Etiket: mustafa şentop

  • MIKTA 8. Parlamento Başkanları Konferansı

    MIKTA 8. Parlamento Başkanları Konferansı

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un ev sahipliği yaptığı MIKTA 8. Parlamento Başkanları Konferansı, “Çok Taraflılık, Küresel Karşılıklı Bağımlılık ve Parlamentolar” başlığıyla İstanbul’daki Sepetçiler Kasrı’nda başladı. Konsefansa Şentop’un yanı sıra, AK Parti İstanbul Milletvekilleri Ravza Kavakçı Kan ve Abdullah Güler, Meksika Temsilciler Meclisi Başkan Vekili Noem Berenice Luna Ayala, Endonezya Temsilciler Meclis Başkanı Puan Maharanı, Kore Cumhuriyeti Ulusal Meclis Başkanı Kım Jin- Pyo ve Avustralya Senato Başkan Yardımcısı Andrew Mclachlan katıldı.

    “Afetlerde büyük kayıplar yaşadık”

    Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren TBMM Başkanı Mustafa Şentop, “Asrın felaketi olarak da adlandırdığımız bu afetlerde büyük kayıplar yaşadık. ‘Asrın felaketi’ diyoruz ama aslında asırlardır yaşanmamış olan, belki de beş yüz yılda bir yaşanabilecek bir afetle karşı karşıya kaldık. Böyle zamanlarda en büyük tesellimiz sizler gibi dostlarımızın yanımızda olduğunu bilmek olmuştur. Bu yüzden, deprem sonrasında bu toplantının yapılmasına ilişkin tereddütler oluşsa da ve bu durumu sizlerin anlayışla karşılayacağınızı bilsek de; sizlerle buluşmak istedik. Bu vesileyle, acımızı paylaşan, acil arama-kurtarma ve insanı yardım desteklerini bizden esirgemeyen MIKTA ülkelerine, halklarına, sizlere milletimiz adına şükranlarımı sunarım” dedi.

    “Etkin çok taraflılığı dış politikamızın en önemli unsurlarından biri olarak görüyoruz”

    Çok taraflılık ve küresel karşılıklı bağımlılık ekseninde parlamentolar arasındaki iş birliğinin giderek gelişmekte olduğunu memnuniyetle gözlemlediğini ifade eden Şentop, “Etkin çok taraflılığı dış politikamızın en önemli unsurlarından biri olarak görüyoruz. Bu bağlamda MIKTA Türkiye için müstesna bir yere sahip. MIKTA, uluslararası iş birliği, diyalog ve kültürler arası anlayışa dayalı yapısını önemsiyoruz. MIKTA’nın, bölgesel ve küresel sorunların çözümüne katkı sağlama potansiyelinin yüksek olduğunu değerlendiriyoruz. Bu bağlamda, 2022 yılında memnuniyetle üstlendiğimiz MIKTA dönem başkanlığını, 2023 yılında Endonezya’ya devrederken iş birliği ve koordinasyonun daha güçlü bir şekilde süreceğine olan inancımı da ifade etmek isterim” diye konuştu.

    “Çok taraflılık, ülkeler arasında dayanışma, saygı ve adil bir paylaşımı öngörmektedir”

    Dünyanın birbirine daha fazla bağlı ve bağımlı bir hale geldiğine dikkati çeken Şentop, “Küresel anlamda karşılaştığımız zorluklar da bu minvalde daha karmaşık ve çok yönlü hale geliyor. İşte bu zorlukların üstesinden gelmek; siyasi, sosyal ve ekonomik sorunlardan çıkış yolları üretmek için çok taraflılık kilit bir araç olarak uluslararası ilişkilerin temel prensipleri arasında yer almaktadır. Çok taraflılık, ülkeler arasında dayanışma, saygı ve adil bir paylaşımı öngörmektedir” ifadelerini kullandı.

    Şentop konuşmasının devamında, “Çok taraflılık ile birlikte değerlendirilmesi gereken bir diğer husus ülkelerin birbirine olan ihtiyacını ve iş birliğini zorunlu kılan küresel karşılıklı bağımlılıktır. Son yıllarda tecrübe ettiğimiz salgın, savaş, doğal afetler, kuraklık gibi meseleler yer küredeki her bir devletin ve hatta her bir ferdin birbirine ne kadar kestirme ve girift bağlarla bağlı olduğunu net bir şekilde göstermiştir. Dolayısıyla, küresel karşılıklı bağımlılık, ülkeler arasındaki iş birliğinin artmasını ve uluslararası sorunların çözümünde ortak çabaların sergilenmesini gerektirmektedir” dedi.


    “Sorunlarla hiçbir ülkenin tek başına başa çıkabilmesi mümkün değildir”

    Ülkelerin ancak işbirliği yoluyla küresel sorunların üstesinden gelebileceğini vurgulayan Şentop, “Bu sorunlarla hiçbir ülkenin tek başına başa çıkabilmesi mümkün değildir. Milletlerin temsil organları olarak parlamentolar da bu bağlamda uluslararası iş birliğini geliştirmek, tecrübeleri paylaşmak ve halklar arasındaki köprüleri güçlendirmek için aktif bir rol oynamalıdır. Bize düşen sorumluluk parlamentoların halktan aldıkları gücü değerlendirerek ve küresel karşılıklı bağımlılığın farkında olarak çok taraflılığı teşvik etmektir” diye konuştu.

    Şentop, birlikte çalışılabilecek konulara odaklanılması ve işbirliği yolları keşfedilmesi gerektiğini ifade ederek toplantının başlığını bu anlayışla “Çok Taraflılık, Küresel Karşılıklı Bağımlılık ve Parlamentolar” olarak belirlediklerini aktardı. Şentop, toplantıda öncelikle, çok taraflılığa imkan veren en önemli mekanizmalarından olan uluslararası kuruluşları ve bu kuruluşların ‘etkin çok taraflılığa’ hizmet etmesi için ihtiyaç duyulan reformları gündeme aldıklarını ifade etti.

    “Bu toplantı bu anlamda alternatif fikir ve yaklaşımlar ortaya koyacaktır””

    Şentop, küresel karşılıklı bağımlılığı açık bir şekilde orta koyan güncel meselelerde MIKTA ülkelerinin birbiriyle tecrübelerini paylaşması amacıyla göç, gıda güvenliği, tedarik zincirleri, yeni nesil teknolojiler ve yapay zeka gibi konulara gündemlerinde yer verdiklerini söyledi. Konuşmasına devam eden Şentop, “Ve en nihayetinde hızla değişen küresel ortamda parlamenterlere düşen görevleri sizlerle istişare etmek istedik. Bugün gerçekleştireceğimiz fikri alışverişlerinin verimli ve anlamlı olmasını ve küresel olarak karşılaştığımız zorlukların üstesinden gelmemize yardımcı olacak somut eylemlere öncülük etmesini umuyorum. İnanıyorum ki, bu toplantı bu anlamda alternatif fikir ve yaklaşımlar ortaya koyacaktır” dedi.

  • “Sağlam binalar konusunda dersler çıkartmalıyız”

    “Sağlam binalar konusunda dersler çıkartmalıyız”

    Kahramanmaraş Pazarcık’ta 6 Şubat saat 04.17’de 7.7 büyüklüğünde ve aynı gün Elbistan’da saat 13.24’te 7.6 büyüklüğünde meydana gelen iki büyük deprem 10 ili etkiledi. Felaketin ardından yaraları sarma çalışmaları sürüyor. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, yüzyıllık felaketin ilk dakikalarından itibaren devletin tüm kurumlarıyla teyakkuza geçtiğini anlattı. Adana, Osmaniye, Hatay, Kilis, Gaziantep ve Kahramanmaraş’ı ziyaret ettiğini anlatan Başkan Şentop, Adıyaman’a da gelerek burada enkaz kaldırma, arama kurtarma ve depremzedelerin yaralarının sarılması konusundaki çalışmaları yerinde inceledi.

    Yaşanan deprem felaketinin birkaç yüzyıllık olduğunu ve yıkıcı tesiriyle karşı karşıya kalındığını aktaran Başkan Şentop, sağlam zemin ve yapılar inşa edilmesi konusunda dersler çıkartılmasını söyledi. Sağlam zemin ve yapılarda depremin yıkıcı etkisinin minimum düzeye indiğini belirten Başkan Şentop,”Adana, Osmaniye, Hatay’ın ilçeleri Kırıkhan, Antakya ve Defne ilçeleri daha sonra da Kilis’i ziyaret etmiştik. Bilahare Pazartesi günü Gaziantep özellikle Nurdağı, Islahiye ilçelerini daha sonra Kahramanmaraş’ı ziyarete etmiştik. Bugün Adıyaman’dayız. Daha sonra Gölbaşı ilçesine geçeceğiz. Daha sonra Nurhak ve Elbistan ardından Doğanşehir ve Malatya’yı ziyaret ederek bölgedeki ziyaretimizi tamamlamış olacağız. Tabi ilk günden itibaren arkadaşlarımızla irtibat halindeydik. Burada bulunan bütün arkadaşlarımız yıkımın, felaketin çok büyük olduğunu ifade ediyorlardı” ddi.

    Adıyaman’da büyük yıkımla, felaketle karşı karşıya olunduğunu hatırlatan Şentop, bunun sadece kendi değerlendirmeleri değil yurt dışından gelen yabancı uzmanların, DSÖ yetkililerinin yapmış olduğu değerlendirmelere göre son yüzyılın en büyük felaketiyle karşı karşıya olunduğunu gösterdiğini kaydetti. Tarihi metinlere bakıldığında yüzyıldan da fazla birkaç yüzyıllık deprem ve onun yıkıcı tesiriyle karşı karşıya olduklarına dikkat çeken Şentop,” İlk dakikalardan itibaren devletimiz tüm kurumlarıyla teyakkuza geçmiştir. Bu büyük bir coğrafyayı, geniş yoğun bir nüfusu kapsayan depremle ilgili olarak atılması gereken adımlar mümkün olduğu kadar hızlı şekilde atılmaya çalışılmıştır. Bugün itibariyle bütün ziyaret ettiğimiz yerlerde organizasyon, koordinasyon tamamen gerçekleşmiş bir sistem kurulmuş görülüyor.

    Vatandaşlarımızın özellikle enkazlarla ilgili olarak yapılan çalışmalar da büyük ölçüde tamamlanmış. Adıyaman’da da. Öncelikle vatandaşlarımızın talepleri, barınmayla ilgili talepler burada büyük ölçüde karşılanmış. Kısa ve orta vadede yapılacaklar. Cumhurbaşkanımız kabine toplantısı sonrası açıkladı. Bir yıl gibi zaman içerisinde yıkılan tüm binaların yapılması konusunda vatandaşlarımıza bir vaatte bulunmuştur. Daha önce bu tür vaatleri hepsi gerçekleşmiştir. İnşallah kısa süre içerisinde buraların şenleneceği bir ortamı canlanacağı bir ortamı yeniden müşahede edecekler görecekler. Bu felaketten çıkarmamış gereken dersler de var. Bundan sonra daha sağlam zeminlerde, daha sağlam yapılar yapmak, binalar inşa etmek konusunda dersler çıkartmalıyız. Zira görüyoruz. Adıyaman’da öyle ve başka şehirlerde aynı şey var.

    Zemin sağlamsa, binalar sağlamsa deprem ne kadar büyük olursa olsun yıkıcı etkisi daha azalıyor, minimum düzeye düşüyor. Bu bakımdan orta ve uzun vadede de büyük kararlılıkla ve tavizsiz şekilde sağlam zemin ve sağlam bina konusunda çalışma yapmamız ve bunları iyi takip etmemiz gerekiyor. Ben milletimize tekrar baş sağlığı diliyorum. Vefat eden ve yakınlarını kaybedenler kardeşlerimize baş sağlığı diliyorum. Rahmet diliyorum. Yaralılara acil şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun” dedi.

  • TBMM Başkanı korumaları Bursa’da kaza yaptı

    TBMM Başkanı korumaları Bursa’da kaza yaptı

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un özel kalem ekibi ile korumalarının bulunduğu araç, İstanbul Bursa Otoyolu Kuzey Gişeleri yakınlarında kaza yaptı.

    Yoğun yağmur sebebiyle oluşan su birikintisinin yol açtığı kazada 4 kişi hafif şekilde yaralandı. Yaralılara ilk müdahaleyi TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un sağlık ekibi yaptı. Yaralılar daha sonra Bursa Şehir Hastanesi’nde tedavi altına alındı.

    Meclis Başkanı Mustafa Şentop, kaza sonrası ambulans gelene kadar olay yerinden ayrılmadı. Mesai arkadaşlarını kaldırıldıkları hastanede ziyaret eden Şentop, hastane yetkililerinden sağlık durumları hakkında bilgi aldı.

  • TBMM Başkanı Şentop’tan “Türkiye-Azerbaycan ortak üniversitesi” önerisi

    TBMM Başkanı Şentop’tan “Türkiye-Azerbaycan ortak üniversitesi” önerisi

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve beraberindeki parlamento heyeti, Bakü Haydar Aliyev Uluslararası Havalimanı’nda Azerbaycan Milli Meclis Başkan Yardımcısı Fezail İbrahimli, Azerbaycan-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Ehliman Emiraslanov ve Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı tarafından karşılandı. Şentop, Azerbaycan Milli Meclisi ve TBMM’nin himayesinde Uluslararası Balkan Üniversitesi ve Azerbaycan Diplomatik Akademi (ADA) Üniversitesi iş birliğiyle Bakü’de ADA Üniversitesi’nde gerçekleştirilen Karabağ temalı INCSOS VII. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi’nin açılış konuşmasını gerçekleştirdi.

    “Bu toplantılar, özellikle Karabağ meselesine dünya kamuoyunun dikkatini teksif etmesi bakımından da faydalı olacaktır”

    Şentop, “Hem medyadaki bilgilendirmeler, haber anlamında hem de akademik dünyanın dikkatinin, ilgisinin buraya, bu konuya, Karabağ meselesine çekilmesi noktasında böyle bir uluslararası toplantının çok faydalı olacağını düşündük” dedi.
    Koronavirüs salgını sürecinde kongrenin kısa bir zamanda gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığını belirten Şentop, “Nihayet bugüne kısmet. Bugün başlayıp 4 Haziran’a kadar devam edecek olan bu toplantılar, özellikle Karabağ meselesine ve burada olan bitenlere akademik kamuoyunun, dünya kamuoyunun dikkatini teksif etmesi bakımından da faydalı olacaktır” ifadelerini kullandı.

    Şentop, 20 farklı ülkeden toplamda 100’ün üzerinde üniversiteden, akademik kadrodan 3 binin üzerinde tebliğ başvurusu olduğunu ve bin 741 tebliğin kabul edildiğini anlattı. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin “tek millet iki devlet” diye nitelendirildiği boyutta akademik çalışmaların da artırılması gerektiğine dikkat çeken Şentop, “Şüphesiz bu akademik çalışmaların Türkiye ve Azerbaycan gibi tek millet iki devlet dediğimiz bir yakınlık, bir iş birliği içerisinde bulunan iki ülke akademisyenlerinin öncülüğünde yapılması da çok önemli” dedi.

    Türkiye ile Azerbaycan ortak üniversitesi kurulması önerisini getiren Meclis Başkanı Şentop, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

    “Biliyorsunuz, çok uzun zamanlar ayrı kaldık, çok uzun yıllar ayrı kaldık mecburen şartların bizi sevkiyle. Bu aradaki boşluğu da dolduracak adımları süratle atmamız lazım. Sadece sözde kalmaması lazım bu gayretlerin. Birçok yerde dile getiriyoruz. Ben de geldim, birçok konuyla ilgili konuşmalar yaptık. Ama bu sözlerin, konuşmaların hayatta bir karşılığının da hızlıca, süratle ortaya çıkması lazım. Bu bakımdan ben bir Türkiye-Azerbaycan ortak üniversitesinin bir an önce hayata geçirilmesini ve hatta önümüzdeki öğretim yılında öğretime başlamasını çok önemli buluyorum.

    Öğrenci değişimi ile gençlerimiz arasında iki ülkeyi yakından tanıyacakların olması ilişkileri çok daha güçlü hale getirecektir. Karşılıklı olarak akademisyenlerin değişimi yine öğrencilerin, karşılıklı olarak değişimi suretiyle gençlerimiz arasında özellikle tahsilli gençlerimiz arasında iki ülkeyi daha yakından tanıyacak insanların bulunması, bizim bu ilişkilerimizi çok daha sağlam, köklü ve geleceğe yürüme bakımından çok daha etkili hale getirecektir. Bu bakımdan bu toplantıyı bu anlamı itibarıyla da çok kıymetli buluyorum.”

    “Karabağ’da 28 yıllık esaretin ve acının ortaya çıkardıklarını, akademisyenlerin gözünden görmeye ihtiyacımız var”

    Kongrenin Karabağ olmasının çok isabetli ve yerinde olduğunu dile getiren Şentop, “Karabağ yaralarını sararken Karabağ’ın kültür beldesi Şuşa’nın yaşadığı acıları ve zafer sonrası mutluluklarını kelimelerle resmetmeye geldiniz hepiniz. Yaklaşık 30 yıl boyunca devam eden bu işgal, verilen şehitler Şuşa’da, Füzuli’de yaşananlar, koca bir yürek yangını olan Hocalı katliamı ve daha nice saldırılar, sosyal bilimler alanındaki akademisyenlerimizin ele alacağı boyutlarla ortaya koyulacaktır. Tarihçilere edebiyatçılara, psikologlara, coğrafi ve stratejik uzmanları, hatta bu acıların temelinde var olan Dağlık Karabağ’ın zenginliklerini talan edenleri bizlere anlatacak ekonomi uzmanlarına ihtiyacımız var. Bin yıllardır yaşadığı toprakları gasp edilen, bir gece ansızın topluca katledilen kundaklarında uyuyan bebekler ve yaşlılar var. Sevdiklerine yaktıkları ağıtlar, şiirler, hikayelerle göç yollarında ömür tüketmiş, vatanından ayrılan ve gurbet acısıyla hasretlik çekenlerin öykülere, romanlara işlenen ıstırapları var. Savaş ve göç sonrası tarihe, edebiyata, güzel sanatlara yansıyan Dağlık Karabağ’da 28 yıllık esaretin ve acının ortaya çıkardıklarını değerli sosyal bilim akademisyenlerinin gözünden görmeye, değerlendirmeye ihtiyacımız var” dedi.

    “Akademisyenlerimizin Karabağ’ı görmesinde çok büyük faydalar var”

    Karabağ’daki tahribatı gözle görülmedikçe anlamanın mümkün olmadığını ifade eden Şentop,“Mesela Fuzuli ile ilgili görme sen şehirle ilgili gerçek manada bir kanaate sahip olman mümkün değil. Buraları görülmesinde ve hakikaten medeni dünyaya kendilerini mazlum olarak tanıtmaya çalışanların ne kadar zalim, ne kadar tahripkar, ne kadar insanlık ve medeniyet düşmanı kültür düşmanı olduklarının anlatılması gösterilmesi lazım. Ama bunu önce anlamak lazım. Akademisyenlerimizin bu bakımdan buraları görmesinde çok büyük faydalar var. Bir konuyu sadece kağıtlar üzerinden, cümleler, yazılar üzerinden öğrenmek başka bir şey, bizzat görerek orayı öğrenmek başka bir şey. Bu bakımdan çok büyük faydası olacak buraları görmesinin de akademisyenlerimizin” diye konuştu.

    “Azerbaycan’ın yanında olmaya, yanında durmaya devam edeceğiz”

    Ermenistan’ın Karabağ’da yaptıkları savaş suçlarının uluslararası hukukun da bir konusu olduğunu belirten Şentop, “Ancak şunu da çok açıklıkla eklemek isterim. Türkiye sadece Azerbaycan’a kayıtsız şartsız destek vermesinin sebeplerinden biri. Kardeşliğimiz dostluğumuz değil, aynı zamanda Azerbaycan’ın haklı bir davayı savunuyor olmasıdır. Kafkasya’da kalıcı barışın tesisi için kardeşlerimizin haklı davasına destek vermeye, Türkiye olarak her zaman Azerbaycan’ın yanında olmaya yanında durmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Azerbaycan ve Türkiye defalarca çifte standartla karşı karşıya kaldı”

    Milli Meclis Başkanı Sahiba Gafarova ise, yaptığı konuşmada 7. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi’nin Karabağ’a adanmasının çok önemli ve övgüye değer olduğunu belirterek, “Çünkü Karabağ gerçeklerinin akademik çevrelerce vurgulanması, bilim literatürüne yansıtılması ve gelecek nesillere aktarılması çok önemlidir. Ona göre, olayın önemli yanı kardeş ülkeler arasındaki ilişkilerin siyasi, tarihi, sosyolojik ve kültürel temellerini dikkate almak, gelişme umutları, sürece katkıda bulunmak için yeni fikir ve girişimlerin geliştirilmesidir” dedi.

    14 Ocak’ta Azerbaycan ile Türkiye arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 30. yıl dönümünü kutladıklarını ifade eden Gafarova, “Kardeş Türkiye, bağımsız Azerbaycan’la tarihinde diplomatik ilişkiler kuran ilk ülkedir. Azerbaycan’ın bağımsızlığını ilk tanıyan ülkelerden biri olan Türkiye, kardeşlik desteğini ilk günden itibaren göstermiştir. Devletlerimiz arasındaki resmi ilişkiler 30 yılı kapsamasına rağmen halklarımızın ortak tarih, dil, manevi ve kültürel değerlere dayalı birlik ve beraberliği yüzyıllardır devam etmektedir. Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinin mevcut seviyesi, birlik ve beraberliğimizin yeni bir tezahürüdür” diye konuştu.

    Azerbaycan ve Türkiye arasındaki ilişkilerin dostluk ve kardeşlik ruhu içinde son 30 yılda hızla geliştiğini vurgulayan Gafarova, “Kabul etmek gerekir ki modern dünyanın talihsiz gerçekleri var. Bunlardan biri, Azerbaycan ve Türkiye’nin halklarının çıkarlarına hizmet eden, barış ve işbirliğini hedefleyen bağımsız iç ve dış politikaları nedeniyle defalarca çifte standart ve önyargılı tutumlarla karşı karşıya kalması ve farklı zamanlarda neler olduğunu hepimiz biliyoruz. Azerbaycan-Türkiye birliğinin bu çifte standarda karşı her zaman kalkan rolü oynaması, ülkelerimize yönelik gizli niyetleri ve komploları püskürtmeyi başarması sevindiricidir” dedi.

    Kongrenin resmi açılış töreni öğrencilerin hazırladığı kısa video gösterimi ve hatıra fotoğrafının çekilmesinin ardından sona erdi. 20 farklı ülkeden rektörler, akademisyenler ve öğretim üyelerinin katıldığı kongre 4 Haziran’a kadar devam edecek.

  • TBMM Başkanı Şentop, Azerbaycan’da

    TBMM Başkanı Şentop, Azerbaycan’da

    Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop ve beraberindeki parlamento heyeti, INCSOS VII. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi’ne katılmak üzere Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye ziyaret gerçekleştirdi.

    TBMM Başkanı Şentop’u Haydar Aliyev Uluslararası Havalimanı’nda Azerbaycan Milli Meclis Başkan Yardımcısı Fazail İbrahimli, Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Ehliman Emiraslanov, Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Mammadov, Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı ve diğer yetkililer karşıladı.

    Azerbaycan Diplomatik Akademisi’nde (ADA) gerçekleştirilecek kongreye, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un yanı sıra Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova, Azerbaycan Eğitim Bakanı Emin Emrullayev, Türkiye Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, ADA Üniversitesi Rektörü Hafız Paşayev ve diğer davetliler katılacak.

  • Meclis Başkanı Şentop Bursa’da iftara katıldı

    Meclis Başkanı Şentop Bursa’da iftara katıldı

    Diyanet Vakfı’nın iftar programı için Bursa’ya gelen Meclis Başkanı Şentop, iftarın ardından Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve beraberindeki milletvekilleriyle, Teravih namazını Bursa Ulu Camii’de kıldı.

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 10 Nisan Polis Bayramı’nda gece yarısı nöbet başındaki polislere sürpriz ziyarette bulundu. Şentop, Ulu Camii çıkışında ise sürpriz yaparak Çarşı Polis Merkezi’ne uğradı.

    Görevi başında bulunan emniyet mensuplarıyla bir araya gelen Şentop, 10 Nisan polis bayramı nedeniyle Bursa’dan ayrılmadan önce selamlama amacıyla polis merkezine uğradığını belirterek tüm emniyet mensuplarının gününü tebrik etti.

    Polislerle çay içip sohbet eden Başkan Şentop, huzur ve asayişin sağlanmasına katkılarından dolayı emniyet personeline ve ailelerine teşekkür etti.

    Polis memurlarıyla hatıra fotoğrafı da çektiren Meclis Başkanı Şentop’a ziyareti sırasında Bursa Valisi Yakup Canbolat, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Hakan Çavuşoğlu da eşlik etti.

  • Üçüncü dönem adaylık tartışması: Şentop’tan açıklama

    Üçüncü dönem adaylık tartışması: Şentop’tan açıklama

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop, “Yeni getirilen düzenlemeyle, 101’inci maddeyle bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına olduğu gibi daha önce cumhurbaşkanlığı yapmış olanlara da seçilme hakkı getirildiği raporda ifade edilmiş. Yeni düzenlemeyle 2 defa seçilme hakkının yeni sistem içinde getirildiği anlaşılmaktadır” dedi.

    TBMM Başkanı Şentop, Meclis’te basın mensuplarının sorularını cevapladı. Şentop, cumhurbaşkanı adaylığı tartışmalarıyla ilgili, “Bu konu hukuki bir konu. Hukuki bir tartışma yapmak lazım. Bu konuyu gündeme getiren arkadaşlar, milletvekilleri boylarını aşan sularda yüzüyorlar. Bu hukukçuların yapacağı bir tartışma” diye konuştu.

    Şentop, bu konunun 2016 yılının sonlarında verilen Anayasa değişikliği teklifiyle TBMM’nin gündemine geldiğini hatırlatarak, “Ben o zaman Anayasa Komisyonu Başkanıydım. Teklifin gelmesi aşamasından, komisyona havalesinden itibaren bu sürecin detaylarını biliyorum. Bu da o teklif içinde Anayasanın 101’inci maddesiyle ilgili bir değişiklikti. Elimde komisyon raporu var. Sıra sayısı 44. Bu teklif Anayasa Komisyonu’na geldikten sonra 10 gün süreyle görüşüldü. O görüşmelerin sonunda Anayasa Komisyonu bir rapor hazırlıyor. TBMM Genel Kurulu’nda bu rapor üzerinden görüşme yapılıyor” dedi.

    ‘3 DEFA ADAY OLMA İMKANI TANINDIĞI İFADELERİ VAR’

    Komisyondaki tüm detayları hatırladığını ve tartışmalar üzerine şimdi tekrar gözden geçirdiğini vurgulayan Şentop, “Komisyonda hiçbir arkadaş muhalefet partilerinden milletvekilleri de var, bu konuya dair aday olunamayacağı gibi hiçbir şey söylemedikleri gibi tam aksine Sayın Cumhurbaşkanımızın 2 defa aday olacağını, hatta daha sonraki seçimde 1 kez daha aday olmak suretiyle 3 defa aday olma imkanı tanındığına dair ifadeleri var” diye konuştu.

    ‘5 SENE GEÇMİŞ, JETON YENİ DÜŞMÜŞ’

    Şentop, komisyon raporunun 40’ıncı sayfasındaki paragrafta “Teklifin kanunlaşmasıyla getirilen 2 dönem seçilebilme imkanından bu düzenlemenin yürürlüğe girmesinden önce görev yapmış cumhurbaşkanlarının görev dönemlerinin hesaba katılmayacağı tartışmasızdır” ifadesi yer aldığını belirterek, “Yani bu konuda aksi hiçbir görüş ileri sürülmediği için konu çok açık bir şekilde ortaya konulmuş. Yeni getirilen düzenlemeyle, 101’inci maddeyle bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına olduğu gibi daha önce cumhurbaşkanlığı yapmış olanlara da seçilme hakkı getirildiği raporda ifade edilmiş. Daha sonra muhalefet partilerinden arkadaşlar muhalefet şerhi yazmışlar. Bu konuya itiraz eden var mı? Yok. Genel kurulda komisyon raporu görüşülmüş. Farklı bir görüş ifade edilmiş mi? Edilmemiş. Aradan 5 sene geçmiş, jeton yeni düşmüş. Arkadaşlarımız yeni bir şeyler bulduklarını sanıyorlar. 5 sene önce bu konu net bir şekilde ortaya konulmuş” dedi.

    ‘YENİ SİSTEMDE GETİRİLMİŞTİR’

    TBMM’de yapılan düzenlemenin önemine dikkat çeken Şentop, “Burada kanunlar yorumlanıyor ihtilaf olduğu zaman. Yorumda en önemli husus; bu düzenleme niçin yapılmış, ne maksatla yapmışlar şeklinde bir yaklaşımdır. Burada da meclis görüşmelerinde kanun teklifine, gerekçelerine, komisyon görüşmelerine bakılır. TBMM’nin bu düzenlemeyi yaparken maksadının ne olduğu; yeni düzenlemeyle 2 defa seçilme hakkının yeni sistem içinde getirildiği anlaşılmaktadır. Tek husus bu değil, başka gerekçeleri de var. Hukukçularla yapılabilecek tartışmalardır bunlar” değerlendirmesinde bulundu.

    ‘TBMM MAKAMI ONURLU BİR MAKAMDIR’

    Meclis Başkanı Şentop, CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel’in kendisine yönelik eleştirileri ile ilgili soruya, “Türkiye’de herkes istediğini yazar. İtirazımız olmaz. TBMM Başkanıyım. TBMM makamı onurlu, şerefli bir makamdır. Bu makamda bulunan bir keşinin rolü iyi roldür, bellidir. İlave bir rol aramasına ihtiyaç yoktur” dedi.

    ‘HADDİNİ AŞAN DEĞERLENDİRME’

    Şentop, gazeteci Ayşenur Arslan’ın Türk Mukavemet Teşkilatı’na (TMT) yönelik sözlerinin hatırlatılması üzerine, “TMT, Kıbrıs’ta Türkleri katleden Rumlara karşı bir mücadele yürütmüştür. Bir anlamda Kuva-yi Milliye’dir. TMT hakkındaki değerlendirmeleri yanlış ve haddini aşan değerlendirmeler olarak görüyorum” diye konuştu.

    Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, elektrik faturalarına ilişkin açıklamaları ile ilgili, “Bütün vatandaşlar her konuda eleştiri yapabilir. Önemli olan demokrasi ve bir mevzuat içerisinde yapılmasıdır. Siyasi tartışmalara girmek istemiyorum” dedi.

    ‘DENGEYİ KORUMAK LAZIM’

    TBMM Başkanı Şentop, milletvekili dokunulmazlıklarına ilişkin soru üzerine, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızla zaman zaman görüşüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’mız aynı zamanda devletimizin başıdır. Dokunulmazlık bir anayasal kurumdur. Suç işleme özgürlüğü tanıyan bir kurum değildir. Dokunulmazlık yasama faaliyetlerini korumak için ortaya çıkmıştır. Dengeyi korumak lazım. Anayasal düzene karşı hareket içerisinde olan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması yönünde şahsi görüşümü ifade etmek isterim” diye konuştu.

  • Şentop’dan CHP’ye ’10 bin dolar alan siyasetçi’ mektubu

    Şentop’dan CHP’ye ’10 bin dolar alan siyasetçi’ mektubu

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop, CHP’nin kendisine sorduğu ’10 bin dolar alan siyasetçi kim?’ sorusuna mektupla yanıt verdi. Şentop, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından TBMM Başkanlığı’na gönderilen yazıda bahse konu eylem ile ilgili olduğu değerlendirilen siyasetçinin Gazi Meclis çatısı altında bir milletvekili olmadığının belirtildiğini hatırlattı. Şentop, “Konuyla ilgili yargı sürecinin tamamlanmasını beklemek dışında gerek TBMM gerekse TBMM Başkanlığı tarafından yapılabilecek resmi bir işlem bulunmadığı malumlarınızdır” dedi.

    Şentop, CHP’nin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Sedat Peker’den 10 bin dolar alan siyasetçi var” açıklamasının aydınlatılması için yaptığı başvuruya 3 sayfalık mektupla yanıt verdi. Şentop’un, CHP Grup Başkanvekili Özgün Özel adına gönderdiği mektupta, bahsi geçen siyasetçinin şu anda Meclis çatısı altında milletvekili olmadığını vurgulayarak, konunun yargıya taşındığına dikkat çekti. Şentop mektubunda, CHP Genel Başkanı, Grup Başkanvekilleri ve Milletvekilleri tarafından imzalanan 24 Mayıs 2021 tarihli dilekçede yazılanları hatırlatarak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, bir televizyon programında dile getirdiği iddiaya atıfta bulunularak, söz konusu iddia nedeniyle TBMM saygınlığına gölge düşürüldüğü ve tüm milletvekillerinin töhmet altında bırakıldığının belirtildiği, iddiaya konu ismin kamuoyuna açıklanması ve gereğinin yapılmasının talep edildiğine işaret etti. Şentop, CHP’nin, kendisinden, siyaset kurumu ile Parlamento’nun üzerine düşen gölgenin kaldırılması konusunda halen Parlamento’nun atması gereken adımlar bulunduğundan bahisle, demokrasi ve hukuk devleti ilkesinin TBMM Başkanı’na yüklediği sorumluluğun yerine getirilmesini talep ettiğini de vurguladı.

    ‘YAPILABİLECEK RESMİ BİR İŞLEM BULUNMUYOR’

    Şentop, mektubunda şöyle dedi:

    “Öncelikle belirtmek isterim ki; TBMM Başkanlık makamı tarafından TBMM’nin adının böylesi bir iddiayla anılmaması, milletvekillerimizin zan altında bırakılmaması ve gerektiği takdirde iddia edilen hususla ilgili hukuki süreçlerin başlatılabilmesi açısından söz konusu iddiayla ilgili varsa bilgi ve belgelerin adli makamlara ve TBMM Başkanlığı’na gönderilmesi hususunda kaleme alınan 27 Mayıs 2021 tarihli yazı aynı gün İçişleri Bakanlığı’na iletilmiştir. Bu yazıya cevaben İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından Başkanlığımıza gönderilen 16 Haziran 2021 tarihli yazıda ise, bahse konu eylem ile ilgili olduğu değerlendirilen siyasetçinin Gazi Meclisimizin çatısı altında yer alan bir milletvekili olmadığı, tüm hususlar ve iddialara ilişkin olarak adli makamlara başvurulduğu ve sürecin devam ettiği bilgisi verilmiş olup; bu hususları 17 Haziran 2021 tarihli basın açıklamamda dile getirmiş bulunmaktayım. Bu çerçevede ilgide kayıtlı dilekçelerinizde bahsi geçen iddialarla ilgili yaptığım girişimler sonucu edindiğim bilgilerin tamamını partiniz mensupları dahil tüm kamuoyu ile zaten paylaşmış olmam ve tarafınıza iletebileceğim, basın açıklamamda ifade ettiğim hususlar dışında kalan başka bir bilgi bulunmaması sebebiyle, yazılı olarak cevap vermemeyi tercih etmiş bulunmaktayım. Bu çerçevede anılan iddianın adli makamlara ulaştırıldığı bilgisi edinildikten ve kamuoyu ile paylaşıldıktan sonra, konuyla ilgili yargı sürecinin tamamlanmasını beklemek dışında gerek TBMM gerekse TBMM Başkanlığı tarafından yapılabilecek resmi bir işlem bulunmadığı malumlarınızdır.”

    ‘TARAFIMDAN İSTENMESİ MAKUL DEĞİL’

    TBMM Başkanı olarak görevinin, mevcut milletvekilleriyle sınırlı bir görev olmadığını, önceki dönem milletvekillerinin haklarından da sorumlu olduğunu belirten Şentop, “Yargıya intikal etmiş bir konuda, somut olarak TBMM Başkanı’na düşen hangi hukuki sorumluluğa tekabül ettiği anlaşılamamıştır. Bu çerçevede ilgide kayıtlı dilekçelerde tarafımdan beklenen husus eğer dilekçelerinizde bahsi geçen iddiaya konu kişinin adının açıklanması ise, öncelikle söz konusu iddianın sahibinin şahsım olmadığını, dolayısıyla bu kişinin kim olduğunun açıklanmasının tarafımdan istenilmesinin makul olmadığını hatırlatmak isterim. Tüm milletvekillerimizin kanunlarla kendilerine tanınan haklardan en iyi şekilde yararlanmalarını temin etme azim ve kararlılığı ile yerine getirdiğimin bilinmesini isterim. Ancak bu görevimi yerine getirirken, Anayasa’nın 6’ncı maddesinde yer alan ‘hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz’ hükmü gereğince, Anayasa, İç Tüzük veya kanunlarla tarafıma tanınmayan bir yetkiyi kullanmamın TBMM Başkanı olarak şahsımdan beklenemeyeceği açıktır” ifadelerini kullandı.

  • TBMM Başkanı Şentop, Bakan Soylu ile görüştü

    TBMM Başkanı Şentop, Bakan Soylu ile görüştü

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaklaşık 1,5 saat süren bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin içeriğine ilişkin ise açıklama yapılmadı.

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Meclis Başkanlığı makamında bir araya geldi. Görüşme yaklaşık 1,5 saat sürdü.

    SEDAT PEKER’DEN 10 BİN DOLAR ALAN SİYASETÇİ İDDİASI

    İçişleri Bakanı Soylu, Sedat Peker’den ayda 10 bin dolar alan bir siyasetçi olduğunu söylemişti.

    Şentop bu siyasetçinin kim olduğunu Soylu’ya gönderdiği bir mektupla sormuştu.

    Görüşme bu yaşananlardan sonra gerçekleşti. Ancak taraflardan görüşmenin içeriğine ilişkin bir açıklama henüz yapılmadı.

  • TBMM Başkanı’ndan 10 bin dolar açıklaması

    TBMM Başkanı’ndan 10 bin dolar açıklaması

    Meclis Başkanı Şentop, “Sedat Peker’den 10 bin dolar alan siyasetçi” iddialarına ilişkin açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu’nun ‘kendisini itham eden bir iftirada bulunduğunu’ söyleyen Şentop, “Ben de açıklansın diyorum, bunu açıklayacak kişi muhatabıdır” dedi.

    Meclis Başkanı Mustafa Şentop, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Sedat Peker’den 10 bin dolar alan siyasetçi” iddiasıyla ilgili açıklamasına tepki gösterdi.

    Kılıçdaroğlu’nun “10 bin dolar alan siyasetçi kim” sorusunun ötesine geçerek kendisini itham ettiğini söyleyen Şentop, “Bu, kendisinin aslı olmadığını bildiği halde, yalan olduğunu bildiği halde yaptığı bir iftiradır” dedi.

    Şentop, “Bu kadar tek nefeste, gözünü kırpmadan, düşünmeden bir insana bile bile açık şekilde yalanla iftirada bulunan bir kişinin ya siyasi bunaklık içerisinde olduğunu, çünkü soruyu başkasına sormuş cevabı benden bekliyor, bunu unutmuş olabilir veyahut da bunu bilerek, kasten yapıyor ise bunun haysiyetsizlik ve ahlaksızlık olduğunu söyledim” diye konuştu.

    “AĞIR BİR İFTİRA”

    Daha önceden konuyla ilgili bilinenlerin açıklanması gerektiğini söylediğini hatırlatan Şentop, şöyle devam etti:

    “Burada benim itiraz ettiğim nokta, tartışma konusu olan ’10 bin dolar kim alıyor, kim almıyor açıklansın açıklanmasın’ değil, bana yöneltmiş olduğu iftiradır. Malum bu konuda mümkün olduğu kadar günlük, politik tartışmalara girmemeye çalışıyorum. Konuştuğum zaman da belli bir nezaketin içerisinde hareket etmeye çalışıyorum ama böyle çok açık, ağır bir iftira karşısında hak ettiği cevabı kendisine verdim. Onun bir açıklama yapması cevap vermesi gerekirken, partisinde görevli arkadaşlarının bazı sözler söylediğini gördüm, duydum fakat bunların konuyla alakası yok.”

    “AÇIKLAYACAK OLAN BEN DEĞİLİM”

    “10 bin dolar alan kimdir açıklansın’ diyorlarsa açıklansın, ben de öyle diyorum ‘Açıklansın.’ Ama konumuz o değil, açıklayacak olan da ben değilim bunu, bu sözü, ifadeyi dile getiren ben değilim” ifadelerini kullanan Şentop, şunları kaydetti:

    “Bunu bilen de ben değilim, dolayısıyla bunu açıklayacak olan da ben değilim. Muhatabı kimse usulüne uygun sorma yolları vardır. Bu konuyla ilgili biz de zaten ilgili uygun bir şekilde sorduk. Meselemiz bu değil, meselemiz bana yönelik iftira, buna karşı gösterdiğim reaksiyon. Ama partide görevli, talimat verdiği arkadaşlarının da bana saldırırken, bu konuya değinmemeleri, onların da Kılıçdaroğlu’nun yaptığı için vahametini gördüklerini ve bunu açıklanamaz bir şey olduğunun farkında olduklarını gösteriyor. Bu açıdan ben Türk siyasetinden gerçekten en haysiyetsiz ve ahlaksızca bir iftiranın sahibi olarak kendisini itham ediyorum. Buna cevap vermesini kendisinden bekliyorum. Diğer arkadaşlar partideki görevli, onun talimatıyla hareket eden arkadaşlar, bunlar benim muhatabım değil.”

    KILIÇDAROĞLU NE DEMİŞTİ?

    Partisinin grup toplantısında koşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Sedar Peker’den 10 bin dolar alan siyasetçi” iddiasına değinmiş ve Şentop’a bir çağrı yapmıştı.

    Kılıçdaroğlu, “TBMM Başkanı Mustafa Şentop, bu kara gölgeyi kaldırmak zorundadır. Şentop bu 10 bin dolar konusuna sessiz kalamaz. Sessiz kalıyorsa ‘acaba o da mı alıyor’ diye sorulur” ifadelerini kullanmıştı.