Etiket: meyve

  • Depremzedenin meyve-sebzesi Bursa’dan

    Depremzedenin meyve-sebzesi Bursa’dan

    Hatay’da geçici barınma alanlarının oluşturulmasına ve seyyar tuvalet alanlarının kurulmasına ağırlık veren Bursa Büyükşehir Belediyesi, diğer taraftan depremzedelerin giyimden gıdaya tüm ihtiyaçlarının karşılanması için yoğun mesai harcıyor. Türkiye genelinden gelen yardımların dağıtım koordinasyonu üstlenen Büyükşehir ekipleri, ‘bugüne kadar 1.730 sefer yaparak’ 6 pick-up, 4 kamyonet, 8 kamyon ve 2 minibüsle Hatay’ın Antakya ve Defne ilçelerinde toplam 132 mahalle ile köye ulaştı. Bu dağıtımlarda gıda-erzak paketi, ekmek, meyve-sebze, hijyen paketi, temizlik malzemesi, elektrikli ısıtıcı-soba, yakacak odun-kömür, çadır, yetişkin ve çocuk için kışlık kıyafet, bebek maması ve bebek bezi gibi malzemeler, depremzedelerle buluşturuldu.


    Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Tarım Peyzaj A.Ş., afet bölgesinde hem halk sağlığının korunmasına yönelik olarak seyyar tuvaletlerde dezenfeksiyon işlemleri hem de meyve sebze dağıtımlarında önemli görevler üstlendi. Antakya’nın 39 bölgesindeki 384 seyyar tuvaletin dezenfeksiyonunu düzenli olarak yapan Tarım Peyzaj A.Ş., bunun yanında Bursa’dan getirdiği meyve ve sebzeleri ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı. Bugüne kadar 150 ton sebze ve meyveyi depremzedelerle buluşturan Tarım Peyzaj A.Ş. ekipleri, önceki gelen 18 ton patates ile kışlık meyveyi Antakya Atatürk Parkı’na kurulan çadır kentte ihtiyaç sahiplerine dağıttı.

  • Depremin ekonomik etkisi meyve sebze haline yansıdı

    Depremin ekonomik etkisi meyve sebze haline yansıdı

    Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 10 ili etkileyen 7.7 ve 7.6 şiddetinde yaşanan depremlerin ardından sebze fiyatları yükselişe geçti. Deprem ile birlikte seralar hasar görürken, çiftçiler ise tarlalara giremedi. Deprem, çevre illeri de etkilerken yollarda yaşanan yoğunluk ise ürün tedariki olumsuz etkilendi. Maydanoz, dereotu, ıspanak, pırasa, beyaz lahana, roka gibi ürünlerin çoğu deprem bölgesinden gelirken, bu ürünlerde yüzde 150 civarında artış oldu. Fiyat artışının 3-5 gün geçerli olduğunu belirten hal esnafı, daha sonrasında ise fiyatların normal döndüğünü söyledi.

    “Afetten kaynaklı kimsenin bu ürünleri toplamaya zaman ve gücü olmadı”

    Hale gelen ürünlerin birçoğunun deprem bölgesinden geldiğini belirten hal esnafı Nurullah Dağıstanlı, “Bilhassa bu mevsimde maydanoz, dereotu, ıspanak, pırasa, beyaz lahana, roka gibi ürünlerin çoğu deprem bölgesinden geliyor. Afetten kaynaklı kimsenin bu ürünleri toplamaya zaman ve gücü olmadı, ürünlerde yüzde 150 civarında artış oldu. Bu ürünlerin geneli Hatay, Adana gibi illerden geliyor. Biz ürün satarken zorlandık” dedi.

    “Bir demet maydanozu 25 TL’ye satıyorduk”

    Ürün azlığından dolayı bir demet maydanozu 25 TL’ye sattıklarını belirten esnaf Dağıstanlı, “Şimdi ürün bolluğundan 5 TL’ye satıyoruz. Yollardan dolayı ürün gelebilecek illerden ürünler gelmedi. Bu durum ilk üç gün sürdü. Şimdi ise düzene girmeye başladı. İlerleyen zamanlarda tekrar çiftçiler ürünleri toplamaya başlayacaktır” şeklinde konuştu.

  • Dalında 50, tezgahta 80 lira

    Dalında 50, tezgahta 80 lira

    Kalp dostu olarak bilinen ve Silifke genelinde 50 dönümlük bir alanda üretimi yapılan alıçtan bu yıl 15 ton civarı ürün elde edilmesi bekleniyor.

    Emekli olduktan sonra eşi ile birlikte Silifke’nin Çamlıca Mahallesi’nde babadan kalma 2 dönümlük araziye alternatif ürün olarak alıç diken öğretmen emeklisi Ali Tok, fiyatlardan memnun olduklarını ve 1 ton civarında ürün hasat etmeyi beklediğini söyledi.

    Alıç meyvesini alternatif bir ürün olarak ektiğini ve bunda da başarılı olduğunu belirten Ali Tok, “Emekli olduktan sonra 2 dönüm civarında alıç bahçesi yaptım. Alıç kalbe iyi geliyor. Sirkesinin de daha değerli bir ürün olduğunu biliyorum” dedi.

    Alıç bitkisini ektikten sonra çevresindeki kişilerin de alıç ekmeye başladığını ifade eden Tok, “Alıç getirisinin yüksek olduğunu gören, tadını beğenip seven herkes ekim yapmaya ve değerlendirmeye çalıştı. Alıç meyvesinin fiyatı şu anda dalında 50 TL’den satılıyor. Hasat ettiğimiz ürünümüzü Silifke’de alıcı olmadığı için Mersin, Gaziantep, Antalya’ya gibi değişik illere göndererek değerlendirmeye çalışıyoruz. Alıç meyvesinin hasat zamanı Eylül ayının 15’inden itibaren başlıyor ve Ekim ayının 15’ine kadar devam ediyor. Bu süre zarfında meyvenin iri ve gelişmiş olanlarını değerli olarak satıyoruz, küçüklerini ise sirke yapıyoruz. Alıç sirkesini de 80 ile 100 TL arasında satıyoruz” diye konuştu.

    Eşinin ve kendisinin emekli olmasından sonra köylerinde bahçecilikle uğraşmak istedikleri için alıç diktiklerini ifade eden Ayşe Tok, “Silifke Orman İşletme Müdürlüğü bundan 10 yıl önce kuraklık ve susuzluğu en dayanıklı meyve olarak alıç fidanı dağıttı. Bizlerde bu fidanlardan alarak diktik. Fakat emek vermezsen, sulamazsan olmuyor. Göründüğü gibi alıç meyvesi susuzluğa dayanan bir meyve değil. Susuz olunca meyve özelliğini ve kalitesini kaybediyor. Bizim yerimiz de biraz dik ve kıraç arazi olduğu için suyu alanlar daha kaliteli, alamayanlar ise daha kırmızı ve renk değişikliği oluyor. Nemi, çiği aşırı sıcağı çok sevmiyor. Aynı ayvagiller gibi renk değişikliği meydana geliyor. Ama kendi memleketimize bir katma değer yapabiliyorsak, bir şeyler üretebiliyorsak, emekli maaşımıza bir destek oluyorsa ne mutlu bize. Silifke’de bu meyvenin çok fazla üreticisi olmadığı için pazar bulmakta zorlanıyoruz. Ürettiğimiz ürünü ya farklı şehirlere gönderiyoruz ya da pazarlarda satıyoruz. Toptan alıcı olmadığı için pazarı kendimiz araştırıyoruz. Yetkililerimizden bu meyveye pazar oluşturulması için destek vermesini bekliyoruz” dedi.

  • Avrupa sebze ve meyvede Bursa’yı tercih ediyor

    Avrupa sebze ve meyvede Bursa’yı tercih ediyor

    Bursa üretilen kaliteli ürünler Avrupa dünya ülkelerine ihracat edilirken, Bu ürünlerin başında meyvelerde siyah incir, deveci armudu sebzelerde ise biber çeşitleri ile kapya biber yer alıyor.

    Mertpa İhracat Şirketi yönetim kurulu Başkanı Mahmut Kepeci, “ Bursa genelde sezonluk üretim alanıdır. Bursa üretimde Türkiye genelinde güzel bir rol oynuyor. Bunların başında meyve alanında siyah incir geliyor. Şeftali nektarın çeşitleri armut çeşitleri yer alırken sebze gurubunda da biber çeşitleri ile bir çeşit ürün Avrupa’nın birçok ülkesine ihracat ediliyor. Almanya, İngiltere, İsveç, Hollanda, Danimarka gibi birçok ülkeye Bursa ve bölgesinden sebze ve meyve olarak tüm ürünlerin ihracatı yapılıyor. Bursa kaliteli ürünleri ve çeşitlilik bakımından Avrupa’nın tercik ettiği şehirlerin en başında yer alıyor. İklimi ve kaliteli ürün yetiştirilmesi sebebiyle vazgeçilmezler arasında yer alıyor” diye konuştu.

    Kepeci, “ Canla başla çalışan üreticilerimiz kaliteli ürün ve çeşitlilik sağladığında kazançları artar. Modern tarım ve planlı çalışıldığında üretecekleri güzel ürünler Avrupa ve Dünya pazarına giderse emeklerinin karşılığını fazlasıyla alacaklardır” dedi.

  • Rekabet Kurumu nihai raporu yayımladı

    Rekabet Kurumu nihai raporu yayımladı

    Rekabet Kurumu’ndan yapılan açıklamaya göre; tarım ürünlerindeki fiyat değişikliklerinin sıklıkla kurul gündemini meşgul etmesi, yürütülen ön araştırma ve soruşturmalarda ise yapısal bir takım sorunlara işaret edilmesi nedeniyle konunun bir sektör incelemesi kapsamında ele alınması ihtiyacı doğdu. Bu kapsamda ‘Yaş Sebze ve Meyve Sektör İncelemesi Nihai Raporu’ hazırlandı.

    Yayımlanan raporda, tarımsal ürün piyasalarında tüm dünyadakine benzer sorunların yanı sıra Türkiye özelinde; tarımsal iş gücünün ve ekilebilir alanların azaldığı, piyasada şeffaflığının düşük olduğu, üreticilerin finansman sorunlarının bulunduğu, temel girdi kalemlerinde ithalata bağımlılığın yüksek olduğu ve üretim seviyesindeki organizasyon eksiklerinin ön plana çıktığı görüldü.

    ‘SEKTÖRDE DÜZENLEMELERE İHTİYAÇ VAR’

    Tarım sektöründe girdi piyasalarının oligopol bir görünüm arz ettiği, buna karşın üretim seviyesinin yoğunlaşma seviyesinin düşük olduğu, bu nedenle üreticilerin hem girdi tedarikçileri hem de alıcılar karşısında çok düşük pazarlık şansına sahip oldukları belirlendi. Tarımsal ürün piyasalarının yapısı gereği iklim, hava koşulları, hastalık gibi faktörlerden doğrudan etkilendiği ve sonuç olarak ürün fiyatlarında istikrarsızlığın yaşandığı tespit edildi. Tedarik zincirinin diğer halkalarının aksine üretime ilişkin sorunlara piyasa mekanizması içerisinde çözüm bulmanın zor olacağı, bu nedenle sektörde mutlak suretle düzenlemelere ihtiyaç duyulduğun tespitleri yapıldı.

    AB ÖNERİSİ

    Tespitler ışığında ise rapor sonucunda; tarımsal üretimde üreticilerin güçlendirilmesine yönelik ihtiyaçların belirlenmesinde Avrupa Birliği (AB) deneyiminden faydalanılabileceği, AB’nin tarım reformunun temelinde çiftçilerin güçlendirilmesinin, ‘üretici birlikleri ve kooperatifler’ eliyle yürütüldüğü, üretici örgütlerinin üretim, planlama ve tedarik zincirinin boyunun kısaltılması gibi hususlarda etkin rol almasının nihai tüketici fiyatlarında da iyileşmelere neden olacağı tavsiye edildi. AB Tarım Reformunun bir diğer önemli ayağını haksız ticaret uygulamalarına yönelik düzenlemelerin oluşturduğu, haksız ticaret uygulamalarının önlenmesine yönelik düzenlemelerin nihai amacının da üreticilerin güçlendirilmesi olduğu tespitlerine yer verilerek, Türkiye özelinde de; tarımsal ürünlere yönelik üretici birliklerinin ve kooperatiflerin yeniden yapılandırılması, tarımsal politikaların bu örgütler üzerinden yürütülmesi, üreticilerin çeşitli politikalarla güçlendirilmesi, haksız ticaret uygulamalarına yönelik düzenlemeler yapılması tavsiye edildi.

  • Tarih verdiler! Meyve ve sebze fiyatları düşecek

    Tarih verdiler! Meyve ve sebze fiyatları düşecek

    Türkiye’nin örtü altı üretim merkezi Antalya’da havaların ısınmasıyla birlikte ürün artışı yaşanırken, fiyatlar geçen haftaya göre yarı yarıya düştü. Hale giren ürün üç katı arttı, yeni mahsulle birlikte fiyatların 20 gün içinde normal seviyesine ineceği belirtildi.

    Antalya’da uzun süredir devam eden soğuk ve yağışlı hava yerini güneşli günlere bıraktı. Soğuk hava sebze üretimi yapan çiftçiyi olumsuz etkiledi. Bu süreçte çiftçi günlerce don nöbeti tutarken, aşırı nemli giden hava nedeniyle hastalıklarla da mücadele etmek zorunda kaldı.

    Seralardan çıkan ürünün az olması Antalya’da Toptancı Hali’ne de yansıdı. Ürün azlığı nedeniyle bazı ürünlerin fiyatlarında yükseliş yaşandı. Kentte havaların ısınmasıyla birlikte seralardaki özellikle domates, salatalık, patlıcan, kabak, biber çeşitlerinin üretiminde artış başladı. Hale giren ürün geçen haftaya göre üç kat artarken, fiyatlar ise neredeyse yarı yarıya düştü.

    Halde domatesin fiyatı 4-12 TL, patlıcan 7-13 TL, salatalık 4-7 TL, sivri biber 11-25 TL, kabak 2-4 TL, dolmalık biber 10-24 TL olarak belirlendi.

    “Üretim az olunca fiyat yüksek oluyor”

    Aksu ilçesinde salatalık üretimi yapan Ali Celbiş, havaların ısınmasıyla birlikte ürünlerin çoğalmaya başladığını belirtti. Kış döneminde iklim şartlarına bağlı olarak ürünün az olması nedeniyle fiyatların da yüksek olduğuna değinen Celbiş, “Yüksek görünüyor ama üretim az. Gün geçtikçe ürün çoğalır ve vatandaşımız daha ucuza tüketmeye başlar. Bugün salatalığı 7 TL’ye hale verdim ama vatandaşımıza ulaşıncaya kadar sanırım 20 TL’ye kadar yükselir. Arada çok fark var. Nasıl olduğunu biz de anlayamıyoruz. Burada çiftçi kazanmıyor, çünkü girdi maliyetleri çok yüksek. Biz kazanmıyoruz. Biz düşüğe maledelim, tüketicimiz de ucuza yesin. Yerli tohum üzerinde çalışma yapılsın, bir fidenin fiyatı 7-8 TL oldu. Girdiler belimizi büküyor yoksa biz üretiriz” diye konuştu.

    “Fiyatlar düşüyor”

    Havaların ısınmasıyla ürünün arttığını ancak fiyatların düşüşe geçmesiyle yine çiftçinin kazanamadığını ifade eden Celbiş, ”Ürün bol ama bu kez fiyat düşük. Bizden 7 liraya çıkan ürün vatandaşa ulaşıncaya kadar 20 TL oluyor. Buna çare bulmamız lazım. Çiftçiyle vatandaşın buluşabileceği ortam olsa çok güzel olur. Bugün salatalığı hale 7 TL’ye bıraktım. Markete gitsem şu an 19 TL 99 kuruştur. Kendi ürünümüze bakıyoruz garibimize gidiyor. Domates ise 6 ile 12 TL arasında gidiyor. Kalitesine göre değişiyor. Domatesin fiyatları güzel ama üretimde sıkıntı var. Yağış oldu, hastalıklar oldu. Maliyetler yüksek olduğu için domatesin fiyatı çok aşağı düşer çiftçi kazanamaz, ithal etmek zorunda kalırız. Yeni en geç bir ay içinde rafta olur. Fiyatlar düşecek vatandaşımız rahat olsun. Çiftçi ucuz gönderiyor ama tüketici pahalı yiyor” dedi.

    “20 güne fiyatlar düşecek”

    Domates üreticisi Doğukan Celbiş, bazı tarım ürünlerinde fiyatların yüksek olmasının havanın soğuk ve aşırı yağışlar nedeniyle üretimde sıkıntı yaşanmasından kaynaklandığını bildirdi. Havalardan kaynaklı kısıtlı üretimin geçici olduğunu ve ürünlerin artmaya başladığını ifade eden Celbiş, “Şu an domates halde 6 ile 12 TL arasında gidiyor. 15-20 gün içinde fiyatların daha da düşmesini bekliyoruz. 10 TL’den domates satmak bizi kurtarır ama daha aşağısı zarar olur. Çünkü girdiler geçen yıla oranla üç kat arttı. Havalar ısındıkça ürün artacak, bu kez sürümden kazanabiliriz. Kışın ise ürün az, fiyat yüksek oluyor” diye konuştu.

    “3 günde fiyatı 12 TL düştü”

    Patlıcan üreticisi Merve Celbiş, ekim ayında toprakla buluşan fidelerin yaklaşık 3 ay sonra ilk hasadını vermeye başladığını belirti. Haziran ayının sonuna kadar patlıcan hasadının devam edeceğini ifade eden Merve Celbiş, “İklim şartlarından dolayı kışın verim düşük oluyor, talep fazla olunca fiyatlar yükseliyor. Zam şampiyonu oluyor. Havalar ısınmaya başladı, üretim artmaya başlayacak. Bugün hale 13 TL’ye patlıcanı bıraktık. Ama dışarı üreticiye bu 25-30 TL’ye yansıyabiliyor. 3 gün önce biz patlıcanı hale 25 TL’ye satıyorduk, bugün ise yarı yarıya düşüş oldu. Havalar ısındıkça verim artacaktır. Mayıs ayında ürün çok çıkar ve fiyatlar düşer” dedi.

    “Tüketiciye müjde”

    Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hali’nde komisyonculuk yapan İsmail Erten, “Öncelikle tüketicilere müjde verelim. Bugüne kadar çok sıkıntı çektiler, hep yüksek fiyattan ürün aldılar. Hava şartlarından dolayı Antalya’da çok soğuk bir dönem geçirdik. Üretimin az olması, havanın yağışlı gitmesi fiyatları çok etkilemişti. Ama bugün itibarıyla geçen hafta 26 TL olan patlıcan bugün 10-13 TL, geçen hafta 13-14 TL olan kabak bugün 2-4 TL, geçen hafta 30-35 bandında olan biber çeşitleri bugün 20-25 seviyesinde, domates geçen hafta 20-25 arasıyken bugün 6 ile 12 TL arasında işlem görüyor. Dolayısıyla bütün fiyatlar yarı yarıya düşmüş durumda. Bu düşüş devam edecek. Havaların ısınmasıyla tüketicilerimiz daha ucuza ürün yiyeceklerdir” diye konuştu.

    “Halde ürün artışı üç katına çıktı”

    Havaların hızla ısınmaya başladığını söyleyen Erten, “Geçen haftaya göre üç kat hale ürün girişi var. Soğuktan dökmeyen sebzeler tetikteydi, ısıyı görünce ürün artışı olacak. Verim yükseldi, günden güne fiyatlar düşecektir” dedi.

    Rusya’nın fiyatlarda fazla bir rol oynamadığını anlatan Erten, “Avrupa Birliği ülkeleri yeterince üretim yapamadı, Türkiye’ye talep doğdu. Bir de Polonya’ya çok sayıda Ukraynalı’nın gelmesiyle o yöne doğru ihracat aşırı derecede artmıştı. Şu anda oralarda da üretim arttı. Avrupa’da fiyatlar düşüşe geçti, azda olsa onun da etkisi var” dedi.

  • İnegöllü meyve üreticilerinin yüzü ihracatla güldü

    İnegöllü meyve üreticilerinin yüzü ihracatla güldü

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde bu yıl üretilen meyvelerin büyük bölümü Almanya, Ukrayna, Rusya ve Irak gibi ülkelere ihraç edildi.

    İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası (İTSO) Başkanı Yavuz Uğurdağ, yaptığı açıklamada, mobilya ile anılan İnegöl’ün birçok kalemde ihracat gerçekleştirdiğini söyledi.

    İlçenin tarımsal anlamda da aktif olduğunu ve verimli topraklarında birçok ürünün yetiştirildiğini belirten Uğurdağ, İnegöl’ün son yıllarda yaş meyve ve sebze ihracatının ivme kazandığını vurguladı.

    Uğurdağ, ilçede üretilen elma, armut, şeftali, kiraz, çilek gibi mevyelerin ihraç edildiğini belirterek, “Önümüzdeki yıllarda inanıyorum ki ahududu, ceviz ve yaban mersini de sadece ülkemizde değil, dünya pazarında konuşulacak hale gelecektir. Her geçen yıl meyve ihracatımızda gelişmeler yaşanıyor. Her yıl ihracatta ivme kazanılıyor.” dedi.

    İsaören Kırsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Erhan Ulu da İnegöl’den bu sene şu ana kadar 70 milyon liralık meyve ihraç edildiğini aktardı.

    Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına rağmen ilçenin yaş meyve sebze ihracatında geçen yılki dış satım miktarını aştıklarını anlatan Ulu, “Bu yıl geçen yıllara oranla fiyatlar bakımından biraz daha güzeldi, verimimiz iyiydi. Beklentilerimiz bir nebze de olsa karşılandı.” ifadelerini kullandı.

    İnegöl’de bu yıl 1500 ton kiraz, 5 bin ton şeftali hasat ettiklerini aktaran Ulu, “Özellikle Karadeniz Bölgesi’ndeki ihracatçılarımızla yaptığımız görüşmelerle İnegöl’den Rusya’ya güzel bir şeftali ihracatı oldu. Pandemiden fazla etkilenmedik. Daha fazla ve daha kaliteli ürünler üretmek için özen gösteriyoruz. Bu sene ilçeden yapılan meyve ihracatında geçen yıllara göre artış var. En çok ağırlık verdiğimiz ürün şeftali. Bu yıl ihracatta da ağırlığımız şeftali oldu.” diye konuştu.

    Ulu, yıl içinde yaklaşık 500 ton elma, 4 bin ton da armut hasat ettiklerini sözlerine ekledi.

  • Yeşilyurt’ta Meyve Kurutma ve Kükürtleme Tesisi kurulacak

    Yeşilyurt’ta Meyve Kurutma ve Kükürtleme Tesisi kurulacak

    Malatya Yeşilyurt Belediyesi, seradan sonra bu kez de Meyve Kurutma ve Kükürtleme Tesisi kuracak.

    Malatya’nın Yeşilyurt İlçesi Belediye Başkanı Mehmet Çınar, Yeşil Gıda Seracılık alanında ağırladığı AK Parti MKYK Üyesi ve Milletvekili Bülent Tüfenkci’ye tarımsal hizmetlerin yanı sıra yerli tohumlardan üretilen doğal ürünler hakkında detaylı bilgiler aktardı. Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar yaptığı açıklamada, Yeşilyurt’u tarımsal hizmetlerde marka ve örnek ilçe hüviyetine ulaştırmayı hedeflediklerini ifade ederek, “AK Parti MKYK Üyesi ve Milletvekilimiz Sayın Bülent Tüfenkci’yi Yeşil Gıda Seracılık alanında ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duymaktayız. Yeni dönemde tarımsal hizmetlere söz verdiğimiz gibi gereken özeni ve hassasiyeti göstermekteyiz. Tarımsal Hizmetler Müdürlüğümüzü kurduktan sonra verimli topraklara ve çalışkan insanlara sahip ilçemizin bu zenginliklerini doğru ve akıllı yatırımlarla ön plana çıkartıp, sofralarımızdaki doğal ve sağlıklı ürünlerin sayısını artırma anlamında gereken çabayı göstermekteyiz. Yeşil Gıda Seracılık alanımızın dışında ilçemizin farklı bölgelerinde oluşturduğumuz üretim alanında farklı sebze ve meyve türlerinin yanı sıra bakliyat üretimlerine de hız verdik. Yeşil Gıda Seracılık alanımızda yerli tohumlardan yetiştirdiğimiz 100 bine yakın sebze fidesini çiftçilerimizle buluşturduk. Bu fidelerin toprakla buluşması ilerleyen zaman zarfında daha fazla doğal ve sağlıklı ürünler tüketmemizi sağlayacaktır. Çiftçilerimizin ürettikleri doğal ürünleri, kendileri için oluşturmuş olduğumuz pazar alanları ve Yeşil Gıda Marketlerimizde satışını yapmak içinde gerekli ön hazırlıklara başladık. İnşallah ürünlerin hasadı ile birlikte buralarda kendilerine yer vereceğiz ve fidelerden elde ettikleri ürünleri halkımızla buluşturacağız. İlçemizin tarımsal zenginliklerini doğru yatırımlarla gün yüzüne çıkarmak adına elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

    “Yeşil gıda seracılık alanımızı uygulama alanı olarak ta değerlendiriyoruz”

    Yeşil Gıda Seracılık alanını uygulama ve inceleme alanı olarak ta değerlendirdiklerini sözlerine ekleyen Başkan Çınar, “Birçok çeşitli ürünün toprağa, iklime ve bölgeye uyup sağlayıp sağlamadığını burada yapılan teknik incelemeler neticesinde belirliyoruz. Alanında deneyimli ekiplerimizin gözetiminde sebze ve meyve çeşitlerinin gerekli teknik analizleri yapılıyor. Buradaki alana ekimini yaptığımız topraksız çileklerimizin hasadını yaptık, bayrama kadar da domates, salatalık ve biberlerimizi toplamaya başlayacağız. Ürettiğimiz ürünleri öncelikle Yeşil Gıda Marketimiz başta olmak üzere kendi tesislerimiz ve yemek fabrikamızda değerlendiriyoruz. Burada üretilen sebzelerden yapılan kurutmalıkları ise Şahnahan’da kuracağımız Meyve Kurutma ve Kükürtleme tesisimizde yapacağımız işlemlerden sonra Yöresel Ürünler Çarşımız aracılığıyla halkımızla buluşturacağız. Tek gayemiz, tarımsal hizmetlerde farklı bir vizyon yakalayarak, bu alanda da farkındalık oluşturmaktır. Tarımsal hizmetlerimizi geliştirip farklı alanlarda ki yatırımlarla büyüteceğiz” şeklinde konuştu.

    “Başkanımızı yöresel ürünlere ve tarıma verdiği destekten dolayı tebrik ederim”

    Tarımsal hizmetlere verilen önemden dolayı Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’ı tebrik eden AK Parti MKYK Üyesi ve Milletvekili Bülent Tüfenkci ise “Yeşilyurt Belediyemiz tarafından tarımsal hizmetlere örnek gösterilecek sera alanında incelemelerde bulunduk, ürünler hakkında Belediye Başkanımızdan gerekli bilgileri aldık, kendilerini bu anlamda tebrik ediyorum. Belediye Başkanımızın Kadim Yeşilyurt’umuzun yöresel ürünlerini, Lezzet Vadisi ile diğer bazı yatırımlarla ön plana çıkartmak adına ciddi gayretleri var. Sera alanında üretilen sebze ve meyvelerimizin gerek vatandaşlarımızla gerekse de yurt içi ve yurt dışından gelenlerle buluşması ayrı bir güzelliktir. Yeşilyurt yöresel ürünleriyle ülke çapında adından söz ettirecek bir yapıya sahiptir, bizlerde bu zenginliklerin daha fazla ön plana çıkması için elimizden gelen desteği veriyoruz” dedi.

    Kadim Yeşilyurt’un meyvecilik ve sebzecilik alanında ön planda olan çok güzel bir ilçe olduğuna dikkat çeken Tüfenkci, “Bir yandan sanayi alanında yatırımlar yapılırken tarımı da ihmal etmemek gerekiyor. Yeşilyurt Belediyemizin sera alanı kurması, yerli tohumlardan üretilen sebze ve meyveleri gerekli kontrollerin ardından halkımızla buluşturması, çiftçilerimize sebze fidelerini dağıtması, verimli topraklarda yetişen doğal ürünleri kendi marketlerinde halkımızla buluşturması, çiftçilerimizin alın terlerinin hakkını verebilecek bir yapı kurması ve kentimizi ziyaret edecek olan yerli ve yabancı turistlerin Yeşilyurt’a has ürünlerle buluşmasını sağlamaya yönelik hizmetlerini memnuniyetle karşılıyoruz. Bu tür hizmetlerin istihdama da ciddi katkıları olacaktır. Çünkü çiftçilerimiz ürettikleri ürünlerin satışının yapıldığını gördüğü anda yeni arazilerde ekim ve dikim çalışmalarına hız vereceklerdir. Tarımsal hizmetlere verdiği önem ve destekten dolayı da Başkanımızı ve ekiplerini kutluyorum, iyi çalışmalar diliyorum” diye konuştu.