Etiket: MİNYATÜR

  • Çocukluğumuzun minyatürleri

    Çocukluğumuzun minyatürleri

    Dulkadiroğlu ilçesi Kurtuluş Mahallesi’nde kendi iş yerinde duvar süsleri ve çok eski zamanda kullanılan nostalji maketleri yapan 65 yaşındaki Kurtuluş Kesim, “Eskiye özlem duyanlar için, nenelerimizin, dedelerimizin kullandıkları araç ve gereçlerin maketlerini yapıyorum. Sadece bu işe odaklanıyorum ve bunları yaparken büyük bir zevk alıyorum” dedi.

    Çocukluğumuzun minyatürleri

    Sınıf öğretmenliğinden emekli olduğunu belirten Kesim, “Emekli olduktan sonra küçük bir marangoz atölyesi açtım. Burada çocuk oyuncakları, kuş kafesleri, duvar süsleri, maket türü ürünler yapıyorum. Şimdilerde ise nostalji ürünleri yapıyorum, eskiye özlem duyanlar için. Nenelerimizin, dedelerimizin kullandıkları araç ve gereçlerin maketlerini yapıyorum. Ninelerimizin ip eğirdiği çıkrık, onun minyatürünü yapıyorum. Eskiden yorganlar, döşekler yapılırdı ve aletlerin üzerine pamuk atılırdı. Onun maketini yaptım. Dikiş makinesi maketlerini yapmaya devam ediyorum” ifadesini kullandı.

    Çocukluğumuzun minyatürleri

    Genellikle eskiye dair özlem duyanların aradığını söyleyen Kesim, “Eskiyi özlem duyan kişiler beni arıyor ve alışverişlerini yapıyorlar. Genellikle onun değerini bilenler maketini alıyor. Değerini bilmeyenler aldırış bile etmiyor. Bu işe bayağı bir uğraş veriyoruz kolay bir iş değil. Aklıma geldikçe, elime geçtikçe nostaljik ürünlerin minyatürünü yapıyorum. Bu işi çok uzun zamandır yapıyorum. Emekli olmadan önce başladım bu işe. Emekli olduktan sonra bu işe ağırlık verdim. En az bu işi 20-30 yıldır yapıyorum. Bu işi yaparken tamamen dünyadan kopuyorum. Hiçbir şey düşünmüyorum sadece bu işe odaklanıyorum. Bunları yaparken büyük bir zevk alıyorum” diye konuştu.

  • Van şehrinin minyatürü yapılıyor

    Van şehrinin minyatürü yapılıyor

    Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı’nın geçmiş yıllarda olduğu gibi 2023 yılında da faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade eden DAKA Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray, “TRB2 Bölgesi’nde yer alan ve genç nüfusun yeni nesil girişimcilik, yazılım ve kültür ve sanat faaliyetlerine yönlendirilebilmesi için yoğun çaba sarf eden Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı, özellikle gençlere yönelik, yeni nesil girişimcilik, sosyal girişimcilik, girişim ve finansal okuryazarlık, medya ve teknoloji okuryazarlığı, işbirliği ve ekip çalışması, dijital araçlar ve inovasyon, liderlik ve inisiyatif alma, ağ oluşturma, hibe ve fon kaynaklarına erişim, tasarım odaklı düşünme, satış pazarlama, persona oluşturma, şirket kurma süreçleri, etkili sunum teknikleri & pitching, proje döngüsü yönetimi ve fonlara erişim konularında eğitimler düzenledik. 2023 yılındaki bu eğitimlerimize katılan yaklaşık 300 gencimizin çeşitli alanlarda istihdam edilmelerine yönelik ayrıca çaba göstermekteyiz. Bunun yanında, TRB2 Bölgesi’ndeki gençlerin yazılım ve inovasyona ilgisini artırmak amacıyla, birçok faaliyet yürüttük. 2023 yılında, TEKNOFEST 2023 etkinliğine katılımı artırmak amacıyla Bitlis, Hakkari, Muş ve Van’daki üniversiteler, milli eğitim müdürlükleri ve gençlik ve spor il müdürlükleri işbirliğinde bilgilendirme çalışmaları yürüttük ve etkinliğe katılma başarısı gösteren projelerin ihtiyaçlarını karşıladık” dedi.
    Yeni nesil girişimcilik, yazılım konularının yanı sıra gençlerin kültür ve sanatla buluşmalarına katkı sağladıklarını belirten Güray, “Gençlerimizin kültür ve sanat alanında gelişimlerini sağlamak amacıyla Van İl Halk Kütüphanesi ve bölge üniversiteleri iş birliği ile ‘Gençler İçin İlham Veren Konferanslar’ çerçevesinde bugüne kadar 80’nin üzerinde konferans gerçekleştirdik. Bu konferanslar çerçevesinde bölgemizdeki gençlerin vizyonuna katkı sağlamak amacıyla ülkemizin önde gelen akademisyen, girişimci, yazılımcı, sanatçı, yazar gibi şahsiyetlerin katılım sağladıkları konferans, söyleşi ve imza günü gibi etkinlikler düzenledik. Ayrıca, İpekyolu Belediyesi’nin destek yararlanıcısı olduğu ve 2022 yılı Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı kapsamında yürütülen İpekyolu İlçe Kütüphanesi ve Yaşam Merkezi Projesi ile Van İpekyolu İlçesi Bostaniçi Mahallesi’nde atıl durumda bulunan bir bina restore edilerek ilçede yaşayan gençlerin hizmetine sunacağız” ifadelerini kullandı.

    Bitlis, Hakkâri, Muş ve Van illerinde faaliyet gösteren KOBİ’lere ve girişimcilere yönelik düzenlenen ‘Amazon ile E-İhracat Eğitimi’nin Van’da gerçekleştirildiğini dile getiren Güray, eğitim sonunda 19 kişinin sertifika almaya hak kazandığını söyledi. Bölgenin sanayi altyapısının iyileştirilmesi için çalışmalara hız kesmeden devam edildiğini belirten Güray, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı’nın yürüttüğü 2021 Yılı Sanayi Altyapısının Güçlendirilmesine Yönelik Küçük Ölçekli Altyapı Mali Destek Programı (KÖAP) çerçevesinde 2023 yılında ‘Bahçesaray Belediyesi Küçük Sanayi İşletme Tesisi Projesi’ ile Bahçesaray ilçesinde her biri 72 metrekare alana sahip 14 adet atölyeden oluşan küçük sanayi sitesinin inşa edildiğini vurguladı. ‘2022 Yılı Emek Yoğun Sektörler İçin Finansman Desteği Programı’ çerçevesinde toplam 42,5 milyon TL tutarında yatırım gerçekleşmesi öngörülen 14 projeye finansman desteği sağlandığına dikkat çeken Güray, “2022 Yılı Sanayi Altyapısının Güçlendirilmesine Yönelik Küçük Ölçekli Altyapı Mali Destek Programı (KÖAP06) çerçevesinde 8 adet projeye toplam 28,6 milyon TL destek sağlandı. Yine KÖAP06 programı çerçevesinde; Van Organize Sanayi Bölgesinde, 1. 2. ve 3. Etap Ara Yol Altyapısının Güçlendirilmesi ve Sıcak Asfalt ile Yenilenmesi Projesi, Ahlat Küçük Sanayi Sitelerinin Altyapı Onarım Projesi, Bitlis Organize Sanayi Bölgesi Arıtma Tesisi Projesi, Gevaş Küçük Sanayi Projesi, Sungu Tekstilkent Sitesi Altyapının Geliştirilmesi Projesi, Malazgirt Küçük Sanayi Projesi ve Erciş Organize Sanayi Bölgesi Su Deposu Yenileme ve Atık Su Arıtma Tesisi Yapımı projeleri destekleniyor ve bu projeler devam ediyor. Bununla birlikte desteklenen Yüksekova Küçük Sanayi Sitesi Altyapı İyileştirme Projesi ise tamamlandı” diye konuştu.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Çalışan ve Üreten Gençler Programı (CUGEP) çerçevesinde 13 projede toplam 89 bin metrekare kapalı alana sahip 24 adet tekstil atölyesi binasının inşa edildiğine dikkat çeken Güray, sözlerini şöyle sürdürdü:
    “Program kapsamında toplam 8 bin 370 kişinin istihdam edilmesini hedefliyoruz. Ovakışla Belediyesi’nin ‘Ahlat Tekstil Evi Projesi’, Bitlis Belediyesi’nin ‘Bitlis Belediyesi Tekstil Kent Projesi’’, Malazgirt Belediyesi’nin ‘1071 Malazgirt Tekstilkent Projesi’, Günkırı Belediyesi’nin ‘Günkırı Beldesi Tekstilkent Projesi’, Gevaş Belediyesi’nin ‘Gevaş Tekstil Kent Projesi’ ve Muş Valiliği Merkez Köylere Hizmet Götürme Birliği’nin ‘Tekstile Yatırım, Gençlere İstihdam Projesi’, Bitlis İl Özel İdaresi’nin ‘Bitlis OSB Tekstilkent Genişliyor Projesi’, Kavakbaşı Belediyesi’nin ‘Kavakbaşı Beldesi Tekstilkent Projesi’ bitirilen projeler arasında yer aldı. CUGEP kapsamındaki projelerde şimdiye kadar gerçekleşen istihdam sayısı 3 bin 213’tür. Yine Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bünyesinde gerçekleştirilen Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı çerçevesinde, Van Büyükşehir Belediyesi ve Van Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) işbirliği ile ‘Erciş Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB (TDİSOSB) Jeotermal Kaynak Sondajlı Fizibilite’ projesi gerçekleştirildi. Proje kapsamında 2 milyon 950 bin TL destek sağlandı. 2022 yılı Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı çerçevesinde desteklenen, Özalp Kaymakamlığı, Özalp Belediyesi, S.S. Özalp Halk Pazarı Toplu İş Yeri Yapı Kooperatifi ve Van Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile yürütülen projede ise Özalp ilçe merkezinde yaşanan yangın felaketinde yanan dükkanların yerine 99 adet yeni dükkan inşa edildi ve kullanılamaz durumda olan 24 adet park altı dükkanın tadilatı yapılarak ekonomiye yeniden kazandırılması sağlandı. Toplam bütçesi 30 milyon TL olan projede ajans destek tutarı ise 16 milyon 650 bin TL olup 80 esnafımıza yeniden iş imkanı sağlanmıştır. 2020 yılı Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı çerçevesinde desteklenen, Van Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü (OSB) ve Van Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile yürütülen projede kadın istihdamının artırılmasına ve sosyal ihtiyaçların giderilmesine yönelik olarak bin 100 metrekare kreş yapımı ve banka, kargo vb. hizmetler için toplam bin metrekare alana sahip 7 adet atölye yapımı gerçekleştirilmektedir. Toplam proje bütçesi 5 milyon 333 bin 334 TL olup ajans destek tutarı 4 milyon 800 bin TL’dir.”

    “Esendere’de bin 700 metrekare kapalı alana sahip bir sosyal tesis binası inşa edildi”

    Esendere Belediyesi tarafından yürütülen proje çerçevesinde, sınırdan giriş ve çıkış yapan İranlı turistlerin Esendere Beldesi’nde vakit geçirmelerinin ve alışveriş yapmalarının amaçlandığını ifade eden Güray, “Beldenin sınır turizminden elde edeceği faydanın artırılması ve beldeye bir sosyal tesisin kazandırılması amacıyla toplam bin 700 metrekare kapalı alana sahip bir sosyal tesis binası inşa edilmiş; inşa edilen sosyal tesiste, İranlı turistlerin yoğun talep ettiği Türk menşeli eşyaların ve yöresel ürünlerin satışının yapılabileceği dükkânlar, gelen turist ve bölge halkının sosyalleşebileceği kafe-lokanta ve bir adet çok amaçlı salon yer almaktadır. Mescit, tuvalet vb. imkânların da bulunduğu sosyal tesiste özellikle dezavantajlı grupta yer alan işsiz kadın ve gençlerden oluşan 30 kişinin istihdam edilmesi öngörülmektedir. Toplam bütçesi 2 milyon 664 bin TL olan projenin ajans destek tutarı 2 milyon 280 bin TL’dir’’ dedi.

    “Van şehrinin minyatürünün yapımına başlandı”

    Birçok medeniyete sahiplik yapan Van ve çevresinin turizm potansiyelinin DAKA faaliyetlerinde de yer aldığına vurgu yapan Güray, “Van’ın simgelerinden biri olan Van Kalesi’nin minyatürünün yapılması için Van Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü işbirliğiyle Van Kalesi, Hüsrev Paşa Cami, Hüsrev Paşa Hanı, Ulu Cami ve Kızıl Minareli Cami gibi önemli eserler başta olmak üzere tüm şehrin minyatürü yapımına başlandı. Yapımına 2023 yılında başlanan minyatürün 2024 yılının ortalarında bitmesi planlanıyor. Yine DAKA ve Sahil Güvenlik Van Gölü Grup Komutanlığı arasında yapılan protokol ile gerçekleştirilen işbirliği faaliyeti çerçevesinde 55 okulda 5 bin 823 öğrencinin katıldığı suda boğulma vakalarının azaltılması ve Van Gölü’nün temiz tutulması için bilinçlendirme seminerleri düzenledik. Yine turizm çeşitleri arasında önemli yeri olan dalış turizminin geliştirilmesi ve binlerce yılda oluşan mikrobiyalitlerin korunması amacıyla Van Büyükşehir Belediyesi ile iş birliği protokolü imzalayarak, Van Gölünde belirlenen 4 dalış alanında (Edremit, Akdamar, Reşadiye ve Altınsaç) işaretlendirme çalışması yapıldı” şeklinde konuştu.
    2021 yılı Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı (CMDP) çerçevesinde yürütülen ve Van Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’nın (YİKOB) destek yararlanıcı olduğu Eski Van Şehrinin Canlandırılması Projesi çerçevesinde, proje alanında kazı, temizlik ve kazı alanının korunması çalışmalarının tamamlandığını ifade eden Güray, ‘‘Proje alanında yer alan Hüsrev Paşa Hanı’nın yapımı için ihaleye çıkıldı ve mevsim şartları uygun hale geldiğinde faaliyete devam edilecek. Projenin başlamasıyla birlikte diğer kurumların da eski Van şehrine olan ilgisinde bir artış meydana geldi. Projenin ortaya çıkardığı hareketlilik neticesinde eski Van şehrinde bulunan diğer eserlerin korunması ve ayağa kaldırılmasına ilişkin çalışmalar hızlandırdığı görüldü. Bu duruma Van Valiliği YİKOB ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından Ulu Cami ve Kızıl Minareli Cami’nin restorasyon faaliyeti örnek olarak söylenebilir. 2022 yılı CMDP kapsamında Tuşba Belediye Başkanlığı tarafından yürütülen proje çerçevesinde, Tuşba ilçesi İstasyon Mahallesi’nde inşa edilen 2 katlı, avlulu, 2 bin 685 metrekare alana sahip olan Tuşba Bedesten Çarşısı’nda geleneksel el sanatları ve yöresel ürünler için 14 adet dükkan, geleneksel Van Sofrası ve Van Kahvaltısı için 2 adet dükkan ve 5 adet atölye inşaatı geçtiğimiz günlerde tamamlandı. İnşa edilen çarşı ile Van’ı ziyaret eden turistler için alternatif bir ziyaret noktası oluşturularak kaybolmaya yüz tutmuş el sanatları ürünlerinin üretim, sergi ve satış süreçlerinin gerçekleştirileceği, Van kültürüne ait özellikle Van kahvaltısı ve yöresel lezzetlerin deneyimlenebileceği bir cazibe merkezi oluşturulması planlandı” dedi.

    “Bahçesaray ceviz ve bal paketleme tesisine kavuşuyor”

    2021 yılı Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı (CMDP) çerçevesinde desteklenen Van Bedesten Çarşısı Projesi ile Van iline ait el sanatlarının ve yöresel ürünlerin satışının yapılabileceği bir bedesten çarşısı kurularak ildeki turizm gelirlerinin ve destinasyon çeşitliliğinin artırılması, ilin kültürel zenginliklerinin sürdürülebilir kılınmasının amaçlandığını da sözlerine ekleyen Güray, “Bedesten çarşısı proje alanı İpekyolu ilçesindeki Cumhuriyet Caddesi üzerinde yer alan tekel binasının arka bölgesidir. Proje kapsamında toplam 2 bin 606 metrekare inşaat alanında, bin 400 metrekare kapalı alan ve 12 atölye kurulacak olup söz konusu inşaat işlerinin yüzde 90’ı tamamlanmıştır. Projenin tamamlanması ile 12 işletmede 46 kişinin sürekli istihdam edilmesi, çarşıyı yılda 1 milyon turistin ziyaret etmesi beklenmektedir. 2022 yılı Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı (SOGEP) kapsamında desteklenen ve Bahçesaray Kaymakamlığı tarafından yürütülen ‘Bahçesaray Ceviz ve Bal Paketleme Tesisine Kavuşuyor’ projesi ile yıllık 250 ton bal ve 500 ton ceviz üretilen Bahçesaray ilçesinde bal paketleme ve ceviz işleme tesisi kurulmuştur. İlçedeki bu ürünler markalaşma ve kooperatifleşme olmadığından piyasa değerinin altında işlem görmekte ve dağınık halde bulunmaktaydı. Gerçekleştirilen proje ile söz konusu ürünlerde kalite standardizasyonun sağlanması, ürün katma değerinin yükseltilmesi, ürünlerin markalaştırılması ve hedef pazarların genişletilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca, Bahçesaray ilçe merkezi başta olmak üzere 14 mahalleden tedarik edilecek ürünlerle yapılacak paketleme ile ilçedeki üreticilerin gelir seviyelerinin artırılması ve dezavantajlı grupların işgücüne katılımı amaçlanmaktadır. Proje kapsamında 8 istihdam gerçekleştirilmiş olup üretimin artması ve işletmenin tam kapasite ile üretime geçmesiyle istihdamın 15 kişiye çıkması beklenmektedir” şeklinde konuştu.

    “Organik Arı Ürünleri Paketlenmesi İşlenmesi Projesi ile balın marka değeri arttırılacak”

    2023 yılı Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı çerçevesinde desteklenen, Gevaş İlçe Tarım Müdürlüğünün destek yararlanıcısı olduğu, toplam bütçesi 3 milyon 953 bin 110 TL olan ve 3 milyon 557 bin 799 TL tutarının hibe desteği olduğu projede bölge balının markalaşma çalışmaları yapılarak arıcılık ürünlerinin katma değerinin yükseltilmesi, organik arıcılıkla uğraşan üreticilerin üretim kapasitelerinin geliştirilmesi, kırsalda kadınların istihdama katılımının artırılması ve dolayısıyla sosyo-ekonomik kalkınmanın hızlandırılmasını hedeflediklerini aktaran Güray, “Proje uygulama yeri olarak belirlenen Gevaş İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne ait eski Hükümet Konağı, arı ürünleri işleme ve paketleme işlemleri için tadilat yapılmış ve atölye hazırlanmıştır. Kurulan atölyede gerekli eğitimler verilerek ürünler paketlenecek, üretilen ürünler Türk Akreditasyon Kurumu tarafından kontrollerden geçirilerek uygun olan ürünler sertifikalandırılacaktır. Tesis faaliyete geçtikten sonra paketlenen ürünlerin doğrudan tüketiciye ulaştırılması için belirli noktalarda satış ofisleri kurulacaktır. Projenin hayata geçirilmesiyle ilçede ve civar bölgelerde üretilen balın karakterizasyonu ve sertifikasyonu yapılarak marka değeri artırılacak, üretilecek arı ürünleri için organik sertifikası alınacak, markalaşma ve pazarlama çalışmaları yapılacaktır” ifadelerine yer verdi.

  • Minyatürlerle Bursa tarihi

    Minyatürlerle Bursa tarihi

    Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin tarihi, kültürel ve sanatsal hayatına değer katan bir etkinliğe daha imza attı. BUSMEK ve Müzeler Şube Müdürlüğü’nün öncülüğünde hazırlanan ve 14 minyatür sanatçısının eserlerinin yer aldığı ‘Minyatürlerle Bursa’ sergisi, Muradiye El Yazmaları Müzesi’nde ziyarete açıldı. Serginin açılışına Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Ataş, Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç, İl Milli Eğitim Müdürü Ahmet Alireisoğlu, akademisyenler, sanatçılar ve minyatür sanatına ilgi duyan sanatseverler katıldı.

    Serginin açılış töreninde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, minyatür sanatının geleneksel sanatlar içinde kültür taşıyıcılığı ve koruyuculuğu görevi yaptığını söyledi. Başkan Aktaş, “Bir milletin geçmişten günümüze kadar geçen süreç içinde edindiği tecrübeye ve millî-manevi değerlerin toplamına kültür diyoruz. Hem şehrimizin hem ülkemizin ciddi bir kültürel derinliği var. Sanat ise bu kültürel kimliğimizin başta gelen ögelerinden biridir. Gelenekli sanatlarımız, milletimizin tarih sahnesine çıkışından bugüne varıncaya kadar taşıdığı kültürel unsurlarıyla bizleri zaman yolculuğuna çıkarmaktadır. Bu yolculukta da tarihî birikimimize, millî ve manevi değerlerimizin varlığına şahitlik ediyoruz. Minyatür sanatı, gelenekli sanatlar içinde kültür taşıyıcılığı ve koruyuculuğu görevini Orta Asya’nın engin düzlüklerinden Anadolu’nun ufuklarına taşımıştır. Uygur, Selçuklu ve Osmanlı semalarının altında gerçekleşen fırça ve boyanın buluşması, Türk milletinin medeniyet arkının hâlâ akan bir koludur. Minyatür, tarih boyunca insanın her hâline tercüman olmuştur. Bu serginin temel gayesi ise kadim geleneğimizin kıymetli sanatı olan minyatürün gözüyle yaşadığımız şehir Bursa’yı, şehrimizin içinde bir mücevher gibi parlayan tarihî eserlerimizi, köklü değerlerimizi anlatmak ve tanıtmaktır” diye konuştu.

    Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç ise gerek Büyükşehir, gerekse ilçe belediyeleri tarafından tarihin gün yüzüne çıkarılmasına adına yapılan çalışmalarda emeği geçenlere teşekkür etti. Gözgeç, “Mazimizi bilirsek, geleceğimizi inşa edebiliriz. Yeni bir geleceği ancak tarihimizi bilerek inşa edebiliriz. Minyatür de önemli tarihi bir sanatımız. Tarihi kalıpların dışına çıkarak, farklı bir bakış açısıyla resmediyor. Emeği geçenleri tebrik ediyorum” dedi.
    Konuşmaların ardından Başkan Aktaş ve protokol üyeleri, sergiyi gezdi.

  • Geçmişi yaşatan minyatür

    Geçmişi yaşatan minyatür

    Tortum ilçesine bağlı Bağbaşı Mahallesi’nde Feyzullah Coşkun, babasının geçmişte ürettiği harman makinelerinin minyatür versiyonunu tamamen el emeği ile hassasiyetle inşa etti.

    Çocukluğundan itibaren babasının harman makineleri hakkındaki hikayelerini dinlerken ve babasının ürettiği makineleri izlerken bu makinelerin minyatürlerini yapma hayali kurduğunu belirten Coşkun için, babasının elinden düşmeyen harman makinesi ilham kaynağı oldu. Coşkun, uzun saatler boyunca bu makineyi minyatür boyutta yeniden canlandırmak için çalıştı ve kendi elleriyle yepyeni bir harman makinesi minyatürü yaptı. Yetenekleri bununla sınırlı olmayan Coşkun, kendi evini tarihi eşyalarla doldurarak bir müze havası oluşturmayı başardı. Evini ziyaret edenler, tarihin izlerini sürmek için üst katını adeta bir müzeye çevrildiğini görebiliyor.

    Feyzullah Coşkun, babasının mirasını yaşatmanın yanı sıra tarih ve minyatür sanatına olan sevgisini herkesle paylaşıyor. Onun bu özel hikayesi, yerel bir sanatçının yetenek ve tutkusuyla nasıl tarihe dokunabildiğinin bir örneği olarak ilham verici bir anlatı olmaya devam ediyor.

  • Minyatüre gönül veren hukukçu

    Minyatüre gönül veren hukukçu

    Lise yıllarında minyatüre ilgi duyan fakat babasının ısrarıyla hukuk fakültesine giden Çataoluk, mezun olduktan sonra Gazi Eğitim Enstitüsünde resim tahsili yapmaya hak kazandı ancak ilerleyen süreçte okulu bırakmak zorunda kaldı.

    Arkadaşları aracılığıyla 1975’te yazar, doktor, tıp tarihçisi, ressam ve tezhip sanatçısı Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver ile tanışan Çataloluk, Ünver’in İstanbul’daki sanat atölyesinde minyatür eğitimlerine başladı.

    Meslek hayatı boyunca ülkenin birçok yerinde görev yapan Suzan Çataloluk, 12 yıl boyunca bir yandan hakimlik mesaisini sürdürürken bir yandan da “çok iyi arkadaşım” dediği minyatür sanatıyla ilgilendi.

    Çataloluk, hakimlik ve savcılık yaptığı dönemlerde izinli günlerinde Süheyl Ünver ile irtibatını koparmayıp İstanbul’daki atölyeye giderek kendisini bu sanatta geliştirdi.

    Akademisyenliğe geçen ve yıllarca üniversitede eğitimler veren Çataloluk, Fırat Üniversitesinden 2000’de emekli oldu.

    Suzan Çataloluk, emekli olduktan sonra gönül verdiği minyatüre daha fazla yöneldi. Önce yarım bıraktığı Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsünü bitirdi ardından Bursa Uludağ Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim İş Ana Bilim Dalından 2014’te mezun oldu.

    Çataloluk, 2017’den itibaren Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle yürütülen Geleneksel Sanatlar Derneği tarafından uygulanan “Türkiye’nin Ustaları” projesinde adını ülkenin ustaları arasına yazdırdı.

    Kişisel ve karma sergilerle yurdun birçok kentine çalışmalarını taşıyan Suzan Çataloluk, minyatürün gelecek kuşaklara aktarılması için atölyeye çevirdiği evinde çalışmalarına devam ediyor.

    “Minyatürün kendine has bir dili, boyama tekniği var”

    Suzan Çataloluk, AA muhabirine, tezhip ve minyatürün meşakkatli, emek harcanması gereken, iç içe geçmiş geleneksel sanatlar olduğunu söyledi.

    Fen lisesini bitirdiğini, niyetinin güzel sanatlara devam etmek olduğunu fakat babasının “Türkiye’de hangi ressam rahat yaşayabiliyor? Sen onun için klasik bir okul bitireceksin” sözleri üzerine hukuk fakültesini tercih ettiğini aktaran Çataloluk, hukuk fakültesinin ardından özel yetenek sınavlarına da girdiğini anlattı.

    Çataloluk, minyatüre başladığında babasının önce şaşırdığını ardından eserlerini gördükten sonra tebrik ederek mutlu olduğunu aktardı.

    Türk kültürüne yaptığı katkılarla tanınan, Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver’in sanat atölyesinde 1975’te minyatür eğitimlerine başladığını ifade eden Çataloluk, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “O tarihten bu tarafa sanat atölyesinin elemanıyım. Orada devam ediyorum. Asıl mesleğim hakimlik, savcılık, sonra üniversitede öğretim görevliliği. Hakimlik yaparken aynı zamanda minyatüre de devam ettim tabii. Elazığ’ın ilk hanım savcısıyım. Hekimhan’ın ilk hanım hakimiyim. Keban’ın ilk hanım hakimiyim. Oralarda dolaşırken tabii geceleri minyatür yapıp kitap okudum. Çok büyük arkadaş oldular bana. Sonra aslında sanatın büyük bir aşk olduğunu fark ettim. Onu yaşadım. Ben resim çizmezsem yaşayamam gibi gelir. Minyatür beni yaşatan ana damarlarımdan birisi.”

    Minyatür sanatının devam etmesi için atölyelerde dersler de verdiğini ifade eden Çataloluk, “Bursa Uludağ Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dramatik Yazarlık Bölümü Öğretim Üyesi Dr. İbrahim Öztahtalı hocayla birlikte bir atölyemiz var. Arkadaşlarımız, öğrencilerimiz var. Onlarla beraber Tokat sergisini açtık. Büyük bir sergi oldu. 59 çalışma çıkarttık minyatür ve tezhiple. Tokat’ı anlattık.” diye konuştu.

    Minyatürün hayli zor bir alan olduğunu ifade eden Suzan Çataloluk, şunları kaydetti:

    “Şimdi ben iki tarafı da bitirmiş iki tarafla da daha doğrusu ünsiyeti olan bir hoca olarak şunu söyleyebilirim. Resim yapabilirsiniz. Olağanüstü hürriyetiniz var. Oraya çiçek koyarsınız, buraya dağ koyarsınız, buraya işte bir insan vesaire vesaire. Derinlik verirsiniz, vermezsiniz. Bir sürü ekoller var. Ama tezhip, ritmik sanat. Bir yere küçücük bir hatanız olsun. Hemen onu fark eder. Renkleriyle sınırlıdır, alanınız sınırlıdır. O sınırlı alanlar içinde yeni bir şey yaratmak tam sanatçılık işidir. Öyle zanaat işi, usta işi değildir. Binlerce öğrenci geçti elimizden, azı çok başarılı oldu.”

    Çok sayıda sergi açtığını, 30 devlet projesinde yer aldığını kaydeden Çataloluk, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Sanat atölyesi olarak valiliklerin ve belediyelerin projeleri olarak orada çalıştık. Mesela Amasya’yı yaptık. Mardin’i 2 defa çalıştık. Mardin’de mimari eserlerde nasıl tezhip var, nasıl minyatür var? Onların hepsini kağıda dökerek sergiledik. Bunlar kitap olarak yayınlandı. Ayrıca bir kitap projesinde dünya birinciler birincisi olduk. Benim kişisel sergilerim, öğrencilerimle açtığım sergiler, sayısı kaçtır hatırlamıyorum. Çünkü Elazığ’dan bu tarafa böyle sergi aça aça geldik.”

  • Minyatür Köprüde 500 kişi iftar yaptı

    Minyatür Köprüde 500 kişi iftar yaptı

    Çayeli ilçesine bağlı Muradiye Beldesindeki Muradiye deresi üzerinde 105 metre uzunluğundaki köprüde 2007 yılında gençlerin kendi aralarında yemek düzenlemişti. Bu düzenlenen yemek programı gün geçtikçe geleneksel bir hal alıp sonradan her yıl yapılmaya başlandı. Fakat daha sonrasında çıkan pandemi dolayısıyla ara verilen Geleneksel Asma Köprü İftar Yemeği’nin bu yıl 9. kez Merkez Mahallesi Muhtarı ve iş adamlarının destekleri ile Muradiye deresi üzerinde DSİ tarafından 15 Temmuz Demokrasi Köprüsü’nün yapılan minyatüründe yeniden düzenlendi. Köprü üzerinde kurulan masa ve sandalyelerle bir araya gelen vatandaşlar iftar yemeklerini aldı. Deprem bölgesinden de gelen vatandaşlarında katılım gösterdiği yemekte 500 kişi oruç açtı.


    İftarı düzenleyen Madenli Merkez Mahallesi Muhtarı Şaban Yılmaz, bu programı yapmalarında ki nedeni gelen kişilerin beldeyi tanıması olduğunu belirterek, “Daha önceden devamlı veriyorduk. Bu köprüde ilk önce 2-3 kişi başladık. Sonradan geleneksel hale getirdik. Daha sonrada pandemi olayları araya girdi. Bu sene ortam güzel olunca devam etmeye başladık. Bu yemeği köydeki iş adamları veriyor. Bizde öncülük yaptık. Daha önce derenin içinde yaptık bunu. O zaman az kişiydik sonradan her sene artmaya başladı. Bundan sonra her Ramazan’da yapmayı planlıyoruz. Öncesinde el emekleri vardı. Bu köprüde de el emekleri var ama bunda daha çok demir. Diğeri tahtaların üzerindeydi. Bunu geleneksel hale getirmemizin nedeni, halkımızla gelen misafirlerimizin Beldemizi tanıması için yapıyoruz. Bu senede depremzedelerle birlikte yapıyoruz. Keşke bu depremi yaşamasaydık. Burada yaklaşık 80-90 depremzede ailemiz var. Onlarında stres atması için yapıyoruz. Güzel olduğuna inanıyoruz. Menümüzde çorba, pilav, güveç ve tatlımız var. İftardan sonra çayımız var” şeklinde konuştu.


    İftar yemeğine katılan Remzi Kutanoğlu ise “Çok güzel, mükemmel bir ortam var burada. Mahalle muhtarımıza çok teşekkür ediyoruz. Depremzede ailelerimizin de katılım gösterdiği bir iftar programı oluyor. Herkes sıraya girdi ve yemeklerini almayı bekliyor” diye konuştu.


    İftar yemeğinin her yıl devam edeceğini ifade eden Madenli Belediye Başkanı Necip Yıldız “Bu geleneksel hale gelen köprümüz daha öncesinde 2016 yılında yaşanan selden dolayı zarar gördü. Sonra biz onu yıkarak yerine 15 Temmuz Demokrasi Köprüsü’nün minyatürünü yaptırdık. 2 yıldır da bu asma köprü yemeğini yapamıyorduk. Bu yıl Merkez mahallesi muhtarımız öncülük yaparak iş adamlarından bütçe toplayarak böyle bir yemek verdi. İnşallah bunu devam ettireceğiz. Bu yıl biz belediye olarak iftar yemeği veremedik. Sebebi 100 yılın bir afeti yaşandı. Bütün imkanlarımızı oralara sevk ettik. İnşallah seneye devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.

  • Hobi olarak başladı, birçok ülkeye ihraç ediyor

    Hobi olarak başladı, birçok ülkeye ihraç ediyor

    Asıl mesleğinin ahşap oymacılık olduğunu ve bu mesleğe 12 yıl önce hobi olarak başladığını söyleyen Murat Özdamar, “İlk 3 yıl evimde bir odayı atölyeye çevirdim o şekilde çalışmalarımı sürdürdüm. Yaptığım ürünler için sergi açmak için teklifler geldi. İlgi ve talep artınca bunu uğraş haline getirip ve küçük bir atölye kurdum. Atölye kurduktan sonra talepler çoğalınca siparişler gelmeye başladı. Hobi olarak başladığım iş ticaret olarak işe başladık. Buradan yurt içinden çalışmalarımız oldu ve yurt dışına da satışlarımız oluyor. Çeşit olarak ahşap kuş kafeslerimiz ile başladık sonra minyatür çalışmalarımız onun yanı sıra ahşap porte çalışmalarımız onun dışında su kapaklarını çeşitli süs haline getirip satılır hale getiriyoruz” dedi.

    “Ürünlerimi Türkiye ve dünyanın birçok noktasına ihraç ediyorum”

    15 metrekarelik dükkanda ürettiği ürünleri Türkiye’nin ve dünyanın birçok noktasına ihraç ettiğini kaydeden Özdamar, “Şu anda Almanya, Hollanda ağırlık olarak bu ülkeler gönderiyoruz. Yanı sıra Suriye, Irak taraflarına gönderdiğimiz ürünler oldu. Yurt dışına yeni yeni açılmaya başladık. Tabi ileriki zamanlarda çeşit ve talep artınca bu genel olarak yayılmaya başlayacaktır. Çalışmalarımı sürdürdüğüm atölye küçük bir yer yaklaşık olarak 15 metrekarelik bir alanda çalışıyorum” diye konuştu.

    “Batman’da sanatçılar çarşısı kurmak istiyoruz”

    “Başlarda çalışma sürdürdüğüm atölye bana yetiyordu ama talep ve iş artınca yer bana yetmemeye başladı” diyen Özdamar, “İşi büyütmeyi düşünüyorum. İleriki zamanda yaptığım işi Batman’da büyük bir potansiyel hale getirmeyi düşünüyorum. Benim gibi sanatçı arkadaşlarım var bu işi yapan onlar ile birlikte Batman’da sanatçılar çarşısı kurmak istiyoruz. Bu yapacağımız sanatçılar çarşısında halka ve ülkeye yaptığımız işi göstermek istiyoruz. Kentimize gelecek turistler bu ürünlerimizi görerek alıp ülke ekonomisine katkıda bulunmak istiyoruz. Biz Batman’da sanatımız ile ilgili gelecek nesilleri eğitmek istiyoruz. Gelecek nesillerimiz açısından çok iyi olur bu işten tecrübe kazanıp sonraki nesillere aktarmak için önümüze yol açmış olur devlet büyüklerimize sesleniyoruz gerekli desteği vermelerini rica ediyoruz” şeklinde konuştu.
    (OA-RK-SO-Y)