Etiket: NASA

  • Nova-C uzay aracı Ay yüzeyinde

    Nova-C uzay aracı Ay yüzeyinde

    ABD merkezli Intuitive Machines (IM) şirketi tarafından geliştirilen ve geçen hafta SpaceX’e ait Falcon-9 roketi ile yörüngeye fırlatılan Nova-C insansız uzay aracının Ay yüzeyine başarılı bir şekilde indiği açıklandı. IM-1 görevi kapsamında NASA’ya ait bilimsel ve teknolojik faydalı yükler taşıyan Nova-C’nin Türkiye saati ile 02.23’te Ay yüzeyine temas ettiği bildirildi. Nova-C’nin Ay yüzeyine inişinden yaklaşık 15 dakika sonra uzay aracından ilk sinyalin alındığını söyleyen Intuitive Machines Uçuş Direktörü Tim Crain, “Emin olduğumuz şey ekipmanımızın Ay yüzeyinde olduğu ve iletişim kurduğumuz” dedi. Gelişmeyle birlikte Nova-C, Ay’a inen ilk özel uzay aracı olarak kayıtlara geçti.

    Bilimsel ve teknolojik faydalı yükler taşıyor

    Sivil uzay taşımacılığı şirketi SpaceX, Intuitive Machines tarafından geliştirilen Ay’a iniş aracı Nova-C’yi geçtiğimiz hafta Falcon-9 roketi ile yörüngeye göndermişti. Intuitive Machines’in ilk Ay’a iniş denemesi olan IM-1 görevi kapsamında NASA’nın Ticari Ay Yükü Hizmetleri (CLPS) programı için Ay yüzeyine bilimsel ve teknolojik faydalı yükler taşıdığı açıklanmıştı. 2013 yılında kurulan ve merkezi ABD’nin Teksas eyaletinde bulunan ve Intuitive Machines, halka açık bir şirket olarak faaliyet gösteriyor. Firmanın, CLPS programı kapsamında Ay yüzeyine yük taşımak için NASA ile 3 sözleşme imzaladığı biliniyor.

  • NASA, uzaya 4tonluk kargo gönderdi

    NASA, uzaya 4tonluk kargo gönderdi

    ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), Uluslararası Uzay İstasyonu’na yaklaşık 4 tonluk kargo gönderdi. İçerisinde bilimsel araştırmalar için araç-gereç, mürettebat için malzeme ve erzak bulunan kargoyu taşıyan Northrop Grumman’a ait NG-20 Cygnus robotik ikmal uzay aracı, SpaceX’in Falcon 9 roketi ile ABD’nin Florida eyaletindeki Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu’ndan başarılı şekilde fırlatıldı.

    Fırlatma, Northrop Grumman’ın Uluslararası Uzay İstasyonuna gerçekleştirdiği 20. ticari ikmal hizmetleri misyonu olarak kayıtlara geçti.
    Falcon 9 roketi, NG-20 Cygnus robotik ikmal uzay aracından ayrılmasının ardından yeryüzüne geri döndü.

  • Uzay Yarışı

    Uzay Yarışı

    Uzaya Çıkan İlk Kişi

    12 Nisan 1961’de, Gagarin’in gemisi Vostok 3KA-3 (Vostok 1) uzay aracı, Baikonur Cosmodrome’dan fırlatılır. Böylece Gagarin hem dünya yörüngesinde gezen, hem de uzaya çıkan ilk insan olur.

    Uzaya ilk aracı ve ilk insanı Sovyetler göndererek yarışta ABD’yi hezimete uğratsa da, 1969’da Ay’da yürüyen ABD, uzay yarışında bir kez daha öne geçer. Soğuk Savaş dönemi Sovyetlerin dağılması ile son bulur. Ancak Soğuk Savaş dönemindeki gibi olmasa da uzay yarışı bugün de durmaksızın devam ediyor.

    İnsanoğlu Ay’a son kez ayak bastığında tarih 11 Aralık 1972’yi gösteriyordu. Apollo 17’nin 3 kişilik
    mürettebatından 2’si (Eugene A. Cernan ve Harrison Schmitt) Ay’da son yürüyen kişiler oldular.

    Uzaya Gidecek İlk Türk

    Türkiye’nin uzaya ilk defa insan gönderme projesi kapsamında Alper Gezeravcı, 18 Ocak’ta Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) doğru yola çıkacak. Türkiye Uzay Ajansı’nın verdiği bilgiye göre Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 14 gün kalacak olan Gezeravcı, orada 13 farklı bilimsel deneye imza atacak.

    “Küçüklüğünden itibaren, hayalinin sınırı gökyüzü olan bir çocuğun, hayalinin eşiğini uzaya taşıyan bir adımdır bu. Dolayısıyla herkesin hayatına büyük bir dokunuş”
    Alper Gezeravcı

    Türk Hava Kuvvetleri’nde 15 yıl savaş pilotluğu yapan Gezeravcı’nın da içinde bulunacağı Axiom Mission 3 (Ax-3) ekibinin 18 Ocak saat 01:11’de fırlatılması planlanıyor.

    Ax-3 mürettebatı NASA’nın Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’nden SpaceX Falcon 9 roketiyle fırlatılacak. Roket, yine SpaceX’in Dragon uzay aracını taşıyacak. Bu aracın içindeki Ax-3 mürettebatının 19 Ocak TSİ 13:15’te ISS’e kilitlenmesi hedefleniyor.

    İlk Türk uzay yolcusu Alper Gezeravcı, Ax-3 misyonunda İspanyol, İtalyan ve İsveçli astronotlarla birlikte görev alacak. Gezeravcı yanında Türk bayrağı, aile fotoğrafları ve Yörük kültürüne ait bazı objeler götürecek.

     

  • NASA astronotu Nemrut’u fotoğrafladı

    NASA astronotu Nemrut’u fotoğrafladı

    Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği mükemmeliyet ödüllü Nemrut Krater Gölü, NASA astronotlarının da ilgisini çekti. Yeryüzü ve gökyüzünden büyük beğeni toplayan Nemrut Kalderası, NASA astronotlarından Andreas Mogensen tarafından uzaydan fotoğraflandı. NASA web sayfasındaki astronot çekimleri bölümünde paylaşılan fotoğraf karesi büyük beğeni topladı. Astronot Andreas Mogensen tarafından 23 Kasım 2023 tarihinde 12.30 saatlerinde çekildiği bilgisi paylaşılan fotoğraf karesinde Tatvan ilçesi, Nemrut Krateri ve Van Gölü aynı karede yer aldı. Mükemmeliyet ödüllü Nemrut Kalderası’nın beyaz gelinliğini giyen muhteşem görüntüsü kendine hayran bırakırken, kalderanın eteklerinde yer alan Tatvan ilçesini saran Van Gölü görüntüsü de doğal bir güzellik sundu. NASA tarafından “Nemrut Dağı Turkey” notuyla paylaşılan fotoğraf karesi, sosyal medyada da kısa sürede büyük beğeni topladı.

    “İlçemizin doğal güzelliklerini yerinde görmeye davet ediyoruz”

    NASA astronotunun uzaydan çekmiş olduğu fotoğraf ile ilgili değerlendirmede bulunan Tatvan Kaymakamı Dr. Remzi Demir, mükemmeliyet ödüllü Nemrut Krater Gölü’nün astronotların da ilgisini çekmesinin bölge adına sevindirici olduğunu söyledi. Bölgenin birçok doğal güzelliğe sahip olduğunu, Nemrut Krater Gölü’nün de bunlardan biri olduğunu kaydeden Kaymakam Demir, “Uzaydan bile bu kadar güzel görünen bir kalderamız ve en az bu kalderamız kadar güzel olan daha birçok doğal güzelliğimiz var. Bu doğal güzelliklerden biri olan Nemrut Kalderamız, doğal güzelliğiyle kendine hayran bırakmakta ve her yıl binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilmektedir. Bu anlamda herkesi ilçemizin bu doğal güzelliklerini yerinde görmeye davet ediyoruz. İnşallah bizlerde yaptığımız ve yapacağımız tanıtım faaliyetleri ile bölgemizi daha çok tanıtmaya ve her anlamda daha çok görünür kılmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

    İlçe sakinleri ise Nemrut Krater Gölü’nün doğal güzelliğini uzaydan fotoğraflayan NASA astronotu Andreas Mogensen ve astronot arkadaşlarını Nemrut Krater Gölü’nün güzelliğini yerinde görmek için ilçeye davet etti.
    Bölge, NASA astronotlarının sık sık ilgisini çekerken, geçtiğimiz yıllarda yine NASA astronotları tarafından çeken ve NASA’nın düzenlediği çevrim içi fotoğraf yarışmasında uzaydan çekilen Van Gölü fotoğrafı birinci seçilmişti.

  • Mersindeki öğrencilerden NASA’ya 6 proje

    Mersindeki öğrencilerden NASA’ya 6 proje

    Büyükşehir Belediyesi Berdan Konukevi’nde gerçekleşen etkinlikte öğrenciler, NASA tarafından verilen tematik problemlere çözümler üreterek oyun, yazılım ve proje geliştirme çalışmalarına katılım sağladı. NASA’da görev yapan Yüksek Bilgisayar Teknolojisi Mühendisi Pinar Moore’nin de destek verdiği çalışmada, öğrencileri mentör öğretmenler de yalnız bırakmadı. 35 öğrencinin katıldığı ve 6 gruptan oluşan takımlar 6 farklı proje üreterek bu projeleri NASA’nın sistemine yüklerken, projelerin onay alması dahilinde öğrenciler NASA’ya gitme fırsatı yakalayacak.

    “Etkinliğin amacı, NASA’nın belirlemiş olduğu problemlere gençlerin çözüm bulması”

    NASA’nın düzenlemiş olduğu etkinliğe gençlerin başvurduğunu ve Berdan Konukevi’nde 48 saat süren hackathon’a katılım sağladıklarını belirten Kadın ve Çocuk Bilim, Teknoloji Atölyesi Sorumlusu Emre Aşkın, etkinliğe gönüllü öğretmenlerin de destek olduğunu kaydederek, “Buradaki amaç, NASA’nın belirlemiş olduğu problemlere gençlerin çözüm bulması. Projelerini NASA’nın sistemine giriş yapacaklar ve daha sonrasında değerlendirme başlayacak. Değerlendirmeler sonucunda gençlerin NASA’ya gezileri söz konusu. Bugün lise öğrencilerimizin yanı sıra, üniversite öğrencilerimiz de aramızda ve gençlere mentörlük sağlıyorlar. Yine dışarıdan destek aldığımız gönüllü öğretmenlerimiz de var. Onlar da çocukların araştırma projelerine destek oluyorlar” dedi.

    “Kazanırsak, NASA’ya gerçekleşecek olan bir haftalık geziye katılacağız”

    10. sınıftan başlayarak Tarsus Kadın ve Çocuk Bilim, Teknoloji Atölyesi’nin imkanlarından faydalanan ve şu anda Tarsus Üniversitesi Hemşirelik Bölümü’nde okuyan Yeliz Aslan, “Biz 6 grup olduğumuz için, 6 tane konu seçtik ve arkadaşlarımızla birlikte şu an onları geliştiriyoruz. Eğer kazanırsak, NASA’ya gerçekleşecek olan bir haftalık geziye katılacağız” diye konuştu. Mezitli Kadın ve Çocuk Bilim, Teknoloji Atölyesi’ne devam eden 11. sınıf öğrencisi Sultan Toprak da projede yer almaktan dolayı mutlu olduğunu söyleyerek, “Arkadaşlarımızla birlikte projemizi hazırlıyor, planlıyor ve sisteme sunuyoruz. Bu proje kapsamında birçok yeni şey öğreniyoruz ve yeni şeyler öğrenirken de deneyimlerimizin ilerleyen zamanlarda bize faydalı olacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Bilim meraklıları BTÜ’de buluşacak

    Bilim meraklıları BTÜ’de buluşacak

    Bursa Teknik Üniversitesi’nin (BTÜ) Stratejik Partneri olduğu, TUA (Türkiye Uzay Ajansı) ve diğer ülke ajanslarının küresel destekçisi olduğu NASA (Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi) tarafından düzenlenen NASA Space Apps Challenge International’ın Bursa Etkinliği 7-8 Ekim tarihlerinde, Bursa Teknik Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek. Dünya’da ve uzayda karşılaşılan zorluklara yenilikçi çözümler oluşturmak için NASA verileriyle çalışmak üzere her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce birey ve ekibi bir araya getiren etkinlik, dünyanın en büyük yıllık küresel hackathon’u olma özelliği taşıyor. Space Apss, altı kıtadaki şehirlerdeki yerel inovasyon topluluklarına toplanmaları, fikir üretmeleri ve inşa etmeleri için ilham verecek. Teknoloji uzmanları, bilim insanları, tasarımcılar, girişimciler ve meraklısından oluşan çeşitli ve işbirlikçi ekipler, uzayda ve Dünya gezegeninin karşı karşıya olduğu en önemli zorluklardan bazılarına yanıtlar geliştirmek için 48 saatlik bir koşuda birlikte çalışacak.

    Bursa Teknik Üniversitesi Kütüphanesi’ndebu hafta sonu düzenlenecek etkinlikte, ilk üçe giren projeler NASA Global SpaceApps Challenge yarışmasına katılacak.Katılımcı ve ilk üçe girenleri çeşitli ödüllerin beklediği yarışmada bu sene, verilerin ya da bilimsel prensiplerin görselleştirilmesi, interaktif haritalar, NASA veri setlerini kullanan araçlar, makine, araç tasarımı, Uzayda yaşamı kolaylaştıracak fikirler gibi alanlarda 31 adet challenge üzerine proje yarışacak.Katılımın ücretsiz olduğu hackathon, uzmanlık, eğitim ve yaş sınırlaması olmadan herkesin katılımına açık olacak.

    Öte yandan Space Apps’de şuana kadar, NASA tarafından yazılan, Earth Science meydan okuma beyanlarına yanıt olarak, 3 binden fazla proje üreten 162 ülke ve bölgeden 31 bin 500’den fazla katılımcı yer aldı.

    Dünya takımları olacak

    Geçtiğimiz yıl düzenlenen Space AppsChallenge’da jüri görevinde bulunan BTÜ Fizik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Dağ, “Nasa Space Apps Challenge, aslında büyük bir bilgisayar oyununun parçası gibi, NASA tarafından verilen belirli görevleri yerine getiren takımlar kuruyorsunuz ve bu takımlar tüm dünyada yarışıyor. Katılımcılar, uzayda bir gezegenden numune almaya çalışan bir jeoloji uzmanı astronotun ihtiyaç duyacağı aletleri tasarlamaktan, bir uzay seyahati istasyonu kurgulamaya kadar değişik problem ve görevleri, akla ve bilime uygun projeler ile çözmeye çalışıyor. Etkinlik, herhangi bir öğrencilik şartının bulunmadığı, herkesin katılabileceği 48 saatlik bir NASA şenliği gibi düşünülebilir. Bu süreçte mentörler,yarışmacılara hem proje bazında hem de genel konularda katkıda bulunuyorlar. Buetkinliğin BTÜ kütüphanesinde gerçekleşecek olması bizi çok mutlu etti. Umarım öğrencilerimiz de yarışmaya parlak fikirleri ile katkıda bulunurlar” dedi.

  • Dünya’nın oluşumuna ışık tutacak

    Dünya’nın oluşumuna ışık tutacak

    Güneş sisteminin geçmişine ışık tutacak örnekler, dünyaya dönüyor. NASA’nın 2020’de Bennu asteroidine inerek örnek toplayan OSIRIS-Rex (osayris reks) uzay kaşifi, 3 yıllık dönüş yolculuğunu tamam

    lamak üzere.

  • Asteroit parçası ile Dünya’ya yaklaşıyor

    Asteroit parçası ile Dünya’ya yaklaşıyor

    Bu sırada gökyüzünde bir ateş topu oluşturacak kapsül, ısı kalkanı ve paraşütlerle inişi yavaşlatılarak ABD’nin Utah eyaletinde Batı Çölü’ne yumuşak iniş yapacak.

    Dağ büyüklüğündeki asteroit Bennu’dan aldığı bir avuç tozu getirecek kapsülün, en derin sorulara yanıt vermesi bekleniyor: Nereden geliyoruz?

    Misyonun baş araştırmacısı Profesör Dante Lauretta, “Asteroit Bennu’dan 250 gramlık numuneyi Dünya’ya getirdiğimizde, gezegenimizden önce var olan malzemeye, hatta belki de Güneş Sistemimizden önce var olan bazı taneciklere bakıyor olacağız” diyor.

    “Başlangıcımızla ilgili ipuçlarını bir araya getirmeye çalışıyoruz. Dünya nasıl oluştu ve neden yaşanabilir bir dünya haline geldi? Okyanuslar suyunu nereden aldı; atmosferimizdeki hava nereden geldi; ve en önemlisi, Dünya’daki tüm yaşamı oluşturan organik moleküllerin kaynağı nedir?”

    Bilim insanlarının genel kanısı, önemli bileşenlerin birçoğunun aslında gezegenimize erken dönemlerinde çarpan asteroit yağmuru ile taşındığı yönünde.

    Osiris-Rex uzay aracının yörüngesiyle ilgili son ayarlamalar yapıldı. Sadece kapsülü bu hafta sonu Dünya’ya düşmesi için serbest bırakıp bırakmama kararı verilecek.

    Bennu 500 metre genişliğinde bir asteroit. Buradan parçalar getirme arayışı 2016’da NASA’nın Osiris-Rex sondasını fırlatmasıyla başladı. Cisme ulaşmak iki yıl sürdü. Görev ekibinin asteroit yüzeyinden “toprak” örneği almak için güvenli bir yer belirleyebilmesi için de iki yıl daha haritalama yapılması gerekti.

    Bu konuda kilit isim efsane İngiliz rock grubu Queen’in gitaristi Dr. Brian May oldu. May astrofizikçi ve stereo görüntüleme konusunda uzman.

    May ve ekip arkadaşı Claudia Manzoni Bennu’daki olası alanların yerlerini belirlediler.

    Brian May BBC’ye verdiği demeçte şunları söyledi:

    “Her zaman bilimin yanı sıra sanat da gerekir. Uzay gemisinin düşme ihtimalinin olup olmadığını ya da nihai olarak seçilen Nightingale adlı bölgenin hemen kenarında bulunan ‘kıyamet kayasına’ çarpıp çarpmayacağını bilmek için araziyi hissetmeniz gerekir. Böyle bir şey olsaydı felaket olurdu.”

    Kapsül güvenli bir şekilde yere indiğinde, örnekleri analiz etmek için Teksas’taki Johnson Uzay Merkezi’ne götürülecek.

    Londra Doğa Tarihi Müzesi’nden Dr. Ashley King ilk analizi yapan ekipte olacak.

    “Bir asteroitten örnek getirmek çok sık yaptığımız bir şey değil. Bu yüzden ilk ölçümleri gerçekten iyi yapmak önemli. Bu inanılmaz derecede heyecan verici” diyor.

    Su eşleşmesine bakılacak

    NASA, Bennu’yu Güneş Sistemi’ndeki en tehlikeli kaya olarak görüyor. Uzayda izlediği yol nedeniyle, bilinen asteroidler arasında Dünya’ya çarpma olasılığı en yüksek olanı.

    Ancak çarpma ihtimali çok düşük; yazı tura atıp arka arkaya 11 kez aynı yüzün denk gelmesi ihtimali kadar. Ve herhangi bir çarpışmanın önümüzdeki yüzyılın sonlarına kadar gerçekleşme ihtimali görülmüyor.

    Bennu muhtemelen minerallerine bağlı çok miktarda su içeriyor (ağırlık olarak %10 kadar). Bilim insanları bu sudaki farklı hidrojen atomu türlerinin oranının Dünya okyanuslarındakine benzer olup olmadığına bakacaklar.

    Bazı uzmanlar Dünya’nın ilk dönemlerinde çok sıcak olduğu için suyunun çoğunu kaybettiğine, daha sonraki göktaşı yağmurlarının okyanusların hacminin genişlemesinde önemli rol oynadığına inanıyor. Bennu ile su eşleşmesi bulunursa (2 Hidrojen ve 1 Oksijen atomu – H₂O) bu fikir desteklenmiş olacak.

    Karbon

    Bennu muhtemelen ağırlıkça yaklaşık % 5-10 oranında karbon da içeriyor. Asıl ilgi de burada yatıyor. Gezegenimizdeki yaşam organik kimyaya dayanıyor. Dünya’nın ilk dönemlerinde yaşamı başlatmak için suyun yanı sıra karmaşık moleküllerin de uzaydan gelmesi mi gerekmişti?

    Londra Doğa Tarihi Müzesi’nden Profesör Sara Russell, “Örnek üzerinde yapılacak ilk analizlerden biri, içerdiği tüm karbon bazlı moleküllerin listesi olacak” diyor.

    “Meteoritlere bakarak asteroitlerin çok sayıda farklı organik molekül içerdiğini biliyoruz. Ancak meteoritler genellikle çok kirlidir ve bu nedenle bu numune dönüşü bize Bennu’nun bozulmamış organik bileşenlerinin ne olduğunu gerçekten bulma şansı veriyor.”

    Profesör Lauretta da şunu ekliyor: “Aslında bu kirlenme sorunu nedeniyle meteoritlerde proteinlerde kullanılan amino asitleri hiç aramamıştık. Bu nedenle, dışsal dağıtım hipotezi olarak adlandırdığımız, bu asteroitlerin proteinlerin kaynağı olduğu fikrine ilişkin anlayışımızı gerçekten ilerleteceğimizi düşünüyoruz.

  • NASA’dan UFO raporu

    NASA’dan UFO raporu

    ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), ABD’nin başkenti Washington DC’de düzenlediği panel ile daha önce Tanımlanamayan Uçan Nesne (UFO) olarak bilinen Tanımlanamayan Hava Fenomeni’ne (UAP) dair yeni bir rapor açıkladı. Panelde, NASA Başkanı Bill Nelson, NASA Bilim Direktörü Nicola Fox, NASA Bilim Departmanı Araştırmaları Yönetici Yardımcısı Dan Evans, Simons Vakfı Kurucusu ve UAP’leri inceleyen NASA ekibinin başkanı David Spergel yer aldı.

    Raporda, NASA’nın uzay keşifleriyle ilgili tamamen şeffaf olduğu ve yalnızca bilimsel verilere dayanan bilgilere paylaşacağı belirtilirken, şu ana kadar bilimsel olarak açıklanabilmiş herhangi “gizemli bir gök cismi” olmadığı açıklandı. Nelson yaptığı açılış konuşmasında, “Geçmişte ve günümüzde yaşam belirtileri arıyoruz. Ve her şeyin ne şekilde var olduğunu araştırmak ve sormak DNA’mızda var” dedi. Nelson panelde yaptığı ayrı bir açıklamada ise, ‘’Henüz ne kadar büyük olduğunu bile kavrayamadığımız evrende başka bir yaşam formu olduğuna inanıyor muyum diye bana sorarsanız, kişisel cevabım ‘evet’ olacaktır. Ancak bilim adamlarımızla bunun matematiksel ihtimalini konuştuğumuzda, milyarlarca yıl galaksi ve milyarlarca yıldız hesapları arasında kayboluyoruz” ifadelerinde bulundu.

    “Bugün burada varsayımları ve komploları, bilimden ayırmak için buradayız”

    Bir basın mensubunun geçtiğimiz günlerde Meksika hükümetinin yayınladığı ve bir uzaylıya ait olduğu iddia edilen mumya görüntüleriyle alakalı sorduğu soruya cevap veren Nelson, “Bugün burada varsayımları ve komploları, bilimden ayırmak için buradayız ve bunu bilimsel verilerle yapabiliriz. Söz konusu videoyu ben de sizler gibi sosyal medyadan izledim ve elimizde görüntüler dışında herhangi bir veri yok” dedi.

    NASA UAP Araştırma Direktörü işe alacak

    Nelson ayrıca, NASA’nın, uzay ajansının konuyla ilgili çalışmalarını denetleyecek ve UAP’ler konusunda federal kurumlar arasında bir iletişim aracı olarak hizmet verecek bir UAP Araştırma Direktörü işe alacağını duyurdu.

    “Gezegenimizin en büyük gizemlerinden biri”

    Fox ise yaptığı açıklamada, UAP araştırmalarını “gezegenimizin en büyük gizemlerinden biri” olarak tanımlarken, bu zamana kadar ki yapılan araştırmalardaki temel sorunun “veri yetersizliği” olduğunu ifade etti.

    NASA’dan yapay zeka hamlesi

    Yeni araştırma teknolojilerinin gündemde olduğunu belirten Fox, yakın gelecekte NASA’nın uzayda bulunan ve Dünya üzerinde araştırma yapan gözlem araçlarına UAP gözlem amaçlı sensör yerleştirilmesi üzerinde çalışma yapıldığını belirtti. Fox ayrıca, NASA’nın uzay ve UAP çalışmaları üzerinde “yapay zekadan” en verimli şekilde yararlanmaya çalıştığını ifade etti.

  • Mars hızlandı, günleri kısaldı

    Mars hızlandı, günleri kısaldı

    Nature dergisinde yayımlanan bir araştırmada, Mars’ın dönüşünün, kütlesinde oluşan olası değişim nedeniyle hızlandığı, bunun da Mars günlerinin kısalmasına neden olduğu belirtildi.

    Mars’ın dönüş hızının her yıl 4 mili yay saniyesi (astronomide yıldızlar arasındaki mesafeleri ölçmekte kullanılan açı birimi) arttığı, bu nedenle de Mars günlerinin saniyenin binde birine yakın bir süre kısaldığı kaydedildi.

    Bu değişiklikleri gözlemleyen ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) bilim insanları, değişime, Kızıl Gezegen’in kutuplarında biriken buzun veya buz altında kalan kara kütlelerinin buzul çağı sonrası açığa çıktığında yaşanan geri tepmenin yol açabileceğini düşünüyor.

    NASA, tıpkı bir buz patencinin dönerken açık kollarını kapattığında dönüş hızının artması gibi bir gezegenin kütlesindeki bu tür değişimlerin de gezegenin hızlanmasına neden olabileceğini vurguluyor.

    Bilim insanları, Mars’taki InSight yer aracından gelen ilk 900 günlük verileri kullanarak dönüş hızındaki değişimi tespit etti.

    Tespit, InSight ile NASA’nın Dünya’daki uluslararası dev radyo antenleri dizisi “Derin Uzay Ağı”nın ortak çalışmasıyla elde edildi.

    “Derin Uzay Ağı” antenleri ile InSight’a radyo sinyali gönderildi ve aracın geri gönderdiği sinyaldeki frekans değişiklikleri izlenerek Mars’ın dönüş hızı belirlendi.

    Araştırmanın ekip lideri Sebastien Le Maistre, değişimin “Mars’ın bir yıl boyunca kat ettiği mesafede sadece birkaç on santimetre” olduğunu belirterek, “Bu değişimleri görmek bile çok uzun zaman ve çok fazla verinin toplanmasını gerektiriyor.” dedi.

    Bilim insanları, InSight’ın topladığı verilerin incelenmesinin uzun yıllar sürebileceğini ve pek çok yeni bilginin elde edilebileceğini düşünüyor.

    NASA ile InSight arasındaki irtibat, güneş panellerinin tozla kaplanması sonucu gücünün tükenmesiyle kesilmiş ve aracın görevine 21 Aralık 2022’de son verilmişti.

    InSight, 4 yıl boyunca Mars yüzeyinde görev yapmıştı.