Etiket: operasyon

  • 5 ilde dolandırıcılık operasyonu

    5 ilde dolandırıcılık operasyonu

    İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre; Jandarma Genel Komutanlığı Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Mersin, İstanbul, Hakkari, Tekirdağ ve Niğde İl Jandarma Komutanlığınca 5 ilde nitelikli dolandırıcılık, yasa dışı bahis, çocuk müstehcenliği suçlarını işleyen şahıslara yönelik “Sibergöz-33” operasyonları düzenlendi.

    Operasyonlar sonucu, Mersin’de çevrimiçi yasa dışı bahis sitesi üzerinden yasa dışı bahis oynatarak vatandaşları mağdur edip haksız kazanç elde ettiği tespit edilen 5 şüpheli yakalandı.

    İstanbul’da çocukların müstehcen görüntülerini internet siteleri üzerinden indirdiği, depoladığı ve farklı internet sitelerinde yayınlamaya çalıştığı tespit edilen 3 şüpheli yakalandı. Hakkari’de çevrimiçi yasa dışı bahis sitesi üzerinden yasa dışı bahis oynatarak haksız kazanç elde ettiği tespit edilen 3 şüpheli yakalandı. Tekirdağ’da internet üzerinden çocuklar dahil herkesin görebileceği şekilde müstehcen görüntüler paylaştığı tespit edilen 2 şüpheli yakalandı. Niğde’de ise Instagram ve Facebook üzerinden sayfalara yorum yapan şahıslarla mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla müstehcen görüntülerinin kayıtlarını kullanıp, para toplayarak 2 milyon Türk Lirası haksız kazanç elde ettiği tespit edilen 3 şüpheli yakalandı.

    Operasyonlar sonucunda; şüphelilerinin banka hesaplarında ilk belirlemelere göre 18 Milyon 500 bin Türk Lirası para hareketliliği olduğu tespit edildi ve 18 adet cep telefonu, 13 adet bilgisayar, çok sayıda sim kart, taşınabilir bellek, CD, kamera ve çok miktarda Türk Lirasına el konuldu.

  • Güvenlik operasyonu sonucunda suçlular yakalandı

    Güvenlik operasyonu sonucunda suçlular yakalandı

    Operasyonlar sonucunda pek çok suçtan aranan şahısların yakalandığı belirtildi. Bu kişiler arasında hırsızlık, dolandırıcılık, uyuşturucu ticareti ve diğer suçlardan hüküm giymiş olan isimler bulunuyor.

    Hırsızlık suçundan 8 Yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan F.H. (21), dolandırıcılık suçundan 4 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan N.A. (30), hırsızlık suçundan 3 Yıl 1 Ay 15 Gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan K.A. (30), 6136 SKM suçundan 10 Ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan M.D. (44), çocuğa müstehcen yayın izletme suçundan 2 bin TL para cezası bulunan M.I. (64), uyuşturucu, uyarıcı madde yapma veya sağlama suçundan 4 Yıl 2 ay hapis cezası bulunan K.T. (28), hırsızlık suçundan 7 yıl 10 Ay 10 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan K.D. (20) isimli şahıslar yakalanarak cezaevine teslim edildi.

    Ayrıca, dolandırıcılık ve askeri ceza kanununa muhalefet suçundan ifadelerinin alınmasına yönelik aranması bulunan G.T. (30) ve N.A. (25) isimli şahıslar yakalanarak, yasal işlemlere tabi tutuldu.

  • Erdoğan’dan Irak ile ortak operasyon açıklaması

    Erdoğan’dan Irak ile ortak operasyon açıklaması

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak’taki temaslarını tamamlayarak gece saatlerinde yurda döndü.

    Dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Erdoğan’ın açıklamalarını NTV adına geziyi takip eden Seda Öğretir aktardı.

    İKİLİ İLİŞKİLER

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmi temaslarda bulunmak üzere gittiği Irak ziyaretinde Cumhurbaşkanı Sayın Abdullatif Reşit ve Irak Başbakanı Sudani ile yapılan görüşmelerde son dönemde ivme kazanan ikili ilişkilerin ele alındığını ifade etti.

    Özellikle terörle mücadele, ticaret, ulaştırma, enerji ve iklim değişikliğinin etkileri gibi başlıklarda atılabilecek adımları değerlendirdiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “PKK’nın resmen terör örgütü ilan edilerek Irak’taki mevcudiyetinin sonlandırılması yönündeki beklentimizi bir kez daha vurguladık.” dedi.

    “KRİTİK BİR EŞİK DAHA AŞILMIŞ OLDU”

    Kalkınma Yolu Projesi’ne ilişkin de önemli mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İmzaladığımız dörtlü mutabakat muhtırasıyla bu konuda kritik bir eşiği daha aşmış bulunuyoruz. Ayrıca akdedilen 27 anlaşma ve mutabakat zaptlarıyla ilişkilerimizin ahdi zeminini güçlendirdik. Stratejik çerçeveye ilişkin mutabakat muhtırası özellikle münasebetlerimizin gidişatına yön verecektir. Böylece ilişkilerimize kurumsal, yapıcı ve sonuç üreten bir hüviyet kazandırmaya yönelik de tarihi bir adım attık.” ifadelerini kullandı.

    Irak Kürt Bölgesel Yönetimi liderleri ile de verimli görüşmeler gerçekleştirdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye ile Irak Kürt Bölgesi arasındaki samimi dostluğu böylece bir kez daha yakından görme fırsatı bulduk. Irak Kürt bölgesel yönetimiyle tesis ettiğimiz iş birliğimizi ilerletme yönündeki irademiz bakidir.” dedi.

    TERÖRLE MÜCADELE

    “PKK tehdidine karşı atabileceğimiz adımları ele aldık. Terörle mücadelede elde edeceğimiz kalıcı başarıların bölgemizin güvenliği için kritik önemde olduğunu teyit ettik.” diye konuşan Erdoğan, “Enerji, ulaştırma, ticaret ve yatırımlar başta olmak üzere, ekonomik ilişkilerimizi kapsamlı bir şekilde değerlendirdik. Görüşmelerimizde Gazze başta olmak üzere Filistin’de yaşanan insanlık dramını da konuştuk. İsrail mezaliminin bölgemiz ve Irak üzerindeki menfi yansımalarına karşı Irak’ın güvenliğine ve istikrarına verdiğimiz önemi dile getirdik. Irak’la hem ikili hem bölgesel düzeyde artan iş birliğimizin tüm bölgenin huzuruna ve istikrarına katkı sağlayacağına inanıyorum.” açıklamasında bulundu.

    SORU: Irak’la terörle mücadele konusunda ‘Bu yaz itibarıyla Irak sınırında terörün çözüleceğini’ söylemiştiniz. Irak ile bir ortak operasyon mu söz konusu? Yoksa bu operasyonu Türkiye kendi başına mı yapacak? Bu konu Irak’taki temaslarınızda gündeme geldi mi? Süreç nasıl işleyecek?

    Irak’ta da Suriye’de de özellikle terör bataklığı sadece bizim çalışmamızla değil, buradaki her iki ülke yönetiminin müşterek gayretleriyle kurutulacaktır. Bunun yanında biz bütün terör örgütleriyle ayrımsız bir şekilde aralıksız mücadelemizi sürdürüyoruz. Özellikle Irak ve Suriye’de yuvalanmış PKK/PYD/YPG ile ilgili mücadelemiz uzun yıllardır bildiğiniz gibi kapsamlı bir şekilde sürüyor. Bundan sonra da yine aynı kararlılıkla bu devam edecek. Gerek yurt içinde gerek sınırlarımızın hemen ötesinde, uluslararası hukukun içinde ve komşularımızın toprak bütünlüğü noktasındaki hukukuna da saygılı olarak bu mücadele devam edecektir. Gönül ister ki komşularımız topraklarından bize yönelen tehditler karşısında gereken tavrı kendileri koysun ve müşterek olarak bu mücadeleyi sürdürelim. PKK/PYD/YPG terör örgütü Irak’ın da istikrarına, kalkınmasına, huzuruna bir tehdittir. Bu tehdidin ortadan kaldırılması Irak’ın da çıkarınadır. Ben inanıyorum ki bu gerçeği görüyorlar ve artık bu pürüzün yok edilmesi için irade ortaya koyacaklardır. Irak’ın kalkınma vizyonunun, uluslararası yatırımların güvenliği için bu terör çukurlarının dümdüz edilmesi ve Irak için öngörülebilir yarınların inşa edilmesi şarttır. Biz terörü öyle ya da böyle yok edeceğiz. Biz bu konuda kararlıyız. Terörle ve terör örgütleriyle birlikte yol yürüyenlere, terör örgütlerini maşa olarak kullananlara meydanı asla bırakmayacağız.

    SORU: Su meselesi iki ülke arasındaki önemli konulardan biri. Irak’ın Fırat ve Dicle Nehirlerinden akıtılan su miktarı konusunda önemli bir beklentisi vardı. Su konusunda iki tarafı bir araya getirecek iş birliği ya da anlaşma olabilir mi?

    Burada kaynakların su konusunda akılcı kullanılması gereği söz konusu. Irak’ın su konusunda bizden talepleri bulunuyor. Bu noktada yapılması gereken dünyanın değişen iklim şartlarına uygun yeni planlar, programlar ortaya koymak ve suyun sürdürülebilir kullanımını temin etmektir. Akıldan çıkartmamak gerekir ki bizim de en az onlar kadar su konusunda sıkıntımız bulunuyor. Türkiye de su zengini değil ve su stresi yaşayan ülkeler kategorisinde. Yani, kısa süre içerisinde planlamalarımızı hayata geçiremezsek biz de su temini konusunda sorun yaşayabiliriz. Dolayısıyla temkinli adım atmamız gerekiyor. Bu doğrultuda yapılacak değerlendirmelerle bir ortak noktada buluşmak mümkün olabilir. Teknik meseleler ayrıntılı incelenmeden, geleceğe yönelik senaryolar oluşturmadan ‘yaptık oldu’ mantığıyla bunlar halledebilecek konular değildir. Türkiye bu konularda duygusal değil, akılcı, uzlaşmacı ve çözüm odaklı bir yaklaşım tarzını benimsemektedir ve buna devam edeceğiz. Yapacağımız iyi niyetle ve yapıcı bir yaklaşımla diyaloğu sürdürmek, ortak projeleri hayata geçirmek ve ortak sorunumuza müşterek çözümler üretmektir. Çünkü su, çatışma aracı değil müşterek çıkarlarımıza hizmet edecek bir iş birliği alanı.

    İSRAİL’İN GAZZE’YE SALDIRILARI

    SORU: Gazze’de İsrail tarafından yapılan bir soykırım var. Gazze’de kalıcı ateşkesin sağlanması için çalışmalar da bulunuyor. Türkiye olarak çok yoğun diplomasi trafiği yürütüyoruz. Son olarak Hamas lideriyle görüştünüz. Ayrıca birçok liderle de temaslarınız oldu. Kalıcı ateşkesin sağlanması için ümidiniz var mı? Irak’la görüşmeleri nasıl değerlendirirsiniz?

    Gazze meselesine 7 Ekim öncesinin perspektifiyle bakarsak hata ederiz. Çok daha hassas olmamız gerekiyor. İsrail’in eşi benzeri görülmemiş katliamlara imza atması ve Gazze’yi yok etmek üzere harekete geçmesi, bu konudaki yaklaşım biçimlerini değiştirmesi lazım. Gazze’nin İsrail tarafından ele geçirilmesi, başka işgallerin de kapısını aralar. Gazze’nin, İsrailli hırsız teröristlerin yerleşimine açılması İsrail’i daha saldırgan, daha pervasız yapar. Buna da bizim müsaade etmemiz söz konusu olamaz. Dolayısıyla atmamız gereken adımlar var. İsrail’in bu şımarık, cani tavırları karşısında bizler de Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği’ni devreye sokma, onlarla müşterek bazı adımları atma gayreti içinde olacağız. İslam dünyası bu soykırımlara varan katliamlar zincirinin oluşturduğu titremeyle kendine gelmezse, reflekslerini tamamen kaybetme tehlikesiyle yüzleşir. Onun için de bizim burada sessiz kalmamız mümkün değildir. Bütün sinir uçları nerede ise onları harekete geçirmemiz şarttır. Gazze konusu şu anda İslam dünyasının en önemli meselesidir. İslam dünyasının odaklanması, çözüm için akıl yürütmesi, gerçekçi ve etkili politikalar üretmesi gereken yer Gazze’dir. Hem Hamaslı yetkilerle hem birçok ülkenin liderleri ile bu konuları görüşmeye devam edeceğiz. Birinci gündem başlığımız bu konudur ve çözüm için elimizden gelenin fazlasını yapmayı sürdüreceğiz. Herkes bu konuyu görmezden gelebilir, unutabilir ama bizim öyle bir yaklaşımımız olamaz.

    SORU: HAMAS Siyasi Büro Lideri İsmail Haniye Filistinlilerin sizin İsrail yönetimine karşı söylediğiniz “one minute” ve “işgalci İsrail” değerlendirmenize aşık olduğunu söyledi. Bu konudaki duygularınızı alabilir miyiz?

    Sayın Haniye ile gerçekten çok samimi bir görüşme gerçekleştirdik. Sayın Haniye’yi İsrail’e karşı mücadelede kararlılık içerisinde gördüm. Bu samimi görüşmede gönülden gönüle uzanan bu bağın, Filistin’deki karşılığını hissettik. Filistinli kardeşlerimizle biz et-tırnak gibiyiz. Onların canı yanıyor ve kimse zannetmesin ki biz rahat uyuyoruz. Bizi Gazze’deki, Nablus’taki, Kudüs’teki, Beytüllahim’deki, Ramallah’taki ve diğer tüm Filistin şehirlerindeki kardeşlerimizle ayrı bir yere koymaya kalkanlar büyük bir hezeyan içindedir. Onlar bizi bilir, biz onları biliriz. Bunu bundan önce de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda ve bunun dışında yaptığımız bütün açıklamalarımızda çok açık, net zaten ortaya koyduk. Bundan sonra da yine aynı şekilde biz bu tavrımızı sergilemeye devam edeceğiz. Biz hiçbir zaman Hamaslılar dahil Filistinli kardeşlerimizi kendi başlarına bırakmayız. Bunun için şu ana kadar Gazze’ye 45 bin ton civarında yardım gönderdik. Bu yardımlar hala devam ediyor ve edecek. Bunun yanında Ankara ve İstanbul’daki hastanelerimizde şu anda yaralıları tedavi ediyoruz. Sahra hastanesi noktasında attığımız adımlarla biz bu kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bizim öykümüz Filistin Davası’ndan ayrı yazılamaz. Ne mutlu ki, Filistin Davası’nın büyük öyküsünde de bizim bir yerimiz vardır. Bunu Filistinli kardeşlerimiz tarafından bize yönelik söylenen naif sözlerden, oradaki çileli anaların ve yavruların dualarından anlıyoruz. Onların sevgisine, onların yüce gönüllülüğüne layık olabilirsek ne mutlu bize. Şairin deyimiyle insanlık için vakit daralıyor. Daralan vakitlerde Filistin için daha çok koşturmalı, yaslı yürekleri ferahlatacak, bebeklerin acı dolu çığlıklarını dindirecek bir gelecek için çalışmalıyız.

    “TÜRKİYE’YE GELECEKLER Mİ?”

    SORU: Sayın Cumhurbaşkanım Katar’daki Hamas üyelerine yönelik ciddi baskılar olduğuna, Hamas yönetiminin oradan ayrılmasına yönelik iddialar var. Türkiye’ye gelmeleri mümkün olabilir mi? Sizden bir talepte bulunuldu mu?

    Önemli olan Hamas liderlerinin nerede olduğu değil, Gazze’deki durumdur. Bu söylediğiniz konuyla ilgili olarak Katar’daki konumlarının ne olacağı hususunda doğrusu bana böyle bir bilgi gelmedi. Fakat Katar Emiri Sayın Şeyh Temim’in, bu kardeşlerimizle ilgili, onların Katar’daki pozisyonunu yok farz edecek bir adımı atacağına dair bir şey duymadım. Böyle bir adım atacağını da düşünmüyorum. Onlara karşı olan samimiyeti, onlara karşı olan tavrı, her zaman ailenin bir ferdi gibidir. Bundan sonraki süreçte de yine onlara karşı bu tavrın değişeceğine asla ihtimal vermiyorum.

    SORU: İsrail, Gazze’de kadın, çoluk, çocuk demeden katliam yapmaya devam ediyor. Aynı zamanda gerçekleri dünyaya duyurmak için görevini ifa eden gazeteci meslektaşlarımız da bundan fazlasıyla etkileniyor. En son TRT Arabi ekibine bir saldırı olmuştu, 7 Ekim’den itibaren İsrail tarafından yaklaşık 140 gazeteci şehit edildi. Bununla ilgili düşüncelerinizi alabilir miyiz?

    İsrail’in gerçeklerden rahatsızlığının somut kanıtı, özellikle yazılı, görsel medya mensuplarına yönelik bu saldırılarıdır. İsrail katliamlarının izlerini silmek, soykırım delillerini karartmak için bu saldırıları gerçekleştiriyor. Demokrasinden, insan haklarından, hürriyetlerden dem vuranlar bu tabloyu iyi analiz etmelidir. Yüzlerce basın mensubunun bu şekilde öldürülmesi dünyanın bu saldırılara karşı, bu zulme karşı sessiz kalması anlaşılır değildir. TRT mensubu kardeşimizin ağır yaralanmış olması da gerçekten bizler için ayrı bir üzüntüyü beraberinde getiriyor. Rabbim sağlık, sıhhat, afiyet lütfetsin inşallah. Onlar ne yaparlarsa yapsınlar Uluslararası Adalet Divanı önüne biz İsrail’in işlediği suçlara dair bütün belgeleri koyduk, koymaya devam edeceğiz. Biz gerçeği ortaya koymaya, İsrail’in cinayetlerini dillendirmeye devam edeceğiz. Şunu bilelim ki, zamanın Hitler’i Netanyahu ve suç ortakları hesap vermekten kaçamayacak. O ne kadar kaçarsa kaçsın, biz de o denli onu takip edeceğiz. Bir gün mutlaka adalet, masumların ve mazlumların hesabını onlardan soracak. Adalet sormazsa tarih soracak.

    “YENİ BİR DÜZEN KURULUYOR”

    SORU: Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan geçtiğimiz günlerde, 1915 olaylarından bahsederken “soykırım” ifadesini kullanmaktan çekindi. “Büyük felaket” demekle yetindi. Bu kendisini iktidara taşıyan seçmenin bölgede bir normalleşme talebinin yansıması olarak yorumlandı. Aynı Paşinyan, Ağrı Dağı’nın Türkiye sınırları içerisinde olduğunu söyleyerek devlet armasında yer almasını da eleştirmişti. Siz, barıştan yanaymış gibi görünen bu tavır hakkında ne düşünüyorsunuz? Türkiye’nin, Azerbaycan’la, Türkistan’la Kafkasya’daki o büyük kalkınma projelerinde, barıştan yana tavır devam ettiği takdirde, bu projelere Ermenistan’ın da dahil olması ihtimali mümkün olabilir mi efendim?

    Artık bölgede yeni bir düzen kuruluyor. Dayanaksız ezberlerin bir kenara bırakılma vakti geldi ve geçiyor. Zamanın gerçekleriyle hareket etmek, gerçeklikle bağı olmayan uydurma tarihi öykülerle hareket etmekten her zaman daha iyidir. Şu anda bunu Paşinyan da anlamış durumda. Tarihsel süreçte neyin ne olup bittiğini öncelikle tarihçiler ele alır. Bu konuda en başından beri çok açık davrandık ve arşivlerimizi açabileceğimizi söyledik ve açtık. Şimdi gerçekçi bir zeminde yeni bir yol haritaları oluşturma zamanıdır. Umarım Ermenistan, diasporanın kendilerini esir ettiği karanlıktan kurtulup, aydınlık yarınlar için yeni başlangıçlar yapma yolunu seçer. Fırsat kapıları sonsuza kadar açık kalmaz. Onu açık kaldığı süre içerisinde iyi değerlendirmek lazım. Sadece diaspora değil, birçok kışkırtıcı bu süreçte Ermenistan’ı, sizlerin de takip ettiğiniz gibi, etkileme gayreti içerisinde. Bunların farkındayız. Zaman zaman da bizler de uyarılarımızı yaptık. Umarım Ermenistan doğru yolu tercih eder ve yeni bir dönem başlar.

    ÖZGÜR ÖZEL İLE GÖRÜŞME

    SORU: Sayın Cumhurbaşkanım yeni Anayasa için çalışmalar başladı. 1921 Anayasası da yeniden gündeme geldi. Bu arada, CHP Genel Başkanı Özgür Özel de gelecek dönemi konuşmak için sizden bir randevu talep edeceğini söylemişti. Randevu talebi geldi mi? Özür Özel’den bu konuşma ve sonrasında yeni Anayasa konusunda CHP’yle uzlaşma olur mu sizce?

    Şu an itibarıyla henüz böyle bir randevu talebi gelmiş değil. Fakat olabileceğini düşünüyoruz. Dünyada birçok alanda değişimden söz ediliyor. Sosyolojiler, teknolojiler, iklimler ve daha birçok zemin çok hızlı değişiyor. Bunu ayak uydurmak için de Türkiye’nin eskinin darbe ruhunu özünde barındıran anayasa metninden kurtulup yenilikçi ve özgürlükçü bir anayasaya kavuşma zamanı gelmiştir. Yani bu konuda Cumhuriyet Halk Partisi’nin de böyle bir değişime destek verebileceği düşüncesinde ve inancındayım. Bu görüşme sağlandığında tabii ki anayasa konusu da bizim görüşme başlıklarımızın arasında yer alacaktır. Kaldı ki Meclis Başkanımızın da liderlerle yapacağı görüşmelerde bu konuları onlarla ele alma düşüncesinin olduğunu biliyorum. Doğrusu ben de bize çok ama çok dar gelen bu mevcut anayasayla ilgili liderler olarak neler yapabiliriz, bunları konuşmakta fayda var diye düşünüyorum. Sayın Özel’in bu ziyaretinin gerçekleşmesi halinde kendisiyle de bunları konuşarak böyle bir adımı atabileceğimizi kendisine teklif etmekten daha doğal bir şey olmaz. Biz Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun en önemli köşe taşlarından biri olan yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili çalışmaktan, gayret etmekten geri durmayacağız. Milletimize yeni ve demokratik bir anayasa kazandırana kadar gayretimiz sürecektir.

    DEM PARTİ’YE TEPKİ

    SORU: Efendim son birkaç gündür DEM Parti’yle ilgili bir tartışma var. Mardin ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyelerinin meclis açılışında İstiklal Marşı’nın okunmadığı ve Bayrağımızın kaldırıldığı iddiaları sebebiyle İçişleri Bakanlığı zaten mülki müfettiş görevlendirdi, bu kamuoyuyla paylaşıldı. Bugün Sayın Bahçeli’nin çok sert eleştirileri vardı. Sizin değerlendirmeleriniz nedir?

    Bu konuyu İçişleri Bakanlığımız şu anda kapsamlı bir şekilde incelemektedir. Türkiye’de hepimizi temsil eden değerler vardır. Bunları dışlamak, bunlara saygısızlık etmek, birlik ve bütünlüğümüze kastetmek anlamına gelir ve tabii ki hukuk devletinde bunun da bir karşılığı vardır. Bunları daha önce de söyledim. Teröre destek vermek, terörle müşterek hareket etmek şüphesiz ki bizim değerler silsilemize saldırıdır ve bununla ilgili olarak da Anayasanın çok açık hükümleri vardır. Türk’ü de Kürt’ü de Laz’ı da Çerkez’i de diğer gruplar da bu ülkenin hür ve eşit vatandaşlarıdır. Bunu değiştirmeye kimsenin gücü yetmez ve yetmeyecek. Birliğimize ve bütünlüğümüze böylesine kışkırtıcı eylemlerle el uzatmaya kalkanlara bundan önce hukuk zemininde hangi yanıt verildiyse aynısının ortaya konması sürpriz olmaz. Buna bir defa herkesin hazır olması gerekir. Sayın Devlet Bahçeli’nin yapmış olduğu açıklamalar Anayasa hükmünün icrasından başka bir şey değildir. Aynı durum şu anda benim için de geçerlidir. Anayasa’nın hükümlerini kimler çiğnemeye kalkıyorsa bedelini de ödemeye hazır olmalıdır.

    KAMUDA TASARRUF ÇALIŞMALARI

    SORU: Efendim kamuda tasarrufa yönelik bir çalışma yürütüldüğünü, hazırlandığını biliyoruz. Bu çalışmanın neyi kapsadığını, içeriği hakkında bilgi verebilir misiniz ve ne zaman yürürlüğe girer?

    Tasarruftan kamuda gereksiz harcamaların ortadan kaldırılması, kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması anlaşılmalıdır. Yani bundan farklı bir şey anlaşılmamalı. Bütçelerin buna göre revize edilmesi için bizler de şu anda bir çalışma yapıyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığımız tasarruf adımlarını takip edecek, resmi taşıt kullanımlarından, haberleşme giderlerine, temsil, tören, ağırlama hizmetlerinden, demirbaş alımlarına kadar tüm harcamalar gözden geçirilecektir. Gerçek ihtiyaçlar tespit edilip ihtiyaç dışı harcamaların önü kesilecek. Milletimizin refahını artırmak için tasarruf tedbirleri almak durumundayız. Bunun için de gereği neyse kesinlikle bunu hükümet olarak yapmakta kararlıyız. Önceliğimiz ve birinci hedefimiz, tasarrufu kamu harcamalarında uygulamak, enflasyonu düşürmek ve ekonomiyi rahatlatmaktır. Bunu daha önce biz başardık. Yine başaracağız.

    FAHİŞ FİYAT UYGULAMALARI

    SORU: Sayın Cumhurbaşkanım, gıdada özellikle son dönemde, son bir yılda hiçbir ekonomik gerekçeye tabi olmayan fahiş fiyat uygulamaları görüldü. Bununla birlikte toplumda, kafelere ve restoranlara yönelik boykot yapıldı. Hafta sonunda, geçtiğimiz süreçte. Gıdada bu fahiş fiyatla ilgili mücadelede kimine göre ambalajların üzerine ürünün kendi fiyatının yazılması gibi öneriler var. Fahiş fiyata yönelik yeni bir yol haritası ya da yeni bir adım var mı? Örneğin hapis cezası da düşünülebilir mi?

    Burada temel önceliğimiz her şeyden önce vatandaşımızın refahıdır. Fahiş fiyatlarla mücadelede yeni ve daha caydırıcı tedbirler ortaya koyabiliriz. Aşırı kar hırsı dizginlenmediği müddetçe ne kadar maaş artışı yaparsanız yapın sorun devam edecektir. Hele gıda gibi mecburi kalemlerde buna müsaade edemeyiz. Gerekli tedbirler için ilgili bakanlıklarımız şu anda çalışmalarını yapıyorlar. Kısa süre içinde somut birtakım adımlarla enflasyonu da artıran bu fahiş fiyatlara karşı mücadelemiz kesinlikle gerçekleşecektir. Ambalajların üzerine fiyatlarının yazılması konusu da düşünülebilir. Burada taviz veremeyiz, üzerine üzerine gideceğiz. Milletimizin fahiş fiyat yükünün altında ezilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Bunu kim yaparsa yapsın bedelini fazlasıyla ödeyecek.

  • Gaziantep’te “Mercek” operasyonuyla çok sayıda kaçak silah ele geçirildi

    Gaziantep’te “Mercek” operasyonuyla çok sayıda kaçak silah ele geçirildi

    Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, silah kaçakçılarına yönelik Mercek operasyonu düzenledi. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yürütülen istihbari çalışmalar, fiziki ve teknik takip sonucunda yapılan operasyon kapsamında Nurdağı’nda silah kaçakçılığı yaptığı tespit edilen 5 şüpheli şahsın ev ve iş yerlerine şafak vakti eş zamanlı baskın yapıldı.

    Çok sayıda kaçak silah ve fişek ele geçirildi
    Operasyon sırasında yapılan aramalarda 1 adet AK-47 kalaşnikof piyade tüfeği ve şarjörü, 104 adet AK-47 kalaşnikof piyade tüfeği fişeği, 6 adet ruhsatsız tabanca, 9 adet tabanca şarjörü, 342 adet tabanca fişeği, 2 adet ruhsatsız av tüfeği, 182 adet av tüfeği fişeği, 45 bin 935 TL ile 350 sterlin suç geliri para ve 3 adet cep telefonu ele geçirildi.
    Şüphelilerden A.O. ve M.O.C. Başsavcılığın talimatı ile ifadelerinin alınmasını müteakip serbest bırakılırken, Ö.A., A.Y. ve B.A. isimli şahıslar çıkarıldıkları Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

  • Antalya’da jandarmadan kaçak sigara operasyonu

    Antalya’da jandarmadan kaçak sigara operasyonu

    Kepez ilçesinde bir şüpheli şahsın işyerinde bandrolsüz kaçak sigara ve tütün satışı yaptığı bilgisini alan Antalya İl Jandarma Komutanlığı KOM Şube Müdürlüğü ve Kepez ilçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla operasyon düzenledi.

    Ekipler, işyerinde yaptıkları aramada 151 bin 200 boş, 113 bin 300 dolu makaron, 130 elektronik sigara,139 kilogram kıyılmış, 125 kilogram da nargile tütünü ele geçirdi.
    Olayla ilgili adli işlem başlatıldı.

  • Balıkesir’de tefecilik iddiasına operasyon

    Balıkesir’de tefecilik iddiasına operasyon

    Balıkesir’de İvrindi Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen tefecilik soruşturması kapsamında şüpheli A.A.’nın İvrindi İlçesi Kurtuluş Mahallesi’nde bulunan ikamet adresine operasyon düzenlendi.

    Gerçekleştirilen operasyonda, bir üzerinde 8024C ibaresi bulunan ruhsatsız tabanca, bir adet üzerinde brevettata ibareli ruhsatsız toplu tabanca, 6 adet 6136 sayılı kanuna muhalefet bıçak, 3 boş senet, bir adet M.Ö. adına imzalı boş A5 kağıt, 2 adet H.K. adına tapu kaydı örneği, 1 adet S.H. ve A.A. arasında imzalanmış anlaşma, 4 sayfa H.B. adına imzalanmış garanti sözleşmesi, 1 adet Huğlu marka 97.22051TS 870 İbareli yivsiz av tüfeği, 1 adet MOD İTALY 12-76NBDTS870 SEYLAN Marka yivsiz av tüfeği ve tüfeğe ait olduğu düşünülen 71 cm namlu, 2 adet 9 mm fişek, bir boş tabanca şarjörü ele geçirdi.

    Şüpheliler hakkında İvrindi Cumhuriyet Başsavcılığı işlem başlattı.

  • Alaşehir’de uyuşturucu operasyonu

    Alaşehir’de uyuşturucu operasyonu

    Manisa İl Jandarma Komutanlığı Alaşehir ilçesinde uyuşturucu madde imal ve ticareti yapan şahıslara yönelik Alaşehir İlçe Jandarma ve Manisa İl Jandarma Komutanlığı KOM Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan operasyonda, şüpheli 2 kişinin ikametinde arama yapıldı.

    Aramalarda; 195 gram metamfetamin, 65 adet hap, 1 adet 7.65 tabanca, 1 adet kurusıkı tabanca, 6 adet 7.65 fişek, 7 adet uyuşturucu kullanma aparatı ele geçirildi. Gözaltına alınan H.A ve M.B isimli şahıslar “Uyuşturucu Madde İmal ve Ticareti Yapma” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Kastamonu’da 44 adrese operasyon: 28 gözaltı

    Kastamonu’da 44 adrese operasyon: 28 gözaltı

    Edinilen bilgiye göre, Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekiplerince 16 Nisan’da silah kaçakçılığının önlenmesi amacıyla yapılan çalışmalar çerçevesinde il merkezinde 38, Taşköprü ilçesinde 2, Ağlı, İnebolu, Araç ve Daday ilçelerinde 1’er olmak üzere toplamda 44 adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi.

    225 personelin katılımı ile gerçekleştirilen operasyonda 11 adet ruhsatsız tabanca, 478 adet çeşitli ebatlarda fişek, 28 adet sentetik ecza hapı, 3 adet kurusıkı tabanca, 3 adet av tüfeği ile 52 adet av tüfeği fişeği ele geçirildi. Operasyonda 28 şahıs gözaltına alındı. Gözaltına alınan şahısların emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.

  • ‘BOZDOĞAN-26’ operasyonunda 1 DEAŞ mensubu yakalandı

    ‘BOZDOĞAN-26’ operasyonunda 1 DEAŞ mensubu yakalandı

    Bakan Yerlikaya tarafından yapılan açıklamaya göre, 7 ilde DEAŞ terör örgütüne yönelik eş zamanlı olarak ‘BOZDOĞAN-26’ operasyonları gerçekleştirildi. Bu çerçevede, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı ve Terörle Mücadele Daire Başkanlığı ekiplerinin koordinesinde İl Emniyet Müdürlükleri tarafından İstanbul, Çorum, Elazığ, Eskişehir, İzmir, Kilis ve Trabzon’da çalışmalar yapıldı. Eskişehir’den de 1 DEAŞ mensubunun yakalandığı operasyonlar neticesinde terör örgütü içerisinde faaliyet yürüten İstanbul’da 11, Çorum’da 3, Elazığ’da 1, İzmir’de 2, Kilis’te 1 ve Trabzon’da 1 olmak üzere toplamda 20 şüpheli yakalandı. Sosyal medya hesabı üzerinden paylaşım yapan Bakan Ali Yerlikaya, son terörist etkisiz hale gelinceye kadar mücadelenin kararlılıkla devam edeceği mesajını verdi.

  • Samsun’da uyuşturucu operasyonu

    Samsun’da uyuşturucu operasyonu

    Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde uyuşturucu ile mücadele kapsamında çalışma yapan Samsun Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, istihbari bilgiler neticesinde Atakum ilçesi Küçükkolpınar Mahallesi’nde bazı adreslere operasyon düzenledi. Olayla ilgili U.G.(25), U.B.(29), Y.B.(29), M.M.(37) ile Y.K.(22) ve E.B.(28) isimli kadınlar üzerinde ve ikametlerinde arama yapıldı. Yapılan aramada 30 gram metamfetamin, 1 adet kuru sıkı tabanca, 1 adet pompalı tüfek, 3 adet tüfek kartuşu, 4 adet sentetik ecza ve 1 adet hassas terazi ele geçirildi.
    Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.