bahsedilemeyecektir. Diyarbakırspor’un Amedspor olarak isimlendirilmesi bizim nezdimizde yok hükmündedir. Bursaspor taraftarlarını buradan selamlıyorum. Milli duruşlarından dolayı tebrik ediyorum.”

    “Kürt kökenli kardeşlerim başkadır, bölücü teröristler bambaşkadır”

    “Bursa’da küçük bir azınlık olan terör yandaşlarının ve bölücü alçakların stadyumu tahrik etmesi, çıkan olayların Kürt kökenli kardeşlerimle ilişkilendirilmesi bir defa cinayettir, melanettir, rezalettir” diyen MHP lideri Bahçeli, Kürt kökenliler ile huzur ve asayişe kastedenlerin farklı olduğunu vurgulayarak, “Kürt kökenli kardeşlerim başkadır, bölücü teröristler bambaşkadır. Türk ile Kürt arasına kan serpiştirmeye, düşmanlık tohumu ekmeye kalkışan, buna teşne olan kim varsa koparılması gereken çıbanbaşıdır, kesilmesi gereken kanser hücresidir, başı ezilmesi gereken emperyalizmin piyonudur. Bursa nasıl gözbebeğimizse Diyarbakır da öyledir. Bursa nasıl bir Türk kenti ise Diyarbakır da aynısıdır” dedi.
    Futbol sahalarından kaos çıkarmayı düşünmenin Türkiye’ye, Türk milletine ve gelecek nesillere yapılabilecek en büyük kötülük olduğunun altını çizen Bahçeli, buna fırsat vermeyeceklerini vurgulayarak, “Gelişmeler karşısında Türkiye Futbol Federasyonu’nun atıl ve aciz kaldığı, proaktif davranış sergileyemediği hususunda yaygın kanaat ve görüşlere kulak verilmeli, ciddiye alınmalıdır” ifadelerine yer verdi.

    Bahçeli, Kahramanmaraş’ta kendisiyle ilgili sosyal medyada yer alan görüntülere ilişkin, “Kızılay’ın kan sattığını söyleyenler, AFAD’a kara çalanlar, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin felakete neden olduğunu ileri sürenler ilkesizliğin çukurlaşmış fertleridir. Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte Elbistan ziyaretimiz sırasında nezaketsizce ortalığı karıştırmaya çalışan görevli ve siyasi provokatörler, ardından da sosyal medyada kara kampanya düzenleyenler hem ilkel hem de ilkesiz bir güruhtur” açıklamasını yaptı.

    Bahçeli’den Millet İttifakı’na tepki

    6 muhalefet partisi liderinin oluşturduğu masada son günlerde yaşananlara tepki gösteren Bahçeli, şöyle konuştu:
    “Bir yıldır cumhurbaşkanı adayını yıpranmasın diye açıklamayıp, bir günde toz duman olanlar ilkesizliğin canlı timsalleridir. Ortak aday anlayışı üzerinde uzlaşıp 24 saat bile geçmeden atılan imzayı inkar edenler ilkesizliğin ana damarıdır. Bir yıl boyunca oturduğu eğri bacaklı masayı; kumar masası, şahsi hırsların masası, küçük hesaplar masası, noter masası, kuyruklu yalanlar masası diyerek önce devirip, sonra zoru görünce tekrar oturanlar ilkesizliğin ve yüzsüzlüğün numuneleridir. İttifak yaptığı partinin mensuplarını isyana çağırmak ilkesizliğin ve siyasi ahlak eksikliğinin adeta fermanı değildir de nedir? Kazanamaz dediği cumhurbaşkanı adayının dönüp dolaşıp yanında hizalanmak ilkesizliğin daniskası değildir de nedir? Diğer yandan dayatmalara rıza gösterip, bu çirkinliğe onay verip masayı devirene tekrar sandalye sunmak çürümüş bir siyasetin ilkesizliği değil midir? Mahut belediye başkanlarının cumhurbaşkanı yardımcısı olması yönündeki baskılara boyun eğerek bu şahıslara hem oy veren vatandaşlarımıza hem de siyasetin ilke ve ahlakına suikast yapılmasına tamam demek esir edilmiş, yerin dibine geçmiş küçük bir siyaset çirkinliği değil midir? Makam ve mevki pazarlıklarıyla masaya geri oturan İP başkanı, söylediği ağır sözlerin altından nasıl kalkacak, insanımızın yüzüne utanmadan, sıkılmadan nasıl bakacaktır? Türk siyaseti bu tip bir ilkesizliği ne görmüş ne de muhatap olmuştur. Geçmişte demiştim, yine söylüyorum: Bir kere satan yine satar, yine satar, yine satacaktır.”

    “Zillet düşmüştür, Cumhur İttifakı’nın siyasi alternatifi de kalmamıştır”

    Muhalefet cenahında yaşanan kargaşa ve kaotik tabloya bakınca Türkiye adına üzülmekten kendilerini alamadıklarını anlatan Bahçeli, “Milletimiz ve Türkiye’miz böyle bir muhalefete asla müstahak değildir. Masada oturmayı dahi beceremeyen, ortak bir siyasi planlama ve hedefte bile buluşamayanların 85 milyon Türk vatandaşına hizmet etmesi, ilkeli ve dürüst şekilde siyasi duruş göstermesi beyhude bir beklentidir. Yusuf Has Hacib’ten esinlenerek zillet ittifakına diyorum ki, bozulur bu yaptıklarınız, saçılır bu topladıklarınız, kırılır bu çevirdiğiniz çarkınız. Zillet düşmüştür, Cumhur İttifakı’nın siyasi alternatifi de kalmamıştır” şeklinde konuştu.

    “Bu saatten sonra zillette fırtına kopsa bizde yaprak bile kımıldamayacaktır”

    MHP lideri Bahçeli, tüyü bitmemiş yetimlerin, mazlum ve mağdur insanların haklarını son nefeslerine kadar ayağa düşürmeyeceklerini not düşerek, sözlerini şöyle sonlandırdı:
    “Türkiye Cumhuriyeti milletimizin emsalsiz irade ve hamiyetiyle nasıl kurulmuşsa, aynı şekilde, aynı şevkle, aynı inançla, aynı ahlak ve kahramanlıkla Türkiye’yi hiç kimseye mihnet ve minnet ettirmeyeceğiz, Cumhur İttifakı olarak bayrak diyeceğiz, vatan diyeceğiz, millet diyeceğiz, devlet diyeceğiz. Bu saatten sonra zillette fırtına kopsa bizde yaprak bile kımıldamayacaktır. Bu saatten sonra zilletin ciddiye alınacak, mesele edilecek, önemsenecek hiçbir siyasi tasavvur ve teklifi de olamaz, olsa bile bizim için yalnızca boş beleş bir sızlanmadır. Milliyetçi Hareket Partisi’yle Cumhur İttifakı’nın varlığından ve hedeflerinden rahatsızlık duyanlar artık bizim nazarımızda hükümsüzdür.”

  • İmamoğlu ve Yavaş, Akşener’le görüşecek

    İmamoğlu ve Yavaş, Akşener’le görüşecek

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 6’lı masadan kalkmasının ardından bugün önemli bir görüşme gerçekleşecek.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Akşener’le görüşmesine onay çıktı.

    İki başkanın Akşener’le görüşmesi İYİ Parti Genel Merkezi dışında farklı bir adreste gerçekleşecek.

    Görüşmenin günü ve saati henüz belli olmadı.

    CHP’den yapılan açıklamada şöyle denildi:

    “Sayın Genel Başkanımız, ismi zikredilen iki Büyükşehir Belediye Başkanımızın Sayın Meral Akşener’i İYİ Parti Genel Merkezi dışında ziyaret etme talebine olumlu yaklaşmıştır.

    Sayın Genel Başkanımız, kendisi de daha önce belirttiği gibi, Halil İbrahim sofrasının küçülmesini değil, bilakis büyümesini arzulamaktadır. İki Büyükşehir Belediye Başkanımız bu görüşmede “iradelerinin Sayın Genel Başkanımıza bağlı olduğunu, aday olarak da Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu görmek istediklerini” iletecekler ve ittifakın devam etmesini talep edecekler. Meselenin Türkiye olduğu ve Genel Başkanımızın herkesin oyunu alacak, her rengi temsil edecek bir aday olacağı herkesin malumudur.”

    İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, 6’lı masanın 12’nci toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı Cumhurbaşkanı adayı olarak Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş isimlerini önerdiğini açıkladı.