Etiket: öğretmen

  • Öğretmen çocuğu darp etti iddiası

    Öğretmen çocuğu darp etti iddiası

    Olay dün öğle saatlerinde İstiklal Mahallesi Bediüzzaman Bulvarında bulunan Yavuz Sultan Selim YİBO Ortaokulu’nda yaşandı.  8. sınıfta eğitim gören B.C.T. (13) teneffüs esnasında koridorda Türkçe Öğretmeni B.A.A.’nın arkadaşının peşinden kızarak kovaladığını gördü. Bunun üzerine öğretmeninin peşinden koşan B.C.T. iddiaya göre öğretmeninin yakaladığı arkadaşına vururken öğretmeninin kolundan tutarak “vurmayın hocam” diye engel olmaya çalıştı. Bu sırada sinirlenen öğretmen bu kez yakaladığı çocuğu bırakıp engel olmaya çalışan B.C.T.’yi dövdü. B.C.T.’nin babasını çağıracağını söylemesi üzerine yeniden sinirlenen Türkçe Öğretmeni B.A.A. iddiaya göre öğrencisinin boğazından tutarak duvara vurdu. Olayı gören başka bir öğretmen devreye girerek çocuğu öğretmenin elinden alırken, korkuyla okuldan çıkan çocuk evine giderek durumu ailesine anlattı.

    “Boğazımı tutup beni duvara falan vurdu”

    Öğretmeninin kendisini darp ettiğini annesi Ayşegül T.’ye (39) anlatan B.C.T. okuldan kaçarak kurtulduğunu söyledi. Anne Ayşegül T. ise, 112 Acil Çağrı Merkezini arayarak ihbarda bulundu. İhbar üzerine polis ekipleri çocuğun evine sevk edildi. Polis ekipleri, öğretmenden şikayetçi olduğunu belirten çocuk ve anneyi alarak Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi’nde sağlık kontrolüne götürdü. Burada darp raporu alınan çocuk ve annesi basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
    Yaşadığı olayı anlatan 13 yaşındaki B.C.T., “Öğretmen çocuğu dövüyordu, öğretmen çocuğu baya kovaladı abi. Çocuğu tuttular, ben de hocayı tuttum ‘vurmayın hocam’ diye. Tuttuğum için hoca döndü beni dövdü. Yukarı çıktı. Birde yukarıda arkadaşlarımın yanında benim babamı çağıracağımı söylemem üzerine ‘kimi çağırırsan çağır. Dedeni, amcanı çağır’ dedi. Ben de dedemin öldüğünü söyledim. Sonra gelip bana vurmaya başladı. Boğazımdan tutup duvara falan vurdu beni. Beden salonunun orada Ahmet hoca kurtardı beni” diye konuştu.

    “Gereğinin yapılmasını istiyorum”

    Hastanede basın mensuplarının sorularını yanıtlayan anne Ayşegül T., öğretmenin sürekli problemli olduğunu belirterek, “Sürekli bu hocayla problem yaşıyordu çocuk. Hoca biraz agresif. Arkadaşlarına sordum, arkadaşları da söyledi, onlara da şiddet uyguluyormuş zaten girip çıkıp vuruyormuş. İşte bu olayda böyle olunca, yani öğretmen başka çocuğu döverken benim çocuk biraz duygusal çocuk gönlü olmamış öğretmenin çocuğa vurmasına. ‘Hocam vurmayın’ diye elinden tutarken dönmüş spor salonu önünde buna vurmaya başlamış. Ondan sonra çocuğum müdüre gitmek istemiş bizi çağırmak için. Çocuğumu sınıfa çıkarmış müdüre göndermemiş. Çocuğumu sınıf içinde boynundan tutup duvara vurmuş. Ondan sonra çocuk çantasını alıp eve gelmiş arkadaşıyla birlikte. Bunlara şahit olan bir arkadaşı var zaten o getirdi çocuğumu eve. Yetkililerden buna bir el atmasını istiyorum. Çocuğumu da o okula göndermek istemiyorum artık. Milli eğitime de şikayette bulunacağım zaten, gereğinin yapılmasını istiyorum” dedi.

    Savcılık soruşturma başlattı, okula müfettiş gönderildi

    Hastanedeki işlemlerin ardından polis otosuna binerek Aksaray Polis Merkezine götürülen anne ve çocuk burada ifade vererek öğretmenden şikayetçi oldu. Şikayet üzerine Yavuz Sultan Selim YİBO Ortaokulu Yönetimi tarafından Milli Eğitim Müdürlüğüne dilekçeyle yaşanan olay rapor edildi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü olayla ilgili soruşturma başlatıp bugün itibari ile okula olayın araştırılıp raporlanması için müfettiş gönderdi. Şikayet üzerine Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı da olayla ilgili soruşturma başlattı. Olayla ilgili konuşmak istemeyen öğretmen ise ifadesi için polis merkezine çağırıldı.

  • Öğretmenlik hayali yarım kaldı

    Öğretmenlik hayali yarım kaldı

    Bolu’da, Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tarih Bölümü’nden 2013 yılında mezun olan Halil Acar (36), formasyon alarak 5 yıl boyunca öğretmen olarak atanabilmek için KPSS sınavlarına hazırlandı. Zorlu sınav hazırlığı sürecinde boyunca kasaplık, akaryakıt istasyonlarında çalışan Acar, girdiği son sınavın ardından atanamayınca öğretmenlik hayalinden vazgeçti. 30 yaşında tesadüfen akü satışı yapan bir arkadaşıyla yolu kesişti. Küçük bir sermayeyle akü satmaya başlayan Acar, 6 yılda tahmin edemeyeceği bir noktaya geldi. Bolu’nun her köşesinde yolda kalan vatandaşlara ve adreslere akü teslimatı yapan 36 yaşındaki Acar’ın 3 ilçede ise şubesi bulunuyor. Öğretmenlik hayali yarım kalan ancak hayallerini akü satarak gerçekleştiren Acar, öğretmen adaylarına seslenerek, “Anne-babalarının elinden para beklemeye çalışmasınlar, mücadele etsinler” dedi.

    “Bir türlü devlet dairesine yerleşemedik”

    2013 yılında tarih bölümünden mezun olan ve eğitim sürecinde sürekli çalıştığını ifade eden Halil Acar, “Eğitim süreçlerinde yani her yıl yaz tatilinde, ara tatilde olsun, öğrenci arkadaşlarım, tatile gezmeye giderken ben sürekli bir yerlerde hep çalıştım. Masraflarımı kendim karşılamaya çalıştım. Sağ olsun ailem de eğitim sürecinde her zaman yanımda olmaya çalıştılar. Yani biraz kısıtlı imkanları da okudum. Tarih bölümü bitirdim sonrasında formasyon aldım. Okulu bitirdikten sonra bir yıl Dörtdivan Çok Programlı Lisesi’nde tarih öğretmenliği yaptım, derslere girdim ücretli olarak. Sonrasında Ankara’da 2-3 yıl özel bir okulda görev yaptım. İşte bu süreçte sürekli KPSS’ye hazırlandık, olmadı. Polisliği denedim, onda yine aynı şekilde oldu bir türlü devlet dairesine yerleşemedik” dedi.

    “4 yıl kadar kasaplık mesleğini yaptım”

    Tesadüfen elektrikli bisiklet tamirine gittiği esnada akü satışı yapan arkadaşıyla karşılaştığını belirten Acar, “Süreç devam ederken kasaplık yapmaya başladım. 4 yıl kadar kasaplık mesleğini yaptım. Sonra 2018’de evlendim. Evlendikten sonra belli bir bütçeyle, elektrikli ve benzinli motosiklet alıp satmaya başladık. Tesadüfen bir yere tamire giderken orada bir arkadaş ‘Aküleri aldık, satamadık’ dedi. Ben de dedim ki, ‘Biz satalım bunları’. Aküleri satmaya başladım yavaş yavaş. Ve sonrasında belli bir piyasa oluşturdum. Şu anda Bolu merkezde hizmet veriyoruz. 3 adet de ilçelerde şubemiz var” diye konuştu.

    “Önceden internet sitelerinden müşteriyi buluyordum. Şuan buna vaktim yok”

    Eskiden müşterileri internet üzerinden bulduğunu şuan da ona vakti olmadığını dile getiren Halil Acar, “Müşterilerle konuşurken, ‘Öğretmenim, atanamadım’ dediğimde müşterilerim benimle dertleniyorlar sağ olsunlar. Ve sonra diyorlar ki başka vatandaşlara, ‘Ya işte bir öğretmen kardeşimiz var. Gerçekten güzel bir hizmet sunuyor. Fırsatçılık yapmadan yardımcı oluyor’ diye. Onlar da tanıdıklarına bizi öneriyorlar ve bir kişi bin kişi ediyor. Önceden internet sitelerinden müşteriyi buluyordum. Şu anda mesela benim oralara bakacak fırsatım olmuyor. Burada akü dağıtmaktan” ifadelerine yer verdi.

    “Kötü gidişat olduğunda bunu düzeltecek bir sermayemiz yoktu”

    Atamadıktan sonra karamsarlık yaşadığı dönemlerin olduğunu ifade eden Acar, “Yani karamsarlık illaki oldu. Kesinlikle oluyor. Okuyup atanamadıktan sonra yani dua ediyordum, ‘Allah’ım bana bir yol göster’ diye. Düğünde masraflarımıza kadar mesela ailem zar zor karşıladı. O zaman ailemin de durumu çok iyi değildi. Ama zamanla her şey oluyor. Çalışmak lazım da. 3-4 yıl boyunca sabah çıkıp gece yarısına kadar, eşim olsun, çocuğum olsun, 5 yaşında, ‘Baba sen ne zaman bizimle kalacaksın?’ diye ben çok sorularını duydum. Ama pes etmedim. Bu noktaya geleceğini düşünmüyordum. Kısıtlı bir sermayeyle başladığımız için düşünmüyordum. Çok düşük bir sermayeyle başladık. Kötü gidişat olduğunda bunu düzeltecek bir sermayemiz yoktu” şeklinde konuştu.

    “Annesinin babasının elinden para beklemeye çalışmasınlar mücadele etsinler”

    Son olarak atanamayan ve umudunu yitiren öğretmen adaylarına seslenen Acar, “Şunu söylemek istiyorum okumuş, atanamamış kişiler, sadece devlete bel bağlamaya çalışmasınlar, annesinin babasının elinden para beklemeye çalışmasınlar mücadele etsinler. Yeni iş fikirleri arasınlar. Ben o şekilde yaptım ve tuttu. Mesela bu işlere başladığımda ben kasaplık yaparken bana, ‘Sen öğretmen oldun. Kasaplık yapıyorsun. İşte akaryakıt istasyonunda pompa görevlisi olarak çalışıyorsun’ diyorlardı. Ben ne yapayım yani? Atanamayan arkadaşlar bir yerlerden başlamalı diye düşünüyorum. En azından tekrar devlete girmek KPSS’ye çalışmak gibi bir fikirleri varsa aynı zamanda yeni bir şeyler yapmaya kendileri de çalışsınlar. Hani ilerleyen dönemde devlet olmasa bile ortada kalınmasın” dedi.

  • Kadın öğretmen kadın veli tarafından darp edildi

    Kadın öğretmen kadın veli tarafından darp edildi

    Bilecik merkez İstasyon Mahallesinde hizmet veren TOKİ Ortaokulu’nda görevli Fen Bilimleri Öğretmeni H. İ. bir kadın veli tarafından yaşanan tartışma sonrası darp edildi. Ardından Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne giderek darp raporu olan öğretmen kadın veliden şikayetçi oldu.
    Bu durum sonrası Türk Eğitim Sen Bilecik Şube Başkanı Veli Şahan tepkileri dile getirerek, “Bilecik merkez TOKİ Ortaokulu’nda bir öğretmeninize yapılan çirkin saldırıyı kınıyoruz. Türk Eğitim-Sen olarak, artık MEB’in de harekete geçmesini ve şiddete yönelik kanun teklifinin yasalaşması için adım atmasını bekliyoruz. Sorumluluk makamını işgal edenlerin gerekeni yapması için daha kaç öğretmenimizin mağdur olması ya da ölmesi gerekiyor. Yetmedi mi daha” dedi.

  • Gözyaşları içerisinde emekliliğe ayrıldı

    Gözyaşları içerisinde emekliliğe ayrıldı

    Eskipazar 60. Yıl Vali Nafiz Kayalı İlkokulu öğretmenlerinden Mehmet Kara(65) meslek hayatının 36. yılında emekliye ayrıldı. Öğrencilerine dün son dersini veren Kara’yı, okul idaresi ve öğrencileri veda programı düzenledi. Son dersini verdikten sonra sınıftan ayrılan öğretmen alkışlar eşliğinde görevinden ayrıldı.
    Duygu dolu anlar yaşayan Kara, en son meslektaşına sarıldığında gözyaşlarına hakim olamadı.

  • 4. kattan düşen öğretmen hayata tutunamadı

    4. kattan düşen öğretmen hayata tutunamadı

    Edinilen bilgiye göre, Naci Hakkı Ulusoy İlkokulunda görevli öğretmen evli ve 1 çocuk annesi Meltem Memiş (35), Seyitali Mahallesi’nde, 4. katındaki evinin penceresinden henüz bilinmeyen bir sebeple beton zemine düştü.

    Durumu gören vatandaşların 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmesi üzerine olay yerine gelen ambulansla Memiş, Kula Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Meltem öğretmen burada doktorların tüm çabasına rağmen kurtarılamadı. Meltem öğretmenin vefat haberi eğitim camiasını hüzne boğdu.

    Öte yandan Meltem Memiş’in cenazesi Kula Devlet Hastanesi’nde yapılan ön otopsinin ardından, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için İzmir Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi.
    Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

  • Bakan Tekin, öğretmen ve öğrencilerle buluştu

    Bakan Tekin, öğretmen ve öğrencilerle buluştu

    Bakan Tekin’in ilk durağı Türkoğlu ilçesi Kılılı Mahallesi’nde yapımı devam eden okul oldu. Çelikten yapıldığı öğrenilen okulun inşaatı hakkında yetkililerden bilgi alan Bakan Tekin, ilçeye bağlı Kılılı Geçici Barınma Merkezi Konteyner Kent’e geçti. Burada öğrencilerin çiçekle karşıladığı Bakan Tekin, çiçeği kadın öğretmene hediye etti.

    Konteyner kentteki bungalov sınıf ve kütüphaneye giren Bakan Tekin, öğretmen ve öğrencilerle buluştu. Tekin, buradan Türkoğlu ilçesi Yolderesi Mahallesi’nde öğretmen buluşmasına katılmak için ayrıldı

  • Ortaokul öğretmeninden hayat kurtaran müdahale

    Ortaokul öğretmeninden hayat kurtaran müdahale

    Plevne Ortaokulu öğrencisi Çetin Çelebi, 15 Aralık günü teneffüs esnasında okul bahçesinde arkadaşlarıyla koşup oynarken bir anda fenalaşarak yere yığıldı. Bir süre sonra ayağa kalkmaya çalışan Çelebi, sonra sendeleyerek arkadaşlarının endişeli bakışları arasında yeniden yere düştü. Kalbi duran öğrenciye ilk müdahaleyi nöbetçi öğretmen Anıl Şenol Torbacı yaptı. Bir arkadaşı da montunu çıkartıp başının altına yerleştirdi. Koşuşan öğrenciler ambulans çağrılması için okul idarecilerine bilgi verdi.

    3 dakika boyunca ilk yardım uyguladı

    O sırada ilk yardım eğitimi bulunan Fen Bilgisi Öğretmeni Hüseyin Aktaş hızla geldi. Hareketsiz yatan öğrenciyi kontrol edip önce kalp masajı sonra suni teneffüs yapmaya başladı. 3 dakika boyunca uyguladığı müdahaleyle öğrenci yeniden nefes almaya başladı. Acil sağlık ekiplerinin gelmesi üzerine ambulansla önce Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan öğrenci, daha sonra hayati tehlike kaydıyla Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesine sevk edildi. Yoğun bakım ünitesinde tedavisine başlandı.

    Durumunun iyiye gitmesine üzerine tedavisine serviste devam edildi.

    “İlk yardım eğitimi almıştım, içimdeki hissiyatı anlatmam mümkün değil”

    İlk defa karşılaştığı bu olayda hayatını kurtardığı öğrencisi ve ailesiyle telefonda görüntülü görüşme yapan 41 yaşındaki Aktaş, “Amasya Milli Eğitim Müdürlüğünün düzenlediği ilk yardım eğitimlerine katılmıştım. Bu durumla da karşılaşınca eğitimlerde görüp uyguladığımız suni teneffüs ve kalp masajını yaptım. Bir süre sonra öğrencimin nefes refleksi tekrar geldiğinde içimdeki hissiyatı anlatmam mümkün değil. Çok mutluyum” dedi.

    “Hüseyin hocamız yetişti”

    Öğrenciye ilk müdahaleyi yaptıktan sonra endişeyle beklediği anları hatırlatan nöbetçi öğretmen Anıl Şenol Torbacı, “Bir an işin ucu nereye varacak diye düşündüm. Öğrencimiz şanslı. Çünkü Hüseyin hocamız yetişti. Ambulans da zamanında geldi” diye konuştu.


    Okul müdürü İbrahim Malkoç da, “40 yıllık eğitimciyim. İlk defa böyle bir olayla karşılaştım. Öğretmenlerimle, öğrencilerimle duyarlı davranışlarından dolayı gurur duyuyorum. İnşallah Çetin evladımız da iyileşerek en kısa sürede aramıza katılır” şeklinde konuştu.

    “Meslektaşımızla gurur duyuyoruz”

    Olayı duyar duymaz hastaneye gidip öğrencinin tedavisini takip eden İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Türkmen ise öğretmenlere verilen uygulamalı ilk yardım eğitiminin hayati önemi ve sonucunu bu olayda gördüklerini söyledi. Türkmen, “Öğretmenimizin hayat kurtaran müdahalesini, bahçede ilk andan itibaren canhıraş gayretini görmek bir meslektaşı olarak bizleri gururlandırdı” ifadelerini kullandı.

  • Kalbi duran öğrenciyi öğretmeni kurtardı

    Kalbi duran öğrenciyi öğretmeni kurtardı

    Katıldığı ilk yardım eğitiminde öğrendiği kalp masajı ve suni teneffüsle öğrencisini yaşama bağlayan Hüseyin Aktaş’ın hayat kurtardığı o anlar saniye saniye güvenlik kamerasına yansıdı.
    Plevne Ortaokulu öğrencisi Çetin Çelebi, 15 Aralık günü teneffüs esnasında okul bahçesinde arkadaşlarıyla koşup oynarken bir anda fenalaşarak yere yığıldı. Bir süre sonra ayağa kalkmaya çalışan Çelebi, sonra sendeleyerek arkadaşlarının endişeli bakışları arasında yeniden yere düştü. Kalbi duran öğrenciye ilk müdahaleyi nöbetçi öğretmen Anıl Şenol Torbacı yaptı. Bir arkadaşı da montunu çıkartıp başının altına yerleştirdi. Koşuşan öğrenciler ambulans çağrılması için okul idarecilerine bilgi verdi.

    3 dakika boyunca ilk yardım uyguladı

    O sırada ilk yardım eğitimi bulunan Fen Bilgisi Öğretmeni Hüseyin Aktaş hızla geldi. Hareketsiz yatan öğrenciyi kontrol edip önce kalp masajı sonra suni teneffüs yapmaya başladı. 3 dakika boyunca uyguladığı müdahaleyle öğrenci yeniden nefes almaya başladı. Acil sağlık ekiplerinin gelmesi üzerine ambulansla önce Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan öğrenci, daha sonra hayati tehlike kaydıyla Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesine sevk edildi. Yoğun bakım ünitesinde tedavisine başlandı. Durumunun iyiye gitmesine üzerine tedavisine serviste devam edildi.

    “İlk yardım eğitimi almıştım, içimdeki hissiyatı anlatmam mümkün değil”

    İlk defa karşılaştığı bu olayda hayatını kurtardığı öğrencisi ve ailesiyle telefonda görüntülü görüşme yapan 41 yaşındaki Aktaş, “Amasya Milli Eğitim Müdürlüğünün düzenlediği ilk yardım eğitimlerine katılmıştım. Bu durumla da karşılaşınca eğitimlerde görüp uyguladığımız suni teneffüs ve kalp masajını yaptım. Bir süre sonra öğrencimin nefes refleksi tekrar geldiğinde içimdeki hissiyatı anlatmam mümkün değil. Çok mutluyum” dedi.

    “Hüseyin hocamız yetişti”

    Öğrenciye ilk müdahaleyi yaptıktan sonra endişeyle beklediği anları hatırlatan nöbetçi öğretmen Anıl Şenol Torbacı, “Bir an işin ucu nereye varacak diye düşündüm. Öğrencimiz şanslı. Çünkü Hüseyin hocamız yetişti. Ambulans da zamanında geldi” diye konuştu.
    Okul müdürü İbrahim Malkoç da, “40 yıllık eğitimciyim. İlk defa böyle bir olayla karşılaştım. Öğretmenlerimle, öğrencilerimle duyarlı davranışlarından dolayı gurur duyuyorum. İnşallah Çetin evladımız da iyileşerek en kısa sürede aramıza katılır” şeklinde konuştu.

    “Meslektaşımızla gurur duyuyoruz”

    Olayı duyar duymaz hastaneye gidip öğrencinin tedavisini takip eden İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Türkmen ise öğretmenlere verilen uygulamalı ilk yardım eğitiminin hayati önemi ve sonucunu bu olayda gördüklerini söyledi. Türkmen, “Öğretmenimizin hayat kurtaran müdahalesini, bahçede ilk andan itibaren canhıraş gayretini görmek bir meslektaşı olarak bizleri gururlandırdı” ifadelerini kullandı.

  • LÖSEV’den öğretmenlere eğitim semineri

    LÖSEV’den öğretmenlere eğitim semineri

    Merkez İmam Hatip Anadolu Lisesinde düzenlenen seminere öğretmenler yoğun ilgi gösterdi. Seminerde LÖSEV İnci Projesi hakkında bilgi sunan Proje Sorumlusu Hazal Çolak, 81 ilde öğrencilere yönelik eğitimler düzenlediklerini belirterek, “Sizin de bunu bilip, kendi okulunuzda öğrencilerinize anlatabilmenizi istiyoruz. Hepimiz gönüllü bir öğretmenimiz olun istiyoruz” dedi.

    Proje Sorumlusu Beyza Ataman ise anasınıfından liseye kadar tüm öğrencilere eğitimler düzenlediklerini belirterek, “Ancak eğitimcinin eğitimi dediğimizde bir programımız var. Bu programımıza da şimdi öğretmenlerimizi davet ediyoruz. Aslında onlara LÖSEV’i anlatıyoruz. Onların bizler için neler yapabileceğini anlatıyoruz. Sonunda da onlara dijital bir sertifika gönderimi sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.
    LÖSEV’DE gönüllü olarak görev aldığını belirten eğitimci Aydan Önder de, “LÖSEV’de 5’inci yılım. Çocuklarla olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Hepinizi gönüllü olmaya davet ediyor, programa katılım sağladığınız için çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • Emekli öğretmen kooperatif başkanı oldu

    Emekli öğretmen kooperatif başkanı oldu

    İncesu ilçesinde yaşayan 55 yaşındaki Tayyibe Genel, 33 yıllık öğretmenlik hayatının ardından emekli oldu. İlçede bulunan halk eğitim merkezinde dikiş kursuna giden Genel, burada dikiş yapmayı öğrendi. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek’in kentte göreve başlamasının ardından ilçede açılan kadın kooperatifinde başkanlık yapmaya başlayan Tayyibe Genel, burada kooperatif üyesi kadınlar ile birlikte dış giyim ürünleri üreterek, ekonomiye katkı sunuyor.
    Kooperatifin çalışmaları hakkında bilgiler veren Genel, “Ben daha önce öğretmendim ve emekli oldum. Emekli olduktan sonra dikiş kurslarına katıldım. Daha sonra valimizin katkılarıyla açılan ve kooperatife katıldım. Burada üretime devam ediyoruz. Kursiyer olarak başladım ama şimdi üretici olarak aktif halde çalışıyorum. Daha öncesinde her şeyi yapıyorduk ama bunun başarıya götürmediğini anladık. Ürün yelpazemizi mümkün olduğu kadar daralttık. Şuanda dış giyim üzerine çalışıyoruz. Özellikle yağmurluk dikimi yapıyoruz. Eşofman takımı, ilçemizde bulunan bazı okullara okul forması şeklinde yolumuza devam ediyoruz” dedi.
    Kooperatiflerin kadınlara çok şey kattığını kaydeden Genel, “Kooperatifler kadınlara çok şey kattı. Bizim gücümüzü valimiz çok güzel tespit etti ve kadının gücüne sonuna kadar inandı. Bizi destekledi ve kadının ekonomik hayatta var oluşuna destek verdi. Sonsuz teşekkür etmek istiyorum. Kendi enerjisiyle bize ilham oldu. Kooperatif işi çok kolay bir iş değil. Öncelikle çalışma disiplini ve sabır olması gerekiyor. Kadınlarında kendilerine inanmaları gerekiyor. Birde arkalarında bizim valimiz gibi bir vali varsa başarı kendiliğinden gelecektir. Bizden desteklerini esirgemeyen Kaymakamımız Aydın Göçer’e de çok teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.