Bayburt’ta il geneli ortak sınavlar kapsamında 6. sınıf Fen Bilgisi sınavı yapıldı. Bayburt’ta il genelinde yapılan ortak sınavlar kapsamında 6. sınıf öğrencilerine yönelik Fen Bilgisi dersi sınavı gerçekleştirildi. Eğitimde başarıyı ölçmek ve gelişimi desteklemek amacıyla düzenlenen sınavın uygulandığı okullardan biri de Sabahattin Bozo Ortaokulu oldu. Bayburt İl Milli Eğitim Müdürü Rahmi Güney, Sabahattin Bozo Ortaokulu’na gerçekleştirdiği ziyarette sınav sürecini yerinde inceledi.
Etiket: ortak
-
Konuşmak için ormana götürdüğü ortağını öldüren şahsın yargılanmasına başlandı
Olay, Samsun’un Canik ilçesi Hasköy Mahallesi’ndeki ormanlık alanda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 16 Nisan Salı saat 23.00’ten itibaren Muhammet Tuncel’den (26) haber alamayan yakınları polise kayıp başvurusunda bulundu. Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ve Canik İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yapılan araştırmada, kayıp şahsın iş ortağı Harun Sipahi (27) ile en son beraber olduğu ve akabinde kaybolduğu tespit edildi. Polis tarafından gözaltına alınan Harun Sipahi, birlikte cam balkon işi yaptıkları ortağı Muhammet Tuncel ile konuşmak için Hasköy Mahallesi’nde ormanlık alana gittiklerini, kavga etmeleri neticesinde silahla ateş etmek suretiyle onu öldürdüğünü itiraf etti.
Harun Sipahi’nin olay yerini göstermesi üzerine kayıp gencin cansız bedeni ormanlık alanda bulundu ve otopsi için Adli Tıp Kurumu Samsun Grup Başkanlığına gönderildi. Gözaltına alınan Harun Sipahi çıkarıldığı mahkemece tutuklandı ve hakkında adam öldürmek suçundan dava açıldı. Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşması yapıldı. Kendini savunan Harun Sipahi, “Ben maktulü lise zamanından beri tanırım. Kendisi ile yaklaşık 10 yıllık bir arkadaşlığımızı vardır. Babasından dükkanı devraldık. Maktul ile ortak olarak çalıştık. Bu süreçte kendisinin uyuşturucu madde kullanıyordu. Aynı zamanda dükkanda ikamet ediyordu. Evli bir bayanla sohbet ettiğini biliyordum. Bu kişi gece vakti beni bile arayıp rahatsız ediyordu. Bu nedenle aile huzurum bozuldu. Ortaklığımızı sürecinde bir büfeye yaklaşık 70 bin TL’lik iş yapmıştık. Ancak maktul benden habersiz olarak şirketimizin alacağını tahsil etti. Olaydan sonra haberim oldu. Şirketin mali durumuna zarar verme maksatlı birçok eylemi vardır. Yine benim üzerime kayıtlı araç ile birçok kez trafik ihlali nedeniyle ceza geliyordu. Olay gününden bir gün önce bana ‘Paranı vereceğim, ortaklığı bitireceğiz’ dedi. Olay günü akşam şirket arabasını bana getirecekti. Getirmemesi üzerine kendisini aradım. Daha sonra buluştuk. Arabada bir süre sohbet ettik. Kendisi bana ‘Para Hasköy’de paranı vereceğim, ortaklığı bitiriyoruz’ dedi. Onun tarifi üzerine Hasköy’e gittik. ‘Dur’ dediği yerde aracımı durdurdum. Önce o indi, daha sonra bana küfür ederek benim de inmemi istedi. Birlikte ormanlık alana girdik. O önden gidiyordu. Telefonun ışığını yakarak yürüdük. Bu esnada yere eğildi ve bana doğru dönüp ‘Sana para falan yok’ diyerek doğmamış çocuğuma küfür etti. Bana silah doğrulttu. Silahı görünce eline tekme attım. Bir süre aramızda arbede yaşandı. Daha sonra yerde silahı gördüm. Bana doğru geldiği için bir el ateş ettim. Ancak dizine yara aldığı için üzerime gelmeye devam etti. O anlık korkuyla birkaç kez daha hedef gözetmeksizin ateş ettim. Daha sonra olay yerinden ayrıldım. İlk defa başıma böyle bir olay geldiği için ne yapacağımı bilmiyordum. O anlık korkuyla tabancayı bir yere attım. Delil karartma amacıyla bunu yapmadım. Devamında sanığın telefonunu da çöp konteynerine attım. Kendime geldiğimde teslim olmayı düşündüm” diye konuştu.
“Sanık bu olayı tasarlayarak hareket etmiştir”
Ölen Muhammet Tuncel’in babası Alaettin Tuncel, “Biz sanık ile olay gününden bir gün sonraki sabah olay yerine gittik. Beraber baktık. Bu süreçte bize hiçbir şey anlatmadı. Kamera kayıtlarına göre 22.06’da sanayiden ayrılıyor, 22.45’te maktulün telefonunun konumunu kapatıyor. Olay anlık gelişen bir olay değildir. Sanık bu olayı tasarlayarak hareket etmiştir. Telefonu 23.06’da çöpe atmıştır. Taraflar arasında maddi bir husumet olmadığını düşünüyorum. Zira ben her ikisine de maddi olarak destekte bulunmuştum. Olayın altında başka bir neden vardır. Sanık huzurunuzda yalan söylemektedir. Olaydan bir gün sonra olay yerine yaklaşık 500 metre mesafede story atarak iş yaptığını göstermiştir. Bu durum beni ve ailemi yaralamıştır. Ben sanıktan şikayetçiyim” şeklinde konuştu.Anne Şengül Pala ise, “Sanık ile oğlum arasında herhangi bir husumete şahit olmadım. Kısa zaman öncesine kadar da birlikte hareket ederlerdi. Aramızda hiçbir husumet yoktur. Ben sanıktan şikayetçiyim” şeklinde konuştu.
Duruşma tanıkların dinlenilmesi için ileri bir tarihe ertelendi. -
Başkan Zeyrek, mutluluğa ortak oldu
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, 2 Mayıs Dünya Bebek Günü’nde Manisa’da, dünyaya gözlerini açan ilk bebeği ziyaret edip, ailenin mutluluğuna ortak oldu. Gece geç saatlerde Manisa Şehir Hastanesi’ne giden Başkan Zeyrek, ilk olarak hastanede görev yapan sağlık personeliyle selamlaştı, kolaylıklar diledi. Ardından, 2 Mayıs Dünya Bebek Günü’nde dünyaya gözlerini açan Hasan Buğra bebeği ziyaret etti. Anne Nuran Özmen, baba Halil İbrahim Özmen’i tebrik eden Başkan Zeyrek, hediye takdim etti.
7’den 77’ye herkesin sesini duymak için çok mücadele edeceklerini belirten Başkan Zeyrek, “Biz onların gelecekleri için çok çalışıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve inkılaplarının ışığında daha iyi bir kent oluşturmak için çok çalışıyoruz. Bu emaneti biz onlara bırakacağız. Onlarda büyüyecekler, bu emaneti alıp yarınlara bırakacaklar. En büyük hedefimiz o. Beş yıl boyunca bu ölçüde çok çalışacağız. Hasan Buğra ve diğer yavrularımız için. 7’den 77’ye herkesin sesini duymak için çok mücadele etmek gerekiyor. Bu ölçüde de bize çok görev düşüyor. Bu görevi en iyi şekilde yapıp, beş yılımızı o şekilde geçireceğiz” dedi.
Başkan Zeyrek’in sürpriz ziyareti karşısında anne Nuran Özmen ve baba Halil İbrahim Özmen de mutluluğunu dile getirerek, teşekkür etti.
-
İnsanlığın ortak mirasları
Türkiye’nin zengin somut olmayan kültürel mirasının görkemli örneklerinin UNESCO aracılığıyla tüm insanlıkla paylaşılması, Anadolu kültürünün zenginliğine vurgu yapılarak somut olmayan kültürel miras unsurlarının taşıdığı turizm değerlerinin tüm dünyaya anlatılması, tanıtılması ve ecdat yadigarı kadim kültürel miraslarının korunarak gelecek nesillere aktarılması vizyonuyla gerçekleştirilen çalışmalar devam ediyor.
Türkiye’nin 2006 yılında taraf olduğu, insanlığın somut olmayan kültürel mirasının korunması amacı ile imzalanan UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi kapsamında önümüzdeki yıl değerlendirilmek üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü tarafından üç ayrı aday dosya hazırlandı.
Bu kapsamda beyaz kumaş üzerine iplik sayılarak ve çekilerek yapılan “Antep İşi Nakışı”, yün gibi hayvansal liflerin üzerinde bulunan pulların sıcaklık, nem ve basınçtan dolayı sürtünme yoluyla birbirine kaynaşması ile ortaya çıkarılan “Geleneksel Keçe Yapımı” ve “Yoğurt Yapımının Geleneksel Yöntemleri ve İlgili Sosyal Uygulamalar”ı UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine eklenmesi için Türkiye tarafından UNESCO’ya sunuldu.
“Antep İşi Nakışı” ulusal dosya olarak, “Yoğurt Yapımının Geleneksel Yöntemleri ve İlgili Sosyal Uygulamalar” Türkiye’nin moderatörlüğünde Bulgaristan’ın katılımı ile, “Geleneksel Keçe Yapımı” ise çok uluslu ve Kırgızistan’ın moderatörlüğünde Azerbaycan, İran, Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan, Tacikistan, Özbekistan ve Türkiye’nin katılımı ile UNESCO Sekretaryasına gönderildi.
Türkiye, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerine kaydettirdiği otuz kültürel miras unsuru ile en çok kültürel değer kaydettiren ikinci ülke konumunda.
-
Şehit ailesinin acısına ortak oldu
Vali Şefik Aygöl, 1995 yılında şehit düşen Uzman Çavuş Ayhan Ünver’in ailesini yalnız bırakmayarak, elinde çiçeğiyle kapılarını çaldı. Vali Şefik Aygöl’e, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü İlkay Türkoğlu eşlik etti.
Aile görüşen Aygöl, acılarına ortak oldu, ellerini öptü ve yalnız olmadıklarını belirtti. Vali Aygöl, “Şehitlerimiz, hürriyet ve bağımsızlığımızın ölümsüz sembolleridir. Sizler bizlere şehitlerimizin emanetisiniz” ifadelerine yer verdi.
-
Şehit ailesinin acısına ortak oldu
2011 yılında Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde görev yapan piyade komando Asteğmen Bilal Özcan, terör örgütleriyle girilen çatışma sonucu şehit oldu. Bilecik’in Pazaryeri ilçesinde yaşayan aileyi ziyaret eden Vali Aygöl’e eşi Nazlı Aygöl eşlik etti.
Şehit ailesini yalnız bırakmayacağını belirten Vali Aygöl, “Allah bizleri şehitlerimize mahcup etmesin. Şehit ailelerimiz bizlere kalan en değerli emanettir. Hep yanlarında olacağız’’ ifadelerini kullandı.
-
Nilüfer FUSILLI ortaklarını ağırladı
Nilüfer Belediyesi, ortakları arasında yer aldığı Fostering the Urban food System Transformation through Innovative Li3ving Labs Implementation (FUSILLI) projesi, çerçevesinde düzenlenen üç günlük çalışma ziyaretine ev sahipliği yaptı. Avrupa Birliği tarafından HORIZON 2020 Araştırma ve Yenilik Programı çerçevesinde finanse edilen, “Gıda ve Doğal Kaynaklar” konulu FUSILLI Projesi’nin İş Paketi 1 (Açık İnovasyon için 12 Avrupa Şehrinde Living Lab Ağı) çerçevesinde proje koordinatörü kurum olan CARTIF’ten Julia Pinado Gil ve Tarımsal Gıda ve Süreçler Yöneticisi Laura Fernandez Casal ziyarette yer aldı. Türkiye’deki ortaklardan İzmir Demokrasi Üniversitesi’nden öğretim üyeleri Doç. Dr. Emel Karakaya Ayalp, Doç. Dr. Sevim Pelin Öztürk, Dr. Feral Sargın ile Demir Enerji Danışmanlık adına Strateji ve Politika Uzmanı Dr. Baha Kuban ve Kıdemli Akıllı ve Sürdürülebilir Şehirler Danışmanı Mimar Beril Alpagut’un da yer aldığı heyet 3 günlük programda proje faaliyetlerini ve sonraki uygulamaları ele aldı. 2 yılını geride bırakan projenin gelecek yıla ilişkin, yol haritasının belirlenmesi ve performans göstergelerinin masaya yatırıldığı program çerçevesinde heyet ilk olarak saha ziyaretleri gerçekleştirdi.
Heyet, Nilüfer Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü faaliyet alanlarında yer alan, Toprak Analiz Laboratuvarı, Ürünlü Kent Bostanları ve Hasanağa Gıda Merkezi’ni gezdi. Yapılan çalışmaları yerinde inceleyen heyet, Nilüfer Bostan satış noktalarına tedarik, depolama ve lojistik imkanları, gıda merkezi işletme modeli hakkında yapılan çalışmaları gözlemledi.Nilüfer İnovasyon Merkezi, İhsaniye Mini Bostan ve Nilüfer Bostan Satış Noktası İhsaniye Şubesi’ni de ziyaret eden heyet, Başkan Turgay Erdem ve eşi Zeynep Terzioğlu Erdem ile de Halk Evi’nde bir araya geldi. Görüşmede,projede gelinen nokta ve sonuçları hakkında bilgi paylaşımı yapıldı.
Pandemi ve deprem felaketinin Türkiye’yi derinden etkilediğini söyleyen Başkan Erdem, “Zor günlere rağmen çalışmalarımızı aksatmamaya özen gösteriyoruz. Bu proje bizim göreve başlamamızın ardından onay aldığımız bir proje. İlk çalışmalarımıza tarım gıda ve kırsal alanla başlamıştık ve bu proje tam bizim hedeflerimize uygun şekilde karşımıza çıktı. Bu çalışmalar bizim için çok önemli, emeği geçenlere teşekkür ediyorum” dedi.
Nilüfer Belediyesi’ne misafirperverliğinden dolayı teşekkür eden FUSILLI Proje Koordinatörü Julia Pinado Gil ile Tarımsal Gıda ve Süreçler Yöneticisi Laura Fernandez Casal da gördükleri çalışmaların etkileyici olduğunu ifade etti. Konuklar, tüm ortakların yer alacağı genel toplantıya Nilüfer Belediyesi’nin ev sahipliği yapması halinde projelerin ilham verici olacağına dikkat çekti.Heyet, ziyaretin ardından Nilüfer İnovasyon Merkezi’nde performans göstergelerinin ele alınması, etkilerinin ölçülmesi, değerlendirilmesi, metodolojilerin ve hedeflerin ortaya konulmasına yönelik çalışmalarına devam etti.
-
Radyolardan ortak kampanya
Belçika’daki radyo kanalları, Türkiye ve Suriye’deki deprem mağdurlarına yardım amacıyla ulusal çapta ortak yayın gerçekleştirdi. Ülkede Flamanca yayın yapan kamuya ait ve özel radyo kanalları, gün boyunca Türk şarkıcı Hadise’nin de aralarında bulunduğu 30 sanatçının seslendirdiği “İnsanlar insanlara yardım eder” (Cherry Ghost- “People Help The People ) parçasını çalmaya başladı. Bazı radyo programları da yayınlarını depreme ve yardım kampanyasına ayırdı.
Ülkenin en büyük medya grupları bünyesindeki radyolar, depremin birinci ayında anonslarla yardım kuruluşlarının oluşturduğu “12-12” adlı konsorsiyumun hesap bilgilerini aktararak, akşam saatlerine kadar sürecek yardım çağrılarını yayınlıyor.
Anonslarda, depremler hakkında bilgi veriliyor ve bağış için 12-12 konsorsiyumunun hesap numaraları ve internet sitesinin adresleri duyuruluyor. Ayrıca Belçika’dan SMS ile nasıl bağış gönderileceğinin bilgisi aktarılıyor. 12-12 konsorsiyumunun sözcüsü Philippe Henon, kampanyayla ilgili açıklamasında, “Böyle zamanlarda medyanın desteğinin ciddi fark yaratabildiğini biliyoruz. Bunu daha önceki kampanyalarda da gördük” dedi.
Konsorsiyum, Caritas International, Belçika Kızılhaçı, Handicap International, Dünya Doktorları, Oxfam Belçika, Plan International ve UNICEF Belçika adlı yardım kuruluşlarından oluşuyor. SMS göndererek her mesajda 1 avro bağış yapılabiliyor.
-
Bursa’da ortağına kızıp restoranı ateşe verdi
Olay, Merkez Nilüfer İlçesi, 30 Ağustos Zafer Mahallesinde bulunan bir çiftliğin restoran kısmında meydana geldi. İddiaya göre Y.Y.’ye ait çiftlikteki restoran dün gece benzin dökülerek kundaklandı.
Restoranın yandığını gören çiftlik çalışanları durumu yetkililere bildirdi. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Zaman zaman çökmelerin de yaşandığı restoran, itfaiye ekiplerinin yaklaşık bir saatlik çalışmasıyla söndürüldü. Öte yandan, kullanılamaz hâle gelen restoranda alevlerden ya da dumandan etkilenen kimsenin bulunmadığı öğrenildi.
Yangının çıkış nedenine ilişkin araştırmalar sürerken, polis ekipleri restoranı kundakladığı iddia edildiği ve müştekilerle kişisel husumeti bulunan S.Y. isimli şahsı gözaltına aldı.
Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
-
Deüde Ortak Mezuni̇yet Heyecanı
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) 2020-2021 akademik yılında, bölümlerinden dereceyle mezun olan öğrenciler için ortak mezuniyet töreni düzenlendi. DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, mezun öğrencilere seslenerek, “Büyük ailemizi layıkıyla temsil edeceğinize inanıyoruz. Biz, her zaman buradayız; iyi gününüzde de kötü gününüzde de yanınızdayız” diye konuştu.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), 2020-2021 akademik yılı için ortak mezuniyet töreni düzenledi. DEÜ Sabancı Kültür Sarayında gerçekleştirilen mezuniyet töreni, üniversite bünyesinde yer alan fakülte, yüksekokul ve meslek yüksekokullarından dereceyle mezun olan öğrencilerin katılımıyla yapıldı. DEÜ Devlet Konservatuarı öğrencilerinin bale gösterisi eşliğinde gerçekleştirdiği müzik dinletisiyle başlayan mezuniyet töreni, üniversitenin sosyal medya hesaplarından da canlı yayınlandı. Covid-19 tedbirleriyle yapılan törende, dereceye giren öğrencilere hediyeleri ve belgeleri eğitim gördükleri bölümlerin hocaları tarafından verildi. DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, Türk bilim dünyasının saygın markalarından olan Dokuz Eylül Üniversitesinin Türkiye’ye, İzmir’e ve bilim dünyasına yeni mezunlarıyla hizmet etmeye devam edeceğini söyledi.
DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, mezun olan öğrencileri kariyerlerinde yeni bir yolculuğa uğurlamanın heyecanını yaşadıklarını belirterek, “Üniversitemiz, akademik ve kamusal faaliyetleriyle milletimizin ve insanlığın selameti için çalışıyor. Kuruluşunun 39’ncu yılını kutlayan büyük ailemizin başarısı, özünde yetiştirdiği ve mezun ettiği mensuplarının varlığına dayanıyor. Çünkü onlar, üstlendikleri sorumluluk, gösterdikleri gayret ve ürettikleri değerlerle kurumumuza ve ülkemizin geleceğine güç veriyorlar” dedi.
Rektörlük olarak her zaman daha iyisi ve daha fazlası için çalıştıklarını belirten Rektör Hotar, “Göreve geldiğimiz günden bu yana öğretim ve araştırma faaliyetlerimizin niteliğini artırmaya, kamu hizmetlerimizin standartlarını yükseltmeye özen gösterdik. Küresel korona virüsü pandemisinin getirdiği şartlara rağmen, çalıştık, çabaladık. Kararlılığımızın sonucu olarak, birçok ilklere ve yeniliklere imza attık. Gerçekleştirdiğimiz yatırımları, mensuplarımızla birlikte, öğrencilerimiz ve milletimiz için yaptık” diye konuştu.
“Zamanınızı iyi kullanın; inandığınız yolda dostlarınızla birlikte yürümekten geri kalmayın”
Kariyer yolculukları öncesinde mezuniyet sevinci yaşayan öğrencilere seslenen Hotar, “Sevgili gençler, diplomalarınızı ve belgelerinizi de aldınız; esas mesele, bundan sonra neler yapacağınız. Bu süreçte hedeflerinizi gerçekleştirmek kadar, kişiliğinizi ve becerilerinizi de geliştirmeye dikkat edin. Zamanınızı iyi kullanın; inandığınız yolda dostlarınızla birlikte yürümekten geri kalmayın. Küresel pandeminin getirdiği olumsuzlukları farklı noktalarda yaşayanlarınız oldu. Üniversitemizin ortamından bir süre uzak kaldınız. Bunu biliyoruz; fakat yine de büyük düşünmekte fayda vardır. İlk adımı atmak, sonuca ulaşmaktan çoğu zaman daha önemlidir” dedi.
Mezun öğrencilere ‘önce vicdanınızı ve sonra mantığınızın sesini dinleyin’ çağrısı yapan Hotar, “Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; aziz milletimizi, şehitlerimizi, gazilerimizi ve sizi bugünlere getiren insanları unutmayın. Rektör Hocanız olarak ben, büyük ailemizi layıkıyla temsil edeceğinize inanıyorum. Biz, her zaman buradayız; iyi gününüzde de kötü gününüzde de yanınızdayız. Sizleri seviyoruz, beklentimizin büyük olduğunu da bilmenizi arzuluyoruz. Yolunuz, bahtınız ve gönlünüz açık olsun” diye konuştu. Öğrencilerin başarısında ailelerinin de büyük katkısı olduğunu ifade eden Hotar, emekleri için kendilerine teşekkür etti.
Ortak mezuniyet töreninde öğrenciler adına konuşma yapan Buca Eğitim Fakültesi Matematik Öğretmenliği Bölümü birincisi Melisa Kaya da, kendilerini yetiştiren ailelerine ve hocalarına minnettar olduklarını belirterek, “DEÜ’den mezun olan öğrenciler olarak kariyerimizde de en iyisini yapmaya çalışacağız” diye konuştu.
Tören, toplu fotoğraf çekimi ve mezun öğrencilerin kep atmasıyla son buldu.