Etiket: oruç

  • Oruçluların sindirimini kolaylaştıran karışım

    Oruçluların sindirimini kolaylaştıran karışım

    İslam âlemi için önemli bir yeri olan Ramazan Ayı devam ediyor. Bu çerçevede oruç ibadetlerini yerine getirmeye gayret gösteren vatandaşların sindirimlerini kolaylaştırmaya yönelik tavsiyeler veren aktar esnafı, oruç tutulan saatler dışında demir hindi şerbeti, kızamık şekeri, tarçın, karanfil, zencefil ve zerdeçal ile hazırlanan bir karışımın tüketilmesini önerdi. Ezanla birlikte orucunu bozan vatandaşların uzun süre boyunca aç kaldıktan sonra aniden fazla miktarda yemek yiyerek midelerine yüklenmemeleri gerektiğini ifade eden aktar, bahsi geçen karışımın iftar ve sahur saatleri arasında 5 bardak içilmesi halinde sindirimi kolaylaştırmasının yanı sıra susuzluk hissinin de önüne geçeceğini belirtti.

    “İftar ve sahur arasında 5 bardak içilmesi hem sindirimi kolaylaştırıyor hem de susuzluğu engelliyor”

    Eskişehir’de uzun yıllardır aktarlık yapan esnaf Koray Özkılıç, oruçlu vatandaşların sindirimlerini kolaylaştıracak ürünler ve karışımlar hakkında bilgiler verdi. Osmanlı şerbeti ve demir hindi şerbetinin bu konularda etkili ürünler olduğunu dile getiren Özkılıç, “Vatandaşlar demir hindi şerbeti ve kızamık şekeri ile tarçın, karanfil, zencefil ve zerdeçalı içine kattıkları güzel bir karışım hazırlayabilirler. Bu karışımların iftar ve sahur arasında 5 bardak içilmesi sindirimi kolaylaştırması ve hazımsızlığa iyi gelmesinin yanı sıra hem vücudun sıvı ihtiyacını karşılar hem de susuzluk hissinin önüne geçer. Vatandaşlar bunu sahurda tüketirlerse gün boyu susuzluk çekmezler. Müşterilerimizin bu karışıma olan ilgisi yoğun, gelip sıkça soruyorlar” dedi.

  • Oruç, kanser hücrelerini öldürüyor

    Oruç, kanser hücrelerini öldürüyor

    Oruç tutmanın hem bedene hem de ruha iyi geldiğini söyleyen Diyetisyen Gülsüm Hazman, “Vücudumuzda orucun etkisiyle aktif hale gelen özel proteinler var. Bunlar beynimizin daha iyi çalışmasını ve vücudumuzun daha dayanıklı olmasını sağlar. Bu durum da bağışıklığımızın güçlenmesi demektir. Bununla birlikte oruçlu iken GH yani büyüme hormonu dediğimiz hormonda artış gözlemlenir. Bu hormon aynı zamanda yağ yakıcı hormon olduğu için de kilo verimi hızlanır. Kilo verimi ile birlikte insülin direnci kırılır ve kan şekeri dengelenir. Orucun kalp sağlığına da olumlu etkileri bulunmaktadır. Uzun süreli aç kalmak kalp ritmini düzenlediği gibi yüksek tansiyonu ve kolesterolü düşürürken iyi kolesterol olan HDL’yi artır” dedi.

    “Oruç, kanser hücrelerini öldürüyor”

    Hazman, orucun kanser hücrelerini öldürdüğünü ifade ederek, “Oruç tutmanın kanserli hastalar üzerinde bile olumlu etkisi bulunmuştur. Yapılan araştırmalar, kanserli hastalarda tümör büyümesini yavaşlattığını ve kanser hücrelerini öldürdüğünü, kemoterapi ve radyoterapi etkisini artırdığını ispatlamış. Orucun birde psikolojik açıdan önemine bakalım. Spor yaparken vücutta salgılanan endorfin dopamin gibi bize mutluluk veren hormonlar oruç esnasında da salgılanır ve bu sebeple oruç psikolojik açıdan bizlere iyi gelir ve kendimizi daha mutlu hissetmenizi sağlar. Yani Oruç tutmanın insan üzerinde ki etkisi dışarıda yaptığımız 1 saatlik yürüyüşle neredeyse eş değerdir. Yapılan araştırmalar bize gösteriyor ki, oruç vücudun bağışıklık sistemini tamamen yeniler ve vücutta bir onarım sağlar. Hz Muhammedin de dediği gibi ‘Oruç tutunuz sıhhat bulunuz’” açıklamasında bulundu.

  • Oruç anne sütü kalitesini etkileyebilir

    Oruç anne sütü kalitesini etkileyebilir

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Zeynep Banu Erdoğdu, emzirme ve oruç hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

    Emziren annelerin oruç tutmasının, anne sağlığı ve bebeğin beslenmesi açısından dikkat gerektiren bir konu olduğunu dile getiren Dr. Erdoğdu, “Bu süreçte, oruç tutmaya karar verirken uzun süreli açlığın anne sütüne etkisi, bebeğin beslenme düzeni ve annenin kendi beslenme ihtiyaçları gibi faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Her anne ve bebeğin durumu farklı olduğundan, oruç tutmadan önce doktorunuza danışmak önemlidir. Doktorunuz size bireysel tavsiyelerde bulunabilir ve sağlıklı bir oruç tutma planı oluşturmanıza yardımcı olabilir” diye konuştu.

    “Anne sütü kalitesi etkilenebilir”

    Emziren bir anne olarak oruç tutmayı düşünenlerin, bebeklerin beslenme düzenini de göz önünde bulundurması gerektiğini söyleyen Dr. Erdoğdu, “Anne sütü, bebeğin büyüme ve gelişimi için gerekli olan besinleri sağlar. Ancak oruç tutarken sıvı ve besin alımınız kısıtlandığından, anne sütünün kalitesi ve miktarı etkilenebilir. Bu yüzden bebeğinizi düzenli aralıklarla emzirmeniz ve yeterli miktarda sıvı tüketmeniz önemlidir. Sıvı tüketimine özen göstermek, hem kendi sağlığınızı korumanızı hem de bebeğinizin beslenme ihtiyaçlarını karşılamayı sağlar” şeklinde konuştu.

    “Hekiminiz ek besin takviyeleri önerebilir”

    Gerektiğinde ek besin desteği almanın da bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak için atılması gereken adımlardan biri olduğunu belirten Dr. Erdoğdu, “Eğer oruç tutarken yetersiz beslenme riskiyle karşılaşıyorsanız, doktorunuz size ek besin takviyeleri önerebilir. Bu takviyeler, bebeğin gelişimi için gerekli olan besinleri sağlamak amacıyla kullanılabilir. Doktorunuzun önerilerine uymak, bebeğinizin sağlığını korumak için önemlidir” ifadelerini kullandı.

    “Annenin beslenme ihtiyaçları göz ardı edilmemeli”

    Emziren anneler için oruç tutma sürecinde dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli noktanın da kendi beslenme ihtiyaçlarını göz ardı etmemek olduğunu vurgulayan Erdoğdu şunları söyledi: “Oruç tutarken sağlıklı ve dengeli bir beslenme planı izlemek önemlidir. İftar ve sahur öğünlerinde besin çeşitliliğine dikkat etmek, protein, lif, vitamin ve mineral açısından zengin gıdalar tüketmek önemli bir adımdır. Bu şekilde kendi sağlığınızı koruyabilir ve emzirme süreci boyunca enerji seviyenizi yüksek tutabilirsiniz”.

  • Oruç tutanları gün boyu susatmayan sahur tarifleri

    Oruç tutanları gün boyu susatmayan sahur tarifleri

    Sahurda standart kahvaltının dışına çıkmak isteyenlere ve gün boyu kalınan susuzluğa iyi gelebilecek öğün önerilerinde bulunan  Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dilem İrkin Koçan, yulaf ve meyve karışımının bu anlamda iyi bir seçenek olabileceğini söyledi.  Aşçılık bölümünde Öğr. Görevlisi Şef Serap Türkel Özbayraktar ise diyetisyenin önerilerine göre oruç tutarken susatmayacak ve tok tutacak alternatif sahur atıştırmalıkları hazırladı. Meyveli Yulaf Lapası ve Ekmek Üstü Avokadolu Poşe Yumurta hazırlayan Şef Serap Türkel Özbayraktar, yapılışlarını tek tek anlattı.

    “Meyveli yulaf lapası tarifi ve yapılışı”

    Sahura özel Meyveli yulaf lapası tarifi veren Serap Türkel Özbayraktar malzemelerini ve yapılışını şu şekilde sıraladı:
    “4 yemek kaşığı yulaf
    1 su bardağı süt
    Üzeri için
    Çilek
    Frambuaz
    Muz
    Kaju
    Antep fıstığı”
    “Süt ve yulaf tencereye alınır kısık ateşte kıvam alıncaya kadar 6-8 dakika pişirilir. Pişirilen yulaf tabağa alınır üzerine taze meyveler ve kuruyemişler eklenerek servis edilir.”
    “Ekmek üstü avokadolu poşe yumurta tarifi ve yapılışı”
    Serap Türkel Özbayraktar, Ekmek üstü avokadolu poşe malzemelerini ve yapılışını ise şu şekilde sıraladı:
    “1 yumurta
    1 avokado

    Akdeniz yeşillikleri

    Beyaz peynir
    Çörek otu”
    “Ekmek kızartılır, beyaz peynir dilimlenir ve çörek otu ile karıştırılır.
    Karıştırılan peynir harcı, ekmeğin üzerine sürülür. Üzerine Akdeniz yeşillikleri ve avokado dilimleri koyulduktan sonra sirkeli su içerisinde pişirilen Poche yumurta eklenir ve sıcak servis edilir.”

    “Kırmızı meyveler antioksidan özelliği taşır”

    Yoğurt ve yulaf karışımı da yapılabileceğine değinen Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dilem İrkin Koçan, “Çünkü yoğurt hem protein hem de probiyotik kaynağıdır. Yulaf, lif içerdiği için bizi ciddi anlamda tok tutar. Midede şişkinlik yapar. Yine meyvelerle destekleyip meyvelerden kan şekerimizi dengeleyebiliriz. Kırmızı renkli meyvelerle destekleyip antioksidan özelliğinden yararlanabiliriz. Kahvaltı alternatifi olarak ise sebzeli omletlerden yararlanılabilir. Yağ içeriği olan avokado artık yavaş yavaş mutfağımıza girdi. Protein kaynağı yumurtayla beraber tüketebiliriz. Bu bizi aynı zamanda ciddi anlamda tok tutar, bağışıklığımızı destekler. Kardiyovasküler, kolesterol problemimiz varsa bunu destekler” açıklaması yaptı.

    “Tuzlu yiyecekler susatır uzak durun”

    Sahurun bütün gün aç kalmamayı sağlayacak en iyi öğün olduğunun altını çizenBeslenme ve Diyetetik Uzmanı Dilem İrkin Koçan, “O yüzden mümkün olduğunca seçimimize dikkat etmemiz gerekiyor. Temel protein kaynağımız proteinin kesin olması gerekir. Protein deyince akla ilk gelen şey ise yumurtadır. Sahurda mutlaka 1 ya da 2 yumurta yemelisiniz. Yine peynir de aynı şekilde sahurda bulunmalıdır. Ancak mümkün olduğunca tuzsuz olmasına dikkat etmelisiniz. Çünkü tuzlu yiyecekler susatır. Zeytin de bulunabilir ancak o da tuzlu olmasın” dedi.

    “Sucuk, salam, sosis yemeyin”

    “Yağlı tohumlardan; fındık, bademin hem lif içeriği yüksek hem de tok tutma özelliği yüksektir” diyen Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dilem İrkin Koçan şunları söyledi:
    “Bu yüzden sahurda bir avuç mutlaka yenilmelidir. Bol sebze, salata, yeşillik tüketin. Hem içeriğindeki su miktarı hem de posası nedeniyle doygunluğunuz artabilir. Gün içinde en mahrum olduğumuz şey ise su. Sıvı almamızı destekleyecek şekersiz kompostolar yapılabilir. Tarçın, karanfille lezzetlendirilip aynı zamanda kan şekerimizi dengelemeye faydası olabilir. Bizi susatacak olan şey tuzdur. Bu da paketlenmiş tüm gıdalarda bulunur. Şarküteri ürünleri sucuk, salam, sosis tarzı besinler çok susatacaktır. Börek, çörek, pasta, hamur işi tarzı yiyecekler bizi çok fazla susatabilir. O yüzden sahurda mümkün olduğunca bunlardan tüketmeyin. Yine sahurda en az 1 buçuk litre su tüketmeye özen gösterin. Ayranınız da ev yapımı ve az tuzlu olmalıdır. Mineral ihtiyacınızı da maden suyuyla karıştırılan ev ayranıyla karşılayabilirsiniz. İçerisine nane ve zencefil ekleyerek ise sindirim sisteminizi rahatlatabilirsiniz.”

  • Oruç tutanlar sahuru atlamamalı

    Oruç tutanlar sahuru atlamamalı

    Ramazan ayında öğün sayısı ikiye düştüğü halde günlük alınması gereken protein, vitamin ve mineral oranlarının değişmemesi gerektiğini vurgulayan  İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ömer Akyürek, “Yeterli ve dengeli beslenmenin sürdürülebilmesi için günün oruç tutulmayan bölümünde en az 2 öğünü tamamlamak ve sahur öğününü atlamamak gerekir’’ diye konuştu.

    Sıvı elektrolit dengesinin korunması için iftar ve sahur arasında kalan dilimde yeterli sıvı alımının da tamamlanması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Ömer Akyürek, ’’Günde ortalama en az 2-2,5 litre su içmeye, bununla birlikte Ramazan ayında sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve-sebze suları, sade soda vb. gibi içeceklerin sık sık tüketilmesi önerilmektedir. Önerilen tek seferde yüksek miktarlarda su tüketimi değil, aralıklı olarak 2- 2.5 lt su tüketimidir. Yeterince su tüketilmezse, vücut su oranı azalmakta, su-tuz dengesi bozulmakta, bununla beraber halsizlik, depresyon, konsantrasyon güçlüğü, uyuklama, mide ağrısı, hazımsızlık, tansiyon düşmesi gibi birçok sağlık problemi yaşanabilmektedir’’ dedi.

    Sağlıklı bir Ramazan ayı geçirmek için yeterli ve dengeli beslenmesinin öneminden bahseden İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ömer Akyürek, oruç tutanlar için beslenme önerilerini şu şekilde sıraladı:
    “Sahur öğünü, yavaş sindirilen ve besleyici değeri yüksek olan besinlerden oluşmalıdır. Protein içeriği fazla olan gıdalar midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktirir. Bu anlamda en iyi ve en kaliteli protein kaynağı yumurtadır. Sahurda süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler gibi yiyeceklerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılabilir. Sahuru yaptıktan sonra yatmak için en az 45 dakika beklenmelidir. Uzun bir açlık sonrası iftar öğününde hızlı bir başlangıç yapmamak yemek sonrası hazımsızlık yaşanmaması açısından önemlidir. İftarda kan şekeri çok düşük olduğundan kısa sürede çok miktarda besin tüketme isteği doğmaktadır. Yapılan en büyük hatalardan birisi de çok hızlı bir şekilde, çok yüksek miktarda besin tüketmektir. Bu durum hem sağlık açısından risk oluşturabilir hem de ilerleyen günlerde kilo alımına zemin hazırlayabilir. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü veya meyveli tatlılar tercih edilmelidir. Yemekler hızlı yenmemeli, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek tüketilmelidir. Susama hissi olmasa bile iftar ve sahur arasında sık sık su içilmelidir. Suya ek olarak kafein içeren içecekler yerine de süt, ayran, sade soda, taze sıkılmış meyve-sebze suları, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edebilir. Çay, kahve, limonata, gazoz gibi içecekler suyun yerini alamaz. Aksine bu içeceklerin çok fazla tüketimi su içme isteğini bastırabilir. İftardan 1-2 saat sonra hafif bir spor yapmak sindirime yardımcı olacaktır. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için de sıvı tüketimine dikkat edilmelidir. Hazmı kolay, mide-bağırsak sisteminde uzun süre kalabilen lifli ve selüloz içeren sebze, meyve ve tam buğday ekmeği tercih edilmelidir.”

  • “Kanser hücrelerinin yayılma hızını yavaşlatıyor”

    “Kanser hücrelerinin yayılma hızını yavaşlatıyor”

    İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Özkan Akyol, oruç tutmanın sağlığa faydaları hakkında açıklamalarda bulundu. Ramazan’ın iki yönde sağlığa faydalı olduğunun bilimsel olarak ispatlandığını belirterek Uzm. Dr. Akyol, “Birincisi sindirim sistemi ve fiziki katkıları, diğeri ise insan psikolojisine olan faydalarıdır. Oruç esnasında vücutta bulunan yağ hücreleri aracılığı ile depolanmış yağlar yakılır. Depolanan yağların yakılmasıyla birlikte sağlıklı zayıflama gerçekleşir. Ancak bu, sahur ve iftarda az kalorili beslenmekle olur. Şimdiye kadar yapılan bilimsel araştırmalar oruç ve insülin sağlığı ilişkisini ortaya koymaktadır. Araştırmalar oruç esnasında hücrelerin kandan daha fazla glikoz alımı üzerine uyarılar gönderdiğini göstermiştir, bu durum da insülin sağlığına olumlu etki etmektedir” dedi.

    “Daha sağlıklı kalori yakmaya destek olur”

    Oruç tutmanın sindirim sistemine de fayda sağladığını söyleyen Uzm. Dr. Akyol, “Oruç tutmak sindirim sisteminin dinlenmesini sağlayarak, daha sağlıklı kalori yakmaya destek olur. Sindirim sistemi sağlığı iyi olmayan kişilerde özellikle oruç, gıdaların enerjiye dönüştürülmesi ve yağ yıkımına ciddi katkıda bulunur. Düzenli şekilde oruç tutmak, metabolizma sağlığına faydalı olduğu gibi, sağlıklı bağırsak fonksiyona da katkı sağlar. Az yemek ömür uzatır, çok yaşamayı sağlar. Yapılan bilimsel araştırmalar bazı kültürlerde yapılan diyetlerin ömrü uzattığını ortaya koymaktadır” diye konuştu.

    “Oruç tutmak vücuda iyi geliyor”

    Oruç tutmanın vücudumuzu yenilediğine dikkat çeken Uzm. Dr. Akyol, “Beyinde yeni kök hücrelerin oluşmasını destekleyen oruç, bu işleve yardımcı olarak kimyasalların salgılanmasını sağlar. Parkinson ve Alzheimer gibi zihinsel hastalıklara karşı koruyucu rol oynayabilir. Oruç tutmak bağışıklık sistemini geliştirir, serbest radikallerin neden olduğu hasarların giderilmesini sağlar, iltihabı azaltır ve kanser hücrelerinin yayılma hızını yavaşlatır. Bilimsel araştırmalar, hayvanların doğada hasta olduklarında yemeyi azalttıklarını ve dinlendiklerini ortaya koymaktadır. Oruç tutmak bağışıklık sistemini geliştirerek, birçok hastalıktan korunmaya yardımcı olduğu gibi, bazı hastalıkların tedavisini hızlandırır. Oruç vücudun genel temizliğine ciddi anlamda faydalıdır. Sindirim sisteminin temizlenmesi, dolaylı olarak bütün sistemin temizlenmesini sağlar. Karaciğer ve böbreklerdeki toksinlerin temizlenmesiyle de cilt yenilenir” şeklinde konuştu.

  • “Orucu tuz ile açmanın birçok faydası vardır”

    “Orucu tuz ile açmanın birçok faydası vardır”

    Phanes Beauty kurucu ortağı ve aynı zamanda natüropat ve beslenme uzmanı Ertekin Aykaç, “Hurma, su, zeytin ya da tuz ile oruç açmak sağlıklı mı?” sorusuna ilişkin bilgilendirmelerde bulundu. Hurmanın vücudu temizlediğini ve kalp sağlığını koruduğunu söyleyen Aykaç, “Hurmanın içerinde bulunan besin değerleri ve lifli yapı vücudun gün boyu ihtiyaç duyduğu vitaminlerin neredeyse birçoğunun karşılanmasını sağlar. Hurma vücudu temizler ve kalp sağlığını korur. Kalp sağlığını koruması nedeniyle de şeker ve insülin değerlerinin korunmasında oldukça etkilidir. Çoğunlukla oruç açarken su tercih edilir. Gün boyu susuz kalmış kişiler su ihtiyacını gidermek için suya sarılır. Ayrıca gün içerisinde su da tüketmiyor olmasıyla oruçlu insanların su ihtiyaçları neticesinde suyla oruç açmak oldukça yaygındır. Oruçlu geçen gün sonunda çok fazla yemek tüketimini önlemek için de önden su içmek faydalı olacaktır” dedi.

    “Orucu tuz ile açmanın birçok faydası vardır”Orucu doğru bir şekilde açmanın sağlık açısından önemli olduğunu ifade eden Aykaç, “Vücudu ve sindirim sistemini dinlendiren oruç ibadeti, İslam’ın şartları arasında yer alır. Orucu doğru tutmak kadar, orucu doğru bir şekilde açmak da sağlık açısından önemlidir. Oruç açarken ilk yediğimiz şey bazen hurma bazen zeytin bazen de tuz olur. Orucu tuz ile açmanın birçok faydası vardır ancak böbrek ve yüksek tansiyonu olan kişileri bu genellemenin dışında tutmak gerekiyor. Yemeğe başlamadan önce tadılan tuz, mide enzimlerini harekete geçirir, hazmı kolaylaştırır. Tuz sayesinde tükürük salgısı artar ve özellikle karbonhidratların sindirimi hemen başlar. Ağza hava yoluyla giren mikroplar, sodyum klor sayesinde temizlenir. Tuzda bulunan sodyum iyonu, hücreleri besler, maddenin hücre içine giriş çıkışına yardımcı olur. Tuzla başlanırsa, tükürük guddeleri daha fazla salgı yapar. Ağızda sindirimde, karbonhidrat parçalanması daha kolay olur. Kronik rahatsızlığı olanlar yemeğe tuz ile başlamamalıdır” ifadelerini kullandı.

  • Kirişci, depremzedelerle birlikte oruç açacak

    Kirişci, depremzedelerle birlikte oruç açacak

    Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, çeşitli programlara katılmak üzere 04 Nisan 2023 Salı günü Denizli’ye gelecek. İlk önce Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde tarım sektörü temsilcileri ile toplantı gerçekleştirecek olan Bakan Kirişci’nin ikinci durağı KYK yurdu olacak.

    Bakan Kirişci, burada yaşayan depremzede vatandaşlarla bir araya gelerek, orucunu onlarla birlikte aynı sofrada açacak.

  • Ramazanda mahalleler şenleniyor

    Ramazanda mahalleler şenleniyor

    İnegöl Belediyesi, 11 ayın sultanı Ramazan-ı Şerif ayında düzenlediği Mahalle Şenlikleri ile eski ramazanları yeniden yaşatıyor.

    Hafta sonları Karagöz ve Hacivat başta olmak üzere farklı maskotların yer aldığı, eski ramazan eğlenceleri ve yarışmaların yapıldığı Mahale Şenlikleri ile çocuklar ramazan ayının eğlenceleriyle kucaklaşıyor.

    İnegöl Belediyesi’nin maskot ve hediyelerle donatılan Kültür Sanat Otobüsü ile ramazan coşkusu tüm şehri sarıyor.

    Ramazan boyunca hafta sonları yapılacak etkinliklerin ilk haftasında Yeniceköy ve Cerrah Mahallelerine konuk olan İnegöl Belediyesi, geçtiğimiz hafta sonu ise Baykoca Mahallesi ve Tahtaköprü’deydi.

    Cumartesi günü TOKİ merkez parkta düzenlenen etkinliklerde çocuklar unutulmaz anlar yaşarken, düzenlenen çuval yarışması, sandalye kapmaca yarışmaları ile heyecan doruğa ulaştı.

    Yetişkinlerin de keyifle izlediği etkinliklerde, çocuklara oyuncaklar dağıtıldı. Alanda aynı zamanda pamuk helva ve balon dağıtımları da yapıldı.

    Sabit bir alandan ziyade şenlik havasını tüm İnegöl’ü saracak şekilde yapmayı planlayan İnegöl Belediyesi, Pazar günü de Tahtaköprü Mahallesindeydi.

    Yağış nedeniyle kapalı alanda yapılan Ramazan Mahalle Şenliklileri eğlencesine çocukların ve yetişkinlerin ilgisi yoğun oldu. Zaman zaman ebeveynler de yarışmalara dahil oldu.

    Yarışmalarda kazanan çocuklar hediyeleri kaparken, maskotlar ise eğlenceli anlar yaşatmaya devam etti.

    Ramazan Mahalle Şenlikleri kapsamında İnegöl Belediyesi her hafta sonu Cumartesi ve Pazar günleri birbirinden güzel etkinlikler ile farklı farklı mahallelere konuk olmaya devam edecek.

  • Bakan Kurum, depremzedelerle orucunu açtı

    Bakan Kurum, depremzedelerle orucunu açtı

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “asrın felaketi” olarak tanımlanan Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Gaziantep’in Nurdağı ilçesindeki Sakçagözü Mahallesi’nde Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından kurulan Mehmetçik İftar Çadırı’nda depremzede vatandaşlarla bir araya gelerek orucunu açtı.

    Yemekte İl Müftüsü Hüseyin Hazırlar tarafından dua edildi. İftarı hazırlayan Mehmetçiğe teşekkür eden Bakan Kurum’a, Gaziantep Valisi Davut Gül ile 5. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Hacı Halil Osma eşlik etti.

    Bakan Kurum, yemeğin ardından depremzede vatandaşlarla sohbet ederek taleplerini dinledi.


    Kurum, 1200 hanenin bulunduğu ve depremde 900 evin yıkık ve ağır hasar aldığı Sakçagözü Mahallesi’nde, Mehmetçik tarafından kurularak depremzede vatandaşların hizmetine sunulan çamaşırhane, banyo, yemek dağıtım noktası, Mehmetçik okulları, mescit çadırları ve ekmek fırınları hakkında bilgi aldı.