Etiket: okul

  • Eğitime başlayacak öğrencilerin maskeleri İnegöl’den

    Eğitime başlayacak öğrencilerin maskeleri İnegöl’den

    İnegöl Belediyesi, şehrimizde Pazartesi günü eğitim öğretime başlayacak öğrenciler için maskeleri hazırladı. 23 bin 800 maske, ücretsiz olarak öğrencilere dağıtılmak üzere okul yöneticilerine teslim edildi.

    Pandemi sürecinde maske üretimiyle Türkiye’ye örnek olan ve bugüne kadar 5 milyon maske üreterek ücretsiz olarak dağıtan İnegöl Belediyesi, öğrencileri de unutmadı. Pazartesi günü ana sınıfı, 1, 8 ve 12’nci sınıflarda başlayacak olan eğitim öğretim yılı öncesi öğrencilere dağıtılmak üzere 23 bin 800 adet maske hazırlandı. Maskeler okul idarecilerine teslim edildi.

    5 MİLYON MASKE ÜRETİLDİ

    Cuma günü Beşinci Mevsim Kültür Merkezinde yapılan maske teslim töreni öncesi açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Alper Taban, “Bildiğimiz gibi önümüzdeki hafta anasınıfı, 1’inci sınıf, 8 ve 12’nci sınıf öğrencilerimiz okullarında olacaklar. Tabi salgın devam ediyor ve bu süreçte çocuklarımızı da muhafaza edebilmek adına Beşinci Mevsim Kurs Merkezinde kıymetli hocalarımız öğrencilerimiz için maske hazırladılar. Yine devamında da destek olmak istiyoruz. Bugüne kadar bu şehirde 5 milyona varan maske üretimi gerçekleştirdik. Ve bunu tamamen kendi imkanlarımızla yaptık. Belki de pek çok vilayete ve büyük şehire nasip olmayan işi yaptık aslında. Basit bir maskeyle vatandaşımızın kendisini muhafaza etmesine, korumasına destek olmuş olduk” dedi.

    ÖĞRENCİLER İÇİN ÖZEL 23 BİN 800 MASKE

    Her öğrenciye iki maske hazırlandığını kaydeden Taban, “Bugün de hem çocuklarımıza uygun maskeler hem de gençlerimize uygun maskeler hazırlandı. Yaklaşık 23 bin maske teslimatını okul idarecilerimize yapacağız. Öğrencilerimiz ders başı yaptıklarında maskelerini masalarında bulsunlar istiyoruz. Her öğrenciye 2 maske olarak hazırlandı. Ama tüm merkezlerimizden maske dağıtımlarımız hiçbir kayıt vermeksizin alabiliyor vatandaşlarımız. Maske üretimimiz devam ediyor. Lakin artık kayıt tutarak toplu olarak değil 1’er adet kayıt almadan veriyoruz. Yeni öğretim yılımızın da bu vesileyle hayırlı olmasını diliyorum. Yeni bir dönemi test edeceğiz. Kolay olmayan zorlu bir süreç. İyi bir öğretim yılı olmasını arzu ediyoruz” açıklamalarında bulundu.

    Milli Eğitim Müdürü Ali Doğru ise “Biz bu günlerde heyecanlıyız. Pazartesi günü ana sınıfı ve 1’inci sınıflar okullarına başlayacaklar Sayın Bakanımızın talimatları doğrultusunda. Bugüne kadar olduğu gibi bugün de Belediye Başkanımız destek verdiler. Pazartesi günü ders başı yapacak öğrencilerimiz için belediyemiz 23 bin 800 maskeyi bugün bizlere teslim ediyorlar. Biz tüm öğrencilerimiz, velilerimiz ve eğitim camiası adına Başkanımıza teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

    MASKE ÜRETİCİLERİNE TATLILI TEŞEKKÜR

    Salgın başladığından bu yana okullarda uzaktan eğitimin devam ettiğini hatırlatan Doğru, “Kısmen yine devam edecek. Anasınıfı, 1’inci sınıflar, 8 ve 12’nci sınıflar okullarına devam edecekler. Diğer öğrencilerimiz uzaktan eğitim ile eğitimden kopmamış olacaklar. Bu süreçte canla başla yorulmadan çalışan çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Okullarımızda her türlü tedbiri aldık. Pazartesi itibariyle çocuklarımız sağlıklı bir ortamda eğitimlerine başlayacaklar” şeklinde konuştu. Ali Doğru, maske üretiminde emek harcayan İNESMEK usta öğreticilerine eğitim camiası adına tatlı ikramında bulunarak teşekkür etti.

  • Aynı şehirde bir gün arayla iki farklı okulda virüs paniği

    Aynı şehirde bir gün arayla iki farklı okulda virüs paniği

    Zonguldak Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görevli öğretmenin Covid-19 testi pozitif çıktı, okul müdürü ve 4 öğretmen ile 23 öğrenci karantina altına alındı. Dünde Zonguldak Merkez Yayla Ortaokulu’nda eğitim gören 8’inci sınıf öğrencisinin testi pozitif çıkmış 24 öğrenci ve 2 öğretmen karantinaya alınmıştı.

    Zonguldak’ta Karaelmas Mahallesi Şehit Bülent Şanal Caddesi’nde bulunan Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görevli öğretmene geçen hafta Covid-19 testi yapıldı. Test sonucu pozitif çıkan öğretmen evinde tedavi altına alındı.

    İl Sağlık Müdürlüğü filyasyon ekiplerinin çalışması sonunda da temaslı oldukları saptanan okul müdürü ve 4 öğretmen ile 23 öğrenci önlem amaçlı evlerinde karantinaya alındı.

    Karantina sürelerinin öğretmenler için pazar günü, öğrenciler için pazartesi günü sona ereceği açıklandı.

    DÜNDE BİR ORTAOKULDA ÖĞRENCİDE VİRÜS ÇIKMIŞTI

    Dün ise Zonguldak Merkez Yayla Ortaokulu’nda eğitim gören 8’inci sınıf öğrencisinin koronavirüs testinin pozitif çıkması üzerine sınıfındaki 24 öğrenci ile 2 öğretmen karantina altına alınmıştı.

     

  • Kestel’de yüz yüze eğitim öncesi büyük hazırlık

    Kestel’de yüz yüze eğitim öncesi büyük hazırlık

    Kestel’de, 21 Eylül’de yüz yüze eğitime başlayacak olan okullar, Belediye ekipleri tarafından, koronavirüsle mücadele kapsamında dezenfekte ediliyor.

    21 Eylül Pazartesi günü 1. sınıflar ve okul öncesi öğrencilerin eğitime başlayacakları okulların koronavirüse karşı dezenfekte edilmesi amacıyla, Kestel Belediyesi çalışmalarına başladı. Özel kıyafetli ekipler, sınıflar başta olmak üzere, öğrencilerin toplu olarak kullandıkları yemekhane, konferans salonu, lavabo, koridor ve bahçe gibi alanlarda özel ilaçlarla dezenfekte işlemi gerçekleştirdi.

    Ayrıca uzun bir süredir eğitim-öğretimin devam etmediği okullarda peyzaj ve bahçe düzenleme çalışmaları da yapıldı. Konuya ilişkin konuşan Kestel Belediye Başkanı Önder Tanır, ‘’Bu yıl tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de COVİD-19’ün etkisi altında. Bundan dolayı 21 Eylül’de yüz yüze eğitimin başlayacağı okullarımızda daha da hassas davranıyoruz. Yeni eğitim dönemi öncesinde öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin sağlığı ile anne-babaların huzuru bizler için çok önemli. Çocuklarımızın sağlıklı ortamlarda eğitim alması adına tüm okullarımızdaki dezenfeksiyon işlemlerimizi aralıksız sürdüreceğiz. ‘’ diye konuştu.

  • Harmancık’a 3 yeni eğitim yuvası

    Harmancık’a 3 yeni eğitim yuvası

    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, yapımına hayırsever bir vatandaş tarafından başlanan, inşaatını Büyükşehir Belediyesi’nin üstlendiği Harmancık İmam Hatip Ortaokulu, Şehit Adil Kınık İlkokulu ve Halk Eğitim Merkezi’nde incelemelerde bulundu.

    Başkan Alinur Aktaş, ilçe ekonomisine can suyu olması beklenen Harmancık Kent Mobilyaları Üretim Tesisi açılışının ardından, bölgede tek adada yaptırılan 3 farklı eğitim yuvasının inşaat alanını gezdi. AK Parti İl Başkanı Ayhan Salman ile birlikte yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi alan Başkan Aktaş, okulun açılışının 23 Ekim tarihinde Harmancık’ta planlanan Bursa Turizm Tanıtma Birliği Meclis Toplantısı öncesinde yapılabileceğini açıkladı. Başkan Aktaş’ın okul inceleme gezisine Bursa milletvekilleri Efkan Ala, Osman Mesten, Atilla Ödünç ve Refik Özen ile Harmancık Belediye Başkanı Yılmaz Ataş da katıldı.

    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, yaptığı konuşmada, Harmancık İmam Hatip Ortaokulu, Şehit Adil Kınık İlkokulu ve Halk Eğitim Merkezi arsa alanının 3 bin 725 metrekare olduğunu söyledi. Toplam inşaat alanı 6 bin 100 metrekare olan 24 derslikli okulda 100 kişilik konferans salonunun da bulunacağını belirten Başkan Aktaş, “Binada, beden eğitimi salonu ve soyunma odalarının yanında, idari ofisler, fen laboratuvarı, kütüphane, mescit, kantin, yemekhane ve sığınak da yer alıyor. Yatırımın maliyeti yaklaşık 12 milyon TL” dedi.

  • MEB’den yüz yüze eğitim açıklaması! Dersler nasıl olacak?

    MEB’den yüz yüze eğitim açıklaması! Dersler nasıl olacak?

    Okulların açıldığı ilk hafta olan 21-25 Eylül’de gerçekleştirilecek uyum programının okul öncesi eğitim kurumlarında ve ilkokul 1’inci sınıflarda “1 gün yüz yüze eğitim” şeklinde yapılacağı, 28 Eylül-2 Ekim ve devamında, haftada 2 gün, günde 30’ar dakikalık 5 ders saati eğitim verileceği bildirildi.

    Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 21 Eylül’de başlayacak yüz yüze eğitim uygulamasına ilişkin teknik detayları içeren yazıyı il milli eğitim müdürlüklerine gönderdi.

    Milli Eğitim Bakanlığından (MEB) yapılan yazılı açıklamaya göre, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk imzasıyla 21 Eylül Pazartesi günü başlayacak yüz yüze eğitimin nasıl uygulanacağına dair teknik detayları içeren yazı, 81 il milli eğitim müdürlüğüne yollandı.

    Yazıya göre, okulların açıldığı ilk hafta olan 21-25 Eylül’de gerçekleştirilecek uyum programı okul öncesi eğitim kurumlarında ve ilkokul 1’inci sınıflarda “1 gün yüz yüze eğitim” şeklinde olacak.

    İhtiyaç duyulması halinde okulun fiziki şartları da dikkate alınarak, sosyal mesafe kuralına uygun bir şekilde şubedeki öğrenciler gruplara bölünerek yüz yüze eğitim yapılacak. Sınıf mevcudunun bölünmesiyle ortaya çıkan grupların okula gelecekleri günler birbirinden farklı olacak.

    Öğrencinin yüz yüze eğitime katılımı zorunlu tutulmayacak, veli yazılı bir başvuruda bulunmaksızın kendi isteğiyle öğrencisinin uzaktan eğitime devamını sağlayabilecek.

    30’ar dakikalık 5 etkinlik saati

    Okul öncesi eğitimde ilk hafta 1 gün 30’ar dakikalık 5 etkinlik saati uyum eğitimi verilecek.

    Uyum haftasından sonraki 28 Eylül-2 Ekim tarihlerini kapsayan hafta ve devamında okul öncesi eğitim kurumlarında haftada 2 gün olmak üzere günde 30’ar dakikalık 5 etkinlik saati eğitim yapılacak.

    Okul öncesi eğitimde 21 Eylül’e kadar eğitime yüz yüze devam eden kurumlarda bu tarihten itibaren de aynı planlama doğrultusunda eğitim sürdürülecek.

    İlkokul 1’inci sınıf öğrencileri ise yüz yüze eğitimin ilk haftasında her biri 30’ar dakikalık 5 ders saati uyum eğitimi alacak.

    Uyum haftasından sonraki 28 Eylül-2 Ekim tarihlerini kapsayan hafta ve devamında da haftada 2 gün her biri 30’ar dakikalık 5 ders saati yüz yüze eğitim yapılacak. Ders saatleri arasında 10’ar dakikalık dinlenme süresi verilecek.

    Okul yönetimlerince teneffüs saatlerinde öğrenciler arasındaki sosyal mesafenin korunması için nöbet görevi de dahil olmak üzere gerekli planlamalar gerçekleştirilecek.

    Öğrencilerin yüz yüze alacağı dersler

    Milli Eğitim Bakanlığı yüz yüze eğitimin ilk haftasını henüz okul yaşamıyla yeni tanışacak okul öncesi ve ilkokul 1. sınıf öğrencilerin uyumuna ayırdı.

    Kovid-19 tedbirleri kapsamında kişisel hijyen, maske ve sosyal mesafe kuralları öğrencilere temassız oyunlar ve eğlenceli etkinliklerle anlatılacak.

    Uyum haftasından sonraki 28 Eylül-2 Ekim tarihlerini kapsayan hafta ve devamında ise Türkçe dersi haftada 2 gün 3’er ders saati olmak üzere 6 ders saati, matematik haftada 2 gün 1’er ders saati olmak üzere 2 ders saati, hayat bilgisi haftada 2 gün 1’er ders saati olmak üzere 2 ders saati yüz yüze eğitimle verilecek.

    Söz konusu derslerin yüz yüze işlenemeyen ders saatleriyle ilkokul 1’inci sınıf programındaki diğer dersler ise EBA TV ve EBA portal canlı sınıf uygulamalarıyla uzaktan eğitim sistemleriyle uygulanacak.

    Uzaktan eğitimle ilgili tüm bilgilere “uzaktanegitim.meb.gov.tr” ve “eba.gov.tr” adreslerinden ulaşılabilecek.

  • Bakan Selçuk’tan “maske takma alışkanlığı” çağrısı

    Bakan Selçuk’tan “maske takma alışkanlığı” çağrısı

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, çocuklara maske takma alışkanlığı kazandırılması çağrısında bulunarak, “Okula başladıklarında zorlanacaklar ve maskenin sadece okulda takılması gerektiğini sanacaklar. İnsanın olduğu her yerde maske takılmalı; okul, bu mekanlardan sadece biri olacak. Lütfen, buna şimdiden dikkat.” ifadelerini kullandı.

    Selçuk, sosyal medya hesaplarından, “Okulları güvenle açacağız” yazılı maske fotoğrafı paylaşarak şunları kaydetti:

    “Çocukları görüyorum; sokakta, parklarda oynuyorlar ve maskesizler. Lütfen onlara maske takma alışkanlığı kazandıralım. Okula başladıklarında zorlanacaklar ve maskenin sadece okulda takılması gerektiğini sanacaklar. İnsanın olduğu her yerde maske takılmalı; okul, bu mekanlardan sadece biri olacak. Lütfen, buna şimdiden dikkat.”

  • Bilim Kurulu Üyesi’nden yüz yüze eğitim için dikkat çeken öneri

    Bilim Kurulu Üyesi’nden yüz yüze eğitim için dikkat çeken öneri

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Bazı illerde seçilmiş bazı okullarda yüz yüze eğitim, pilot uygulama kapsamında başlatılabilir ve bunların sonuçları izlenir. Bu uygulama, yapılan hazırlıklarda gözden kaçan noktalar, aksamalar, hatalar varsa bunların ortaya çıkması ve düzeltilmesi için şans verir” dedi.

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Özlü, Youtube ve Twitter hesaplarından yaptığı videolu paylaşımda, bugün uzaktan eğitimin başladığını anımsatarak, 21 Eylül’de başlayacak yüz yüze eğitim için ‘pilot’ uygulama önerisinde bulundu. Prof. Dr. Özlü, “21 Eylül’de de yüz yüze eğitim, seyreltilmiş ve basamaklı model ile başlamış olacak sanırım. Okulların açılmasına epeyce zaman var. Bu sürede Milli Eğitim Bakanlığı, bir pilot uygulama başlatabilir. Bazı illerde seçilmiş bazı okullarda ve bazı sınıflarda yüz yüze eğitim pilot uygulama kapsamında başlatılabilir ve bunların sonuçları izlenir. Bu eğitime katılan öğretmenler, okul çalışanları, öğrenciler ve aileleri yakından izlenir ve okulların açılmasının topluma, öğrencilere, okul çalışanlarında bir risk artışına neden olup olmadığı görülebilir” dedi.

    ‘BU UYGULAMANIN YARARLI OLACAĞINA İNANIYORUM’

    Pilot uygulama ile, okulların pandemi sürecinde güvenli bir eğitime ne kadar hazır olduklarının da ortaya çıkabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Özlü, “Bu uygulama, yapılan hazırlıklarda gözden kaçan noktalar, aksamalar, hatalar varsa bunların ortaya çıkması ve düzeltilmesi için şans verir. Bundan sonraki süreçle ilgili kararların alınmasında yöneticilere yardımcı olur. Topluma ve ailelere de çocuklarını okula gönderme konusunda güven verir, rahatlatır. Bu pilot uygulamanın yaralı olacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

  • Uzmanlardan velilere uzaktan eğitim tavsiyeleri

    Uzmanlardan velilere uzaktan eğitim tavsiyeleri

    Uzmanlar, birinci ve ikinci sınıfa gidecek öğrencilerin velilerine, yarın başlayacak uzaktan eğitim dönemi için okuma becerisi kazandırma konusunda tavsiyelerde bulundu.

    Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Dramatik Yazarlık Bölümü Ana Sanat Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Öztahtalı, yaptığı açıklamada, öğrencilerin akademik ve sosyal başarılarının okuma becerisi kazanımından geçtiğini söyledi.

    Okuma konusunda gerekli yeterlilikleri sağlayan bir çocuğun, derslerinde başarılı olmasının kolaylaşacağını belirten Öztahtalı, “Salgın sürecinde en çok dikkati çeken şey, birinci ve ikinci sınıfların okuma becerisini nasıl kazandığı. Birinci sınıfların ikinci yarıyılı maalesef pandemi nedeniyle uzaktan eğitime dönmüştü. Yeni eğitim öğretim yılının ilk günleri de yine uzaktan yapılacak. Bu bağlamda birinci sınıfların okumayı bir beceri olarak kazanması zorlaşıyor. Burada aileye de çok ciddi bir görev düşüyor. Çocuğun okumayla, kitapla tanışması, kitaba karşı bir sevgi beslemesi, çok önemli.” diye konuştu.

    Öztahtalı, evdeki ortamın uygun koşullara getirilmesinin, birinci ve ikinci sınıf öğrencilerinin okumayla ilgili becerisinin gelişmesine ciddi katkılar sağlayabileceğini vurguladı.

    Geçen eğitim öğretim yılında okumayla ilgili başlangıç yapan, alfabeyi, hece çatmayı, okumayı öğrenen ikinci sınıfların, kitaplara ısınmaya başladıkları sırada uzaktan eğitime geçildiğini hatırlatan Öztahtalı, şöyle devam etti:

    “Bu çocukların okumayla aralarındaki buzları eritmenin çok basit yolları var. Bunlardan biri, onların kişiliğine, bakış açısına uygun kitaplar seçmelerini sağlamak. Anne ve babanın seçtiği kitaplar değil, çocuğun kendi zevkine göre seçtiği kitaplarda okuma zevki oluşturmak, işi çok daha basitleştiriyor. İkinci sınıf çocuklarının kitaplarında mutlaka resimler olmalı. Eğer aileyle bir okuma yapılıyorsa önce resimler üzerine konuşulmalı. Resimden hareketle kitabın içeriğiyle ilgili bir altyapı oluşturulmalı ki çocuk okumaya başladığında konuşulanlardan hareketle okumayı kolaylaştıran bir avantaj sağlasın.”

    Evde okuma saati yapılmasının okuma becerisini güçlendirdiğine dikkati çeken Öztahtalı, aile bireylerinin tamamının günün uygun bir saatinde topluca kitap okumasının ve bunun alışkanlığa dönüştürülmesinin çok iyi sonuçlar vereceğini anlattı.

    “Azdan çoğa, kolaydan zora doğru bir yol izlenmeli”

    Çocuğun kitapla nasıl tanıştığının çok önemli olduğunu dile getiren Öztahtalı, “Çocuğun okumayı bir alışkanlığa dönüştürmesi, okumayı zevkle yapmasını sağlayacak şey, kitapla uygun bir şekilde tanışma. Burada anne ve babalara çok ciddi bir görev düşüyor. Anne ve babanın çocuğun kitapla tanıştığı o ilk aylarda çok hassas olması lazım. Çocuğun kitaba karşı eğilimini artırabilecek ödüller koyması, onunla birlikte okuması, okudukları kitapları birlikte tartışmaları lazım. Aslında okuduğu kitabı, çocuğa yaşatması lazım.” ifadelerini kullandı.

    Dr. Öğr. Üyesi Öztahtalı, okumayı alışkanlığa dönüştürmenin basit formülleri olduğunu aktardı.

    “Özellikle okumaya karşı direnç gösteren çocukların azdan çoğa, kolaydan zora doğru bir yol izlemeleri uygun olacaktır. Önce az sayfalı kitaplarla başlamak, doğru olur.” diyen Öztahtalı, çocuğun kimliğine, kişiliğine, bakışına, zevkine uygun kitaplar seçilmesinin önemine değindi.

    Öztahtalı, “Kitap okumayı alışkanlık haline getirmenin en önemli yolu, düzenli ve devamlı okumak. Çocuğun akademik başarıya ulaşmasında okuma becerisinin ciddi derecede gelişmiş olması şart.” değerlendirmesinde bulundu.

    “Okuma, ders çalışma ortamı için tek bir alan belirlenmeli”

    Türkçe öğretmeni Sedef Özbayraklar da çocuklar okumaya başlamadan önce uygun koşulların hazırlanması gerektiğini belirtti.

    Odanın havalandırılmasını öneren Özbayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Daha sonra uygun bir ışık gerekli. Tavsiye edilen ışık, her zaman için gün ışığıdır. Çocuk, okumayı sessiz bir ortamda yapmalıdır ki rahat odaklanabilsin. Yeni bir kitaba başlanıyorsa çocuğun yazar ve kitabın konusu hakkında kısaca düşünmesi gerekir. Devam ettiği bir kitapsa kaldığı yere kadar neler anlatıldığı, olayların nasıl ilerlediği hakkında 1-2 dakikalık düşünmeden sonra okumaya başlaması, çocuk için çok faydalı olacaktır. Çocuklar, masa başında, dik bir pozisyonda oturarak, kitabı göz hizasında tutarak okumalı. Dik oturduğumuzda daha rahat nefes alırız. Bu da okuma için çok önemlidir. Yatarak, uzanarak okumayı tavsiye etmiyoruz.”

    Psikolog Sezen Tunca ise çocuğun bir rutini olması gerektiğine işaret etti.

    Okuma, ders çalışma ortamı için tek alan belirlenmesinin önemini vurgulayan Tunca, “Bunun için çocuğun kendi odası tercih edilebilir. Sade bir alan olmalı. Çocukların hafta içi ve hafta sonu günlük rutinleri sürmeli. Ev ortamı, gerçek bir okul ortamı değil. Çocuklara neden evde eğitim almak zorunda olduğu uygun bir dille anlatılmalı. Eğitimden sonra mutlaka ne hissettiği sorulmalı, 5-10 dakika çocukla konuşulmalı.” diye konuştu.

    Okumayı öğrenme sürecinin zorluğuna dikkati çeken Tunca, velilerin salgınla birleşen bu süreçte oldukça endişelendiğini ancak bu kaygılarını yatıştırmaları gerektiğini sözlerine ekledi.

  • İngiltere Başbakanı’ndan ailelere, “Çocukları okula gönderin” çağrısı

    İngiltere Başbakanı’ndan ailelere, “Çocukları okula gönderin” çağrısı

    İngiltere Başbakanı Boris Johnson, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) rağmen ebeveynlerden “ülkede gelecek hafta okullar yeniden açıldığında çocuklarını sınıflara geri göndermelerini” istedi.

    Johnson, yaptığı yazılı açıklamada, okulları güvenli şekilde yeniden açmanın ahlaki bir görev olduğunu ve yaz boyunca bunun için çalışıldığını ifade etti.

    Kovid-19 konusunda uzmanların tavsiyeleri doğrultusunda hareket ettiklerine dikkati çeken Johnson, “Okulda Kovid-19 kapma riski çok düşük. Gelişimi, sağlığı ve refahı açısından çocuğun okuldan uzakta olması çok daha zararlı.” değerlendirmesinde bulundu.

    Johnson, bu nedenle çocukların öğrenmeleri ve arkadaşlarıyla olmaları için sınıflara geri dönmelerinin hayati derecede önemli olduğunu kaydetti.

    “Çocuklarda ölüm oranı milyonda 14”

    İngiltere, İskoçya, Kuzey İrlanda ve Galler Kamu Sağlığı Başkan veya Başkan yardımcılarının açıklamasında da “ilk veya ortaokul çağındaki çocukların Kovid-19’dan ölme riskinin son derece düşük” olduğunu gösteren araştırmalara dikkat çekildi.

    5 ile 14 yaş arasındakilerin Kovid-19 enfeksiyonundan ölüm oranının milyonda 14 olarak tahmin edildiği belirtilen açıklamada, bunun da çoğu mevsimsel grip enfeksiyonundan daha düşük olduğu kaydedildi.

    Açıklamada, Kovid-19’a yakalanan çocukların ve gençlerin büyük çoğunluğunun hafif semptomlarla hastalığı geçirdiği veya hiç semptom göstermediğine dair birçok araştırma olduğu belirtildi.

    “Okulların sadece yüzde 0,01’inde salgın görüldü”

    İngiltere Halk Sağlığından yapılan açıklamada da çocukların okulda virüs kapma ihtimalinin düşük olduğu kaydedildi.

    Ülkede okulların sadece yüzde 0,01’inde salgın görüldüğü vurgulanan açıklamada, haziranda okul öncesi ve ilkokula giden 1 milyondan fazla çocuktan sadece 70’inin virüs kaptığı aktarıldı.

    İngiltere’de okullar salgın nedeniyle 20 Mart’ta kapatılmış ve ancak haziranda bazı sınıflar yeniden açılmıştı.

  • Dışişleri’nden Yunanistan’a azınlık okulları tepkisi

    Dışişleri’nden Yunanistan’a azınlık okulları tepkisi

    Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Yunanistan’ı, Lozan Barış Antlaşması hükümleriyle bağdaşmayan, azınlık mensubu çocukların eğitim haklarını çeşitli bahanelerle ihlal etme politikasına son vermeye ve Batı Trakya Türk azınlığına ait okulları yeniden açmaya davet etti.

    Sözcü Aksoy, Yunanistan’ın, Batı Trakya Türk azınlığına ait ilkokulları sistematik olarak kapatma politikası hakkındaki soruya yazılı yanıt verdi.

    Yunanistan’ın, son 25 yıldır Batı Trakya Türk azınlığına ait ilkokulların faaliyetini ülkedeki tasarruf tedbirleri ve öğrenci sayılarının yetersizliği bahanesiyle azınlığa danışmadan sistematik olarak “geçici durdurma” yoluyla kapattığını belirten Aksoy, bunun son örneğini azınlığın 8 ilkokulunun daha kapatılmasının teşkil ettiğini kaydetti.

    Aksoy, bu kararla, 25 yıl önce 231 olan Türk azınlık ilkokullarının sayısının 115’e indiğine işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:

    “Yunanistan’ın bu uygulaması, Batı Trakya Türk azınlığına yönelik on yıllardır sürdürülen asimilasyon ve baskı politikasının bir parçasıdır. Avrupa Birliği (AB) de bir üye ülkede insan haklarının sistemli biçimde ihlal edilmesine seyirci kalmaktadır. Yunanistan’ı, Lozan Barış Antlaşması hükümleriyle bağdaşmayan, azınlık mensubu çocukların eğitim haklarını çeşitli bahanelerle ihlal etme politikasına son vermeye ve bahse konu okulları yeniden açmaya davet ediyoruz.”

     “Türkiye, Yunanistan makamları nezdindeki girişimlerini sürdürecek”

    Bu konuda, Batı Trakya Türk azınlık kurum ve kuruluşları tarafından yapılan açıklamaları desteklediklerini dile getiren Aksoy, konuyu uluslararası toplumun ve insan hakları örgütlerinin dikkatine getirdiklerinin altını çizdi.

    Aksoy, “Batı Trakya Türk azınlığının eğitim sorunlarının çözülmesi için Yunanistan makamları nezdindeki girişimlerimiz Lozan Barış Antlaşması’nın tesis ettiği mütekabiliyet esasına göre kararlılıkla sürdürülecektir.” değerlendirmesinde bulundu.