Etiket: mevlüt çavuşoğlu

  • “İsrail’in bu saldırganlığı sonucunda bölgemizde gerilim arttı”

    “İsrail’in bu saldırganlığı sonucunda bölgemizde gerilim arttı”

    ATSO 142. Yıl Vergi ve Ali Bahar Özel Ödülleri Töreni, ATSO Atatürk Konferans Salonu’nda yapıldı. Tören öncesi geçtiğimiz aylarda aramızdan ayrılan merhum Ali Bahar anısına Kemer Belediyesi orkestrası ve Antalya Üstün Kent Orkestrası’ndan çocuklar müzik aletleri eşliğinde şarkılar söyledi.

    “Neredeyse her yıl bir Korkuteli şehrimize ekleniyor”

    Törenin açılış konuşmasını yapan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya’nın sanayide, Ar-Ge’de, teknolojide ve turizmin her alanında büyümeye devam ettiğini dile getirdi. Hacısüleyman, “Antalya’nın ekonomik ve sosyal görünümüne göz atarsak; dünyanın doğrudan uçuşla en fazla turist alan 4. şehri, Türkiye örtü altı varlığında 1. ili, ekonomi açısından Türkiye’nin en büyük 6. ekonomisi, Türkiye GSYH’sinde aldığı pay yüzde 3,4, Türkiye’nin en hızlı büyüyen ili, Türkiye’nin ekonomik büyümesine en fazla katkıyı veren ikinci il, bankalarda en fazla mevduat tutulan 4. il, bankalardan en fazla kredi kullanılan 4. il, yabancılara konut satışında birinci sırada, iller arası rekabet sıralamasında 4.il olduğumuzu görmekteyiz. Son 20 yılda nüfusu en çok artan 3. İl olma özelliğine sahip olan Antalya, her yıl 60 bin kişiye daha ev sahipliği yapıyor. Neredeyse her yıl bir Korkuteli şehrimize ekleniyor. Bu rakamın 38 bini iç ve dış göç olarak gerçekleşiyor” ifadelerini kullandı.

    “Konaklama vergisinin en azından yarısı yerel yönetim bütçelerine bırakılmalı”

    ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya’nın turizmin başkenti olmasından duydukları memnuniyeti belirterek, konaklama vergisinden elde edilen gelirin yarısının yerel yönetimlere bırakılması gerektiğini ifade etti. Hacısüleyman, şu ifadelere yer verdi:
    “Dünya Turizm Hareketi içinde beğenilen ve sevilen bir il olmaktan, Türkiye’nin turizm başkenti olmaktan çok mutluyuz ancak, ilave yüklerin de farkındayız. Bu çerçevede uygulanmakta olan konaklama vergisinden elde edilen gelirin en azından yarısı, gelirin elde edildiği illerin, yerel yönetim bütçelerine bırakılmalı ve turizmin getirdiği alt yapı ve üst yapı ile ilgili ilave yüklerin hafifletilmesinde, kullanılmalıdır. Antalya’nın hızla artan nüfusu, turizmin başkenti oluşu ve gelişen ekonomisi, işyeri planlamasında da, daha stratejik bir yaklaşımı gerekli kılıyor. Nüfusa dayalı işyeri planlaması, bölgelere göre doğru işyeri dağılımını sağlayacak ihtiyaç analizi yapılması, hem ticari altyapıyı güçlendirecektir, hem de şehrin dengeli büyümesine katkıda bulunarak, iş yeri enflasyonunu önleyecektir.”

    “Su kaynakları sürdürülebilir şekilde yönetilmeli”

    Hacısüleyman, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası olarak, Antalya’yı birleştiren, Antalya’nın sesi olan, Türkiye’nin tamamına ışık tutan, yol gösteren bir kurum olarak çalışmalarını sürdürdüklerini kaydetti. Antalya’nın güçlü bir tarım merkezi olduğunun altını çizen Yusuf Hacısüleyman, Antalya’dan gerçekleştirilen tarım ürünleri ihracatının milyonlarca insanın ihtiyacını karşıladığını belirtti. Hacısüleyman, şöyle devam etti:

    “Ancak, bu üretim gücü, su ve toprağın değerini bilmekle doğrudan ilişkili. Su ve toprak, hayatın temelidir; fakat her ikisinin de sonsuzmuş gibi kullanılmaması gerektiğini unutmamalıyız. Su kaynaklarımız ve toprağın verimliliği sınırlıdır ve bunların sürdürülebilir şekilde yönetilmesi, geleceğimizi güvence altına alacaktır.”

    Konuşmasına merhum Ali Bahar’ı anarak başlayan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Antalya’nın sadece Akdeniz’in değil, dünya genelinde turizmin, ticaretin ve tarımın merkezi haline geldiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, “2023 yılında şehrimize gelen 15 milyon turist ve 5 milyar doların üzerindeki tarımsal ihracat, bu başarıyı daha da somutlaştırıyor. Bunu da hak ettikleri ödüllerini alan girişimciler eliyle yaptı. Antalya’da tüccar ve sanayicilerimizi en iyi şekilde temsil eden Antalya TSO’muzla da ayrıca iftihar ediyorum. Antalya’nın marka şehri olmasında, ATSO’nun çalışmalarının çok büyük rolü olmuştur” ifadelerini kullandı.

    “Sen ayrı ben ayrı, etrafımızdaki ateş geliyor”

    Konuşmasında birlik vurgusu yapan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Orta Doğu’da ve Rusya-Ukrayna arasında yaşanan savaşa işaret etti. Hisarcıklıoğlu, “Kuzeyimizde ve güneyimizdeki savaşın ateşi giderek büyüyor, nereye gittiği belli olmayan bir dönemdeyiz. Bu sıkıntılı süreçte öncelikle birlik ve beraberliğimizi muhafaza etmeliyiz. Birbirimizi ötekileştirmeyelim, birbirinizi sevin. Farklı etnik kökenlerden olabiliriz, farklı mezheplerden olabiliriz, farklı siyasi görüşlerimiz olabilir ama insan olmanın özelliği birbirini sevmekten geçiyor. Kimseyi; fikrinden, görüşünden, inancından dolayı dışlamayalım. Birbirimizi sevelim ve saygı duyalım. Farklılıklarımızı ortaya getireceğiz, hep beraber tartışacağız, ortak akılda birleşeceğiz. Bunu yaparsak başarırız. Bunu gördüğüm tablolar da oluyor. Antalya’da çıkan yangınlarda hep beraber buradaydık, herkes bir olmuştu. Sen ayrı ben ayrı, etrafımızdaki ateş geliyor. Bu Cennet vatanda sıkıntıya girebiliriz. Onun için diyorum ki; Allah bize kalp vermiş sevgi için, ne olur birbirinizi sevin” dedi.

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de konuşmasına merhum Ali Bahar’ın salonda bulunan ailesine sabır dileyerek başladı. Böcek, “Antalyamız sadece turizmin değil tarımın ticaretin sanayinin ve teknolojinin de merkezi haline gelmiştir. Bu başarı, sizlerin de vizyonu cesareti ve azmi sayesinde gerçekleştirilmektedir. ATSO’nun dinamizmi, Antalya’yı ulusal ve uluslararası arenada bir marka şehir olma yolunda en önemli itici güçlerden birisidir” ifadelerini kullandı.

    “Antalya’mızdan ihraç edilen ürünlerin sayısı da miktarı da artıyor”

    Eski Dışişleri Bakanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu ise konuşmasında merhum Ali Bahar’ın hayata geçirdiği projeleri hatırlattı. Çavuşoğlu, Antalya’nın ihracat rakamlarına dikkat çekerek, şu ifadelere yer verdi:

    “Antalya’mız üretiyor. Sadece turizmde değil artık her alanda Antalya’mız üretiyor. Ürettikçe tüm Türkiye’ye de satıyor. İhracat da yapıyor, Antalya’mızdan ihraç edilen ürünlerin sayısı da miktarı da artıyor. Elde ettiğimiz gelir de artıyor. Tıpkı Antalya’ya gelen turist sayısında artış olduğu gibi ve turizmden elde ettiğimiz kişi başına gelirin arttığı gibi. Bu Antalyalı iş insanlarımızın başarısıdır. Elbette devletimiz de her zaman her sektörün yanında olmuştur. Olmaya da devam edecektir.”

    “Dünyadaki çatışmaların yüzde altmışı bizim etrafımızda”

    Çavuşoğlu, Türkiye çevresinde yaşanan savaşlara da değinerek, “Evet bugün etrafımıza baktığımız zaman kuzeyde Rusya ve Ukrayna Savaşı halen devam etmektedir. Türkiye olarak da ara buluculuk görevimizi farklı alanlarda her ne kadar ateşkesi sağlayamasak da devam ettiriyoruz. En son esir takasının Ankara’da yapılması da bunun bir göstergesi. Güneyimizde İsrail’in vahşeti, soykırım ve savaş suçu halen devam ediyor ve genişliyor. Tüm bu krizler, terör, diğer istikrarsızlıklar çatışmalar ki dünyadaki çatışmaların yüzde altmışı bizim etrafımızda. Bunlara rağmen ülkemiz bir istikrar adası olarak yoluna devam ediyor ve İsrail’in bu saldırganlığı sonucunda da bölgemizde gerilim arttı. Böyle bir dönemde dün bakanlarımızın sunumunu da dinledik. Ülkemizde sağduyunun hakim olması ve özellikle de siyasi partiler arasında da bir yumuşamanın olması ülkemizin hayrınadır. İş insanlarımıza da umut vermektedir. Yatırım yapmak isteyen iş insanlarımızla inşallah bu zorlu günlerden de hep beraber çıkacağız” dedi.

    Vali Hulusi Şahin, 2002 Valisinin mektubunu anlattı

    Antalya Valisi Hulusi Şahin ise Ali Bahar’ın vefatından sonra ailesiyle bir araya geldiğini ve izlenimlerini aktardı. Bahar’ı anmasının ardından Şahin, Cumhuriyetin yüzüncü yılından bir ay önce Antalya’da 2002 yılında görev yapan Valinin Cumhuriyet’in 100. Yılda görev yapacak olan Valiye yazdığı mektuba eriştiğini anlattı. Şahin, şu ifadelere yer verdi:

    “Bundan birkaç ay önce bir mektup aldım. Daha doğrusu 29 Ekim’den yüzüncü yıldan hemen bir ay kadar önce. Mektup 2002 yılından geliyordu. 2002 yılının Antalya Valisi Cumhuriyet’in yüzüncü yılının Antalya valisine bir mektup yazmış. O dönemdeki PTT’nin Cumhuriyet’in yüzüncü yılına mektup kampanyası çerçevesinde. Mektupta şu yazıyordu; Sayın Valim, biz Antalya’yı yirmi yıl sonrası için şöyle hayal ediyoruz. Tarımı böyle, ticareti şöyle, siyaseti böyle, sanayiyi şu şekilde, turizmi de böyle. “İnşallah o noktaya gelmişizdir.” Türkiye o Valimizin o dönem hayallerinin çok üzerinde rakamlara ulaşmıştı, Antalya onun hayalinin çok ötesine çıkmıştı. Türkiye müthiş bir ülke. Hayallerinizin de üzerinde başarılar elde eden ve büyümesini dev adımlarla yapan bir ülke. Antalya bunun en dinamik unsurlarından bir tanesi.”

    PTT’nin Cumhuriyet’in yüzüncü yılı için yaptığı mektup kampanyası çerçevesinde o dönem kendi kızına mektup yazdığını paylaşan Vali Şahin, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı:
    “PTT’nin kampanyasında ben de kendi kızıma bir mektup yazmıştım. Şöyle yazmışım, “Üç bin dolar milli gelirden 2500 dolar milli gelire indik, kızım sen nasıl bir ülkede yaşayacaksın, ben korkuyorum.” Şu an da 12 bin doları geçtik, 20 bin dolara doğru gidiyoruz. Ne olduk, nereye gidiyoruz? Kendimizi küçümsemeyelim. Gelecek bizimdir. Gelecek bu büyük milletindir. Gelecek Türkiye yüzyılıyla bizim olacaktır. Yeter ki birliğimizi ve benliğimizi bozmayalım.”

    Konuşmalar sonunda 142. Yıl Vergi ve Ali Bahar Özel Ödülleri sahiplerine takdim edildi. Ali Bahar Özel Ödülleri; Antalya Valisi Hulusi Şahin’e, AKTOB Başkanı Kaan Kaşif Kavaloğlu’na ve İş İnsanı Veli Demir’e verildi. Törene; TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, AESOB Başkanı Adlıhan Dere, ilçe belediye başkanları ve çok sayıda davet katıldı.

  • Eski Bakana ‘Liyakat Nişanı’ madalyası

    Eski Bakana ‘Liyakat Nişanı’ madalyası

    Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcisi, NATO Parlamenterler Asamblesi Türk Delegasyonu Başkanı, Türkiye eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na, Macaristan-Türkiye ikili ilişkilerinin gelişmesine kişisel katkıları ve bölgesel çatışmaların barışçıl çözümü için yaptığı üstün çalışmalar nedeniyle Macaristan Cumhurbaşkanı Katalin Novk tarafından bir yıldızla Macaristan Liyakat Nişanı madalyası takdim edildi.

    Çavuşoğlu’na 9 Ağustos 2019’da Japonya İmparatoru Naruhito tarafından Japonya’nın en yüksek devlet nişanı olan “Yükselen Güneş Nişanı ve Büyük Kordonu (Grand Cordon of the Order of Rising Sun), 5 Şubat 2020’de Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından “Dostluk Nişanı” (Dostluq Ordeni), 25 Ağustos 2020 tarihinde Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy tarafından Ukrayna Liyakat Nişanı, 10 Eylül 2020 tarihinde Gine Bissau Cumhurbaşkanı Umaro Sissoco Embalo tarafından “Devlet Nişanı” ve 13 Ocak 2021’de de,
    Pakistan Cumhurbaşkanı Arif Alvi tarafından “Hilal-e Pakistan” nişanı takdim edilmişti. Bu ödül Pakistan’ın bir sivile verilen ikinci en üst düzeyli nişanı.

  • İlk mesaj “milli dış politika” oldu

    İlk mesaj “milli dış politika” oldu

    Dışişleri Bakanlığında düzenlenen devir teslim töreninde Çavuşoğlu ve Fidan, birbirine çiçek takdim etti.

    Daha sonra Çavuşoğlu’ndan görevi devralan Fidan, burada yaptığı konuşmada, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığının ardından Dışişleri Bakanı olarak atanmasından dolayı kendisine gösterdiği güven ve takdir için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti.

    Fidan, Mevlüt Çavuşoğlu’ndan bu görevi devralmanın kendisi için bugünü ayrıca önemli kıldığını belirterek, Çavuşoğlu ile arkadaşlığının Bilkent Üniversitesindeki yüksek lisans yıllarına dayandığını söyledi.

    “MİLLİ DIŞ POLİTİKA VİZYONUNU İLERLETMEYE DEVAM EDECEĞİM”

    Kendisinin MİT Başkanlığı, Çavuşoğlu’nun ise bakanlığı döneminde çok büyük ve zorlu görevleri birlikte üstlendiklerine işaret eden Fidan, “Kendisi devlet adamı, siyasetçi ve en önemlisi insan ve dost olarak, her zaman üstün meziyetler ortaya koymuştur.” ifadesini kullandı.

    Fidan, “Yine benim için bugün önemli bir husus, 2003 yılında TİKA başkanlığına atanmamla başlayan, son 20 yıllık süreçte çok yakın çalıştığım ve bütün mensuplarının dünyanın her tarafında fedakarlıklarına bizzat şahit olduğum, pek çok mensubunu ismen tanıdığım Hariciyemizin sorumluluğunu almaktır.” dedi.

    Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü Hariciye Teşkilatının temellerinin atılmasının 500’üncü yıl dönümünde Dışişleri Bakanlığına katılmaktan büyük mutluluk ve gurur duyduğunu dile getiren Fidan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Bu görevim esnasında milletimizin büyük bir takdirini kazanarak yeniden seçilen sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuna ve temsil ettiği değerlere uygun şekilde, devletimizin ve milletimizin bütünlüğü, güvenliği ve refahı için elimden gelen her türlü gayreti göstereceğim. Devletimizin her türlü etki alanından bağımsızlığı ve milletimizin iradesinin egemenliği esasına dayanan, milli dış politika vizyonunu ilerletmeye devam edeceğim. Milletimize, devletimize, vatanımıza hayırlı uğurlu olsun. Allah mahcup etmesin.”

  • Dışişleri Bakanlığı’nda devir teslim töreni

    Dışişleri Bakanlığı’nda devir teslim töreni

    Dışişleri Bakanlığı’nda devir teslim töreni yapıldı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Bugün Cumhuriyetimizin 100., Hariciye teşkilatımızın temellerinin atılmasının 500.yıl dönümünde aranıza katılmaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyorum. Bu görevim esnasında, milletimizin büyük bir takdirini kazanarak yeniden seçilen Cumhurbaşkanımızın vizyonuna ve temsil ettiği değerlere uygun şekilde devletimizin ve milletimizin bütünlüğü, güvenliği ve refahı için elimden gelen her türlü gayreti göstereceğim. Devletimizin her türlü etki alanından bağımsızlığı ve milletimizin iradesinin egemenliği esasına dayanan milli dış politika vizyonunu ilerletmeye devam edeceğim” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni kabinesinin üyelerini açıkladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve 17 bakandan 15’i değişti. Yeni kabine üyeleri için devir teslim törenleri düzenleniyor. Dışişleri Bakanlığı’na atanan eski MİT Başkanı Hakan Fidan, görevi Mevlüt Çavuşoğlu’ndan törenle devraldı. Devir tesliminden sonra Fidan ve Çavuşoğlu Bakanlık önünde açıklama yaptı. Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

    “Devir teslim törenleri, devletimizin çok kıymetli bir geleneğidir. Hem bir vedadır hem de makam kim olursa olsun devlette devamlılığı gösterir, devletin bayrak yarışıdır. Uluslararası İlişkiler okumaya memleketim Alanya’da bir lise öğrencisiyken karar vermiştim. O günlerde, hain terör örgütleri diplomatlarımızı şehit ediyor, her gün acı bir habere uyanıyorduk. Ancak şunu da görüyorduk. Türk Hariciyesi; bir an bile tereddüt, korku, tedirginlik göstermiyordu. Bayrak; bir büyükelçiden, bir başkonsolostan, bir memurdan diğerine geçiyordu. Ben de bu bayrak yarışına katılmak; şanlı devletimizi ve milletimizi temsil şerefine nail olmak istedim. Önce Yüce Allah’ın takdiri, sonra milletimizin verdiği yetki ve sayın Cumhurbaşkanımızın taltifleri ile o bayrağı devralmak bize, Dışişleri Bakanı olarak nasip oldu.

    “GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN ‘YURTTA SULH, CİHANDA SULH’ İLKESİ ÇERÇEVESİNDE, BARIŞIN VE HUZURUN ARAYIŞINDA OLDUK”

    29 Ağustos 2014 tarihinde başladığım görevim boyunca büyük bir şerefle çalıştım. Göreve başlarken şunu çok iyi biliyordum. Diplomasi, kimliğimizin ayrılmaz bir parçası. Köklü Hariciyemizin temellerinin atılmasının bu yıl 500. yıl dönümünü kutluyoruz. Ancak şu da bir gerçek ki, Türk’ün olduğu her yerde devlet, devletin olduğu yerde diplomasi vardır. Ben de görevi ilk devraldığım konuşmamda söylediğim gibi bu köklü geleneğe sırt dayamanın ve dünyanın gıpta ile baktığı Türk diplomatıyla çalışmanın güvenini yaşadım. Bu aynı zamanda büyük bir sorumluluktu. Zira, çok hızlı değişen dünyada geleneklere sadakat kadar, zamanın ruhuna göre hareket etmek gerekiyordu. Biz de sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve rehberliğinde öyle yaptık. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesi çerçevesinde, barışın ve huzurun arayışında olduk. Girişimci ve insani dış politika anlayışı ile dünyanın her yerinde menfaatlerimizi en iyi şekilde savunan, çıkarlarını koruyan; konsolosluk hizmetlerinde en iyisini, en kalitelisini, en hızlı şekilde yapmak için çaba sarf eden; salgın, savaş, kriz ve doğal afetlerde hiçbir vatandaşımızı yalnız bırakmayan ve 6 Şubat depreminden sonra tüm dünyadan gelen yardımları koordine etmek için çaba sarf eden, ilk defa da Türkiye’de sahaya inen tüm mesai arkadaşlarıma bir kez daha minnettarlığımı ifade etmek isterim. Bu vesile ile depremde kaybettiğimiz Hatay Temsilcimiz Devrim Öztürk ve merhum memurumuz Gökhan Aytaç’ı rahmetle anıyor ve tüm şehitlerimizin aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.

    “HAKAN KARDEŞİM; ULUSLARARASI İLİŞKİLERİN TEORİSİ KADAR, PRATİĞİNE DE HÂKİM BİR DAVA ARKADAŞIMDIR”

    Yurt dışındaki vatandaşlarımızın demokratik haklarını kullanması için sandığı milletimizin ayağına hep birlikte götürdük. Her başarıyı, her kazanımı, her atılımı birlikte yaptık; milletimiz için yaptık. İşte şimdi bayrağı devretme sırası bize geldi. Sekiz yıl, altı ay, 13 gün taşıdığım Dışişleri Bakanlığı bayrağını değerli kardeşim Hakan Fidan’a devrediyorum. Hakan kardeşim; uluslararası ilişkilerin teorisi kadar, pratiğine de hâkim bir dava arkadaşımdır. Esasen Hariciyemiz ve Milli İstihbarat Teşkilatımız; çalışma ilkeleri ve kurum kültürü itibarıyla, birbirine benzeyen; büyük Türk milletinin hizmetkârı iki güzide kurumumuzdur. En zor coğrafyalarda, en hassas konularda; devletimizin ve milletimizin bekasını birlikte koruduk. Başta FETÖ ve PKK olmak üzere, yurt dışındaki terör şebekelerine karşı birlikte mücadele ettik. Kendisinin idaresinde Türk Hariciyesi; Türkiye’nin küresel aktör konumunu pekiştirme yönündeki yürüyüşüne kararlılıkla devam edecektir. Ben de her zaman bakanlığımızın ve bakanımızın emrinde olacağım ve desteğe hazır olacağım.

    Dışişleri Bakanlığı görevim boyunca bir kez daha bana omuz veren bütün mesai arkadaşlarıma, Türk Hariciyesinin her bir neferine sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Bu süreçte elbette eksiğimiz, hatamız olmuştur; üzdüğümüz, kırdığımız arkadaşlarımız varsa kusurumuza bakmasınlar. Topyekûn diplomasi icra ettiğimiz tüm kurumlarımıza, iş dünyamıza, özellikle de öğrencilerimize ve tüm vatandaşlarımıza içtenlikle teşekkür etmek istiyorum. Özel bir teşekkürümü de eşim Hülya Hanım ve kızım Eylül İrem’e ayırmak istiyorum. Onlara, her siyasetçinin olduğu gibi istediğimiz kadar zaman ayıramadık. Ama onların desteği olmasaydı da bu görevi asla yürütemezdik. Beraber yürümekten şeref duyduğum sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde şimdi görevimiz Türkiye Yüzyıl’ını inşa etmektir. Yolunuz, yolumuz açık olsun. Hoşça kalın, Allah’a emanet olun.”

    FİDAN: DEVLETİMİZİN HER TÜRLÜ ETKİ ALANINDAN BAĞIMSIZLIĞI VE MİLLETİMİZİN İRADESİNİN EGEMENLİĞİ ESASINA DAYANAN MİLLİ DIŞ POLİTİKA VİZYONUNU İLERLETMEYE DEVAM EDECEĞİM

    Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise şunları kaydetti:

    “Milli İstihbarat Teşkilatı’nda 13 yıl süren ve ağır sorumluluk gerektiren görevimin ardından, aynı derecede mesuliyet gerektiren Dışişleri Bakanlığı’na atanmış olmam nedeniyle; şahsıma gösterdikleri güven ve takdirler için sayın Cumhurbaşkanıma şükranlarımı arz ediyorum. Bugünü benim için anlamlı kılan diğer bir husus ise değerli Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’ndan bu görevi devralmaktır. Kendisi ile arkadaşlığımız Bilkent Üniversitesi’nde yüksek lisans ve doktora yaptığım yıllarda aynı sıralarda başladı. Yıllar sonra kendisi Dışişleri Bakanlığı’na, ben MİT Başkanlığı görevlerine getirildik. Bu süreçte çok büyük bir uyum ve güven içinde kritik ve zorlu görevleri birlikte ifa ettik. Kendisi devlet adamı, siyasetçi ve en önemlisi insan ve dost olarak her zaman üstün meziyetler ortaya koymuştur. Yine benim için bugün önemli bir husus; 2003 yılında TİKA Başkanlığı’na atanmam ile başlayan son 20 yıllık süreçte çok yakın çalıştığım ve bütün mensuplarının, dünyanın her tarafında fedakarlıklarına bizzat şahit olduğum, pek çok mensubunu ismen tanıdığım Hariciyemizin sorumluluğunu almaktır.

    Bugün Cumhuriyetimizin 100., Hariciye teşkilatımızın temellerinin atılmasının 500.yıl dönümünde aranıza katılmaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyorum. Bu görevim esnasında, milletimizin büyük bir takdirini kazanarak yeniden seçilen Cumhurbaşkanımızın vizyonuna ve temsil ettiği değerlere uygun şekilde devletimizin ve milletimizin bütünlüğü, güvenliği ve refahı için elimden gelen her türlü gayreti göstereceğim. Devletimizin her türlü etki alanından bağımsızlığı ve milletimizin iradesinin egemenliği esasına dayanan milli dış politika vizyonunu ilerletmeye devam edeceğim. Devletimize, milletimize, vatanımıza hayırlı uğurlu olsun. Allah mahcup etmesin.”

  • Mevlüt Çavuşoğlu mevkidaşı Blinken ile görüştü

    Mevlüt Çavuşoğlu mevkidaşı Blinken ile görüştü

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile telefonda görüştü. Görüşmede, iki ülke arasında yapılması planlanan Stratejik Mekanizma toplantısının hazırlıkları, savunma sanayii alanındaki iş birliği, New York’taki Türkevi’ne yapılan saldırı, İsveç’in NATO üyelik süreci ve İstanbul Tahıl Anlaşması konularının ele alındığı bildirildi.

    Mevlüt Çavuşoğlu, bugün Amerikan mevkidaşı Antony Blinken ile telefon görüşmesi yaptı.

    Görüşmeye ilişkin Bakanlık’tan yapılan bilgilendirmede, “Bakan Blinken, Sayın Cumhurbaşkanımızın yeniden seçilmesi ve parlamento seçimlerinde elde edilen başarı nedeniyle tebriklerini iletmiştir. Görüşmede, önümüzdeki dönemde yapılması öngörülen Stratejik Mekanizma toplantısının hazırlıkları, savunma sanayii alanındaki iş birliği, New York’taki Türkevi’ne yapılan saldırı, İsveç’in NATO üyelik süreci ve İstanbul Tahıl Anlaşması konuları ele alınmıştır” denildi.

  • “Millet sana güvenmiyorsa dön aynaya bak”

    “Millet sana güvenmiyorsa dön aynaya bak”

    İkinci tura kalan 13. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi olmayan sonuçlara göre seçimden yüzde 52 oyla zaferle ayrılmasının ardından Antalya’da vatandaşlar zafer kutlaması yaptı. AK Parti ile başkanlığı önünde toplanan binlerce vatandaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zaferini kutlayarak sevinçlerini gösterdi. İl Başkanlığının önündeki alanın dolmasının ardından vatandaşlar üst geçidi de hınç hınç doldurdu. Binlerce vatandaşın da otomobiline binerek yollara düştüğü görüldü. Polis ekipleri karayolunda kutlamalarda herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için geniş güvenlik önlemi aldığı görüldü.

    “Biz de Antalya ile gurur duyuyoruz”

    Toplanan vatandaşlara hitap eden Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu, “Seçimin ikinci turunu dünya lideri Recep Tayyip Erdoğan kazandı. Bu sonuçla 85 milyon kazandı. Sadece vatandaşlarımız değil tüm dünyadaki vatandaşlarımız soydaşlarımız akrabalarımız kazandı. Biz de Antalya ile gurur duyuyoruz. Bu seçimde aslında dünya barışı kazandı, çünkü Türkiye artık küresel bir aktördük, Recep Tayyip Erdoğan da dünya lideridir. Türkiye artık dünyada söz sahibi bir ülkedir. Bu seçimin sonuçlarını heyecanla bekleyen sadece vatandaşlarımız değildir, Türk dünyası kazandı” dedi.

    “Depremzedelere küfür ederek, seçim kazanılmaz”

    Konuşmasında Kemal Kılıçdaroğlu’na da seslenen Bakan Çavuşoğlu, “Yalanla dolanla, nefretle, linç kültürüyle, depremzedelere küfür ederek, oy vermeyenlere hakaret ederek seçim kazanılmaz. Bu millet sana güvenmiyorsa dön aynaya bak. Kaç seçimdir kaybediyorsun, çıkıyorsun kaybediyorsun. Adam kazandı, yine kazandı. 2 aydır gece gündüz çalıştınız, Allah hepinizden razı olsun. İkinci turda oylarımızı arttırdınız. Şimdi sıra büyükşehir belediyesi dahil yerel seçimlerde de biz kazanacağız. Antalya’ya hizmet var mı? Sıfır hizmet var. Zulüm var zulüm. Cumhurbaşkanımıza oy verenleri geçen hafta sürgüne gönderdiler. Bu millet onları sandığa gömecek. Son zamanlarda neler yaptıklarını gördünüz. Bizim Antalya sevdamız bitmeyecek” açıklamasına yer verdi.
    Bakan Çavuşoğlu konuşmasının ardından Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Beştepe’de yapacağı konuşmaya eşlik etmek üzere alandan ayrıldı.

  • “Enflasyonu biz düşürürüz”

    “Enflasyonu biz düşürürüz”

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı olarak seçimlere katılan ve ikinci tur seçimlerinde Başkan Erdoğan’a destek verdiğini açıklayan Sinan Oğan, Antalya Kapalı Yol’da esnaf buluşmasının ardından Kepez ilçesindeki gençlik ve kadın buluşmasına katıldı. Burada konuşan Bakan Çavuşoğlu, gece gündüz demeden çalışan partililere teşekkür ettiğini söyledi.
    Sinan Oğan’ın tercihi sırasında 3 seçeneği olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, “Ya Millet ya Cumhur ya da tarafsız kalabilirdi. Üç seçenek vardı. Ama ilkeler çerçevesinde asrın seçiminde ben tarafsız kalamam dedi ve tarafını belli etti. Tarafını belli ettikten sonra nasıl bir linç girişimi oldu gördünüz değil mi? Güya diyorlar ya; biz demokratız, siz değilsiniz. Kamplaştırıyorsunuz milleti. Biz 21 yıldır kimi kamplaştırmışız? Biz hep 85 milyon diyoruz. 75 milyonken de 75 milyonuz diyorduk. Yarınki seçimden sonra Cumhurbaşkanımız seçildikten sonra Türkiye düşmanları hariç hiç kimse kaybetmeyecek, herkes kazanacak” diye konuştu.

    “Burası babanızın çiftliği mi”

    “Bunların zihninden o tek parti dönemi çıkmadı hiçbir zaman” diyen Çavuşoğlu, “İstedikleri de bu. Herkes kendisine biat edecek, karşılarında kimse olmayacak ve ülkede istedikleri gibi at oynatacaklar. Burası babanızın çiftliği mi? Burası Türkiye Cumhuriyeti. Öyle kafanıza göre at oynatamazsınız burada” ifadelerini kullandı.

    “Enflasyonu biz düşürürüz”

    Öz eleştiri de yaptıklarını belirten Bakan Çavuşoğlu, sözlerini söyle tamamladı:
    “Biz sorunları da görüyoruz, öz eleştiri de yapıyoruz. Evet enflasyon yüksek. Geçen sene yüzde 80’lere çıktı, şimdi yüzde 40’lara düştü. Daha da inecek. Bugün dünyada, ABD’de, İsviçre’de yüksek faiz oranından dolayı bankalar batıyor. Recep Tayyip Erdoğan faizleri düşürürken herkes karşı çıkıyordu. Ekonomimizi daha istikrarlı hale getireceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız bir ekip oluşturdu, Mehmet Şimşek de var ve çalışıyor. Daha da güçlü olmamız lazım. Önümüzdeki seçimde güçlü bir şekilde seçtirmemiz lazım. Enflasyonu biz düşürürüz daha önce düşürdüğümüz gibi. Antalya’da kiralar fahiş bir şekilde yükseldi. Bunun farkındayız, bunu da biz çözeriz.”

  • “Psikolojisi bozulmuş, agresifleşmiş”

    “Psikolojisi bozulmuş, agresifleşmiş”

    ATA İttifakı Cumhurbaşkanı adayı olarak seçimlere katılan ve ikinci tur seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a destek verdiğini açıklayan Sinan Oğan’ın kendisine gönül verenlerle bir araya geldiği buluşmaya katılan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, burada bir konuşma yaptı. Sinan Oğan’ın Cumhur İttifakı’na katılmasıyla güçlerine güç kattıklarını aktaran Çavuşoğlu, katılımın ardından kendisine yapılan sosyal medya linç girişimlerini üzüntüyle takip ettiklerini kaydetti. Çavuşoğlu, “Sinan Bey’in Sayın Cumhurbaşkanımıza desteğini açıklamasının ardından maruz kaldığı hakaretleri, sözlü saldırıları, sosyal medyadaki linç girişimlerini üzülerek takip ettik. Sinan Bey mevki, makam için destek vermiyor, inandığı ilkeler doğrultusunda Cumhur İttifakı’na destek veriyor. Bunlar ne yapıyor; sırf kendi görüşlerine aykırı olduğu için, kendi tarafında olmayanları hor gören bu yaklaşım muhalefetin içerisinde bulunduğu tahammülsüzlüğün bir örneğidir. Ya benimsin ya kara toprağın. Benimleysen dünyanın en kötüsü olsan da harikasın, ama benim yanımda değilsen dünyanın en iyisi olsan da, en vatanseveri olsan da dünyanın en kötüsün” ifadelerini kullandı.

    “Amacı makam ve mevkii olanların, ülküsü Sinan Oğan gibi millet ve memleket olanları anlamasını beklemiyoruz”

    Çavuşoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
    “İkinci turda Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyenler de oldu. Biz onları linç ettik mi? Elbette daha önceki konuşmaları ile şimdiki konuşmaları arasında tutarsızlıkları söylemek, milletimizin dikkatine sunmak boynumuzun borcudur. Çünkü siyasetçiler milletimize yalan söylememeyi öğrenmelidir. Amacı makam ve mevkii olanların, ülküsü Sinan Oğan gibi millet ve memleket olanları anlamasını beklemiyoruz. İnşallah mevcut 2 milyon 520 bin oy farkını hep birlikte 2. turda daha da yukarıya taşıyacağız. Öyle bir kazanacağız ki, bu milletin düşmanları hariç herkes kazanacak. 85 milyon insanımız kazanacak, mazlumlar kazanacak, dünya barışı kazanacak. İstikrar kazanacak. Sadece Türkiye’de millet düşmanları kaybedecek. Onlar kaybetsin, üzülsün, hiç de umurumuzda değil. Türkiye düşmanlarının kaybetmesine üzülecek değiliz, kimse kusura bakmasın.”

    “Psikolojisi bozulmuş”

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çektiği videolarla ilgili de konuşan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
    “Her gün çıkıyor video yayınlayıp konuşuyor. Psikolojisi de bozulmuş, agresifleşmiş. Biz ona sakin diyoruz, sakin. Bu kadar yalana inanırsanız, bu kadar da yalan atarsanız bu kaçınılmaz son. Türkiye’yi yönetecek bir insanın daha sakin olması lazım. Çok samimi söylüyorum Türkiye için de bir talihsizlik. Türkiye’nin ana muhalefeti Türkiye yönetmeye talip olmalıdır. Vaatlerine bakın Türkiye’nin 21 yıllık kazanımlarını yıkıp, Türkiye Yüzyılı meşalesini söndürmek istiyorlar. Masanın etrafındakiler ve dışarıdan destekçilerinin tek ortak özelliği Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı. Tek amaçları mevki makam paylaşımı. Nefret, intikamla kuru masalar çabuk dağılır. Millete hizmet etmek için değil de, bir koltuk kapmak için kurulan masalar dağılır gider, darmadağın olur. Mevkiler makamlar gelir geçer. Önemli olan bu ülkeye hizmet edebilmektir. İşte bu düşmanlık bunların gözlerini kör ettiği için bir o yana bir bu yana nasıl savruluyorlar görüyorsunuz. İlk tur öncesi ve sonrasındaki söylemlerine bir bakın; tutarsızlık ve çelişkiden geçilmiyor. Bunlar yalanı bulamazsa doğruyu söyler hale geldiler.”

    “Yalan mı?”

    Millet İttifakı’nın 14 Mayıs öncesi malum terör örgütlerine yeşil ışık yakıp, onlarla kol kola yürüdüğünü söyleyen Bakan Çavuşoğlu, “Yalan mı? Seçimlerde milletimizden tokadı yiyince bu sefer de vatanseverlik maskesi takıyorlar. 14 Mayıs öncesinde yine Kandil’e, kayyum uygulamasını bitirme sözünü verdi. Seçimlerde boyunun ölçüsünü alınca, dün yine ağız değiştirdi. Aslında ne dediklerini de ifade edemiyorlar. 14 Mayıs öncesinde Kandil’e, Irak, Suriye ve Libya’dan çekilme sözü verdi. Terör örgütleriyle mücadele tezkeresine hayır oyu verdi. Neden hayır oyu verdin? Seçimlerde tokadı yiyince zikzak çizmeye başladı. Yarın Suriye’den çekilirsen, PKK/PYD/YPG zulmü aşar, bu zulümden kaçanlar yine sınırlarımıza gelir. İlave göç baskısı olacak. Teröristler sıfır noktasına gelecek. Biz Türkiye’ye roketler gelmesin diye 30 kilometre uzakta tutuyoruz teröristleri. Oralarda da nokta atışlarıyla temizlemeye başladık” dedi.

    “Amacımız Suriye yönetimiyle işbirliği yaparak daha fazla göçmenin dönüşünü sağlamak”

    Bakan Çavuşoğlu, Suriyelilerin geri dönüşü için çalışmalar yaptıklarını hatırlatarak, “Bakınız Suriye’de 4 ayrı operasyon alanımız, Türk varlığı var. Hem emperyal güçlerin terör koridoru projelerini engelliyor hem göçmenlerin geri dönüşünün de garantisi. Geri dönüşleri de sağlayacak olan onlar değil Cumhur İttifakı’dır. Bu geri dönüş politikasını da diplomatik çabalarımızla destekliyoruz. Moskova’da Suriye konusunda toplantı yaptık. Amacımız Suriye yönetimiyle işbirliği yaparak daha fazla göçmenin dönüşünü sağlamak. Alt yapısını da birlikte hazırladık. Amacımız Suriye’nin terörden temizlenmesini sağlamak, Suriye’nin toprak bütünlüğünü teminat altına alma” ifadelerine yer verdi.

    “Antalya’da milliyetçilik taslıyorlar, Van’da ‘Dişe diş kana kan seninleyiz Öcalan’ naraları atıyorlar”

    Millet İttifakı’nı eleştirilerine devam eden Çavuşoğlu, “Yahu siz devlet yönetimine talip değil misiniz? Hem de sıradan bir devlet değil; binlerce yıllık geleneği olan Türk devletinden bahsediyoruz. Bu nasıl siyaset bilmezlik? Bu nasıl iş bilmezlik? Gerçekten üzülüyor insan. Millet İttifakı diyorlar milletle uzaktan yakından alakaları yok. Bunların siyaseti bu; ilkesizlik ve tutarsızlık. Dün ak dediğine bugün kara diyorlar, Antalya’da başka, Van’da başka konuşuyorlar. Antalya’da milliyetçilik taslıyorlar, Van’da ‘Dişe diş kana kan seninleyiz Öcalan’ naraları atıyorlar CHP’nin mitinginde ve Türk bayrakları yerde. Onun yerine PKK’nın paçavraları var. O yeni kurulan Yeşil Sol Parti mi ne onların bayrakları, sembolleri var. Daha dün Kandil’den selam alanlar, bugün milliyetçilikten dem vuruyorlar. Oy uğruna bürünmedikleri hal kalmadı ne yazık ki. Milleti bilmiyorlar ki, milliyetçiliğin farkına varsınlar. Milliyetçilik; ülkenin ekmeğini büyütmek, ordusunu, teknolojisini güçlendirmek, milli markalar ortaya koymaktır. Milliyetçilik; Türkiye’nin mavi vatanını savunmak ve Türkiye’yi dünyada bir deniz gücü yapmaktır. Milliyetçilik; Türkiye’nin hava sahasını Hisarlarla, Siperlerle, yerli ve milli hava savunma sistemiyle savunmaktır. Milliyetçilik; Anka’dır, Bayraktar’dır, Aksungur’dur, Kızılelma’dır, Hürkuş’tur, Hürjet’tir, Kaan’dır, Tayfun’dur, İmece’dir, Togg’dur. Yerli ve milli olmak budur. Milliyetçilik söylem değil, milli bir duruşla memlekete hizmet etmektir. Kim milletçi ve milliyetçi vatandaşlarımız görüyor ve 21 yıldır gösteriyor” şeklinde konuştu.

  • “Vatandaşımızı tehdit edip fişliyorlar”

    “Vatandaşımızı tehdit edip fişliyorlar”

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Alanya Gazeteciler Cemiyeti’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Halk seçimlerde ne karar verirse kabul ettiklerini belirten Bakan Çavuşoğlu, “Fakat milletimizin üzerinde bazı baskıları da görüyoruz. Özellikle Alanya ve Antalya’da. Kim olursa olsun sivil toplum örgütü olur, şahıslar olabilir, herkes kendisi için, başkası için, tuttuğu partisi için, adayı için oy isteyebilir. Bu son derece doğaldır. Fakat milletimizi fişlemeye kadar son günlerde, Alanya halkının üzerinde özellikle çok ciddi baskıların olduğunu görüyoruz. Tek tek evlere gidip ‘Oy verecek misiniz vermeyecek misiniz? Vermeyecekseniz şöyle olur böyle olur’ diyorlar. Vatandaşımızı tehdit ediyorlar, fişliyorlar. Bu suçtur” dedi.

    “Bunun kanunda bir karşılığı var”

    Vatandaşın yalnız olmadığını belirten Bakan Çavuşoğlu, “Biz devlet olarak vatandaşımızın hakkını hukukunu korumakla mükellefiz. Bunu yapanlara karşı da hukuki anlamda da devletimiz ve özellikle devletimizin kurumları yargı ve diğer kurumlarımızda elbette ki milletimizin haklarını koruyacaktır. Herkes herkesten oy isteyebilir ama milletimizi kimse tehdit etmesin, kimse milletimize yönelik şantajda bulunmasın. Bunun kanunda bir karşılığı var. Bu bir anayasal suçtur ve milletimiz yalnız değildir. Alanyalılar ve Antalyalılar yalnız değildir. 85 milyon insan yalnız değildir. Devletimizin anayasası var, kanunları, kuralları var. Kimse bunları çiğneyerek vatandaşımızı tehdit etmeye kalkmasın. Bunun da takipçisi olacağımızı özellikle buradan sizin aracılığınızla söylemek istiyorum” dedi.

    “Ondan sonrasına yargımız karar verecek”

    Son günlerde kendilerine çok sayıda mesaj geldiğini belirten Bakan Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:
    “Biz tabii ki bize gelen mesajları ilgili kurumlarımıza, emniyet ve yargıya iletiyoruz. Ondan sonrasına yargımız karar verecek. O konuda ben devletin bir bakanı olarak herhangi bir karar veremem. Ancak bize gelen bu şikayetleri de ilgili mercilere iletmek ve bunun da takipçisi olmak bizim görevimiz.”

  • “Atatürk’ün kurduğu parti bu hale düşmemeliydi”

    “Atatürk’ün kurduğu parti bu hale düşmemeliydi”

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Antalya İl Başkanlığında partiye üye olan kişilerin rozet takma törenine katıldı. Törende 27 kişiye rozetleri Bakan Çavuşoğlu tarafından takıldı.

    Törende konuşan Bakan Çavuşoğlu, “Seçim atmosferi başladı, kampanya başladı, sahadayız. Hep beraber çok çalıştık. Sahada çalışırken Antalya için yaptıklarımızı ve yapılacaklarımızı anlattık. Türkiye’de herkes dış politikaya büyük önem veriyor ve yakından takip ediyor. Ülkemizin dış politikasını da konuştuk. En çok da ülkemizin beka meselesini konuştuk, güvenliğini, istikrarını konuştuk. Antalya’da hemşehrilerimizin karşımızdaki ittifakın HDP-PKK ile iş birliği yapması, el ele kol kola yürümesi, Türkiye’de darbe girişimi yapıp 251 vatandaşımızı şehit eden 2 binden fazla vatandaşımızı yaralayan FETÖ’cülerin, yine karşımızdaki Kılıçdaroğlu’nun aday olduğu ittifakın üyesi olması ve tüm terör örgütlerinin aynı anda bunları desteklemesi, diğer partilere, CHP ve İYİ Parti gibi partilere de oy veren Antalya’daki devletçi, milletini seven hemşehrilerimizi rahatsız etti” diye konuştu.

    “Atatürk’ün kurduğu parti bu hale düşmemeliydi”

    Vatandaşların duydukları rahatsızlıkları kendilerine de bildirdiğini belirten Bakan Çavuşoğlu, “Son zamanlarda farklı partilerden çok sayıda istifalar var. Bizim partimize de büyük bir akım var. Cumhur İttifakı’na büyük bir ilgi var. Millet şunu biliyor, dünyanın içinden geçtiği zor dönemde Cumhurbaşkanımız ve Cumhur İttifakı ancak ülkenin istikrarını koruyabilir ve güçlendirebilir. Cumhuriyet’imizin ikinci asrını Türkiye Yüzyılı yapabilir. Diğer ittifaka baktıkları zaman korkunç. Özellikle CHP’nin mitinglerinde ‘Dişe diş kana kan seninleyiz Öcalan’ sloganları CHP’li kardeşlerimizi de rahatsız etmiştir. Atatürk’ün kurduğu parti bu hale düşmemeliydi. ‘Atatürk ve arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet’ten intikam alacağız’ diyenler artık CHP’nin mitinglerinde yer alıyor. Halkımız bunu görüyor ve dolayısıyla partimize ilgi gösteriyor. Son dönemde 8 bin kişinin katılması, herhangi bir partinin bir yılda tüm Türkiye’de elde edemeyeceği üye sayısıdır. Biz 12 milyondan fazla üyemizle en büyük aileyiz. Gençlik ve kadın kollarımızın üye sayısı bile ana muhalefet dâhil birçok partinin üye sayısının üzerinde. Üyelerimizle, gönül veren kardeşlerimizle geleceğe yürüyeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılını Türkiye Yüzyılı Türk dünyasının asrı yapmaya çalışacağız” sözlerine yer verdi.

    “Son birkaç ay içerisinde 8 bin 627 arkadaşımız üyelik müracaat gerçekleştirdiler”

    AK Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin ise şu sözlere yer verdi:
    “Seçim sürecinde ivmesini yukarı çıkartarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Başarılı bir seçim süreci yönettik ve yürütüyoruz. Antalya’nın 19 ilçesinde köyünden mahallesine başarılı bir süreç yönettik. Son bir kaç ay içerisinde 8 bin 627 arkadaşımız üyelik müracaat gerçekleştirdiler ve AK Parti ailemizin birer ferdi oldular. 5 merkez ilçemizden 27 kişiye temsilen rozet takma töreni düzenledik. 27 arkadaşımıza rozet takacağız.”