Bodrum’a sezonun ilk yolcu gemisi, bu sabah Rodos’tan geldi. Bahama bayraklı, 230 metre uzunluğundaki ‘Artanıa’ isimli kruvaziyer, 526 yolcu ve 448 personeliyle Kumbahçe Gemi Yanaşma İskelesi’ne demirledi. Ağırlıklı olarak Almanya uyruklu turistlerin olduğu gemiden inen yolcular, başta Kumbahçe olmak üzere ilçenin tarihi ve turistik alanlarında vakit geçirdi ve alışveriş yaptı. Kruvaziyerin saat 23.00’te İzmir’in Çeşme ilçesine hareket edeceği öğrenildi.
Etiket: muğla
-
Rus milyarder Abramoviç’in yatı Marmaris’te
İngiliz hükümetinin el koyduğu, Chelsea Futbol Kulübü’nün sahibi, Rus iş insanı Roman Abramoviç’in 163,5 metre uzunluğunda, 23 metre genişliğindeki 1,2 milyar dolarlık yatı ‘Eclipse’, bu sabah Yunanistan’ın Rodos Adası’ndan Marmaris’e geldi.
Mega yat Marmaris Limanı büyük iskelesine demirledi. Abramoviç’in korumaları, üç yüzme havuzu, özel sinema salonları, dalış ve su sporları ekipmanları ve iki mini denizaltısı bulunan mega yat Eclipse ve çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı.
-
Mertcan Avcı hakkındaki iddianame kabul edildi
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin, 16 Temmuz 2020’de kayboldu. Soruşturma kapsamında 5 gün sonra gözaltına alınan eski sevgilisi Cemal Metin Avcı, çıkan kavgada Gültekin’i boğarak öldürdüğünü, cesedini bağ evindeki varile koyup yaktığını, üzerine de beton döktüğünü itiraf etti. Avcı’nın gösterdiği yerde bulunan varilde, Gültekin’in kısmen yanmış cesedine ulaşıldı. Adliyeye sevk edilen Cemal Metin Avcı, ‘canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme’ suçundan tutuklandı. Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı’nın telefon sinyallerinden ağabeyiyle aynı zamanda bağ evinde olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Mertcan Avcı da tutuklandı.
Mertcan Avcı, 15 Şubat 2021’deki duruşmada, imza atma yükümlülüğü ve yurt dışı çıkış yasağı konularak tahliye edildi. Pınar Gültekin’in ailesinin avukatı, sanık Cemal Metin Avcı’nın annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eski eşi Eda Karagün ile ortağı Şükrü Gökhan Orhan’ın da ‘delilleri yok etme, gizleme ve değiştirme’ suçunu işlediğini iddia ederek şikayetçi oldu. Muğla Cumhuriyet Savcılığı, 2 Ekim 2020’de şüpheliler hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Karara yapılan itirazın Muğla Sulh Ceza Hakimliği de kesin olarak reddine hükmetti.
Ailenin avukatı Rezan Epözdemir, Muğla Sulh Ceza Hakimliği’nin verdiği kesin kararın Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Başsavcılık, kararı bozarak 4 şüpheli hakkında iddianame hazırlanmasına karar verdi. Savcılık tarafından hazırlanan yeni iddianamede şüpheliler Selim Avcı, Ayten Avcı, Eda Karagün ile Şükrü Gökhan Orhan’ın kasten adam öldürme sonrasındaki zaman diliminde, olay mahalline birlikte gidip, suç delillerini yok ederek, gizlediklerine dair haklarında yeterli şüphe bulunduğuna kanaat getirilerek ayrı ayrı cezalandırılmaları talep edildi. Mahkeme, ilerleyen süreçte, her iki dosyanın birleştirilmesine karar verdi.
SAVCI MÜTAALASINI AÇIKLADI
Davanın 24 Ocak günü görülen 9’uncu duruşmasında savcı mütalaasını açıkladı. Savcı, Pınar Gültekin’in hayattayken yangına maruz kaldığının oy birliği ile kabul edildiğini belirterek, Cemal Metin Avcı’nın ‘canavarca hisle öldürme’ suçundan cezalandırılmasını talep etti. Mertcan Avcı’nın da ‘suç delillerini gizleme ve değiştirme eyleminde bulunması’ suçundan cezalandırılmasını, Cemal Metin Avcı’nın eski eşi Eda Karagün, iş ortağı Şükrü Gökhan Orhan, annesi Ayten ve babası Selim Avcı’nın da ‘suç delillerini yok etmek ve gizlemek’ suçundan cezalandırılmasını istedi.
MERTCAN AVCI TUTUKLANDI
Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, adli kontrol şartıyla daha önce serbest bırakılan Mertcan Avcı’nın tutuklanması amacıyla bir kez daha savcılığa başvurdu. Mertcan Avcı, 21 Şubat’ta ‘canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme’ suçuna iştirakten tutuklandı.
İDDİANAMEDE MÜEBBET HAPSİ İSTENDİ
Muğla Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ali Cenk Düzgün tarafından hazırlanan iddianamede, Mertcan Avcı’nın, Gültekin’in bulunduğu varildeki yangını önleyecek, sonlandıracak ve ağabeyini engelleyecek hiçbir eylemde bulunmadığına yer verilerek, canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme suçuna iştirakten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
MAHKEME İDDİANAMEYİ İADE ETTİ
İddianame, Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme, ‘suça doğrudan etki edebilecek nitelikteki delillerin toplanmadan hazırlandığı gerekçesiyle’ iddianamenin iadesine karar verdi. Muğla Cumhuriyet Başsavcısı Vekili Ali Cenk Düzgün, iade kararına itiraz etti. Düzgün, itirazında Mertcan Avcı hakkında yürütülen soruşturmada, mevcut verilerle toplanabilecek tüm delillerin toplandığını, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturacak delil elde edildiğini anlattı.
SAVCILIĞIN İTİRAZI KABUL EDİLDİ
Savcılığın itirazını değerlendiren Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul etti. Kararda, itirazın kabulünün gerekçesi, “Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nda Pınar’ın kesin ölüm sebebi ile zamanının belirlenmesi için mevcut veriler bağlamında mümkün olan tüm tespitler yapılarak iddianamenin düzenlendiği kanaati oluştuğundan, yeniden rapor alınmasının artık mahkemenin takdirinde olduğu, iddianamenin iade kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır” denildi.
‘BU SANIK İÇİN DE YARGILAMA BAŞLAYACAKTIR’
Gültekin Ailesi’nin avukatı Rezan Epözdemir, “Yargılamayı yapan Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin iddianamenin iadesine ilişkin kararının açıkça hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsizdi. Bu karara müvekkil aile de biz de anlam verememiştik. Mahkeme aşamasında Adli Tıp Kurumu’nun tanzim ettiği raporlar ile Pınar Gültekin’in canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürüldüğü, henüz hayattayken diri diri yakıldığı, bütün dokularının yanması nedeniyle ölüm zamanının tam olarak tespit edilemediği net bir şekilde mütalaa edilmişti. Dosyaya sunulan 3 adli tıp kurumu raporuna ve yeni delillere göre ölüm nedeninin diri diri yakma, ölüm zamanının ise tespit edilemediği gerçeği karşısında, yeni delilin ne olduğu ve ölüm zamanının tespit edilmesi gerektiğine dair gerekçelerle iddianamenin iadesi açıkça hukuki garabet mahiyetinde idi. Bu nedenle Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı, Muğla 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiştir. Bu surette Mertcan Avcı hakkında canavarca hisle ve eziyet çektirerek ve tasarlayarak öldürme suçundan ötürü ağırlaştırılmış müebbet hapis istemli iddianamenin kabulüne karar verilmiştir. Bu sanık için de yargılama başlayacaktır” dedi.
‘HUKUKİ MÜCADELEMİZ SONUNA KADAR DEVAM EDECEK’
Yargılamayı yapan Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin başından beri verdiği kararlarla, tarafsızlığına halel gelmesi nedeniyle reddi hakim talebinde bulunduklarını söyleyen Avukat Epözdemir, “Bu taleplerimiz her seferinde gerekçesiz bir şekilde reddedilmiştir. Nihayetinde son olarak verilen ve üst mahkemece kaldırılan iddianamenin iadesi kararı da bu şüphelerimiz haklı çıkarmıştır. Müvekkiller de Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin tarafsız olmadığına dair yerleşik bir kanaat hasıl olmuştur. Bu mahkemeden adalet çıkmayacağı aşikardır. Daha önce bunu birçok kez ifade etmiştik, bu kere tarihe not düşmek için burada tekrar ifade etmek istiyoruz. Maddi gerçeğin ortaya çıkması ve adaletin tecellisi için hukuki mücadelemiz bundan sonra da sonuna kadar devam edecek” diye konuştu. (DHA)
-
Eşini kayalıklardan itmişti! Gerekçeli karar açıklandı
Muğla’nın Fethiye ilçesinde 7 aylık hamile eşi Semra Aysal’ı (33), 400 bin liralık ferdi kaza sigortasını alabilmek için kayalıklardan iterek öldürdüğü suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan Hakan Aysal’a (41) verilen cezanın gerekçeli kararında eşini 3 saat oyalayıp, ortalığın tenhalaşmasını beklediği belirtildi.
Yedi aylık hamile olan Semra Aysal, 19 Haziran 2018’de eşi Hakan Aysal ile gezmeye gittiği Fethiye Kelebekler Vadisi’nde fotoğraf çektirmek için çıktığı kayalıklarda, yaklaşık 300 metre yükseklikten düştü. İhbarla bölgeye çok sayıda kurtarma ekipleri sevk edildi. Uçuruma inen ekiplerin yaptığı kontrolde Semra Aysal’ın öldüğü belirlendi. Otopsinin ardından Aysal’ın cenazesi, İstanbul’da toprağa verildi. Hakan Aysal, eşini iterek öldürdüğü iddiasıyla 2020 yılı Kasım ayında gözaltına alınıp, tutuklandı. Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Aysal, geçen 15 Şubat’taki duruşmada oy çokluğuyla ağırlaştırılmış müebbet hapsine cezasına çarptırıldı. Mahkeme Başkanı Abdulkadir Ungan ise ‘sanığın beraati’ yönünde şerh koydu. Kararla ilgili gerekçeli karar açıklandı.
‘SUÇTAN KORUMAK İÇİN DÖNÜŞ BİLETİ ALDI’
Gerekçeli kararda; Hakan Aysal’ın, sigortadan tazminat alabilmek için evlenmeden yaklaşık 2 ay önce Semra Aysal adına bilgisi ve rızası dışında lehtar olarak yalnızca kendisinin belirlendiği, 1 yıllık Ferdi Hayat Sigortası yaptırdığı aktarıldı. Aysal’ın sigorta bitim tarihinden 2 ay önce tatil için bulundukları Kuşadası’ndan hamile eşi Semra Aysal’ı ağabeyiyle bayramlaşma bahanesiyle Fethiye’ye götürdüğü, burada tehlike arz eden, kaza süsü verilebilecek bir yapısını olduğunu düşündüğü Kelebekler Vadisi seyir terasına çıkardığı vurgulandı. Kendisini suçtan korumak için olay akşamı Gebze’ye geri dönüş bileti aldığına dikkat çekilen Aysal’ın eşini burada 3 saat kadar oyalayıp ortalığın tenhalaşmasını beklediği, öldürme eylemine karar verdikten sonra bu fikrini gerçekleştirdiği de gerekçeli kararda belirtildi.
‘MEVCUT DELİL YOK’ VURGUSU
Aradan zaman geçmesine rağmen sanığın soğukkanlılığını koruduğu, plan yapıp, tasarlayarak eşini kayalıklardan ittiği belirtilirken, Aysal’ın eylemini sırf acı ve ızdırap vermek için vahşi kötülük eylemi sergileyen psikolojik bir güdüyle işlediğine dair dosyada mevcut bir delil bulunmadığına yer verildi. Buna rağmen Aysal’ın hamile olan eşini ‘kasten öldürme’ suçunu işlediği mahkemece oy çoğunluğuyla sabit görülüp, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığı kaydedildi.
MAHKEME BAŞKANI’NIN ‘ŞERH’ GEREKÇESİ
Sanık Aysal’ın beraatini isteyip, mahkumiyetine şerh koyan Mahkeme Başkanı Abdulkadir Ungan’ın bu kararının nedeni de gerekçeli kararda yer aldı. Mahkeme Başkanı Ungan, sanık Aysal’ın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, somut, kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığını savunarak, karara şerh koyma gerekçesini şöyle açıkladı:
“Ceza yargılamasının en önemli ilkelerinden olan ‘kuşkudan sanık yararlanır’ ilkesi uyarınca, sanığın bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulu, suçun kuşkuya yer vermeyen bir kesinlikle ispat edilmesine bağlıdır. Gerçekleşme şekli kuşkulu ve tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamaz. Yüksek de olsa bir olasılığa dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza yargılamasının en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan, varsayıma dayalı olarak hüküm vermek anlamına gelir. Dosya kapsamında her ne kadar sanığın üzerine atılı suçu işlediği şüphesini uyandıracak birden fazla delil olsa da bu deliller olayın oluş anına ilişkin olmayıp, olay öncesinde meydana gelen bir kısım işlem ve olaylara aittir.”
Bu gönderiyi Instagram’da gör -
Datça açıklarında 4.1 büyüklüğünde deprem
Muğla’nın Datça ilçesi açıklarında, Richter ölçeğine göre 4.1 büyüklüğünde deprem meydana geldi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanlığı verilerine göre, saat 09.38’de, Ege Denizi açıklarında 7,34 kilometre derinliğinde ve Datça’ya 138,57 kilometre uzaklıkta deprem meydana geldi. 4.1 büyüklüğündeki deprem, Datça ilçe merkezi ile kırsal mahalleleri Yakaköy, Cumalı, Sındı, Mesudiye ve Yazıköy mahallelerinde hissedildi.
#Deprem
— AFAD Deprem (@DepremDairesi) February 28, 2022
Büyüklük : 4.1 (Mw)
Yer : Ege Denizi, 59.82 km.Cyclades (Yunanistan), 138.57 km. Datça (Mugla)
Tarih-Saat : 28.02.2022, 09:38:20 TSİ
Enlem : 35.8801 N
Boylam : 26.1836 E
Derinlik : 7.34 km
Detay : https://t.co/1t4v8dXYDm@afadbaskanlik @trthaber @anadoluajansi -
Büyük yangın sonrası Marmaris’te yeni tehlike
Muğla’nın Marmaris ilçesindeki büyük orman yangını sonrası yağmurlarla oluşan erozyon ile denizdeki kirliliğe dikkat çekmek için harekete geçildi. İstanbul ve Ankara’dan gelip inceleme yapan uzmanlar, Marmaris Körfezi’nin bazı bölgelerinde 2 metreyi bulan balçık tabakası oluştuğu, canlı sayısının da azaldığını tespit etti.
İçmeler Mahallesi kara yolu üzerindeki Armutalan Mahallesi Siteler mevkisinde bulunan kızılçam ağaçlarıyla kaplı ormanda, geçen yıl 29 Temmuz’da yangın çıktı. Alevler geniş bir alana yayılırken, havadan ve karadan müdahaleyle yangın, 9’uncu günde söndürüldü, 13 bin 650 hektar alan zarar gördü.
Alevlerin ormanı küle çevirdiği bölgelerde, önünde ağaç engeli kalmayan toprak ile çakıl taşları, yağışlarla birlikte dağlardan derelere ve denize akmaya başladı. Dereler, toprak ve çakıl taşlarıyla doldu, ilçenin bazı mahallelerinin kıyılarında adacıklar oluştu. Çevreciler ve bilim insanları, Marmaris’teki erozyonunun verimli toprakların kaybının yanı sıra sel riskinin artmasına, deniz dibindeki doğal dengenin bozulmasına, deniz canlıların ölmesine yol açtığını söyledi, acil olarak önlem alınması gerektiğini savundu. Her yağmur sonrası Marmaris Körfezi ve İçmeler Mahallesi’nde denizin kahverengiye dönmesi gibi endişe verici gelişmeler de harekete geçilmesine neden oldu.
‘KÖPRÜDEN ÖNCE SON ÇIKIŞ’ PROJESİ HAYATA GEÇTİ
Marmaris Kaymakamlığı’nın desteği ve bir grup insanının maddi katkısıyla Marmaris Çevrecileri Derneği (MÇD), İstanbul ve Ankara merkezli 2 firmayla birlikte 4 etaplı çalışma başlattı. Dernek, Marmaris Körfezi’nin kurtarılması için ‘Köprüden Önce Son Çıkış’ adı altında temizlik projesini hayata geçirdi. İstanbul’da Haliç, İzmir’de ise körfezdeki kirliliğin temizliği için çalışan 4 uzman, 7 sivil ve Sahil Güvenlik Komutanlığı dalgıcı, Marmaris Körfezi’nde ilk etap dalışı yaptı. 3 gün boyunca kıyıdan 200 metre açıkta deniz dibi noktalarından numuneler alındı. İncelemelerde dağlardan inen toprağın körfezin bazı bölgelerinde dipte yer yer yükseklikleri 1,5, 2 metreyi bulan balçık tabakası oluştuğu belirlendi, canlı sayısının azaldığı gözlendi.
2011 yılından beri Marmaris Körfezi’nde yaşanan kirliliğe dikkat çekmek için alanında uzman bilim adamları ile araştırma yapan MÇD Başkanı Ahmet Kutengin, inceleme etapların tamamlanmasının ardından çözüm önerilerinin de yer alacağı raporu, başta Çevre ve Şehir Bakanlığı olmak üzere yetkili mercilere sunacaklarını kaydetti.
’11 BİN NUMUNE ALINDI, 388 SAYFA RAPOR HAZIRLANDI’
Yaklaşık 6 ay önce yazışma ve görüş alışverişiyle başlattıkları projeye ‘Köprüden Önce Son Çıkış’ adını verdiklerini ifade eden Kutengin, şöyle konuştu:
“2011’den bu yana körfezde defalarca inceleme ve araştırmalar yaptırdık, 11 bin numune laboratuvarlarda incelendi. 388 sayfalık rapor hazırlanarak Marmaris, Muğla ve bakanlıklara gönderildi. Ne yazık ki ne Marmaris ne Muğla ne de bakanlıklardan bir sonuç alamadık. Bu dört etaptan oluşacak inceleme sonucunda hazırlayacağım raporları Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’na göndereceğiz. Farklı dış etkenler nedeniyle Marmaris de deniz kirlilik tehlikesiyle karşı karşıyaydı. Ama son yangın felaketinin ardından ortaya çıkan erozyon tehdidi, denizdeki tahribatı kat kat arttırdı. Önlem alınmaz, çözüm bulunmazsa önce doğa sonra turizm zarar görür. Dolayısıyla geleceğimiz de risk etmiş oluruz. Çünkü köprüden önce son çıkıştayız.”
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A MEKTUP YAZDI
Daha önceki yıllarda yapılan çalışmalar ve hazırlanan raporlarının bürokrasi engeline takıldığını belirten Kutengin, bu kez işi daha sıkı tutmaya kararlı olduklarını, bu doğrultuda sorunun çözümü için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yazdığını söyledi. Kutengin, Erdoğan’a hitaben yazdığı mektupta, erozyonun yanı sıra Marmaris Körfezi ve koylarına zarar verdiği tespit edilen diğer faktörlerden de bahsettiğini kaydetti.
DENİZE ATILAN ÇAPALAR ÇAMURLU ÇIKTI
Bu ara İstanbul ve Ankara’dan gelen uzmanlar, Marmaris’ten ayrılmadan önce Ahmet Kutengin ile makamında ziyaret ettikleri Kaymakam Ertuğ Şevket Aksoy’u çalışmalar hakkında bilgilendirdi. Araştırmanın ilk etabında heyeti taşıyan dalış teknenin çapasının, demir attığı bazı yerlerden çamur içinde çıktığı göze çarptı. Sivil dalgıç ekibinin lideri MÇD Yönetim Kurulu Üyesi Emekli SAS komandosu Tuncer Uysal, “Dalgıç teknesi işletiyorum. Yılın her dönemi dalıyoruz. Körfez dibindeki tabaka her yağışın ardından daha vahim hale geldiğini görüyoruz” ifadelerini kullandı.
-
Tazminat için uçurumdan itmişti! İşte cezası
Muğla’nın Fethiye ilçesinde, 4 yıl önce kayalıklardan düşerek yaşamını yitiren 7 aylık hamile eşi Semra Aysal’ı, 400 bin liralık ferdi kaza sigortası ücretini alabilmek için iterek öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Hakan Aysal ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Oy çokluğu ile alınan bu karara mahkeme başkanı Abdulkadir Ungan ise ‘sanığın beraati’ yönünde şerh koydu.
NE OLMUŞTU?
Semra Aysal, Kelebekler Vadisi’nde 19 Haziran 2018’de fotoğraf çektirirken kayalıklardan düşerek karnındaki 7 aylık bebeğiyle hayatını kaybetmişti. Ölümün şüpheli bulunması üzerine başlatılan soruşturmada olaydan kısa süre önce eşine 400 bin lira değerinde ferdi kaza sigortası yaptırdığı tespit edilen Hakan Aysal gözaltına alınmış, eşini iterek ölümüne neden olduğu iddiasıyla da 21 Kasım 2020’de tutuklanmıştı.
Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede “tasarlayarak öldürme” suçunu işlediği ileri sürülen Aysal hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenmişti.
-
Pınar Gültekin cinayeti davasında, 7’nci duruşma
Muğla’da boğularak öldürülüp, cesedi varilde yakılan Pınar Gültekin’in (27) cinayet zanlısı Cemal Metin Avcı’nın (32) yargılandığı davada, bugün 7’nci duruşma görülecek. Saat 14.00’teki duruşmaya Gültekin’in ailesinin yanı sıra tutuksuz yargılanan sanıkların da katılması bekleniyor.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin, 16 Temmuz’da kayboldu. 5 gün sonra yapılan soruşturmanın ardından Pınar’ın eski sevgilisi Cemal Metin Avcı’nın çıkan kavgada genç kızı boğarak öldürdüğünü, cesedini bağ evindeki varile koyup yaktığını, üzerine de beton döktüğünü itiraf etti. Avcı’nın gösterdiği yerde bulunan varilde, Pınar’ın kısmen yanmış cesedine ulaşıldı. Pınar, memleketi Bitlis’in Hizan ilçesinde toprağa verildi.
KARDEŞİ TAHLİYE EDİLDİ
Adliyeye sevk edilen Cemal Metin Avcı, çıkarıldığı mahkemece ‘canavarca hisle ve eziyet çektirerek adam öldürmek’ suçundan tutuklandı. Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı’nın telefon sinyallerinden, ağabeyi ile aynı zamanda bağ evinde olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Mertcan Avcı da sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Geçen 15 Şubat’taki duruşmada Mertcan Avcı, imza atma yükümlülüğü ve yurt dışı çıkış yasağıyla birlikte tahliye edildi.
SAVCILIK İLE MAHKEME AYNI KARAR
Gültekin’in ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, sanık Cemal Metin Avcı’nın annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ile ortağı Şükrü Gökhan Orhan’ın da delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme suçunu işlediğini iddia ederek şikayetçi oldu. Muğla Cumhuriyet Savcılığı, 2 Ekim’de şüpheliler hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Avukat Epözdemir ise karara itiraz etti. Muğla Sulh Ceza Hakimliği de itirazın kesin olarak reddine hükmetti.
ANNE, BABA, ESKİ EŞ VE ORTAK HAKKINDA İDDİANAME
Avukat Epözdemir, Muğla Sulh Ceza Hakimliği’nin verdiği kesin kararın Adalet Bakanlığı’nca kanun yararına bozulması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Başsavcılık, kararı bozarak 4 şüpheli hakkında iddianame hazırlanmasına karar verdi.
Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi, şüpheliler Selim Avcı, Ayten Avcı, Eda Karagün ile Şükrü Gökhan Orhan’ın kasten adam öldürme sonrasındaki bir zaman diliminde, olay mahalline birlikte gidip, suç delillerini yok edip, gizlediklerine dair haklarında yeterli şüphe bulunduğuna kanaat getirerek ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verilmesini talep etti.
TUTUKSUZ SANIKLARIN SAVUNMALARI ALINDI
Geçen 27 Eylül’de görülen 6’ncı duruşmada, cinayetten sonra olay yerine giderek delilleri gizlemeye çalıştıkları suçlamasıyla haklarında iddianame hazırlanan sanığın annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan’ın da savunmaları alındı. Cemal Metin Avcı, bugün 7’nci kez hakim karşısına çıkacak. Duruşmaya Gültekin’in ailesinin yanı sıra tutuksuz yargılanan sanıkların da katılması bekleniyor.
-
Datça açıklarında korkutan deprem
Muğla’nın Datça ilçesi açıklarında, Richter ölçeğine göre 4.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, Datça merkezi yanı sıra mahallelerin de de hafif şekilde hissedildi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, bugün saat 17.03’te merkez üssü Ege Denizi olan Muğla’nın Datça ilçesinin 31.37 kilometre açığında 4.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Yerin 8.093 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem, Datça ilçe merkezinin yanı sıra Yazı, Cumalı, Yaka, Sındı ve Mesudiye gibi kırsal mahallerde hafif şekilde hissedildi. Deremde herhangi bir can ve mal kaybı yaşanmadı.