Etiket: Nilüfer

  • Nilüfer Belediyespor’dan evinde kritik galibiyet

    Nilüfer Belediyespor’dan evinde kritik galibiyet

    Türkiye Hentbol Federasyonu (THF) Erkekler Süper Ligi’nin 11. haftasında Nilüfer Belediyespor, evinde ağırladığı güçlü rakibi Depsaş A.Ş.’yi 34-30’luk skorla mağlup etti.

    Üçevler Spor Salonu’nda oynanan karşılaşmada ev sahibi ekip, ilk yarıyı 18-12 önde tamamladı. Maçın ikinci yarısında da üstün performansını sürdüren Bursa temsilcisi, rakibine karşı etkili oyununu devam ettirdi. Nilüfer Belediyespor, karşılaşmayı 34-30 kazanarak puanını 19’a yükseltti.

  • Nilüfer Belediyesi ve BUÜ’den sürdürülebilir geleceğe yatırım

    Nilüfer Belediyesi ve BUÜ’den sürdürülebilir geleceğe yatırım

    Nilüfer Belediyesi ve BUÜ örnek bir projede buluştu. Ekolojik kazanım elde edilecek projede Nilüfer Belediyesi ekipleri, BUÜ Atık Yönetim Merkezi’nin Görükle Kampüsü’nde belirlediği 10 işletmeye kova ve geri dönüşüm poşeti dağıttı. Dağıtılan kovalarda toprak için en verimli kompost girdilerinin başında gelen çay ve kahve posaları toplanacak. Nilüfer Belediyesi ekipleri ise belirli periyotlarla bu işletmelere giderek, kovalardaki atıkları Ürünlü’deki kompost ünitesine taşıyacak. İşlemden geçecek atıklar, daha sonra komposta dönüşecek.

    Çevre ve insan sağlığını korumaya yönelik yapılan çalışmayla Nilüfer’de çevre bilinci ve farkındalığının sağlanmasının yanı sıra Nilüfer’de yaşayanlara ekolojik denge içerisinde sürdürülebilir ve yaşanabilir daha yeşil bir çevre oluşturulacak. Aynı zamanda Nilüfer’de kırsal ve tarımsal kalkınmayı güçlendirerek çiftçinin ve tüketicinin kazandığı bir kent haline gelmesi de amaçlanıyor.

    Proje, Avrupa Birliği’nin FUSILLI projesi kapsamında da destekleniyor. Bu proje, kentsel gıda sistemlerinin dönüştürülmesi ve sürdürülebilir kılınması amacıyla yürütülüyor. Ayrıca ilerleyen süreçte projenin kent geneline yayılması da planlanıyor.

  • Nilüferli kadınlar yazar Aylin Balboa ile buluştu

    Nilüferli kadınlar yazar Aylin Balboa ile buluştu

    Nilüfer Belediyesi’nin kırsal mahallelerdeki kadınların sosyalleşmesi ve kitaplarla buluşması amacıyla düzenlediği “Nilüfer’de Kadın Hayata Yakın” etkinliğinin konuğu yazar Aylin Balboa oldu. Dağyenice Mahallesi’nde düzenlenen etkinliğe, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, eşi Nuray Özdemir, Belediye Başkan Yardımcısı Okan Şahin ve Dağyenice Muhtarı Rıdvan Tekin de katıldı. Etkinlik, Çalı, Dağyenice, Tahtalı, Görükle, 30 Ağustos Zafer, İrfaniye, Ahmet Yesevi, Balat, Özlüce ve Atlas mahallelerinden kadınların katılımıyla gerçekleştirildi.
    Yazar Aylin Balboa konuşmasında, yazarlığı çok sevdiğini ancak güç yanlarının da olduğundan bahsetti. Balboa, “Bu işi yapabilmek için ciddiye almak gerekiyor. Beynim hiç durmuyor. Uyurken de dinlendiğimi hissedemiyorum. Beynimin arka planında hep bir çalışma hali oluyor” dedi.

    “OKURLAR BANA BU KİTABI YAZDIRDI”
    Bilişim teknolojileri alanında eğitim aldığını ve yıllarca öğretmenlik yaptığını ve bunun ardından yazarlığa başladığını anlatan Balboa, ilk kitabının 2014 yılında yayımlandığını söyledi. “Bu Hikaye Senden Uzun Osman” kitabının çıkış serüvenini anlatan Balboa şöyle konuştu: “Aralıklarla 5 yıl boyunca Kafa Dergisi’nde yazdım. ‘Ben Ayrılmak İstiyorum Osman’ diye bir ayrılık mektubu yazdım. İnsanlar ayrılmak ister ama barışmak da ister, her şey hayatın içinde. ‘Barışalım Mı Osman?’ diye ikinci bir yazı yazdım. Ben onu yazdıktan sonra okurlar beni bırakmadı. Bu hikayenin devam etmesini istediler. Üç hikaye yazdım. Garip bir etki yaptı. Sanıyorum hepimizin hayatında aşk, ilişki herkesin yaşadığı bir şey olduğu için bunu böyle biraz komik, acısı, neşesi dozunda bir yerden anlatan bir hikayeyle karşılaştıkları için olsa gerek, insanlar bu hikayeyi çok sevdi ve gerçekten bu hikayeyi bana okurlar yazdırdılar. Ardından bu hikayeyi tamamlamam lazım diyerek devam ettim” dedi.

    Balboa, kitabın ayrılıktan sonra insanın hissedebilecekleri ve başına gelebilecekleri ile ilgili gerçek bir yas hikayesi olduğunu ve aynı zamanda neşeli yanlarının da olduğunu vurguladı. Ayrılığın içinde çok fazla duygunun olduğunu anlatan Balboa, “Özlem, pişmanlık, mutluluk taşır. Duyguların hiçbiri de sabit durmaz. İnsanın birbirinden ayrılması da bir süreçtir” diye konuştu.

    “AYAKTA KALMAYA ÇALIŞIRIM”
    Yazar Aylin Balboa, soyadının hikayesini de dinleyicilerle paylaştı. Aylin Balboa, “İnternet bloglarının meşhur olduğu zamanlarda, abimin motosiklet kazasından sonra içimdeki anlatma isteği ile kalakaldım. Çünkü okuduğum, izlediğim, duyduğum hiçbir şey beni teselli etmiyordu. Biraz içimi dökmek, belki okuyan birileri olursa onlarla sohbet etmek için kendimce bir blog açtım. O dönem internet yazarları isimleri ile yazmıyorlardı. Takma isim kullanıyorlardı. Benim de Rocky Balboa’dan geliyor soyadım. İlk izlediğim ve etkilendiğim filmlerden birisi. Sebebi de çok iyi bir dövüşçü olması değil, yediği dayaklara karşı çok iyi direnen biri olması. Onun tek derdi orada dayanmaktır. Benim de hayatım böyle biraz. Benim ayakta kalmaya çalışan tarafım nedeniyle arkadaşlarımın yakıştırdığı bir lakaptı. Balboa derlerdi bana. Ben de o zaman bu takma soyadını kullandım ve öyle devam etti” dedi.

    Etkinlik sonunda, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir yazar Aylin Balboa’ya teşekkür etti. Aylin Balboa, etkinlikte kadınlar için kitaplarını da imzaladı.

  • Nilüfer’de kaçak depo yıkıldı

    Nilüfer’de kaçak depo yıkıldı

    Nilüfer Belediyesi, ilçe genelindeki kaçak yapılarla mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Belediye ekipleri, son olarak Tahtalı Mahallesi’nde tespit edilen ve tarım arazisi üzerine ruhsatsız olarak inşa edilen bin metrekarelik depoyu kontrollü şekilde yıktı.

    Yıkım çalışmaları öncesinde bölgede geniş güvenlik önlemleri alan polis ve zabıta ekipleri, operasyonun herhangi bir olumsuz durum yaşanmadan tamamlanmasını sağladı.

  • Tarihi Kentler Birliği’nden Nilüfer’e proje ödülü

    Tarihi Kentler Birliği’nden Nilüfer’e proje ödülü

    Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in de katıldığı Tarihi Kentler Birliği (TKB) Birlik Meclisi Toplantısı,Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve TKB Başkanı Mansur Yavaşbaşkanlığında Muğla’da gerçekleştirildi. Toplantıda TKB’nin 23’üncüsünü düzenlediği Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması ödülleri de sahiplerini buldu. 30üye belediyenin toplam 61 projeyle katıldığı yarışmada Nilüfer Belediyesi, “Yaylacık Kurtuluş Müzesi” çalışmasıyla proje ödülü kazandı. Başkan Şadi Özdemir, ödülü Sur Belediye Başkanı Adnan Örhan’ın elinden aldı.

    Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, kentin tarihinin, hafıza mekanlarının gelecek kuşaklara aktarılması için çalışmalar yürüttüklerini söyledi. “Yaylacık Kurtuluş Müzesi” projesi sayesinde de korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli eski karakolhane binasının onarılıp, müzeye dönüştürüleceğini dile getiren Başkan Şadi Özdemir, “Yaylacık Mahallesi’nde bulunan yapının restore edilerek yeniden işlev kazandırılması ile turizmi canlandıracak. Aynı zamanda mahalle halkının sosyalleşeceği bir ortam da kazandırılacak” dedi.

  • Bursa’da kontrolden çıkan otomobil refüje çarparak takla attı

    Bursa’da kontrolden çıkan otomobil refüje çarparak takla attı

    Kaza, merkez Nilüfer ilçesi Fatih Sultan Mehmet Bulvarı üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, S.C. idaresindeki 06 DA 2819 plakalı otomobil, kaygan zeminde sürücüsünün hakimiyetinden çıkarak yol kenarındaki refüje çarptı. Refüje çarpan otomobil takla atarak aydınlatma direğini devirdi. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve polis ekibi sevk edildi. Kazayı sürücü S.C. burnu bile kanamadan atlatırken, yolcu konumunda bulunan eşi H.C. yaralandı. Yaralı, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı.

    Öte yandan, kaza sebebiyle 2 şeride düşürülen yol takla atan otomobilin ve düşen direğin kaldırılmasıyla normale döndü.

    Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.

  • Başkan Şadi Özdemir üniversite öğrencileriyle buluştu

    Başkan Şadi Özdemir üniversite öğrencileriyle buluştu

    Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) öğrencileriyle kahvaltı programında buluştu. Nilüfer Kent Konseyi Gençlik Meclisi ev sahipliğinde Görükle Mahallesi’nde gerçekleştirilen organizasyona Nilüfer Belediye Başkan Yardımcıları Okan Şahin ve Serpil Altun ile belediye meclis üyeleri, Nilüfer Kent Konsey Gençlik Meclisi Eş Başkanları Çağrı Önal ve Yağmur Akın’ın yanı sıra BUÜ Öğrenci Topluluklarının temsilcileri katıldı.

    Nilüfer Kent Konseyi Gençlik Meclisi Eş Başkanları Çağrı Önal ve Yağmur Akın’ın açılış konuşmasıyla başlayan toplantıda, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, belediyenin gençlere sunduğu hizmetleri kapsamlı bir şekilde anlattı. Başkan Şadi Özdemir, öğrencilerin hayatlarını kolaylaştırmak için önemli adımlar attıklarını belirterek, “Nilüfer Belediyesi gençlere her zaman kıymet veren bir belediye” dedi.

    Koza Kütüphanesi 7/24 hizmette
    Sınav dönemindeki öğrencilere Koza Kütüphanesi’nin 7 gün 24 saat hizmet verdiğini hatırlatan Başkan Şadi Özdemir, ders çalışan öğrencilere gece saat 12’den sonra çorba ikramı yapıldığını dile getirdi.
    Belediyenin toplam 7 kütüphane ile hizmet verdiğini hatırlatan Başkan Şadi Özdemir, Koza Kütüphanesi’ndeki 7/24 hizmet uygulamasının diğer kütüphanelerde de hayata geçirilebileceğinin mesajını verdi.
    Öğrencilerin beslenme ihtiyaçlarına yönelik de önemli hizmetler sunduklarını ifade eden Şadi Özdemir, BursaRay Üniversite Durağı çıkışında ve kampüs içindeki KYK yurtları önünde, sabah 08:00 ile 10:00 saatleri arasında ücretsiz çorba dağıtımı yapıldığını belirtti. Başkan Şadi Özdemir, Koza Kütüphanesi’nin giriş katında açılan Nilbel Kafe ile öğrencilere uygun fiyata kaliteli hizmet sunduklarını kaydederek, Nilüfer Kent Lokantası’nda 4 kaptan oluşan yemeği 70 liraya sunduklarını sözlerine ekledi.

    İki yeni yurt müjdesi
    Barınma konusunda da öğrencilere destek olduklarını ifade eden Başkan Şadi Özdemir, yeni yurt müjdesi verdi. Şadi Özdemir, “Belediyemiz bünyesinde 78 kişilik kız öğrenci yurdumuz bulunuyor. Önümüzdeki dönemde yaklaşık 450 ve 100 kişilik iki yeni yurt daha yapacağız. Amacımız öğrencilerimizin sağlıklı, güvenli ve ekonomik şartlarda yaşayarak eğitimlerini sürdürmelerini sağlamak” diye konuştu.
    Nilüfer Belediyesi’nin sosyal destek hizmetlerinden de bahseden Başkan Şadi Özdemir, “Giymiyorsan Giydir” projesiyle öğrencilere ücretsiz kıyafet desteği sağladıklarını, Nilpak Çamaşırevi’nde ücretsiz çamaşırhane hizmeti sunduklarını ve 2. el eşya konusunda da destekleri bulunduğunu söyledi. Kültür Müdürlüğü bünyesinde tiyatrodan kodlamaya kadar çeşitli atölyeler düzenlediklerini belirten Başkan Şadi Özdemir, geçen yaz düzenlenen atölyelere 7 bin 500 öğrencinin katıldığını belirtti.

    Gençlere kariyer tavsiyeleri
    Gençlere kariyer ve siyaset konusunda da önemli tavsiyelerde bulunan Belediye Başkanı Şadi Özdemir, “Siyasete katılmanızı, siyasette olmanızı tavsiye ederim ama kendinizi ileri taşımaktan daha çok, toplumu bir yere taşıma amacında olmanızı tavsiye ederim” dedi. Şadi Özdemir, öğrencilere öncelikle eğitim ve mesleki başarıya odaklanmaları gerektiğini hatırlatarak, “Hangi mesleği yapıyor olursanız olun onun en iyisi olmaya çalışın” önerisinde bulundu.

    Toplantıda öğrencilerin talep ve önerilerini de dinleyen Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, gençlerden gelen soruları da cevapladı.

  • Yaylacık Kurtuluş Müzesi Nilüfer’e ödül getirdi

    Yaylacık Kurtuluş Müzesi Nilüfer’e ödül getirdi

    Tarihi Kentler Birliği’nin 23’üncüsünü düzenlediği Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması’nın sonuçları açıklandı. 30 üye belediyenin toplam 61 projeyle katıldığı yarışmada Nilüfer Belediyesi, “Yaylacık Kurtuluş Müzesi” çalışmasıyla proje ödülüne layık görüldü.
    Kültürel mirasın korunarak gelecek nesillere aktarılması hedeflenen proje kapsamında Yaylacık Mahallesi’nde bulunan, korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli eski karakolhane binası onarılıp, müzeye dönüştürülecek.

    19. yüzyıl sonlarında inşa edildiği düşünülen yapı, restorasyon projesi sayesinde özgün tasarımını da korumuş olacak. Müze olarak faaliyete geçecek yapı ile bölgenin bilinirliğinin artması ve gelecek turistlerin bölge halkının kalkınmasına katkı sağlaması bekleniyor. Aynı zamanda yapının geniş bahçesi de Yaylacıklılar’ın buluşma noktası olacak.
    “Yaylacık Kurtuluş Müzesi” proje uygulamasının 2025 yılında tamamlanması planlanıyor. 22-23-24 Kasım tarihlerinde Muğla’da yapılacak törende ödüller sahiplerini bulacak.

  • Nilüfer’de su kesintisi

    Nilüfer’de su kesintisi

    BUSKİ Genel Müdürlüğü İşletmeler 1. Bölge Dairesi Başkanlığı tarafından yapılacak çalışmalar kapsamında Nilüfer İlçesi Görükle-Dumlupınar Mahallesi, Kızılırmak Caddesi, Cevizlik Cadde, Anafartalar Cadde, Susam Sokak, Sevgi Sokak arasında kalan bölge ve civarında 14 Kasım günü 09:00-19.00 saatleri arasında su kesintisi yapılacağı bildirildi.

    Buski yetkilileri, vatandaşların tedbirli olmalarını istedi.

  • Nilüfer’de çevre kirliliğinin geçmişi ele alındı

    Nilüfer’de çevre kirliliğinin geçmişi ele alındı

    Nilüfer Kütüphaneleri’nin Tarih Vakfı ile beraber düzenlediği Tarih Buluşmaları Nâzım Hikmet Kültürevi’nde yapıldı. Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Yakınçağ Tarihi ABD Başkanı ve Dekan Yardımcısı Doç. Dr. İsmail Yaşayanlar, Balaban Salon’daki etkinlikte “Suların ayırdığı şehir Bursa’da sanayileşme ve çevre kirliliği” üzerine konuştu.

    Evliya Çelebi’nin “sudan ibaret” olarak nitelendirdiği Bursa’nın, Cilimboz Deresi, Gökdere, Namazgah Deresi ve Karınca Deresi ile şekillendiğini belirten Yaşayanlar, kentin 19. yüzyıl sonlarına doğru, zengin su kaynaklarına rağmen temiz su temininde ciddi sıkıntılar yaşadığını vurguladı.

    Bu dönemde mekanizasyonun başlamasıyla buharlı makinelerle kozadan ipek çekme işleminin başladığını söyleyen Yaşayanlar, Bursa’da filaturler kurulmaya başladığını kaydetti. Bu süreçte fırınlanmış kozaların kazanlara atıldığını belirten Yaşayanlar, “O dönem işçilerinin çektiği kozalardan arta kalan posalar çevre kirliliğini oluşturacak ilk unsurlardan biri olarak biliniyor. Kadınlar elleri ile bu işi yaparken sürekli soğuk suya ardından sıcak suya soktukları için de elleri deri atıyormuş. Dolayısıyla dereye yakın olmak gerekiyor. Aynı zamanda kaynattıkları sudaki böcekleri atabilecekleri yer, dere olduğu için derelerin yakınlarına konumlanmışlar” dedi.

    Avrupa’da salgın ipekböceği hastalığı nedeniyle Avrupalı sermayedarların da Bursa’ya geldiğini anlatan Yaşayanlar, onların da filaturler kurarak, ipek çekimine başladıklarını aktardı. Üretimin hızla artmasıyla derelerden su çekilme miktarının yükseldiğini söyleyen Yaşayanlar, “1860-1870’lerde Bursa’ya gelen seyyahlar Gökdere, Cilimboz ve Namazgah Deresi kıyısında kokudan durulmadığından söz ediyorlar. Atık böcek ölüleri leş kokuyor. Bu kirlilik aynı zamanda dere kenarında olan mahallelerin içme suyunun teminini de zora düşürmüş” diye konuştu.

    Sular şehri Bursa’nın 160 tane farklı su kaynağından bahsedildiğini anlatan Yaşayanlar, bunların en büyüğünün de Pınarbaşı olduğunu söyledi. Bu suların künkler vasıtasıyla çeşmelere dağıtıldığını belirten Yaşayanlar, “Halkın birinci su temin kaynağı çeşmeler. İkincisi Bursa’nın Hisar Bölgesi’nde sivil bir su dağıtım sistemi var. Eğimden dolayı en yüksek evden başlamak üzere her evin bahçesinde bir su haznesi var. Üstü açık o su hazneleri basamak basamak bir evden diğerine aktarılacak şekilde akıyor. Ama artık o tarihlere geldiğinizde su bilinçsizce kullanıldığı için en alt mahalleye inene kadar kullanılamaz hale geldiğini görüyoruz. Özellikle Kuruçeşme Yahudi Mahallesi en fazla sıkıntı çeken yer. Üçüncü su kaynağı da bahsettiğim dereler” diye konuştu.

    Ormansızlaşma meselesi
    Bursa’da filaturlerin yol açtığı başka bir çevre sorununun ormansızlaştırma meselesinin olduğunu aktaran Yaşayanlar, “Özellikle derelerin kaynaklarının olduğu kısımda filatur fabrikalarında kullanılmak üzere ağaç kesimi oluyor. Bu ağaçların kesildiği yerde daha sonra tarım arazisi olarak kullanılmaya başlıyor. Bu da bir erozyona yol açıyor. Taş, çakıl dereler vasıtasıyla şehrin içine taşınıyor. Su akamaz hale geliyor ya da künkler doluyor. İnsanlar evine su alamaz hale geliyor” dedi.

    O dönem halkın mikroorganizmaları çok bilmediğini belirten Yaşayanlar, halkın fiziksel kirliliğin dışında hijyenik bakteri, mikroorganizmalara bağlı kirlilik bilincinin 20. yüzyılda oluştuğunu kaydetti. Daha sonra su kaynaklarının sıhhileştirme işleminin başladığını aktaran Yaşayanlar, “Su kaynaklarından alınan sular, süzgeçlerden geçirilerek depolarda dinlendiriliyor ve ardından su şebekelerine dağıtılıyor. O dönemde sistemden su şebekesine üye olan haneler yararlanabiliyordu. 20. Yüzyılın başında Osmanlı’da bu tür sıhhi tesisatın olduğu kentler açısından bir elin parmaklarına ulaşabilir durumda değildi. Bursa’da hem kanalizasyon, hem sıhhi su tesisatı projesinin ilk girişimi 1903 yılında başlıyor. Söz konusu girişim başarısızlıkla neticeleniyor. 1905’te bir Fransız şirkete Bursa’ya sıhhi tesisat döşenmesi için imtiyaz veriliyor. Bu Fransız şirket de kendisine verilen imtiyazı başka bir İtalyan şirkete devrederek Bursa’ya ilk sıhhi su tesisatı döşenmesi projesini başlatıyorlar. Özellikle Gökdere ve Gökdere’den su alan bölgeler için bu geçerli.

    Gökdere’den su alan rezervuarlar süzgeçlerden suyu geçirdikten sonra buralardaki depolarda suyu muhafaza ediyorlar. Oradan da şebekeyi alan kişilere o sular dağıtılıyordu. Bu projenin tamamlanması 1909 senesini buluyor” dedi.

    Yaşayanlar, konuşmasının ardından katılımcıların merak ettiği soruları yanıtladı. İlginin yüksek olduğu programın sonunda Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Emre Karagöz, verdiği bilgilerden dolayı Doç. Dr. İsmail Yaşayanlar’a teşekkür etti.