Etiket: Narin Güran

  • Sahte ihbar ve hedef saptırma: Narin bulunmasın diye yapılanlar

    Sahte ihbar ve hedef saptırma: Narin bulunmasın diye yapılanlar

    Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedeni bulunan Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldıktan sonra savcılığın talebi üzerine yeniden gözaltına alınan R.A. (15), çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı.

    Narin Güran’ın tutuklu amcası Salim Güran’ın işçisi R.A, savcılıktaki ifadesinde, olay günü sabah 05.00-06.00 gibi uyandığını, o gün sondajın başında uyuduğunu, aşağı tarlanın ardından yukarı tarlanın da suyunu değiştirdiklerini, Salim Güran’ın yukarı tarlaya geldiğini ifade etti. Sondajın başında kahvaltı yaptıklarını, Salim Güran’ın 1 buçuk-2 saat yanlarında kaldığını, Güran’ın saat kaçta yanlarından ayrıldığını hatırlamadığını öne süren R.A, şunları söyledi:

    “Babam 13.00 sıralarında diğer tarlalarda çalışan işçileri almaya gitti. Sonra saat 14.00-15.00 sıralarında muhtar (Salim Güran) tekrar yanıma geldi ve babamın nerede olduğunu sordu. Ben de ‘İşçileri almaya gitti’ dedim. Yanımda babamı arayıp ‘Neredesin?’ diye sordu. Saat kaçta aradığını hatırlamıyorum. Babam da, ‘İşçileri dağıtıyordum’ dedi. Bu görüşmeden sonra muhtar yanımda oturdu. Birkaç dakika sonra muhtar tekrardan babamı aradı ve yine ‘Neredesin?’ diye sordu. Babam da ‘Köyde yemek yiyorum’ dedi. Bu sırada muhtarla çay içiyorduk. 16.00-16.30 sıralarında babam da geldi, bizimle çay içmeye başladı. Babam aşağı tarlaya 16.00-16.30 sıralarında gitti. Ben muhtar ile yukarı tarlada kaldım. Ben bulaşıkları yıkıyordum. 5-10 dakika muhtar burada oturduktan sonra bana ‘Ben eve gidip üstümü değiştirip geleceğim.’ dedi.

    Muhtar yanımdan ayrılmasından sonra ben de suyu değiştirmeye gittim. Muhtar saatini hatırlamadığım zaman diliminde yanımdan ayrılmıştı. 5-10 dakika içinde ben suyu değiştirene kadar muhtar tekrardan sondajın başına gelmişti. Bir süre sonra babam da aşağı tarla suyunu değiştirip geldi. Akşam yemeğini hazırlayıp yedik. Muhtar hiç yanımızdan gitmedi, hep beraber oturduk. Sadece 5-10 dakikalığına muhtar üzerini değiştirip gelmişti. Muhtar akşam yemeğinden sonra bizimle otururken telefonu çaldı. Telefon görüşmesinde muhtara Narin Güran’ın kaybolduğu bildirildi. Bu şekilde Narin’in kaybolduğunu öğrendik. Salim Güran üstünü değiştirmek dışında saat 14.00’ten sonra yanımdan ayrılmadı. Tarladan da ayrılmadık.”
    Savcılıkta, tutuklu amca Salim Güran’ın olay günü öğleden sonraya ilişkin “R.A ile kanal bölgesine geldik. Kayınbabama ait çiftliğe gittik, bu çiftlikte pislikler kanala akıtılıyor, bu sebeple fıskiyeler tıkanıyor, M. de oradaydı, çiftlikte bize kazma kürek getirdiler, saati hatırlamıyorum, M. ile birlikte kazdık, hanımı bize çay getirdi, epey burada kaldık, kazma kürek ile hat açtık, çayımızı içtikten sonra R.A. ile tekrardan tarlaya döndük.” beyanı hatırlatılarak, “Salim Güran ile sizin ifadeniz arasındaki çelişkiye ilişkin beyanınız nedir?” sorulması üzeri R.A, “Bu çelişkiye ilişkin söyleyecek bir şeyim yoktur” ifadesini kullandı.

    Salim Güran ile 21 Ağustos’ta saat 08.33, 15.52, 18.37, 18.51, 18.52, ve 18.54’te yaptığı görüşmelerin içeriğinin sorulması üzerine R.A, hiçbir konuşmayı hatırlamadığını savundu.
    Tutuklu amcanın eşinin ifadesinde “Salim ile 14.30’da eve geldiklerini, evde beraber yemek yediklerini, Salim’in bir süre evde dinlendiğini, bir süre sonra evden ayrıldığını” söylediği, Salim Güran’ın da “evden sonra H.G’nin evine gittiğini, sonra sondajın oradaki tarlaya geçtiğini” anlattığı hatırlatılan R.A, “Bu çelişkilere diyecek bir şeyim yoktur” dedi.

    R.A’ya savcılıkta, “Cep telefonlarında yapılan imaj çalışmasında Salim ile aralarında yapılan görüşmede Salim’in ‘O sondaki köşede bir şeyin düşmüş ha, sana ait bir şey sondaki yamaçta, yamacın köşesi taş’ şeklinde mesajına karşılık sizin ise ‘eeee’ diye cevap verdiğiniz, Salim’in de, ‘Biri yerde’ şeklinde cevap verdiği, sizin de tekrar, ‘tamam henüz bende değil/tamam daha ölmemiş’ diye cevap verdiğiniz bu konuşmaya ilişkin diyecekleriniz nelerdir?” sorusu da yöneltildi. R.A, soruya “Valla ben böyle bir şey hatırlamıyorum” cevabını verdi.

    Salim Güran’ın pamuk tarlasındaki kurtlanmayla ilgili M.Ş.G. ile görüştüğünü, tarlaya gittiğini beyan ettiğinin anımsatılması, kendisinin ise tarladan ayrılmadıklarını söylemesiyle ortaya çıkan çelişkinin sorulması üzerine R.A, “Hatırladığım pamuk kurtlanması olayı olay günü gerçekleşmemişti” dedi.

    Salim Güran’ın, “R.A’nın kız kardeşlerini tarladan köylerine götürdüğü” yönündeki ifadesine ilişkin soruya karşılık da R.A, “21 Ağustos 2024 tarihinden 1 veya 2 gün önce kız kardeşlerim tarlaya gelmişlerdi. Onları Salim arabası ile köye götürmüştü ancak olay günü kardeşlerim tarlaya gelmemiştir” ifadesini kullandı. R.A, savcılıktaki sorgusunda, soruşturma kapsamında tutuklu olan Nevzat Bahtiyar’ı tanımadığını, o köyde sadece muhtarı tanıdığını söyledi. Nevzat Bahtiyar’ın ifadeleri de sorulan R.A, “Bu hususta diyecek hiçbir şeyim yoktur. Konu ile ilgili bilgim yoktur” cevabını verdi.

    “Tüm bu çelişkiler ışığında neden Salim Güran isimli kişiyi korumaya çalıştığına ilişkin soru yöneltilmesi üzerine de R.A, “Ben Salim’i korumuyorum, Salim saat 14.00’ten sonra kıyafet değiştirmek için gitmesi dışında yanımdan ayrılmadı. Beyanım bundan ibarettir. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum, suçsuzum” savunmasında bulundu. R.A. sevk edildiği nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki ifadesinde de savcılıktaki beyanlarını tekrar etti.

    Salim Güran’ın olay günü tarlada olduğu saatlerle alakalı beyanlarının dosyadaki hiçbir delille tam olarak örtüşmediği konusunun hatırlatılması üzerine R.A, “Salim Güran belirttiğim saatlerde tarlada benim yanımdaydı, hatırladığım kadarıyla sabah 08.00’den itibaren 1-1 buçuk saat yanımızdaydı, daha sonra yanımızdan ayrıldı, 14.00-14.30 arası geldi, ondan sonra yanımızda Narin’in kaybolduğu haberini alana kadar kaldı, bu sürede bir defa üstünü değiştirmek için yanımızdan ayrıldı” dedi.

    “Kimse ifadelerimi ne şekilde vereceğim hususunda bana baskı yapmadı”

    Tutuklulardan Birsen Güran’ın 12 Eylül 2024 tarihli beyanlarının hatırlatılması üzerine R.A, “Kimse ifadelerimi ne şekilde vereceğim hususunda bana baskı yapmadı. Beni kimse tehdit etmiyor, Salim Güran’dan korkacağım herhangi bir durum yoktur” şeklinde konuştu.

    Hakimliğin, R.A’nın tutuklanma gerekçesinde şunlar yer aldı:

    “Suça sürüklenen çocuk R.A’nın üzerine atılı ‘Çocuğu Kasten Öldürmek’ suçunu işlediğine dair, 21 Ağustos 2024 günü kaybolan maktul Narin Güran’ı bulmak için gerçekleştirilen arama kurtarma çalışmalarının bir kısım şahısların hedef saptırma maksatlı suni ihbarlarıyla ve dikkat dağıtıcı eylemleriyle akamete uğratılmaya çalışıldığı, buna göre dosyadaki JASAT tutanağına göre, ‘Suriyelilerin kaldığı çadıra yakın bir konumda terlik bulunduğu’ iddia edilerek jandarma personelinin bu kısma yönlendirilmeye çalışıldığı, köyde yangın çıkarıldığı, arama kurtarma çalışmaları esnasında olağan dışı elektrik kesintilerinin yaşandığı, iki şahsın bir kız çocuğunu köyün üst tarafına götürdüğü şeklindeki ihbarda bulunulduğu, yanlış ifadelerle güvenlik birimlerinin yanlış yönlendirildiği, bu gibi eylemlerle jandarma personelinin Eğertutmaz Deresi’nden uzaklaştırılmaya çalışıldığı, bu eylemlerin bir kısmının Güran ailesinin bazı üyeleri tarafından yapıldığı, Diyarbakır 4. Sulh Ceza Hakimliği’nin 13 Eylül 2024 tarihli kararıyla bir kısım şüphelilerin tutuklanmasına karar verildiği, R.A’nın şüpheli Salim Güran’ın tarlada olduğu saatlerle alakalı beyanlarının dosyadaki HTS kayıtlarıyla, diğer şüpheli beyanlarıyla ve dahi şüpheli Salim Güran’ın kendi beyanlarıyla çeliştiği, soruşturmanın henüz tamamlanmadığı, taraflar üzerinde baskı kurulma ihtimalinin eldeki dosya bakımından somut olarak varlığı ve dosyadaki diğer tüm belgeler birlikte değerlendirildiğinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 5. maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin, 1982 Anayasası’nın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nın 100/1 maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesini gösterir somut delillerin mevcut olduğu, müsnet suç için kanunda öngörülen cezanın alt ve üst sınırı, müsnet suçun CMK 100/3 maddesinde belirtilen katalog suçlardan oluşu, delilerin tamamen toplanmamış olması, verilmesi beklenen cezaya göre R.A’nın kaçma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğuna dair kanaat ve tutuklama tedbirinin ölçülü olması, bu safhada adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından R.A’nın CMK 100 ve devamı maddeleri gereğince tutuklanmasına karar verildi.”

     

  • “Madem incitecektiniz, neden adını Narin koydunuz?”

    “Madem incitecektiniz, neden adını Narin koydunuz?”

    Didim ilçesi Çamlık Mahallesi Gökduman Caddesi üzerinde otel işletmeciliği yapan Yusuf Çolak, iş yerinin karşısında bulunan elektrik trafosuna Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın resmini çizdi. Çevredeki esnafların da yardımıyla resim tamamlanırken, resmin yanına “Madem incitecektiniz neden adını Narin koydunuz” yazıldı.

    Diyarbakır’da cansız bedenine ulaşılan Narin Güran olayından etkilenmelerinden dolayı resmi yaptığını belirten Çolak, “Narin bebeğin katledilmesini büyük kelimelerle ifade edilemeyecek bir şekilde toplum olarak acı hissettik. Bunun bendeki karşılığı bu karşı duvarımıza insanların bu duygularını ifade etmek istedim. Çevremiz, buradaki esnaf arkadaşlarımızla Narin bebeğin katledilmesiyle alakalı sosyal bir mesaj vermekti amacımız. Umarız bu tür cinayetler, bu tür katliamlar, özellikle çocuklar üzerindeki bu tür kara bulutların dağılması için kendimizce bir nebze duvarlara bunları resmetmeyi görebildik. Ben de bu arada iki kız çocuk babasıyım. Yani şu sıralar çocuklarıma bakış açım bile değişti. Televizyon seyredemez olduk. Ben profesyonel bir ressam değilim, amatör bir ressamım. Kendim burada turizmciyim. Ülkedeki bu yaşananlardan dolayı da bayağı büyük olan rahatsızlığı dile getirmek istedim” dedi.

  • Narin cinayetinde anne ve ağabeyin tutuklama gerekçeleri belli oldu

    Narin cinayetinde anne ve ağabeyin tutuklama gerekçeleri belli oldu

    Merkez Bağlar ilçesindeki kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolan ve 8 Eylül’de mahalleye 2 kilometre uzaklıkta bulunan Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor.

    Soruşturma kapsamında 22 şüpheli dün Diyarbakır Adliyesi’ne getirildi. 25 saati aşkın süren sorgu işlemleri sırasında Narin’in annesi Yüksel, ağabeyi Enes ve amcası Fuat Güran ile 2 kuzeni ve yengesinin de bulunduğu 8’i tutuklanarak cezaevine gönderildi, aralarında baba Arif Güran’ın da bulunduğu 4’ü adli kontrol kararıyla olmak üzere 14 kişi serbest bırakıldı.
    Diyarbakır 4. Sulh Ceza Hakimliği, anne ve oğlunun tutuklamalarına ‘şüphelilerin aşamalarda verdikleri beyanlardaki çelişkileri’ gerekçe gösterdi. Şüphelilere yönelik adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı gerekçe gösterilen kararda, şu ifadeler yer aldı:

    “Şüpheliler Enes Güran ve Yüksel Güran’ın üzerine ‘Çocuğu kasten öldürmek’ atılı suçuna yönelik kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren dosyadaki mevcut delil durumu, şüphelilerin aşamalarda verdikleri beyanlardaki çelişkiler, şüphelilerin Narin’in kaybolduğu güne dair olay anlatımlarının birbirini doğrulamadığı hususu, adli tıp raporunun henüz dönmediği, birçok şüpheli ve tanığın çelişki beyanlarda bulunması hususu dikkate alındığında, delillerin karartma ihtimalinin var olması, HTS kayıtlar ve tüm dosya kapsamı göz önünde bulundurduğunda suç isnadına yönelik somut delile dayalı kuvvetli şüphe oluşturması nedeniyle ve yargılama sonucunda suçlu bulunması halinde alacağı ceza miktarı göz önünde bulundurarak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. Maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin, 1982 anayasasının 19. Maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nın 100/I maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesi gösterir somut delillerin mevcut olduğu, müsnet suç için kanunda ön görülen cezanın alt ve üst sınırı, verilmesi beklenen cezaya göre tutuklama tedbirlerinin ölçülü olması bu nedenle adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından şüphelilerin CMK’nın 100. Maddesi gereğince ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verildi.”

  • Narin cinayetinde anne ve ağabey dahil 8 kişi tutuklandı

    Narin cinayetinde anne ve ağabey dahil 8 kişi tutuklandı

    Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran ile ilgili sır perdesi henüz aydınlatılamadı.

    21 Ağustos günü kaybolan, arama çalışmalarının 19’uncu gününde cansız bedeni bulunan Narin’in öldürülmesine ilişkin başlatılan soruşturma sürüyor.

    ANNE VE AĞABEYİN DE ARALARINDA BULUNDUĞU 8 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI

    Soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve dün jandarmadaki işlemlerin ardından adliyeye getirilerek nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen zanlılardan, Narin Güran’ın annesi Yüksel (44), ağabeyi Enes (18), amcası Fuat Güran (41), kuzenleri Muhammet Kaya (23) ve Birsen Güran (19), yengesi Maşallah Güran (46), halasının eşi Mehmet Şevket Kaya ve tutuklu amcası Salim Güran’ın işçisi olduğu öğrenilen Mehmet Selim Atasoy (40) tutuklandı.

    ANNE VE ABİYE KASTEN ÖLDÜRMEYE İŞTİRAK SUÇLAMASI

    Anne Yüksel ve ağabey Enes Güran “Kasten öldürme suçuna iştirak etmek”, amca Fuat Güran “Suç delillerini yok etmek”, diğer 5 şüpheli ise “Suçluyu kayırma ve suç delillerini yok etmek” suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Narin’in babasının da aralarında bulunduğu 10 kişi savcılık tarafından serbest bırakılmıştı.

    TUTUKLU SAYISI 10’A YÜKSELDİ

    Şüphelilerden, Narin’in amcası Kurtuluş ve Ömer Faruk Güran ile kuzeni Melike Güran ve Salim Güran’ın işçisi olduğu öğrenilen R.A. (15), adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

    Narin Güran’ın katledilmesi olayıyla ilgili sürdürülen soruşturmada 2 Eylül’de gözaltına alınan amca Salim Güran ile Narin’in cansız bedeninin bulunmasının ardından gözaltına alınan komşusu Nevzat Bahtiyar, 11 Eylül’de tutuklanmıştı. Böylece olayla ilgili tutuklu sayısı 10’a yükseldi.

    Serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde otobüsle adliyeden ayrıldı.

    22 KİŞİ GÖZALTINA ALINMIŞTI

    Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 22 kişinin isimleri ise şöyleydi;

    Narin’in babası Arif Güran, annesi Yüksel Güran, daha önce kolundaki ısırık izi nedeniyle gözaltına alınıp bırakılan 18 yaşındaki ağabey E.G., amcalar Ö.F.G. (29), B.G. (37), F.G. (42), K.G. (31), M.G. (40), H.İ.G.,

    Narin’in amca oğulları U.G. (24) ve O.G. (23) ile amca kızları M.G. (15) ve B.G. (19),

    Narin’in kuzeninin oğlu D.G. (22), yengeleri M.G. (46) ve M.G. (39), halası A.K. (40), eniştesi M.Ş.,

    Salim Güran’ın işçileri Ö.Y. ve M.S. (40) ile işçinin 15 yaşındaki oğlu ile M.K. (23) bulunuyordu.

    ADLİ TIP RAPORU ORTAYA ÇIKTI

    Narin’in otopsi işlemlerinde 91 örnek alınmıştı.

    Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nun raporuna göre Narin’in üzerinde başka birinin DNA’sına rastlanmadı.

    Bakan Yılmaz’dan açıklama

    Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, cinayete ilişkin yürütülen soruşturma hakkında yöneltilen soruları yanıtladı.

    Soruşturma kapsamında toplanan deliller ve alınan ifadeler üzerinde çalışmaların sürdüğünü ifade eden Bakan Tunç, “Elde edilen bulgular şu aşamada katillerin kim ya da kimler olduğuna yönelik önemli veriler içeriyor.” dedi.

    Alınan patolojik ve biyolojik örnekler üzerindeki incelemelerin iki hafta süreceğini ifade eden Bakan Tunç, “Teknolojinin tüm imkanları Adli Tıp kapasitemizin içerisinde sağlanıyor. İfadelerden yola çıkarak, Narin kızımızın naşından elde edilen 91 doku var. Tüm bunlar inceleniyor. Narin’in katillerine bir an önce ulaşılması için soruşturmanın etkin bir şekilde yürütülmesi lazım.” şeklinde konuştu.

  • Narin’in anne, baba ve ağabeyinin ifadeleri ortaya çıktı

    Narin’in anne, baba ve ağabeyinin ifadeleri ortaya çıktı

    Narin Güran cinayeti soruşturması devam ediyor. Soruşturmaya ilişkin tüm şüphelilerin sorgulamaları sona erdi.

    Anne Yüksel ve ağabey Enes Güran “Kasten öldürme suçuna iştirak etmek”, amca Fuat Güran “Suç delillerini yok etmek”, diğer 5 şüpheli ise “Suçluyu kayırma ve suç delillerini yok etmek” suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Soruşturmada anne Yüksel Güran’ın ifadesi de oldukça ilgi çekiciydi.

    Savcının anneye yönelttiği, “Narin seni ve amcayı gördüğü için mi öldürdünüz?” sorusuna anne, “Hayır, öyle bir şey kesinlikle yok” yanıtını verdi.

    İfadesinin başlarında, Narin’i kimin öldürdüğü konusunda bir fikri olmadığını söyleyen anne Güran’ın, sonlara doğru “Salim kızıma niye zarar verdi bilmiyorum” demesi de kendi ifadesiyle çelişmesine neden oldu.

    Anne Güran’ın açıklık getiremediği sorular yönelttiğinde ise “evde uyuduğunu” söylediği görüldü.

    ANNE SUÇLAMALARI REDDETTİ, BABA SERBEST

    Sorguda soğukkanlı ve sakin davrandığı belirtilen anne Yüksel Güran, hakkındaki tüm iddiaları reddetti. Savcının sorduğu birçok soruya da “Bilmiyorum, haberim yok ve görmedim” şeklinde cevaplar verdi.

    Salim Güran’la bir ilişkisi olup olmadığı sorulduğundaysa “Böyle bir şey kesinlikle yok, bu iddialardan utanç duyuyorum. Narin’i kim öldürdüyse Allah belasını versin” dedi.

    Savcı, anne Güran’a saat 15:15’ten sonra Salim Güran’ı üç kez aramasını sordu.

    HTS kayıtlarında tespit edilen görüşmelerle ilgili Yüksel Güran, “Bir kez yanlışlıkla aradım. Başka da kendisini aramadım” yanıtını verdi.

    GİZEMLİ 3 ARAMA

    Savcılıkta yöneltilen sorulan ve annenin yanıtları şöyle oldu:

    – Kolluktaki müşteki olarak alınan ifadenize Hediye’nin saat 16:00 sıralarında eve geldiğini beyan etmenize rağmen şu anki ifadenize 15:15’te beraber oturduğunuzu söylemektesiniz. Çelişkiyi gideriniz.

    – Ben saate bakmadığımdan saatleri hatalı söylemiş olabilirim. Her iki ifademde de söylemiş olduğum saatler yanlış olabilir. Uyuduğumdan Hediye’nin saat kaçta eve geldiğini bilmiyorum.

    “EVDEKİ HALILARI DEĞİŞTİRDİNİZ Mİ” SORUSU

    Ben halıları değiştirmedim ancak eve insanların gelip gitmesi nedeniyle hatırladığım kadarıyla 5. 6. günde kız kardeşim Yasemin halıların kirlendiğini temiz halım olup olmadığını sordu ben de temiz halım olduğunu söyledim. Yasemin temiz halıyı alıp serdi, eski halım da evde yıkanmış halde bulunmaktaydı.

    – Evden götürülen battaniye nedir?

    – Kimseye herhangi bir battaniye vermedim ancak olay nedeniyle evime gelen giden çok fazla olduğundan benim evimden Salim’in evine uyumak için battaniye götürmüşse de bir bilgim yoktur.

    Narin Güran cinayetinde anne, baba ve ağabeyinin savcılıktaki ifadeleri ortaya çıktı. Anne Güran’a, soruşturmada tutuklanan amca Salim Güran’ı neden 3 kez aradığı soruldu. Anne Güran, bir kez yanlışlıkla aradığını söyledi. Anne Güran, “Narin seni ve amcayı gördüğü için mi öldürdünüz?” sorusuna “Hayır, öyle bir şey kesinlikle yok” yanıtını verdi. İfadesinin başında Narin’i kimin öldürdüğünü bilmediğini söyleyen anne, ifadesinin sonunda “Salim kızıma niye zarar verdi bilmiyorum” diyerek kendisiyle çelişti. Baba Arif Güran ise, “İsterse kardeşim olsun isterse eşim olsun her türlü cezalandırılmasını istiyorum.” ifadelerini kullandı. Baba Güran, “Eşiniz ile Salim arasınra bir şey olabilir mi?” sorusunu, “Kesinlikle aralarında bir şey olamaz. Burada Salim’e güvendiğimden değil eşime güvendiğim için bunu demekteyim.” şeklinde yanıtladı.

    Narin Güran cinayeti soruşturması devam ediyor. Soruşturmaya ilişkin tüm şüphelilerin sorgulamaları sona erdi.

    Anne Yüksel ve ağabey Enes Güran “Kasten öldürme suçuna iştirak etmek”, amca Fuat Güran “Suç delillerini yok etmek”, diğer 5 şüpheli ise “Suçluyu kayırma ve suç delillerini yok etmek” suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Soruşturmada anne Yüksel Güran’ın ifadesi de oldukça ilgi çekiciydi.

    TUTUKLU SAYISI 10’A ÇIKTI

    Savcının anneye yönelttiği, “Narin seni ve amcayı gördüğü için mi öldürdünüz?” sorusuna anne, “Hayır, öyle bir şey kesinlikle yok” yanıtını verdi.

    İfadesinin başlarında, Narin’i kimin öldürdüğü konusunda bir fikri olmadığını söyleyen anne Güran’ın, sonlara doğru “Salim kızıma niye zarar verdi bilmiyorum” demesi de kendi ifadesiyle çelişmesine neden oldu.

    Anne Güran’ın açıklık getiremediği sorular yönelttiğinde ise “evde uyuduğunu” söylediği görüldü.

    ANNE SUÇLAMALARI REDDETTİ, BABA SERBEST

    Sorguda soğukkanlı ve sakin davrandığı belirtilen anne Yüksel Güran, hakkındaki tüm iddiaları reddetti. Savcının sorduğu birçok soruya da “Bilmiyorum, haberim yok ve görmedim” şeklinde cevaplar verdi.

    Narin’in anne, baba ve ağabeyinin savcılık ifadeleri | Anne Güran: Salim kızıma niye zarar verdi bilmiyorum – 4
    Salim Güran’la bir ilişkisi olup olmadığı sorulduğundaysa “Böyle bir şey kesinlikle yok, bu iddialardan utanç duyuyorum. Narin’i kim öldürdüyse Allah belasını versin” dedi.

    Savcı, anne Güran’a saat 15:15’ten sonra Salim Güran’ı üç kez aramasını sordu.

    HTS kayıtlarında tespit edilen görüşmelerle ilgili Yüksel Güran, “Bir kez yanlışlıkla aradım. Başka da kendisini aramadım” yanıtını verdi.

    GİZEMLİ 3 ARAMA

    Savcılıkta yöneltilen sorulan ve annenin yanıtları şöyle oldu:

    – Kolluktaki müşteki olarak alınan ifadenize Hediye’nin saat 16:00 sıralarında eve geldiğini beyan etmenize rağmen şu anki ifadenize 15:15’te beraber oturduğunuzu söylemektesiniz. Çelişkiyi gideriniz.

    – Ben saate bakmadığımdan saatleri hatali söylemiş olabilirim. Her iki ifademde de söylemiş olduğum saatler yanlış olabilir. Uyuduğumdan Hediye’nin saat kaçta eve geldiğini bilmiyorum.

    “EVDEKİ HALILARI DEĞİŞTİRDİNİZ Mİ” SORUSU

    Ben halıları değiştirmedim ancak eve insanların gelip gitmesi nedeniyle hatırladığım kadarıyla 5. 6. günde kız kardeşim Yasemin halıların kirlendiğini temiz halım olup olmadığını sordu ben de temiz halım olduğunu söyledim. Yasemin temiz halıyı alıp serdi, eski halım da evde yıkanmış halde bulunmaktaydı.

    – Evden götürülen battaniye nedir?

    – Kimseye herhangi bir battaniye vermedim ancak olay nedeniyle evime gelen giden çok fazla olduğundan benim evimden Salim’in evine uyumak için battaniye götürmüşse de bir bilgim yoktur.

    NARİN’İN KAYBOLDUĞUNU NEDEN EŞİNİZ ARİF’E BİLDİRMEDİNİZ?

    Ben eşimin Batman’dan eve döndüğünü ve yolda olduğunu biliyordum telaşa düşerse kaza yapar diye kendisine haber vermedim, eşim döndüğünde kendisine haber vermediğim için bana kızdı.

    – Nevzat Bahtıyar ifadesinde kızınız Narin Güran’ın cansız bedenini kendisine Salim’in verdigini belirtmiştir. Bu hususta ne biliyorsunuz anlatınız.

    – Hiçbir bilgim yoktur. Nevzat ve Salim her zaman birlikte gezerler. İyi arkadaştırlar. Ben onları her zaman birlikte görüyordum. Dost olduklarını biliyorum. Ben bu hususu ilk defa jandarmada gözaltına alındığımda öğrendim. Bizim Salim ile ailecek herhangi bir husumetimiz yoktur. Kızıma neden zarar verdiğini bilmiyorum.

    “AMCAM VE BABAMIN ALACAK VERECEK MESELESİ VARDI”

    Daha önce de gözaltına alınan 18 yaşındaki ağabey Enes Güran’ın da savcılıktaki ifadesine ulaşıldı.

    Ağabey, Narin’in cansız bedenini dereye gömdüğünü itiraf eden Nevzat Bahtiyar hakkında,, “Ekonomik durum itibarıyla güçsüz ve sönük bir kişiliktir. Para için yapabilir, korkarak yapmış olabilir” dedi.

    Ağabeye kolundaki ısırık izleri ve gözündeki morluk da soruldu..

    İfadesine göre abi, Narin kayıpken üzüntüden kendi kolunu ısırdı. Gözündeki morluk için ise, mısır çöplerinden mi yoksa benim kendi yüzüme attığım yumruklardan mı kaynaklandığını bilmiyorum.” diye cevap verdi.

    “EŞİM VE SALİM ARASINDA KESİNLİKLE BİR ŞEY OLAMAZ”

    Narin’in serbest bırakılan babası da ifadesinde, “Salim’in arabasını hiç kullanmıyoruz. Bu araca ben veyahut çocuklarım kesinlikle binmedik” dedi.

    Babaya sorulan, “Eşinizin sizi aldattığınıza ilişkin bir şüpheniz var mı? Salim ile aralarında bir şey olabilir mi?” sorusunu ise, “Kesinlikle aralarında bir şey olamaz. Burada Salim’e güvendiğimden değil eşime güvendiğim için bunu demekteyim.” şeklinde yanıtladı.

    Baba Arif Güran, “İsterse kardeşim olsun isterse eşim olsun her türlü cezalandırılmasını istiyorum” ifadelerini de kullandı.

    NARİN GÜRAN’IN KUZENİ İFADE DEĞİŞTİRDİ

    Narin’in kuzeni Birsen Güran’ın da ifadeleri dikkat çekiciydi.

    jandarmadaki ilk sorgusunda Narin’in kaybolduğu gün saat 17:40’ta evlerine gittiğini ve iki kuzenini sorduğunu anlatmıştı.

    Ancak zanlı, mahkemedeki sorgusunda bu ifadesini değiştirdi.

    “Narin Güran saat 14:00 sıralarında bizim eve gelerek zili çaldı ve kardeşlerimi sordu.” dedi.

    “AMCAM 17.40 DEMEMİZİ İSTEDİ”

    Birsen Güran’ın ifadesinde tutuklanan amcası Salim Güran ile ilgili, “Narin’in kaybolduğu gün ya da ertesi gün tam hatırlamıyorum ama kardeşim Melike ile bu durumu konuşurken amcam Salim Güran’ın bu olaya şahit olması üzerine, bize saat 17:40 sıralarında Narin’i gördüğümüzü söylememizi istedi.” sözleri ise dikkat çekti.

     

  • Narin’in amcası 5 kez kimi aradı?

    Narin’in amcası 5 kez kimi aradı?

    İtirafçı Nevzat Bahtiyar’a Narin’in cansız bedenini saklarken biri yardım etti mi? Tutuklanan amca Salim Güran, cinayetin planlayıcısı mıydı? Amca, o gün Antalya’da kimle 5 kez görüştü?

    Narin cinayetinin organize bir şekilde işlenmiş olabileceği konusu tüm yönleriyle inceleniyor.

    Gözaltındaki 22 kişinin telefon görüşmeleri çözülürse Narin’in ölüm nedeni ve küçük kızı kimin öldürdüğü ortaya çıkacak.

    Soruşturmada ikinci bir tanık olduğu ortaya çıktı. Amca Salim Güran, jandarmadaki ifadesinde Narin’in kaybolduğu gün 18:50’de tarlada olduğunu iddia etmişti. Ancak tanık Mehmet Şevket Kaya, amcayı 18:30- 19:00 saatlerinde çocuğun evinin orada gördüğünü söyledi. Güran bu ifadeye “Öyle bir şey yok, yalan söylüyor” diye tepki gösterdi.

    Amcanın olay günü yaptığı telefon görüşmelerinde Antalya’dan bir kişiyle defalarca telefonda görüştüğü ortaya çıktı.

    HTS kayıtlarında amcanın, Narin’in kaybolduğu gün 1 saat 12 dakika içinde Antalya’da yaşayan bir kişiyi 5 kez aradığı anlaşıldı. Ekipler bu arama kaydını araştırıyor.

    Uzmanlar Narin’in cansız bedenini dereye saklayan Nevzat Bahtiyar’ın bunu tek başına yapamayacağına dikkat çekiyor.

    Çuvalın üzerinde 5-6 büyük taş olduğu, bunları tek başına koyamayacağı belirtiliyor.

    Cinayetin organize olabileceği iddiası var. Tutuklu amca Salim Güran’ın da planlayıcı olma ihtimali değerlendiriliyor.

    Soruşturmada başka bir gelişme de Narin’in 5 yıl önce ölen ablasıyla ilgili. Cumhuriyet savcılığı 5 yaşında ölen Tülin Güran ile ilgili inceleme başlattı.

    Ailesinin “merdivenden düştü” beyanı sonrası çocuk otopsi yapılmadan defnedilmişti. Savcılık, olay günü çocuğun kaldırıldığı hastaneye yazı yazdı, röntgen filmleri ve tüm tetkiklerin rapor olarak gönderilmesini istedi. Soruşturma kapsamında mezarın açılması da gündeme gelebilir.

  • 22 kişi adliyeye sevk edildi

    22 kişi adliyeye sevk edildi

    Merkez Bağlar ilçesi Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın ölümüne ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor.

    Soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan, aralarında Narin Güran’ın annesi, babası ve diğer aile fertlerinin de bulunduğu 22 kişi, sabah saat 06.00 sıralarında jandarmadaki ifadelerinin ardından Diyarbakır Adliyesine sevk edildi. 22 kişinin savcılıktaki ifade işlemleri devam ediyor.

  • Yılmaz Tunç’tan açıklama: “22 şüpheli mahkemeye çıkacak”

    Yılmaz Tunç’tan açıklama: “22 şüpheli mahkemeye çıkacak”

    Diyarbakır’a gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile birlikte Bağlar ilçesi Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın kabrini ziyaret etti. Bakanlar, daha sonra Diyarbakır Valiliği’ne geçerek değerlendirme toplantısı yaptı. Toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, soruşturmanın büyük bir titizlikle sürdüğünü söyledi. “Bugün burada bulunmamızın en önemli nedeni, Narin kızımıza bu caniliği yapanların, katil ya da katillerin en ağır cezayla cezalandırılmasının takipçisi olmak, olayı en ince detayına kadar açıklığa kavuşturmaktır” diyen Bakan Tunç, “Bütün kuruluşlarımız süreci yakından takip ediyor. Caniler hesap verinceye kadar elimiz, gözümüz ve yüreğimiz burada olacak. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma büyük bir hassasiyetle sürdürülmektedir. Bu elim olayın aydınlatılması, adaletin tam ve eksiksiz biçimde yerini bulması için tüm deliller, bulgular ve tanık ifadeleri, son derece dikkatli bir şekilde toplanmakta, incelenmekte ve değerlendirilmektedir. Fail veya faillerin en hızlı biçimde ortaya çıkartılması için ne gerekiyorsa yapılmaktadır” dedi.

    Kendilerine gelen ihbar üzerine hemen harekete geçtiklerini aktaran Bakan Tunç, “21 Ağustos 2024 tarihinde Diyarbakır ili Bağlar ilçesi Tavşantepe Mahallesi’nde ikamet eden Narin kızımızın eve dönüş yolunda saat 15.15 sıralarında dört arkadaşını takip ederek eve doğru yola çıktığı son görüntüsüdür. Sonrasında kendisinden bir daha haber alınamamıştır. 21 Ağustos 2024 tarihinde saat 20.15’te Jandarma Komutanlığı, saat 20.50’de de 112 Acil Çağrı Merkezi aranarak kayıp ihbarı üzerine soruşturma işlemlerine ve arama işlemlerine hızlı bir şekilde başlanmıştır. 4 bin 656 personel, 23 dedektör köpek, 172 araç, 2 helikopter, 64 dron, 1 İHA, 5 yeraltı görüntüleme cihazı ile karadan ve havadan toplam 75 kilometrekare alan İl Jandarma Sualtı Arama Kurtarma Timi, Dicle Üniversitesi ve AFAD dalgıçlarından toplam 60 personel ile 8 dere, 5 gölet, 21 su kuyusu ve 49 kilometre su kanalı aranmıştır. 51’i jandarma, 11’i polis bölgesi olmak üzere 62 ev ve 24 metruk binada adli arama yapılmıştır. 20 PTS noktası ile 137 kamera incelenmiştir” diye konuştu.

    22 şüphelinin yarın mahkemeye çıkartılacağını kaydeden Bakan Tunç, sözlerine şöyle devam etti:

    “Bugüne kadar 26 kişi şüpheli, 241 kişi tanık olmak üzere toplam 267 kişinin ifadesi alınmıştır. Narin kızımızın amcası Salim Güran 2 Eylül tarihinde, komşusu Nevzat Bahtiyar ise 10 Eylül günü çıkartıldıkları mahkemece beden ve ruh sağlığı bakımından kendisini koruyamayacak durumda olan ‘çocuğa karşı kasten öldürme’ ve ‘hürriyeti tahdit’ suçlarından tutuklanmışlardır. 22 şüpheli halen gözaltında olup, yarın Cumhuriyet Başsavcılığında hazır edileceklerdir.”

    “Adli Tıp Kurumu’ndan ölüm sebebine ilişkin nihai rapor beklenmektedir”

    Narin’in kesin ölüm nedeninin Adli Tıp Kurumu’ndan gelecek sonuçlarla belirleneceğini vurgulayan Bakan Tunç, “Van Kriminal Daire Başkanlığınca olayda kullanıldığı değerlendirilen araçlar üzerinde olay yerinden alınan örneklerle birlikte kimyasal inceleme raporu beklenmektedir. Olay yerinden elde edilen sıvap, pet şişe, toprak, balçık, taş parçaları üzerinde Van Jandarma Kriminal Labarutuvar sonuçları da beklenmektedir. HTS kayıtları ve BAS istasyon bilgileri ile alınan beyanlar üzerinde karşılaştırmalı delil toplama işlemlerine titizlikle devam edilmektedir. HTS, KGYS ve diğer kamera kayıtları üzerinde Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğünce kapsamlı bir inceleme ve raporlama işlemleri de devam etmektedir. Narin kızımızdan alınan doku örneklerinin bir kısmı Diyarbakır Adli Tıp Grup Başkanlığı, daha ileri tetkik gerektiğinden diğer kısımlar İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş ve incelemeler devam etmektedir. Adli Tıp Kurumundan ölüm sebebine ilişkin nihai rapor beklenmektedir” şeklinde konuştu.

    Bazı basın-yayın organları ile sosyal medya mecralarında yayılan yanlış bilgilere itibar edilmemesi gerektiğine dikkat çeken Tunç, “Dosya hakkında gizlilik kararı bulunmakta olup, soruşturma Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca tüm yönleriyle ve titizlikle yürütülmektedir. Bu süreçte kamuoyunun doğru şekilde bilgilendirilmesi sadece yetkili merciler tarafından sağlanmaktadır. Dolayısıyla resmi makamlarımızın açıklamaları dışında yayılan spekülatif bilgilere itibar edilememesi, adaletin tecelli etmesi açısından büyük önem arz etmektedir” şeklinde konuştu.

     

  • İtirafçının ifadeleri çelişti:  “Seni ve aileni öldürürüm”

    İtirafçının ifadeleri çelişti: “Seni ve aileni öldürürüm”

    Merkez Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’ndeki Eğertutmaz Deresi’nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetinde, cesedi oraya götürdüğünü itiraf eden N.B. (48), jandarma ifadesinin ardından savcılığa ve buradaki ifade işlemlerinin ardından nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilerek “Çocuğu kasten öldürmeye iştirak” gerekçesiyle tutuklandı.

    N.B. ifadesinde, Narin’in cesedini derenin kenarına bıraktığı zaman üzerine bir taş koyduğunu hatırladığını söyledi. Cesedin bulunduğu çuvalı suyun kenarındaki doğal kayanın dibine yerleştirdiğini, üstüne bir taş koyduğunu itiraf eden N.B., “Dışarıdan bakınca orada bir şey olduğu anlaşılmıyordu. Savcılıkta verdiğim ifademde geçen Salim’in bana dediği ‘Arif’in kızını öldürdüm, sen de bu cesedi alıp yok edeceksin. Yoksa seni ve aileni öldürürüm’ şeklindeki ifade doğrudur. Daha önce ifademde bu durumdan bahsetmemiştim çünkü Salim Güran’dan korkmuştum” dedi.

    Olay günü muhtar Salim Güran ile Narin’in cesedini kendi aracına yerleştirdiklerini söyleyen N.B., “Daha sonra ben kendi ikametimde Narin’in cesedini tek başıma çuvalın içerisine yerleştirdim. Ona benzer bir tedirginliği başka birinde gördüğümü hatırlamıyorum. Arama faaliyetleri sırasında Salim ve yanındaki jandarma personeli, annemin avlusundaki eski kuyuya bakmaya geldiler. Narin’in cesedini gömdükten sonra ilk defa Salim ile burada yüz yüze geldik. Jandarma personeli olduğu için bana bir şey sormadı. Bunun haricinde Narin’in hiçbir akrabası bana Narin’in cesediyle ilgili hiçbir şey sormadı. Daha önce de arama kayıtlarım arttığı için kayıtlarımı silmiştim. Olay günü ile alakalı da kayıtlarımı kendim sildim. Kimsenin bu yönde telkin veya tavsiyesi olmadı. Bu durumdan dolayı pişmanım” ifadelerini kullandı.

    Nöbetçi sulh ceza hakimliğinin kararında, N.B.’nin diğer şüpheli Salim Güran’ın kendisine teslim ettiği Narin Güran’a ait cesedi çuvala koyarak dere kenarına gömdüğüne dair ikrarda bulunduğu ifade edilerek, “Şüphelinin bir kısmını ikrar etmesine karşın bir kısım soruları cevapsız veya muğlak bırakması sebebiyle birtakım şüphelileri korumaya çalıştığı izlenimi uyandırdığı, şüpheli ifadelerinin kısmen çelişkiler barındırdığı” kaydedildi.

    Kararda, şu ifadeler yer aldı:

    “Soruşturmanın henüz tamamlanmamış oluşu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin, Anayasanın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nin 100/1. maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesini gösterir somut delillerin mevcut olduğu müsnet suç için kanunda öngörülen cezanın alt ve üst sınırı, müsnet suçun CMK 100/3. maddesinde belirtilen katalog suçlardan oluşu, verilmesi beklenen cezaya göre şüphelinin kaçma ihtimalinin kuvvetle muhtemel bulunması, tutuklama tedbirinin ölçülü olması ve bu safhada adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından şüphelinin CMK 100 ve devamı maddeleri gereğince tutuklanmasına karar verilmiştir.”

  • Bahçeli’den “Narin Güran” açıklaması

    Bahçeli’den “Narin Güran” açıklaması

    MHP lideri Bahçeli, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’a ilişkin X hesabından paylaşımda bulundu. Bahçeli paylaşımında, “19 günlük aradan ve yoğun aramalardan sonra, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde cansız bedenine ulaşılan sekiz yaşındaki Narin kızımız hepimizin ve herkesin yüreğini kavurmuş, maşeri vicdanda büyük bir üzüntüye neden olmuştur. Yavrumuzun hayat ışığını söndüren, korkunç şekilde katleden cani veya canilerin, bu vahşi cinayete yardım ve yataklık edenlerin Türk adaleti önünde hesap vermeleri, en ağır düzeyde bedel ödemeleri muhakkak surette temin edilmelidir” ifadelerine yer verdi.

    Bahçeli’nin paylaşımının devamı şöyle:

    “Başta Narin yavrumuz olmak üzere, dün Tunceli Ovacık’ta bir askeri aracın devrilmesi sonucunda şehit düşen kahramanlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyorum. Tedavisi devam eden kahramanımıza şifalar diliyorum. Başımız sağ olsun, mekânları cennet olsun.”