Etiket: nato

  • Kilitli Kalkan-2023 Tatbikat

    Kilitli Kalkan-2023 Tatbikat

    Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan paylaşımda, “NATO Siber Savunma Mükemmeliyet Merkezi (Estonya/Talin) koordinatörlüğünde gerçekleştirilen Kilitli Kalkan-2023 (Locked Shields-2023) Tatbikatı, 17-21 Nisan 2023 tarihleri arasında başarıyla icra edildi.

    Bu yıl ilk kez Kore Cumhuriyeti ile birlikte oluşturulan Türkiye-Kore Cumhuriyeti ortak mavi takımı ile katılım sağlandı. Sanal bir ağ üzerinden icra edilen ve 38 ülkenin yer aldığı söz konusu tatbikata, Türkiye Mavi Takımı, Genelkurmay Başkanlığı TSK Siber Savunma Komutanlığından iştirak etti.

    Siber varlık ve kritik altyapılara karşı gerçekleştirilebilecek farklı siber saldırı senaryolarının test edildiği tatbikatta, Türk Silahlı Kuvvetleri, kamu kurum/kuruluşları ve siber güvenlik sektöründe faaliyet gösteren firmalarımızın katılımıyla siber alandaki yeteneklerimiz başarıyla test edildi” ifadelerine yer verildi.

  • BM’den ABD’ye nota

    BM’den ABD’ye nota

    Geçtiğimiz haftalarda internete sızdırılan ABD Savunma Bakanlığına ait gizli belgeler nedeniyle Birleşmiş Milletler (BM), ABD’ye nota verdi. BM Sözcüsü Stephane Dujarric düzenlediği basın toplantısında, gizli belgelerde BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve diğer üst düzey BM yetkililerinin iletişim trafiğinin izlendiğine dair bilgilerin yer alması nedeniyle ABD’nin BM Daimi Temsilciliğine nota verildiğini bildirdi. Dujarric, “Genel Sekreter ve diğer üst düzey BM yetkililerinin iletişim trafiğinin, ABD tarafından dinlenmesinden duyduğumuz rahatsızlığı ev sahibi ülkeye resmi olarak bildirdik. Bu tür eylemlerin, Birleşmiş Milletler Şartı’nda ve BM Ayrıcalık ve Muafiyetlerine Dair Sözleşmesi’nde sıralanan ABD’nin yükümlülükleriyle tutarsız olduğunu açıkça belirttik” dedi.
    Sızdırılan belgelerde, ABD’nin BM Genel Sekreteri Guterres ve yardımcısını yakından izlediği ve telefon görüşmelerini dinlediği görülmüştü.

  • F-16 modernizasyon kiti satışına ona

    F-16 modernizasyon kiti satışına ona

    ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’ye mevcut F-16 savaş uçaklarının iletişim kabiliyetini modernize etmek üzere “çoklu bilgi dağıtım sistemi” olarak da bilinen taktik veri bağlantı (TDL) sistemi Link-16’nın modernizasyon kitlerinin satışına onay verdi.

    Konuya ilişin AA muhabirine bilgi veren kaynaklar, Dışişleri Bakanlığının, F-16 savaş uçaklarının iletişim sistemi Link-16 taktik veri bağlantı ağının modernizasyon kitlerinin satışına yönelik kararını resmi olarak Kongre’ye ilettiğini bildirdi.

    ABD Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansından yapılan yazılı açıklamada, “Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’ye tahmini değeri 259 milyon dolar olan mevcut F-16 uçak filosunun modernizasyonu için savunma ekipman ve hizmetleri ve ilgili ekipmanlarının satışının onaylanmasına karar verdi.” denildi.

    Satış onayına ilişkin Kongreye tebligat gönderildiği belirtilen açıklamada, satış paketinde “Otomatik Çarpmadan Kaçınma Sistemi (AGCAS) kabiliyetine sahip Operasyonel Uçuş Programı (OFP) aviyoniklerinin yazılımının güncellemesi dahil Çoklu Bilgi Dağıtım Sisteminin (Link-16) Block Upgrade II (MIDS BU II) entegrasyonunu sağlamak için donanım modifikasyonları, ilgili donanım ve yazılım güncellemeleri; hem tasnifli hem de tasnif dışı yazılım desteği, entegrasyon ve test desteği; destek ekipmanı; eğitim ve eğitim ekipmanı; yedek parça ve bakım ekipmanı, ilgili yayınlar ve teknik belgeler; ABD Hükümeti ve yüklenicinin mühendislik, teknik ve lojistik destek hizmetleri; ve lojistik ve program desteğinin diğer ilgili unsurları ve bunlara ilişkin destek ekipmanının” yer aldığı kaydedildi.

    Diğer taraftan ABD Dışişlerinden AA muhabirine açıklama yapan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili, “Türkiye, NATO’nun yanında ve değerli bir müttefikidir. Biden yönetimi, Türkiye’nin F-16 filosunun aviyoniklerini standart hale getirme çabalarını desteklemektedir.” denildi.


    Bu satış kararının, Türkiye’nin NATO ile birlikte çalışabilirliğini artıracağını ve ayrıca çarpmadan kaçınma sistemleri gibi güvenlik önlemlerini geliştireceğini ifade eden yetkili, “Bu, hem Türkiye hem de Türkiye ile ortak misyonlara katılan tüm müttefikler ve ortaklar için bir birlikte çalışabilirlik ve temel uçuş güvenliği bakımından önemlidir.” dedi.

    ABD Kongresinin Bakanlığın kararına, NATO üyelerine verilen satış onayları için 15 iş günü, NATO üyesi olmayan ülkelere 30 iş günü içinde itiraz etme hakkı bulunuyor.

    Dışişleri Bakanlığı, teamül olarak satış planlarını Kongreye gayriresmi şekilde iletiyor ve aldığı geri dönüş üzerine resmi tebligatı yapıyor.

  • F-16’da onay süreci

    F-16’da onay süreci

    Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, TV100 canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    ABD’nin Türkiye’ye F-16 satışı

    Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD’den Türkiye’ye F-16 satışına ilişkin, “Yönetim hala sürecin ilerlemesini istiyor. Kongre tabii bir onay süreci var. Oraya doğru gidiyoruz şu anda. Zaten Finlandiya’nın üyeliği onaylandıktan sonra süreç daha da hızlandı.” dedi.

    İsveç’in NATO’ya üyelik süreci 

    Kalın İsveç’in NATO’ya üyelik sürecine ilişkin ise “İsveç konusunda bizim koyduğumuz objektif kriterler var. Terörle ilgili temel bir talebimiz var. Bu karşılandığı zaman İsveç de NATO’ya katılır.” diye konuştu.

    NATO Zirvesi’nde üçlü mekanizma kurularak bir mutabakat metnine imza atıldığını anımsatan Kalın, şöyle devam etti:

    “Biz ilk defa NATO müzakerelerinin parçası olan bir metne FETÖ’yü ismen geçirdik. PYD, YPG’ye destek verilmeyeceğini, hükmen oraya geçirdik. Bunlar son derece önemli kazanımlar. Orada onlar da bir şeyin altına imza attılar. Ve ondan sonra kendileri İsveç’teki PKK ve FETÖ yapılanmasıyla ilgili özellikle PKK yapılanmasıyla ilgili bir aydınlanma yaşadılar. Mesela benim bu süreci yöneten baş müzakereci mevkidaşım Oscar Bey’le gayet iyi bir ilişkimiz var. Kendileri şunu açıkça söylediler; ‘Biz PKK’nın İsveç’e bu kadar nüfuz ettiğini bilmiyorduk. Biz yeni yeni fark ettik.’ Onların mantığıyla şu; ‘İsveç’e saldırmayan bir örgüt, terör örgütü değildir.’ Öyle bakıyor. Dedim ki, ‘Biz sizden imkansız, hukuk dışı, teamüllere aykırı bir şey istemiyoruz. Sadece ülkenizdeki terör mensuplarından kurtulun ya bize iade edin ya bunları deport edin yahut orada yargılayın diyoruz.’ Yani bu insanları terör yapamaz, Türkiye’ye zarar veremez hale getirelim. Bu istediğimiz şey çok zor, imkansız bir şey değil.”

    Dış politikada normalleşme adımları

    Dış politikada normalleşme sürecine ilişkin de değerlendirmesi sorulan Kalın, Mısır’da bir askeri darbe olduğunu, seçimle işbaşına gelen bir liderin gönderildiğini, sonra hapiste öldüğünü, şimdi bunun yarattığı büyük bir travmanın yaşandığını, bunun üzerine sadece Mısır’da değil, bütün bölgede, bütün Arap dünyasında, Türkiye’de de karışıklıklar olduğunu anlattı.

    Kalın, Yunanistan’la da dönem dönem gerilimin arttığını ifade ederek, “Mesela şu ara sakin bir dönemden geçiyoruz. Deprem sonrasında onlar da tabii ki yani çok anlayışlı davrandılar. Biz de zaten hep şunu söyledik. Bizim Yunanistan’la böyle bir siyasi kavgaya girmek gibi bir gündemimiz yok. Bizim gündemimiz zaten belli. Burada yoğunuz. Onlar da bir seçim takvimine girdiler. Bir sükunet oldu orada. Yunanistan’la olan ilişkimizde normalde ilkesel olarak kavga etmemeliyiz. Fakat coğrafyanın bize getirdiği, tarihin bize yüklediği birtakım yükler var.” değerlendirmesinde bulundu.Terörle mücadeleye devam ederken birinci ilkelerinin müttefiklerin bu konuda Türkiye’nin yanında durması olduğunun altını çizen Kalın, şunları kaydetti:
    “Yaptığımız anlaşmalar var. NATO bir güvenlik ittifakıdır. NATO bir turizm ajansı değil. NATO bir kültür birliği değil. Birinci şey nedir? Üye olan ülkelerin güvenliğinin sağlanması. Biz o yüzden yaklaşık son 10 yıldır özellikle devam eden yoğun çabalarımız neticesinde özellikle soğuk savaş dönemi sonrasında NATO’nun öncelikli tehditlerinden bir tanesinin terörle mücadele olduğunu NATO müktesebatına dahil ettirdik.”

    ABD’nin PYD ve YPG’ye  Suriye’de verdiği destek

    Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, ABD’nin PYD ve YPG’ye Suriye’de verdiği desteğin taktik, stratejik ve siyasi olarak yanlış olduğunu defalarca anlattıklarını, karşı tarafın bir argüman geliştirmeye çalıştığını ancak başarılı olamadığını çünkü bunun mantıklı, rasyonel, savunulabilir bir tarafı olmadığını söyledi.Kalın, “Suriye ve Irak’ta -özel olarak söylüyorum- ismi ne olursa olsun PYD, YPG, PKK, SDG, adına ne derlerse dersinler PKK unsuru olan her hedef bizim için açık ve meşru hedeftir. Kendi ulusal tehdit değerlendirmemizi yaparız ve uygun gördüğümüz yerde de gider o operasyonu yaparız. Her seferinde de biz onlara bunu söyledik. Bu konuda bizim yanımızda değilsen, Cumhurbaşkanı’mızın tabiriyle kendi göbeğimizi kendimiz keseriz.” ifadelerini kullandı.

    Suriyeli mültecilerin geri dönüşü

    Suriye konusunda üç temel önceliğin ve ilkenin bulunduğunu aktaran Kalın, şunları söyledi:
    “Bir, sınır güvenliğimizin sağlanması ve terörle mücadele. Yani PKK, PYD, YPG, SDG adı ne olursa olsun. İki, mültecilerin geri dönmeleri. Ama bunun gönüllü, onurlu, istekli ve güvenli bir şekilde yapılması. Bunlar da bir insan yani. Bir savaştan kaçarak geldiler. Ama ilelebet tabii ki burada kalmayacaklar. Suriye tarafında şartlar olgunlaştığında, bir güvenlik ortamı oluştuğunda hem insani güvenlik anlamında hem ekonomik güvenlik anlamında şartlar oluştuğunda bu insanlar da dönmeye başlayacaklar.”

    Üçüncü konunun da bu işin yürütülmesi olduğunu kaydeden Kalın, sözlerini şöyle sürdürdü:
    “Mesela diyelim ki biz bu insanları 500 bin, 1 milyon, 2 milyon kişiyi böyle biraz çalakalem, biraz böyle iyi çalışmadan, şartları olgunlaştırmadan zorla veya şöyle böyle bir şekilde ikna ederek gönderdik. Bir milyon insan gitti. Esad rejimi bunlara tekrar saldırmaya başladı. Ne olacak? Ya bunlar tekrar Türkiye kapısına dayanacaklar, yeni bir insani dram yaşayacağız ya da daha kötüsü olacak, iç savaş derinleşecek. Oradan bir sürü terör örgütü çıkacak. Terör tehdidi çıkacak. Gelecek yine bizi vuracak. O yüzden tehdit ortaya çıkmadan ona da müdahale etmek zorundasın.”

     

  • Baltık Denizi’nde hava tatbikatı

    Baltık Denizi’nde hava tatbikatı

    Bu yılki tatbikatta Türkiye’nin yanı sıra Almanya, Portekiz, Romanya, Finlandiya, Litvanya ve İspanya yer aldı.

    NATO’dan yapılan açıklamaya göre, tatbikatta müttefik ülkelerin savaş uçakları, sivil uçakların iletişim kaybı durumunda havaalanına eşlik etme dahil olmak üzere çeşitli gerçek hayatta karşılaşabilecekleri senaryoları uyguladı.

    F-16 uçakları çeşitli muharebe görevleri icra etti ve karadaki kuvvetlere yakın hava desteği sağladı. Finlandiya uçakları, ülkenin 4 Nisan’da ittifak üyesi olmasından sonra ilk kez bir NATO tatbikatına katılmış oldu.

    NATO açıklamasında, müttefikler arasında koordinasyonu artırmayı amaçlayan tatbikat sayesinde müttefik uçakların Baltık hava sahasına entegrasyonunun arttığı belirtildi.

  • “Karadeniz asla NATO denizi olmayacak”

    “Karadeniz asla NATO denizi olmayacak”

    Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba’nın Karadeniz’in NATO’nun hakim olduğu bir deniz haline getirilmesine yönelik açıklamalarına Rusya’dan tepki geldi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Karadeniz, asla NATO denizi olmayacak. Burası ortak bir deniz. Tüm kıyıdaş ülkeler için iş birliği, etkileşim ve güvenlik denizi olarak kalmalı” dedi. NATO’nun Ukrayna’ya verdiği desteği de eleştiren Peskov, “Küresel savaşın hatları daha da belirgin hale geldi. NATO’nun çatışmaya müdahil olma derecesi arttı” ifadelerini kullandı.

    Çin ve Tayvan arasındaki gerilimde ABD’nin Tayvan’a yönelik desteğini de eleştiren Peskov, bu tarz girişimlerin provokasyon olduğunu savunarak, “Tayvan konusundaki tutumumuz net. Diğer ülkelerin durumu istikrarsızlaştırmaya yönelik çabalarını kınıyoruz” şeklinde konuştu.

    Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba, bugün online olarak katıldığı Karadeniz Güvenlik Konferansı’nda yaptığı açıklamada, bölgede kendisini tehdit altında hisseden tüm uluslar için kapsamlı bir güvenlik ağı oluşturulması gerektiğini belirterek, “Karadeniz’i Baltık Denizi gibi NATO denizine dönüştürmenin zamanı geldi” ifadelerini kullandı.

  • ‘NATO’ya karşı kazanamayız’

    ‘NATO’ya karşı kazanamayız’

    Sırbistan devlet televizyonuna konuşan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Kosova hükümetinin Sırp Belediyeler Birliğine ilişkin anlaşmayı asla uygulamama taktiği izlediğini ileri sürdü. Olay çıkması için Kosovalı Sırpların kışkırtıldığını savunan Vucic, “Kuzeydeki en yetenekli gençleri hapsediyorlar. Son üç gün içerisinde elleri kelepçeli üç Sırp, sınırı geçerek Kosova polisinden kaçtı. Bugün Ştrpçe’de hentbol takımının koçunu hapse attılar” dedi.

    Kosova’da Sırpların 23 Nisan’da Sırp yoğunluklu belediyelerde gerçekleştirilecek erken yerel seçimi boykot edeceklerini söyleyen Vucic, “24 Nisan günü ne olacak? Hiçbir şey. Kuzey Mitroviçe’de Kurti iktidara sahip olacak. Arnavut nüfusunun yüzde 2 olduğu bir yerde nasıl bir demokrasi ve nasıl bir meşruiyet olabileceğini siz düşünün. Peki Sırplara ne olacak? Kötü. Ne olabilir. Tıpkı işgal altındaymış gibi olacaklar. İnsanlar bu yüzden endişeli” diye konuştu.

    Kosova’yı Sırpların katılmayacağı bir yerel seçim organize etmekle suçlayan Vucic, “Peki bu durumda ne yapabilirim? Tankları mı yollayayım? Yapamam. NATO’ya karşı kazanamayız. Yapamam ve insanlar ölsün istemiyorum. Meseleleri barışçıl yollardan çözmek istiyorum. Normalleşme olsun istiyorum” şeklinde konuştu.

    Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ve Kosova Başbakanı Albin Kurti, önce 27 Şubat’ta Brüksel’de ve ardından 18 Mart’ta Ohri’de bir araya gelmiş ve Fransız-Alman planı olarak bilinen normalleşme anlaşmasını sözlü olarak kabul etmişti. Tarafların birbirini fiilen tanımalarını öngören anlaşma, aynı zamanda Kosova hükümetinin daha önce şiddetle karşı çıktığı Sırp Belediyeler Birliği adlı bir idari yapılanmanın da kurulmasını öngörüyor. Anlaşmanın Kosova’da Sırp nüfusun yoğun olduğu belediyelerin bir tür öz yönetim kazanmasını sağlayacak bu maddesi, Sırbistan tarafından müzakerelere devam şartı olarak öne sürülüyor.

  • NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı

    NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı

    Belçika’nın başkenti Brüksel’de NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı, ikinci gününde devam ediyor. İsveç’in de katılımıyla gerçekleştirilen oturumun açılış konuşmasını yapan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, ele alınacak konulara ilişkin bilgi verdi. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşının sürdüğünü ifade eden Stoltenberg, “Devlet Başkanı Putin barışa değil, daha fazla savaşmaya hazırlanıyor. NATO müttefikleri, Ukrayna’ya desteği sürdürme ve artırma konusundaki taahhüdünde birlikte hareket etmektedir. Egemen ve bağımsız bir ulus olarak galip gelmesi için Ukrayna’ya savaşta ihtiyaç duyduğu her şeyi vermeliyiz” dedi.


    NATO’nun ayrıca Moldova, Gürcistan ve Bosna Hersek’in aralarında bulunduğu Rusya’nın baskısı altındaki diğer ortakları desteklemeye devam edeceğini kaydeden Stoltenberg, “Güney’den gelen tehditler de dahil olmak üzere ittifakımızın karşı karşıya olduğu diğer tehditler ve zorluklarla nasıl mücadele edeceğimizi, Çin’in Rusya ile artan işbirliği gibi büyüyen stratejik rekabetle nasıl başa çıkacağımızı tartışacağız” şeklinde konuştu.


    Son olarak savunma harcamalarının değerlendirileceğini belirten NATO Genel Sekreteri, “Çekişmeli ve tehlikeli bir dünyada güvenliğimizi hafife alamayız, bu nedenle savunmamıza daha fazla yatırım yapmalıyız. Vilnius Zirvesi’nde, müttefiklerin GSYİH’lerinin en az yüzde 2’sinin savunmaya yatırılacağı iddialı yeni bir savunma yatırım taahhüdü üzerinde anlaşmalarını bekliyorum” diye konuştu.

  • NATO’da hangi ülkeler var?

    NATO’da hangi ülkeler var?

    NATO’ya üye ülke sayısı 31’e çıktı

    Türkiye, Finlandiya’nın NATO üyeliğini onayladığına dair belgeyi, 1949 tarihli Kuzey Atlantik Antlaşmasının saklayıcısı ABD’ye teslim etti.

    Böylece bugüne kadar 30 ülkenin üye olduğu NATO, Finlandiya’nın da katılmasıyla 31 üye sayısına ulaştı.

    NATO’ya bir ülkenin katılabilmesi için, birliğin tüm üye ülkelerinin onay vermesi şartı var.

    1949

  • Finlandiya NATO üyesi oldu

    Finlandiya NATO üyesi oldu

    NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “İkimiz de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çok kez görüştük İsveç’in üyelik sürecini üçlü mekanizmanın çalıştırılması konusunda mutabık kaldık. Bunun sonrasında ilerlemeye devam etmek gerek. İsveç’in üyelik süreci devam etmektedir. İsveç’in de vermiş olduğunu sözleri tutması gerekiyor. İsveç’in de en kısa sürede katılmasını umuyoruz”

    Bakan Çavuşoğlu: “Finlandiya’nın NATO’ya katılım onay belgesini ABD’ye teslim ettik”

    Bakan Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı marjında Brüksel’de görüştü. Çavuşoğlu yaptığı açıklamada, “ABD Dışişleri Bakanı ile ilişkilerimizi ele aldık. Finlandiya’nın NATO’ya katılım onay belgesini, #NATO Kurucu Antlaşması uyarınca üyelik belgelerini saklayan ABD’ye teslim ettik” açıklamasında bulundu.