Etiket: MHP

  • MHP il başkanlığına tarihi konak

    MHP il başkanlığına tarihi konak

    Erzurum’da 1912’de yapılan ve Osmanlı mimarisinin nadide sivil örneklerinden tescilli Hacı Bekir Zade Ağa Konağı artık MHP İl Başkanlığı binası olarak hizmet verecek. Murat Paşa Mahallesi’nde bulunan ve dönemin önde gelen tüccarlarından olan Hacı Bekir Zade Ağa tarafından yaptırılan tarihi konak, bir asırdan fazla süre geçmesine rağmen ilk günkü gibi sapasağlam ayakta duruyor. Kültür Bakanlığınca 1979 yılında yansıttığı mimari ve taş süslemeleri nedeniyle tescillenen 112 yıllık Hacı Bekir Zade Ağa Konağı, bir çok anlamda kategorisinde tek olma özelliği taşıyor. Tarihi konak artık MHP İl Başkanlığı binası olarak hizmet edecek. Aynı zamanda içmimar olan MHP Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül, restorasyon ve çalışmaların titizlikle, tarihi doku korunarak sürdürüldüğünü ifade etti.

    “Binanın tapusu artık MHP’nin”

    Murat Paşa Mahallesi’ndeki binanın tapu işlemleri sonuçlandığını ve inşaa çalışmaların yaklaşık 2 ay sonra tamamlanacağını belirten MHP Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül sözlerini şöyle sürdürdü, “Milliyetçi Hareket Partisi Erzurum İl Başkanlığı olarak, hemşehrilerimize daha iyi bir hizmet verebilmek adına mülk sahiplerinden satın aldığımız Osmanlı Döneminden kalma tarihi binanın tapu işlemlerini sonuçlandırdık. Yeni hizmet binamız, hemşehrilerimize, şehrimize ve partimize hayırlı olsun”

    “Bu konak Erzurum’un ortak mirası”

    Yurdagül, binanın sahipleriyle gerçekleştirdikleri satın alma sürecinde kendilerine maddi ve manevi destek olan herkese teşekkür ederken, “Bu konak Erzurum’un ortak mirası. Binamızda aslına uygun olarak büyük bir hassasiyetle gerçekleştirdiğimiz yapısal düzenlemeler hızla devam ettiriyoruz. Tarihin bize bıraktığı bu kıymetli eserin, tarihi şerefle dolu partimize ev sahipliği yapacak olması, gelecek nesillere sağlam bir şekilde bırakacağımız en büyük miras olduğunun bilinciyle hareket ediyoruz.” dedi.

  • “Netenyahu’nun güvendiği dağlara karlar yağmaktadır”

    “Netenyahu’nun güvendiği dağlara karlar yağmaktadır”

    Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Toplantısında konuştu. Bahçeli, Gazze’de hala masum kanı döküldüğünü belirterek, “İnsanlık değerleri sukut etmekle kalmamış, barbarlık güncellenmiş, yeni sürümüyle Gazze Şeridi’ni kırıp geçirmiştir. Modern dünyanın gözü önünde, çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere sayıları 35 bini aşan sivil ve mazlum Filistinli kardeşimiz açıkça ve alçakça işlenen soykırım suçunun kurbanı olmuştur. 17 Mayıs 2024 tarihinde Bahreyn’in başkenti Manama’da düzenlenen 33’üncü Arap Ligi Zirvesi münasebetiyle kabul edilen deklarasyonda acilen ateşkesin sağlanmasıyla birlikte bağımsız Filistin devletinin kurulmasına yönelik beklentinin duyurulması en azından ortak bir iradenin teessüsü açısından kayda değer bir gelişmedir. Bununla ilişkili olmak üzere, Ortadoğu Uluslararası Barış Konferansı’nın toplanmasına yönelik çağrının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği de ileriki günlerde netleşecektir. Küresel vicdan İsrail’e karşı baskısını artırmalıdır. Uluslararası toplum ve kuruluşlar ateşkes ve barış ortamının tesisi hususunda aralıksız devrede olmalıdır. Durdurulması gereken terör devleti İsrail’dir. Susturulması gereken Siyonist ilkelliktir” diye konuştu.

    “Netenyahu gittikçe yalnızlaşmakta, güvendiği dağlara karlar yağmaktadır”

    İsrail hükümetinde ve İsrail toplumunda bir yarılma söz konusu olduğunu belirten MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Savaş karşıtlarının protesto ve gösterileri yoğunluk kazanmıştır. Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı’nın İsrail Başbakanını ve Savunma Bakanını işlemiş oldukları savaş ve insanlık suçları nedeniyle yakalama kararı müracaatında bulunması caniler için çemberin daraldığını göstermesinin yanı sıra çok önemli bir gelişmedir. Soykırımcıların kaçışı veya kurtuluşu Allah’ın izniyle yoktur. Netenyahu gittikçe yalnızlaşmakta, güvendiği dağlara karlar yağmaktadır. Gazze meselesi hem tarihen, hem vicdanen, hem ahlaken, hem de dinen Türkiye’nin de meselesidir. Gazze düşerse son yurdumuzun etrafındaki kuşatma sertleşmekle kalmayacak, sık sık ifade ettiğim üzere, milli güvenlik tehditleri katlanacaktır” ifadelerini kullandı.

    “Madden ve fiziken çekildiğimiz topraklarda manen ve fikren sonuna kadar varız”

    “Gazze’ye baktığımızda 400 yüzyıllık hatıralarımızı görüyoruz” ifadesini kullan Bahçeli, şunları söyledi:

    “Gazze’ye baktığımızda işgali, istilayı, oyunlarla elimizden çekilip alınan mahzun bir şehrin hüznüne şahit oluyoruz. Bu nedenle Filistin davasında tarafsız kalmak milli ve namuslu bir siyaset tercihi olamaz. Bebeklerin ölümüne sessiz kalan bir dünya tükenmiş ve sönmüş bir dünyadır. Eğer dirayetli ve teyakkuz halinde olamazsak, eğer öngörüyle ve stratejik bakışla hareket edemezsek, eğer yarının temellerini bugünden atamazsak, Gazze’de sahne alan vahşiliklerin tıpkısının aynısına vatanımızda da maruz kalmamız muhtemeldir. Gazze’de barış ve huzurun sağlanması, 1967 sınırları çerçevesinde bağımsız, egemen ve toprak bütünlüğünü temin etmiş bir Filistin devletinin kurulması bir yanda Ortadoğu’yu, diğer yanda da Türkiye’yi mutlaka rahatlatacaktır. Madden ve fiziken çekildiğimiz topraklarda manen ve fikren sonuna kadar varız, ilahi adaletin tecellisine inşallah hep birlikte şahitlik edeceğiz.”

    “Hakikaten kaza mıdır, yoksa sabotaj mıdır, bilemem; üzerindeki sis perdesinin aralanması zorunluluktur”

    MHP lideri Devlet Bahçeli, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin helikopter kazasında vefatına kadar yaşanan bölgesel gelişmeleri şu sözlerle aktardı:
    “Cumhurbaşkanımızın Irak ziyaretiyle somutlaşan ve iki ülke arasında siyasi ve ticari köprü olacak Kalkınma Yolu Projesi’nin geniş imkan ve kazanımları, Ortadoğu ve Doğu Akdeniz’de istikrar ve işbirliği çabaları, Azerbaycan’ın batı bölgeleriyle Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ni birbirine bağlayacak ve bölgesel işbirliğini güçlendirecek Zengezur Koridoru’nun stratejik değerinin öne çıkması, bu çerçevede Bakü ile Tahran yönetiminin kara yolu ve demir yolu köprüsünün inşası hususunda anlaşması, hem Rusya’nın Batı dünyasıyla ilişkilerinde hem de Türkiye-Ermenistan ve Azerbaycan-Ermenistan arasında kilit role sahip olan Laçin Koridoru’nun stratejik muhtevası, Türkiye- Rusya ve İran arasındaki Astana mekaniğinin bölgesel barış ve istikrara destek veren sonuçları, Ermenistan Başbakan’ı Paşinyan’ın sözde soykırım iddialarını çürüten ve tekzip eden beyanları, İsrail’in, Suriye’nin başkenti Şam’da bulunan İran Konsolosluğuna saldırması ve yedi İran askerinin ölümü, ardından İran ve İsrail arasındaki yüksek gerilim ve karşılıklı saldırılar, Slovakya Başbakanı’nın uğradığı suikast, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in 19 Mayıs’ta bir baraj açılış töreni maksadıyla buluşmaları, hitamında yaşanan elim helikopter kazası, kanaatimce birbirinden bağımsız gelişmeler değildir. İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’yi ve beraberindeki heyeti taşıyan helikopterin kaza geçirmesi, üzülerek ifade etmeliyim ki, helikopterde bulunan herkesin hayatını kaybetmesine, küresel ve bölgesel tedirginliğin üst bir seviyeye tırmanmasına yol açmıştır. İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na, kazada vefat eden diğer devlet ve siyaset insanlarına Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, dost ve kardeş ülke İran halkına başsağlığı dileklerimi iletiyorum.

    İlk açıklamalardan anlaşılan, İran Cumhurbaşkanı’nı taşıyan helikopterin zorlu hava şartlarının hakim olduğu dağlık arazide kaza yaptığı yönündedir. Hakikaten kaza mıdır, yoksa sabotaj mıdır, bilemem; fakat bu trajik olayın iç yüzünün en kısa sürede açıklığa kavuşturulması, üzerindeki sis perdesinin aralanması bölgesel barış ve huzur adına zorunluluktur. İsrail’in iddia edilen kazadaki rolü, ABD’nin nerede durduğu muhakkak berraklaşmalı, az evvel bahsettiğim gibi son zamanlardaki gelişmelerin tesirinin, diyalog ve iş birliği zeminin genişlemesinin kaza süsü verilerek kesintiye uğramasının amaçlanıp amaçlanmadığı belli olmalıdır. Bugün İran’ın başına gelen felaketin, Allah korusun ama, Türkiye’de de yaşanabileceğini düşünmek bir vehim değil, suyu uyutup kendisini ayık tutan mihrakların gerçek niyetlerini az çok yorumlamış olmamızın sonucudur. Her anlamda, her seviyede dikkat, temkin, tedbir, güvenlik önlemi kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Birleşmiş Milletler Teşkilatı derhal inisiyatif üstlenmelidir. Uluslararası nitelikli bağımsız bir soruşturma komisyonu kurulmalıdır. Bu zor günlerde Türkiye, İran İslam Cumhuriyeti’nin yanındadır.”

    Kazanın duyulduğu ilk andan itibaren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın girişimleriyle Akıncı İHA’ların, arama ve kurtarma ekiplerinin bölgeye sevk edildiğini hatırlatan Bahçeli, Türkiye’nin her türlü desteği sağladığını ifade etti.

    “İtlerin duası kabul olsaydı gökten yağan sadece kemik olurdu”

    “Yurtdışına kaçan FETÖ’cü hain ve haşhaşilerden bazılarının, ‘Onların Reisi’ni aldın, diğerlerinin Reisi’ni de bir an önce yanına al Allah’ım’ sözleri hatırıma şu sözü getirmiştir” diye konuşan Bahçeli, “İtlerin duası kabul olsaydı gökten yağan sadece kemik olurdu. Her hain korkaktır ve ruhen ölüdür. Fakat bu ölü ruhlar için söylenecek cümle, ateşiniz bol olsun demektir” dedi.

    “HDP bugün değilse, ne zaman kapatılacak; onun uzantısı DEM’in Türkiye’ye kastetmesinin hesabı ne zaman sorulacaktır?”

    Geçtiğimiz günlerde Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen 6-8 Ekim olayları davasında tutukluların hüküm almalarına ilişkin hukuk devletinin gereği olduğunu söyleyen Bahçeli, “İşlenmiş bir suç kimsenin yanına kalmayacaktır. Bu ülkenin havasını soluyup ekmeğini yiyenler, eninde sonunda ihanetlerinin hukuki faturasına da katlanmak durumundadır. PKK ile HDP arasındaki organik ve örgütsel bağ hukuken tescillenmiştir. Peki Anayasa Mahkemesi HDP’nin kapatma davasını niçin sürüncemede bırakmakta, kararın açıklanmasını niçin sürekli ertelemektedir? HDP bugün değilse, ne zaman kapatılacak; onun uzantısı DEM’in Türkiye’ye kastetmesinin hesabı ne zaman sorulacaktır? Bay Zühtü’nün gitmesinden sonra Anayasa Mahkemesi’nin elini tutan, önüne geçen, karar süreçlerine tıkaç olan sanıyorum kalmamıştır. O halde bu iş bitmelidir, HDP ve devamı sözde parti kapatılmalıdır. DEM eşbaşkanları, mücadeleye yükleneceğiz, diyorlar. Mahkeme kararını tanımadıklarını açıklıyorlar. Mücadeleye yüklenseniz ne yazar, kararı tanımasınız ne çıkar. Türkiye bölücülükle yüzleşecek ve hepinizin kanlı maskesi mahkeme önünde düşecektir. Bu bölücülere sesleniyorum, methiyeler düzdüğünüz ve 42 yıl ceza alan terörist Demirtaş da bir ara sizin gibi atıp tutuyor, bir diğeri de sırtlarını YPG’ye, YPJ’ye dayadıklarını söylüyordu. Devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozma amacında olanların hepsine sıra inşallah gelecek, onların her birisi Türkiye’nin ufkundan teker teker çekilip doğruca layık oldukları yere gönderilecektir” şeklinde konuştu.

    “Türkiye’nin içten çöküşünü Gezi Parkı’nda denediler, olmadı”

    CHP yönetiminin 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili mahkeme kararına siyasi demesine de tepki gösteren MHP lideri Bahçeli, şu sözleri kaydetti:
    “Haksızlık ve hukuksuzluk vurgusu yapması, normalleşme ve yumuşama ortamına aykırı görmesi rezaletin ta kendisidir. Türkiye’yi, Cumhurbaşkanımızın değil de başkalarının yönettiğini iddia eden Özgür Bey ve yönetimine soruyorum, mertçe cevap vermelerini bekliyorum; İmralı canisinin ve cezaevindeki terör mahkumlarının affını istiyor musunuz? Vatan topraklarının bir bölümünde bağımsız Kürdistan’ın kurulmasından yana mısınız? Beraber DEM’lendiklerinize söz verdiniz mi? Hangi dış mihrakların nam ve hesabına siyasi çalışma yürütüyor, Türkiye’nin geleceğini kimlerle konuşuyor, kimin folluğunda yatıyorsunuz? 37 kişinin katiline verilen cezalar hukuksuz ise, size göre hukuk nedir? Adalet nedir? Devlet nedir? Siyasi onur ve millet sevdası sizin meşrebinizde ne manaya gelmektedir? Türkiye’nin içten çöküşünü Gezi Parkı’nda denediler, olmadı. 6-8 Ekim olaylarıyla denediler, olmadı. Cizre, Silopi, Sur, İdil, Nuseybin gibi vatan beldelerinde hendek açtılar, barikat diktiler, evleri bombalarla tuzakladılar, aleni iç işgal denemesi yaptılar, olmadı. 15 Temmuz’da son şanslarını denediler, yine olmadı. Olmaz, olamaz, Türkiye’ye ve Türk milletine hiçbir hain, hiçbir alçak, hiçbir işbirlikçi diz çöktüremez.”

    “Meclis görevini yapmalı, dokunulmazlıklar kaldırılmalı, gereken ceza verilmelidir”

    Konuşmasını sonlandırırken bir çağrıda bulunan Bahçeli, “Türk milletine çağrıda bulunuyorum. Mehmetçiğimiz, polisimiz, yurt içinde ve dışında olmak üzere teröristleri etkisiz hale getirirken, milli irade olarak sizler mecliste milli iradeye aykırı teröristi etkisizleştirmek mecburiyetindesiniz. Onun için meclis görevini yapmalı, dokunulmazlıklar kaldırılmalı, gereken ceza verilmelidir” dedi.

  • “Terörizme boyun eğmek, acziyet ve teslimiyettir”

    “Terörizme boyun eğmek, acziyet ve teslimiyettir”

    Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde gerçekleştirilen “Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı” açılışı öncesinde açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin seçim atmosferinden uzaklaşması gerektiğini belirten MHP lideri Bahçeli, “Türkiye seçimlerin yüksek gerilimli atmosferinden uzaklaşmalıdır. Yumuşama ve normalleşme çağrıları sözde kalmamalıdır. Hem nalına hem mıhına vurarak ulaşacağımız bir yer yoktur. Milli birlik ve kardeşlik hissiyatının tahkimi, halka halka genişleyen sosyal, ekonomik ve yasal reformların takviyesi, milletimizin taleplerinin temini önümüzdeki asıl gündem konusudur. Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerini yakalamak milli yeminimiz olmalıdır. İç ve dış vesayet odaklarının tertip ve tezgahlarını boşa çıkarmak, Türkiye’yi dipsiz tartışmaların içine sürüklemekten kaçınmak hepimizin mütemadi vazifesidir. Temiz toplum, temiz siyaset, tertemiz ve parlak bir gelecek için yapacaklarımız çok, yavaş hareket etme hakkımız ise yoktur. Herkes şapkasını önüne koyup düşünmelidir. Önce ülkem ve milletim diyorsak netleşmemiz, samimiyet göstermemiz, nerede durduğumuzu gözden geçirmemiz lazımdır” diye konuştu.

    “Terörist Demirtaş’ın ceza almasına hukuksuzluk demek, itiraz etmek, karşı gelmek devlete ve millete en ağır hakaret olup bunun yumuşama ortamına zarar verdiğini ileri sürmek art niyetlilik, terör seviciliği ve ikiyüzlülüktür”

    “Bizim kucaklaşma ve uzlaşma vasatımız ülkemizin ve milletimizin baki çıkarları, vazgeçilmez değerler hazinesidir” diye konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, şunları kaydetti:
    “Terörizme boyun eğmek bir uzlaşma veya yumuşama değil, acziyet ve teslimiyettir. Terörü bir hak arama vasıtası görenlere, bunu destekleyenlere makul bakış devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü yok saymaktır, bu zeminde yumuşama, diyalog ve normalleşme diye de bir şey söz konusu olmayacaktır. ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs’ suçunu işlemiş olanlara hoşgörüyle bakmak, dış tehditlerle bağımsız ve tarafsız yargıyı işlevsiz hale sokmanın hesabını yapmak uzlaşma ve yumuşama değil, tükeniş ve altüst oluş demektir. Terörist Demirtaş’ın ve 6-8 Ekim olaylarını azmettiren diğer bölücülerin ceza almasına hukuksuzluk demek, itiraz etmek, karşı gelmek devlete ve millete en ağır hakaret olup bunun yumuşama ortamına zarar verdiğini ileri sürmek art niyetlilik, terör seviciliği ve ikiyüzlülüktür. Mesele milli ve manevi değerlerde uzlaşmaktır. Yumuşama beklentimiz usulde değil üslupta olmalıdır. Usul esasa mukaddemdir, yani usul esastan önce gelmektedir. Özellikle muhalefet partilerinin arayışı usulde bir yumuşama ise muhataplarını uyarıyorum ki, böylesi bir yumuşama yıkıma çanak tutmak, krizlere ortam açmak, hukuk devletinin surlarında gedik açmak demektir ve mutlak butlanla batıldır. Kutuplaşmayı besleyenler bellidir. Karamsarlık ortamını canlı tutmak için el ovuşturanlar berrak şekilde karşımızdadır. Yeni anayasa çağrılarına kulak tıkayıp, önce yürürlükteki anayasaya uyma şartını masaya koyanlar, ilave olarak Cumhurbaşkanımızın bir kısım tasarrufunu, 31 Mart’tan sonra gelişen diyalog ve normalleşme anlayışına uygun düşmediğini iddia edenler alışkın oldukları bulanık havayı tekrar tesis etmek için fırsat kollayan tatlı su kurnazlarıdır. Siyasette yumuşama pek tabii sürekli ve sürdürülebilir boyutlara tırmanmalıdır. Aksini düşünmek sorumsuzluktur. Ancak yumuşama kisvesi altında yumuşakça olmamızı, köşelerimizin törpülenmesini, sesimizin kısılmasını, irademizin kırılmasını hiç kimse beklememeli, böylesi bir tarihi yanlışa da tavsiyem heves etmemelidir. Özellikle altını çiziyorum ki, kumpasçılarla işimiz olamaz. Komplo peşinde koşanlarla ortak noktamız bulunamaz.”

    “FETÖ benzeri hukuk dışı yapılanma ve gayri meşru hiyerarşik sistem kuranlarla asla yolumuz kesişmez”

    “Devletin içinde, FETÖ benzeri hukuk dışı yapılanma ve gayri meşru hiyerarşik sistem kuran, güç devşiren, pozisyon mücadelelerine girişen, kendi tarikat veya cemaat mensupları dışında kim varsa fişleyip berhava etmek için nifak üreten odaklarla asla yolumuz kesişemez” ifadesini kullanan MHP lideri Bahçeli, şunları söyledi:
    “Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Devletin, hukukla yollarını ayırdığı anda herhangi bir çeteden farkının kalmayacağı bilinen bir husustur. Yönetimde istikrar sağlanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Kabinesi görevinin başındadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi müessirdir ve dört başı mamur şekilde çalışmaktadır. Hiç kimse kendisine güç vehmetmemeli, karanlık senaryolarla, sipariş talimatlarla, gizli tanık ifadeleriyle, üstlendiği görevi kötüye kullanmak suretiyle iç huzur ve barış ortamımızı zedelemeye kalkışmamalıdır. Eğer bu kalkışma olursa, buna cüret edenlerin başı mutlak surette ezilmeli, bağ ve bağlantılarının, devlet, toplum ve medya içindeki uzantılarının tasfiyesi, tecridi ve tecziyesi acilen sağlanmalıdır. Mevzubahis konu, devlet ve milletin istikbali ise hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmamalıdır. Terörist Demirtaş’ın, Sorosçu Kavala’nın ve Gazze politikasının rövanşını almak amacıyla iç işgal cephesinde konuşlananları dürte dürte harekete geçirenlere meydanı boş bırakmayacağız. Dahası onlara dünyanın kaç bucak olduğunu da göstereceğiz. Atalarımızın dediği üzere, düşman karınca bile olsa, kendimizi merdane tutacağız. Doğruları söylemekten hiç korkmayacağız.”
    FETÖ ve FETÖ benzeri yapıların devlet içinde feodal ve imtiyazlı alanlar oluşturmalarına kesinlikle müsaade etmeyeceklerini belirten Bahçeli, bu süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanında olduklarını ifade etti.

    “Sadece kapımız değil kalbimiz de her vatandaşımıza açıktır”

    MHP belediyeciliğinde haysiyet ve huzurun hakim olduğunu söyleyen Bahçeli, “Sadece kapımız değil kalbimiz de her vatandaşımıza açıktır. Belediye başkanlarımızdan hassaten ricam, üstlendikleri vazifenin hakkını sonuna kadar vermeleridir. Partizanlık bize uzaktır. Kayırmacılık bize yabancıdır. Eş, dost ve akrabaları kollamak, onlara liyakat esaslarını çiğneyerek makam tahsis etmek bizim siyasi ahlakımıza terstir ve aynı şekilde vebaldir. Oy veren oy vermeyen ayrımıyla hizmette tarafgir davranmak bizimle anılamayacak, bizim kitabımızda yazmayacaktır. Yörelerinizdeki her insanımızı bir ve eşit görünüz. Onları Cenab-ı Allah’ın bir emaneti kabul ediniz. Bir selamın bin hatır edeceğini unutmayınız. Tevazuu elden bırakmayınız. Alicenap ve müşfik bir tavrın izinden ayrılmayınız. Büyüklenmek yerine sofradaki ekmeği büyütmek için çaba harcayınız. Şehirlerinizin, beldelerinizin çehresini Türk ve Türkiye Yüzyılı’na müzahir şekilde güzelleştirip güçlendiriniz. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı gönüller yapmak, gönüller kazanmak, gönüllere girmek için seferdedir” dedi.

    Belediye başkanlarına tavsiye

    Belediye başkanlarına görev ve sorumlulukları konusunda tavsiyede bulunan Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
    “Belediyenin görev ve sorumlulukları yalnızca imar, su, kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel altyapı sorunlarını çözmek değildir. Belediyenin görev ve sorumlulukları yalnızca; çevre, çevre sağlığı, temizlik, katı atık, zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma, ambulans, şehir içi trafik, defin, mezarlıklar, ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar, konut, kültür, sanat, turizm, tanıtım, gençlik, spor, orta ve yüksek öğrenim yurtları alanlarında iş üretmek, hizmet vermek değildir. Belediye demek insan onuruna, insan şerefine, insanın varlık haklarına sonsuz bağlılık, anlayışlı ve kucaklayıcı muamele demektir. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımızı görmeyen, gözetmeyen, onların yanında olmayan belediye gerçek manada görev ve sorumluluklarını yerine getirmiş sayılamaz. Bizim belediyeciliğimizde insanı bilmek, insanla can beraberi olmak asıldır ve hakimdir. Bugüne kadar Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı yönetimindeki belediyelerde esas ve bağlayıcı husus hep bu olmuştur. Ümit ederim ki, bundan sonra da böyle olacaktır.”

    “Gerekirse 105 yıl önceki adımı bir kez daha atarız, yeniden Kocatepe’ye karargâh kurarız”

    19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’na ilişkin de konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, “19 Mayıs, aynı zamanda tam bağımsızlığa giden sürecin ilk halkasıdır. Tarihte her şey ilk adımla başlamıştır. Adımlar birleşip yürüyüş olmuştur. Yürüyüşler gönüllerde yükselip mücadeleyle buluşmuştur. Mücadeleler genişleyip tarihin sayfalarını mühürlemiştir ve bir an gelmiş, o tarih Türk diye okunmuştur. Gün olmuş, o tarih Türk milletinin kahramanlıklarını insanlığın idrakine şakır şakır söyletmiştir. Tam 105 yıl önce Samsun’dan; Milli Mücadele’nin ilk adımı atılmıştır. İşgal ve esarete karşı ilk hamle yapılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk harcı karılmıştır. Türk milleti, Samsun’dan İzmir’e kadar inançla yürümüştür. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları Samsun’dan başlattıkları yürüyüşle yorgunluğu ve yılgınlığı aşmışlardır. Vatanımıza göz diken, varlığımıza kefen biçen emperyalist vahşilik ilk cevabını Samsun’dan almıştır. 19 Mayıs; milliyetçi şuurun millet iradesine döndüğü ilk merhaledir. 19 Mayıs; zalime, haine, alçağa, işbirlikçiye yıldırım gibi çarpan Türk’ün kudretli yüzüdür. 105 yıl önce Türk milleti zafere doğru harekete geçmiştir. İlk adım; vatanı sahipsiz, milleti çaresiz sanan bedhahlara karşı var oluş kıyamıdır. İlk adım; bölünmemizi, parçalanmamızı, tarihten silinip gitmemizi amaçlayan müstevlilere ve işbirlikçilere karşı Türk milletinin imanlı cevabıdır. İlk adım; bitmemizi, tükenmemizi, yersiz yurtsuz kalmamızı projelendiren zalimleri İzmir’e kadar kovalayan kahramanlığın şahlanışıdır. Bu şahlanışa hürmet ve hayranlık duyuyoruz. Buna leke sürdürmemek için biz de adımlarımızı sıklaştırıyoruz, biz de 19 Mayıs’ın ruhuyla zillete, rezalete, ihanete, yerli ve yabancı çıkar gruplarına sonuna kadar direniyoruz.

    Samsun’dan atılan ilk adım devletimizin yol haritası, aziz milletimizin kahramanlık beratıdır. Ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye’yi tarihin gerisine düşürmeye kimsenin gücü de nefesi de yetmeyecektir. Çünkü ilk adımın ruhu maşeri vicdanda hala kor gibi durmaktadır. Gerekirse 105 yıl önceki adımı bir kez daha atarız, yeniden Kocatepe’ye karargâh kurarız. Gerekirse Dumlupınar’a aşkla koşar, namertlere kafa tutarız. Yetmezse soluğu İzmir’de alırız, önümüze kattığımız ne kadar hain, bölünmemizi bekleyen ne kadar şiddet ve şekavet yuvası varsa denize dökeriz. Dün yaptık, yine yaparız. Dün başardık, bir kez daha başarırız. Kendimize güveniyoruz” şeklinde konuştu.
    Bahçeli, konuşmasının ardından basın mensupları tarafından Ankara İl Emniyet Müdürlüğünde gerçekleştirilen operasyon sürecine ilişkin sorulan soruya, “Çok sağlıklı, dürüst, ahlakça ve milli şuura dayalı bir anlayışla yakından takip ediyoruz” yanıtını verdi.

  • MHP, belediye başkanlarıyla kampa girecek

    MHP, belediye başkanlarıyla kampa girecek

    Belediye başkanlarını “üretken belediyecilik” için kampa alacak. 17-19 Mayıs tarihleri arasından düzenlenecek kamp, Ankara Kızılcahamam’da yapılacak. Kampta, partinin yerel seçimlere yönelik “Üretken Belediyecilik” adıyla hazırlanan seçim beyannamesi çerçevesinde, öncelikle şehircilik anlayışıyla doğal afetlere karşı belediyelerin yapması gerekenler ve kentsel dönüşüm konuları ele alınacak. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli başkanlığındaki kampa, MHP’li 218 belediye başkanı katılacak.

    Kentsel dönüşüm konuları ele alınacak

    “Belediyelerde stratejik iletişim ve yönetim modeli” ve “afet riski altındaki alanların dönüşümü-riskli yapılar ve kentsel dönüşüm” konularında belediye başkanlarına sunum yapılacak. Partinin yerel seçimlere yönelik “üretken belediyecilik” adıyla hazırlanan seçim beyannamesi çerçevesinde, öncelikle şehircilik anlayışıyla doğal afetlere karşı belediyelerin yapması gerekenler ve kentsel dönüşüm konuları ele alınacak.

    Doğal afetlere karşı yapılması gerekenler anlatılacak

    Küresel iklim krizi nedeniyle artan doğal afetlere karşı belediyelerin yapması gerekenler anlatılacak, doğal, tarihi ve kültürel varlıkların korunması ve yaşatılmasının, su kaynaklarının ve çevrenin korunmasının, yaşanabilir şehirler inşa edilmesinin önemini de ele alınacak başlıklardan olacak.

  • MHP, belediye başkanlarıyla kampa girecek

    MHP, belediye başkanlarıyla kampa girecek

    Edinilen bilgilere göre, belediye başkanlarını “üretken belediyecilik” için kampa alacak. 17-19 Mayıs tarihleri arasından düzenlenecek kamp, Ankara Kızılcahamam’da yapılacak. Kampta, partinin yerel seçimlere yönelik “Üretken Belediyecilik” adıyla hazırlanan seçim beyannamesi çerçevesinde, öncelikle şehircilik anlayışıyla doğal afetlere karşı belediyelerin yapması gerekenler ve kentsel dönüşüm konuları ele alınacak. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli başkanlığındaki kampa, MHP’li 218 belediye başkanı katılacak.

    Kentsel dönüşüm konuları ele alınacak

    “Belediyelerde stratejik iletişim ve yönetim modeli” ve “afet riski altındaki alanların dönüşümü-riskli yapılar ve kentsel dönüşüm” konularında belediye başkanlarına sunum yapılacak. Partinin yerel seçimlere yönelik “üretken belediyecilik” adıyla hazırlanan seçim beyannamesi çerçevesinde, öncelikle şehircilik anlayışıyla doğal afetlere karşı belediyelerin yapması gerekenler ve kentsel dönüşüm konuları ele alınacak.

    Doğal afetlere karşı yapılması gerekenler anlatılacak

    Küresel iklim krizi nedeniyle artan doğal afetlere karşı belediyelerin yapması gerekenler anlatılacak, doğal, tarihi ve kültürel varlıkların korunması ve yaşatılmasının, su kaynaklarının ve çevrenin korunmasının, yaşanabilir şehirler inşa edilmesinin önemini de ele alınacak başlıklardan olacak.

  • MHP’den Nilüfer Belediyesi’ne çağrı

    MHP’den Nilüfer Belediyesi’ne çağrı

    MHP Nilüfer İlçe Başkanı Levent Karakoç, Nilüfer Belediyesine yapmış olduğu çağrıda şu cümlelere yer verdi: “Nilüfer Belediye Başkanlığı geçmiş dönem finansman yönetimini ve borçlanma kalemlerini acilen kamuoyuyla paylaşmalıdır. Geçmiş dönemde sık sık gündeme getirdiğimiz gayrimenkul satışlarına rağmen ortaya çıkan tablo izaha muhtaçtır. Nilüfer Belediye Başkanlığı geçmiş dönemde satılan gayrimenkullerin liste ve tutarını kamuoyuna açıklayıp, ortaya çıkan finansman sıkıntısının gerekçelerini de tüm çıplaklığıyla ortaya koymalıdır. Borçlanma, finansman yönetimi, proje ve personel rejimi konularında yeni döneme ışık tutmalıdır. Zira Sayın Şadi Özdemirin ekte belgesini sunduğumuz 180 milyon TL’lik borçlanma talebi Nilüfer Belediye Başkanlığını borç girdabına sürüklemektedir. ( 08 Mayıs 2024 tarihli meclis oturumu borçlanma talebi.) Maaş ödemeleri konusunda sıkıntı yaşayacak duruma gelmenin gerekçelerini Nilüfer ve Bursa kamuoyu tüm ayrıntılarıyla bilmelidir”

  • MHP’de Başkanlık Divanı’nda dört değişiklik

    MHP’de Başkanlık Divanı’nda dört değişiklik

    Kurultay sürecini tamamlayan Milliyetçi Hareket Partisi’nde (MHP) yeni Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Devlet Bahçeli başkanlığında ilk toplantısını gerçekleştirdi.

    Toplantıda partinin 15 kişilik yeni Başkanlık Divanı belirlendi.

    Divanda dört yeni isim yer aldı.

    Genel Başkan Yardımcısı Kamil Aydın’ın yerine İlyas Topsakal Türk Dünyası ve Uluslararası İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak atanırken, bir diğer Genel Başkan Yardımcısı Pelin Yılık’ın yerine Aile, Kadın ve Sosyal Hizmet Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak Ahmet Selim Yurdakul atandı.

    Başkanlık divanındaki isimlerden Genel Başkan Yardımcısı Filiz Kılıç’ın yerine ise Zuhal Topçu getirildi. Topçu, Parti İçi Eğitim, Siyaset ve Liderlik Okulundan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapacak.

    Divandaki son değişim ise genel sekreter yardımcılığında oldu. Bahadır Bumin Özarslan’ın yerine Vahit Kayırıcı getirildi.

    MHP’nin yeni Başkanlık Divanı şu isimlerden oluştu:

    Semih Yalçın – Teşkilat İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    Feti Yıldız – Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    Mustafa Kalaycı – Siyasi İşler, Parlamento ve Yürütme İle İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    İsmail Faruk Aksu – Ekonomik ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    İsmail Özdemir – Medya, İletişim ve Dijital Mecralardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    Mevlüt Karakaya – Mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    İlyas Topsakal – Türk Dünyası ve Uluslararası İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    İzzet Ulvi Yöter – Araştırma, Strateji Geliştirmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    Sadir Durmaz – Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    Ahmet Selim Yurdakul – Aile, Kadın ve Sosyal Hizmet Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    Zulhal Topçu – Parti İçi Eğitim, Siyaset ve Liderlik Okulundan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı

    İsmet Büyükataman – Genel Sekreter

    Vahit Kayırıcı – Genel Sekreter Yardımcısı

    Taner Osmanağaoğlu – Genel Sekreter Yardımcısı

  • MHP’de MYK tarihi belli oldu

    MHP’de MYK tarihi belli oldu

    MHP 14’üncü Olağan Büyük Kurultayı’nda seçilen MYK ve MDK ilk toplantısını 15 Nisan pazartesi günü yapacak. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli başkanlığında toplanacak MYK’de, 15 kişilik Başkanlık Divanı belirlenecek. Parti genel merkezinde Bahçeli başkanlığında başlayacak olan toplantıda 75’i asil, 25’i yedek 100 üyeden oluşan MYK ile 9’u asil, 5’i yedek 14 üyeli MDK bir araya gelecek. 17 Mart’taki kurultay sonrasında düzenlenecek ilk toplantıda yeni seçilen üyeler arasından 15 kişilik Başkanlık Divanı ile MDK başkanı belirlenecek.

    Başkanlık Divanında 12 genel başkan yardımcısı, 1 genel sekreter ve 2 genel sekreter yardımcısı yer alıyor.

  • MHP’ye, partilerden bayram ziyareti

    MHP’ye, partilerden bayram ziyareti

    Ankara’da siyasi partiler, Ramazan Bayramı sebebiyle bayramlaşma için kabul ve ziyaret heyetleri oluşturdu. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya başkanlığındaki heyet, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Yeniden Refah Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Demokratik Sol Parti’nin (DSP) heyetlerini parti genel merkezinde ağırladı. MHP heyeti, bayramlaşma için gelen parti heyetlerine çikolata ve baklava ikram etti.
    AK Parti Milletvekili Zeynep Yıldız, Kadın Kolları MKYK Üyesi Derya Öztekin ve Gençlik Kolları MKYK Üyesi Salih Aydın’ı kabul eden MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, 31 Mart Yerel Seçim sonuçlarıyla ilgili görüş alışverişinde bulundu.

    “Cumhur İttifakı’nın da oy kaybı söz konusu değil”

    Genel Başkan Yardımcısı Karakaya, yerel seçimlerin farklı dinamikleri olduğunu belirterek, “Burada millet tarafından bir uyarı oldu mu? Evet, oldu. Bu uyarılar anlaşıldı. Millet iradesine karşı kimsenin diyeceği bir şey yok. Sayın Cumhurbaşkanı ve Genel Başkanı’mız da bu konularda çok güzel açıklamalar, değerlendirmeler yaptılar. Söylendiği şekilde Cumhur İttifakı’nın da oy kaybı söz konusu değil. Milliyetçi Hareket Partisi olarak İl Genel Meclisi yönetiminde yüzde 17 civarında oy aldık. Belediye Başkanlığında sayı olarak bakıldığında elbette kaybettiğimiz yerler var. Sayı olarak da çok önemli değişikler olmadı ama Belediye Başkanlıklarındaki etkenler oldukça farklı” ifadelerine yer verdi.

    AK Parti Milletvekili Yıldız ise şu ifadelere yer verdi:

    “Türkiye demokrasisinin tabiri caizse ‘tıkır tıkır’ işlediğini gösteren seçimlerden biri oldu. Seçim sonuçlarını demokratik olgunlukla karşılama hususunda da Cumhur İttifakı çok güzel bir sınav verdi. Hiçbir mazeret üretmeden, tartışmalara mahal vermeksizin ‘milletimizin iradesi budur, milletimizin ferasetine ve incelikli mesaj verme kabiliyetine inanırız. Dolayısıyla milletimizin verdiği mesajı anlamaya çalışacağız’ diyerek hiçbir mazeretin ardına sığınmaksızın ittifakımız büyük bir olgunlukla karşıladı.”
    Ziyaretler Yeniden Refah Partisi, Demokrat Sol Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi heyetlerinin kabulüyle noktalandı.

  • Muhammet Tekin’den geçmiş olsun mesajı

    Muhammet Tekin’den geçmiş olsun mesajı

    Konuyla ilgili gerekli incelemenin detaylı bir şekilde yapıldığını belirten MHP Bursa İl Başkanı Muhammet Tekin, yaptığı açıklamada şu cümlelere yer verdi;
    “Bu vesileyle CHP Meclis Üyesi Zülfikar Bak’a geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Bursa siyasetinde sağduyunun hakim olması için hassasiyetle mücadele ettiğimizin bilinmesini isterim. Kamuoyununun bilgisine.”