Etiket: merkez bankası

  • Merkez Bankası enflasyon tahminini yükseltti

    Merkez Bankası enflasyon tahminini yükseltti

    TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, yılın son enflasyon raporunu açıkladı. Merkez Bankası yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 65,2’ye yükseltti. Önceki raporda tahmin yüzde 60,4 düzeyindeydi.

    2023 TAHMİNİ YÜZDE 22,3

    Merkez Bankası 2023 sonu tahminini yüzde 19,2’den yüzde 22,3’e çıkardı. 2024 tahmini ise yüzde 8,8 olarak belirlendi.

    Kavcıoğlu, Merkez’in enflasyon tahminlerini gösteren grafiğin sonbaharda yüzde 85 civarında zirve yapabileceğini gösterdiğini söyledi.

    Kavcıoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar:

    Yurt içi iktisadi faaliyet, yaşanan büyük arz şoklarına rağmen, sürdürülebilir bir yapıda ve kesintisiz bir şekilde devam ediyor.

    Yılın ikinci yarısına ilişkin göstergeler ihracatın yüksek seviyelerini koruduğuna ve yatırım eğiliminin güçlü kalmayı sürdürdüğüne işaret ediyor.

    “ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE SINIRLI YAVAŞLAMA İŞARETİ”

    2023 yılına ilişkin büyüme tahminleri önceki rapor dönemine göre küresel ölçekte önemli ölçüde aşağı yöne güncellenmiştir.

    Temmuz başından bu yana öncü göstergeler, zayıflayan dış talebin etkisiyle üçüncü çeyrekte büyümede sınırlı bir yavaşlamaya işaret ediyor.

    “CARİ DENGEDE İYİLEŞME DEVAM ETTİ”

    Yapısal dönüşümün cari denge üzerindeki yansımalarını izlemeye davam ediyoruz. Cari dengedeki iyileşme ikinci çeyrekte de devam etti.

    Enerji maliyetlerinin küresel çapta olağanüstü seviyede yükseldiği bu sürecin sonunda enerji fiyatlarının normalleşme eğilimine girmesiyle birlikte ülkemizin büyürken cari fazla verdiği bir dış dengeye kavuşacak.

    “İHRACAT ÜZERİNDEKİ AŞAĞI YÖNLÜ RİSKLER ARTTI”

    İhracat üzerindeki aşağı yönlü riskler bir önceki rapor dönemine göre arttı.

    Ağustos ayı itibarıyla, yatırım ve ihracat kredilerinin toplam ticari krediler içerisindeki payı yüzde 28’i aşarak son 20 yılın en yüksek seviyesine ulaştı.

    Yılın üçüncü çeyreğine ilişkin öncü göstergeler, talep koşullarında önceki çeyreğe göre daha ılımlı bir seyre işaret ediyor. Yatırım eğilimleri gücünü koruyor.

    Sanayi üretiminde, yakaladığımız ivmenin ve istihdamdaki artışın sürdürülmesi için finansal koşulların, özellikle finansman maliyeti kanalıyla destekleyii olması gerektiğini düşünüyoruz.

    Uyguladığımız makroihtiyati tedbirlerin etkinliği sayesinde kredi kompozisyonunda hedefli kredi politikamızla uyumlu değişiklikler gözledik.

    “TÜKETİCİ KREDİLERİNİN TİCARİYE ORANI AZALDI”

    Kredi faizlerine yönelik devreye alınan makroihtiyati düzenlemeler sonrasında parasal aktarımın desteklendiğini ve TL ticari kredi faizlerinin 10 puan civarına gerilediğini görüyoruz.

    Tüketici kredilerinin ticari kredilere olan oranı azalırken, yatırım ve ihracat kredilerinin ticari krediler içerisindeki ağırlığı önemli ölçüde arttı.

    Liralaşma stratejimiz çerçevesinde bankacılık sektörünün pasif kompozisyonunda da TL’nin payının artmasını önemsiyoruz.

    “FAİZ ARTIŞIYLA KARŞILIK VERMEK ETKİLİ OLMAZ”

    Merkez Bankası olarak ekonomi politikalarının kontrol alanının dışında kalan söz konusu arz kaynaklı maliyet baskılarına faiz artırımlarıyla karşılık vermenin etkili olmayacağını değerlendiriyoruz.

    Enflasyonun düşmesini üretimi destekleyerek ve üretim gücümüzü artırarak sağlayabiliriz.

    Önümüzdeki dönemde TL payının daha da artacağını öngörüyoruz. Dolayısıyla bu kanaldan döviz kurlarındaki istikrara katkı sağlayarak enflasyonu besleyen önemli bir unsuru da kontrol altına almış oluyoruz.

    Enflasyonun daha hızlı gerilemesi için beklentilerin ve kur istikrarının dezenflasyon süreciyle uyumlu olmaları gerekiyor.

    “SAĞLIKSIZ FİYAT OLUŞUMUNA İZİN VERMEYECEĞİZ”

    Firmalarımızın fiyatlama davranışlarında bozulma yaşanmasına ve sağlıksız fiyat oluşumlarına izin vermeyeceğiz. Bunun sonucunda, beklentilerin ve kur istikrarının enflasyondaki düşüşü desteklemesini sağlayacağız.

    Enflasyonu bir süreliğine değil, kalıcı olarak ve tamamen düşürecek bir programı sabır ve kararlılıkla uyguluyoruz.

    Yaptığımız uygulamalarla tahvil ve ticari kredi faizleri önemli oranda geriledi. Kredi gelişmeleri hedefli kredi politikalarımızla uyumlu seyretti.

    “KURDAKİ İSTİKRARLA KKM SONUÇLANACAK”

    Kur Korumalı Mevduat sistemu başarılı, Merkez Bankası’ndan çıkan önemli bir kaynak yok. Yıl sonu bilançomuzda net şekilde tüm kalemleri göreceksiniz. Gizlenmiş, saklanmış bir durum yok. Kurdaki istikrarla KKM’nin bir şekilde sonuçlanacağı noktaya gideceğiz.

    Sadece politika faizi değil diğer tüm faizler de politika faizine yakınsayarak son 5 yılın en düşük seviyesine geldi. Kurun istikrara kavuştuğu enflasyonun faizlerin düştüğü noktada zaten KKM’den kendiliğinden çıkış söz konusu olacak.

    Faizle ilgili bir öngörüde bulunmamız doğru değil. Daha sonraki kararları gelişmeleri piyasa belirler.

  • Ekim ayı enflasyon beklentisi açıklandı

    Ekim ayı enflasyon beklentisi açıklandı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon oranları ekonomi gündemini takip eden vatandaşlarımız tarafından araştırılıyor. Son olarak Tüketici Fiyat Endeksi eylül ayında bir önceki aya göre yüzde 3,08, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 52,40, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 83,45 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 59,91 olarak gerçekleşti. İşte ekim ayı enflasyon beklentisi ve enflasyon rakamlarının açıklanacağı tarih..

    EKİM AYI ENFLASYON ORANI NE ZAMAN AÇIKLANACAK?

    Türkiye İstatistik Kurumu her ayın başında bir önceki aya ilişkin enflasyon verilerini açıklıyor. Ekim ayı enflasyon rakamlarının 3 Kasım günü saat 10:00’da açıklanacak.

    2022 EYLÜL AYI ENFLASYON VERİLERİ

    TÜİK eylül ayına ilişkin Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) gelişmelerini açıkladı. Buna göre yıllık enflasyon eylülde yüzde 83.45 oldu. Piyasa beklentisi enflasyonun yüzde 84.5 gelmesi yönündeydi. Ağustosta yıllık enflasyon yüzde 80.21 olarak açıklanmıştı.

    Bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup yüzde 117.66 ile ulaştırma oldu. Bunu yüzde 93.05’lik artışla gıda ve alkolsüz içecekler takip etti.

    EKİM AYI ENFLASYON BEKLENTİSİ NEDİR?

    2022 yılı Ekim ayı Piyasa Katılımcıları Anketi, reel sektör ve finansal sektör temsilcileri ile profesyonellerden oluşan 42 katılımcı tarafından yanıtlanmış ve sonuçlar katılımcıların yanıtları toplulaştırılarak değerlendirildi.

    Buna göre, Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 67,73 iken, bu anket döneminde yüzde 67,78 olmuştur. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 36,74 iken, bu anket döneminde yüzde 37,34 olmuştur. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 20,63 ve yüzde 21,17 olarak gerçekleşmiştir.

    2022 yılı Ekim ayı anket döneminde, katılımcıların 12 ay sonrasına ilişkin olasılık tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE’nin ortalama olarak yüzde 12,15 olasılıkla yüzde 28,00 – 34,99 aralığında, yüzde 58,94 olasılıkla yüzde 35,00 – 41,99 aralığında, yüzde 15,86 olasılıkla ise yüzde 42,00 – 48,99 aralığında artış göstereceği öngörülmektedir.

    Aynı anket döneminde nokta tahminler esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre ise, katılımcıların yüzde 18,42’sinin beklentilerinin yüzde 28,00 – 34,99 aralığında, yüzde 55,26’sının beklentilerinin yüzde 35,00 – 41,99 aralığında, yüzde 18,42’sinin beklentilerinin yüzde 42,00 – 48,99 aralığında olduğu gözlenmektedir.

    2022 yılı Ekim ayı anket döneminde, katılımcıların 24 ay sonrasına ilişkin olasılık tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE’nin ortalama olarak yüzde 24,64 olasılıkla yüzde 15,00 – 18,99 aralığında, yüzde 26,89 olasılıkla ise yüzde 19,00 – 22,99 aralığında artış göstereceği öngörülmektedir.

    Aynı anket döneminde nokta tahminler esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre, 24 ay sonrası TÜFE enflasyonu beklentileri değerlendirildiğinde, katılımcıların yüzde 24,24‘ünün beklentilerinin yüzde 15,00-18,99 aralığında, yüzde 33,33‘ünün beklentilerinin yüzde 19,00-22,99 aralığında olduğu gözlenmektedir.

     

  • Rezerv varlıkları yüzde 3,8 azaldı

    Rezerv varlıkları yüzde 3,8 azaldı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Eylül ayı Uluslararası Rezervler ve Döviz Likiditesi Gelişmeleri’ni paylaştı. Buna göre, Resmi Rezerv Varlıkları, bir önceki aya göre yüzde 3,8 azalarak 107 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde alt kalemler itibarıyla, döviz varlıkları bir önceki aya göre yüzde 4,5 azalarak 60,9 milyar dolar, altın cinsinden rezerv varlıkları ise yüzde 3 azalarak 39 milyar dolar olarak gerçekleşti.

    Vadesine 1 yıl veya daha az kalmış Merkezi Yönetim ve Merkez Bankası’nın önceden belirlenmiş döviz çıkışları (döviz kredileri, menkul kıymetler ve mevduat işlemlerinden doğan yükümlülükler) bir önceki aya göre yüzde 9,2 azalarak yaklaşık 28,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu tutarın yaklaşık 22,4 milyar dolar anapara, 5,8 milyar dolar faizden oluşmaktadır. Ayrıca, Merkez Bankası’nın yurt içi ve yurt dışı yerleşik bankalarla yapmış olduğu finansal türev işlemlerinden kaynaklanan net döviz ve altın yükümlülükleri yaklaşık 68,7 milyar dolar olup, söz konusu tutarın 36,1 milyar dolar bir ay vadeli oldu.

    Şarta bağlı döviz çıkışları, 1 yıl içinde ödenecek Hazine garantili dış borçlar ile diğer yükümlülüklerden (döviz ve altın cinsinden zorunlu karşılıklar bloke hesabı ve akreditifler) oluşuyor. Söz konusu yükümlülükler bir önceki aya göre yüzde 2 artarak 55,8 milyar dolar olarak gerçekleşti.

  • Merkez Bankası’nın toplam rezervleri arttı

    Merkez Bankası’nın toplam rezervleri arttı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Haftalık Para ve Banka İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, Merkez Bankası toplam rezervleri 14 Ekim ile biten haftada 2 milyar 50 milyon dolar artarak 116 milyar 26 milyon dolar oldu.

    Brüt döviz rezervleri 2 milyar 920 milyon dolar artarak 73 milyar 252 milyon dolardan 76 milyar 172 milyon dolara yükseldi. Altın rezervleri ise 14 Ekim haftasında 869 milyon dolar azalarak 40 milyar 724 milyon dolardan 39 milyar 855 milyon dolara geriledi.

  • Liralaşma stratejisi için yeni adım

    Liralaşma stratejisi için yeni adım

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Menkul Kıymet Tesisi Hakkında Tebliğ’de yapılan değişiklikler, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı. Merkez Bankası para politikasının etkinliğini artırmak amacıyla uygulamaya aldığı menkul kıymet tesis oranını güncelledi.

    Düzenlemeye göre TCMB “liralaşma stratejisi” kapsamında bankalar için uyguladığı TL cinsinden menkul kıymet tesisi oranını yüzde 3’ten yüzde 5’e çıkardı. Yapılan 2 puanlık artış üzerinden hesaplanan tutarın 28 Ekim hesaplama tarihinde üçte biri, 25 Kasım hesaplama tarihinde üçte ikisi dikkate alınacak.

    Dönüşüm oranı yerine 2023 yılı başından itibaren TL mevduatın toplam mevduat içindeki payını esas alan hedeflere göre menkul kıymet tesisi uygulamasına geçileceğini belirten Merkez Bankası, yılın geri kalanında ve 2023 yılında da “liralaşma stratejisi” kapsamında adımlar atmaya devam edeceğini bildirdi. Böylece 7 puan ilave menkul kıymet tesisi TL mevduatın toplam mevduat içindeki payına göre gerçek ve tüzel kişi için ayrı ayrı yüzde 50 altında kalan bankalar için uygulanacak. Bir önceki ilgili düzenlemede söz konusu uygulama dövizden TL’ye dönüşüm oranında yüzde 5’in altında kalan bankalar için geçerliydi. Böylece 2 puan ilave menkul kıymet tesisi TL mevduatın toplam mevduat içindeki payına göre gerçek ve tüzel kişi için ayrı ayrı yüzde 50-60 bandın kalan bankalar için uygulanacak. Önceki düzenlemede bu bant yüzde 5-10 arasındaydı.

    Düzenleme Haziran’da Resmi Gazete’de yayımlanmıştı

    “Yabancı Para Yükümlülükler İçin Türk Lirası Cinsinden Menkul Kıymet Tesisi Hakkında Tebliğ” 10 Haziran tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. Tebliği ile bankaların yabancı para yükümlülüklerine karşılık TCMB nezdinde umumi disponibilite kapsamında bulunduracakları TL cinsinden menkul kıymetlere ilişkin usul ve esasları düzenlenmişti. Düzenlemeye göre, bankaların Merkez Bankası nezdinde adlarına açılan hesaplarda bulundurdukları mülkiyeti kendilerine ait nitelikleri Merkez Bankasınca belirlenen Türk lirası cinsinden uzun vadeli Devlet İç Borçlanma Senetleri ve Hazine Müsteşarlığı Varlık Kiralama Şirketi tarafından ihraç edilen kira sertifikaları bu Tebliğ uyarınca tesis edilecek menkul kıymet olarak kabul ediliyor.

  • Merkez Bankası’nın rezervleri arttı

    Merkez Bankası’nın rezervleri arttı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Haftalık Para ve Banka İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, Merkez Bankası toplam rezervleri 7 Ekim ile biten haftada 6 milyar 928 milyon dolar artarak 113 milyar 976 milyon dolar oldu.

    Brüt döviz rezervleri 5 milyar 200 milyon dolar artarak 68 milyar 52 milyon dolardan 73 milyar 252 milyon dolara yükseldi.

    Altın rezervleri ise 7 Ekim haftasında 1 milyar 728 milyon dolar artarak 38 milyar 996 milyon dolardan 40 milyar 724 milyon dolara yükseldi.

  • Merkez Bankası Başkanı’ndan resesyon açıklaması

    Merkez Bankası Başkanı’ndan resesyon açıklaması

    Yatırım ve üretim ortamını desteklemek üzere ekonomi politikalarının icra edildiğini aktaran Kavcıoğlu, “Son beş yılın ortalamasına baktığımızda en düşük faiz oranlarının uygulandığını görüyoruz. Sadece kredi faizinde değil, mevduat faizinde de devlet tahvilinde de en düşük oranlar geçerli. Merkez Bankası politika faizi yüzde 12, Hazine yüzde 9,9 ile borçlanıyor” dedi.

    2021 yılının son çeyreğinden itibaren uygulamaya alınan para politikası ve makro ihtiyati tedbirler ile kredi kompozisyonunda TL’nin payının arttığını bildiren Kavcıoğlu, KOBİ, esnaf ve tarım kredileri gibi krediye erişim imkânı daha sınırlı olan müşterilerin uzun vadeli ve düşük maliyetli finansman imkânına kavuşarak faaliyetlerini sürdürülebilir bir yapıda devam ettirmelerinin amaçlandığını anlattı. Kavcıoğlu, “Makro ihtiyati politikalarla yatırım, istihdam, katma değerli üretim ve ihracatı artırıcı selektif kredi anlayışını uygulamaya başladık” dedi.

    Kavcıoğlu, 2021 yılında ortalama yüzde 23 civarında olan ticari kredi faizlerinin yüzde 18 seviyesine gerilediğini bildirdi.

  • Cari denge 3,11 milyar dolar açık verdi

    Cari denge 3,11 milyar dolar açık verdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Ağustos ayı ödemeler dengesi istatistiklerini açıkladı. Buna göre, bir önceki yılın Ağustos ayında 1 milyar 75 milyon dolar fazla veren cari işlemler hesabı, bu ayda 3 milyar 112 milyon dolar açık kaydetti. Bunun sonucunda on iki aylık cari işlemler açığı 40 milyar 889 milyon dolar oldu.

    Bu gelişmede, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığının bir önceki yılın aynı ayına göre 6 milyar 816 milyon dolar artarak 9 milyar 700 milyon dolara yükselmesi etkili oldu.

    Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı, bir önceki yılın aynı ayında 4 milyar 971 milyon dolar fazla vermişken, bu ay 6 milyar 276 milyon dolar fazla vermiştir.

    Hizmetler dengesi kaynaklı girişler, bir önceki yılın aynı ayına göre 2 milyar 515 milyon dolar artarak 7 milyar 236 milyon dolara yükseldi. Bu kalem altında seyahat kaleminden kaynaklanan net gelirler, 1 milyar 432 milyon dolar artarak 5 milyar 132 milyon dolar olarak gerçekleşti.

    Birincil gelir dengesi kaynaklı çıkışlar, 152 milyon dolar azalarak 685 milyon dolara geriledi.

    İkincil gelir dengesi kaleminden kaynaklı net girişler, bir önceki yılın aynı ayına göre 38 milyon dolar azalarak 37 milyon dolar olarak gerçekleşti.

    Finans hesabı

    Doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 573 milyon dolar olarak kaydedildi. Portföy yatırımları 812 milyon dolar tutarında net giriş kaydetti. Alt kalemler itibarıyla incelendiğinde, yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi piyasasında 761 milyon dolar net alış, devlet iç borçlanma senetleri piyasasında ise 6 milyon dolar net satış yaptığı görüldü.

    Yurt dışındaki tahvil ihraçlarıyla ilgili olarak bankalar 28 milyon dolar net kullanım gerçekleştirdi. Diğer yatırımlar altında, yurt içi bankaların yurt dışı muhabirlerindeki efektif ve mevduat varlıkları 1 milyar 750 milyon dolar net azalış kaydetti.

    Yurt dışı bankaların yurt içindeki mevduatları, yabancı para cinsinden 972 milyon dolar artış ve Türk lirası cinsinden 78 milyon dolar net azalış olmak üzere toplam 894 milyon dolar net artış kaydetti.

    Yurt dışından sağlanan kredilerle ilgili olarak, Genel Hükümet ve diğer sektörler sırasıyla 17 milyon dolar ve 2 milyar 441 milyon dolar net kullanım gerçekleştirmişken, bankalar 260 milyon dolar net geri ödeme gerçekleştirdi.
    Resmi rezervlerde bu ay 10 milyar 786 milyon dolar net artış gözlendi.

  • Merkez Bankası PPK üyesi hayatını kaybetti

    Merkez Bankası PPK üyesi hayatını kaybetti

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) Üyesi Prof. Dr. Yusuf Tuna (63), bir süredir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Tuna için yarın İstanbul’da Fatih Camii’nde öğle namazını müteakip cenaze töreni düzenlenecek. Yusuf Tuna’nın cenazesi, Başakşehir Şamlar Mezarlığı’na defnedilecek.

    ”BANKAMIZIN ACI KAYBI…”

    Tuna’nın vefatına ilişkin Merkez Bankası’nın resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada da şu ifadelere yer verildi:

    ”Bankamızın acı kaybı… Para Politikası Kurulu Üyemiz değerli akademisyen Prof. Dr. Yusuf Tuna vefat etmiştir. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm yakınlarına başsağlığı dileriz.”

    PROF. DR. YUSUF TUNA KİMDİR?

    Prof. Dr. Yusuf Tuna, 1959’da Trabzon’da doğdu. 1981’de Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Mali Bilimler ve Muhasebe Yüksek Okulu Ekonomi-Maliye Bölümü’nden mezun olan Tuna, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde 1984’te İktisat Yüksek Lisans Programını, 1988’de ise İktisat Ana Bilim Dalı Doktora Programını tamamladı. Tuna, 1991’de doçent, 1997’de profesör unvanını aldı.

    Çalışma hayatına 1977’de Türkiye Zirai Donatım Kurumu Ankara Bölge Müdürlüğünde başlayan Tuna, daha sonra Tarım ve Orman Bakanlığında görev yaptı.

    Tuna, 1982’de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Politikası Ana Bilim Dalında Araştırma Görevlisi oldu. Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim Belgesine sahip olan Tuna, 2003-2004’te Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Yönetim Kurulu Üyesi, 2003-2009’da ise Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Kurul Üyesi olarak görev yaptı.

    Çok sayıda yüksek lisans ve doktora tezine danışmanlık yapan Tuna’nın, 4 yayımlanmış kitabı, 5 yayımlanmış kitap bölümü ve pek çok akademik makalesi bulunmaktadır.

    Evli ve 3 çocuk babası olan Tuna, 13 Ekim 2021’de Merkez Bankası PPK Üyeliği’ne atandı.

  • Merkez Bankası’nın toplam rezervleri azaldı

    Merkez Bankası’nın toplam rezervleri azaldı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Haftalık Para ve Banka İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, Merkez Bankası toplam rezervleri 30 Eylül ile biten haftada 3 milyar 756 milyon dolar azalarak, 107 milyar 48 milyon dolar oldu.

    Brüt döviz rezervleri de 3 milyar 283 milyon dolarlık azalışla 71 milyar 335 milyon dolardan 68 milyar 52 milyon dolara indi. Altın rezervleri ise 30 Eylül haftasında 473 milyon dolar azalarak 39 milyar 469 milyon dolardan 38 milyar 996 milyon dolara geriledi.