Etiket: oğul

  • “Babamı öldürmek istemedim”

    “Babamı öldürmek istemedim”

    Olay, dün gece 00.30 sıralarında merkez Osmangazi ilçesi Yunuseli Mahallesi 640’ıncı sokaktaki bir evde meydana geldi. İddiaya göre 2 yıldır psikolojik tedavi gören Emre Şentürk, (23) kendini eve kapattı. Oğlunun bu durumda olmasına üzülen baba Niyazi Şentürk (50), oğluna “Sen kendini bu evde iyi hissetmiyorsun, evi değiştirelim” demesi üzerine ikili arasında sözlü tartışma başladı. Tartışmanın büyümesiyle evdeki tüfeği alan Emre Şentürk, babasını karın boşluğundan vurdu. Silah sesleri üzerine aile fertleri odaya koştuklarında Niyazi Şentürk’ün kanlar içinde yerde olduğunu gördü. Durum hemen 112 ekiplerine bildirilirken, Emre Şentürk ise olay yerinden yalın ayak kaçtı. Sağlık ekiplerince olay yerinde ilk müdahalesi yapılan 2 çocuk babası Niyazi Şentürk, kaldırıldığı Çekirge Devlet Hastanesi’nde doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.

    İşlenen cinayet sonrası tahkikat başlatan polis ekipleri babasını vuran alüminyum fabrikasında işçi Emre Şentürk’ü 5 kilometre uzaklıkta yakaladı. Gözaltına alınan şüpheli emniyetteki ifadesinde, “Gece işten geldikten sonra annem ve kız kardeşim uyurken, babamla sohbet ettik. Daha önceden psikolojik sorunlarım olduğu için babam, ‘Oğlum niye içine kapanıyorsun. İstersen evi taşıyalım’ dedi. Konu uzayınca tartışmaya başladık” dediği öğrenildi.

    Öte yandan Emre Şentürk, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şentürk, adliyeye sevk edilmek için polis aracına bindirildiği sırada, “Ben babamı öldürmek istemedim” dedi.

  • Hayırsız evlat “pes” dedirtti

    Hayırsız evlat “pes” dedirtti

    Olay saat 13.00 de Ertuğrulgazi Mahallesi Marmaris Sokak’ta bulunan bir sitenin dairesinde meydana geldi. Halit Ö.(74), dairesinin kapısını açtığında şoke oldu.

    Dairenin içinde eşyalarının olmadığını, oğlu Ali Ö.(46)’nün evde olduğunu fark etti. Öfkelenen baba, eşyalarının nerede olduğunu sordu. Oğlu eşyalarını sattığını söyleyince öfkelenen baba, polise şikayette bulundu. Evdeki eşyaları satan Ali Ö. gözaltına alındı.

    Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • Somali CB’nin oğluna yakalama kararı

    Somali CB’nin oğluna yakalama kararı

    Fatih’te 30 Kasım tarihinde Katip Kasım Mahallesi Kennedy Caddesi Aksaray istikametinde iddiaya göre Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud’un oğlu Mohammed Hassan Shekh Mohamud, Somali Konsolosluğu’na ait koruma kararı bulunan araçla, motosikletli kurye Yunus Emre Göçer’e çarptı. Çarpmanın etkisiyle savrulan 38 yaşındaki Göçer, ağır şekilde yaralandı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri ağır yaralı motosiklet sürücüsünü Göçer’i hastaneye kaldırdı. Bir süre yoğun bakımda tedavi gören, 1’i engelli 2 çocuk babası olduğu öğrenilen Göçer, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

    Kazanın ardından polis merkezinde ifadesi alındığı öğrenilen Mohammed Hassan Shekh Mohamud’un önce serbest bırakıldığı, daha sonra hakkındaki soruşturma çerçevesinde yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri uygulandığı öğrenildi.

    Daha sonra Savcılıkça Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne düzenlenen talep yazısında, şüpheli Mohamud’a ulaşılamadığı ve şüphelinin yurt dışı çıkış kaydının bulunduğu ve ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan yakalama kararı çıkarılması talep edildi.

    Yakalama kararı çıkarıldı

    Şüphelinin 2 Aralık 2023’de Türkiye’den ayrıldığının tespit edildiği ve hakkında yakalama kararı çıkarıldığı öğrenildi.

    Konuya ilişkin Başsavcılıktan açıklama

    Konuya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, “30 Kasım 2023 tarihinde Kennedy Caddesi Aksaray istikametinde; Yunus Emre Göçer isimli şahsın sevk ve idaresindeki 16 AFL 804 plaka sayılı motosiklet ile Mohamed Hassan Seıkh Mohamud isimli şüphelinin sevk ve idaresindeki Somali Konsolosluğuna ait koruma kararı bulunan 06 CD 4581 plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde, Yunus Emre Göçer’in yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı, bunun üzerine ‘taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma’ suçundan şüpheli hakkında soruşturmaya başlanıldığı, olaydan hemen sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında motosiklet sürücüsünün Karayolları Trafik Kanununun 56/1-A maddesindeki şerit değiştirme kuralını ihlal ettiği gerekçesiyle kusurlu olduğunun belirtildiği, araç sürücüsüne kusur atfedilmediği, buna istinaden 30 Kasım 2023 tarihinde araç sürücüsünün ‘şüpheli’ sıfatıyla ifadesi alınarak bu aşamada eylemin ‘taksirle yaralama’ suçunu oluşturması ve bildirilen kusur durumuna göre serbest bırakıldığı, soruşturmanın devamında Yunus Emre Göçer’in yaralı olarak kaldırıldığı hastanede 06 Aralık 2023 tarihinde vefat ettiği, Yunus Emre Göçer’in ölümü ile birlikte eylemin TCK’nın 85. Maddesinde tanımlı ‘taksirle öldürme’ suçuna dönüştüğü, 06 Aralık 2023 tarihinde Yunus Emre Göçer’in ölü muayene işlemlerinin yapıldığı, akabinde dosyanın kusur tespiti için 07 Aralık 2023 tarihinde Trafik bilirkişisine gönderildiği, aynı gün verilen raporda araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu, motosiklet sürücüsünün kusurun bulunmadığını belirtilmesi üzerine şüphelinin mevcutlu hazır edilmesi için kolluk kuvvetlerine talimat verildiği, yapılan araştırmalarda şüphelinin 02 Aralık 2023 tarihinde Türkiye’den ayrıldığının tespit edildiği ve bu nedenle 8 Aralık 2023 tarihinde hakkında yakalama kararı çıkarıldığı, ayrıca kaza tespit tutanağındaki tespitler ile trafik bilirkişisi raporu arasındaki çelişkilerin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Şube’sine gönderildiği, soruşturmanın titizlikle yürütüldüğü kamuoyunun bilgilerine sunulur” ifadelerine yer verildi.

  • Kaçak avcılık yapan baba oğula büyük ceza

    Kaçak avcılık yapan baba oğula büyük ceza

    Muş İl Jandarma Komutanlığı Asayiş Şube Müdürlüğü Çevre, Doğa ve Hayvan Koruma Timi tarafından Hasköy ilçesi Büvetli köyü sınırları içerisinde bulunan özel koruma alanı ve Karasu Nehri’nde yaptığı kontrol ve denetimler sonucu ticari amaçla germe ağlarla balık tutan H.B. ve oğlu E.B.’yi suçüstü yakaladı. Baba ve oğluna Hasköy İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce kişi başı ayrı ayrı olmak üzere 5 bin 628 TL idari para cezası uygulandı.

    Karasu Nehri’nde yapılan denetim ve kontrollerde ise germe balık ağları, 2 adet kamyon tekeri iç lastiğinden yapılma ilkel lastik bot ele geçirildiği belirtildi

  • Şarampole düşen otomobilde baba-oğul yaralandı

    Şarampole düşen otomobilde baba-oğul yaralandı

    Kaza, Aksaray-Konya Karayolu Yenikent beldesi yakınlarında yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray’dan Konya istikametine seyreden Abdurrahman T. (39) yönetimindeki otomobil, sürücünün fırtına nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole düştü.

    Şarampolde bulunan ağaca çarparak durabilen otomobil hurdaya dönerken, sürücü ve 11 yaşındaki oğlu Mert Mürsel T. yaralandı. Diğer sürücülerin fark ettiği kaza hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirildi.

    İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık kipleri sevk edildi. Yaralı baba ve oğlu Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi’ne kaldırılırken, durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Polis ekipleri kazayla ilgili inceleme yaptı.

  • Cinayet zanlısı ve babası hakim karşısında

    Cinayet zanlısı ve babası hakim karşısında

    Olay, gece saatlerinde Tokat’ın Pazar ilçesi Üzümören kasabasında yaşandı. İki aile arasında mera tartışması nedeniyle geçmişten gelen husumet bulunuyordu. Furkan Gül (23) isimli şahsın, husumetlisi olan Şaban Yazar (35) ve E.Y. (38) isimli şahısları Üzümören kasabasında av tüfeğiyle vurması sonucu Yazar ve E.Y. yaralandı. Olay yerinde bulunan vatandaşların ihbarı üzerine kasabaya sağlık ekipleri sevk edildi.

    Olayda yaralanan Yazar ve E.Y., Pazar Devlet Hastanesine sevk edildi. Hastanede yapılan bütün müdahalelere rağmen Şaban Yazar kurtarılamayarak hayatını kaybetti. E.Y. ise Tokat Devlet Hastanesine sevk edildi.

    Olayın ardından kaçan Furkan Gül, gece saatlerinde jandarma ekiplerince yakalandı. Karakoldaki işlemlerinin ardından Furkan Gül ve babası Mustafa Gül bugün öğlen saatlerinde adliyeye sevk edildi

  • Gazi babasını öldüren sanığın akıl hastası çıktı

    Gazi babasını öldüren sanığın akıl hastası çıktı

    Kıbrıs gazisi Duran Altınok’u (70) tabancayla vurarak öldüren oğlunun tutuklu yargılandığı davada, beklenen akıl sağlığı raporu çıktı. Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada mahkeme heyeti; sanık Barış Altınok’un (40) ‘kasten öldürme’ suçunu işlediğinin sabit olduğunu, ancak sanığın suçu işlediği tarih itibarıyla alınan heyet raporunda ‘akıl hastası’ olduğunun anlaşıldığını belirterek, sanığa bu suçtan ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Mahkeme heyeti ayrıca sanığın yüksek güvenlikli bir sağlık kurumunda tedavi ve koruma altına alınmasına hükmetti.

    Olay

    Geçtiğimiz Ağustos ayında merkeze bağlı Değirmenkaşı köyünde meydana geldi. Barış Altınok ile Kıbrıs Gazisi babası Duran Altınok arasında çıkan tartışmada Barış Altınok, evde bulunan tabanca ile babası Duran Altınok’u vurarak öldürdü.

  • Mesleğini evlatlarıyla yaşatıyor

    Mesleğini evlatlarıyla yaşatıyor

    bulunan atölyesinde yarım asıra yakındır mobilya ustalığını kardeşi ile büyük bir aşk ve özenle sürdürerek sanatını devam eden Şener Soyupak, mesleğini sürdürecek çırak bulamadığı için yetiştirdiği mimar ve mühendis evlatlarından destek alıyor. Çocukluğundan bu yana emek verdiği mesleğini ailecek ayakta tutmaya çalışan Souyupak, zanaatının unutulmasından korkuyor.

    Denizli’de 1988 yılından bu yana kerestede çalışarak iş hayatına atılan Şener Soyupak (50), 16 yaşındayken el ele verdiği kardeşi Ahmet Soyupak (48) ile mobilya sektörüne yöneldi. 1998 yılında marangozlukta el emeği göz nuru olarak ürettikleri mobilyalar ile kentteki birçok vatandaşların evini süsleyen Şener Soyupak, çocukluk yaşlarından itibaren başladıkları çalışma sürecine kendileri gibi ufak yaşlardayken bulunan Cüneyt (26) ile Hüsnü (28) isimli çocuklarını da dahil etti. Yaz ayları başta olmak üzere kendi çocuklarına mesleğin inceliklerini öğreten baba Soyupak, çırak olarak eğitti Hüsnü’nün mühendis ve Cüneyt’in ise mimar olması ile işlerini daha da geliştirdi. Soyupak kardeşler, mesleklerini gelecek nesillere aktarmak isterken, mimar ve mühendis evlatlar ise bilgi ile becerileri ile babalarını mesleğine sahip çıkmaya çalışıyor.

    “Mimar ve mühendis çocuklarım işin mutfağında yetiştiler”

    Sektöre kardeşi ile birlikte çocuk yaşlarda başladığını ve uzun yıllar geçmesine rağmen bırakmadıklarını ifade eden Şener Soyupak, “Aile olarak bu el ve gönül verdik. 1998 yılından bu yana bu işlerle uğraşıyoruz. Bu mobilya sektörüne ise kerestecilik işinden girdim. Mobilya işinde sanat olduğunu fark ettiğim için buraya yöneldim. Ustaların eski bir tabiri vardır. ‘Eti senin kemiği benim’ diye. İnsanlarımız çocuklarını zanaatkar olan işlere getirmeleri gerekiyor. Ustalık ve zanaat gerektiren meslekler için yeni gençler yetişmesi lazım. Emin olun önümüzdeki dönemde bu çok daha büyüyecek. Bu sıkıntılar çok fazla gündeme gelecek. Çalıştıracak yeni gençler bulunmayacak. İki tane oğlum var. Birisi mimar diğeri mühendis ve kızım ise daha küçük. Mimar ve mühendis çocuklarım işin mutfağında yetiştiler. Çok şükür birlikteliğimiz hala devam ediyor. Yeri geliyor bize güncel sektörlerden yön veriyorlar. Ellerinden geldiğince bize yardımcı oluyorlar” dedi.

    “Yaptığımız iş bir sanat işidir”

    Çırak sıkıntısı yaşadıklarını ve çocukların okul döneminden itibaren zanaat mesleklerine yöneltilmesi gerektiğini söyleyen Ahmet Soyupak ise “Ben ortaokulu bitirdim ve 1988 yılında abim ile birlikte zanaat işinde faaliyet gösteriyoruz. O zaman ilkokuldan çıkan çocuklarda okuyan okumaya devam ediyordu ama okumayan ise çalışmaya geliyordu. O zaman eleman sıkıntısı yoktu. Bu sektörde elaman sıkıntısı çok. Bu sebepten dolayı çırak ve usta yetişmediği için yeri geliyor biz çalışıyoruz yeri geliyor mühendis ile mimar yiyenlerim çalışıyor. Bazen de dışardan destek alarak sürdürmeye çalışıyoruz. Yaptığımız iş bir sanat işidir. Görselliği çok önemlidir. Son zamanlarda teknolojinin ilerlemesi ile güzel işler yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Öğrencilerin zanaata teşvik edilmesi gerekiyor”

    Uzun yıllar Soyupak ailesinin içerisinde emek veren ve sanatını her daim sürmeye çalışan mobilya ustası Şinası Altın ise “20 yıldan bu yana Soyupak ailesi ile birlikte çalışıyorum. Her şey için çalışıp, çabalıyoruz ama şu anda eleman sıkıntısı var. Mallaesef bu şekilde devam ederse sektör bitecek. Eğitim sisteminde kaynaklanan bir sorun bulunuyor. Meslek liselerinde bulunan öğrencilerin zanaata teşvik edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

    Okuduğu mimarlık alanında yürüttüğü çalışmalarının yanında boş vakitlerini ise baba mesleğine ayıran Cüneyt Soyupak da “Yaklaşık 12 yaşımdan beri yazları başta olmak üzere mobilya sektörünün içerisindeyim. Tabi mesleğimi seçerken mobilya sektörü de bizim için avantajlı oldu. Babam 16 yaşından bu yana sektörün içinde olduğu için tadilat ve inşaat başta olmak üzere birçok konuda kendi bilgi ve birikimi ile devam etti. Tabi ben mühendis olan abim ile birlikte yetiştiğim için bu işleri daha çok profesyonelleştirmeye başladım. Tasarımlarımız ve çizimlerimiz ile katkı yapıyoruz. Villa, apartman ve tadilat projelerimiz bulunuyor. Yaptığımız projeler ile kentimize katkı sunmaya çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.

    “İnsanların yuva olarak adlandırdığı yerleri nasıl şekillendirebiliriz düşüncesi ile yola çıktık”

    Yaptığı başarılı çalışmalar ile babasına yardımcı olan inşaat mühendisi Hüsnü Soyupak ise “Kendimi bildim bileli bu işlerin içindeyim. Babam sağolsun bu konuda bizi fazla çalıştırdı. Çalışın ve okumanın kıymetini bilin diye bizi yönlendirdi. Biz de yazları çok aktif bir şekilde babamın yanında çalıştık. Ondan sonra ise üniversite sınavına girip, inşaat mühendisliği bölümünü kazandım. Bu kazanmamdaki en büyük sebeplerden biri de yıllardır bu işin içinde olmamdır. Bu alanda kendimizi nasıl geliştirebiliriz, nasıl halkımıza hizmet ederiz, insanların yuva olarak adlandırdığı yerleri nasıl şekillendirebiliriz düşüncesi ile yola çıktık” dedi.

  • “Annem beni bayramlarda sırtında gezdiriyordu”

    “Annem beni bayramlarda sırtında gezdiriyordu”

    Türkiye’de ve 14 ülkede gönüllü yardım faaliyeti yürüten “İyilik Ailesi Platformu” üyeleri, Muş’ta yaşayan 12 yaşındaki engelli Emir Ali Uslu’nun akülü tekerlekli sandalye hayalini gerçekleştirdi. Muş merkeze 50 kilometre uzaklıktaki Karabey köyünde yaşayan Uslu, havale geçirmesi sonucunda 2 yaşındayken engelli kaldı. 10 yıldır engelli çocuğuna gözü gibi bakan anne, özellikle bayramlarda çocuğunu sırtında taşıyarak köyde gezdiriyordu.
    Köy yerinde sırtından çocuğunu gezdirmesi oldukça zor olduğu için sosyal medyadan İyilik Ailesi Platformu’na ulaşan annenin çağrısına duyarsız kalmayan platformun Muş’taki üyeleri, akülü sandalyeyi köye götürerek Emir Ali’ye hediye etti. Akülü sandalyeye kavuştuğu için çok mutlu olduğunu ifade eden Uslu, bayramlarda annesinin kendisini sırtında gezdirdiğini ifade ederek, “Annem beni sırtımda gezdiriyordu. Çok zorluk çekiyordu. Eski bir sandalyem vardı. Eski olduğu için yolda gitmiyordu. Çok mutlu oldum, teşekkürler. Artık akülü tekerlekli sandalye ile okula gidebiliyorum. Annem beni bayramlarda sırtında gezdiriyordu, çok zorluk çekiyordu. Bayrama gidemediğim için çok üzülüyordum. Annem beni sırtında bayramlara götürüyordu ve getiriyordu” dedi.

    Emir’in ailesinin kendilerine sosyal medyadan ulaştığını ifade eden İyilik Ailesi Platformu Muş Sorumlusu Ömer Varlık, “Bizler Muş’ta sosyal sorumluluk projelerini yürütüyoruz. Emir Ali bize sosyal medyadan ulaştı. Emir Ali yürüme sıkıntısı çekiyor. Belden aşağısı tutmuyor, yürüyemiyor. Bu olay bize sosyal medyadan ulaştı. Bizde Emir Ali’nin isteğini ve talebini yerine getirdik. Ankara’daki ve İstanbul’daki ekibimize video gönderdik. Bize akülü sandalye gönderdiler. Karabey köyüne geldik. Akülü sandalyesini teslim ettik. Emir Ali’nin mutluluğunu görünce bizlerde mutlu oluyoruz. Bu işleri yapmaya devam edeceğiz. Emeği geçenlere teşekkür ederiz. Emir Ali’nin evi köyün dışında kalıyor. Arkadaşlarının yanına gidemiyordu. Bu nedenle üzülüyordu. Arkadaşlarının yanına rahat gidip gelemiyordu, oynayamıyordu. Arkadaşları ona uğruyordu. Annesi Emir Ali’yi sırtında taşıyıp arkadaşların yanına götürüyordu ya da okula götürüyordu. Emir Ali’nin sandalyesi vardı. Eski olduğu için fazla işlevi yoktu. İş görmüyordu. Bizde Emir Ali’ye akülü sandalye verdik. Arkadaşlarının yanına ve okula daha rahat gitsin gelsin diye. Kendisi köyde daha rahat gezsin diye akülü sandalye verdik” şeklinde konuştu.
    Oğlunun havale geçirdikten sonra engelli kaldığını söyleyen baba Mevlit Uslu ise “Emir Ali 2 yaşında havale geçirdi. Şimdi 12 yaşında. Havaleden sonra maalesef belden aşağı tutmuyor ve yürüyemiyor. İyilik Ailesine ulaştık. Allah razı olsun, yardımcı oldular. Durumumuzu anlattık. Akülü araba getirdiler. Emir Ali çok mutlu oldu. Arkadaşlarının yanına gidemiyordu, oyun oynamıyordu. Evimiz köyün dışında. Ben veya annesi sırtımızda götürüyorduk Emir Ali’yi. Çiftçilikle uğraşıyoruz. Emir ve bizde çok sevindik. Eski bir sandalyesi vardı, iş görmüyordu. Şimdi ise kendi imkanlarıyla gidip geliyor. Ben ve annesi Emir Ali’yi sırtımızda okula ve arkadaşlarının yanına götürüyorduk. Ali artık arkadaşlarının yanına rahat gidip gelebilir” ifadelerini kullandı.

    Anne Fatma Uslu da, Emir’i bayram günlerinde sırtında taşıyarak köyde gezdirdiğini ifade ederek, “Emir Ali çok zorluk çekti. Şu an çok güzel oldu. Allah razı olsun, teşekkür ederiz. Bayram günü bana çok zor geliyordu. Emir Ali’ye de zor geliyordu. Emir Ali akülü arabasıyla artık gidip geliyor. Emir ve bende çok mutlu oldum. Bayram günü çocuklar hepsi geziyor. Emir Ali gidemediği için ağlıyordu. Bayramda misafir eve geliyor bende onlarla ilgileniyorum. Emir Ali köye bayrama gidemiyor ve üzülüyor. Emir Ali’yi sırtımda taşıdığım için utanıyorum. Şimdi akülü tekerlekli sandalyesi var, o da mutlu oldu bende mutlu oldum. Artık Emir Ali okula tek başına gidebilir, çocukların yanına gidebilir. Ben de çok rahatladım” dedi.

  • Son mermisi oğluna isabet etti

    Son mermisi oğluna isabet etti

    Olay, Orhangazi’ye bağlı Yeniköy Mahallesi meydanında meydana geldi.  Cumhuriyet Bayramı kutlamaları esnasında Yaşar B. (57) tabanca ile havaya ateş etti. Yaşar B., tabancada kalan son mermiyi düşürmek için yere doğru tetik düşürünce silah patladı. Tabancadan çıkan mermi yerden sekerek o esnada orada bankta oturan ve Yaşar B.’nin oğlu olduğu öğrenilen Furkan B.’nin (21) boynuna isabet etti. Yaralanan Furkan B. çevredeki vatandaşlar tarafından özel araçla Orhangazi Devlet Hastanesine kaldırıldı. Yaşar B. ise jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.