Etiket: mücadele

  • Sinekle mücadele hız kesmiyor

    Sinekle mücadele hız kesmiyor

    Bursa’yı geleceğe taşıyacak projeleri hayata geçirirken temiz hava, temiz su ve temiz toprak prensibi ile gelecek nesillere daha sağlıklı bir çevreyi miras olarak bırakmayı hedefleyen Büyükşehir Belediyesi, diğer taraftan halk sağlığını doğrudan ya da dolaylı etkileyen unsurlarla mücadele çalışmalarını hız kesmeden sürdürüyor. Özellikle yaz aylarında önemli bir halk sağlığı sorunu olarak ortaya çıkan sinekle mücadele çalışmaları 17 ilçede Tarım Peyzaj A.Ş marifetiyle tek elden yürütülüyor. Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı koordinasyonunda yürütülen çalışmalar, toplam 229 personel, 77 araç ve 234 ekipmanla devam ediyor.


    Drone ile ilaçlama

    Mücadeleyi etkin bir şekilde sürdürmek için teknolojinin tüm imkanlarından yararlanan Büyükşehir Belediyesi, bu yıl Türkiye’de bir ilk olarak ulaşılması zor sazlık alanlarda drone ile biyosidal ürün uygulaması yapmaya başladı. Böylelikle havada drone, suda amfibik araç, karada ise motorize ve yaya ekiplerle etkin bir mücadele sergileniyor. Kurban Bayramı öncesinde, ‘kurban atıklarının usulüne uygun bertaraf edilmesine yönelik’ yapılan tüm uyarılara rağmen, atıkların gelişi güzel çevreye bırakılması veya gerekli temizlik hizmetlerinin zamanında yapılmaması yüzünden karasinek popülasyonundaki artış üzerine, çalışmalarda karasinekle mücadeleye ağırlık verildi. Bunun yanında yaz döneminde gelen yoğun yağışlar sonrasında üreme alanlarında genişleme yaşanan sivrisinek türleri de yoğun ilaçlama ile baskı altına alınıyor.


    Su birikintilerine dikkat

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, sinek ve haşere ile mücadelenin yaz kış aralıksız devam ettiğini hatırlatarak, bu mücadelede vatandaşlara da önemli görevler düştüğünü söyledi. Yaz aylarında ülke genelinde etkili olan yağışların, sivrisineklerin üreme alanlarını genişlettiğini hatırlatan Başkan Aktaş, “Yağışlar sonrasında özellikle balkondaki kovalarda, çatı saçaklarında ve bahçelerdeki bidonlar gibi alanlarda su birikintileri oluşuyor. Sivrisineklerin üreme alanı haline gelen bu birikintilerin engellemesi konusunda vatandaşlarımızdan da hassasiyet bekliyoruz. Rögar, fosseptik, kapalı alan ve su kanallarındaki ilaçlamalarımız sorun ortadan kalkana kadar devam edecek” dedi

  • Kanserle mücadelede önemli keşif

    Kanserle mücadelede önemli keşif

    İskoçya’nın Glasgow Üniversitesi araştırmacıları, bağırsak kanseri ile mücadelede onlarca yıllık gizemi çözdüklerini açıkladı. Kanserli hücrelerin bağışıklık sistemini nasıl atlattığı tespit edildi.

    Bilim insanları, farklı ülkelerden hastalardan alınan tümörleri mercek altına aldı.

    Kanserli hücrelerin bağışıklık hücrelerini “moleküler boyutta bozduğu ve bu sayede görünmez hale geldikleri” görüldü.

    Kanserle savaşan “T” hücrelerinin “kör ve sağır” hale geldiği ve tümör oluşumunu engelleyemediği belirtiliyor.

    Bilim insanları, “Bağırsak kanseri vakalarında bağışıklık hücrelerinin neden hiç tepki vermediğini nihayet anladık.” diyor.

    Keşif sayesinde bağışıklık hücrelerinin özel ilaçlarla yeniden aktif hale getirilebileceği belirtiliyor.

    Dünya çapında her yıl yüz binlerce kişinin ölümüne yol açan bağırsak kanserleri en ölümcül kanser türleri arasında yer alıyor.

    Bilim insanları, keşif sayesinde bağırsak kanseri için yeni tedaviler geliştirilebileceğini söylüyor.

  • Hem karadan hem de havadan mücadele

    Hem karadan hem de havadan mücadele

    Balıkesir Büyükşehir Belediyesi il genelinde haşere ile mücadele çalışmalarında ilçe belediyelerini yalnız bırakmıyor. 4 yıldır ilçe belediyelerine; araç, ekipman ve tonlarca biyosidal ürün desteği veren Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ayrıca larvacid tespit ve uçkun ilaçlama desteği de vermeye devam ediyor.

    Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, 20 İlçe Belediyesi ile koordineli olarak yürüttüğü haşere ile mücadele çalışmalarında çıtayı daha da yükseltmek için ilçe belediyelerinin haşere ile mücadeleyi ilgilendiren birim müdürlerine, üç günlük biyosidal ürün uygulama eğitimi verdi.

    Balıkesir Büyükşehir Belediyesi; sulak ve sazlık alanların çok olduğu haşerelerin hızlı bir şekilde çoğalarak yayıldığı; Edremit, Burhaniye, Gömeç, Ayvalık, Bandırma, Erdek ile Manyas, Gönen gibi çeltik üretimi yapan ilçelerde araçların giriş yapamadığı alanlarda Zirai Drone (ZİHA) ile havadan sivrisinek larva mücadelesi yaparak ilçe belediyelerine büyük destek veriyor.

    Dünya sağlık örgütü onaylı ilaç

    Ekipler; droneye yükledikleri suda çözülebilen Dünya Sağlık Örgütü’nün onayladığı Sağlık Bakanlığının ruhsatlandırdığı biyosidal ilaçları, insan ve araç ile erişilemeyen sivrisinek üreme kaynaklarına havadan bırakıyor. Bu çalışma ile; sazlık alanlar, bataklıklar, büyük su birikintileri ve kanallar ilaçlanıyor. Çevreye herhangi bir zararı olmayan ilaçlar, suda çözüldüğünde geniş bir alanda sivrisinek larvalarını yok ediyor. Bu sayede vatandaşların rahat bir yaz mevsimi geçirmeleri hedefleniyor. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı tarafından ilaçlama çalışmalarına yaz boyunca aralıksız olarak devam edilecek.

  • Uyuşturucu ile mücadele sürüyor

    Uyuşturucu ile mücadele sürüyor

    Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca uyuşturucu madde ticareti yapmak suçu dahilinde yürütülmekte olan soruşturmada Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yürütülen planlı-projeli çalışmada; Düzce Merkez Konuralp Mahallesinde Y.Ş. isimli yakalandı. Şahsın üzerinde aracında ve ikametinde yapılan aramada 2 parça toplam 10 gram Metamfetamin, 1 gram Esrar, 4 adet sentetik Ecza Hap, uyuşturucu öğütücü aparat ele geçirildi. Şahıstan uyuşturucu aldığı tespit edilen 2 şahıstan da 2 gram Metamfetamin elde geçerildi. Şahıslara uyuşturucu madde bulundurmak ve kullanmak suçundan adli işlem yapılırken, Y.Ş. ise uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan Düzce Sulh ceza mahkemesince tutuklandı.

  • Gal arısıyla mücadele devam

    Gal arısıyla mücadele devam

    Kestane ağaçlarına arız olan Dryocosmus kuriphilus (Gal arısı), 2021 yılında Akçakoca ormanlarında görülmeye de başlamıştı. Hızlı bir şekilde yayılım gösteren Gal arısıyla 2021 yılından beri mekanik ve biyolojik mücadele çalışmaları yapılmakta. Bolu Orman Bölge Müdürlüğü bünyesinde kurulan laboratuvarda son iki yıldır Gal arısının yırtıcısı olan Torymus sinensis üretimi başlatılmıştı.

    Kestane ağaçlarında arız olan Gal arısı kestane ağaçlarında gal oluşumuna neden olmakta, bu da ağaçlarda meyve üretimi verimini düşürmektedir. Aynı zamanda arıcılık faaliyetlerini de olumsuz olarak etkilemektedir. Kestane balı üretimini olumsuz etkileyen bu böcek türüne karşı biyolojik mücadele çalışmalarına bu yılda devam etmektedir.

    Bolu Orman Bölge Müdürlüğü bünyesinde bulunan laboratuvar ortamında üretilen bin 800 adet Torymus sinensisler Akçakoca Orman İşletme Müdürlüğü Altınçay Şefliğinde doğal ortamda ki kestane ağaçlarındaki Gal arılarının oluşturduğu gallerin bulunduğu dallara bırakıldı.
    Torymus sinensis üretimi laboratuvarda devam etmektedir, üretilen yırtıcılar Gal arısıyla mücadele için aralıklarla Akçakoca Orman İşletme Müdürlüğünde gal arısının arız olduğu ormanlara bırakılacak.

  • Soluk borusuna kaçan fıstık yüzünden yaşam savaşı veriyor

    Soluk borusuna kaçan fıstık yüzünden yaşam savaşı veriyor

    Olay, Kemalpaşa Mahallesi Plevne Sokak’ta bulunan bir evde meydana geldi. Suriye uyruklu Ahmed (26) ve Emine Mustafa (23) çiftinin 1 yaşındaki bebeği Abir Mustafa, evde emeklediği sırada yerde bulduğu fıstığı ağzına attı. Soluk borusuna kaçan fıstık nedeniyle nefes alamayan bebek bir anda yerde hareketsiz kaldı.


    Durumu fark eden aile, bebeği özel araçla İnegöl Devlet Hastanesi Acil Servisine götürdü. Acil serviste doktorların hayata döndürdüğü bebek, ambulansla Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Bebeğin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi.
    Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • Nilüfer’de kaçakla mücadeleye devam

    Nilüfer’de kaçakla mücadeleye devam

    Planlı kentleşme ile dikkat çeken Nilüfer’de kaçak yapılara göz açtırılmıyor. Gelen şikayetleri de değerlendiren Nilüfer Belediyesi ekipleri, Ürünlü ve Alaaddinbey Mahalleleri’nde 3 kaçak yapı tespit etti. Kaçakla mücadele çalışmasında polis, zabıta, çevik kuvvet ve sağlık ekipleri de bulundu.
    Gerekli tedbirleri alan ekipler, Alaaddinbey Mahallesi’nde inşa edilmiş çelik konstrüksiyon yapıyı yıktı. İş makinesinin kullanıldığı yıkım çalışmasında tarla vasfındaki alana kurulmuş 850 metrekarelik depo yıkıldı.


    Nilüfer Belediyesi’nin yıkım kararı aldığı, tarla vasfında olan Alaaddinbey Mahallesi’ndeki 600 metrekarelik bir işyeri ile Ürünlü’de bulunan 2 bin 600 metrekarelik bir diğer kaçak işyeri ise mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı alması nedeniyle yıkılamadı.

  • Gaz yağı içen çocuk yaşam mücadelesi veriyor

    Gaz yağı içen çocuk yaşam mücadelesi veriyor

    Olay, Mesudiye Mahallesi 1. Aydın Sokak’ta bulunan bir evde meydana geldi. 2 yaşındaki Alparslan D., evde oyun oynarken masa üzerinde bulunan şamdandaki gaz yağını içti. Bir süre sonra fenalaşan çocuk, özel araçla İnegöl Devlet Hastanesine kaldırıldı.

    Sağlık durumu kötüye giden çocuk, ambulansla Bursa Şehir hastanesi çocuk yoğun bakım servisine sevk edildi.
    Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • Zararlı haşerelere karşı mücadele başladı

    Zararlı haşerelere karşı mücadele başladı

    Afyonkarahisar’ın Çay ve İhsaniye ilçelerinde Tarım ve Orman Müdürlüğü teknik personelince ekim alanlarında süne kımıl sürvey çalışmaları yapılmaya başlandı. Çalışmalar çerçevesinde ekipler yıl içerisinde oluşabilecek muhtemel zararın önceden belirlenmesi, zararlı popülasyon yoğunluğunu tespit ediyor. Çalışmaların diğer ilçelerde de yapılacağı kaydedildi.

  • Enfeksiyonla mücadelede

    Enfeksiyonla mücadelede

    Hastane enfeksiyonlarında kullanılmak üzere üretilen hijyenik LED lambalar enfeksiyon sayılarını azaltmada ön plana çıkarken, Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, gün ışığı teknolojisine sahip hijyenik LED ışığının gerek havada gerek ışığın vurduğu yüzeydeki mikroorganizmaları öldürdüğünü veya çoğalmalarını engellediğini ve böylece enfeksiyon sayılarının azaldığını belirtti.

    Hastanenin özellikli servislerinde, hijyenik LED ışık kullandıklarını ve hastaların enfeksiyon oranlarında düşüş gördüklerini kaydeden Yılmaz, gün ışığı teknolojisine sahip Hijyenik LED ışığının gerek havada gerek ışığın vurduğu yüzeydeki mikroorganizmaları öldüren veya çoğalmalarını engelleyen bir ışık olduğunu söyledi. Yılmaz, “Işık teknolojisi nispeten yeni ama eskiden beri tedavi amaçlı olarak kullanılan bir yöntem. Eski Mısırlılar’ın, hastalarını gün ışığına çıkararak tedavi ettiklerini, yine eskiden özellikle tüberkülozlu hastaların güneşe çıkartılarak gün ışığından faydalanılarak tedavi edildiğini biliyoruz. Işığın insan sağlığına ve hijyene katkı sağladığı muhakkaktır. Işık, açıkça, dünya üzerindeki yaşamın anahtarıdır. Işık, insan da dahil olmak üzere çok sayıda türün yaşamlarını değişen dış veya çevresel koşullara göre ayarlamasına izin veren içsel saatleri ayarlayarak etki yapar. Onlarca yıl önce dile getirilen öneriler doğrultusunda, ışık, işlevsel olarak bir ilaç eşdeğeri olarak düşünülmelidir.

    Bu bağlamda, ışığa maruz kalmanın zamanlaması, kalitesi (dalga boyu) ve miktarı (doz) insan sağlığı ve hastalığı için kritik derecede önemli olabilir. 2017 Nobel Tıp Ödülü, ışığın renk sıcaklığından ve yoğunluğundan etkilenen sirkadiyen ritim üzerine yapılan araştırmalara verildi. Işık aslında bir hayat, bunun için bilim insanları son dönemlerde ışık teknolojisiyle mikroorganizmaları nasıl yok ederiz? diye düşünmeye başladılar. Özellikle antibiyotiklere dirençli mikroorganizmalar bilim insanlarını mikroorganizmalarla mücadelede doğal yolların araştırılmasına yol açtı. Ultraviyole ışıklar ve mavi ışığın canlıların olduğu ortamda kullanılamaması nedeniyle gün ışığı teknolojisinin mikroorganizmalar üzerindeki etkisi araştırılması gündeme gelmiş ve gün ışığındaki gerek frekans gerek dalga boylarının ayarlanmasıyla mikroorganizmaları öldürücü düzeylerde ışın sağlanarak ışığın etkinliği ispatlanmıştır. Bu konuda dünyada birçok çalışması yürütülmekte olup ülkemizdeki çalışmalar sonucunda elde edilen ürünün etkinliği laboratuvar şartlarında kanıtlanmıştır” dedi.

    “Evlerde özellikle kişilerin bir arada oldukları oturma odaları, lavobalar, yatak odalarında kullanılmasını öneriyoruz”

    “Ülkemizde yapılmış teknolojilerden birini üniversite olarak hem aydınlatma amaçlı hem de dezenfeksiyon amaçlı hastanemizin riskli ünitelerinde kullanmaktayız” diyen Gürdal “Gerek havadaki mikroorganizmaları yok etmesi (özellikle salgın döneminde damlacıkla bulaşan enfeksiyonları önlemek) gerekse de ışığın vurduğu yüzeydeki temasla bulaşan mikroorganizmaları yok etmesi bu ışığın kullanımındaki en önemli avantajları oluşturmaktadır. Bu teknolojiyi Rektörlüğümüz ve Başhekimliğimizin katkılarıyla geçen yılın Temmuz ayında itibaren hastanemizin özellikli servislerinde, enfeksiyon ve yoğun bakım ünitelerinde kullanıyoruz. Bu teknolojiyle birlikte başta damlacıkla bulaşan solunum yolu enfeksiyonları, kateter enfeksiyonları ve cilt-yumuşak doku enfeksiyonlarının azaldığını tespit ettik. Bu ışık teknolojisi ileride belki daha da iyi geliştirilerek daha etkin halde kullanılacaktır. Ayrıca bunun ampul formları da var. LED ampulleri tekrarlayan enfeksiyon hastalıkları olan kişilere öneriyoruz. Bu kişiler bu ampulleri evlerinde kullanmaktalar ve bu kişilerde enfeksiyon tekrarlama sayısının azaldığına şahit oluyoruz. Bu konuda klinik çalışmalar devam ediyor. Evlerde özellikle kişilerin bir arada oldukları oturma odaları, lavobalar, yatak odalarında kullanılmasını öneriyoruz. Tekrarlayan enfeksiyonu olan hastalar, kanser hastaları ve yatalak durumda olan hastalarda yeni enfeksiyonların gelişimini önlemek çok önemlidir” şeklinde konuştu.

    Hijyenik LED ışıkların İstanbul, Ankara ve İzmir’de birkaç merkezde kullanıldığını hatırlatan Yılmaz, “Ülkemizde çeşitli merkezlerde bulunduğunu biliyoruz. Biz yoğun bakımlarda ve kliniklerde kullanarak klinik çalışmasını yapan ilk merkeziz diyebiliriz. Klinik çalışma yapan birkaç merkez daha var, ancak bizim çalışmamız büyük çaplı bir klinik çalışma ve önümüzdeki ay sonunda çalışmayı sonlandıracağız. Temmuz ayı itibariyle de 12 aylık sonuçlarımızı rapor olarak düzenleyeceğiz. Özellikle ciltten bulaşan enfeksiyonlar, kateter enfeksiyonlar için belirgin bir azalma olduğunu söyleyebiliriz. Solunum yoluyla bulaşan enfeksiyonlarda ışığın kullanıldığı servislerde enfeksiyonlar daha az karşımıza çıkıyor. Hem aydınlatma amaçlı hem de dezenfeksiyon amaçlı kullanılabilecek güzel bir ürün olarak düşünüyoruz. Yaygınlaşma noktasında dünyada yaygınlaşmaya başladığı haberlerini alıyoruz. Çeşitli ülkelerde bu teknolojinin kullanıldığı bilgileri var ve biz de bu konuda ki ilk klinik çalışmayı yayınlamayı planlamaktayız” ifadelerini kullandı.