Etiket: müzisyen

  • Bursa’da müzisyene darp olayında yeni gelişme

    Bursa’da müzisyene darp olayında yeni gelişme

    Cumhuriyet Başsavcılığı, Esence Mahallesi’nde piyanist Özkan Süslerer’in (44) darbedilmesi olayına karıştıkları iddiasıyla sorgulanıp salıverilen 9 kişiden 4’ü hakkında verilen adli kontrol kararına itirazda bulundu.

    İtirazı değerlendiren nöbetçi asliye ceza mahkemesi, söz konusu 4 şüpheliden S.T. hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı. Yeniden gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen S.T. tutuklandı.

    Esence Mahallesi’ndeki bir eğlence mekanına gelen şüpheliler, piyanist Özkan Süslerer’i darbetmişti. Hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilen Süslerer, istek şarkı tartışması sırasında bir grubun saldırısına uğradığını iddia ederek şüphelilerden şikayetçi olmuştu. Jandarma ekiplerince gözaltına alınan 9 zanlı adliyeye sevk edilmiş, adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakılmıştı.

     

  • Bursa’da müzisyene darp olayında 9 kişi serbest

    Bursa’da müzisyene darp olayında 9 kişi serbest

    Bursa’nın Mudanya ilçesinde bir eğlence mekanında piyanisti darp ettikleri öne sürülen 9 şüpheli gözaltına alındı.

    İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Esence Mahallesi’nde piyanist Özkan Süslerer’in (44) darp edilmesine ilişkin çalışma başlattı. Güvenlik kamerasınca da görüntülenen olayda, Süslerer’i darp ettikleri iddia edilen 9 zanlı yakalandı.

    Gözaltına alınan şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Zanlılar, çıkarıldıkları adli makamlarca, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

    NE OLMUŞTU?

    Esence Mahallesi’ndeki bir eğlence mekanına gelen şüpheliler, piyanist Özkan Süslerer’i darp etmişti. Hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilen Süslerer, istek şarkı tartışması sırasında bir grubun saldırısına uğradığını iddia ederek şüphelilerden şikayetçi olmuştu. Jandarma ekipleri, zanlıların yakalanması için çalışma başlatmıştı.

  • Kanseri yendi kazada hayatını kaybetti

    Kanseri yendi kazada hayatını kaybetti

    Adana’nın Seyhan ilçesi Ziyapaşa Mahallesi Özdemir Sabancı Bulvarı’nda iddiaya göre, bir otomobil 38 yaşındaki Ersin Lastikçi’nin kullandığı elektrikli scootera arkadan çarptı. Kazayı gören vatandaşlar durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Lastikçi’nin hayatını kaybettiğini tespit etti. Lastikçi’nin kazadan önce sırtında asılı olan gitarı cansız bedeninin üzerine kondu. Bu durumu gören yoldan geçen vatandaşlar duygulu anlar yaşadı. Polislerin olay yerindeki incelemelerinin ardından cenaze otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Otomobil sürücüsü ise gözaltına alındı.

    Lastikçi’nin eniştesi, beden eğitim öğretmeni Ersin Aydınalp, kayınbiraderinin 2 yıl önce yakalandığı lenf kanserini çok büyük mücadeleyle yendiğini belirterek, “Benim gibi beden eğitim öğretmeni ancak atanamadı. Kansere yakalandı yendi. Bu nedenle özür grubundan atama bekliyordu. Ayrıca amatör olarak müzisyenlik yapıyor. Dün de yine sanırım arkadaşlarıyla müzik yapmaya giderken otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybetti” dedi.

    Aydınalp, sürücü öğretmenliği de yaptığını belirterek, elektrikli scooter konusunda hem sürücülere hem de yetkililere seslenerek, “Daha bir yıl olmadı komşum scooter kullanırken öldü. Bugün ise kayınım öldü. Buna mutlaka bir çözüm bulunmalı. Hem diğer araç sürücüleri hem de scooter kullanıcıları daha duyarlı olmalılar. Bu konuda bilinçlenmemiz lazım” diye konuştu.

  • Onur Şener cinayetinde yeni gelişme

    Onur Şener cinayetinde yeni gelişme

    Edinilen bilgiye göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 3. Sulh Ceza Hakimliğince adli kontrolle serbest bırakılan şüpheli J.E. ve G.G’nin tutuklanmasına yönelik talebi mahkemece reddedildi.

    Savcılık, olayın gerçekleştiği eğlence mekanının kamera sisteminin çalışmadığını tespit etmesi üzerine detaylı incelenmesi için Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığına gönderdi. Kameraların olaydan sonra fiziki bir müdahale sonucu mu çalışmadığını yoksa sistem arızası mı olduğunu araştıran savcılık, çevrede bulunan olay yerini gören güvenlik kameralarının da kayıtlarına el koydu. Olay anında mekanda bulunan kişilerin ifade alma işlemlerinin devam ettiği soruşturmada, Adli Tıp Kurumu’ndan beklenen raporların gelmesi ve dijital incelemelerin ardından iddianamenin hazırlanacağı öğrenildi.

    Şüphelilerin tırnak ve saçlarından alınan DNA örneklerinin maktulün doku örnekleriyle karşılaştırılması için ilgili kurumlara müzekkere yazan savcılık, olay anında kullanılan bardaktaki parmak izinin tespit edilmesi için de Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığına talimat verdi.

  • AK Parti’den Onur Şener açıklaması

    AK Parti’den Onur Şener açıklaması

    AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Toplantısı’nın gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Bütün dünyayı sarsmaya devam eden Rusya-Ukrayna krizinde Rusya’nın Ukrayna’ya ait 4 bölgeyi ilhak kararı sonrası yeni bir aşamaya geçildiğini ifade eden Çelik, bu aşamanın pozitif bir aşama olmadığını belirterek, “Bu gelişme ile barış umutları, ateşkes umutları daha uzak belirsiz bir zaman ötelenmiş oldu” dedi.

    Türkiye’nin Kırım’ın ilhakından bu yana sürdürdüğü ilkeli duruşu devam ettirdiğini söyleyen Çelik, “Cumhurbaşkanımız barışın sağlanması için büyük bir performans ortaya koymaya devam ediyor. Bunlardan en önemlisinden biri dünyayı açlık krizi ile karşı karşıya kalmaktan kurtaran büyük bir diplomatik hamleydi” dedi.

    “Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu iradeye herkesin destek vermesini bekliyoruz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın esir takasında gösterdiği diplomatik başarının herkes tarafından takdir edildiğini ifade eden Çelik, “200 savaş esirinin mübadelesi konusunda Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu katkıyı herkes takdir ediyor. Bu, diplomasinin bir takım sonuçlar üretmesi bakımından son derede kıymetliydi. Bu İlhak kararıyla birlikte ateşkesle ilgili durum ötelenmiş gibi duruyor. Türkiye’nin ortaya koyduğu irade dışında bir irade yok. Savaşın devam etmesine, derinleşmesine dönük tehditlerin karşılıklı restleşmeyle ortaya çıktığını görüyoruz. İlhak konumundaki tutumumuz ilkesel bir duruştur. Savaş sadece acı, yıkım ve insanlar için kayıplar meydana getirir. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu iradeye herkesin destek vermesini bekliyoruz. AB’nin bu konuda çok çekimser bir tavır ortaya koyduğunu görüyoruz” açıklamasında bulundu.

    Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Rusya-Ukrayna’nın barış konusunu rekabete dönüştürmesini eleştiren Çelik, ”Diplomatik çalışmaları çıkar ilişkisine dönüştürmesi talihsiz bir açıklamadır” dedi

    AB’ye çağrıda bulunan Çelik, ”Bu diplomatik zaafın sembolü olarak ortaya çıkmıştır. AB’nin kriz zamanında ortaya koyduğu kapasitesini Cumhurbaşkanımızın yürüttüğü çabaya tam destek halinde ortaya koyması önemlidir” diye konuştu.

    Yunanistan’la yaşanan gerilimle ilgili de konuşan Çelik, ”Bazı müttefiklerimiz de, ABD, Yunanistan’daki üslere silah yığarken genelde şöyle argümanı ifade ediyorlar, ‘Rusya’nın saldırgan politikası’. Bu çok anlamlı bir tablo üretmiyor. Yunanistan elde ettiği bu desteği Türkiye’yi taciz etmek, Türkiye’nin hak ve hukukuna tecavüzkar bir tutum için kullanıyor. Ege’de Yunanistan’a bu desteği verenlerin gereken tavrı da alması gerekiyor. Ege’de, Akdeniz’de bu şekildeki hesapsız silah desteğinin Yunanistan’ın devlet politikası ele alındığında ne NATO için ne de bölgenin barışı için olumlu sonuçlar ele almayacaktır. Bu silahları verenler, bu üsleri kuranların Yunanistan’a hukuk konusunda hiçbir uyarı yapmadığını görüyoruz. Yunanistan’a verilmesi gereken mesaj masaya oturması, masadan kaçmamasıdır. Türkiye diplomasi devletidir, masaya oturulduğu zaman çözülmeyecek sorun yoktur. Bu konuda müttefiklerimizin yaptığı işin son derece basiretsiz, yanlış bir iş olduğunun altını çizmek isterim” dedi.
    Mescid-i Aksa’ya yönelik radikallerin ihlallerini bir kez daha kınadıklarını söyleyen Çelik, ”Mescid-i Aksa’nın hukuki statüsüne dönük hiçbir tavize müsaade edilmemelidir. Bunlar konusunda acilen tedbir alınması gerektiğini söylüyoruz” diye konuştu.

    Onur Şener’in öldürülmesi

    Müzisyen Onur Şener’in öldürülmesi ile ilgili de konuşan Çelik, ”Üzüntü duyduğumuzu ifade etmek isterim. Burada Genel Başkanımız, MYK’mız adına acılı ailesine başsağlığı diliyorum. Arkadaşlarımız aileyi ziyaret edecek, yanlarında olacaktır. Bu cinayetin canavarca hislerle yapıldığı çok açık. Bütün dava sürecini yakından takip edeceğiz. Gereken cezayı almaları için takipçileri olacağız. Gereken hukuki süreçler takip edilecektir. Bundan büyük bir üzüntü duyduğumuzu, eşinin, güzel evlatlarının fotoğraflarını gördüğümüzde içimizin parçalandığını ifade etmek isterim” dedi.
    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ABD ziyaretine değinen Çelik, ”6’lı masa, 7’li masa, 8’li masa ne yapacaklarına kendileri karar verir. Kimin hangi ülkeye gittiği, hangi ülkede siyaset yaptığı bizi ilgilendiren bir durum değil ama siyasetin basireti, feraseti diye bir şey var. Bir yıldan az zaman kalmış seçime, Kılıçdaroğlu partisine çağrıda bulunuyor. Kendisinin aday olmak istediğini söylüyor. Partisi seferberlik halinde ‘yanındayız’ diye tweet atıyor. Düşük dozda da olsa seçime yönelik durumlar başlamış durumda. Dünyanın her yerinde gerçek demokrasi söz konusu olduğunda milletin icazet vermesi önemlidir. Kimseye şundan icazet mi alıyorsunuz diyemem. Bir takım yetkililer ‘Türkiye’de muhalefeti destekleyeceğiz’ derken biraz daha basiretli davranmak gerek. Bu manidar yaklaşımlardan uzak durmak daha sağlıklı bir yaklaşım olabilirdi. Bunun kamuoyunda bir tartışmayı alevlendirdiğini görüyoruz” diye konuştu.

    “Her türlü diplomasi masasını devirmeye çalışan şahıs bu şahıs”

    Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’ın Türkiye’yi hedef alan açıklamalarına tepki gösteren Çelik, ”Yunan Dışişleri Bakanı sürekli olarak savaş kışkırtıcılığı yapan, gerilim düşmanlığı yapan birisi. Bunun söylemlerini ortaya koyduğunuzda Avrupa’daki bakanlar bu şahsın söylemlerinin marjinal olduğunu söylüyor. Yunan siyasetçiler Dendias’ı ciddiye almayın, iç politikada kendini öne çıkarmak için söylüyor diye açıkça ifade ediyorlar. Gece gündüz kışkırtıcılık yapıyor, ondan sonra Türkiye isterse masaya oturturuz. Bütün kışkırtıcılığı yapan sizsiniz. Her türlü diplomasi masasını devirmeye çalışan şahıs bu şahıs. Bütün dünyanın gözü önünde buraya kavga çıkarmak adına geldiği, Yunan çevreleri mutlu etmek için konuştuğu herkes tarafından görüldü. Yunanistan 6 aylığına Dendias’a konuşma yasağı koysa tansiyonun düşmesine katkı sağlamış olur. Yunan siyasetinin geleceğini düşünen varsa, alacakları tedbir Dendias’ın az konuşmasını sağlamak olmalı” dedi.

    “Böyle davranış, yakışıksız tutum hiçbir şekilde kabul edilemez”

    Kayseri 2’nci Ana Bakım Fabrika Müdürü Albay İlhan Coşkun’un subay, astsubay, ve ailelerine başörtü yasağı getiren kararının ardından Tokat’taki 30 Ağustos törenlerinde bazı rütbeli askerlerin Vali Numan Hatipoğlu’nun elini sıkmayan görüntülerinin ortaya çıktığının belirtilmesi üzerine Çelik, ”Gerek Tokat Valisi elinin sıkılmamış olması, gerek daha önce Kayseri’de gerçekleşen olay asla kabul edilemez. Devlet adabına, emir komuta zincirine uymayan meseleler. TSK hukuka bağlı, merkezine disiplini koymuş büyük ve güçlü bir okul. Orada valiye karşı yapılan bu saygısızlık Türk subayına yakışmaz. Bunun bilincinde olarak daha olay olur olmaz MSB tarafından gereken soruşturma açılmış, tahkikat yapılmış, bu kişiler açığa alınmış, Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmiştir. Böyle davranış, yakışıksız tutum hiçbir şekilde kabul edilemez. Bu orduya zarar vermeye dönük bir teşebbüstür. MSB bu bakımdan hukuki süreci başlatmış ve işletmiştir. Olay duyulmadan da süreç başlamıştı. 28 Şubat dönemindeki çirkin anıları canlandıran bir yaklaşım. Bundan bu millet çok çekti. Bu vesayet artığı davranışları hatırlatması ayrıca üzüntü verici olmuştur. Eskiden kalmış yönetmeliğin hala ortalıkta dolaşması son derece yanlıştır. Milletin değerlerine bağlılık, anayasaya bağlılık burada esastır” açıklamasında bulundu.

  • Onur Şener’in öldürülmesine 3 tutuklama

    Onur Şener’in öldürülmesine 3 tutuklama

    Ankara’da müzisyen Onur Şener, istek şarkıyı söylemediği için tartıştığı kişilerce öldürüldü. Cinayetle ilgili soruşturma başlatıldı. İkisi kamuda müfettiş, biri Türk Havacılık ve Uzay Sanayii’nde mühendis olan 3 zanlı tutuklandı. Gözaltına alınan iki kadın ise serbest bırakıldı.

    Ankara’da müzisyen Onur Şener cinayetiyle ilgili gözaltına alınan 5 kişiden 3’ü tutuklandı.

    Edinilen bilgiye göre, olay dün gece Çankaya ilçesine bağlı Çayyolu semtindeki bir eğlence yerine meydana geldi. Eğlenmeye gelen bir grup, müzisyen Onur Şener’den şarkı istedi. Şener ise şarkıyı bilmediğini belirtti. Bunun üzerine gruptan üç kişi müzisyenle tartışmaya başladı, tartışma büyüyerek kavgaya dönüştü.

    İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri kavgayı ayırdı. Boğazından cam parçalarıyla ağır yaralanan ve hastaneye sevk edilen Şener, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Onur Şener’in ise ikindi namazına müteakip Ankara’da toprağa verileceği öğrenildi.

    Emniyet güçleri cinayet sonrası soruşturma başlattı. İlker K., Ali G., Semih S. ile birlikte eğlendikleri J.E. ve G.G. isimli iki kadın gözaltına alındı. Zanlılar emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi.

    İlker K., Ali G., Semih S; savcılık ifadelerinin ardından sevk edildikleri nöbetçi sulh ceza mahkemesi tarafından “kastan öldürme” suçlamasıyla tutuklandı. İki kadın ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

    BİRBİRLERİNİ SUÇLADILAR

    Ali G. ve Semih S., ilk ifadelerinde, Onur Şener’i İlker K.’nin öldürdüğünü, kendilerinin ise ayırmaya çalıştığını ileri sürdü. İlker K. ise Şener’i kendisinin öldürmediğini ve kimin yaptığını bilmediğini iddia etti.

    ÜÇÜ KAMU ÇALIŞANI

    İlker K. ile Ali G’nin kamuda müfettiş Semih S’nin ise Türk Havacılık ve Uzay Sanayii’nde mühendis olduğu öğrenildi.

  • Tahliye olan müzisyenler gözyaşlarıyla karşılandı

    Tahliye olan müzisyenler gözyaşlarıyla karşılandı

    Konser için gittikleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nde sahte PCR testi ile yakalanarak hapse giren Bülent Ersoy’un 21 kişilik orkestra üyesinden 19’u, tahliye edildikten sonra ilk uçakla İstanbul’a geldi. Müzisyenler, aileleri tarafından İstanbul Havalimanı’nda gözyaşları içinde karşılandı. Müzisyenler ve aileleri, olay karşısında ilgisiz kaldığını öne sürdükleri Bülent Ersoy’a tepki gösterdi.

    Lefkoşa Cezaevi’nden tahliye edildikten sonra Türk Hava Yolları’nın tarifeli seferiyle akşam saat 21.00 sıralarında Ercan’dan İstanbul Havalimanı’na gelen müzisyenleri, aileleri ve yakınları karşıladı. Duygusal anların yaşandığı karşılama sırasında hem gözyaşı hem de tepki vardı.

    “RIZKIMIZI KAZANMAYA GİTTİK”

    Orkestranın davulcusu Ahmet İzgi, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Biz oraya rızkımızı kazanmaya gittik ancak mahkum edildik” diye konuştu. İzgi, “İki yıldır pandeminden dolayı çalışamıyorduk. Tam iş sezonu açıldı, insanlar işe gitti. 2 buçuk ay orada mahsur kaldılar. Ben yoğun bakımda yattım. 1 ay otelde kaldık. Orada 4 kere, 5 kere test olduk. Buradan giderken 2 kere test olduk. Hepimiz negatiftik. Bizi hasta insanların içine attılar. Bir ay otelde kaldık. Bir ay hapiste kaldık. İki arkadaşımız dönemedi. Biri pozitif olduğu için orada kaldı diğeri de halen hapiste” dedi.

    “BÜLENT HANIM BİZİMLE İLGİLENMEDİ”

    Bülent Ersoy’a da tepki gösteren Ahmet İzgi şunları söyledi:

    “Bize hiç yardım etmedi. Ben yoğun bakımda kaldım, entübe oluyordum. Bülent Hanım bizimle ilgilenmedi. Hiçbir yardımı olmadı. ‘Avukat tutacağım’ dedi ama kimsenin avukat tuttuğu yok. ‘Servetimi harcayacağım’ dedi ama biz kimsenin servetini filan istemiyoruz. Bize sadece bir hatır sorsaydı, arasaydı. Bizim ailelerimiz hop oturup hop kalktı hasta olduğumuzu duyunca. Biz müzisyeniz. İşimize devam edeceğiz.”

    “Tekrar Bülent Ersoy’un orkestrasında çalacak mısınız?” şeklindeki bir soruya İzgi, “Yok canım. Bülent Ersoy kendine orkestra bulamıyor Türkiye’de. Kimse çalışmıyor, çalışmaz da. Ben onunla niye çalışayım?” şeklinde yanıt verdi.

    “KİM SEBEP OLDUYSA ALLAH’A HAVALE EDİYORUM”

    Annesi, babası, eşi ve çocukları tarafından karşılanan kemancı Onur Yırgal ise “Konser için gittik. Tek suçumuz işimize gitmemiz. Bizim adımıza sahte evrak düzenlenmiş. Bizim hiçbir şeyden bilgimiz yok. Sadece ‘WhatsApp’ üzerinden gönderdikleri bir kağıtla KKTC’ye girişimiz sağlandı. Sonra bu belgenin sahte olduğu öğrenildi. Bizim suçumuz sadece işimize, ekmek paramıza gitmemiz. Başka bir suçumuz yok. Bu olaylara kim sebep olduysa Allah’a havale ediyorum.” diye konuştu.

    SAHTE PCR TESTİ İLE YAKALANMIŞLARDI

    Bülent Ersoy’un 21 kişiden oluşan orkestrası, 28 Ağustos’ta çift aşının yanı sıra PCR testi de istenen KKTC’ye girişte, otelin temin ettiği sahte PCR testleriyle yakalandı.

    Polis gözetiminde sahneye çıkan ve ardından yargılanan orkestra üyeleri, son duruşmalarında birer ay hapis cezası alırken; şef Onur Özelçağlayan ise 1.5 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Cezaları tamamlanan orkestra üyeleri bugün Lefkoşa Cezaevi’nden tahliye edildi.

    Müzisyenlerden 19’u İstanbul’a gelirken, bir müzisyen ise PCR testi pozitif olduğu için otelde karantinada olduğu öğrenildi.

  • Salgından etkilenen müzisyenlere anlamlı destek

    Salgından etkilenen müzisyenlere anlamlı destek

    Korona virüs salgını süresince işsiz kalan müzisyenlere Nilüfer Belediyesi destek oldu. 115 müzisyenin katıldığı ‘Müzik Yaşasın’ projesinde çekilen konser videoları sosyal medyadan yayınlanmaya başladı.

    Pandemi sürecinden olumsuz etkilenen müzisyenlere destek olmak için ‘Müzik Yaşasın’ etkinliği başlatan Nilüfer Belediyesi, sosyal medya hesaplarını sahneye çevirerek Bursalı müzisyenler ile dinleyicileri sanal ortamda buluşturdu. Korona virüs salgınından olumsuz etkilenen birçok sektöre destek veren Nilüfer Belediyesi, bu süreçten en fazla etkilenen kesim olan müzisyenler için de yeni bir etkinliği hayata geçirdi. Eğlence yerlerinin kapatıldığı bu dönemde işsiz kalan ve hiçbir geliri olmayan müzisyenlere “Müzik Yaşasın” projesiyle destek vereceğini duyuran Nilüfer Belediyesi, kısa sürede müziğin her dalından 200’ü aşkın başvuru ile karşılaştı.

    Müzik İnsanları Derneği işbirliğiyle organize edilen etkinlik kapsamında başvurular, müzisyenlerin gelir durumları dikkate alınarak değerlendirildi. İşsiz kalmış ve emekli maaşı vb. hiçbir geliri olmayan müzisyenlerin öncelikle tercih edildiği değerlendirme sonucu 115 müzisyenin projede yer almasına karar verildi. Proje kapsamında önceden belirlenmiş sabit bir ücret karşılığı müzikseverlere sanal ortamda konser verecek olan Bursalı müzisyenlerin konser kayıtları belediyenin sosyal medya hesaplarından yayınlanmaya da başladı.

    Türk Halk Müziği icra eden 14 grup, pop müzik 10 grup, arabesk-fantezi 4 grup, Türk Sanat Müziği 2 grup, Rock 1 grup, Dj 4 grup oluşturuldu.

    Konser çekimlerinde müzisyenleri ziyaret eden Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, salgın sürecinde müzisyenlerin yanında olmak için ‘Müzik Yaşasın’ projesini geliştirdiklerini ifade ederek, “Bize ilk etapta 200 müzisyen başvuru yaptı. Bizler gelir durumlarına göre yaptığımız incelemelerde 115’ini kurulumuzla uygun bulduk. Müzisyenlerimize hem ekonomik hem de manevi olarak destek vermek istedik. Burada konser çekimleri yapılıyor ve bunlar sosyal medya hesaplarımızdan yayınlanacak. Ben tüm vatandaşlarımızın bu konsere ilgi göstermesini de rica ediyorum” dedi.

    Bu sürecin ilgiye göre devam edebileceğini de sözlerine ekleyen Turgay, “Vatandaşlarımızdan ilgili gelirse pandemi bitince de bu süreç devam edebilir. Biz ilk etapta bu projeyi pandemi için planladık” diye konuştu.

    Müzisyenlerden Timuçin Kılıç da bu süreçte müzisyenlerin zorlandıklarını belirterek, belediyenin olduğu desteğin önemine dikkat çekti. Kılıç, bu projenin diğer belediyelere de örnek teşkil etmesi gerektiğinin altını çizdi.

  • Çöp poşetinden gelen kokular gerçeği ortaya çıkardı

    Çöp poşetinden gelen kokular gerçeği ortaya çıkardı

    Bingöl’de, 4 gündür haber alınamayan müzisyen Deniz Ayaz’ın Sarıçiçek köyü kırsalındaki arazide çöp poşetinde cansız bedeni bulundu. Yapılan incelemede Ayaz’ın silahla 4 el ateş edilerek öldürüldüğü belirlendi.

    Bingöl’de, düğünlerde müzisyenlik yaparak geçimini sağlayan evli ve 5 çocuk babası 35 yaşındaki Deniz Ayaz, 4 gün önce evden ayrıldı. Ayaz’dan bir daha haber alamayan ailesi, durumu jandarma ekiplerine bildirip, kayıp başvurusunda bulundu. Jandarma ekiplerince, Ayaz’ı bulmak için çalışma başlatıldı.

    KÖYLÜLER BULDU

    Sabah saatlerinde merkeze bağlı Sarıçiçek köyü kırsalındaki arazide köylüler, çöp poşetlerinden kötü koku geldiğini fark etti. Bunun üzerine poşetleri açan köylüler, bir erkeğe ait ceset buldu.

    4 EL ATEŞ EDİLMİŞ

    Köylülerin ihbarı üzerine olay yerine gelen jandarma ekiplerince yapılan incelemede cesedin, Deniz Ayaz’a ait olduğunu tespit edildi. Jandarma ayrıca, Ayaz’ın vücuduna 4 el ateş edilerek öldürüldüğünü de belirledi.

    Ayaz’ın cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Bingöl Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi morguna götürüldü.