Etiket: müfredat

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yeni müfredata ilişkin açıklama

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yeni müfredata ilişkin açıklama

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni müfredat için yapılan tanıtım töreninde konuştu. Erdoğan, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin, milletin köklü tarihini ve kültürünü merkeze aldığını söyledi.

    Modelin, uluslararası standartlar gözetilerek, günümüz dünyasının ileri bilim ve teknolojiye duyduğu ihtiyacı karşılama amacı taşıdığını anlatan Erdoğan, “Yeni müfredatımızla öğrencilerimizin milli, manevi değerler istikametinde okuyan, düşünen, araştıran şahsiyetler olarak yetiştirilmesini hedefliyoruz. Çocuklarımızı demokrasiye, cumhuriyete, bizi millet olarak bir arada tutan temel değerlere sahip çıkan bireyler olarak geleceğe hazırlamayı hedefliyoruz.” dedi.

    Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

    “Her yıl bütçeden aslan payını eğitime ayırdığımız gibi, bu yıl da geleneği bozmayarak yaklaşık 1 trilyon 620 milyar lirayı eğitime tahsis ettik. Eğitime harcanın her kuruşun Türkiye’nin aydınlık yarınlarına yapılan muazzam bir yatırım olduğunun bilinciyle hareket ediyoruz.

    Şartlı eğitim yardımından, barınma ve bursların artırılmasına, ücretsiz yemek hizmetinden, ücretsiz ders kitapları ve yardımcı kaynaklara kadar çok kapsamlı adımlar attık. Sadece son bir yılda 19 milyon 600 bin öğretim materyalinin baskı ve dağıtımı yapıldı. Yine bu sene 20 milyon 385 bin adet yardımcı kaynak kitabı öğrencilerimize ulaştırdık.

    “OECD ORTALAMASINI YAKALAMIŞ BULUYORUZ”

    2003 yılından bu güne kadar toplam 372 bin 995 adet yeni derslik yapımını tamamlayarak, eğitim camiamızın hizmetine sunduk. Geride bıraktığımız 1 yılda 13 bin 715 yeni dersliği ülkemize kazandırdık. Derslik başına düşen öğrenci sayısını ilköğretimde 23’e, ortaöğretimde ise 22’ye indirdik. Bu oranlarla OECD ortalamasını yakalamış bulunuyoruz.

    Bu sene atayacağımız 20 bin yeni öğretmenle eğitim ordumuzu daha da güçlendireceğiz. Milli Eğitim Bakanlığımız süreci şeffaf bir şekilde yürütüyor. Sadece atama boyutunda değil, özlük hakları ve mali imkanlar açısından da öğretmenlerimizi destekliyoruz. Söz verdiğimiz üzere öğretmenlerin ek göstergelerini 3600’e çıkardık.

    Fatih Projesi’yle 619 bin etkilişimli tahtanın kurulumunu yaptık. Üniversiteye girişteki katsayı farklılıklarını giderdik. Meslek okullarına üvey evlat muamelesi uygulamasına son verdik. Mesleki eğitim politika belgesini oluşturduk.

    ÖĞRETMENLİK AKADEMİSİ MECLİS’E GELİYOR

    Öğretmenlik Mesleği ve Milli Eğitim Akademisi kurulmasıyla ilgili kanunun hazırlıklarını tamamladık. İnşallah yakında Meclisimizde görüşmeleri başlayacak.

    AİLE BİZİM İÇİN HAYATİ ÖNEME SAHİP”

    Bu sene seçimlik dersler havuzunu biraz daha genişlettik. Nezaket ve görgü kuralları, Türk toplumsal yapısında aile gibi dersleri ilave ederek ailelerimizden gelen talebi karşıladık. Aile konusu son günlerde altını çizdiğim üzere bizim için hayati öneme sahiptir. Çok erken yaşlardan itibaren çocuklar, küresel kültürün dayatmalarına maruz kalmaktadır. Bunların en başında da cinsiyetsizleştirme projeleri vardır. Çizgi filmlerden, sinema yapımlarına, dijital oyunlardan, sosyal medyaya kadar pek çok alanda evlatlarımız bu projelerle sık sık karşılaşıyor. Amerika başta olmak üzere birçok batı ülkesinde ailelerin temel endişe kaynağı, çocukları objeleştiren bu sapkın akımlardır.

    “KENDİNİ YENİLEMEYEN ÜLKELER YARIŞIN DIŞINDA KALMAYA MAHKUM”

    Değişimi kaçıran, gerisinde kalan değil, değişimi yakalayan bir anlayışla hareket etmek gerekir. Dünya değiştirken, Türkiye nasıl aynı kalmıyorsa bütün unsurlarıyla eğitim sistemimizin de yerinde sayması beklenemez. Her gün yeni bir gelişme oluyor, yeni fikirler, buluşlar, yöntemler ortaya çıkıyor. Yapay zeka ve insansız teknolojiler giderek günlük hayatımızın bir parçası haline geliyor. Teknoloji devrimi karşısında kendini yenilemeyen ülkeler dünyadaki yarışın dışında kalmaya mahkumdur.

    Eğitimin ömür boyu devam eden, yaşayan, canlı ve dinamik bir süreç olduğunu hepimiz gayet iyi biliyoruz. Burada mühim olan yenilenmekle birlikte köklerden kopmamaktır. Önemli olan, bu ülkenin varlığını borçlu olduğu değerlerle olan bağının her şart altında muhafaza edilmesidir.

    “EN ÇETİN MÜCADELEYİ BASKICI ANLAYIŞA KARŞI VERDİK”

    Daha önce eğitimin alt yapısı gibi, temel değerlerinde de sorunlar vardı. Cumhuriyet tarihimizin önemli bir bölümünde bizi yansıtan bir eğitim modelimiz malesef olmadı. Eğitim sistemimiz daha çok ezbere ve ezberciliğe dayanıyordu. Hayata hazırlamak yerine, sınava hazırlamayı önceleyen bir anlayış sisteme damgasını vurdu. Sanata, spora, kültüre, edebiyata hak ettiği değeri vermeyen, soru sormayı yeterince teşvik etmeyen bir eğitim sistemiyle uzun yıllar idare ettik.

    Yasakçılık ve tek tipleştirme bu dönemin bir başka özelliğiydi. Meslek liselerinin ve imam hatip okullarının katsayı engeliyle önü kesildi. Başörtüsü sadece lisede değil, üniversitede, kamuda bile yasaktı. İktidarlarımız döneminde en çetin mücadeleyi yasakçı ve baskıcı anlayışa karşı verdik. Birileri bu ülkede yasakların kalkmasını istemediler. Adaletsizliklerin giderilmesini istemediler. Göbeğini kaşıyan adam diyerek aşağıladıkları insanların çocuklarını, kendileriyle aynı imkanlara sahip olmasını hiçbir zaman istemediler.

    “KİMSEYİ ZORLAMA YOK, GÖNÜLLÜLÜK ESAS”

    İş dünyasından, siyasete, medyadan, akademiye uzanan bir yelpazede bu çevrelerin halen kümelendiğini biliyoruz. Eskisi kadar sesleri çıkmasa da bunlar buldukları her fırsatı kullanıyor. Buna geçtiğimiz günlerde Ankara’da yeniden şahit olduk. Öğrencilerimizin bir sınav öncesinde velileriyle birlikte camiye davet edilmesi, birilerini son derece rahatsız etti. Burada kimseyi zorlama yok. Sadece gönüllülük esasına göre bir davet var. Ama aralarında gazeteci, siyasetçi, sendikacı olan kimi çevreler buna bile tahammül edemiyor. Güya laiklik maskesiyle kendi zihin dünyalarındaki faşizmi gizlemeye çalışıyorlar. Laikliği din ve inanç karşıtlığı gibi anlayan ve bunu herkese dayatan 28 Şubat artıklarına biz bugüne kadar boyun eğmedik, eğmeyiz.

    “KENDİLERİNİ SORGULAMAYA DAVET EDİYORUZ”

    Eski Türkiye’nin kötü alışkanlıklarının tekrar nüksettirilmesine müsade etmeyiz ve etmeyeceğiz. Şöyle geriye doğru baktığımızda inanın bazen içimiz kan ağlıyor. Geçmişte yapılan yanlışları düşündüğümüzde bu millete çektirilen acılara üzülüyoruz. Evlatlarımızın yıkılan hayallerine, karartılan geleceklerine üzülüyoruz. İnanç değerleriyle okulları, kariyerleri arasında tercihe zorlanan gençlerimizin yürek burkan hikayelerine üzülüyoruz. İnşallah milletimizin ve yarınlarımız olan evlatlarımızın haklarına, hukuklarına ve özgürlüklerine el uzatılmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz.

    Herhangi bir kısıtlama olmadan herkes eleştirisini, düşüncesini, kaygılarını özgürce ifade etti. Hiç kimse ben yaptım oldu anlayışıyla hareket etmedi. Tüm bu gerçekler ortadayken aynı zihin dünyasının ürünü olan argümanların tedavüle konulmasını iyi niyetli görmüyoruz. Maarif, bu kavramdan nem kapacak kadar milletle ve milletin kökleriyle bağlarını koparmış olanlara söyleyecek söz bulamıyoruz. Pedagojik değil tamamen ideolojik kaygılarla eğitim hamlemize karşı çıkanları bir an önce kendilerini sorgulamaya davet ediyoruz.

    “EĞİTİM KONUSUNU SİYASİ TARTIŞMALARDAN UZAK TUTALIM”

    Eğitim, öğretim konusunu günübirlik siyasi tartışmaların çekişme alanından uzak tutalım, yıpratmayalım istiyoruz. Bunda da samimiyiz. Evlatlarımıza kazandırdıklarına bakmadan, sadece ön yargılarından dolayı yeni modelimize karşı çıkanların yapıcı davranmasını ümit ediyoruz. Eğitim öğretimde yılların hatta on yılların ihmallerini telafi etmenin çabasındayız. Öğrencilerimizi okumaya, araştırmaya, düşünmeye sevk eden bir eğitim öğretim sistemini yerleştirmeye çalışıyoruz.

    Maarif modeli, milletimizin köklü tarihini, kültürünü merkeze alan bir bakış açısıyla hazırlandı. Modelimiz, uluslararası standartlar gözetilerek günümüz dünyasının ileri bilim ve teknolojiye duyduğu ihtiyacı karşılama amacı taşımaktadır. Yeni müfredatımızla öğrencilerimizin milli, manevi değerler istikametinde okuyan, düşünen, araştıran şahsiyetler olarak yetiştirilmesini hedefliyoruz. Çocuklarımızı demokrasiye, cumhuriyete, bizi millet olarak bir arada tutan temel değerlere sahip çıkan bireyler olarak geleceğe hazırlamayı hedefliyoruz.”

  • Bakan Tekin’den müfredat açıklaması

    Bakan Tekin’den müfredat açıklaması

    Milli Eğitim Bakanlığı’nın çocukların teorik bilgilerini pratiğe dönüştürmesi için organize ettiği Harezmi Eğitim Modeli Şenliği, Sultangazi’de de gerçekleştirildi. Sultangazi Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen şenlikte ilçedeki 71 okulda 140 ekiple uygulanan Harezmi Eğitim Modeli projeleri sergilendi.

    “Çocuklarımızın okulla bilgi yüklenen kişilerin olmasını değil, öğrendiklerini hayata geçirebilecekleri ortamlar oluşsun”

    Programa katılan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Biz çocuklarımızın Harezmi Modeli’nde olduğu gibi okulda öğrendikleri teorik bilgileri pratik hayata geçirebilmeleri, beceriye dönüştürebilmeleri için müfredatı değiştirdik. İtiraz edenler buna mı itiraz etmiş anlamış değilim. Biz diyoruz ki, çocuklarımız Türkçe’yi, ana dilini güzelce kullansın. Bunu uygulayarak göstersin diyoruz, geleceğin yazarları olsun. Buna mı itiraz ediyorlar, anlamış değilim. Müfredat değişiklikleri ile yapmak istediklerimiz işte budur. Çocuklarımızın okulla bilgi yüklenen kişiler olmasını değil, öğrendiklerini hayata geçirebilecekleri ortamlar oluşsun. Öğrendiklerini beceriye dönüştürebilecekleri şeyler oluşsun diye şu ortamı oluşturalım diye müfredatlarımızı değiştirdik. Çocuklarımızın üzerine şu ortamlara zaman bırakmayacak bilgi yükünü alalım diye müfredatlarımızı değiştirdik” dedi.

    Müfredat değişikliği ile ilgili gelen eleştirilere değinen Bakan Tekin, “Çocuklarımızın üzerindeki bilgi yükünü, okullarımızdaki müfredatın ağırlığını yüzde 35’in üzerinde azaltmak için müfredatımızı değiştirdik. Uluslararası raporlarda çağdaş dünyanın verilerinde bize yöneltilen eleştirileri ortadan kaldırabilmek, sizin müfredatınız çok ağır, sizin müfredatınız sadece bilgi odaklı, beceriye dönük değil eleştirilerini ortadan kaldırmak için müfredatımızı değiştirdik. Çocuklarımız, geleceğe, geleceğin Türkiye’sine, toplumuna, milletine, bayrağına faydalı olabilmek için değerlerine sahip çıkabilsin diye müfredatımızı değiştirdik. Bu değişikliğin sonuçları böyle olacak” şeklinde konuştu.

    “Önümüzdeki yıl 76 bin okulumuzun tamamında Geleceğin Yazarları Projesi hayata geçsin istiyoruz”

    Velilere seslenen Bakan Tekin, “Artık çocuklarımız okullara daha severek gidecekler, okullarda öğrendikleri bilgileri hayata geçirebilecekler. Bugün burada Harezmi Modeli için 71 okulumuz var. İnanıyorum ki müfredatımız hayata geçtikten sonra 76 bin okulumuzun şurada tamamı bu şekilde sahip çıkacaklar. Bugün Geleceğin Yazanları Projesi’ne Sultangazi’de 21 okulumuz dahil olmuş. Biz istiyoruz ki önümüzdeki yıl 76 bin okulumuzun tamamında Geleceğin Yazarları Projesi hayata geçsin. Çocuklarımız, hayatlarının çok az bir kısmını bizimle okullarda geçiriyorlar. Asıl büyük kısmını sizlerle yani aileleriyle geçiriyorlar. Siz çocuklarımızın okuldaki gayretlerine, öğretmenlerimizin okulda sizin çocuklarınız için yaptıkları fedakarlıklara biraz destek olursanız, çok güzel bir tablo ortaya çıkacak. O yüzden ben velilerimize de özellikle alkış istiyorum, onlara da teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

  • Yeliz Toy: Yeni müfredat bilime aykırı

    Yeliz Toy: Yeni müfredat bilime aykırı

    Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ onaylandı. Onayın ardından yeni müfredatla ilgili, eleştiriler de peşinden geldi. Konuya ilişkin Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, Line TV mikrofonuna özel açıklamalarda bulundu.

    Yeliz Toy, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin gerici olduğunu dile getirdi:

    “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli bilime, hukuka, pedagojiye aykırıdır. Tüm uzmanlar, biz eğitimciler bu modeli reddediyoruz. Bu müfredat sömürü ve gericiliğin müfredatıdır diyoruz. Okullardan bilimi kovan, müfredattan bilimi çıkaran, özellikle laikliği yok sayan ve 1970’lere dayanan bir maarif davasını temel alan ve temelinde de zaten erdem, değer ve eylem dedikleri çağ dışı bir modeldir. Dolayısıyla Eğitim-İş olarak biz bu konuda itirazlarımızı götürmüştük. Binlerce imzayı bakanlığa ulaştırmıştık. Şimdi bundan sonra da Talim ve Terbiye Kurulunca onaylandıktan sonra yeni bir eylemlilik sürecine başlıyoruz. Tüm kamuoyunu, velileri de yanımızda olmaya davet ediyoruz”

    Eğitim İş Bursa Şubesi, yeni müfredatla ilgili nasıl çalışmalar yürütüyor, Yeliz Toy açıkladı:

    “Hep birlikte bütün bir yaz tatili boyunca eylemlilik sürecinde bu model geri çekilinceye kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü bu sadece bir eğitim programı değil. Çok daha fazlası. Türkiye’nin tüm ruhunu, felsefesini değiştiren ve yetişecek nesillerin tamamen bir dine mensup, bir mezhebe mensup, bilimsel düşünemeyen, eleştirel bakamayan, çağdaş bir eğitim alamamış, bir medeniyet perspektifiyle yetişmesini sağlayan, bunu hedefleyen çok tehlikeli ve çok kritik bir konudur. O yüzden biz tüm toplumla birlikte, velilerle birlikte mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu tasarı geri çekilene kadar, uygulanmaya başlasa dahi, kendi değerler eğitimimizi ortaya koyarak, Atatürk’ün öğretmenleri olarak kendi değerlerimizi anlatmaya ve çağdaş eğitimden vazgeçmeden mücadele etmeye de devam edeceğiz”

     

  • Yeni müfredat onaylandı

    Yeni müfredat onaylandı

    Milli Eğitim Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ kapsamında Ortaöğretim Genel Müdürlüğünce 9 dersin öğretim programı ile ortak metni, Temel Eğitim Genel Müdürlüğünce 10 dersin öğretim programı, Din Öğretimi Genel Müdürlüğünce 7 dersin öğretim programı 26 Nisan’da kamuoyunun görüş ve önerisine sunuldu. 10 Mayıs’a kadar askıda kalan taslağa bu sürede 67 bin 284 görüş ve öneri iletildi.

    ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ için iletilen görüş ve önerilerin öğretim programlarına yansıtılması için ilgili komisyonlar gerekli tasnif ve değerlendirmeleri yaptıktan sonra yeni müfredat Talim ve Terbiye Kurulunun onayına sunuldu.

    Yeni müfredat taslağına öğretmenlerden 38 bin 865 görüş ve öneri gelirken müfredat taslağına katkı sunmak isteyen sivil toplum kuruluşları, eğitim platformları ile eğitimin diğer paydaşları ise 28 bin 419 görüş bildirdi.

    Müfredat için görüş ve önerilerin yüzde 58’i öğretmenlerden, yüzde 42’si ise diğer paydaşlardan geldi.

    Gelen görüşlerin üçte biri ortak metne, altıda biri ise okul öncesi eğitim programına yönelik oldu.

    Yeni müfredat taslağı hakkında iletilen tüm görüş-öneriler, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından değerlendirildi.

    Görüş ve öneriler, askı sürecinde her gün Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı komisyonları ile ilgili genel müdürlüklerle paylaşıldı.

    Eğitim paydaşlarından gelen 67 bin 284 görüş ve öneri tek tek tasnif edildi. Bu çerçevede öğretim programlarında bazı genel tashihler yapıldı.
    G

    örüş ve öneriler, şeffaflık, bilimsellik ve katılımcılık ilkelerinin gereği olarak değerlendirilerek öğretim programlarına yansıtıldı.

    Yeni müfredata ilişkin 26 dersin ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ öğretim programları, 16-22 Mayıs’ta kurul gündemine alınarak görüşüldü. Tekrar görüşülen yeni müfredat, Talim ve Terbiye Kurulu onayından geçti.

    Erişime açıldı

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının onay sürecinden geçen yeni müfredatı onayladı. Böylece, ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’, tüm aşamalardan geçerek “https://mufredat.meb.gov.tr” adresi üzerinden erişime açıldı.

    Yeni müfredat, gelecek eğitim-öğretim döneminden itibaren okul öncesi, ilkokul 1. sınıf, ortaokul 5. sınıf ve lise 9. sınıftan başlamak üzere kademeli şekilde uygulanacak.

  • “Güncel gelişmelere ayak uyduracak bir müfredat hazırladık”

    “Güncel gelişmelere ayak uyduracak bir müfredat hazırladık”

    Teknopark İstanbul’da düzenlenen Eğitimde Yapay Zeka Uygulamaları Uluslararası Forumu’na katılan Bakan Tekin, dünyanın değişen koşullarına adapte olmanın önemine dikkat çekti. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve Teknopark İstanbul arasında iş birliği protokolünün de imzalandığı forumda konuşan Bakan Tekin, teknolojiyi kullanırken insani değerlerden de uzaklaşmamak gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi:
    “26 Nisan itibarıyla Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adıyla bir müfredat değişikliği paketini kamuoyuyla paylaştık. Güncel gelişmelere ayak uyduracak bir müfredat hazırladık. Bunu yaparken çocukların da kendilerini bekleyen dünyaya daha hazır olmalarını sağlamak istedik. Diğer yandan yeni modelde dijital okuryazarlık ve yapay zeka uygulamalarının eğitim öğretim süreçlerine uygulanabilmesi açısından çok önemli değişiklikler yaptık. Dünya durmayacak, bu nedenle sürecin içine adapte olmamız lazım. Bunu yaparken de bizi biz yapan insani değerlerimizden uzaklaşmamamız gerek. Dolayısıyla yeni müfredat modelinde ‘teknolojik gelişmelere ayak uyduracağız ama insani değerlerimizi de koruyacağız’ diyoruz” diye konuştu.

    “Türkiye dil modeli için çalışmalar başladı”

    Foruma katılan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu da dünyadaki öngörülerin birkaç yıl içinde yapay zekanın insansı yeteneklere çok daha yakın olacağını söylediğini belirterek, “Türkiye’de yapay zeka açısından bir dil modeli geliştiren teknoloji devimiz henüz yok. Ancak yapay zeka alanında başarılı ürünler ortaya koyan pek çok girişimcimiz var. Diğer yandan Türkçe üzerine inşa edilen bir dil modelinin geliştirilmesini stratejik milli bir hamle olarak görüyoruz. Bu nedenle Türkiye’de Türkçe dil modelinin geliştirilmesi üzerine çok önemli bir çalışma başladı. Yapay zeka konusunda hem dünya hem de biz bu yolculuğun başındayız. Önümüzdeki 3 ile 5 yıl içinde doğru ve hızlı adımları atabilmeliyiz. Ayrıca bu teknolojinin tüm sektörlere katma değer katacağını biliyoruz. Onların başında da eğitim geliyor. Dolayısıyla ulusal yapay zeka stratejisinde daha fazla odaklanacağımız alanlardan biri de eğitim olacak” dedi.

    “İkinci inovasyon merkezi İstanbul’da açıldı”

    Forumda yaptığı konuşmada eğitim teknolojilerinin dünyada çok hızlı bir şekilde geliştiğine dikkat çeken MEB Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Mustafa Canlı ise, “Yeni müfredatla her eğitim düzeyindeki öğrenci için yapay zeka planı hazır. Öğretmenlerin de yapay zeka araçlarını etkin kullanması ve yapay zeka okuryazarlığını iyileştirmesi için pek çok eğitimimiz var. Hemen hemen her hafta illerimizde öğretmenlerimiz yapay zeka ile ilgili eğitimlere katılıyor. Ankara’da ilkini açtığımız ‘Eğitim Teknolojileri Kuluçka ve İnovasyon Merkezi’nin ikincisini bu toplantıyla İstanbul’da da açıyoruz. Protokolün imzalanmasıyla girişimcilerin özellikle yapay zekâ alanında çalıştığı bir alan İstanbul’da da olacak” dedi.

  • Okul müdürlerine yeni müfredat anlatıldı

    Okul müdürlerine yeni müfredat anlatıldı

    Bursa’da yürütülen eğitim ve öğretim çalışmalarının değerlendirildiği ve yeni müfredat tanıtımının yapıldığı toplantı, Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü idarecileri ve Bursa’daki okul müdürlerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

    Bursa eğitim camiasıyla bir araya geldiği toplantıda konuşan Vali Mahmut Demirtaş, “Eğitim yöneticilerimiz ve okul müdürlerimizle bugün yeni müfredat tanıtım ve buluşma toplantısında bir aradayız. Bu toplantılarla ilde yürüttüğümüz eğitim faaliyetlerini değerlendirme, güçlü ve zayıf yönlerimizle birlikte alınması gereken tedbirleri belirleme, yapılması gereken iş ve işlemlerin ivedilikle hayata geçirilmesini sağlıyoruz. Değerli mesai arkadaşlarım, eğitim, devlet ve millet olarak üzerinde hassasiyetle durduğumuz en önemli başlıklardan biridir. Bildiğiniz gibi bir milletin bağımsız ve seçkin topluluklar arasında yer almasının yolu yine eğitimden geçiyor. O nedenle, özünde öğretmenlik gibi yüce bir görevi icra eden, siz eğitim yöneticilerinin yükü ve sorumluluğu bu nedenle birkaç kat daha artıyor. Her hal ve şartta eğitimlerle, seminerlerle, atölye çalışmalarıyla, saha uygulamalarıyla kendinizi geliştirmeniz katıldığınız toplantılar sizlerin bilgi, beceri ve yeteneklerinizin arttırılması için çok önemlidir. Sizlerin bu alandaki gelişimi Bursa’da eğitimin üst basamağa sıçraması anlamına da gelmektedir. Sizlerin kendi kurumlarınızın performansını yükseltmeniz, öğretmen ve öğrencilerinize rol model oluşunuz, nitelik ve nicelik açısından ilimizin eğitim göstergelerini de etkileyecektir. Bizler de Bursa’da eğitimle ilgili yatırımlarımızı her geçen gün arttırıyoruz başta okul, spor salonu, pansiyon gibi sıkıntılarımızın ortadan kaldırılması için yoğun bir şekilde çalışıyoruz.” dedi.

    Yeni müfredatla ilgili konuşan Bursa Valisi Mahmut Demirtaş: “Millî Eğitim Bakanlığımızca hazırlanan yeni müfredat geçtiğimiz günlerde kamuoyunun görüşüne sunuldu. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca yapılacak değerlendirmenin ardından son şeklini alacak. Yeni müfredatımızda bütün ideolojilerin üstünde milli bir şahsiyet inşa edilmesi ve o şahsiyetlerinde toplamından bir toplum oluşturulması hedeflenmektedir. Eleştirebilen, araştıran, sorgulayan, mesuliyet sahibi, yalnızca medeniyete uyum sağlayan değil etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller yetiştirilmesi de amaçlanan diğer hususlardır. Çocuklarımızı çağın gerektirdiği bilgi, beceri ve teknoloji ile donatırken onları milletimizin kültür ve medeniyet kodlarına vakıf bireyler olarak hayata ve geleceğe hazırlamalıyız. Müfredatta belirtilen ve çerçevesi çizilen bu neslin inşası için eğitim tüm paydaşları olarak hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız. Bu sayede Türkiye Yüzyılı hedeflerini hayata geçirebilir ve uluslararası sistemde hak ettiğimiz konuma erişebiliriz.” dedi.

    Alireisoğlu: “Okullarımızın daha güçlü, nitelikli hizmet vermesini önceleme çabası içerisindeyiz”

    Bursa’da 1600 okul müdürü, 25 bine yaklaşan derslik sayısı, 42 bin öğretmen ve 750 bin öğrenci ile Bursa’da büyük bir eğitim ailesi olduklarını belirterek sözlerine başlayan Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu, “Bu büyük birliktelik, nitelikli iletişim, aile duygusu ve sorumluluk bilinciyle hareket ederek sürekli kendimizi geliştirme çabası içerisinde görevimizi en iyi bir şekilde ekip arkadaşlarımla birlikte yapma çabası ve gayreti içerisindeyiz. Yakın zamanda bir dizi eğitim çalıştayı gerçekleştirerek her alanda ortak bir dil, fikir, güç ve iletişim birlikteliği yakalama çabası sergiledik. İç ve dış paydaşlarımızla birlikte ‘Ulusal Politikalardan Yerel Stratejilere’ adını verdiğimiz çalıştay eğitimlerini gerçekleştirerek, Bursa’nın eğitim anlamında fotoğrafını ortaya çıkarmaya çalıştık. İnanıyoruz ki çalıştay raporlarımız, eğitimde Bursa için rol almak isteyen her kişi ve kuruluş için, başta ilimizdeki ilçe müdürlerimiz ve okul müdürlerimiz için iyi bir pusula olacaktır. İlçe milli eğitim müdürlerimizle, okul merkezli eğitimlerimizle öğretmenlerimizi geliştirme gayreti çabası içerisinde olduk. İl ve ulusal düzeydeki öğretmen akademilerimizle her zaman öğretmenlerimizin gelişmesini, okullarımızın daha güçlü, nitelikli hizmet vermesini önceleme çabası içerisindeyiz. Bunun yanında İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak, ERASMUS ve TÜBİTAK projelerimizle, Avrupa’nın 25 ülkesinde, 125 farklı okulda yaklaşık 650 öğretmen ve öğrenci hareketliliği gerçekleştirdik. Bu anlamda da daha önce ERASMUS programı içerisinde yer almayan okullarımızı konsorsiyumun bir parçası olmaya, bu anlamda okullarımız, öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz için fayda oluşturmaya davet ediyorum. Akademik yetkinlik ve bilgi ile donanmış, eğitim süreçlerini dikkat ve sorumlulukla yöneten, öğrenci ortamlarının en büyük sermayesini başarı ve emekle oluşturmuş güven ortamları olduğuna inanan eğitim yöneticilerimizle, ilçe milli eğitim müdürlerimizle ve okul müdürlerimizle buradayız. Sayın Valimizin de bugün bizlerle olması bizleri ziyadesiyle mutlu etti. Kendilerine şahsım ve arkadaşlarım adıma teşekkür ediyorum.” dedi.

    İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu, açılış konuşmasının ardından yeni müfredatın tanıtım sunumunu gerçekleştirdi. Toplantıda, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin içeriği ve uygulamasına ilişkin detaylı bilgiler sunuldu. Katılımcılar, model hakkında soru ve görüşlerini de dile getirdiler.
    Millî Eğitim Bakanlığınca tüm öğretim kademelerindeki derslere ait “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” yeni müfredat taslağı geçtiğimiz günlerde kamuoyuna sunulmuştu. Yeni müfredat taslağı hakkında iletilen tüm görüş ve önerilerin ardından Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca yapılacak değerlendirmenin ardından son şekline alacak olan yeni müfredat, 2024-2025 eğitim öğretim yılından itibaren okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda kademeli olarak uygulanmaya başlanacak.

  • BTÜ müfredatına yeni bölümler girdi

    BTÜ müfredatına yeni bölümler girdi

    Yükseköğretim Kurulu Başkanı (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, İstanbul Teknik Üniversitesinde yaptığı toplantıyla, aralarında Bursa Teknik Üniversitesinin de bulunduğu 20 üniversiteye yeni açılacak bölümleri duyurdu. Bu kapsamda BTÜ Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi bünyesinde; Yapay Zeka ve Makine Öğrenmesi, Veri Bilimi ve Analitiği lisans programları açılacak. Yeni 2 bölüm, bu yıl ÖSYM kılavuzuna dâhil edilecek. Türkiye açısından son derece stratejik olan bu alanların dersleri, BTÜ bünyesindeki uzman akademisyenler tarafından okutulacak. Dersler teorik ve uygulamalı olarak aktarılacak. İşletmede Mesleki Eğitim Programına da dahil olacak bölüm öğrencileri, mezun olmadan iş deneyimi edinecek. Böylelikle BTÜ bu alanlarda yetişmiş, nitelikli insan kaynağı kazandırılmasını sağlayacak. BTÜ’nün yapay zekâ denilince akla ilk gelen üniversitelerden biri olduğunu vurgulayan BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, “Yapay zekâ alanında pek çok çalışmada imzamız bulunurken, bu alanlardaki başarımızın en somut örneği; TÜBİTAK Yapay Zekâ Ekosistem” çağrısında 2 yıl üst üste proje desteği alan sayılı üniversitelerden biri olma başarısını göstermemiz oldu. Bu çağrıda desteklenen toplam 27 projenin 2’sini Bursa’ya kazandırdık. Yine veri bilimi ve analitiği konusunda uzman kadromuzla öncü üniversitelerden biriyiz. Bu tecrübemizi şimdi ise yeni açılacak bölümlerle beraber öğrencilerimize aktaracak olmanın heyecanı içerisindeyiz” dedi.
    Yeni programlar sayesinde, öğrencilerin çağın ihtiyaçlarına karşılık verebilecek bir şekilde yetiştirileceğine vurgu yapan Rektör Çağlar, “Günümüz dünyasında, büyük bir hızla değişim yaşanıyor. Üniversiteler olarak, müfredatımızda da bu değişimlere uygun dönüşümünü sağlamalıyız. Bu anlayışla Üniversitemizde açacağımız; Yapay Zekâ ve Makine Öğrenmesi, Veri Bilimi ve Analitiği lisans bölümleri ile iş dünyasının bizden beklediği yetkinlikte mezunlar vereceğiz” diye konuştu. Rektör Naci Çağlar, “Çalışmalarımızı takdir edip, her zaman yanımızda olan YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar’a, bu ayrıcalıklı bölümleri üniversitemize kazandırdığı için şükranlarımı sunuyorum. Yeni programlarımızın üniversitemize, şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

  • Yeni müfredat taslağı hazırlandı

    Yeni müfredat taslağı hazırlandı

    Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, on yıllık uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıktı. Müfredat hazırlık sürecinde çok uzun görüş alışverişleri ve kamuoyundaki yansımalar üzerinden analizler yapılarak, toplantılar düzenlendi. Elde edilen birikim, geçen yıl yaz aylarında bir veri olarak alındı ve bu veriler sistematik hale getirildi. Modelin beceriler çerçevesi oluşturulurken akademisyen, öğretmen ve diğer eğitim paydaşlarının katılımıyla 20 çalıştay düzenlendi. Sonrasında her bir ders için oluşturulan ekipler, yüzlerce toplantı yaparak müfredatın hazırlıklarını tamamladı. Yaz aylarından bugüne kadar binden fazla öğretmen ve akademisyen ile toplantılar düzenlendi. 260 akademisyen ve 700’ün üzerinde öğretmen bu toplantılara sürekli katılım gösterdi. Bunun dışında ilave olarak görüşlerine başvurulan akademisyenler ve öğretmenlerle birlikte binin üzerinde eğitim paydaşı ortak çalıştı. Bakanlık merkez teşkilatındaki bütün birimler de müfredat için yoğun çalışma yürüttü.
    Bir haftalık askı sürecinin ardından “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca son eleştiri, görüş, öneri ve paylaşımlar doğrultusunda revize edilecek ve son şekline ulaşacak. Yeni müfredat, gelecek eğitim öğretim yılından itibaren okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda kademeli şekilde uygulanmaya başlanacak.
    Yeni müfredat taslağı, “https://gorusoneri.meb.gov.tr” adresinden kamuoyunun görüşüne sunuldu. Yeni müfredat taslağı için internet sitesi üzerinden bir hafta süresince görüş bildirilebilecek.

  • Okullarda müfredat değişiyor

    Okullarda müfredat değişiyor

    Milli Eğitim Bakanlığı, müfredat çalışmasını tamamladı. Yeni müfredat taslağı, bakanlığın internet sitesi üzerinden bugün kamuoyu ile paylaşılacak ve bir haftalık sürede görüş ve öneriler alınacak.

    Milli Eğitim Bakanlığının paydaşları ya da paydaş olmak isteyen herkese kapılarının açık olduğuna değinen Tekin, “Herkesle ortak çalışmak istiyoruz. ‘Bu ülkenin eğitim öğretim süreçlerine katkı vermek istiyorum’ diyen her kim varsa üniversiteler, akademisyenler, sivil toplum örgütleri, sendikalar, eğitim alanında çalışan kuruluşlar, siyasetçiler, bürokratlar ve herkese açık bir çalışmayı kamuoyuyla paylaşmış olacağız. Paylaştıktan sonra biraz önce saydığım kişilerden her kim arzu ediyorsa ‘https://gorusoneri.meb.gov.tr/’ adresinden girerek görüş ve önerilerini paylaşabilir.” diye konuştu.

    Milli Eğitim Bakanı Tekin Yusuf Tekin, “İsmini “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” olarak tanımladık. Evrensel modellerden yararlanarak kendi değerlerimizi de sistemin içerisine yerleştirerek özgün bir model üretmeye çaba sarf ettik.” dedi.

    Yeni müfredatta bilgi, dijital, finansal, görsel, kültür, vatandaşlık, veri, sürdürülebilirlik ve sanat olmak üzere 9 alanda öğrencilere okuryazarlık becerileri kazandırılması hedefleniyor.

    Tekin, mevcut müfredatın konu yoğunluğuna dikkati çekti. Müfredatı yetiştirmek için haftalık ders saatlerini artırmak yerine, konularda sadeleştirmeye gittiklerini belirten Bakan Tekin, “Dünyada ne öğretiliyorsa onu öğretelim bunu müfredata koyalım, ön lisans, lisans, lisansüstü eğitimde kazanabileceği bilgilerin bizde yer almasının hiçbir karşılığı yok. Bütün bunları göz önünde bulundurarak müfredatta yüzde 35’lik bir seyreltme içerisine girdik.” ifadelerini kullandı.

    Bir haftalık askı süresinin sonunda Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı gelen eleştiri, görüş ve önerileri inceleyerek, müfredata son şeklini verecek.

    Yeni müfredat 2024-2025 eğitim öğretim yılında her kademenin birinci sınıfında devreye alınacak.

    Okul öncesi, ilkokul birinci, ortaokul beşinci ve lise dokuzuncu sınıflar yeni müfredatla eğitim görecek.

    ÖĞRETMENLERE HİZMET İÇİ EĞİTİMLER BAŞLIYOR

    Öğretmenlerin yeni programı nasıl uygulayacaklarına ilişkin soruya Bakan Tekin, “Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Müdürlüğümüz, ilgili eğitim öğretim daireleri, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığımız, programların kesin onay sürecini tamamladığımız andan itibaren başlamak üzere öğretmen arkadaşlarımızın hizmet içi eğitim sürecine tabi tutulmalarına dair bir takvim oluşturuyor. Programlar onaylandığı an, takvim hayata geçecek ve şu andan itibaren eylül ayına kadar öğretmen arkadaşlarımızı bu anlamda yeni programın mantığı, felsefesi ve uygulanmasıyla ilgili olarak çok ciddi bir hizmet içi eğitim sürecini başlatmış olacağız.” cevabını verdi.

    Bakan Tekin, okullarda müfredatın uygulama programlarının hayata geçirilmesi için yeni alanlar ve atölyelerin planlanacağını, yeni okul planlarında da uygulama alanlarını biraz daha ağırlıklı hale getireceklerini belirterek, “İnşallah birkaç yıl içerisinde bu süreç tamamlanır ve çocuklarımız derslerde edindikleri teorik bilgileri uygulayabilecekleri uygulama atölyeleri, uygulama alanlarına da sahip olurlar.” dedi.

  • 1-5 ve 9. sınıflarda uygulanacak

    1-5 ve 9. sınıflarda uygulanacak

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Talim Terbiye Kurulumuzun çalışması sürüyor. Sizin müfredat dediğiniz şey bir günde incelenecek bir şey değil. 1 dersin programı 800 sayfa. 1-5 ve 9. sınıfla başlayacağız bu yıl. Müfredat dediğimiz şey ortak zorunlu herkeste standart olan dersler. Yeni eğitim öğretim yılına yetişecek. Talim Terbiye Kurulunun onayından sonra yayınlayacağız. 1,5 ve 9’uncu sınıflarda önümüzdeki eğitim öğretim yılından itibaren uygulamaya başlıyoruz” diye konuştu.

    “İlkesel olarak çocuklarımızın düzeylerine uygun müfredat ortaya çıkacak”
    Matematik dersinde bazı konuların çıkarıldığı iddialarının sorulması üzerine Bakan Tekin, “Bunların hepsini alanında uzman yaklaşık 2 bin kişi çalışıyor. Yaklaşık yüzde 40’ı akademisyen, gerisi öğretmen. Hem işin bilimsel boyutuyla ilgili akademisyenler var hem de uygulamada öğretmenler var. Bunlar buna göre değerlendiriliyor. Ortaöğretim müfredatında ne olmayacakla ilgili herkes bir şey söyleyebilir. Bizim muhatap olduğumuz öğrencilerin düzeyleri. Lisans düzeyinde okutulması gereken herhangi bir bilginin zorunlu eğitim çağında verilmesi gerekli midir? Seyreltmeler olacak ama ben spesifik olarak nelerin seyreltildiğini bilmiyorum. Bunun için komisyonlar kuruldu, aylardır çalışıyorlar. Denetlemek ve onaylamakla görevli Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı da onaylayacak, sadece ilkesel olarak çocuklarımızın düzeylerine uygun müfredat ortaya çıkacak” ifadelerini kullandı.

    “1-5 ve 9. sınıflarda uygulanacak”
    Yeni müfredatın onay süresinin nasıl olacağı sorusunu cevaplayan Tekin, şunları söyledi:
    “Biter bitmez gündeme getireceğiz. Bir tanıtım toplantısı yaparak burada açıklayacağız. 2024-2025 eğitim öğretim yılında 1-5 ve 9. sınıflarda uygulanacak. Çalışmaların yüzde 80’i bitmiş durumda, önümüzdeki haftalarda hepsi tamamlanmış olacak ve kademeli olarak uygulamaya geçilecek. Kapsamlı bir değişiklik olduğu için 12. sınıflar bu yıl aldığı bir şeyi önümüzdeki yıl 11’e almış olsak. Önümüzdeki sene 12’de okuyan bir çocuk o konuyu almamış olacak. Teknik olarak konuların birbirini izleme konusunda yer değişikliği dolayısıyla öğrenci mağdur olmasın. Her kademeye yeni başlayan öğrenciyle başlayacağız.”