Etiket: müjde

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan çiftçilere yeni destek paketi

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan çiftçilere yeni destek paketi

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması’na katıldı.

    Burada bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin nüfusunun 85 milyonu, dünya nüfusunun ise 8 milyarı bulduğu bir dönemde toprağı ve onu işleyen çiftçiyi ihmal edenin geleceği ihmal etmiş olduğunu söyledi. Her küresel kriz, gıda üretimi ve tedarikinin bu alanın ne kadar stratejik olduğunu kendilerine tekrar tekrar hatırlatmakta olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rusya-Ukrayna krizi sebebiyle tahıl sevkiyatının sekteye uğraması dünya çapında bir açlık tehdidini ortaya çıkardı. Türkiye olarak yürüttüğümüz çok yönlü diplomasiyle tahıl sevkiyatının başlamasını sağlayarak insanlığı çok büyük krizin eşiğinden döndürdük. Bu durum kendi tarım üretim kapasitemizin önemini de gösterdi. Hükümetlerimiz döneminde çiftçilerimize verdiğimiz desteklerin, sağladığımız kolaylıkların, yaptığımız düzenlemelerin ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha ortaya koyduk. Tüm alanlarıyla birlikte tarım sektörü ve onun ana unsuru olan çiftçimizi bir bütün olarak görüyoruz. Tarlasını en modern ekipmanlarla süren çiftçimizle birlikte bu ekipmanları üreten, satan, finansmanını sağlayan kurumları ayrı tutmuyoruz. Gıda, tekstil, kozmetik sanayiine kadar bu alanda özellikle tüm yapıları aynı sistemin birer parçası olarak görüyoruz” dedi.

    “Ülkemizin tarıma uygun her karış toprağının en yüksek verimle ekilmesinin karşılığını sağlamayı hedefliyoruz”

    Zincirin herhangi bir halkasındaki kopmanın tüm sistemi etkileyeceğini bildiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun için çiftçiden tüketiciye uzanan aşamanın hiçbir halkasını atlamadan sistemi bir bütün olarak geliştirecek adımlar atıyoruz. Ziraat Bankamızın tarım sektörüne yönelik hizmetleri de aynı yelpaze genişliğine sahiptir. Tarım sektörünü yeni düzenlemelerle, desteklerle güçlendirirken aslında sistemin tamamına hitap ediyoruz. Örnek uygulamalar, başarı hikayeleri, tecrübe paylaşımlarıyla genç ve kadınlarımızı tarıma yönlendirmeye çalışıyoruz. 81 ilden 2 bine yakın çiftçimizle bugünkü buluşmamızı bu gayretlerin özeti olarak değerlendiriyorum. Çiftçilerimizin ürünlerini sergiledikleri stantları ziyaret ettik. Sadece Ziraat Bankası aracılığıyla kullandığımız 232 milyar lirayı aşkın tarım kredilerinin yerine ulaştığını, toplam kredi miktarının yüzde 88’ine karşılık gelen 204 milyar liraya uyguladığımız faiz desteğinin doğruluğunu, 634 bin çiftçimizin 60 milyar tutarında kredi faizini karşılamamızın isabetini, toprağı aşkla işleyen 1 milyonu aşkın çiftçinin kendilerine sunulan kredi imkanını üretime dönüştürdüğünü, tarım sektörüne bugüne kadar verdiğimiz emeklerin ve desteklerin boşa gitmediğinin ispatıdır. Bu tablo karşısında biz de tüm kurumlarımızla birlikte yürüttüğümüz çalışmaları sadece sürdürmekle kalmayıp, daha ileri seviyeye çıkarma şevki kazanıyoruz. Ülkemizin tarıma uygun her karış toprağının en yüksek verimle ekilmesinin karşılığını sağlamayı hedefliyoruz. Savunma alanında nasıl kendi kendimize yeterliliği stratejik öncelik olarak görüyorsak, tarımsal üretime de aynı anlayışla yaklaşıyoruz. Bunun için devletimizin tüm imkanlarını seferber ediyor, her talebi dikkatle ele alıyor, her imkanı kullanıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan çiftçilere müjde üstüne müjde verdi

    Verilen müjdelerle Türkiye’nin toprak muhafızları, üretim akıncıları olan çiftçilerini daha da güçlendirmeyi amaçladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlk olarak Çiftçi Destek Kredisi’ni uygulamaya geçireceğimizin müjdesiyle başlıyoruz. Bu krediyi çiftçilerimiz hasat dönemine kadar yapacakları her türlü harcamaları için kullanabilecektir. Çiftçilerimiz gelir elde edemedikleri dönemdeki ihtiyaçlarını rahatça karşılayabilecektir. Kişi başına 250 bin liraya kadar verilecek bu kredinin yıllık faiz oranı yüzde 9,75, vadesi süresi 36 aya kadar olacaktır. İkinci müjdemiz tarımsal KOBİ kredimizdir. Tarım ürünlerini işleyen küçük ve orta boy işletmeleri destekleyebileceğimiz bu kredi sayesinde nihai malın katma değerinin üreticimizde kalmasını sağlamak istiyoruz. Tarımsal KOBİ kredimizin üst limiti 15 milyon lira. Devlet tarafından ödenen kısmı dışında kalan yıllık faiz oranı yüzde 4,75’tir. Yatırım kredilerinde 10 yıla, işletme kredilerinde 24 aya kadar vade uygulanabilecektir. Süt ve süt ürünleri, meyve ve sebze kurutma, dondurma, meyve suyu, salça, turşu, konserve, reçel, marmelat, pekmez, zeytin, su ürünleri paketleme, tütsüleme, organik tarım ürünleri gibi pek çok başlıktaki işletme faaliyetinde bu kredi kullanılabilecek” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, üçüncü başlığın tarım borç transferi kredisi olduğunu ifade ederek, “Bu krediyle başka bankalardan yüksek faizle kredi kullanmış çiftçilerimizi Ziraat Bankamızda sağlayacağımız uygun şartlarla bu yükten kurtarmayı amaçlıyoruz. Üst limiti 5 milyon lira olacak bu kredinin de faiz oranı yüzde 9,75, vadesi 60 aydır. Önümüzdeki günlerde Ziraat Bankamızın yanında Ziraat Katılım’ın da çiftçilerimize düşük maliyetli finansman sağlayabilmesini temin edecek bir düzenlemeyi hayata geçireceğiz. Tüm bu kredi imkanlarının çiftçilerimize ve işletmelerimize hayırlı olmasını diliyorum. Genç çiftçi ve kadın çiftçi kredi limitlerinin 500 bin lira olduğunu biliyorum. Biz gençlerimizin ve kadınlarımızın tarımın geleceğinde çok daha fazla söz sahibi olmalarını istiyoruz. Bunun için buradan Ziraat Bankası genel müdürümüze genç ve kadın çiftçi kredi limitlerini 500 binden 1 milyon liraya çıkaralım diyorum. Ziraat Bankası’nın tarım kredilerindeki takip oranının yüzde 1’in altında olması, çiftçilerimizin borçlarına sadık olduklarını ve ödemelerini hassasiyetle yaptıklarını gösteriyor. Buna rağmen yüzde 1’in altında bile olsa borcunu ödemekte zorlanan çiftçimiz varsa onlara destek olmak da boynumuzun borcudur. Tarım kredisi takip hesabındaki çiftçilerimizden anaparasını peşin ödeyenlerin faizlerinin silinmesi bu kardeşlerimizi rahatlatacaktır. Anapara ödemesini peşin yapmakta zorlananlar mutlaka olacaktır. Peşin parası olmayanların borçlarını herhangi bir gecikme ve temerrüt faizi uygulanmadan taksitle yapabilmelerine imkan tanımak lazım” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye’mizi 5 temel esas üzerine büyüteceğiz”

    “Konu çiftçilerimiz, üreticilerimiz, milletimizin meselesi olduğunda çözümler anında geliyor. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizi asırlara bedel eser ve hizmetlere kavuşturmuş bir hükümet olarak Türkiye Yüzyılı’nın hazırlıklarını da dört bir koldan süratle yürütüyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Konu üretim olduğunda, hele de toprağın bereketi olduğunda bizim için akan sular durur. Ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme üzerine inşa eden bir iktidar, hükümet olarak bu 5 temel esas üzerine Türkiye’mizi büyüteceğiz. Bu mücadelede çiftçilerimizden alacağımız destek hayati öneme sahiptir. Biz ülkenin ve milletin sahip olduğu değerlerin, zenginliklerin, imkanların kıymetini bilmeyenleri asla muhatap almıyoruz. Çifti, çubuğu, bağı bahçeyi, ekini, hasadı, davarı, malı bilmeyenlere dönüp bakmıyoruz, bizim onlarla işimiz yok. Oturdukları yerden esip gürleyerek avara kasnak gibi boşa dönüp duranları gülerek izlemekle yetiniyoruz. Zihninde vizyon, gönlünde eser ve hizmet, dilinde hayırlı söz olmayanların topunu bir araya getirseniz şuradaki buluşmamızın hasılasının yanına yaklaşamazlar. Çalışmak için dertli olmak lazım dertli, mücadele etmek için yaşamış olmak lazım, üretmek için de ter dökmek lazım. Başarı kazanmak için tecrübe ve hazırlık lazım. Hepsinden önemlisi tüm bunlar için sarsılmaz bir inanç, mangal gibi bir yürek, çelikten bir irade lazım. Türkiye’yi 1990’ların güvensizlik ve istikrarsızlık ikliminden 2023 hedeflerine, Türkiye Yüzyılı vizyonunu getirene kadar hangi badireleri atlattığımızın, hangi oyunları bozduğumuzun şahidi sizlersiniz. İnşallah Cumhuriyetimizin ilk asrını geride bırakıp yeni yüzyılına gireceğimiz 2023’ü de güven ve istikrardan taviz vermeden geçirerek hep birlikte hayallerimizi gerçeğe dönüştüreceğimiz bir döneme gireceğiz. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizin asırlık eksiklerini nasıl tamamlamışsak, milletimizin asırlık hak ve özgürlük taleplerini nasıl karşılaşmışsak, Türkiye Yüzyılı’nın inşasını da aynı inanç ve azimle başlatalım istiyoruz. Çiftçi kardeşlerimizin bu kutlu yolda bugüne kadar hep olduğu gibi yine en güçlü şekilde yanımızda yer alacaklarına yürekten inanıyorum.”

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan müjde

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan müjde

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı’nın ardından millete sesleniş konuşmasını gerçekleştirdi. Terör saldırılarıyla ilgili konuşan Erdoğan, “Biz bu tür saldırılarla verilen mesajları gayet iyi anlıyor, cevabını sahada gösteriyoruz. Muhataplarımıza terörle mücadeledeki kararlığımızı en açık şekilde ifade ettik. Bu yıl G-20 zirvesinde ülkemizin küresel sorunlara yaptığı katkıyı liderlere anlatma fırsatı bulduk.

    Tüm dünyada gıda ve enerji başlıklarıyla tartışılan krizin asıl sebebinin küresel yönetim ve güvenlik sistemindeki çarpıklıklar olduğu tespitimiz giderek daha çok benimsenmektedir. Sağlıktan dijital dönüşüme, terörle mücadeleden göçe kadar dünyayı zorlayan her konuda ülkemizin insanlığa yağacağı katkıları hatırlatarak daha geniş ve samimi işbirliği çağrısını sürdüreceğiz. Tahıl sevkiyatının devamını temin eden bir dizi telefon görüşmesi yaptık. Taraflara yaptığımız telkinler neticesinde tıkanma noktasına gelen tahıl sevkiyatının 120 gün uzatılmasını sağladık. Amacımız Rusya-Ukrayna savaşını tamamen bitirecek kapsamlı ateşkes ve barış anlaşmasına kadar bu temasları sürdürmektir. Önceki pazar günü Katar’da yapılan 2022 FİFA Dünya Kupası’nın açılış törenine iştirak ederek, bu önemli spor etkinliğinin heyecanını milyonlarla paylaştık. Açılış törenine katılan diğer liderlerle samimi ve verimli görüşmeler gerçekleştirdik” diye konuştu.

    Terörle mücadelede kararlı tutumun sürdürüleceğini ifade eden Erdoğan, “Gaziantep’in Karkamış ilçesindeki saldırıda 5 yaşındaki evladımız ile 22 yaşında gencecik öğretmenimizi katleden terör örgütünü son militanına kadar yok etme ahdimizi bir kez daha tekrarlıyoruz” dedi.

    Yusufeli Barajı ve Hidroelektrik Santrali’nin dev bir altyapı projesi olduğunu ifade eden Erdoğan, “Salı günü ülkemizin en gurur verici altyapı projelerinden biri olan Yusufeli Barajı ve Hidroelektrik Santrali ile yeni yerleşim bölgesi ve bağlantı yolları açılış törenindeydik. Yatırım bedeli 35 milyar lirayı bulan abidevi eser yılda 1 milyar 900 milyon kilovatsaat enerji üreterek ekonomimize 5 milyar liralık katkıyla inşallah kendini 7 yılda finanse edecek” ifadelerini kullandı.
    Dünyanın en büyük 5. barajı olan Yusufeli Barajı ve onunla birlikte hizmete açılan tüm yatırımların hayırlı olması temennisinde bulunan Erdoğan, “Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini 23 Kasım sabah erken saatlerde Düzce’de meydana gelen 5.9 şiddetindeki sarsıntıyla bir kez daha hatırladık” açıklamasını yaptı.

    Düzce’deki deprem sonrası bölgede acil yardım ödeneğinden 87 milyon TL kullanıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “7 bin 500 haneye eşya desteği verilmiş, 11 bin hanenin hafif hasarının tamiri için destek sağlanması kararlanmıştır. Depremde ağır hasar aldığı tespit edilen ilçelerimizdeki 457 konutun yerine daha önceki afetlerde olduğu gibi TOKİ tarafından yenileri süratle inşa edilecektir” diye konuştu.

    Küba ile ilişkileri güçlendirmek için irade ortaya konulduğunu ifade den Erdoğan, 24 Kasım’da 81 ilden gelen öğretmenlerle bir araya geldiğini anımsattı. Erdoğan, “Cuma günü 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü vesilesiyle hanım kardeşlerimizle bir araya geldik. Kalkınma planlarını merkezine güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye ilkesini yerleştirmiş bir yönetim olarak hanım kardeşlerimizin şiddet başta olmak üzere her meselelerinde yanlarında yer almayı sürdüreceğiz. Bu programın ardından Pakistan ile aramızdaki en önemli savunma sanayi projesi Hayber’in suya indirilme törenine katıldık. Aynı günün akşamında bu tören için ülkemize gelen Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif ve heyetiyle resmi görüşmelerimizi gerçekleştirdik. Cumartesi Konya’da hem her biri diğerinden kıymetli çok sayıda eser ve hizmetin açılış törenini yaptık hem de Konyalı kardeşlerimizle hasret giderdik. Yarın turizmcilerimizle bir araya geleceğiz. Çarşamba günü ülkemize atanan yeni büyükelçileri kabul edeceğiz. Perşembe günü önce Ağrı’da yol açılışı törenine katılacak ardından MGK’yı toplayacağız. Cuma günü Engelli Hakları Ulusal Eylem Planımızı açıklayacağız. Ülkemize eser, insanlarımıza hizmet götürmek için çıktığımız bu yolculuğu Türkiye yüzyılı ile taçlandırmakla kararlıyız. Yeni nesillere tüm hayallerini gerçekleştirecekleri bir Türkiye bırakmak için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Geldiğimiz yer itibarı ile bölgesel ve küresel ilişkilerimizi gözden geçirerek biz de kendimizi bu yeni duruma hazırlıyoruz”
    Kabine Toplantısı’nda son dönemde sınırlar içinde ve dışında yoğunlaşan güvenlik tehditleriyle devam eden harekatları ayrıntılı bir şekilde değerlendirdiklerini kaydeden Erdoğan, “Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde verdiğimiz 7 şehidimize Allah’tan rahmet yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum. Ülkemizin sınırlarını 30 kilometre derinliğinde güvenlik şeridi ile koruma altına alma kararlığımız yaşadığımız her hadise ile güçlenmektedir. Kendi güvenlik ve refahları için binlerce kilometre uzaktan gelip terörist masum ayrımı yapmadan her yeri yakıp yıkanlar Türkiye’nin bu hassasiyetine saygı duymak mecburiyetindedir. Biz vatan topraklarının ve insanlarımızın güvenliğini ilgilendiren adımları atarken kimseden izin almadığımız gibi kimseye de hesap vermeyiz. İsim değişikliği oyunlarıyla tescilli terör örgütlerini destekleyenlerin riyakârlıklarına tahammül etmek durumunda değiliz.

    Bize demokrasi, hak, özgürlük nutukları çekenlerin önce kendi ülkelerindeki teröristlere ve terörist destekçilerine bakmaları gerekiyor. Küresel güvenlik mimarisini kökünden değiştirecek hadiseler yaşadığımız bir dönemde Türkiye maruz kaldığı sayısız ambargoya rağmen kendi ihtiyaçlarını karşılayacak seviyeye gelmiştir. Artık ülkemizi boş tehditlerle siyasi, diplomatik, ekonomik, askeri alanda kendi çıkarlarına aykırı pozisyonlara zorlamaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu hakikat meşakkatli bir sürecin ardından da olsa müttefiklerimiz başta olmak üzere tüm kesimler tarafından kabul edilmeye başlanmıştır. Bu hakikati meşakkatli bir sürecin ardından da olsa müttefiklerimiz başta olmak üzere tüm kesimler tarafından kabul edilmeye başlanmıştır.

    Geldiğimiz yer itibarı ile bölgesel ve küresel ilişkilerimizi gözden geçirerek biz de kendimizi bu yeni duruma hazırlıyoruz. Uluslararası siyasette ebedi dostlukların ve ebedi düşmanlıkların olmayacağı, temel ilkelerden ödün vermeden dönemin şartlarına göre hareket edilmesi gerektiğini biliyoruz. Bu şekilde davranmamış olsaydık, terör örgütüyle doğrudan ve dolaylı olarak kurdukları kirli ilişkiler sebebi ile müttefik diye ifade ettiğimiz ülkelerin çoğu ile köprüleri çoktan atmamız gerekirdi. Bunu yapmadığımız gibi bölgesel, siyasi ve insani krizlerdeki farklı yaklaşımlarımız sebebi ile ilişki seviyemizi düşürdüğümüz kimi ülkelerle de selamı kesmedik” açıklamasını yaptı.

    “Halen sınır ötesi harekatlar yürüttüğümüz yerlerde oralarda yaşayan hiçbir kardeşimizin bundan sonrası için endişesi olmasın”

    “Türkiye’nin siyasi, diplomatik, ekonomik ve askeri gücü aynı zamanda umudunu bize bağlamış yüzlerce milyon kardeşimizin de güvenli, huzurlu müreffeh geleceğinin teminatıdır” diyen Erdoğan, “Halen sınır ötesi harekatlar yürüttüğümüz yerlerde oralarda yaşayan hiçbir kardeşimizin bundan sonrası için endişesi olmasın. Biz kimseye kökenine, inancına, mezhebine, meşrebine göre ayrımcılık yapmayız. Attığımız her adım coğrafyamızın insani tarihi mirasına sahip çıkarak hepimiz için daha güzel bir geleceğin altyapısını inşa etmek amacı taşımaktadır. Selçuklu’dan Osmanlı’ya, oradan da Cumhuriyete ve nihayet günümüze kadar ulaşan ortak hikayemiz bu samimi niyetimizin ve hakkaniyetli pratiğimizin ispatıdır. Biz hiçbir yere öldürmek, yıkmak, yok etmek için gitmedik, gitmeyiz.

    Özellikle biz sadece ihya etmek, yaşatmak, inşa etmek için varız. Ülkemiz içindeki 85 milyon vatandaşımız misafir ettiğimiz milyonlarca mazlum, yakın coğrafyamızda yaşayan on milyonlarca kardeşimiz, dünyanın dört bir yanında bizi dikkatle izleyen sayısız insan bu hakikatin şahididir. Bir kez daha altını çizerek ifade etmek istiyorum. Hiç kimse Türkiye’nin adalet ve dayanışma odaklı politikalarından rahatsız olmasın. Hiç kimse Türkiye’nin dostluk ve işbirliği merkezli diplomatik açılımlarından rahatsız olmasın. Hiç kimse Türkiye’nin ortaya çıkacak refahı kendi vatandaşları veya tüm dostlarıyla paylaşma esasına dayalı ekonomik atılımlarından rahatsız olmasın. Hiç kimse Türkiye’nin güvenlik ve huzur çemberini genişletmek amaçlı askeri harekatlarından rahatsız olmasın. Bu ülkenin tarihinde sömürge, zulüm, vahşet, yoktur. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın düsturunu yönetiminin merkezine yerleştiren bu ülke tarihinde sadece adalet vardır, şefkat vardır, birlikte yaşama tecrübesi vardır” dedi.

    “Bu milletin ölümle dize getirilemeyeceğinin, kan dökülerek teslim alınmayacağının son örneği 15 Temmuz’dur”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sivil veya asker verdiğimiz her şehidin şanlı hatırası bu kutlu mücadelede yolumuzu aydınlatan birer ışık olarak ebediyen kalbimizde yaşayacaktır. Karşımıza çıkarılan teröristlerin de onları üzerimize salanların topunu tek bir şehidimizin tırnağına değişmeyiz. Her şehidimiz öfkemizi kabartan, mücadele azmimizi bileyen, gücümüzü katmerleyen, kararlılığımızı perçinleyen bir yürek yaramızdır. Bu milletin ölümle dize getirilemeyeceğinin, kan dökülerek teslim alınmayacağının son örneği 15 Temmuz’dur. 40 yılı bulan terörle mücadelemizde verdiğimiz 8 bin üzerinde güvenlik görevlisi, 25 bine ulaşan sivil şehidimizin ifade ettiği mesajı hala anlamayanlar olduğu anlaşılıyor. Bu milletin belki kanını dökebilir, canını alabilirsiniz, kalkınmasını geciktirebilirsiniz ama bu milletin istiklaline ve istikbaline dokunmaya kimsenin gücü yetmez, yetemez. Yıllardır ecellerini bekledikleri dağlarda kurda kuşa yem olan, daha dün açtıkları çukurlara gömülen, bugün içine sığındıkları beton tünelleri mezarları yapacağımız teröristlerin kullanım süresi artık dolmuştur. Teröristleri kendilerini bekleyen acı akıbetten, o çok güvendikleri ülkelerde ipliklerini pazara çıkaran terör baronları da kurtaramayacak. Diyarbakır özellikle hassas, Diyarbakır annelerinin şefkatli yüreklerinden kopup gelen çağrılar, terör örgütlerinin pençesinden kurtulmak isteyenlerin son umududur” değerlendirmesini yaptı.

    Türkiye’nin son 20 yılda her alanda olduğu gibi çalışma hayatında da çok önemli mesafe kat ettiğini söyleyen Erdoğan, “Bu gerçeği sendikalaşma oranları, ücretleri, sosyal haklar başta olmak üzere tüm verilerde açıkça görmek mümkündür. Yatırım, istihdam, üretim, ihracatla büyüyen Türkiye, eylül ayında tarihinin en yüksek istihdam rakamına ulaşmıştır. İstihdamdaki artış, sosyal güvenlik sistemimizin dengesine olumlu yansımıştır” ifadelerini kullandı.

    “Sözleşmeliden kadroya geçiş 3+1 yıllık bir süre sonunda gerçekleşecektir”

    Kamu çalışanları için yapılan 6’ıncı toplu sözleşmede maaş artışlarının yanı sıra kadrolara ilişkin de önemli kararlar alındığını anımsatan Erdoğan, sözleşmeli personelin beklediği kadro müjdesinin detaylarını paylaştı. Erdoğan, “Bunlardan biri uzun yıllardır beklenen memurların ek gösterge artışı meselesini daha önce çözüme kavuşturmuştuk. Bugünkü Kabine toplantımızda da hazırlıkları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızca yürütülen kamudaki sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi hususunu değerlendirdik. Bu çalışmayla 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda mevzuat karmaşasını gidermek suretiyle sözleşmeli personel statüsünü yeniden belirledik. Mahalli idareler dahil olmak üzere sözleşmelilerin kadroya geçişinde 3 yıl bu statüde çalışmış olma şartı aranacaktır. Ayrıca 1 yılda aday memurluk süresi olacaktır. Dolayısıyla sözleşmeliden kadroya geçiş 3+1 yıllık bir süre sonunda gerçekleşecektir. Hali hazırda 3 yılı dolmuş olan sözleşmeliler hemen aday memurluğa geçiş yapabilecektir. Henüz bu süreyi doldurmamış olanlar ise 3 yılın sonunda aynı hakkı elde edeceklerdir” dedi.

    “Kamudaki 520 bin sözleşmeli personelden 424 bini isteğe bağlı olarak kadroya geçebiliyor”

    Daha önceki kadro düzenlemesinin dışında tutulan 227 bin kişinin ise süreleri de dolmuş olacağı için doğrudan kadroya geçme hakkını kullanabileceklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni statüye göre kamudaki 520 bin sözleşmeli personelden 424 bini isteğe bağlı olarak kadroya geçebiliyor. Kadro kapsamı dışında kalanlar; sözleşmeli askeri personel, sözleşmeli akademik personel, sözleşmeli KİT personeli, sözleşmeli sanatçı, sözleşmeli Meclis danışmanı, sözleşmeli sağlık yöneticisi ve tamamı sözleşmeli kurum çalışanlarıdır.

    Sözleşmeliden kadroya geçmek istemeyen personelin hakları görev süreleri sona erene kadar şahsa bağlı şekilde devam edecek sonra kadroları kendiliğinden ilga olacaktır. Kadroya geçen personel kurumlar arası nakil hakkına 4 yıllık sürecin ardından kavuşacaktır. Mahalli idarelerdeki sözleşmelilerden kadroya geçenler sadece mahalli idareler arasında yer değiştirebilecektir. Böylece kamu çalışanlarının önemli bir sorununu daha çözerek sözleşmeli kadrolu statüsünü daha adil ve sürdürülebilir hale getirmeyi hedefliyoruz. Bu konudaki hukuki düzenlemenin en kısa sürede Meclise sunularak hayata geçmesini sağlayacağız. Yaptığımız bu önemli kamu personel reformunun kadroya geçme hakkı elde eden 424 bin sözleşmelimize ve ailelerine hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

    Emeklilik için yılını doldurup yaş şartını bekleyenler ve geçici işçilerle ilgili çalışmanın da en kısa sürede tamamlayıp kamuoyuna açıklanacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kamu kurum ve kuruluşlarımıza, yurt dışına yüksek lisans ve staj için personel göndermeleri amacıyla 352 kontenjan tahsis ettik. Adaylar başvurularını e-Devlet’e entegre Kariyer Kapısı üzerinden yapabilecekler ve değerlendirme süreçlerini şeffaf bir şekilde takip edebilecekler. Meslek liselerimizin doluluk oranı yüzde yüze yaklaşmıştır. Artık bu liselere sistemin en altındaki değil en seçkin öğrencilerimiz yönelmektedir. Bu yıl meslek liselerimizin döner sermaye üretimleri şimdiden 1 milyar 650 milyon lirayı bulmuş, elde edilen gelirin önemli bir kısmı da öğrencilerimize ve öğretmenlerimize aktarılmıştır” diye konuştu.

    “Yatırımcılarımızı bu krediden istifade etmeye davet ediyorum”

    Yatırımcılara çağrı yapan Erdoğan, “Yılın ilk yarısında Merkez Bankası kaynaklarından yüzde 9 faiz oranı ve 2 yılı ödemesiz 10 yıl vade ile toplamda 150 milyar lira yatırım kredisi kullandırma kararı almıştık. Yatırım kredilerinin 100 milyar lirasını sanayi, 50 milyar lirasını turizm sektörlerine tahsis etmiştik. Kredi kullanımında ileri teknolojiye sahip, katma değerli ve istihdam potansiyeli yüksek yatırımlara öncelik verdik. Bugüne kadar ülkemizin 60 farklı şehrinden 500’ye yakın firma 75 milyar lira kredi kullandı. Yatırımcılarımızı bu krediden istifade etmeye davet ediyorum. Enflasyonun yılbaşından itibaren ciddi düşüş sürecine gireceği bu kritik günlerde, zincir marketlerde kimi ürünlerin fiyatı üzerinden yeni bir kampanyanın alevlendirildiğini görüyoruz.

    Ticaret Bakanlığımız, önümüzdeki günlerde bu çerçevede yeni uygulamaları devreye alacaktır. Bu çerçevede ortaya koyan ithamlar Ticaret Bakanlığımız ile Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından yakından takip edilmektedir. Elbette her iddia doğru çıkmamaktadır. Kamuoyunda huzursuzluğa yol açan her rahatsızlığın üzerine gitmek bizim vazifemizdir. Ticaret Bakanlığımız bu çerçevede yaptığı hazırlıklar doğrultusunda önümüzdeki günlerde yeni uygulamaları devreye alacaktır. Vatandaşlarımızdan biraz daha sabır ve metanet bekliyoruz” diye konuştu.

  • Kanseri yenen kadına bebek müjdesi

    Kanseri yenen kadına bebek müjdesi

    Diyarbakır’da yaşayan Sultan ve Kasım Temel Çifti, yumurta tembelliği nedeniyle 3 yıldır evlat sahibi olmadı. Çift, evlat hasreti çekerken anne Temel boğaz kanseri teşhisi sonrası 6 ay kemoterapi gördü. Kemoterapi sonrası arkadaş tavsiyesiyle başvurdukları Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Hakan Çoksüer’e başvurarak 2’li kombine olan fitoterapi ve akupunktur tedavileriyle gebelik haberi aldı. Kanser süresine moral ve motivasyonu düşen hasta, bebek müjdesiyle evlerindeki matem havası bayram havasına dönerken, bebeklerini kucaklarına alacakları günü iple çekmeye başladı.

  • Bakan Karaismailoğlu’ndan Yenişehir’e müjde

    Bakan Karaismailoğlu’ndan Yenişehir’e müjde

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, ile biraya gelen Yenişehir Belediye Başkanı Davut Aydın, “Bakanımız ile Yenişehir-Bilecik-Osmaneli Yolu şantiyesini yaptığı ziyarette ve diğer programlarda görüşme fırsatımız oldu. Kendisine ilçemiz adına talep ettiğimiz konuları aktardık. Kendileri olumlu yaklaştı. Yenişehir’de yapılması planlanan kavşak çalışmasının en kısa sürede hayata geçirilmesi için söz aldık. Yine ilçenin girişleri ile ilgili bir dosya sunduk. Olumlu çok güzel görüşme gerçekleştirdik. Kendilerine ilçem adına teşekkür ediyorum” dedi.

    Başkan Aydın, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız, Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli Hızlı Demiryolu Projesi; Bursa-Yenişehir ve Bandırma-Bursa olarak hatta iki kesimde çalışmaları devam ettiğini projede kalan işler çerçevesinde; Bursa-Yenişehir-Osmaneli üstyapı ve elektrifikasyon, bunun yanında Yenişehir-Osmaneli bölümünün altyapı işleri yapılacağını ve tüm projeyi 2024 yılı sonunda tamamlayıp hizmete açacaklarını söylediler. Yine Bilecik-Yenişehir yolunu bu yılın sonuna kadar yetiştireceklerini söylediler” diye konuştu.

  • Erdoğan: KKTC’de bir müjde vereceğim

    Erdoğan: KKTC’de bir müjde vereceğim

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “KKTC parlamentosunda milletvekillerine sesleneceğiz. Müjdesini orada vereceğiz, hazırlıklarımızı tamamladık, bir müjdemiz var” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, cuma namazını Ayasofya Camii’nde kıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan namaz sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, KKTC ziyaretiyle ilgili soruya, “Geniş bir heyetle KKTC ziyaretini gerçekleştireceğiz. Birinci gün KKTC parlamentosunda milletvekillerine sesleneceğiz. Müjdesini orada vereceğiz, hazırlıklarımızı tamamladık, bir müjdemiz var” dedi. Erdoğan dünya barışının tesisi için KKTC mesajları olacağını belirtti.

    Erdoğan, Rize ve Almanya’daki sel felaketinin sorulması üzerine, Almanya’dan yardım konusunda talep gelmediğini belirtti. Erdoğan Rize’de 6 can kaybının olduğunu belirterek, “Rizemiz daha doğrusu doğu Karadenizimiz felaketlerle karşı karşıya çünkü bol yağış alan bir bölge. Çay bitkisi gübreleme tekniği nedeniyle aldığı yağmurla balçığa dönüşüyor. Onlar hep birlikte aşağı doğru iniyor” diye konuştu.

    Erdoğan, 15 Temmuz programlarının nasıl geçtiğinin sorulması üzerine, “Öncelikle dün Şafak Vakti filmi vizyona girdi. Bu vesileyle ulusal ve uluslararası yayınlar yapıldı, 3 bin 876 proje ulusal ve uluslararası gerçekleştirildi. Külliyemizin hemen karşısında bir 15 Temmuz Demokrasi Müzesi açtık. Dijital bir müze. Bu sadece ulusal değil uluslararası anlamda da dünyaya çok iyi mesajlar verecek” dedi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni müjdeler geliyor

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni müjdeler geliyor

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.

    Koronavirüs önlemleri nedeniyle verilen 7 aylık aranın ardından ilk kez kürsüye çıkan Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

    “TBMM’de yeni dönemde bizi çok önemli gündem bekliyor. Yeni düzenlemelerle ilgili kapsamlı çalışmalar yapıldı. Yeni çalışmaları titizlikle takip ediyoruz. Meclis’in çalışma safhalarında hepinizden aktif katılım bekliyoruz. Milletvekillerimiz yasama görevi yanında milletimizle yürütme arasında en güçlü bağlardan biri olmayı sürdürüyor.

    Önümüzdeki dönemlerde atacağımız adımlarda Meclisimizin güçlü desteğini bekliyoruz. Milletimizin beklentilerine cevap verecek düzenlemeleri titiz bir çalışmanın ardından hayata geçirmeye kararlıyız. Cumhur İttifakı olarak ortaya koyacağımız dayanışma ile yeni yasama yılını en verimli şekilde değerlendireceğiz.

    Meclis’in tatil olduğu ağustos ve eylülde hükümet olarak çalışmalarmızı devam ettirdik. Kriz bölgeleriyle ilgili hususlarda tüm taraflarla sık sık görüşerek diplomasi kanallarını etkin şekilde kullandı. Suriye’de sınırlarımızın güvenliği konusunda geri adım atmayacağımızı her görüşmede açıkça dile getirdik.

    “HAK ETTİKLERİ CEVABI SAHADA VERECEĞİZ”

    Doğu Akdeniz’de ülkemizin haklarını gözetmeyen hiçbir planın olmayacağını duruşumuzla gösterdik. Oruç Reis gemimiz bakım çalışmalarının ardından yeniden Akdeniz’deki görevine döndü. AB ve NATO platformlarında yürütülen görüşmelerdeki sözlerini tutmayan Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi’ne hak ettikleri cevapları sahada vermeyi sürdüreceğiz.

    YENİ REZERV AÇIKLANACAK

    Yeni müjdeler geliyor. İnşallah Fatih sondaj gemimize giderek hem çalışmaları bizzat yerinde görecek hem de yeni rezerv miktarını açıklayacağız.

    TTB’YE ‘ÇOKLU BARO’ MODELİ

    Çözülmesi gereken bir mesele de meslek kuruluşlarının sürdürülemez yapısıdır. TTB başta olmak üzere, terör örgütünden birisini getirip başına koyuyorlar. Ne zamandan beri terörle içiçe olanlar TTB gibi önemli bir kuruluşun başına geçebiliyor. Bunun adı demokratik bir yaklaşım değildir. Bunun adı terör örgütlerinin STK’lara el koymasıdır. Biz bunlara hastalarımızı nasıl teslim edeceğiz. Nasıl bunlardan şifa arayacağız. Teröristten bu beklenir mi? Görevlerine mahkeme kararıyla son verilebileceği hükmü vardır. TTB açıkça anayasaya aykırı faaliyet içerisindedir. Çoklu baro sistemi gibi bir çalışmayı bu yönde de yapmak durumundayız. Bu kuruluşlar amaçlarından sapmıştır.

    Milletin değerlerine savaş açmak görev alanının dışında bildiriler yayınlamak meslek kuruluşlarının görevi olamaz. Bunlarla ilgili çalışmalar yapılmalı. Cumhur İttifakı bu adımları süratle atmalı. Tek tek her meslek kuruluşuyla ilgili düzenleme için Meclisimiz harekete geçmelidir. Mümkünse diğer partilerin de desteğini alarak. Değil ise Cumhur İttifakı ile. Meclis ilk işlerinden biri bu konu olmalıdır. Türk ve Türkiye ismini hak etmeyen meslek kuruluşlarından bu imtiyazları derhal almalıyız. TTB’nin başınad Türk ifadesi bunlara yakışmıyor. Onlar zaten nefret ediyorlar, biz ellerinden bunu bir an önce almalıyız.

    DAĞLIK KARABAĞ’DAKİ ÇATIŞMALAR

    Azerbaycan ile ilgili ana muhalefetten ciddi bir ses çıktığını duydunuz mu? Görüşme talebinde bulunduklarında Azerbaycan olumsuz yanıt veriyor. Ermeni yönetimlerinin yanında yer alırsanız bu millet size hoşgeldin demez. Azerbaycan işgal altındaki topraklarını istiyor, versenize topraklarını. Eğer dünyada insan hakları demokrasi varsa size de 30 yıldır bu işte görevliyseniz yapmanız gerken toprakları vermek.

    Bize Suriye’den mücahitleri oraya gönderdiniz diyorlar. Bizim böyle bir derdimiz yok. Biz Azeri kardeşlerimize her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Suriyeli mücahitlerin kendi topraklarında işi var, oraya gitmezler.”

    “IŞIKLAR YANIYOR” PAYLAŞIMI

    Toplantı sonrası gazetecilere açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, soru üzerine AYM Üyesi Engin Yıldırım’ın “Işıklar yanıyor” paylaşımına değindi.

    Erdoğan, “Burada özellikle bireysel bir tweet olarak değerlendirmek doğru olmaz. Çalışıyoruz, ışıklarımız yanıyor ifadesiyle bir bütünü ifade eden kollektif yapıyı ifade eden bir yaklaşım söz konusu. Talihsiz bir paylaşımdı keşke yapmasaydı. Kaldı ki bir üyenin üzerine böyle bir şey düşmezdi. AYM üyesinin böyle bir sürecin içerisinde farklı bir şekilde yer alması adete siyasete soyunması… Çok arzu ediyorsan siyasete girersin bunu ve daha ötesini da söyleyebilirsin” diye konuştu.

    ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI

    CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun açıklamasıyla yeniden gündeme gelen erken seçim tartışmaları için ise Erdoğan, “Vakti saati bellidir, Haziran 2023” ifadelerini kullandı.

     

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: Cuma günü büyük bir müjde vereceğiz

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: Cuma günü büyük bir müjde vereceğiz

    Cumhurbaşkanı Erdoğan corona virüs ile mücadele için “Vaka sayısında kısmı artış yaşanda da salgın kontrolümüz altında” dedi. Ankara’da fabrika açılış töreninde konuşan Erdoğan, cuma günü verecekleri müjde ile Türkiye’de yeni bir dönemin açılacağını bildirdi. Erdoğan’ın Doğu Akdeniz’deki gerilime yönelik mesajları da oldu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’daki Başkent Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Kalyon Güneş Teknolojileri Fabrikası’nın açılış töreninde konuştu.

    Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

    “Çok çok önemli bir yatırımın adımını atıyoruz. Kalyon Holding’in teknoloji altyapısı ve vizyonu ile bu tesisi ülkemize kazandırdığını görüyoruz. Yenilenebilir enerji olayı gerçekten bizler için çok ama çok önemli. Artık sadece üretmek, iç ve dış piyasaya satmak yetmiyor. Üretim ile birlikte şirketlerimiz inovasyona, araştırma-geliştirmeye önem vermesi gerekiyor. Güneş panelleri ve bileşenlerine harcadığımız milyonlarca dolarlık ithalatın önüne geçeceğiz.

    Dünyanın birçok ülkesinde corona virüs nedeniyle yatırımlar durmuşken Türkiye özel sektörü ve kamu kurumlarıyla özgün bir yol izliyor. Ne salgınla mücadelemizi sekteye uğrattık ne de yatırımlarımızı durdurduk. 800 bin insanın canına mal olan krizin üstesinden gelmek kolay değildir. Sadece sosyal hayatı değil günlük yaşantımızın her alanını etkilemiştir. Ülkemiz aldığı tedbirler ve attığı adımlarla krizi en başarılı yürüten ülkelerdendir. Vaka sayısında kısmı artış yaşanda da salgın kontrolümüz altındadır. Turizm sektörü toparlanmaya başladı.

    Ülkemiz kaynaklı olmayan bazı sıkıntılarla karşılaşsak da, Türk ekonomisi salgın öncesi ivmesini tekrar yakalamış görünüyor. Türkiye genelinde konut satışları temmuzda yüzde 125 artarak tarihi bir rekora imza attı. Elektrik tüketimi verileri artış eğilimde.

    CHP zihniyetinin bizi esir almasına izin verirsek bu ülkeyi sanayide dışa bağımlılığa mahkum ederiz. Sığ muhalefet anlayışının ülkemize verebileceği hiçbir şey yoktur. Sağa sola Türkiye’yi şikayet eden muhalefet bu ülkeye yabancılaşmış demektir.

    Bugün nasıl her alanda dünden daha iyi bir yerdeysek yarın daha iyi bir konumda olacağız. 18 yılda nasıl Türkiye’nin çehresini değiştirdiysek yeni başarı hikayelerini birlikte yazacağız. Bunu CHP’nin vizyonsuz siyasetine rağmen başaracağız.

    “HAK DEĞİL İSTİKBAL MÜCADELESİ”

    ‘Doğu Akdeniz’de ne işimiz var’ diyen muhaledef iyi dinlemeli. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’den Libya’ya kadar farklı cephelerde yürüttüğü mücadele sadece hak mücadelesi değil, bir istikbal mücadelesidir.

    “SEVR’E BOYUN EĞMEYECEĞİZ”

    Bir asır önce Sevr’i nasıl yırttıp atmışsak bugün de Doğu Akdeniz’de dayatılmaya çalışılan Sevr’e izin vermeyeceğiz. Adalar meselesinde ürkek davranılmasının maliyeti oldu. CHP’nin ana karamızdan bir taş atımı uzaklıktaki adaların nasıl elimizden alındığını izah etmesi gerekiyor. CHP Rum ve Yunan tezlerinin savunuculuğunu yapmaktadır. CHP kontrolünü tamamen yitirmiştir.

    CHP’YE TEPKİ

    CHP’den yurtdışındaki dostlarına taşeronluk yapmak yerine Türkiye eksenli hareket etmesini bekliyoruz. CHP’den milli meselelerde milletin hissiyatına uygun davranmasını bekliyoruz. Hiçbir sömürgeci güç, ülkemizi bu bölgede var olduğu tahmin edilen zengin petrol ve doğal gaz kaynaklarından mahrum bırakamaz.

    Biz Akdeniz’de gerilim ve kavga da istemiyoruz. Biz milletimizin hakkını savunuyoruz. Muhataplarımızdan diyalog yolunu açacak adımlar bekliyoruz. Bu meseleyi ülkemizin hak ve hukukunu temin edecek şekilde çözüme kavuşturacağımıza inanıyorum.

    “CUMA GÜNÜ BİR MÜJDE VERECEĞİZ”

    Cuma günü ülkemize büyük bir müjde vereceğiz. Türkiye’de yeni bir dönemin açılacağına inanıyorum. Açıklarsam bu işin heyecanı kaybolur.”

  • Bakan Albayrak’tan pancar çiftçisine müjde

    Bakan Albayrak’tan pancar çiftçisine müjde

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, pancar çiftçisine ağustos ayında ödenecek 122 milyon 593 bin lira avans bedelini bugün hesaplara yatıracaklarını bildirdi.

    Bakan Albayrak, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, bayram öncesi, üreten ellerin yanında olduklarını belirterek “600 köyde 575 bin dekar Hazine arazisini, bedelinin yarısı üzerinden 20 bin çiftçimizin kullanımına sunmuştuk. Bugün de ağustos ayında ödenecek 122 milyon 593 bin lira avans bedelini pancar çiftçimizin hesabına yatırıyoruz. Hayırlı olsun.” ifadelerini kullandı.

    Albayrak’ın mesajında yer verdiği Türkşeker’in infografisinde de 355 milyon 787 bin lirası küspe bedeli ve pancar avansları, 158 milyon 431 bin lirası hububat, ayçiçeği ürün ve avans bedelleri olmak üzere, çiftçiye toplam 514 milyon 218 bin lira destek sağlandığı ifade edildi.