Etiket: milli gelir

  • “Milli gelirimiz 1 trilyon doları aştı”

    “Milli gelirimiz 1 trilyon doları aştı”

    Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat Güngören’de gün boyu bir dizi etkinliği katıldı. Bakan Bolat ilk olarak Güngören Belediyesi tarafından düzenlenen “Zarafetin Dokunuşu Sergisi” açılış törenine katıldı. Törene Bakan Bolat’ın yanı sıra Güngören Belediye Başkanı Bünyamin Demir, Abdullah Küçük ve çok sayıda davetli katıldı
    Uzun yıllardır Güngören de yaşadığını belirten Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, “Belki bu salonda benim kadar uzun süre Güngörenli olan yoktur. 61 yıldır burada yaşıyorum. Burada doğdum burada büyüdüm burada evlendim ve hala burada oturmaktayım. 61 yıllık Haznedarlı olarak aranızda olmaktan mutluluk duyuyorum. Güngören’in nereden nereye geldiğini çok iyi biliyorum o tozlu yollardan bugüne nasıl geldiğini. Güngören 1994 yılında Cumhurbaşkanımız ile beraber refah partisi ile başlayan daha sonra Ak Parti ile devam ettirdiği büyük hizmetlerden nasibini aldı. Güngören gerçekten çok değişti” dedi.

    Yerel seçimlerle ilgili konuşan Bakan Bolat,“ Murat Kurum başkanımızla kendisi şehir planlayıcısı mimar kendisi TOKİ’de ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığında çok büyük hizmetler yaptı. İstanbul Büyükşehir’imize aday sizlerin destek ve katkılarıyla halkımızın dualarıyla Murat Kurum başkanımızı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bünyamin Demir başkanımızı da Güngören Belediye Başkanı yapacağız. Çevre belediyeciliği, sosyal belediyecilik, halkına ulaşan, halkına destek olan belediyecilik anlayışını sağladık. Ulaşımda dünyanın en modern ulaşım ağlarını kurmak eğitim de sağlık da çok büyük devrimler yapıldı buna Allah’ta şahit kullar da şahit. Biraz vicdanı olan ve kalp gözü açık olan insanlar bunları görüyorlar” diye konuştu.
    Kadın kooperatiflerine çok önemli destekler veriyoruz.

    Kadın kooperatiflerine bakanlık olarak önemli destekler sağladıklarını belirten Bakan Bolat, “Biz ticaret bakanlığı olarak kadın kooperatiflerine önemli destekler veriyoruz. Eğer kadın kooperatifi kurarsanız bizden 460 bin lira mal ve hizmet alımı için bir defaya mahsus destek alıyorsunuz karşılıksız hibe olarak. Bir personel için 204 bin lira iki personel için 408 bin lira bir yıl için istihdam desteği alıyorsunuz. Fuara veya sergiye katılacaksanız da 65 bin lira hibe desteği alabiliyorsunuz” dedi.

    Ekonomimiz büyümesini sürdürüyor

    Ekonominin pandemiden sonra hızla büyümeye devam ettiğini belirten Bakan Bolat, “Bugün milli gelir rakamı açıklandı. 4 yıl önce 100 yılda bir olan büyük bir salgını atlattık ekonomimiz yüzde 1.9 büyüdü 2020 yılında ertesi yıl yüzde 11 buçuk büyüdük. 2022 yılında yüzde 5,6 büyüdük. Geçen yıl ise yüzde 4 buçuk büyüdük. Sonuç olarak 101 yıllık Cumhuriyet tarihinde ilk defa milli gelirimiz 1 trilyon doları aştı. 1 trilyon 100 milyar dolara yükseldi. Kişi başına düşen milli gelirde ise 13 bin 110 dolara yükseldi. Bu Türkiye’yi üst ülkeler ligine doğru taşıyacak. İhracatta da iki gün sonra Adıyaman’da tarihin en yüksek Şubat ayı ihracatını açıklayacağız. Her ay tarihin en yüksek ihracat rakamına ulaşmaya başladık.”
    Bakan Bolat açılışın ardından Güngören’de sanayici iş adamları ile bir araya geldi.

  • “Milli gelirimizin artması hedeflenmektedir”

    “Milli gelirimizin artması hedeflenmektedir”

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, 12. Kalkınma Planı’nı TBMM Genel Kurulu’nda milletvekillerinin bilgisine sundu. Yılmaz, 2053 yılına doğru vizyonlarının Türkiye Yüzyılında; ‘dünyadaki başlıca bilim, teknoloji, üretim, ticaret, kültür ve sanat merkezlerinden biri olarak insanlığa katkı sunan, milli ve manevi değerlerini koruyarak bölgesinin ve dünyanın barış, huzur ve refahı için küresel gelişmelere yön veren etkili, güçlü, müreffeh bir Türkiye’ ulaşmak olduğunu kaydederek, “Bu vizyona ulaşma yolunda 2053 hedeflerimizi belirlemiş bulunmaktayız. Bu kapsamda, 30 yıllık perspektif içinde; Üst gelir grubu ülkeler liginde bir ülke olarak dünyanın 10 büyük ekonomisi ve satın alma gücü paritesine göre ilk beş ekonomisi arasında yer almayı hedefliyoruz. İmalat sanayiinin milli gelirdeki payını yüzde 30’un üzerine çıkarmayı, küresel mal ticaretinden yüzde 2’nin üzerinde pay almayı, yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayii ihracatından yüzde 17 pay almayı ve kalkınma önceliklerimize halel getirmeden net sıfır emisyon hedefine ulaşmayı öngörüyoruz. İnsani Gelişme Endeksinde ilk 20 ülke arasına girmeyi, ailenin güçlendirilmesini, gelir dağılımında adaleti sağlamayı, çalışma çağındaki her bireyin üretkenliğinden faydalanarak işsizlik oranını yüzde 5’in altına düşürmeyi hedefliyoruz. Bunun yanı sıra, dünyanın en değerli 100 markası arasında en az beş markamızın yer almasını, en az beş üniversitemiz dünyanın ilk 100 üniversitesi arasında olmasını, ülkemizin Küresel Yenilik Endeksinde ilk 10 ülkeden biri olmasını ve Ar-Ge harcamalarının milli gelirdeki payının yüzde 4 düzeyine çıkmasını öngörüyoruz. Ayrıca, İstanbul’un bilim, teknoloji, kültür, sanat, turizm, ticaret ve finansta küresel bir merkez olmasını, ülkemizin turizm gelirlerinde dünyada ilk üç ülkeden biri ve sağlık turizminde dünyanın merkezi konumunda olmasını da hedeflemekteyiz. Tüm bu hedeflerimizi gerçekleştirme yolunda, dinamik bir yaklaşımla politikalarımızı her daim güncellerken, rotamızı ve önceliklerimizi plandaki ana çerçevemizi takip ederek şekillendireceğiz” ifadelerini kullandı.

    Dünya büyümesi yıllık yüzde 3.5

    Yılmaz, 2023 yılında dünya ekonomisinin yüzde 3büyüyeceğini öngördüklerini belirterek, “Gelişmiş ekonomiler 2019-2023 döneminde yıllık ortalama yüzde 1,4 oranında büyürken, yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomiler bu dönemde yıllık ortalama yüzde 3,3 oranında büyüme kaydetmişlerdir. Bu ekonomilerin 2023 yılı büyüme oranlarının, sırasıyla, yüzde 1,5 ve yüzde 4 oranında gerçekleşmesi beklenmektedir. Salgın sonrası dönemde küresel ticarette toparlanmayla dünya ticaret hacmi, 2021’de yüzde 10,9, 2022’de yüzde 5,1 artarak, salgın öncesi patikaya dönüş eğilimi güçlenmiştir. Ancak, gelişmiş ekonomilerdeki yavaşlama, Rusya-Ukrayna Savaşı ve artan jeopolitik gerilimlerin sebep olduğu belirsizliklerin etkisiyle dünya ticaret hacminin 2023 yılında ise ivme kaybederek yüzde 0,9 artması beklenmektedir. 2019-2023 yıllarını içine alan On Birinci Kalkınma Planı döneminde yıllık ortalama yüzde 1,9 oranında artan dünya ticaret hacminin, 2024-2028 döneminde küresel finansal ve ekonomik koşullardaki beklenen normalleşme eğilimine uygun olarak yıllık ortalama yüzde 3,5 artacağı öngörülmektedir” şeklinde konuştu.

    Satın Alma Gücü Paritesine göre kişi başına gelir 37 bin 445 dolar

    Yılmaz şöyle konuştu:
    “2002 yılında 9 bin 279 dolar olan Satın Alma Gücü Paritesine göre kişi başı gelirimiz 2022 yılında 37 bin 445 dolara kadar yükselmiş AB ortalamasına yakınsama oranı 2002 yılındaki yüzde 38,3 seviyesinden 2022 yılında yüzde 69’a kadar yükselmiştir. 2022 yılı itibarıyla Satın Alma Gücü Paritesi cinsinden GSYH büyüklüğüne göre dünyanın en büyük 11’inci, cari dolar cinsinden GSYH büyüklüğünde ise dünyanın en büyük 19’uncu ekonomisi olan Türkiye’nin, 2023 yılında ise cari dolar cinsinden 17’nci sıraya yükselmesi beklenmektedir. 2023 yılı sonu itibarıyla bir trilyon doları aşacak olan nominal milli gelirimizin plan dönemi sonunda 1,6 trilyon dolara yaklaşması hedeflenmektedir. Plan döneminde ise sanayi sektörünün verimlilik ve rekabetçiliği odağına alan üretim yapısıyla büyümede başat rol üstleneceği, hizmetler sektöründe döviz kazandırıcı alanların çeşitlendirildiği, tarım ve enerji sektörlerinde arz güvenliğinin sağlandığı dengeli bir yapıda ülkemizin yıllık ortalama yüzde 5 oranında büyümesi ve 2028 yılında fert başına gelirin 17 bin 554 dolara ulaşması hedeflenmektedir. Plan dönemi sonunda, ihracatın 375 milyar dolar, turizm gelirlerinin 100 milyar dolar seviyelerine yükselmesi sonucunda cari işlemler açığının sıfıra yakın bir düzeyde gerçekleşmesini öngörmekteyiz.”

    İşsizlik oranı yüzde 7.5

    Enflasyonla mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini kaydeden Yılmaz, “Enflasyonla mücadelemizi sürdürürken, hayat pahalılığının sebep olduğu olumsuzlukları bertaraf edecek gerekli politikalar da ivedilikle hayata geçirilecektir. Daha önceki dönemlerde olduğu gibi memur, işçi ve emekli vatandaşlarımızı enflasyonun olumsuz etkilerinden korumak ve refah seviyelerini artırmak önceliğimiz olmaya devam edecektir. Plan döneminde gerçekleşmesini öngördüğümüz büyümenin vatandaşlarımıza istihdam imkânları sunması ve gelir sağlaması kritik önemdedir. Bu kapsamda beşeri altyapımızın güçlendirilmesi büyümenin sürdürülebilirliğini sağlayacak, çalışma çağındaki bireylerin işgücüne katılım fırsatları artırılacak, işgücü piyasasının değişen taleplerine uyum sağlamak amacıyla nitelikli ve odaklı eğitim yaygınlaştırılacaktır. Plan dönemi boyunca büyüme hedeflerimizle uyumlu olarak beş milyon ilave istihdam oluşturarak işsizlik oranının dönem sonunda yüzde 7,5’e gerilemesi sağlanacaktır” diye konuştu.

    Kamu kesimi borcu GSYH’ya oranla 1.8

    Yılmaz, şunları kaydetti:
    “Mevcut harcama programları titizlikle incelenerek daha etkin hale getirilecek, vergi tahsilatında verimlilik artırılacak ve vergi adaletini güçlendiren, vergi tabanını genişleten reformlar yapılacaktır. GSYH’ya oranla 2023 yılında yüzde 6,4 olarak tahmin ettiğimiz kamu kesimi borçlanma ihtiyacının Plan dönemi sonunda yüzde 1,8’e, yine yüzde 6,4 olarak tahmin ettiğimiz merkezi yönetim bütçe açığının ise yüzde 2’ye düşeceği öngörülmektedir.”

    Savunma sanayi ihracatı 11 milyar dolar

    Plan dönemi boyunca uygulanacak politikalarla başta öncelikli sektörler olmak üzere sanayide teknoloji, yenilikçilik, ürün kalitesi, verimlilik ve ihracat kapasitesi artışı sağlayacaklarını, endüstriyel kapasiteyi dönüştüreceklerini, iş ve yatırım ortamını iyileştirerek ve rekabetçiliği arttıracaklarını belirten Yılmaz, “Ara malı, stratejik ürün ve teknolojiler için ürün bazlı çalışmalar yaparak yatırım yol haritaları hazırlayacağız. Başta OSB’ler olmak üzere uygun yatırım yerlerinin geliştirilmesini, artırılmasını, kiralama ve tahsis süreçlerinin kolaylaştırılmasını sağlayacağız. Demiryolu yük taşımacılığının payını artıracak, limanlar ve yük merkezlerinin üretim merkezleri ile iltisak hatları bağlantıları tamamlanacaktır. Savunma sanayiinde oluşan ve gururla takip ettiğimiz teknolojik kabiliyetleri daha ileri noktalara taşıyacağız. Savunma sanayii alanında ülkemizin savunma ve güvenlik ihtiyaçlarını milli teknolojilerin ve kabiliyetlerin azami ölçüde kullanımıyla karşılamak, savunma sanayiinde edinilen kabiliyetlerin sivil sektöre yayılımını da sağlayarak ülkemiz için önemli ekonomik değer üreten bir seviyeye taşımak temel amacımızdır. Bu kapsamda, savunma sanayii ihracatının 6 milyar dolardan 11 milyar dolara çıkarılması sağlanacak, savunma sanayii yerlilik oranı yüzde 80’den 85’e yükseltilecektir” dedi.

    750 bin hektar alan sulamaya açılacak

    Tarım alanında üreticilere girdi ve fark ödemesi desteklerinin sağlanmasına devam edileceğini söyleyen Yılmaz, “Tarımsal altyapının güçlendirilmesi amacıyla 750 bin hektar alan sulamaya açılacak ve ekonomik olarak sulanabilecek alan miktarı olan 8,5 milyon hektarın yüzde 92,4’ü sulanabilecektir. Sulama yatırımlarıyla eşgüdümlü olarak 2,5 milyon hektar tarım arazisinin toplulaştırılmasına yönelik çalışmalar yürütülecek, 2,7 milyon hektar toplulaştırılmış arazinin tescil işlemleri tamamlanacaktır” ifadelerini kullandı.

    Dijitalleşme

    Yılmaz, dijitalleşmeye ilişkin olarak, “Her çağın dengelerini temelden etkileyen bir unsur mutlaka olmuştur. Bu anlamda, çağımızı etkileyen temel unsurun “Dijitalleşme” olduğu ifade edilebilir. Dijitalleşme sürecini daha etkin yönetebilmek için dijital dönüşümü Planın temel odaklarından birisi haline getirdik. Fiber ve mobil altyapıların daha da yaygınlaşması sağlanacak, bu alanda sektörel rekabet etkinleştirilecektir. Ülkemizin yapay zekâ alanındaki hamlelerini hızlandırmak ve tamamlamak için veri stratejisi, bulut bilişim stratejisi ve dijital devlet stratejisi gibi alanlarda bütüncül tematik stratejiler hayata geçirerek gerekli kurumsal yapılanma, mevzuat ve teknik altyapı oluşturulacaktır. Böylelikle mevcut iş ortamı ekosistemlerimizin dijital ortamla desteklenmesi sağlanacaktır” diye konuştu.

    e ticaretin payı yüzde 10’a çıkarılacak

    Ticaret sektöründe rekabet gücü artırılacak ve piyasa işleyişi etkinleştirileceğini aktaran Yılmaz, “Perakende Bilgi Sistemi uygulamaya alınacak, toptancı hallerinin modernizasyonunu sağlayacak mevzuat çalışmaları tamamlanarak hallerin ticaretteki payı artırılacak, lisanslı depoculuk sistemi geliştirilerek yaygınlaştırılacak, haksız uygulamalarla güçlü bir şekilde mücadele edilecektir. e-İhracatın ihracat içindeki payının 2022 yılındaki yüzde 0,86 seviyesinden yüzde 10’a çıkarılması hedeflenmektedir. Bu kapsamda, Türkiye e-İhracat Platformu ve e-İhracat Konsorsiyumları hayata geçirilecek, şirketlerin, pazaryerlerinin ve perakende e-ticaret sitelerinin yurt dışında satış yapabilmeleri desteklenecektir” ifadelerini kullandı.