Etiket: oğlunu öldürdü

  • Kendisine silah çeken oğlunu öldürdü

    Kendisine silah çeken oğlunu öldürdü

    Kağıthane Nurtepe’de dün saat 02.30 sıralarında meydana gelen olayda, madde bağımlısı olduğu öğrenilen 35 yaşındaki Ali Çiftçi, bir süredir uyuşturucu parası yüzünden kargo firmasından emekli babası Erol Çiftçi (56) ve annesi Sıdıka Çiftçi’yi darp etmişti. Ailesinin bu yüzden evden kovduğu Ali Çiftçi, dün gece saatlerinde babasının olduğu eve gelmişti. Babasının eve almadığı genç, ona bir daha madde kullanmayacağına dair söz vererek ikna etmişti.

    Babasını kandırıp kapıyı açtırmıştı

    Bunun üzerine baba Erol Çiftçi, oğlu Ali Çiftçi’yi eve almak için kapıyı açmıştı. O esnada oğlu babasına silah çekerek para istemişti. İkili arasında çıkan arbedede elinden silahını alan Erol Çiftçi, oğlunu önce omzundan ardından da vücudunun çeşitli yerlerinden vurmuştu. Vücuduna isabet eden kurşunlar sonucu Ali Çiftçi, evde hayatını kaybetmişti.

    Babası tarafından vurulan genç ölmüştü

    Olayın ardından baba Erol Çiftçi, polisi arayarak oğlunu öldürdüğünü dair ihbarda bulunmuştu. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, genci kanlar içerisinde yerde bulmuştu. Baba Erol Çiftçi ise olayda kullandığı silahla birlikte gözaltına alınarak emniyete götürülmüştü. Gencin cenazesi ise olay yeri inceleme ve Cumhuriyet savcısının incelemeleri sonrasında cenaze aracıyla Bahçelievler Yenibosna’daki Adli Tıp Kurumu Başkanlığı morguna kaldırılmıştı.

    “Beni ve eşimi uyuşturucu parası için darp etti” demişti

    Öte yandan emniyette ifadesi alınarak işlemleri yapılan Erol Çiftçi, adli işlemi yapılarak adliyeye sevk edilmişti. Emniyette “kasten yaralama” ve “tehdit” suçundan kaydı bulunan Erol Çiftçi, çıkartıldığı mahkemece “kasten öldürme” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    İfadesinde uzun süredir oğlunun kendisinden uyuşturucu madde için para istediğini, eşini ve kendisini darp ederek küfürler savurduğunu, bu yüzden oğlunu evden kovduğunu, olay günü oğlunun tatlı sözler söyleyerek kendisine kapıyı açtırdığını ve silah çektiğini söylediği ancak çıkan arbedede silahı elinden alarak oğluna ateş açtığını belirttiği bilgisine ulaşılmıştı.

  • Bursa’da salça kazanı cinayeti! Kendini böyle savundu

    Bursa’da salça kazanı cinayeti! Kendini böyle savundu

    Bursa’da salça kazanı yüzünden çıkan tartışmada oğlu Nuri Y.’yi (30) pompalı tüfekle öldürdüğü iddiasıyla tutuklu olarak yargılandığı davada Sami Y. (54), “Olay anında ölmekten korktum. Panikle hareket ettim. Çok üzgünüm ve pişmanım. Aslan gibi çocuğumdu. Ben bunları haketmedim” dedi.

    Olay, merkez Yıldırım ilçesi, İsabey Mahallesi, 4’üncü Aslı Sokak’ta 12 Eylül’de meydana geldi. İddiaya göre, Nuri Y., sabah saatlerinde husumetli olduğu babası Sami Y.’nin evine giderek, salça yapmak için kullanılan kazanı almak istedi. Sami Y.’nin tepki göstermesi üzerine baba-oğul arasında tartışma çıktı. Tartışmaya, torunuyla aynı adı taşıyan dede Nuri Y. (75) de dahil oldu. Dede ve torun, Sami Y.’yi darbetmeye başladı. Sami Y. de pompalı tüfeğini alıp, oğlu Nuri Y.’ye ateş etti. Ardından da tüfeği babası Nuri Y.’ye doğrulttu. Baba Sami Y., silahının tutukluk yapması üzerine olay yerinden kaçtı. Ambulansla Gürsu Devlet Hastanesi’ne kaldırılan 2 çocuk babası Nuri Y. kurtarılamadı. Polis tarafından gözaltına alınan baba Sami Y., çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak, cezaevine konuldu.

    ‘BEN BUNLARI HAK ETMEDİM’

    Bursa 16’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakkında ‘alt soydan akrabayı kasten öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemi ile dava açılan Sami Y.’nin yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanık Sami Y., Bursa E Tipi Cezaevi’nden SEGBİS ile katıldığı duruşma salonunda, taraf avukatları ile maktul Nuri Y.’nin eşi Gamze Y. müşteki olarak hazır bulundu.

    Kazanı, kendisinin Bıçakçılar Çarşısı’ndan aldığını söyleyen sanık Sami Y., “Olay günü malzemelerini aldığım aşureyi kazanda yapacaktım. Onlar kazanı kullanıyordu. ‘Bu kazan benim’ dedim. Kazanı çekiştirdiler, bir arbede oldu, kazanı bana vermediler. Bu esnada oğlum Nuri, başıma balta ile vurdu. İkinci kez vurmak isterken ben engel oldum. Dışarıdan evin bahçesine komşumuz Kürşat Ç, geldi, bizi ayırdı. Ben böyle ikinci bir olay yaşanır diye, üst katta bulunan dededen kalma tüfeği alıp, aşağıya indim. Babam Nuri Y., elimdeki silahı almak istedi. Bu sırada tüfeğin kabzası kırıldı. Dışarıda bulunan oğlum Nuri yeniden içeriye gelip, tam bana balta ile vurmak isterken, ben geri gider düşüncesiyle tüfekle havaya ateş ettim. Üzerime gelince ateş ettim ve oğlum yere düştü. Olan evladıma oldu, keşke onun yerine ben ölseydim ama ölümden korktum. Annem bizi mahvetti. Aslan gibi çocuğumdu. Panikle hareket ettim ve çok pişmanım. Ben bunları hak etmedim” dedi.

    ‘KAYINPEDERİM ÜST KATTAN TÜFEĞİ ALIP, AŞAĞIYA İNDİ’

    Olayda eşini kaybeden Gizem Y. (27) ise “Olay günü eşim, eşimin dedesi ve babaannesi ile kazanda biber salçası yapacaktık. Eşim odunları kesti. Odunları kazanın altına koyup, yaktı. Kayınpederim, ‘Bu kazan benim, kullanamazsınız’ diyerek, çekiştirdi. Eline baltayı alıp, dedem ile babaanneme vurdu. Belinden bıçağı çıkardı. Bu sırada dedem ile babaannem yere düşmüştü. Kayınpederim eşime de balta ile vurdu. Komşumuz gelip, sakinleştirdi. Kayınpederim üst kata çıkıp, tüfeği alarak, yanımıza geldi. Bana, eşim için ‘Onu öldüreceğim’ diye bağırdı. Ben de dışarıya çıktım. Çocuklarım ağlamaya başladı. Ben de soğuk hava deposuna gidip, yardım istedim. Sonra arka taraftan iki el silah sesi geldi. Orada bulunan kişiler, beni içeriye göndermek istemeyince, sürüne sürüne kapının yanına gittiğimde eşimin yerde kanlar içinde yattığını gördüm. Kayınpederim belinden beyaz bir şey (tahra) çıkardı. Elindeki tahra ile eşime vurmak isterken, boğuştukları sırada tahranın ucunun çarpması sonucu yaralanmış olabilir” diye konuştu.

    Gizem Y., eşinin dışarıya çıkıp, yeniden eve dönmesi ile ilgili soruya ise “Beni ve çocuklarınım içeride olmasını düşünerek eve gelmiştir” dedi.

    ‘OĞLUM BENİ ATEŞİN İÇİNE ATTI’

    Sanık oğlunun olay günü salça kazanını ateşin üzerinden alıp, attığını söyleyen Nuri Y., “Olay günü biber salçası yapacaktık. Oğlum, ‘Kazanı ben aldım, kullanamazsınız’ diyerek dağıttı. Beni ateşin içine attı. Pantolonum yandı. Çocuğuna balta ile saldırdı. Tüfeğini alıp, geldi. Sanık oğlum tüfekle iki el bana ateş etmek istediğinde tüfek patlamadı. Bana dipçikle vurdu. Dipçik kırıldı. O sırada torunum Nuri yoktu. Sonra bahçeye gelen torunuma doğrulttuğu tüfek patladı. Vurduktan sonra torunumun cesedinin başına gittim, ‘Senin karın yüzünden oldu’ diye söylendi. Torunum bedavaya gitti. Torunuma iki el ateş etti. Oğlumda hiç merhamet yok. 10 yıldır aramız hiç iyi değildi” şeklinde konuştu.

    Dede Nuri Y.’nin eşi Sevim Y. de (72), oğlunun, torununa iki el ateş ederek öldürdüğünü söyleyerek, “Silahı kocamın üzerinde parçaladı” dedi.

    Mahkeme heyeti, eksik evrakların tamamlanması, bazı tanıkların dinlenmesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı Ocak ayına erteledi.

  • Bursa’da eski futbolcu oğlunu öldürmüştü, rapor açıklandı

    Bursa’da eski futbolcu oğlunu öldürmüştü, rapor açıklandı

    Bursa’da, oğlu Kasım’ı (5) koronavirüs şüphesiyle yatırıldığı hastanede boğarak, öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Süper Lig eski futbolcusu Cevher Toktaş (33) hakkındaki iddianame tamamlandı. İstanbul Adli Tıp İhtisas Dairesi’nde hazırlanan raporda, Kasım’ın ölümünün hastanede verilen ilaç veya uygulanan tedaviden kaynaklı olmadığı, küçük çocuğun ‘boğularak’ öldüğü belirtildi. Cevher Toktaş hakkında ‘Yakın akrabayı öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı.

    Süper Lig’de 2008- 2009 sezonunda Hacettepe Spor Kulübü’nde oynayan, son olarak geçen sezon Bölgesel Amatör Lig’deki Bursa Yıldırımspor’da kaptanlık yapan Cevher Toktaş, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın kutlandığı 23 Nisan’da, oğlu Kasım’ı öksürük ve yüksek ateş şikayetleriyle Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdü. Doktor tarafından muayene edilen Kasım, koronavirüs şüphesiyle hastaneye yatırıldı. Cevher Toktaş, doktorlara haber verip refakatçı olarak yanında kaldığı oğlunun fenalaştığını söyledi. Yoğun bakıma alınan Kasım Toktaş, yapılan tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. Ölüm raporunda ‘nefes yetersizliği’ yazılan Kasım, 24 Nisan’da Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verildi.

    Kasım Toktaş’ın ölümünün üzerinden 12 gün geçtikten sonra Cevher Toktaş, karakola giderek, oğlunu kendisinin öldürdüğünü söyledi. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro ekiplerince ifadesi alınan Toktaş, oğlunu sevmediğini, sinir krizi geçirip, yastıkla boğduğunu öne sürdü.

    ‘OĞLUMU SEVMEDİĞİM İÇİN ÖLDÜRDÜM’

    Cevher Toktaş, emniyetteki ifadesinde, “Oğlumun yanında refakatçi olarak kaldığım sırada sinir krizi geçirdim. Yatakta yatmakta olan oğlumun yüzüne yastık bastırdım, sonra doktorlara seslendim. Onlar da gelip muayene ederek, yoğun bakıma aldılar. 2 saat sonra oğlumun ölüm haberi aldım. Cenazesini ertesi gün Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verdik. Herkes oğlumun hastalıktan dolayı öldüğünü düşünüyor. Yaşadıklarım gözümün önünden gitmedi. Polis karakoluna gittim. Kasım’ı hiç sevmedim. Sevmediğim için öldürdüğümü düşünüyorum” dedi.

    Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Cevher Toktaş, ‘Yakın akrabayı öldürmek’ suçlamasıyla nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkarıldı. Burada da emniyetteki ifadesini tekrarlayan Toktaş tutuklanarak, Bursa E Tipi Cezaevi’ne gönderildi.

    Mahkeme heyeti ayrıca, babasının öldürdüğünü söylediği Kasım’ın mezarının, cumhuriyet savcısının gözetiminde açılmasına karar verdi. 5 Mayıs’ta mezarı açıldıktan sonra Kasım’ın cansız bedeni, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Bursa Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Küçük Kasım’ın cenazesi, otopsinin ardından yeniden toprağa verildi.

    ÇOCUĞUNUN MEZARINI SOSYAL MEDYADAN PAYLAŞTI

    Cevher Toktaş’ın, öldürdüğünü itiraf ettiği oğlu Kasım’ı toprağa verdikten 4 gün sonra mezarının fotoğrafını sosyal medya hesabından ‘Dünyaya bel bağlamayın’ sözleriyle paylaştığı ortaya çıkmıştı.

    TAHLİYESİNİ İSTEMİŞTİ

    Cevher Toktaş, tutuklu bulunduğu cezaevinden soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısına, avukatı aracılığıyla tahliye dilekçesi gönderdi. Toktaş, dilekçesinde, “Oğlumun ölümünden sonra psikolojim bozuldu. İfademi o psikolojim altında verdim. Oğlumu öldürmedim. Tahliyemi istiyorum” dedi. Cevher Toktaş’ın tahliye talebi, savcılık soruşturmasının sürdüğü ve Kasım’ın ölümüyle ilgili kesin rapor hazırlanmadığı için 10 Temmuz’da reddedildi.

    ADLİ TIP KURUMU RAPORUNDA KASIM’IN BOĞULDUĞU BELİRTİLDİ

    Bursa Adli Tıp Kurumu’nda küçük Kasım’ın bedeninden alınan numunelerin incelendi, ancak ölüm nedeni belirlenemedi. Bunun üzerine soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı, Kasım’ın kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için dosya ve örneklerin İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine ve rapor alınmasına karar verdi. İstanbul Adli Tıp İhtisas Dairesi’nde hazırlanan raporda imzası bulunan doktorlar, Bursa Adli Tıp Kurumu’nun raporu ve minik Kasım’dan vücudundan alınan bulguların yeniden incelemeleri sonucunda, ölümün hastanede verilen ilaç veya uygulanan tedavi kaynaklı olmadığı, Kasım’ın nefes alamaması nedeniyle ‘boğularak’ öldüğüne oy birliği ile karar verdi.

    AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEMİ

    Olaya ilişkin Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Adli Tıp İhtisas Dairesi’nden gelen rapor ve soruşturmada toplanan deliller ışığında hazırlanan iddianame, Bursa 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Cevher Toktaş, ‘yakın akrabayı öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle önümüzdeki ay hakim karşısına çıkacak.

  • Hem oğlunu hem de yengesini öldürdü!

    Hem oğlunu hem de yengesini öldürdü!

    Adıyaman’da, bipolar hastalığı nedeni ile tedavi gören Zeynep D. (27), tartıştığı yengesi Sultan D. (36) ile kendi oğlu Ali D.’yi (7) boğazından bıçaklayarak öldürdü. Olay sonrası kaçan Zeynep D., sokakta dolaşırken yakalandı. Gözaltına alınan Zeynep D., polislere öldürdüğü oğlunun durumunu sordu.

    Olay, akşam saatlerinde Karapınar Mahallesi’nde meydana geldi. Bipolar hastası Zeynep D. ile yengesi Sultan D. arasında evde bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışma sırasında Zeynep D., mutfaktan aldığı ekmek bıçağı ile Sultan D. ve kendi oğlu Ali D.’nin boğazını kesti. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ambulansla Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Sultan ve Ali D., doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.

    POLİSE ÖLDÜRDÜĞÜ OĞLUNUN DURUMUNU SORDU

    Polis ekipleri, olay sonrası kaçan Zeynep D.’yi yakalamak için çalışma başlattı. Ekipler, Seynep D.’yi sabaha karşı sokakta dolaşırken yakalayarak gözaltına aldı. Hastaneye sağlık kontrolüne getiren Zeynep D., polislere öldürdüğü oğlunun durumunu sordu.

    Zeynep D., daha sonra sorgulanmak üzere Adıyaman İl Emniyet Müdürlüğüne götürüldü.