Etiket: mithat sancar

  • HDP’den ortak aday açıklaması

    HDP’den ortak aday açıklaması

    HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili olarak, “HDP ortak aday çıkarılması fikrine açıktır ama isimleri şimdi tartışmayalım. Önce ilkeler ve seçim güvenliği konuşulmalı” dedi.

    Fox TV’de İsmail Küçükkaya’nın Çalar Saat programına katılan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, HDP’nin ortak aday çıkarma fikrine açık olduğunu söyledi:

    Sancar, şu ifadeleri kullandı:

    HDP ortak aday çıkarılması fikrine açıktır ama isimleri şimdi tartışmayalım. Önce ilkeler ve seçim güvenliği konuşulmalı. İki aydır sahada yaptığımız çalışmalarda seçimleri de konuştuk. Buralardan aldıklarımızı kurullarımızda tartışıp deklare edeceğiz.

    E”n sık karşılaştığım şikayet elektrik sorunu”
    En sık karşılaştığım şikayet elektrik sorunu. Bunun en önemli sebebi elektriğin özelleştirilmesinden sonra yaşananlar. Elektrik faturaları, tarımı bitirme noktasına getirdi. Elektrik konusunda çiftçiye destek sunulmalıdır. Faturalar ödenmeyince onlarca köyün elektriği kesiliyor. Çiftçinin sulama ihtiyacını karşılayacak planlamayı yapmak gerekiyor. Halkı düşünen bir yönetim olsaydınız planlama yapardınız. Kaynakları ranta, yandaşa, savaşa ve saraya aktarırsanız olacağı budur.

    Afganistan konusu
    Afganistan’da esas olan halkın ve kadınların haklarıdır. Taliban’ın yapacağı uygulamalarla halkın acılarını artıracağına dair kanaatimiz tamdır. İnsanların hayat haklarını ve yaşama şartlarını dikkate almak gerekiyor.

    Eğitim
    Pandemide eğitim çok kötü yönetildi. En kolay yol olarak iktidar okulları kapattı. Şimdi 50-60 kişilik sınıflar var. Mutlaka bu sayı azaltılmalı. MEB 100 bin öğretmen açığı olduğunu söylüyor, neden tayin etmiyor, neden kaynaklar buraya aktarılmıyor?

  • Mithat Sancar: HDP’yi kapattırmayacağız

    Mithat Sancar: HDP’yi kapattırmayacağız

    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Bu davayı boşa çıkaracağız. HDP’yi kapattırmayacağız, büyüterek devam ettirecek gücümüz vardır. Bütün yollar kapansa bile halkla birlikte yeni bir yol yeniden açılacaktır” dedi.

    HDP Merkez Yürütme Kurulu, Anayasa Mahkemesi’nin HDP’nin kapatılması istemiyle hazırlanan iddianameyi kabul etmesinin ardından toplandı. Toplantı devam ederken, HDP Eş Genel Başkanları Mithat Sancar ve Pervin Buldan basın toplantısı düzenledi.

    Sancar, kapatma davasının aylar süren bir siyasi kampanyanın sonucunda açıldığını belirterek, “HDP’yi çeşitli platformlarda düşmanlaştıran açıklamalar yaptılar ve tehditler savurdular. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın hazırladığı ilk iddianamenin arka planında bu siyasi, tehdit ve şantaj kampanyası yer alıyor. Üstelik başta MHP olmak üzere, iktidarın çeşitli birimleri sadece HDP’yi tehdit etmekle kalmadılar bizzat başsavcılığı da tehdit ettiler. Bu arka planda hazırlanan iddianamenin herhangi bir hukuki değeri olmayacağını en az hukuk bilgisi olan kişiler de değerlendirebilir. Bunun siyasi bir operasyon olduğunu herkes kendi gözleriyle canlı bir şekilde yaşadı” dedi.

    “HDP’Yİ YAŞATACAĞIZ”

    Sancar, bu konuda kendilerine görev düştüğünü söyleyerek, “Bu davayı boşa çıkaracağız. Demokratik siyaset mücadelesinin geriletilmesine asla izin vermeyeceğiz. Bu dava demokratik siyasette kararlılığımızı, mücadeleyi büyütme azmimizi daha da artıracaktır. HDP’yi kapattırmayacağız, büyüterek devam ettirecek gücümüz vardır. Bu davada verilecek karar sadece HDP’ye yönelik olmayacaktır. HDP’yi sonuna kadar savunacağız. HDP’yi tüm teşkilatlarımızla yaşatacağız, güçlendirerek büyüteceğiz. Bu yoldaki kararlığımıza gölge düşüreceklerini sananlar yanılıyorlar. Halkın desteği ile bütün planlar boşa çıkacaktır. Bütün yollar kapansa bile halkla birlikte yeni bir yol yeniden açılacaktır. Bedel ödeyenlere sözümüz var. HDP’yi yaşatacağız, mutlaka kazanacağız” diye konuştu.

  • HDP’den CHP’ye kritik ziyaret

    HDP’den CHP’ye kritik ziyaret

    HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar başkanlığındaki HDP heyeti, CHP’yi ziyaret etti.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ve beraberindeki heyeti kabul etti.

    CHP lideri Kılıçdaroğlu’na, Genel Başkan Yardımcıları Faik Öztrak, Oğuz Kaan Salıcı ve Muharrem Erkek ile CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke eşlik etti.

     

  • HDP’li Sancar: “Cumhurbaşkanı, kabinesiyle birlikte istifa etmelidir”

    HDP’li Sancar: “Cumhurbaşkanı, kabinesiyle birlikte istifa etmelidir”

    HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Sadece Hazine ve Maliye Bakanı’nın istifası yetmez. Cumhurbaşkanı, kabinesiyle birlikte istifa etmelidir. Sorumluluğu üstlenme cesaretini ve basiretini göstermesini bekliyoruz.” dedi.

    Sancar, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, iki gündür canlı yayında bir çöküş hikayesini izlediklerini belirterek, Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığından istifasını sosyal medya hesabından paylaştığını söyledi.

    Mesajın Bakana ait olup olmadığının tartışıldığını ve iktidara yakın medyanın meseleyi hiç görmediğini ifade eden Sancar, “Muhtemelen bir işaret, talimat beklediler. Bu talimat gelmedi. Birkaç tane televizyon kanalı haberi verdi elbette ama onlar yandaş kanallar değil.” diye konuştu.

    Ortada bir ekonomik krizin olduğunu herkesin bildiğini ve kimsenin de bunu saklayabilecek durumda olmadığını savunan Sancar, “Bu ekonomik krizin sadece bir bakan, şahıs meselesi olmadığını da gayet iyi biliyoruz. Bakanının istifasının sadece bir kızgınlık, kırgınlık sorunu olmadığını da biliyoruz. Ortada çok daha derin bir sorun, sistemin iflası, rejimin çöküşü gerçeği var.” ifadelerini kullandı.

    Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişte yapılan anayasa değişikliği referandumu sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşmaları anımsatan Sancar, “Yeni sistemin şahsa bağlı olmayacağını söylüyor ama görüyorsunuz, tek bir işareti olmadan kimse artık hareket etmiyor. Medya, kamu kurumları, Meclis oradan işaret bekliyor, kurumların hepsi neredeyse tek adama bağlanmış durumda. Söylediklerinin tam tersi yaşanıyor. O nedenle bu sistem çökmektedir.” dedi.

    Yeni sistemin Türkiye’ye yoksulluğu getirdiğini ve o nedenle de çöktüğünü ileri süren Sancar, “Çöken sadece maliye bakanının koltuğu değildir; çöken sistemin kendisidir.” diye konuştu.

     “İlk fırsatta seçime gidilmelidir”

    Sancar, sorumluluğu sadece bir kişiye yükleyerek kurtulunamayacağını ve asıl sorumlunun sistemin en tepesindeki olduğunu öne sürerek, şöyle dedi:

    “Sadece Hazine ve Maliye Bakanı’nın istifası yetmez. Cumhurbaşkanı, kabinesiyle birlikte istifa etmelidir. Sorumluluğu üstlenme cesaretini ve basiretini göstermesini bekliyoruz. Önümüzde artık yeni bir dönem var. Bu dönemin de en önemli hedeflerinden biri erken seçim olacaktır. Bu sistem çöktü. Hem bu iktidarı, sistemi hem de bu düzeni değiştirmek için ilk fırsatta, en kısa zamanda seçime gidilmelidir. Seçime gitmenin de şu şartlarda en ahlaki yolu Cumhurbaşkanının kabinesiyle birlikte istifa etmesidir.”

    İktidarın çöküşünün en büyük nedeninin “Kürt düşmanlığı” olduğunu iddia eden Sancar, “Kürt sorununda çözümsüzlük politikası bugüne kadar bütün iktidarları çözen, çökerten en temel sebep olmuştur.” diye konuştu.

    Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile terör örgütü arasında yaşanan gelişmelere değinen Sancar, “Kürt güçleri arasında yüksek gerilim yaşandığı belirtiliyor. Buna ilişkin maalesef bazı olumsuz gelişmeler de yaşanıyor. Bir halk, bir bütün olarak böyle tehdit altındayken hiçbir Kürt gücü, bu gerçekliği yok sayarak kendi halkı içinde yeni acılar yaratacak gelişmelere sebep olma hakkına sahip değildir. Sorun ne olursa olsun Kürt güçlerine düşen tek şey çözümü diyalogda aramak.” değerlendirmesinde bulundu.

    Sancar, HDP’nin bu konuda üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu söyledi.

    HDP’nin yeni bir mücadele programı başlattığını hatırlatan Sancar, “Bu yeni mücadele programı, artık halkın sabrının taştığının bir ifadesi olarak hazırlandı. Sabrımız taşıyor. Baskıya, zulme, yoksulluğa, keyfiliğe, çürümüşlüğe karşı sabrımız tükeniyor. Elbette erken seçim talebimizi sürekli dile getireceğiz ama mücadeleyi sadece seçime bağlayarak o günü bekleyecek değiliz.” dedi.

    Sancar, iktidarın, istifa ve erken seçim kararı almakta direnmesi durumunda bunu hazırladıkları demokratik eylem programıyla her gün yeniden gündeme getireceklerini dile getirerek, “İstifa ve erken seçim talebini bu toplumun talebine dönüştüreceğiz. Öyle bir basınç yaratmalıyız ki kaçmak zorunda kalsınlar. Kaçtıklarında da bu ülkeyi bir beladan kurtarmakla kalmayacağız. Yeniyi, iyiyi, güzeli hep birlikte inşa edeceğiz.” diye konuştu.

  • Ali Babacan’dan HDP’ye telefon

    Ali Babacan’dan HDP’ye telefon

    Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ı telefonla arayarak gözaltına alınan siyasetçiler hakkında bilgi aldı.

    DEVA’nın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada Babacan’ın Sancar’ı telefonla arayarak, gözaltılar ve gözaltında yaşanan sağlık sorunları hakkında bilgi aldığı belirtildi.

    Açıklamanın tamamı şöyle:

    “Genel Başkanımız Sn. Ali Babacan, HDP Genel Başkanı Sn. Mithat Sancar’ı telefonla arayarak, yapılan gözaltı işlemleri ve gözaltında yaşanan sağlık sorunları hakkında bilgi almıştır.

    Genel Başkanımız, geçmiş olsun dileklerini ileterek, bu ve benzeri soruşturmaların ve soruşturmaya ilişkin usul işlemlerinin siyasi etkiden uzak, hukuk devleti kurallarına uygun bir şekilde yürütülmesi gerektiğini vurgulamıştır.”

  • HDP Eş Genel Başkanı Sancar’dan operasyon açıklaması

    HDP Eş Genel Başkanı Sancar’dan operasyon açıklaması

    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Ankara merkezli 7 ilde yapılan PKK/KCK operasyonuna ilişkin, “6-8 Ekim olaylarının sorumlusu partimiz değildir” dedi.

    HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyerek, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü PKK/KCK soruşturması kapsamındaki göz altılarla ilgili açıklama yaptı. Operasyonda, eski HDP milletvekilleri, belediye başkanları ve MYK üyelerinin gözaltına alınmasına tepki gösteren Sancar, 2014 yılındaki Kobani olaylarıyla ilgili “6-8 Ekim olaylarının sorumlusu partimiz değildir. Bu olayda partimizin sorumluluğunu ortaya koyacak hiçbir delil yoktur. HDP’yi etkisizleştirmeye, mümkünse bitirmeye azmetmiş görünüyorlar; ama bu çaba nafiledir. Arkamızda halkımızın desteği, yüreğimizde inancımız ve mücadelemizde haklılığımız devam ettikçe hiçbir güç HDP’yi alt edemeyecektir. Kimsenin moralini bozmasına gerek yok. Umutsuzluk bizim kitabımızda yazmaz. Mücadele ve kararlılık, inanç ve haklılık, varlık temelimizdir. Yolumuz açıktır, bu ülkeye barışı, demokrasiyi ve adaleti bizler getireceğiz. Biz buna inanıyoruz” dedi.

    Daha önce başka arkadaşlarının da Kobani olayları nedeniyle soruşturma ve yargılama kapsamına alındığını hatırlatan Sancar, bunların bazılarının beraat ve takipsizlik kararıyla sonuçlandığını söyledi.

  • HDP Eş Genel Başkanları, Demirtaş’ı ziyaret etti

    HDP Eş Genel Başkanları, Demirtaş’ı ziyaret etti

    HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ile Mithat Sancar, Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş ve Abdullah Zeydan’ı ziyaret etti. Ziyaret sonrası konuşan Sancar, Demirtaş’ın yeni parti kurma iddialarına çok üzüldüğünü söylediğini belirterek, “Bu tartışma köpürtüldükçe kendisinin de kısa bir açıklama yapma ihtiyacı doğdu. O kısa açıklama gereği bile kendisine çok ağır gelmiş, bunu söylüyor. HDP dışında herhangi bir mecrada adımın geçmesi bile beni üzer hatta öfkelendirir diyor” dedi.

    HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ile Mithat Sancar, Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş ve Hakkari eski Milletvekili Abdullah Zeydan’ı ziyaret etti. Buldan ve Sancar’ın bulunduğu heyet ziyaretten sonra basın açıklaması yaptı. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Demirtaş’ın parti kurma tartışmalarına çok üzüldüğünü ifade ederek, “Bazı spekülasyonlar ve tartışmalar yaşandı bu süre içinde. Selahattin Demirtaş ismi etrafında yeni parti iddiaları ortaya atıldı. Aslında kendisinin de, bizim de bunları cevaplandırmaya değer görmediğimiz ortada. Böyle bir iddiayı ciddiye almayız, cevap vermeye değer bile görmeyiz. Fakat bu tartışma köpürtüldükçe kendisinin de kısa bir açıklama yapma ihtiyacı doğdu. O kısa açıklama gereği bile kendisine çok ağır gelmiş, bunu söylüyor. HDP dışında herhangi bir mecrada adımın geçmesi bile beni üzere hatta öfkelendirir diyor. Demirtaş etrafında üretilen spekülasyonları bizim de ciddiye almamız bizim için zaten ayıp olur. Aklımızın ucundan geçmez” dedi.

    ‘BARIŞI KONUŞTUK’

    Pervin Buldan ise ziyaretin detaylarını aktararak, ağırlıklı olarak barışı konuştuklarını belirtti. Buldan, “Ağırlı olarak Türkiye’nin barışı üzerine sohbet ettik. Türkiye’nin barışa olan ihtiyacı olan ihtiyacı üzerine konuştuk. 1 Haziran itibarıyla HDP’nin başlattığı, 3 aylık, 3 aşamadan oluşan halklarla bir araya gelme, Edirne ve Hakkari’den başlayan yürüyüş, sivil toplum örgütleriyle bir araya gelme, tematik buluşmalar, halkla buluşmalar. Bütün bu süreçlerin sonunda da 1 Eylül tarihinde partimizin deklarasyonunun çok anlamlı olduğunu özellikle ifade etti. O deklarasyon içinde yayınlanan tüm maddelerin bugün Türkiye’nin ihtiyacı olduğunu ifade eden bir konuşma da yaptı. Kısacası biz barışı konuştuk. Bütün konuşmamız barış üzerineydi. Bu barış sürecini örebilmenin, geliştirebilmenin yol ve yöntemlerini konuştuk. Barış deklarasyonunu toplumsallaştırmanın yol ve yöntemlerini konuştuk” diye konuştu.

  • HDP’den “Barışa Çağrı Deklarasyonu”

    HDP’den “Barışa Çağrı Deklarasyonu”

    HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, HDP tarafından hazırlanan, “Barışa Çağrı” başlığıyla bir deklarasyon açıkladı.

    Buldan ve Sancar, Meclis’te düzenledikleri basın toplantısında, yarının 1 Eylül Dünya Barış günü olduğunu anımsatarak, partilerince “barış deklarasyonu” hazırlandığını bildirdi. Ardından sırayla Buldan ve Sancar, söz konusu deklarasyon metnini okudu.

    “Barış deklarasyonu”nda, 1 Eylül Dünya Barış Günü kutlanarak, 1 Haziran’da İstanbul’da açıklanan ve 3 ay devam eden Demokratik Mücadele Programı’nın başladığı hatırlatıldı.

    Türkiye’nin bugün ekonomiden siyasete, yönetim biçiminden toplumsal ilişkilere kadar yaşadığı sorunların temelinde, iktidarın içeride ve dışarıdaki politikalarının yattığı öne sürülen deklarasyonda, Libya, Suriye, Irak, Doğu Akdeniz ve Ege’de yürütülen politikaların, gerilim ve çatışma stratejisinin, ülkeyi belirsiz bir geleceğe sürüklediği savunuldu.

    Toplumun, iradesini teslim ettiği Meclis’ten büyük barış müjdesini beklendiği vurgulanan deklarasyonda, şunlar kaydedildi:

    “Ferasetiyle, kadim kültürleri ve derin sağduyusuyla her türden ayrıştırma, kışkırtma oyunlarına yıllardır gelmeyen 83 milyon yurttaşımız, Kürt sorununda ülke tarihinin en büyük barışını sağlayabilir. Kürt meselesinin bugün ulaştığı düzey, bütün varlığıyla çözümü dayatıyor. Gelişmelerin de gösterdiği gibi sorun artık ülke sınırlarını aşmış, bölgesel ve küresel bir boyut kazanmıştır. Çözümsüzlük sürdükçe, çatışma dinamiği diri kaldıkça Türkiye siyasal ve ekonomik açıdan küresel güçlere bağımlı ve muhtaç olmaya devam edecektir. Halbuki bu sorun esas olarak bizim sorunumuzdur ve bu ülkede, bu topraklarda çözülmek durumundadır. O nedenle diyoruz ki; sorun diğer ülkelerin başkentlerinde değil Ankara’da çözülmelidir. Dolmabahçe mutabakatı süreci, Kürt meselesinin çözüm ruhu ve felsefesi bağlamında değerini hala korumaktadır. Muhalefet partileri, iktidardan daha ileri ve daha cesur adımlar atmalıdır. Muhalefet partilerinden, somut olarak çözümün nasıl sağlanacağına ilişkin önerilerini açıkça ortaya koymalarını bekliyoruz. ”

    Deklarasyonda aydınlara ve kanaat önderlerine ise “Türkiye’nin acil bir ‘büyük barış hareketine ihtiyacı var. Bu amaç uğruna fedakarlık yapacak olan tüm aydınlar, akademisyenler ve sanatçıların her zamankinden daha fazla çaba göstermeye, taraflarla temas kurmaya ve özgürce tartışmaya davet ediyoruz.” çağrısında bulunuldu.

    HDP’nin demokratik çözüm ve barış isteyen herkesle çalışmaya hazır olduğu da aktarıldı.

    – “Atay’a yapılan saldırı, halkın iradesine saldırıdır”

    HDP Eş Genel Başkanı Sancar’dan, Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu’nun İstanbul’da bir grup tarafından darp edilmesine ilişkin değerlendirmesi de soruldu.

    Bunun üzerine Sancar, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun tutumunun sorumsuzluk ve hedef gösterme anlamına geldiğini öne sürerek, “Barış Atay’a yapılan saldırı, aslında halkın iradesine saldırıdır. Bu konuda gerekeni bütün kurullarımız ve bütün üyelerimiz ile birlikte yapacağız.” diye konuştu.

    Mithat Sancar, Mengüllüoğlu’na geçmiş olsun dileklerini iletti.