Etiket: mutasyonlu virüs

  • Türkiye’de yeni mutasyonlar alarm veriyor

    Türkiye’de yeni mutasyonlar alarm veriyor

    Türkiye’de İngiltere varyantı tespit edilen Kovid hastalarının ardından, İstanbul Tıp Fakültesi’nde bir hastada Brezilya mutasyonunun teşhis edilmesi, filyasyon uygulamalarında da değişime yol açacak. İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, artık pozitif teşhis alan tüm hastaların evde ya da hastanede farketmeksizin, tek kişi olarak izolasyonda kalması gerektiğini söyledi.

    Prof. Dr. Tükek, “Farklı mutantların görülmesiyle beraber filyasyonda virüs rekombinasyonu değişikliği yarattı. Çünkü iki farklı mutant virüs tek kişide enfeksiyon yaparsa, virüsler kendi içlerindeki genetik materyalleri değiştirip farklı bir virüse dönüşebilir. Bu, korktuğumuz bir durum. O yüzden artık evdeki aile fertleri bile maskesiz aynı ortamda olmamalı, imkan varsa farklı odalarda izolasyonda kalmalı” dedi.

    “BREZİLYA VARYANTI BİR HASTADA TESPİT EDİLDİ”

    Koronavirüs pandemisinin dünyadaki birinci yılı geride kalırken, virüsün yeni mutantları endişe yaratıyor. İngiltere, Güney Afrika ve Brezilya’da ortaya çıkan yeni varyantlar, hem bulaşıcılık hızı hem de hastalığın seyri açısından virüsün ilk halinden farklılık gösteriyor. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek kendi hastanelerinde, Türkiye’de ilk kez bir kişide Brezilya varyantının tespit edildiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

    “Geçen sene Şubat ayında Çin’den gelen bir turist kafilesinde 6 yaşında ateşli bir çocuk vaka ile alarma geçmiştik. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Acil’e gelmişlerdi, tabii büyük bir panik oluştu, acaba Kovid çıkar mı, çıkarsa bunun filyasyon nasıl olur, çok kişiye bulaştırmış mıdır vs diye. Ama çok şükür Kovit çıkmamıştı, İnfluenza B teşhisi almıştı o hasta. Tedavisini yapıp taburcu etmiştik. Şimdi de bir hafta kadar önce Brezilya mutasyonu şüphesiyle test yaptığımız bir hastayı tedavi ediyoruz. Koronavirüs tanısı sırasında şüpheleri vardı, çünkü hastanın Brezilya temaslı olma durumu söz konusuydu. Nitekim genetik testlerini yaptığımızda Brezilya varyantı taşıdığını tespit ettik. Ankara’dan da onaylandı test sonucu. Klinik olarak çok farklı değil tabii ki. Hasta yaklaşık 10. gününde, çok şükür desatüre olmadı, oksijen düzeyleri iyi gitti. Ateşi düzeldi, klasik tedaviye yanıt verdi. Tabii genç de bir hasta, 35-40’lı yaşlarda. Bu hasta özelinde bakacak olursak çok farklı bir seyirle karşılaşmadık. Ama şu an için Türkiye’de tek gözüken vaka olduğu için anlamlı tabii.”

    “İKİ POZİTİF VAKA AYNI YERDE BULUNMAMALI”

    Yeni varyantların farklı bir virüsmüş gibi algılanmaması gerektiğini belirten Prof. Dr. Tükek, şu ifadeleri kullandı:

    “Tamamen klasik bildiğimiz Kovid-19’un oluşturduğu klinik bulgu ve semptomlar görülüyor. Sadece yeni filyasyon uygulaması olarak 10 gün dolduktan sonra negatifliğine bakıldıktan sonra izolasyon sonlanacak ve ayrıca hastaların diğer pozitif vakalarla temas etmeden tek kişilik odada takibi gerekiyor. Çünkü rekombinasyondan bahsediliyor virüslerle ilgili, iki farklı mutant virüs tek kişide enfeksiyon yaparsa, virüsler kendi içlerindeki genetik materyalleri değiştirip farklı bir virüse dönüşebilir. Böyle durumlardan tabii ki korkuyoruz. O yüzden mutant virüslerle enfekte olan kişileri ayrı tutup izolasyonunu çok sıkı yapmamız gerekiyor. Biz hastanemizde zaten tek kişilik odalarda tedavi veriyoruz. Türkiye’de genelinde de bu şekilde uygulanması gerekiyor şartları elveren hastanelerde. Mutantlı virüs olup olmadığının tespiti için belli bir süre gerekiyor. Bu süre içerisinde hastalar birbirinden enfeksiyon kapabilir. İleride zaten belki başka mutantlarla da karşılaşacağız. Bütün koronavirüs enfeksiyonlarında bu algoritmayı uygulamak gerekecek. Çünkü şu an 3 mutasyon önemli ama belki bu ileride 5 olacak, 6 olacak. Hastaların çoklu virüsle enfekte olması, genom transferi ile hastalığın daha da farklılaşma riskini doğurur. Bu da pandemiyle mücadele sürecini çok olumsuz etkiler.”

    “EV İÇİNDE ÇOK DAHA FAZLA DİKKAT GEREKİYOR”

    Prof. Dr. Tufan Tükek, yeni tip mutantlar nedeniyle özellikle hastalığı evde geçiren aile fertlerinin çok dikkatli olması gerektiğinin altını çizerek şu uyarıları yaptı: “Aile fertleri enfekte olduğunda, mümkün olduğunca bir arada bulunmaması gerekiyor artık. Nasıl olsa aynı enfeksiyonu taşıyoruz diye aynı ortamda kesinlikle maskesiz bulunmamaları lazım. Mümkünse odalarını ayırmak gerekiyor. En azından 10 günlük süre içerisinde buna dikkat etmek lazım.”

    Sağlık Bakanlığı’nın yeni tip mutasyonların yaygın tespitine yönelik PCR testleri hazırlığı yaptığını söyleyen Prof. Dr. Tükek, “Mutant virüs tarama testlerinin yaygınlaşması için bir hazırlık içinde bakanlık. Geçtiğimiz hafta çok sayıda hastaneye bu kitler dağıtıldı. Bu kitler artık yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanacak. Hemen hemen her merkezde önümüzdeki 1 ay içinde farklı mutasyonlara bakabilecek PCR testleri kullanıma girmiş olacak” dedi.

    “BİR AY İÇİNDE MUTANT TARAMALARI DA YAYGIN OLARAK YAPILACAK”

    Türkiye’de yaşanan vaka düşüşlerinin ardından, bugünlerde gözlenen hafif yükselme eğiliminin yeni varyantlarla ilgili olup olmadığını söylemek için erken olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Tükek, sözlerini şöyle noktaladı: “Yükseliş Var, gibi gözüküyor ama vaka sayıları 8 binden 10-12 binlere çıkarsa, çıkan vakalarda özellikle İngiltere mutasyonu çok daha yüksek oranlarda tespit edilirse, artışın bu mutantlara bağlı olduğunu söyleyebiliriz ancak. Ülkemizde henüz Güney Afrika ve Brezilya suşları çok görülmedi. İngiltere mutantı için söylenen, en başta yüzde 75’lerdeydi hızı, şimdi yüzde 35’lerde olduğu belirtiliyor, her ülkede farklı çıkıyor oranlar, fazla bir artış söz konusu. Hücreye geçiş ve bulaşıcılık özelliği bakımından daha hızlı bu varyant. Ama ölümcül ya da öldürücülük anlamında bir değişiklik yok. Sadece, çok hızlı bulaşması, risk grubu olan, hassasiyeti olan kişilerin hastalığa yakalanma riskini artıracağı için, ölüm oranlarının da artmasından endişe ediliyor. Güney Afrika varyantının biraz daha ağır seyredebileceği söyleniyor ama henüz Türkiye’de onu yaygın olarak gözlemedik.”

     

  • Mutasyonlu virüse karşı yeni aşı

    Mutasyonlu virüse karşı yeni aşı

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, hızlı aşılama ve kurallara uyarak yeni mutasyonlar gelişmeden koronavirüsü durdurma şansı olduğunu söyledi. Ünal, “Yeni mutasyonlu virüse karşı da Haziran ayında muhtemelen 1 değil 2 suşlu (bir virüsün farklı alttürleri) aşılar, 1 mRNA değil 2 mRNA’lı aşıların devreye girme ihtimali var” dedi.

    Bilim Kurulu üyesi, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal, yaptığı açıklamada, koronavirüsün İngiltere’de görülen mutasyonunda daha çok kişiye bulaşır hale geldiğini hatırlattı. Ünal, son 1 haftada vaka sayılarında düşme hızında duraksama ve hafif bir artışın meydana geldiğini ifade ederek, “Bunun nedeni ‘biraz havalar düzeldi, aşılama da başladı’ diye bir rehavete mi kapıldık veya biraz tedbirleri gevşettik mi yoksa biz tedbirleri gevşetmedik; ama yeni suş bu tedbirlere rağmen daha iyi bulaştığı için artışa geçti. Son 1-2 haftadır bunu anlamaya çalışıyoruz. Türkiye’de PCR testi ile koronavirüs tanısı konuluyor; sonra yeni mutasyonlu virüsü tanıyacak PCR testleri geliştirildi. Hemen hastanelere dağıtıldı, o testlerle görülen illerde bu şekilde tespit edildi” dedi.

    ‘1 YETMİYORSA 2 MASKE TAKALIM’

    Mutasyonlu virüsün ülkeye girişine mani olamadıklarına dikkat çeken Ünal, “O zaman tedbirlerimize daha çok dikkat edelim. Bir maske yetmiyorsa iki maske takalım. Kapalı ve kalabalık yerlerde bulunmak zorundaysak, maskeyi çift olarak takalım. Aramızdaki mesafeyi 1,5 değil 2 metreye çıkaralım. Bunun gibi tedbirlere daha sıkı riayet etmemiz gereken bir dönemden geçiyoruz. Bir taraftan da aşılama programımız devam ediyor. Halkımızın sağduyusu, kurallara uyma kapasitesi ve aşılamanın getirdiği destekle hepimiz bunu durdurabileceğimizi umuyoruz. Çünkü durduramazsak yeniden vaka sayılarındaki artışla yeni bir atakla karşılaşma şanssızlığı olabilir. O yüzden yeniden dönüp her şeyi yeniden planlamak gibi bir dönemin içine gireriz. Bu biraz o yorgunluğun üzerine hayal kırıklığı olacaktır” diye konuştu.

    ‘HAZİRAN AYINDA DEVREYE GİRME İHTİMALİ VAR’

    Ünal, Türkiye’de de artışa başlayan yeni mutasyonlu virüsün aşının etkinliğinde olumsuz önemli bir etkisinin olmadığını kaydederek, şunları söyledi:

    “Aşı aynı şekilde korumaya devam ediyor. ‘Aşının etkinliği’ dediğimiz zaman Güney Afrika mutasyonu öne çıkıyor. Mevcut aşılarda bir miktar koruyuculukta azalma varmış gibi birkaç çalışma çıktı. Bu daha aşıları değiştirmeyi gerektirecek basamakta değil. Bilim yenilmez. Bu uzun süreli savaş. Virüs ülkemize geldi, biz koruma tedbirleriyle, kısıtlamalarla ve aşıyla bir cevap verdik. Virüs bizim koruma tedbirlerimize ve hastalığı geçirerek antikor oluşturmamıza, bulaştırıcılığını artırarak bir cevap verdi. ‘O aşıların etkisinden kurtulacak değişiklikler ortaya çıkabilir mi’ diye virüs yaşamını sürdürmek için aşıların antikorlarına karşı cevap vermeye çalışıyor. Bu süre içerisinde ne kadar hızlı aşılarsak, ne kadar kurallara dikkat edersek, yeni mutasyonlar gelişemeden virüsü durdurma şansımız var. Yeni mutasyonlu virüse karşı da Haziran ayında muhtemelen 1 değil 2 suşlu (bir virüsün farklı alttürleri) aşılar, 1 mRNA değil 2 mRNA’lı aşıların devreye girme ihtimali var. Tedbirlere çok daha sıkı riayet edilmesi gerekiyor. Maskeye, 2 metre mesafeye, el hijyenine, kapalı yerleri havalandırmaya ve kapalı yerlere mümkün olduğunca bulunmamaya dikkat etmemiz gerekiyor.”

  • Mutasyonlu virüse karşı iki yeni önlem

    Mutasyonlu virüse karşı iki yeni önlem

    Temaslı takibi, salgın yönetimi, evde hasta izlemi ve filyasyon rehberi güncellendi. Buna göre; farklı mutasyon tespit edilen vakalar ayrı odalarda tutulacak. Mutasyonlu vakalarla temas eden kişilere 10 gün karantina uygulanacak. Karantina süre sonunda yapılacak PCR testinin negatif çıkması durumunda sonlandırılacak.

    Sağlık Bakanlığınca, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele sürecinde, virüsün mutasyona uğraması üzerine, “Temaslı Takibi, Salgın Yönetimi, Evde Hasta İzlemi ve Filyasyon Rehberi’nde” güncelleme yapıldı.

    Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Koronavirüs Bilim Kurulu tarafından hazırlanan rehbere, mutasyonlu virüs görülen kişilerin tedavi süreciyle ilgili iki ayrı madde eklendi.

    Rehbere, varyant suşlar ile ilgili olarak, “Farklı suşlar ile enfekte olan kişilerin (özellikle varyant suşlar) aynı odaya kohortlaması, virüslerde rekombinasyona neden olarak yeni bir varyant suşa neden olabileceği için bu dönem, hastaların mümkün olabildiğince tek olarak odalarda yatırılması önerilir.” maddesi dahil edildi.

    Rehbere eklenen diğer maddeler şöyle:

    “Varyant suş ile enfekte pozitif vakaların izolasyonunun en erken 10. güne kadar devam edilmesi sonrasında PCR testi ile negatiflik görüldükten sonra izolasyonun sona erdirilmesi gereklidir. 10. günden sonra pozitif çıkan kişilere 48 saat aralıklar ile kontrol testi yapılmaya devam edilmesi önerilir. Varyant suş ile enfekte kesin vaka temaslılarının karantina süreleri en az 10 gün olup, bu sürenin sonunda PCR negatifliği gösterilerek karantinanın sona erdirilmesi gerekmektedir.”

  • Vali açıkladı! 6 mutasyonlu virüs vakamız var

    Vali açıkladı! 6 mutasyonlu virüs vakamız var

    Çankırı Valisi Abdullah Ayaz, kent genelinde İngiltere varyantlı 6 kişide mutasyonlu koronavirüs görüldüğünü söyledi. Ayaz, “Çok geniş bir filyasyon çalışması yapıldı. Onlarla temaslı olan herkesi de karantinaya aldık” dedi.

    Çankırı Valisi Ayaz, Valilik Toplantı Salonu’nda gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kentte koronavirüs vaka sayılarında azalma yaşandığını söyleyen Vali Ayaz, tedbiri elden bırakmamak gerektiğini kaydetti.

    ”İŞİN ŞAKASI YOK”

    Mutasyonlu virüs görülen iller arasında Çankırı’nın da olduğunu belirten Vali Ayaz, “Mutasyonlu virüsün Sağlık Bakanlığımızın açıklamalarından da anlaşıldığı üzere ülkemizde giderek görüldüğü il sayısı arttı. İlimizde de görüldü. İlimizde de mutasyon virüs yani koronavirüsün yeni mutasyonu görüldü. Bunun en büyük riski bulaştırıcılığının çok yüksek olması. Onun için tüm vatandaşlarımızı dikkatli olmaya tekrar davet ediyoruz. İşin şakası yok” diye konuştu.

    ”BULAŞMA HIZI BİR ÖNCEKİ VARYANTA GÖRE ÇOK YÜKSEK”

    Vali Ayaz, mevcut ortaya çıkan vakalarla ilgili gereken tüm çalışmaların yapıldığını kaydederek, “Şahıslar izolasyonda. Genel durumları iyi. Yaşları genç. Hastalık henüz bitmedi, bitmesine de uzun bir süre var. Bir süre daha bu tedbirlerle beraber yaşamak durumunda kalacağız. Aktif şu anda 6 tane mutasyon koronavirüs vakamız mevcut. Evlerinde, çok sıkı denetimdeler izolasyon açısından. Takipleri devam ediyor. Çok geniş bir filyasyon çalışması yapıldı. Onlarla temaslı olan herkesi de karantinaya aldık. Bir ilerleme olmadı. 5 vaka biraz daha eski, 1 vaka biraz daha yeni. Onun için bağımsız olmaları da biraz virüsün farklı yollardan ilerlediğini gösteriyor. 5’i bağlantılı ama 1’i bağlantısız. Mutasyonun tespit edilen en büyük özelliği bulaşma hızı bir önceki varyanta göre çok yüksek. Bu da daha tedbirli olmayı gerektiriyor” ifadelerini kullandı.

  • Mutasyonlu virüs görülen mahalle karantinada

    Mutasyonlu virüs görülen mahalle karantinada

    Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesine İngiltere’den gelen ailede mutasyonlu virüs ortaya çıkınca mahalle karantinaya alındı.

    İngiltere’den İzmir’e tatile gelen aile, babalarının ölümü nedeniyle Pazarcık ilçesine bağlı Karahöyük Mahallesi’ne geldi. Taziye esnasında mutasyonlu virüs mahallede yayıldı.

    Mahalleyle ilgili İl ve ilçe sağlık müdürlüğü ekipleri harekete geçerek mahallede test işlemleri yaptı.

    ÇOK SAYIDA POZİTİF VE YENİ MUTASYONLU VİRÜS TESPİT EDİLDİ

    Yapılan çalışmada çok sayıda pozitif vaka ve yeni mutasyonlu virüs tespit edildi. Pazarcık Kaymakamlığı ilçe Umumi Hıfzısıhha Kurulunun kararı ile 50 hanelik 250 nüfuslu mahalle, ikinci bir emre kadar karantinaya alındı.

    Jandarma ekiplerince mahallenin giriş çıkışlarına kontrol noktaları oluşturulurken, ilçe sağlık müdürlüğünce koordineli olarak çalışmaların yürütüldüğü belirlendi.

  • “Mutasyonlu virüste maskenin önemi arttı”

    “Mutasyonlu virüste maskenin önemi arttı”

    Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, mutasyonlu virüsten korunmada mevcut salgın tedbirlerinin önemine dikkati çekerek, “Mevcut alınan tedbirler, mutasyonlu virüste de işe yarıyor. Burada maskenin önemi öncekine göre arttı. Maskede dikkat edilmesi gereken en büyük özellik, usulüne uygun takılması” dedi.

    Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, mutasyonlu virüs ile ilgili Demirören Haber Ajansı’na (DHA) açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Özlü, mutasyonlu virüsün daha kolay bulaştığını belirterek, maskenin önemine dikkat çekti. Prof. Dr. Özlü, “Virüsün mutasyon geçirmesi virüse başka özellikler kazandırdı. Biz virüse karşı tedbir alarak kendimizi koruyacak konumdayız. Mevcut alınan tedbirler mutasyonlu virüste de işe yarıyor. Burada maskenin önemi öncekine göre arttı. Mutasyonlu virüsten korunmak için yapmamız gereken maske, mesafe, hijyen ve sosyal izolasyon. En güzeli kapalı alanlara diğer insanların da bulunabileceği alanlara girmekten kaçınmak. Kapalı mekanları sürekli havalandırmak. Eğer diğer insanlarla beraber olmak zorundaysanız maskenizi doğru bir şekilde takıyor olmanız şart. Ama sizin tek başınıza maske takmanız yeterli değil. Orada bulunan diğer insanlarında maske takması gerekiyor. Maskede dikkat edilmesi gereken en büyük özellik ise usulüne uygun maske takılması” diye konuştu.

    ‘MUTASYONLU VİRÜS DAHA KOLAY BULAŞIYOR’

    Maske kullanımına ilişkin Prof. Dr. Özlü, “Bu virüs daha da kolay bulaşıyor. Hava yolu ile bulaştığı yönündeki kanaat giderek artıyor. Sadece damlacık yolu ile değil havada asılı kalan damlacık çekirdeklerinin de solunması ile de akciğerlere ulaşabileceği yönünde bulgular var. Daha dikkatli olmak lazım. Maske konusunda daha da titizlenmek gerekiyor. Maskenin yüze doğru oturması lazım. Özellikle burun üzerindeki tel kısmını burnumuza göre ayarlayıp kenar kısımlarından havanın kaçmasını engellemek gerekiyor. Maskenin sık sık değiştirilmesi gerekiyor. Aynı maskeyi defalarca kullanmamak lazım. Çift maske kullanımı gündemde ama maskenizi eğer usulüne uygun kullanıyorsanız ve etrafınızdaki herkes de maskeli ise tek maske sizi büyük oranda korur. Diğer insanlar maske takmıyorsa ve mesafeyi korumakta zorlanıyorsanız ikinci maskeyi takmak daha doğru olacaktır” dedi.

    ‘GENEL BİR DİKKATSİZLİK VAR’

    Kent sakini Sevde Başaran, sağlık otoritelerinin uyarılarını dikkatle dinlediklerini söyleyerek, “Maskeyi çok doğru kullandığımızı düşünmüyorum. Hele ki son normalleşme döneminden sonra kurallara uymaya pek özen göstermiyoruz. Ama mutasyonlu virüs sonrası çift maske takmak gerektiği söyleniyor. Genel bir dikkat olması lazım. İnsanlar çoğu kez maskelerini burunlarını dışarıda bırakacak şekilde kullanıyor. Toplu taşıma araçlarında özellikle şoförlerde genel bir dikkatsizlik var. Mutasyonlu virüse karşı önlemimizi çift maske takarak hijyen ve sosyal mesafeyi koruyarak almaya çalışıyoruz” diye konuştu.

    ‘MASKEYİ DOĞRU KULLANDIĞIMIZI DÜŞÜNMÜYORUM’

    Kurallara herkesin uyumu noktasında çağrıda bulunan Gülay Köroğlu ise, “Maskeyi doğru kullandığımızı düşünmüyorum. Maske zaten tek başına yeterli değil. Kurallara uymak lazım. Evden çıkmamaya özen gösteriyoruz. Çift maske kullanmadım hiç, ama kalabalığa da hiç girmedim. Biz dikkat ediyoruz ama çevrede bulunan insanlar pek dikkatli olmadığı zaman tek başına aldığın önlem salgını durdurmuyor ne yazık ki” dedi.

  • Bu illere dikkat! Yeni kısıtlamalar gelebilir

    Bu illere dikkat! Yeni kısıtlamalar gelebilir

    Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Türkiye’de mutasyonlu virüsün görüldüğü şehirlerde yeni kısıtlamaları düşünmek gerektiğini söyledi.

    İlhan, “Mutasyonun yoğun olduğu yerler varsa bu illerle ilgili kısıtlamalar yapılabilir elbet; ama şu an için böyle bir durum söz konusu değil. Çünkü Türkiye’nin her yerinde var. Bir ilçede, bir mahallede görülmüş olsa oranın karantina altına alınması söz konusu olabilir; ama bu vatandaşlarımız içinde tedavileri evlerde ve hastanelerde sürenler var” dedi.

    Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, İngiltere, Güney Afrika ve Brezilya’daki koronavirüs mutasyonlarının Türkiye’de görülmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın mutasyonlu virüsün 20’den fazla ilde görüldüğünü açıkladığını anımsatarak, “Bakanımız, Afrika’dan ve Brezilya’dan da gelen mutant virüslerin ülkemizde göründüğünü söyledi. Demek ki mutant virüs ülkemizde de farklı yerlerde görünüyor, yayılma riski artıyor gibi düşünmek gerekiyor. Mutant virüsün en büyük sorunu daha bulaşıcı olması. Daha bulaşıcı olması önlemlere en az bir kat daha fazla dikkat etmeyi gerektiriyor açıkçası” dedi.

    MUTASYONLU VİRÜS GÖRÜLDÜĞÜ BİLİNEN İLLER

    İstanbul, Çanakkale, Balıkesir, Manisa, Bilecik, Düzce, Ankara, Afyonkarahisar, Nevşehir, Niğde, Çorum, Tokat, Giresun, Trabzon, Tunceli, Muş, Şanlıurfa, Diyarbakır, Kilis, Kahramanmaraş,

    YENİ KISITLAMALAR GELİR Mİ?

    Prof. Dr. İlhan, ülkede mutasyonlu virüsün görülmesiyle yeni kısıtlamaların gündeme gelip gelmeyeceğine ilişkin, “‘Farklı kısıtlamalar olabilir mi’ bunu düşünmek gerekiyor. Mutasyonun yoğun olduğu yerler varsa bu illerle ilgili kısıtlamalar yapılabilir elbet; ama şu an için böyle bir durum söz konusu değil. Çünkü Türkiye’nin her yerinde var. Bir ilçede, bir mahallede görülmüş olsa oranın karantina altına alınması söz konusu olabilir; ama bu vatandaşlarımız içinde tedavileri evlerde ve hastanelerde sürenler var. Zor bir dönemden geçiyoruz, bazı esnaf grubumuz zorlanıyor, insanlarımız evde kalmaktan sıkıldı; ama şimdi kısıtlamaları gevşetmenin zamanı değil, hepimizin de şahit olduğu üzere. Kurallara uymazsak mutant virüsün her ilde yayılımı söz konusu olur” ifadesini kullandı.

    Prof. Dr. İlhan, İngiltere’de görülen mutasyonlu virüs gibi Güney Afrika ve Brezilya’dakinin de bulaştırıcılığının yüksek olduğuna ilişkin bilgiler geldiğini belirtti. Mutasyonlu koronavirüse karşı vatandaşlara uyarılarda bulunan Prof. Dr. İlhan, “20 civarı ilimizde mutasyonlu virüs görüldü, artık bu noktadan sonra vatandaşlarımızın kapalı ortamda bir araya gelmekten çekinmesi gerekiyor. Hafta sonu kapalı ortamda birden fazla ailenin bir araya gelmemesi, turistik yerlerde birden fazla ailenin bir araya gelmemesi, ev kiralama, hafta sonu bir arada olma, tatil yapma gibi anlayışlardan kesinlikle kaçınılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    ‘AŞIDAN SONRA REHAVETE KAPILMAMAK GEREK’

    Prof. Dr. İlhan, sağlık çalışanlarının ikinci doz koronavirüs aşılarının gelecek hafta perşembe günü başlayacağını belirterek, “Sağlık çalışanlarının da yine 5-6 gün içerisinde aşılanacaklarını bekliyorum ben. Geçen sefer de öyle olmuştu. Önümüzdeki hafta başlarsa bir sonraki haftaya kadar onların aşılanması tamamlanır. Ama biliyoruz ki en yoğun antikor düzeyine ilk aşıdan 7 ila 8 haftadan sonra ulaşılıyor. Elbette sağlıkçılarımız bilinçli; ama topluma yönelik bir mesaj vermek gerekirse; birinci aşıyı olduktan 4 hafta sonra ikinci aşının ardından 3 ila 4 hafta sonra en yoğun antikor düzeyinin oluştuğunu, aşı olduktan sonra rehavete kapılmaması gerektiğini söylemek gerekiyor” dedi.

  • “Bursa’da mutasyonlu virüs var mı?” sorusuna yanıt!

    “Bursa’da mutasyonlu virüs var mı?” sorusuna yanıt!

    AK Parti Bursa milletvekilleri Dr. Mustafa Esgin ve Refik Özen, Yenişehir Devlet Hastanesinde incelemelerde bulundu. Milletvekili Esgin, Bursa’da şu an için mutasyonlu virüse rastlanmadığını çıkan haber ve söylentilerin asılsız olduğunu söyledi.

    Bursa milletvekillerini AK Parti ilçe Başkanı Fikret Hatipoğlu, MHP İlçe Başkanı Arif Eren ve beraberindeki heyet karşıladı.

    Devlet Hastanesinde açıklamalarda bulunan Milletvekili Dr. Mustafa Esgin, “Son 10 yıldır Bursa’da 68 sağlık yatırımı yaptık. Bunlardan 26 tanesi hastane olup biri de Yenişehir Devlet Hastanesidir. Vak’a sayılarında 20 kat azalma sağlandı. Yenişehir’de de dramatik azalmalar söz konusudur. Diğer taraftan dünyada yeni mutasyonla ilgili süreçler devam ediyor. Bursa’da şu an için mutasyonlu virüse rastlanmadı. Anlamakta zorluk çekiyoruz. Bu kadar büyük bir felaketle mücadele eden başta sağlık çalışanlarımızı tebrik ediyorum. Buradan kim nasıl bir polemik üretmeye çalışıyor? Bu siyasi polemiklerin kime ne faydası var? Biz bu olanları anlamakta güçlük çekiyoruz. Bunların maksadı toplumda güvensizlik oluşturmak. Buradan sormak istiyorum; bunun kime ne faydası var? Şu an için 13 milyon aşı ülkemize gelirken, 55 milyon aşı bağlantısı an itibarı ile söz konusu” diye konuştu.

  • Mutasyonlu virüs görülen il sayısı 23’e yükseldi

    Mutasyonlu virüs görülen il sayısı 23’e yükseldi

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sema Turan, mutasyonlu virüsün görüldüğü il sayısının 23’e yükseldiğini söyledi. Prof. Dr. Turan, “Son günlerde özellikle İngiltere’deki görüntüler bu virüsün yarattığı hastalığın da şiddetinin oldukça yüksek olduğu şeklinde. Bu da şu anlama geliyor ki bireylerin hastaneye, yoğun bakıma ihtiyaç duyma oranları artabilir. Bu nedenle dikkatli olmak zorundayız. Mutasyonel virüsün yayılmaması için elimizden geleni yapmamız gerekiyor” dedi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, geçen hafta yaptığı açıklamada mutasyonlu virüsün 17 kentte görüldüğünü duyurmuştu. Bakan Koca, dün Bilim Kurulu toplantısı ardından yaptığı açıklamada ise Türkiye’de görülen mutasyonlu virüsü dikkatle takip ettiklerini belirterek, “Riskli mutasyonlar sınır tanımadan yayılıyor. Ülkemizdeki İngiltere mutasyonu 196 oldu, 2 Güney Afrika, 1 de Brezilya varyantı ile karşılaşıldı. Yeni mutasyonların görüldüğü ve vakaların yeniden artışa geçtiği bugünlerde tedbirlerden taviz vermeden mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

    ’23 ŞEHİRDE MUTASYONLU VİRÜSE RASTLANDI’

    Bilim Kurulu Üyesi ve Ankara Şehir Hastanesi Yoğun Bakım Uzmanı Doç. Dr. Sema Turan, mutasyonlu virüs görülen kent sayısının 23’e yükseldiğini belirtti. Turan, virüslerin doğada var olabilmesi için daima kendilerinde bir değişim yaratmaları gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:

    “Bütün viral enfeksiyonlarda her yıl virüs yapısını bir miktar değiştirir. O nedenle virüsler de kendini korumaya alıp, mücadele etmeye devam ederler ve yapılarını değiştirirler. Bunu bazen tek bir proteinini değiştirerek yapabilmekteler. O nedenle şu anki mutasyonlu virüslere baktığımızda kendi yapılarında bir miktar değişiklik yarattıklarını görüyoruz. 23 şehirde mutasyonlu virüse rastlandı. Özellikle yurtdışından gelen veriler yüksek bulaştırıcılık oranına sahip olduğunu gösteriyor. Ancak hastalık şiddetinin nasıl olduğu konusunda net bir bilgi yoktu. Fakat son günlerde özellikle İngiltere’deki görüntüler bu virüsün yarattığı hastalığın da şiddetinin oldukça yüksek olduğu şeklinde. Bu da aslında şu anlama geliyor ki bireylerin hastaneye, yoğun bakıma ihtiyaç duyma oranları artabilir. Bu nedenle dikkatli olmak zorundayız. Mutasyonel virüsün yayılmaması için elimizden geleni yapmamız gerekiyor.”

    “PCR TESTİ İLE BELİRLENİYOR”

    Turan, mutasyonlu virüsün belirlenme sürecine ilişkin ise 81 ilde laboratuvarlarda yapılan analiz ile mutasyonlu virüs olup olmadığının tespit edildiğini söyledi. Turan, “Aslında bu da benzer şekilde bir PCR testi. Bunun çok büyük bir farklılığı yok. Sadece mutasyonel virüsü tanımlamak için de özel bir takım çalışmalar yapılıyor. Laboratuvarda yapılan işlemlerle virüsün mutasyonlu olup olmadığı ortaya konabiliyor. Mutasyona uğramış virüs çok önemli bir konu. Aslında bu dünyanın yaşadığı bir sorun. Mutasyonlu virüsün hastalık şiddetinin de yüksek olduğunu öğrenmek bu noktada bizim tedbirlere daha sıkı bağlanmamız gerektiğini gösteriyor. Biz tam da aşılamanın başladığı bir dönemde tedbirleri de elden bırakmayarak aslında dünyaya örnek olabiliriz, bu noktada mutasyonlu virüsün yayılmasına engel olarak” ifadelerini kullandı.

    “ÖNÜMÜZDEKİ BAHAR AYLARI ÇOK TEHLİKELİ”

    Turan, son dönemde vaka saylarındaki artışa dikkat çekerek, “Tedbirin elden bırakılmaması gerektiği dönemi yaşıyoruz aslında. Aşılama sürecinin başlaması ile birlikte halkımız da belki bir miktar rahatlama yaşıyor olabilir. Fakat bu asla güvenilebilecek bir şey değil. Çünkü aşılamak hastalığın bulaştırıcılığının geçeceği anlamına gelmez. Sadece aşılanan kişiler hastalığı hafif atlatırlar. Aşıda da beklentimiz bu yönde zaten. Hele de son günlerde mutasyonun ortaya çıkışıyla birlikte İngiltere’de yaşanan hadiseler, Güney Afrika varyantı önemli gelişmeler olarak karşımıza çıkıyor. Önümüz bahar ve bahar ayları çok tehlikeli. Hepimiz de sıkıldık. Fakat bahar aylarında daha da bir dikkati elden bırakmamak gerektiğini söylemeliyim. Rehavete kapılma durumu bizim için çok sıkıntılı olacak. O nedenle mutasyon varken ve bu durum yaşanmaya halen devam ederken bizim de daha dikkatli olmamız gerekiyor” dedi.

  • Bilim Kurulu üyesi: Kısıtlamalar devam edecek

    Bilim Kurulu üyesi: Kısıtlamalar devam edecek

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sema Turan, ”Henüz kısıtlamaları gevşetmeye başlamamalıyız. Çünkü bu mutasyonlu virüsün ülkede ne kadar hızla yayılıp yayılmayacağını bilmiyoruz. O nedenle alarm durumunda olmaya devam etmek durumundayız” dedi.

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Ankara Şehir Hastanesi Yoğun Bakım Uzmanı Doç. Dr. Sema Turan, DHA’ya yaptığı açıklamada, koronavirüs ile mücadele kapsamında alınan kısıtlama tedbirlerinin devam etmesi gerektiğini bildirdi. Turan, ”Henüz kısıtlamaları gevşetmeye başlamamalıyız. Çünkü bu mutasyonlu virüsün ülkede ne kadar hızla yayılıp yayılmayacağını bilmiyoruz. O nedenle alarm durumunda olmaya devam etmek durumundayız. Tedbirlere devam edeceğiz. Kısıtlamalar devam edecek. Ama tabii ki sosyal yaşamın ekonomik yaşamın devamlılığı için de peyderpey bir takım kararlar ortaya çıkabilir; halkı da rahatlatmak adına. Ama bunu da çok iyi bir dengede götürmek gerekiyor” dedi.

    ‘BU SÜREÇTE O BÖLGELER YAKINDA TAKİP EDİLECEK’

    Turan, köy okullarında eğitimin tekrar başlamasıyla ilgili ise, ”Özellikle köy okullarında online eğitimle ilgili oradaki çocuklarımızın sıkıntıları olduğunu biliyoruz. Bu noktada kontrol edilebilecek küçük alanlar bu alanlar. Ve o alanlarda okulların açılması, çocuklarımızın yararına olacak. Daha sıkı kontrol edilebilecek alanlar bunlar. Dünyada da okulların açılmasıyla ilgili zaten belli indikatörler kullanılır. Genellikle bölgesel, yerel; enfeksiyon hızı ile ilişkili ya da bu virüsün ortaya çıkış hızı ile ilgili kararlar değişebiliyor. Yani bu indikatörler kullanılarak bölgesel okullar açılabilir. Bu noktada da köy okulları kararı oldukça da önemliydi. Çünkü oradaki çocuklarımızın eğitimi çok sekteye uğradı online eğitim nedeniyle. Çünkü online eğitime ulaşamayanlar oldu. O noktada da böyle bir karar alındı. O bölgeler yakın takip edilecek bu süreçte” ifadelerini kullandı.

    ‘ÜNİVERSİTELER İÇİN ŞUAN NET BİR KARAR YOK’

    Turan, üniversitelerin açılmasının şu an için gündemde olmadığını bildirerek, “Üniversiteler zaten kendi yapıları gereği online eğitimi bir miktar hibrit şeklinde kullanabildiler. Online eğitimlerine devam ettiklerini biliyoruz. O noktada da üniversiteler için şu an net bir karar yok. Süreç aynı şekilde devam edecek. Uzaktan eğitim devam edecek” diye konuştu.