Etiket: osman kavala

  • Mahkemeden Osman Kavala kararı

    Mahkemeden Osman Kavala kararı

    Yargıtay ve İstinaf Mahkemesi tarafından bozulduktan sonra yeniden görülen ve Osman Kavala’nın tek tutuklusu olduğu 52 sanıklı Gezi Davası’nın ikinci duruşması bugün görüldü. Mahmeme oy çokluğu ile Osman Kavala’nın tutukluğuna karar verdi.

    Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Bir sonraki duruşma 17 Ocak 2022 günü görülecek.

    Beşiktaş taraftar grubu Çarşı üyeleri, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala ve firariler eski CIA danışmanı Henri Barkey ile Can Dündar’ın da aralarında bulunduğu 52 sanığın, “15 Temmuz darbe girişimi” ve “Gezi Parkı olayları”na ilişkin iddialar kapsamında yargılandığı davanın ikinci duruşması görüldü.

    OSMAN KAVALA KATILMADI

    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince 1’i tutuklu, 8’i firari 52 sanığın yargılandığı davanın daha büyük bir salon olması nedeniyle İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesinin duruşma salonunda görülen duruşmasında tutuksuz sanıklar Ayşe Mücella Yapıcı ile Can Atalay’ın aralarında bulunduğu 16 tutuksuz sanık ile avukatları hazır bulundu. Öte yandan duruşmada, TİP Genel Başkanı Erkan Baş, TİP Milletvekili Ahmet Şık, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP Milletvekili Züleyha Gülüm ile Almanya, Fransa, Belçika Danimarka, İsveç, İsviçre, Çekya, İtalya konsolosluk yetkilileri ile Kavala’nın eşi Ayşe Buğra ve STK yetkilileri izleyici olarak yer aldı. Duruşmaya tutuklu sanık Osman Kavala ise katılmadı.

    Duruşma, sanık yoklaması ile başladı. Sanık yoklamasının ardından mahkeme başkanı, dava dosyasına gelen belgeleri okudu. Mahkeme başkanı, reddi hakim talebininin reddedilmesine ilişkin bir üst mahkemeye yapılan itirazın reddedildiğini aktardı.

    MAHKEMEDEN OSMAN KAVALA KARARI

    Savcı, Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamını talep etti, karar için mahkeme ara verdi. Mahkeme, tutuklu sanık Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

  • Mahkemeden Osman Kavala kararı

    Mahkemeden Osman Kavala kararı

    Yeniden görülen Gezi Parkı eylemleri ile ilgili aralarında Osman Kavala, Can Dündar ile CIA eski danışmanı Henry Barkey’in de bulunduğu 17 sanıklı dava ile Çarşı taraftar grubundan 35 sanığın bulunduğu davaların birleştirilmesi sonrasındaki duruşmada, sanık Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamına karar verildi.

    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, sanık avukatlarının davaların birleştirilmesine itirazda bulunmasının ardından kısa bir ara verdi. Mahkeme Başkanı, müzakkere arası verdiği esnada konuşan bir Çarşı grubu sanığı, “Biz tribüncüyüz, bizi kimseyle birleştirmeyin, ayırın dosyamızı. Bu davadan dolayı işimiz gücümüz kalıyor, evde ailemiz bekliyor” dedi.

    DAVALARIN AYRILMASI TALEBİ REDDEDİLDİ

    Aranın ardından mahkeme heyeti, Yargıtay ve İstinaf mahkemelerinin bozma ilamlarının içeriği, bozma ilamına uyulmuş olması, celse arasında birleştirmeye muvafakat verilmesi nedeniyle davaların ayrılması taleplerini reddetti.

    ÇARŞI GRUBU AVUKATLARI DURUŞMA SALONUNDAN AYRILDI

    Bunun üzerine Çarşı grubundan sanık Ayhan Güner’in avukatı Ali Rıza Dizdar, “Ben de çarşılıyım. Size saygısızlık değil ama bu ret kararının ardından bu celse duruşmayı takip etmeyeceğiz” dedi. Daha sonra Çarşı taraftar avukat ve sanıklarının çoğu, duruşma salonundan ayrıldı. Salondaki bazı izleyiciler de salondan ayrılanları alkışladılar.

    “KEMAL SUNAL’IN DAVACI FİLMİ GİBİ OLDU”

    Daha sonra mahkeme başkanı, sanıkların savunmasına geçti. Çarşı grubundan bir sanık, “Kemal Sunal’ın davacı filmi gibi oldu. Daha kaç defa gelmemiz gerekiyor” dedi. Sanık Ayşe Mücella Yapıcı ise “Ben aynı iddianameyle iki kere yargılandım. Beraat ettim, biri kesinleşti. Aynı iddianameyle gene buradayım. Bu haldeyken bu davayı hukuken, vicdanen, ahlaken asla kabul etmiyorum. Gezi’yi kriminalize edemezsiniz” diye konuştu.

    “CIMBIZLA ARADINIZ CIMBIZLA BULACAKSINIZ”

    Sanık Can Atalay da, “Biz yokmuşuz gibi yargılama yapılıyor. Gezi direnişi bu memleketin yaşayan bir organizma olduğunun kanıtıdır” diyerek yeniden sorgulanmaları gerektiğini belirtti. Sanık Tayfun Kahraman ise Gezi olaylarının üzerinden 7-8 yıl geçtiğini ve bir suç çıkartılmaya çalışıldığını belirterek “Toplum vicdanında beraat almış olan davada, sizlerin de beraat vermesini istiyoruz” dedi. Sanık Hakan Tezel de “Bir şey söyleyecek hal bırakmadınız, cımbızla aradınız, cımbızla bulacaksınız” dedi. Çarşı grubu sanıklarından biri, olaylar sırasında düğünü olduğunu belirterek “Bu dava için gelip gidiyorum sürekli. Bu insanları tanımıyorum. İfademi verdim artık davaya gelmek istemiyorum” dedi.

    KAVALA: “HİÇBİR KİTLESEL EYLEMİ ORGANİZE ETMEDİM”

    Sanık Osman Kavala ise dava süreci hakkında bilgi verdikten sonra delile ve anlaşılır bir gerekçeye dayandırılmadan davasının, Çarşı davası ile birleştirildiğini söyledi. Kavala, “Benim yönetimimde bir örgüt gibi faaliyet gösteren gizli bir yapı olduğu hiçbir olgusal temele, dolayısıyla delile dayanmayan, akıl ve mantık sınırlarını zorlayan bir kurgudur. Gezi protestolarının hiçbir kişi ya da örgüt tarafından yöneltilmemiş olduğu yaşanmış bir gerçekliktir, birçok ciddi araştırmada da netlikle ortaya konmuştur. Çarşı grubundan insanların da eklenmiş olması kurguyu daha da gerçek üstü bir hale getirmiştir. Gezi’den önce de Gezi sırasında da, Çarşı davasında suçlananlarla tanışıklığım, irtibatım olmadı” diye konuştu. Kavala’nın Çarşı taraftar grubundan bir sanığa, önceki celse “Osman Kavala’yı tanıyor musun?” diye sorulduğu, sanığın da “Hangi takımda oynuyor?” şeklinde cevap verdiğini söylemesi de salonda gülüşmelere neden oldu. Osman Kavala, “MASAK raporunda, benim Gezi ile ilgi herhangi bir fon aktarımım olmadığı ortaya çıktı. Bugüne kadar hiçbir kitlesel eylemi organize etmedim, hiçbir kitlesel eylem için de benden maddi destek talep edilmedi. Bana yöneltilmiş olan 15 Temmuz darbe girişimine katılmak suçlaması da daha sonra kurgulanmış olan casusluk suçlaması gibi delilden tamamen yoksun, çirkin bir iftiradır, haysiyetime yönelik bir suikasttır. AİHM’in tutuklanmamın hak ihlali olduğuna dair kararından sonra üzerime atılan casusluk suçu, AİHM’in tutuklanmamda siyasi faktörlerin rol oynadığı şeklindeki tespitini doğrular niteliktedir” şeklinde konuştu. Kavala’nın avukatları da müvekkillerinin tahliyesini talep etti.

    DURUŞMA 26 KASIM’A ERTELENDİ

    Mahkeme heyeti, oy çokluğuyla sanık Osman Kavala’nın suçun vasıf ve mahiyeti, son incelemeden itibaren hukuki durumunda bir değişiklik olmaması ve yargılamanın geldiği aşama göz önünde bulundurarak tutukluluğunun devamına karar verdi. Bir üye hakim, Kavala’nın tahliye edilmesi yönünde şerh düştü. Olay tarihinde Beşiktaş’taki Başbakanlık ofisi çevresindeki kamera kayıtlarının İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve haber ajanslarından temin edilmesi için yazı yazılmasına karar verdi. Görüntülerin mahkeme ulaşması durumunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak sanıkların görüntülerde olup olmadığının tespit edilmesini de karara bağlayan heyet, savunmaları alınmayan sanıkların savunmalarının alınabilmesi ve eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 26 Kasım’a erteledi.

  • Anayasa Mahkemesi’nden Osman Kavala kararı

    Anayasa Mahkemesi’nden Osman Kavala kararı

    Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Osman Kavala’nın bireysel başvurusunda, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine karar verdi. Kavala, “tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle ‘kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı’nın ihlal edildiği” iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurmuştu.

    Anayasa Mahkemesi, Osman Kavala’nın kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine karar verdi.

    Gezi Parkı davasından beraat eden ve tahliyesine karşın, casusluk suçlaması nedeniyle tutukluluğunun devamına karar verilen Osman Kavala, “kişi hak ve özgürlüğü güvenliğinin ihlal edildiği” gerekçesiyle Yüksek Mahkeme’ye başvurmuştu.

    15 Aralık’ta o başvuruyu değerlendiren Anayasa Mahkemesi 1. Bölümü, dosyayı Genel Kurul’a sevk etme kararı almıştı. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Osman Kavala’nın bireysel başvurusunu bugün karara bağladı.

    DAHA ÖNCE YAPTIĞI BAŞVURU REDDEDİLMİŞTİ

    Osman Kavala’nın avukatlarının, “tutuklama tedbirinin hukuki olmaması, soruşturma dosyasına erişimin kısıtlanması ve tutukluluk incelemelerinin hakim/mahkeme önüne çıkarılmaksızın yapılması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği” iddialarıyla ilgili daha önce yaptığı bir bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunca 22 Mayıs 2019’da reddedilmişti.

    Genel Kurul kararı 5’e karşı 10 üyenin oy çokluğuyla almıştı.

  • Mahkemeden Osman Kavala kararı

    Mahkemeden Osman Kavala kararı

    Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin açılan davada, firari sanık eski CIA Danışmanı Henri Jak Barkey ile “Anayasa’yı ihlal” ve “siyasi veya askeri casusluk” suçlarından yargılanan sanık Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi.

    İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, tanıkların ve avukatların beyanları alındı.

    Beyanların ardından görüşünü açıklayan Cumhuriyet savcısı, Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına, Leyla Alaton’un tanık olarak çağrılmasına ve Barkey hakkındaki yakalama kararının devamına karar verilmesini talep etti.

    Talebin ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına ve Leyla Alaton’un tanık olarak çağrılmasına karar verdi.

    Firari sanık Barkey hakkındaki yakalama kararının devamına hükmeden heyet, duruşmayı 5 Şubat 2021’e erteledi.

  • Osman Kavala’nın başvurusu AYM Genel Kurulu’nda

    Osman Kavala’nın başvurusu AYM Genel Kurulu’nda

    Anayasa Mahkemesi (AYM) Birinci Bölümü, Gezi Parkı odaklı olaylara ilişkin davada tahliyesi ve beraatine karar verildikten sonra başka suçtan tutuklanan Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala’nın bireysel başvurusunu Genel Kurula sevk etti.

    Osman Kavala, “tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle ‘kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı’nın ihlal edildiği” iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurmuştu.

    Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü, bugünkü gündem toplantısında başvuruyu görüştü.

    Birinci Bölüm tarafından “başvurunun niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görüldüğünden, Anayasa Mahkemesi İç Tüzüğü’nün 28. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca Genel Kurula sevki”ne karar verildi.

    Anayasa Mahkemesi İç Tüzüğü’nün 28. maddesinin 3. fıkrası, “Bölümlerden birinin görülmekte olan bir başvuruya ilişkin olarak vereceği karar, bölümlerin önceden vermiş olduğu bir kararla çelişecekse ya da konunun niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görülürse ilgili bölüm dosyadan el çekebilir. Bölüm başkanı başvuruyu Genel Kurul önüne götürmek üzere başkana iletir.” hükmünü içeriyor.

    Bu karar gereğince, Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, bireysel başvuruyu daha sonra ele alacak.

    Kavala’nın bu bireysel başvurusu, Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümünce 29 Eylül’de ele alınmış ve başvurunun görüşülmesi ertelenmişti.

    Daha önce yaptığı başvuru reddedilmişti

    Osman Kavala’nın avukatlarının, “tutuklama tedbirinin hukuki olmaması, soruşturma dosyasına erişimin kısıtlanması ve tutukluluk incelemelerinin hakim/mahkeme önüne çıkarılmaksızın yapılması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği” iddialarıyla ilgili daha önce yaptığı bir bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunca 22 Mayıs 2019’da reddedilmişti. Genel Kurul kararı 5’e karşı 10 üyenin oy çokluğuyla almıştı.

    Osman Kavala’yla ilgili yargısal süreç

    Gezi Parkı odaklı olaylara ilişkin davada “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs”, “mala zarar verme”, “nitelikli yağma”, “tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması veya el değiştirilmesi”, “kasten yaralama”, “ağırlaştırılmış yaralama” ve “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na muhalefet” suçlarından İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince yargılanan Kavala’nın 18 Şubat’ta, suçların işlendiğine dair mahkumiyete yeter derecede hukuka uygun somut ve kesin delil bulunmadığı gerekçesiyle beraati ve tahliyesine karar verilmişti.

    Aynı gün Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi soruşturması kapsamında gözaltına alınan Kavala, bir gün sonra sevk edildiği hakimlikçe “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan tutuklanmıştı.

    Kavala hakkında ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında sevk edildiği mahkeme tarafından 9 Mart’ta “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme” suçundan tutuklanma kararı verilmişti.

    “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan 2 yıllık tutukluluk süresinin dolduğu gerekçesiyle 20 Mart’ta tahliyesine karar verilen Kavala, casusluk suçundan tutuklu bulunduğu için cezaevinden çıkamamıştı.

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Osman Kavala ve yakalama kararı bulunan eski CIA danışmanı Henri Barkey hakkında “Anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, “siyasal veya askeri casusluk” suçundan ise 20’şer yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. İddianamede, Kavala ve Barkey’in FETÖ’nün Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde oluşturduğu yapılanmayla gerçekleştirme teşebbüsünde bulunduğu darbe girişimi sürecinde de rol aldıkları belirtilmişti.

    İddianameyi kabul eden İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi, bu davanın ilk duruşmasının 18 Aralık’ta yapılmasını kararlaştırmıştı.