Etiket: Mersin

  • Nazım Hikmet unutulmadı

    Nazım Hikmet unutulmadı

    Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen konserde tiyatro ve müzik dünyasının önemli isimleri sahne aldı. Tülay Günal ve Deniz Güngören’in vokalde yer aldığı konserde, Nazım Hikmet’in şiirlerini caz besteleriyle düzenleyen Yiğit Özatalay piyanoda, Mustafa Kemal Emirel ise davulda performans sergiledi. Projede ünlü oyuncu Orhan Aydın da konuk sanatçı olarak Nazım Hikmet’in şiirlerini seslendirdi.

    Konserin sonunda konuşan Başkan Abdullah Özyiğit, “Nazım’ın ölümünün üzerinden 60 yıl geçti. Nazım vasiyetinde diyor ki ‘yoldaşlar, ölürsem o günden önce yani, öyle gibi de görünüyor, Anadolu’da bir köy mezarlığına gömün beni ve de uyarına gelirse, tepemde bir de çınar olursa taş maş da istemez hani’ ama Hasan Hüseyin Korkmazgil’in dediği gibi ‘yatıyor oralarda bir eski gömütlükte yatıyor usta.’ Yani ülkemizde değil, ülkesine hasret demokrasi, özgürlük ve adalet mücadelesini de düşündüğü için, söylediği için, o mücadeleyi verdiği için ülkesinde çok büyük sıkıntılar yaşadı. Ve ülkesinden çok uzaklarda yatıyor. Kıymetli sanatçılarımız buraya kadar geldiler, bu muhteşem geceyi bize yaşattılar. Onlara tekrar çok teşekkür ederim” dedi.

  • Toroslar Akademi Eğitim Merkezi açıldı

    Toroslar Akademi Eğitim Merkezi açıldı

    Liselere Geçiş Sistemi (LGS) ile Yükseköğretim Kurumları Sınavına (YKS) hazırlanan 8. ve 12. sınıf öğrencilerin ücretsiz destekleme kurslarına katıldığı merkezde, 570 genç ders başı yaptı. Sağlık Mahallesi’nde hizmet veren Toroslar Akademi Merkezinin açılışında konuşan Toroslar Belediye Başkanı Atsız Afşın Yılmaz, eğitimi önemsediklerini söyledi.

    Toroslar Akademi Merkezi ile lise ve üniversiteye hazırlık maratonunda öğrenci ve ailelerinin yanında olduklarını kaydeden Yılmaz, gençlere seslenerek, “Sevgili gençler, bizler sizleri çok seviyoruz. Bizim çocuklarımız olduğunuz için geçmişimiz ve geleceğimiz olduğunuz için çok seviyoruz. Herkes bu sıralardan geçti. Çok şükür ki devletimiz, milletimiz, ailemiz bizlere fırsat sundu. Büyüttüler, okullarda eğitim verdiler, korudular, kolladılar ve bugünlere geldik. Sizler de inşallah eğitiminizi alacaksınız ve büyüyeceksiniz. Toplumumuz, sizlere yatırım yapıyor. Sizlerin güçlü ve eğitimli olmanızı istiyor. Biz de burada bunu amaçlıyoruz. Hem eğitimde eşitliği sağlamak adına hem de lise ve üniversite sınavında başarılı olmanız için Toroslar Akademi Eğitim Merkezimizi kurduk” dedi.

    “Gücümüzü gençlerimizden alıyoruz”

    “Gençlerimizdeki bu enerji ve güç hepimize yansıyor” diyen Başkan Yılmaz;

    “Biz, gücümüzü geleceğimiz olan siz gençlerimizden alıyoruz. Akademi merkezimizin hayata geçmesinde emeği olan tüm çalışma arkadaşlarıma ve öğretmenlerime, bu güzelliği bizlerle paylaşan gençlerimize ve hemşehrilerimize de teşekkür ediyorum. Toroslar Akademi Merkezimiz ve yeni eğitim öğretim yılı hayırlı olsun. Bir ve beraber olacağız. Hep beraber güzel yarınlara emin adımlarla ulaşacağız inşallah” diye konuştu.

    Başkan Yılmaz’ın konuşmasının ardından Toroslar Akademi Eğitim Merkezi dualarla açıldı. Yılmaz, sınıfları tek tek gezerek kazanmak istedikleri bölümler ve kariyer hedefleriyle ilgili öğrencilerle bir süre sohbet etti. Öğrenciler de eğitimlerine yaptığı katkılarından dolayı Başkan Yılmaz’a teşekkür etti.

    Gençlere çok çalışmaları ve kendilerini geliştirmeleri gerektiği tavsiyesinde de bulunan Yılmaz; “Hepiniz, bizler için çok kıymetlisiniz. Başarınıza katkımız olursa bizler de mutlu oluruz” ifadelerini kullandı.
    Alanında uzman eğitim kadrosunun görev yaptığı merkezde öğrenciler, uygulamalı test çözme tekniklerinin yanı sıra deneme sınavları ile kendilerini ölçme imkanı buluyor. Rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmetinden de faydalanan öğrenciler, derslerin ardından koçluk sistemi eşliğinde etüt çalışmalarına da katılıyor.

  • Müslüme’nin vefatıyla ilgili dava ertelendi

    Müslüme’nin vefatıyla ilgili dava ertelendi

    Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki 5. duruşmaya, kayıp olarak aranan ve 19 Kasım 2021’de ölü bulunan Müslüme Yağal’ın tutuklanan büyükbabası H.Y, cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuksuz sanıklar anne S.Y, büyükanne A.Y. ve suça sürüklenen ağabey O.Y’nin yer almadığı duruşma salonunda, taraf avukatları hazır bulundu.

    Mahkeme heyeti, dava dosyasının esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesini kararlaştırdı. Sanıkların mevcut halinin devamına hükmeden mahkeme heyeti, duruşmayı 3 Ekim’e erteledi.

    Mersin’in Gülnar ilçesi Yanışlı Mahallesi kırsalında 10 Kasım 2021’de çadır kurdukları sırada 3 yaşındaki kızları Müslüme’nin kaybolduğunu belirten Yağal ailesi, durumu ilgililere bildirdi. AFAD, AKUT, itfaiye ve jandarma ekiplerince kırsal alanda geniş çaplı çalışma başlattı, kayıp kız çocuğunun cansız bedeni 19 Kasım 2021’de ilçedeki kırsal alanda bulunup ertesi gün Karaman’da toprağa verildi. Jandarma ekiplerince gözaltına alınan 8 aile yakınından büyükbaba H.Y. tutuklanıp, anne S.Y, büyükanne A.Y. ve ağabey O.Y. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

  • 10. Uluslararası Bisiklet Festivali başladı

    10. Uluslararası Bisiklet Festivali başladı

    Festivale katılan bisiklettiler Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’i ziyaret etti. Belediye binası önünde bisikletlilerle bir araya gelen Başkan Seçer, 10. Uluslararası Bisiklet Festivali’nin bu yıl çok güzel bir atmosferde başladığını belirtti. Hem Türkiye’nin çeşitli illerinden hem de birçok ülkeden bisiklet tutkunlarını Mersin’de ağırlayacaklarını söyleyen Seçer, “Misafirlerimiz Mersin’imize renk katacak. Bisiklet tutkusu ve bisiklet farkındalığı bizim için son derece önemli. Hizmetlerimizi kurgularken, projeksiyonlarımızı yaparken, özellikle yol çalışmalarımızda araçlar ve yayalar kadar bisikletli yurttaşlarımızı da düşünüyoruz” dedi.

    “Son 4 yılda Mersin’e 125 kilometre bisiklet yolu kazandırdık”

    Son 4 yılda Mersin’e 125 kilometre bisiklet yolu kazandırdıklarını hatırlatan Seçer, “Önümüzdeki süreçte de şu anda planlamamız içerisinde olan ilave 275 kilometrelik bisiklet yollarımızı da zaman içerisinde hayata geçireceğiz” diye konuştu. Kendisinin de bisiklet kullanmaktan son derece keyif aldığını vurgulayan Seçer, “İnsan sağlığından çevre sağlığına, iklim değişikliğiyle mücadeleden ekonomiye kadar birçok konuda yarar sağlayan bisiklet kullanımını artırma yolunda görevde kaldığım sürece çalışmalar yapacağız. Özellikle yeni düzenlediğimiz ve yeni açtığımız bulvarların tamamında bisiklet yolu olacak. Metrajlarının uygun olduğu bütün yollarımızı mutlaka bisiklet yoluyla yapacağız” ifadelerine yer vererek festivalin keyifli geçmesi dileğinde bulundu.

    “Başkanımız Vahap Seçer ile birlikte Mersin’e hareket kattık”

    Mersin Bisiklet Derneği Başkanı Süleyman Uygun ise ’10. Uluslararası Bisiklet Festivali’ni gerçekleştirdiklerini kaydederek, “Bizim için çok anlamlı bir etkinlik. 81 farklı şehirden ve 8 farklı ülkeden arkadaşlarımız burada. Festivalin, Avrupa Hareketlilik Haftasında gerçekleşmesi bizim için daha da önemli. Başkanımız Vahap Seçer ile birlikte Mersin’e hareket kattık. Kendisine çok teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Başkan Seçer: “Mersin değişiyor, gelişiyor”

    Başkan Seçer: “Mersin değişiyor, gelişiyor”

    Gerçekleştirdiği ziyarette, tarım, sanayi, turizm ve ticaret kenti olan Mersin’de, ticaretin Mersin’in en önemli unsurlardan birisi olduğuna değinen Başkan Seçer, MEP oluşumunun kent için önemine vurgu yaptı. Sivil toplumla ilişkilere çok önem verdiğini belirten Seçer, bu iletişimin Mersin için de faydalı olacağını kaydetti.

    “Mersin’in ekonomik anlamda gelişmesi için çalışmalarımızı yürüteceğiz”

    MEP 12. Dönem Başkanı Servet Özkaya da Mersin’in uluslararası tanınırlığının artması için çalışmalar yürüttüklerini ifade etti. Özkaya, Mersin’in ekonomik olarak gelişmesi için çalışmalar yürüteceklerini belirtirken, “Başta tarım, lojistik ve turizm sektörüyle ilgili ticaret ve sanayi alanlarında şehrimizi iş dünyası adına sözcülüğünü yapmak gibi bir özelliğimiz var” dedi.

  • DEAŞ’ın sözde eğitimcisi Mersin’de yakalandı

    DEAŞ’ın sözde eğitimcisi Mersin’de yakalandı

    İl Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince yürütülen çalışmada, terör örgütü DEAŞ mensuplarına Suriye’de sözde dini eğitim verdiğine dair propaganda videosu olduğu tespit edilen A.A., gizlendiği adrese düzenlenen operasyonda gözaltına alındı.
    DEAŞ şüphelisi emniyet müdürlüğündeki işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemece tutukland

  • Mersinli sporcu çifte kupayla döndü

    Mersinli sporcu çifte kupayla döndü

    Antalya’da Kepez Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen 2. ayak yarışlarına birçok şehirden onlarca sporcu katıldı. Motosiklet tutkunlarının büyük ilgi gösterdiği şampiyona renkli görüntülere sahne oldu. Mersinli sporcu Tuncer Yeşil, şampiyonada iki farklı kategoride yarıştı. Süper Street kategorisinde 8.314 ile en iyi saniyeyi elde eden Yeşil, birinci olurken Pro Street kategorisinde ise ikinci oldu.
    Yarışların tamamlanmasının ardından kupasını almak için kürsüye çıkan Mersinli sporcu Tuncer Yeşil, “Çok şükür kazasız belasız bir yarışı daha tamamladık. İnşallah önümüzdeki yarışları da kazasız bir şekilde tamamlayarak Mersin’e, Türkiye Şampiyonası kupasını getirmeyi hedefliyoruz” dedi.
    Akdeniz Belediyesinin destekleriyle yarışlara katıldığını belirten Yeşil, “Her zaman sporun ve sporcunun yanında olan Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak’a teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

  • Mersin’e Tanzanyalı damat

    Mersin’e Tanzanyalı damat

    Mersinli diyetisyen İrem Cansu Gürsoy daha önce eğitim gördüğü Hacettepe Üniversitesi’nde arkadaşlarının da vesilesiyle 4 yıl önce Tanzanyalı Omary Saleh Mgembe ile tanıştı. Arkadaşlıklarının sürdüren çiftin aldığı evlilik kararına ailelerine de olumlu karşılık verdi. Bunun üzerineçift ilki Türkiye’de, diğeri Tanzanya’da olmak üzere iki düğün merasimi yapma kararı aldı. Çiftçin ilk düğünü Türk geleneklerine göre Mersin’in Erdemli ilçesinde gerçekleştirildi.

    Kesik çayır, erik dalı derken halay başı oldu

    Çiftin dansıyla başlayan düğünde Tanzanyalı damat Omary ‘kesik çayır’ ve ‘erik dalı’ oynadı, düğünün ilerleyen saatlerinde de halay başı oldu.Oyunlarda terleyen damada zaman zaman yakınları da eşlik etti. Damat ve ailesinin yöresel dansları ise davetlilerden bol bol alkış aldı.
    Eşiyle tanışma süreçlerini anlatan gelin İrem Cansu Gürsoy, “Ankara’da tanıştık üniversite okurken. Omary Hacettepe mezunu, ben Başkent Üniversitesi mezunuyum. Ortak bir arkadaşımız tanıştırdı bizleri. 4 yıllık bir berberliğimiz var. Omary artık Mersinli oldu. Çünkü ben Mersinliyim. Artık Türkçesi’de çok iyi ve Türkiye’yi de çok seviyor. Çok mutluyuz. Omary Almanya’da çalışıyor, Almanya planımızda olabilir, Türkiye’de de devam edebiliriz. Omary çok güzel kalpli bir insan, çok düşünceli, o yüzden bana çok iyi hissettirdi. Onun içinde aynı şekilde diye düşünüyorum. Çok mutluyuz” dedi.

    “İrem bana çok yardım etti”

    Üniversitede maden mühendisliği okuyan şuan Almanya’da özel bir firmada yazılım mühendisliği yapan Omary Saleh Mgembe ise, “Ben Tanzanyalıyım. Eğitim için Türkiye’ye geldim, maden mühendisliği okuyordum. Ortak arkadaşımız vardı, ondan tanıştık. Türkçem çok iyi değildi, İrem bana çok yardım etti. Şimdi birlikteyiz, evleneceğiz” diye konuştu.

    “İrem’i bulduğumda fikrim değişti”

    Türkiye’de bir Türk kızıyla evleneceğinin hiç aklında olmadığını anlatan Omary, “İrem’i görmeden önce böyle bir şey düşünmüyordum. Sadece eğitim için gelmiştim ama İrem’i bulduğumda fikrim değişti” diye konuştu.
    Gelinin babası Ramazan Gürsoy’da gençlerin üniversitede tanıştıklarını dile getirerek, “Birbirlerini 3-4 yıldır tanımaktalar. Birbirleri ile görüştüklerini bizlere aksettirdiler. Bizlerde bir yıldır görüşüyoruz. Herhangi bir sıkıntımız yok, damadımız Almanya da yüksek lisans yapıyor. Yazılım mühendisi olarak çalışıyor. Biz damat aldık, o da Türkiyeli oldu artık”ifadelerini kullandı.

  • Meyve düşmanı böcekler göreve başladı

    Meyve düşmanı böcekler göreve başladı

    Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü koordinesinde Mersin Erdemli Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü, Adana Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü ve İzmir Bornova Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü’nün müşterek çalışmasıyla Akdeniz meyve sineğine karşı biyolojik mücadele çerçevesinde kısır ve faydalı böcek üretimi yapıldı. Narenciye ürünlerine zarar veren böcek türünün büyük oranda yok edilmesi için üretilen 200 bin adet kısır Akdeniz meyve sineği ile faydalı böceğin salınımı pilot bölge seçilen Mersin’de yapıldı. Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’ndeki meyve bahçelerine salınımı yapılan böceklerin, kısa sürede sonuç vermesinin beklendiği de belirtildi. Ayrıca Türkiye’nin bu çalışma ile dünya genelinde 15 ülke arasında yer aldığı kaydedildi.

     

    Uygulamayı anlatan Adana Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü Ziraat Mühendisi Dr. Mustafa Bilgin,” Enstitümüz bünyesinde yetiştirdiğimiz doğal düşmanlarımızı salım için buradayız. Yetiştirdiğimiz doğal düşmanlarımızı zamanı geldiğinde hava ikilim değişikliği uygun olduğunda salınımını gerçekleştiriyoruz” dedi.

    “Bu çalışma çok anlamlı”

    Özellikle yaş meyve üretiminde önem arz eden zararlılara karşı biyolojik ve bioteknik mücadelenin startının verildiğini belirten Vali Ali Hamza Pehlivan, “On binlerce faydalı sinek ve kısırlaştırılmış Akdeniz sineği doğaya bırakıldı. Burada maksat zararlılara karşı özellikle de meyve üretimine zarar veren ürünlerin kalitesine rekoltesine zarar veren Akdeniz meyve sineğine karşı mücadele etmek, bunu yaparken de mümkün olduğunca doğal yöntemleri kullanmak. Çünkü kimyasal ilaçlar biliyorsunuz ürünler üzerinde kalıntı bırakabiliyor. Ve bu da ürünün hem iç piyasada, hem dış piyasada pazarlanması konusunda engel teşkil edebiliyor. Dolayısıyla Tarım Orman Bakanlığımızın destekleriyle ürün arz güvenliğini sağlamak adına bu tür mücadeleler gerçekleştiriliyor. Burada meyve üretiminin bu kadar çok olduğu Mersin ilimizde bu çalışma da elbette ki çok anlamlı ve değerli” diye konuştu.

    “Ürünlerin kalitesi daha da artacak”

    2017-2018 yıllarında belli çalışmalar yapıldığına da dikkat çeken Vali Pehlivan, “Özellikle de bu konuda doğada meyve atıklarının bulunmaması, bunların toplanması, bertaraf edilmesi ve tuzak diye tabir ettiğimiz yapıların dağıtılması, bugün itibariyle de yine 100 bin kısırlaştırılmış Akdeniz meyve sineği ve yine bir o kadar da, 100 bin de faydalı böcek doğaya bırakıldı. Bu entegre mücadele devam ettiği sürece inanıyoruz ki ilimizde tarım ve ürünlerin kalitesi daha da artacak. Bu mücadele bugün ile sınırlı kalmayacak, beraberinde yine poşet dağıtımı da gerçekleştirdik, 100 bin poşet dağıtıldı. Burada maksat yere düşen meyveler, larvalara, sineklere yuva teşkil eden, zararlıların üremesine yuva teşkil eden o meyve atıklarının toplanması ve toplanmayla kalmayıp, belediyelerle işbirliği halinde bunların bertaraf edilmesi konusu önemli olduğu için bu poşetlerde örnek olsun diye dağıttık. Pilot uygulama şeklinde burada başladık, ama bu yaygınlaştırılarak devam edecek. Bu faydalı böceklerin üretimi de tamamen yerli imkanlarla, kendi imkanlarımızla, enstitülerimizin bilimsel çalışmalarıyla, imkanlarıyla yapılıyor. Bu çalışmaların artarak devam etmesi planlanıyor” ifadelerini kullandı.

  • Deva Partili Ekmen: “Mersin cezalandırılıyor”

    Deva Partili Ekmen: “Mersin cezalandırılıyor”

    Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, bugün TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Mersin’in iktidar tarafından yeteri kadar yatırım alamadığını belirten Ekmen, Mersin sahil yolunun bir an önce bitirilmesi çağrısı yaptı. Ekmen şunları söyledi:

    “MERSİN BUGÜN NE BİR SANAYİ ŞEHRİ NE DE BİR LOJİSTİK ŞEHRİ OLARAK ANILMIYOR”

    “Mersin 321 kilometrelik sahil şeridiyle, doğasıyla, çok kültürlü yapısıyla, kültürel zenginlikleriyle yaz ve yayla turizmiyle, gastro ve kültür turizmiyle birçok alanda çok yüksek bir potansiyele sahip olmasına rağmen maalesef hükümetin yanlış politikaları, açık ihmali nedeniyle potansiyelinin yer yer yüzde 5’ini bile kullanamamakta. Mersin birçok mahsulün yetişebildiği muzdan çileğe, avakadodan narenciyeye kadar birçok ürünü yetiştirebildiği halde hala bir tarım şehri olarak anılmıyor.

    Mersin coğrafi konumuyla limanı ve sanayi potansiyeliyle bölgesel ve hatta uluslararası çok güçlü bir lojistik merkezi olabilecekken bugün ne bir sanayi şehri ne de bir lojistik şehri olarak anılmıyor. Mersin bu büyük potansiyeliyle bir ana konteyner limanını sanayi ve turizm için çok önemli sıçrama yaratacak lojistik yatırımlarını demir yolu, otoban ve bağlantı yollarını ve daha fazla OSB yatırımını hak etmiyor mu? Mersin’in hemen yanı başındaki Antalya turizmle, Gaziantep sanayiyle çok ciddi ilerleme kaydetmişken Türkiye’nin Akdeniz’e hatta dünyaya açılan kapılarından biri olan Mersin ne tarımda ne turizmde ne sanayide ne de lojistikte hak ettiği ilgiyi görmüyor. Bunların herhangi birinde kapasitesinin önemli bir kısmını kullanamıyor.

    “AKDENİZ SAHİL YOLU EĞER TAMAMLANMIŞ OLSAYDI 28 TÜNEL 16 VİYADÜK VE 9 KÖPRÜ İÇERİYOR OLACAKTI”

    Bugün bu önemli yatırımlardan biri olan sadece Mersin için değil; aynı zamanda Türkiye için çok önemli yatırımlardan biri olan Akdeniz sahil yolunun Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin yatırım programlarına ilk dahil olma tarihi 1997. Karayolları Genel Müdürlüğü 1997’den beri Türkiye’nin kuzey, güney ve doğu, batı aksları arasında Akdeniz sahil yolunu özel olarak çalışıyor. Bu yol eğer tamamlanmış olsaydı 28 tünel 16 viyadük ve 9 köprü içeriyor olacaktı. Şu ana kadar toplamda yüzde 40 civarında bir tamamlanma oranına sahip değil.

    Bu yolla ilgili olarak; 2002’den bu yana Ak Partili bürokratlar ve siyasetçilerin tamamı Akdeniz sahil yolunun ne zaman başlayıp ne zaman biteceğine dair beyanatlarda bulunmuşlar. İlk beyanat 2007 yılında Karayolları 5’inci Bölge Müdürlüğü’ne ait. O günkü şartlarda 500 milyon dolar bedel olduğunu söylüyor ve bunun tamamlanması halinde geri finansmanının çok hızlı bir şekilde sağlanacağını ve bu açıdan ne kadar önemli bir yatırım olacağını söylüyor. O gün başlıyor ama bütün seçim bildirgelerinde bütün hükümet programlarında da yerini alıyor.

    “‘2016’DA BİTECEK’ DENİLEN BU YOLUN İLK İHALESİ 2018’DE YAPILIYOR”

    2011 yılında Sayın Binali Yıldırım, Mersinlilere seslenirken, ‘Mersin söz konusu olunca paranın lafı olmaz. Biz bu projeyi 2012’ye kadar bitireceğiz’ diyor. Oysa 2012’nin sonuna kadar henüz bu projeyle ilgili olarak ihaleler dahi yapılmış değil. 2013 yılına geldiğimizde bir kısmı bitirilmiş ancak bir kısmının ihaleleri yapılmamış. İlk ihale yap-işlet-devret modeliyle yapılıyor. Dönemin bakanı ve Mersin Milletvekili Sayın Lütfü Elvan, ‘Aydıncık-Gözce yolu ve Tenzile-Kaledran yoluyla ilgili ihale çalışmalarımız sürüyor, bu yol 2016’da bitecek’ diyor.

    ‘2016’da bitecek’ denilen bu yolun ilk ihalesi 2018’de yapılıyor. Ancak yap-işlet-devret modeliyle yapıldığı için istekli ve talipli çıkmıyor. Bunun üzerine milli sermayeyle yani bütçeden para aktarmak suretiyle bir ihalesi yapılıyor. 2 milyar 135 milyon liraya mal ediliyor. İhale Danıştay’dan pazarlık usulüyle yapıldığı için iptal ediliyor. 2022’de aynı ihale yine pazarlık usulüyle bu kez 5 milyara ihale ediliyor. Bugüne geldiğimizde Mersin Silifke Taşucu otoyol kısmının ihalesi yapılmış durumda. Güncel finansmanı en az 10 milyar lira. Ancak henüz orada şantiyeler dahi kurulmuş değil. Çünkü yüklenici firmaya aktarılacak bir kaynak söz konusu değil.

    “MERSİN İKTİDARIN YETERİ KADAR OY ALAMADIĞI BİR ŞEHİR OLARAK CEZALANDIRILIYOR”

    Yüklenici firma buranın devamında olan Aydıncık-Yeşilovacık yolu için yapmış olduğu yatırımların bedelini dahi hükümetten alamıyor. Bütçelendirme bir öncelik meselesidir. Mersin’in son 10 yılını tek tek kaleme aldığımızda örneğin 2022 yılında devlete 59 milyar TL yani 3,3 milyar dolar vergi ödediğini görüyoruz. 2023 yılında bugün itibariyle Mersin’in ödediği vergi Temmuz sonunda 47,2 milyar TL yani 1,7 milyar dolar. Her yıl devlete 60 milyar TL en az son 3 yıldır vergi ödeyen Mersin, 10 milyarlık yani ödediği verginin 6’da 1’ini yatırım olarak ne için geri alamıyor? Çünkü Mersin iktidarın yeteri kadar oy alamadığı bir şehir olarak cezalandırılıyor.

    Aynı dönemde Mersin’in Akdeniz sahil yolunun ilgili kısımları ama özellikle de Mersin-Silifke-Taşucu yoluyla ilgili olarak para aktarılmadığı dönemde Karadeniz sahil yolu tamamen bitiriliyor. Dünyanın en uzun tünellerinden olan 14 bin 400 metrelik Ovit ve Zigana tüneli ayrı ayrı bitiriliyor. Sadece bir ilçe yolu olan Kahramanmaraş-Göksun yolunda 32 bin metre çift tüp tünel yapılıyor. Dolayısıyla iktidara soruyoruz. Yavuz Sultan Selim Köprüsü için Çanakkale Köprüsü için Osmangazi Köprüsü için Kuzey Marmara Otoyolu için İstanbul-İzmir otoyolu için finansman modeli bulan, şirket bulan iktidar Akdeniz sahil yoluna ne için ya finansman bulamıyor ya model üretemiyor ya ihale de talipli şirket bulamıyor. En sonunda ihale yapıldığında da buraya aktaracak para bulamıyor.

    “AKDENİZ SAHİL YOLUNU TAMAMLAYAMAMIŞ OLMALARI BİR TESADÜF OLAMAZ”

    Bütün bunlara topluca baktığımızda Türkiye’de kapısı açılmamış, üzerinden yolcu geçmemiş havalimanı yatırımlarını, kapasitenin çok üstünde tesis edilmiş liman ve marina yatırımlarını dikkate aldığımızda Mersin’de çok açık bir cezalandırmanın söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. Mersin Meclis’e çok değeli siyaset insanlarını göndermiş. Bugün geri dönüp baktığımızda bakanlık yapmış olan Sayın Zafer Çağlayan, Sayın Kürşat Tüzmen, Sayın Lütfü Elvan Mersin milletvekilliği yapmış. Sayın bakanların Türkiye’de yatırımların en yüksek derecede hayata geçirildiği bir ekonomik krizin olmadığı dönemde Akdeniz sahil yolunu tamamlayamamış olmaları bir tesadüf olamaz.

    Biz buradan bir kere daha Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın Abdulkadir Uraloğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek ve göreve yeni atanmış olan Karayolları Genel Müdürü Sayın Ahmet Gülşen ile Mersin’e hizmet etmiş ve Mersin milletvekili sıfatını taşımız olan ve halen Ak Parti’de aktif siyaset yapan Sayın Lütfü Elvan, Sayın Zafer Çağlayan, Sayın Kürşat Tüzmet ve Sayın Nureddin Nebati ile diğer bütün Ak Partili iktidar milletvekillerine ve siyasetçilerine bir kez daha sesleniyoruz. Mersin’den aldığınız oyun hakkını verin.

    “MERSİN’DEN TOPLADIĞINIZ VERGİNİN HİÇ OLMAZSA 6’DA 1’İNİ 7’DE 1’İNİ MERSİN’E GERİ GÖNDERİN”

    Mersin’den topladığınız verginin hiç olmazsa 6’da 1’ini 7’de 1’ini Mersin’e geri gönderin ve Akdeniz sahil yolu Türkiye’nin ana aks projelerinden biridir. Bu tamamlandığında Mersin’in tarımıyla, turizmiyle, sanayisiyle kanatlanacağını ve çok kısa sürede bir takım hesaplamalara göre belki 2 yıllık bir süre içerisinde Hazine’ye ödeyeceği vergiyle bunun geri dönüşünün olacağını ifade ediyoruz. Bugün herhangi bir Mersin’den Silifke’deki yazlığına gitmek isteyen bir vatandaşımız tam olarak 4 buçuk 5 saat trafikte zaman kaybediyor. Mersinlilere bu zulüm bu işkence bitsin diyoruz.”

    “BİZ BU SEÇİMDE YAKLAŞIK BİN 400 BELEDİYE BAŞKANLIĞI İÇİN KENDİ ADAYIMIZI ÇIKARTMA HEDEFİYLE YOLA ÇIKIYORUZ”

    Ekmen, basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Ekmen, yerel seçimlere ittifakla mı girileceğinin sorulması üzerine şu yanıtı verdi:

    “Partimiz açısından yeni kurulduktan sonra gireceği ilk seçime kendi logosuyla girmemek çok büyük bir fedakarlık idi, biz o dönemde cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağımıza olan inanç ve Meclis’te muhalefetin 301 çoğunluğu elde edebilmesine katkıda bulunmak amacıyla o fedakarlığı yaptık. O günden bu yana gerek siyasi parti temsilcileri gerek bu konuyu tartışan medya da bu fedakarlığın hakkıyla değerlendirilmediğini düşünüyoruz. Daha çok bunun bir fedakarlık olarak değerlendirmek yerine adeta bir fırsatçılık olarak tartışmalara konu olduğunu görüyoruz ve bundan doğal olarak üzülüyoruz.

    Bir siyasi partinin iki seçim üst üste kendi logosunu pusulaya koymaması düşünülemez. Bu nedenle biz bu seçimde yaklaşık bin 400 belediye başkanlığı için kendi adayımızı çıkartma hedefiyle yola çıkıyoruz. Ancak il ve ilçelerde yerelde gelişebilecek işbirliği modellerine de kapımız kapalı değil. Eğer bir ilde bir ilçede bir büyükşehir de kendi yerelinde kendi doğasında oluşabilecek bir işbirliğinin o il ve ilçe için ya da büyükşehir için daha hayırlı bir sonuç doğuracağına dair bir kanaat olur ve yereldeki siyasetçiler bu konuyu partimizin gündemine getirirlerse bizim de bu konuda kapımızın kapalı olmadığını ifade etmek isteriz.”

    “GEÇMİŞTE KALMIŞ BİR YARGI KARARINI HATIRLATMAK BİR SUÇ OLARAK İFADE EDİLEMEZ”

    Sezgin Tanrıkulu’yla ilgili Meclis’e fezleke gönderileceğine ilişkin ne düşündüğünün sorulması üzerine Ekmen, “Fezlekeyi görmemiz gerekiyor. Ancak eğer fezleke Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve ardından Anayasa Mahkemesi tarafından tespit edilmiş bir hak ihlalinin Sayın Tanrıkulu tarafından ifade edilmesi yönündeyse böyle bir fezleke hukuka aykırı olur. Sayın Tanrıkulu’nun kendini ifade ediş tarzı, olayı anlatış tarzı eleştirilebilir buna bir şey diyemiyoruz ama Sayın Tanrıkulu’nun ifade ettiği olaylar yargı tarafından ihlal yönüyle tespit edilmiş olaylardır. Dolayısıyla geçmişte kalmış bir yargı kararını hatırlatmak bir suç olarak ifade edilemez. Bunun bir fezlekeye dönüştürülmesini sosyal medyada çıkan gürültüye uymak ya da yaklaşan yerel seçimlere yönelik olarak bir kere daha ayrıştırıcı bir unsur olarak kullanmak olarak değerlendiriyoruz. Ancak fezleke Meclis’e geldiğinde ilgili komisyondan Genel Kurul’a indirilirse oradaki hususlara bakıp kendi değerlendirmemizi yapacağız.”