Etiket: (Özel)

  • Melek Mızrak Subaşı’dan özel istek

    Melek Mızrak Subaşı’dan özel istek

    31 Mart akşamı en yakın rakibine 5 bin oy fark atarak Bilecik Belediye Başkanı seçilen Melek Mızrak Subaşı’dan Bilecik halkından özel bir istek istedi. Subaşı, bugün gerçekleşecek mazbata töreni öncesinde tebrik için gönderilecek çiçek ve hediyeler yerine SMA hastası Aydem’e destek olunmasını rica etti.

    Subaşı, “Tebrikleriniz ve kutlamalarınız için göndermek istediğiniz çiçek ve hediyelerinizi Bilecikli SMA hastası güzel kızımız Aydem için bağış yapalım, bir ailemizin yavrusu için umut olalım. Bahar çiçeklerimiz Aydem’e destek olsun.”dedi.

  • Özel bireyler ağaç dikti

    Özel bireyler ağaç dikti

    Birleşmiş Milletler tarafından otizm konusunda farkındalık oluşturmak ve bu alandaki sorunlara dikkat çekmek amacıyla belirlenen 2 Nisan Otizm Farkındalık Günü’nde Antalya Büyükşehir Belediyesi anlamlı bir etkinlik gerçekleştirdi. Özel Büyükşehir Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezi’nde özel bireyler için çeşitli etkinlikler düzenlendi.

    Fidan dikip can suyu verdiler

    Rehabilitasyon Merkezi bahçesinde fidan diken öğrenciler gün boyunca farklı etkinliklerle muhteşem bir gün geçirdi. Özel bireyler, fidanlara can suyu verdi. Fidan dikiminden sonra bireyler, bocce oyunu ile hem eğlendi hem de sosyal becerilerini geliştirdi.

  • Özel çocuklara etkinlik

    Özel çocuklara etkinlik

    Eskişehir’de Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ekiplerince Polis-Halk ilişkilerinin geliştirilmesi amacıyla faaliyet yapıldı.Bu kapsamda 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü nedeniyle Otizm Farkındalık Derneği (OFDER), Ahmet Yesevi Özel Eğitim Anaokulu ve Özel bir rehabilitasyon eğitim merkezi ziyaret edildi. Ziyarette 25 özel çocuğa yönelik etkinlikler gerçekleştirilip, balon ve boyama kitabı hediye edildi.

    Ayrıca derneklerde ve okullarda bulunan 18 görevli ile öğretmene Eskişehir İl Emniyet Müdürü Yaman Ağırlar ve teşkilatın selamları iletildi. Ekiplerce Emniyet Teşkilatı olarak 1 gün değil 365 gün boyunca engelli vatandaşların yanlarında ve destekçileri olunduğu hatırlatıldı.

  • Mesai saatleri düşüyor mu?

    Mesai saatleri düşüyor mu?

    Hükümet çalışma saatlerini azaltmak için kolları sıvadı. Buna göre; Türkiye‘de haftada 45 saat olan mesai süresi, 40 saate düşecek. İş kanunu düzenlemesi ile farklı konular da hedefleniyor. Standart ve mevcut haklar korunacak.

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından “mesai saatlerinde düzenleme” çalışması başlatıldı. Avrupa standartlarına göre Türkiye’de çalışma saatleri fazla. Durum böyle olunca kişisel yaşam hakları da kısıtlanıyor. Özellikle özel sektörde çalışanlar ailelerine ve kendilerine daha az vakit ayırabiliyor.

    Çalışma saatleri düzenlenecek. Yıllık izin ve ücretlere değinilecek. Avrupa’da olmak üzere birçok ülkede pilot uygulama başlamıştı. Dört günlük çalışma haftası hayata geçirilerek verimliliği arttırmak planlanıyor. İşverenler ücret konusunda bir değişikliğe gider mi?

    Bursa Uludağ Üniversitesi Doç. Dr. Filiz Eryılmaz, şöyle konuştu.

    “Olumlu bir adım. Kanunda 45 saat ama fiilen haftalık çalışma saatleri 50 saati buluyor. İnsanların iş ve yaşam dengelerini sağlamaları adına atılması gereken bir adım. Sadece çalışanlar için değil, ekonomi içinde dolaylı yoldan birçok faydası olabilecek bir durum. İnsanlar daha verimli hale gelecekler. İş yerleri çalışma saati düşünce ek istihdam yaratmak zorunda kalacaklar. İşgücü ve emek verimliliği de arttırır. Kadın istihdamına olumlu katkı sağlar. Gelir dağılımı dağıtıcı süreci olabilir. Beyin göçünü orta vadede azaltabilir. Ücretlerin üstünde bir baskı olabilir. Eğer çalışma saatleri kısalırsa asgari ücret pazarlığında ya da asgari ücreti baz alan özel sektör ücret sözleşmelerinde işgücü maliyetim arttığı için ücret konusunda baskı olabilir” dedi.

  • Vali Çiftçi’ye özel konuklar

    Vali Çiftçi’ye özel konuklar

    Öğrencilerle bir süre sohbet eden Vali Çiftçi, Büyükşehir Belediyesinin, engelli bireylere yönelik gerçekleştirdiği projelerle, adından sıkça söz ettirdiğini söyledi.

  • Özel gün için özel çalışmalarını sergilediler

    Özel gün için özel çalışmalarını sergilediler

    Bozüyük Belediyesi Sanat Evi’nde Ekim ayından itibaren özel bireylere yönelik olarak hafta içi her gün düzenlenen eğitim çalışmaları devam ediyor. Özel öğrenciler 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü ve Atatürk Haftası nedeniyle de çok özel çalışmalara imza atıyor. Çeşitli yaş gruplarından özel bireyler farklı günlerde sanat evinin konuğu olarak birbirinden eğlenceli, eğitici ve öğretici atölyelere katılıyor.

    10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü ve Atatürk Haftası nedeniyle özel olarak gerçekleştirilen etkinliklere katılan öğrenciler büyük bir heyecanla ve özenle Atatürk portrelerini ebru sanatını kullanarak içlerinden geldiği gibi renklendiriyor. Ebru sanatını ‘Ata’ sevgisi ile buluşturan öğrenciler Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü öğreniyorlar.

  • Özel bireyler için çok yönlü merkez

    Özel bireyler için çok yönlü merkez

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi inşa ediliyor. Özel bireylerin sosyalleşmesi ve gelişimleri için inşa edilen yapı, hem engelli vatandaşların günlük yaşam becerilerini kazanacakları hem de özel yeteneklerini sergileyebilecekleri çok yönlü bir merkez olacak. Epeyce ilerleme kaydedilen ve yılsonu itibariyle kaba inşaat çalışmalarının tamamlanması planlanan merkezde bodrum katta dolgu imalatı yapılıyor. Zemin kat C, D, F blokta ytong ve tuğla duvar imalatı devam ediyor, E blokta zemin kat döşeme betonu dökülüyor ve H blokta temel demir imalatı sürüyor. Bahçe duvarları betonarme duvar imalatları sürdürülürken, 1. kat tuğla ve gaz beton taksimatına başlandı.

    Yapının 2 bin 930 metrekare olarak planlanan zemin katında engelli bireylerin kendilerini geliştirebilecekleri, ilgi duydukları ve yetenekli oldukları alanlarda eğitim almalarını sağlayabilecek atölyeler yer alacak. Buna göre 5 otizm grup eğitim odası, 7 adet otizm bireysel eğitim odası, duygu bütünleme odası, psikiyatri, oyun odası, uygulama evi, bilişim ve resim atölyesi, el sanatları atölyesi, okuma ve oyun atölyesi, dans atölyesi, müzik-mutfak atölyesi, erkek-kadın hidroterapi havuzu (2 adet havuz güvertesi), 2 adet gündüz bakım odası, 3 adet erken çocuk bireysel odası, oyun odası, duyu bütünleme odası, erken çocuk grup odası ve 2 adet uyku odası engelli bireylere hizmet verecek.
    2 bin 594 metrekareden oluşan 1. katta ise spor salonu, bay-bayan-engelli soyunma duş, mescit, aile danışmanlığı, psikiyatrı, toplantı odası, arşiv, 4 bireysel derslik, yemekhane, mutfak atölyesi, idari personel, aile eğitim birimi, idari sorumlu, elektrik odası, öğretmenler odası, akıl ve zeka oyunları atölyesi, 5 derslik, çok amaçlı salon, kütüphane ve bireysel derslikler yer alacak.

  • CHP Kurultayı’nda seçim ikinci tura kaldı!

    CHP Kurultayı’nda seçim ikinci tura kaldı!

    Ankara’da yapılan CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nda Özgür Özel 682, Kemal Kılıçdaroğlu ise 664 oy aldı.

    Böylece seçim ikinci tura kaldı. Adayların seçimi kazanabilmesi için salt çoğunluk gerekiyor, salt çoğunluk ise 684 oy ile sağlanabiliyor.

    İkinci tur oy kullanma işlemi saat 23:45’de başlayacak ve 01:00’de bitecek.

  • Özür Özel’den Kılıçdaroğlu’na yanıt

    Özür Özel’den Kılıçdaroğlu’na yanıt

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 38. Olağan Kurultayı “İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik Kurultayı” sloganıyla Ankara’da başladı.

    81 ilden gelen bin 367 kurultay delegesi, Cumhuriyet’in ve partinin 100. yılında yeni genel başkanı ve yeni parti yönetimini seçecek. Kurultayın ilk günü genel başkan seçimi yapılacak, ikinci günde; Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri belirlenecek.

    Kurultay sona ermeden önce bir konuşma yapması beklenen değişimcilerin adayı Özgür Özel, salona giriş yaptı.

    Özel salonda büyük ilgiyle karşılandı, uzun süre alkışlandı.

    Özgür Özel’in açıklamalarından satır başları şu şekilde:

    “Rize Pazar’da biri uyandı bu sabah. Isparta Yalvaç’ta, Edirne Keşan’da biri uyandı bu sabah. Tekirdağ Malkara’da Sinop Erfelek’de biri uyandı bu sabah. Konya Taşkent’te 81 ilde 973 ilçede biri uyandı bu sabah. Biri uyandı gitti partiyi açtı, televizyonu açtı, çayı demledi ve dedi ki ‘Birazdan gelir bizimkiler kurultayı izleriz’ dedi. Baba evimizde çayı demleyenlere, bacayı tüttürenlere, bayrağı sallayanlara kurultayımızdan selam olsun.

    Memleketim Manisa’ya ikinci memleketim deyince kafasındaki kasveti çıkarıp başıma geçiren Ökkeş amcanın Osmaniye’sine, Ecevit’in Zonguldak’ına, sayın Genel başkanımızın Tunceli, Dersim’e, Uşak’ına, Trabzon’a, Karadeniz’e selam olsun. Güzelim Marmara’ya selam olsun. Trakya’ya selam olsun. Van’a, Mardin’e, Güney Doğu’ya selam olsun.

    ‘Demirtaş’a Kavala’ya selam olsun

    Memleketimin dört bir yanında altı oklu bayrağı sallayanlara, Soma’da, Zonguldak’ta, Bartın’da yerin yüzlerce metre altında çalışanlara, İzmir’de Agrobay’da direnen kadınlara, Silivri’de Bakırköy’de hepimizin yerine yatan Can Atalay’a, Tolga Şardan’a, Osman Kavala’ya, Selçuk Mızraklı’ya, Selahattin Demirtaş’a selam olsun.

    Sizlerle aynı çatı altında olmak, aynı havayı solumak, aynı partide siyaset yapmak büyük onur. Hepinize merhaba.

    Bugün buraya dalları ülkemizin her köşesini saran, yaprakları her bir insanımıza umut olan yüzyıllık ulu çınarımızın gölgesine geldik. Biz geçmişten gelen büyük bir emaneti taşımanın yanında gençlerin gelecek hayalini hedefimiz sayanlarız. Bizler, 1 Mart Tezkeresi’nde ABD’de verdiği sözü tutmak için BOP Eş Başkanının gelip de Meclis’e dayattığı 1 Mart tarihinde görünen tezkerede eğer o olmasaydı 1 milyon ABD postalının ülkemize ayak basacağı Deniz Baykal’ın partisiyiz.

    Biz ülkemizi çok partili rejimle barıştıran, kaybettiği ilk seçimden sonra ‘Benim en büyük zaferimdir’ diyebilen ‘Ne ezen ne ezilen’ ve Garp Cephesi komutanı İsmet Paşa’nın partisiyiz.

    38. Kurultayımızdayız. Atatürk ilk kurultay olarak toplanan 1927 kongremizin açılış konuşmasında ‘Bu CHP’nin ikinci kurultayıdır’ der. Paşa der ki ‘İlkini Sivas’ta yapmadık mı’ İşte bu ifade bizim kurultayımızı diğer bütün partilerin kurultaylarından farklılaştırır. CHP Kurultayları sadece kendi partimiz için değil ülke siyasetini de şekillendirir, şekillendirmiştir. Biz bugün sadece partimize genel başkan seçmeye gelmedik. Yeni bir hikayeye başlamak, Türkiye siyasetini yeniden şekillendirmek için buradayız. Özellikle tarihimizdeki iki büyük kurultay memleketimizin önüne önemli hedefler koydu ve partimizi iktidar yaptı.

    ‘Partimiz 44 yıldır ağız tadıyla iktidar olamadı’

    Burada bize ve kendinize yeni bir görev vereceksiniz. Bu görev Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında CHP’yi yeniden iktidar yapma görevidir. Partimiz, 1979’dan bu yana 44 yıldır ağız tadıyla iktidar olamadı. İyi niyetli çabalara rağmen 44 yıldır bunu yapmayı beceremedik. Aslında ikinci yüzyılın ilk kurultayındayız. Ben sizi sadece bir genel başkan, bir parti meclisi seçecek 38. Olağan Kurultay’ın delegeleri olarak görmüyorum. Ben bugün tribünlere baktığımda, sahaya baktığımda sizlerin gözlerinin içine baktığımda parti tarihini bilen, her biri tertemiz, sosyal demokrasiyi benimsemiş, pırıl pırıl partilileri, gençleri görüyorum. 44 yıldır delegelerimizin verdiği görevi yerine getiremediğimizden hem partimiz hem ülkemiz bedeller ödedi. CHP iktidar olmadıkça ardı ardında sağ partiler ülkeyi yönettiler.

    Bugüne dek değişimi başaramadığımız, iktidar olamadığımız için kuruluşunda büyük rol oynadığımız Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına çürümüş bir adalet sistemiyle, yarısı yoksulluk sınırının altında yaşayan bir nüfusla giriyoruz. CHP’nin seçim kaybının maliyeti deyince bazı arkadaşlarımız dar bir çerçeveden bakıp ‘Hepimiz oradayız, hesabı neden sadece Kemal bey ödüyor’ diyor. Hesabı ne Kemal bey ödüyor, ne Özgür Özel. Ancak hesabı dünyanın en güzel ülkesinde yaşadığı halde dünyanın başka ülkelerinde hayal kuran gençlerimiz ödüyor. Cumhuriyet yas tutma rejimi değildir. Marifet yas tutulacak acıları bitirecek, yas tutan yaşlı gözlerin yaşını silmek. Anaları da çocukları da babaları da güldürmektir Cumhuriyet.

    ‘Helallik isteme yolculuğu’

    Sokağın sesini duymazdan gelemeyecek yüreklerimiz, umutsuzluğa kapılmayacak delegelerimiz var. Biz altı okumuzdan mahçup olmayacak, sokaktan ve meydandan korkmayacak bir parti anlayışına hızla evrilmek durumdayız. Biz kaybedilen seçim sonrası hiçbir şey olmamış gibi davranılmasına, hatta bu ağır yenilginin sorumluluğunun alınmamasına karşı çıkanlarız. Bir yolculuktayız, bu ‘Sana Söz’ deyip yola çıkıp boynunu büktüklerimizden helallik isteme yolculuğudur.

    ‘CHP ‘Filistin sorununu çözeceğim deyince gayrıciddi algılanıyor’

    Bakın Orta Doğu yine bir ateş çemberi. Bir terör örgütü olan Hamas’ın sivillere attığı füzeler ile yaptığı katliam İsrail’in devlet terörüne dönüştü. Biz CHP olarak terörün her şekline ve İsrail’in devlet terörüne asla ve asla seyirci kalamayız. CHP, kısa bir süre önce yapılan seçimi kazanamamışken, iktidarı bize devredin Filistin sorununu çözeceğim deyince toplumda gayriciddi olarak algılanıyor.

    Kılıçdaroğlu’na’hançer’ yanıtı: Bizim partide kılıç da olmaz

    Hiç üstüme alınmadım. CHP’de hançer yok, hançerleyecek de kimse yok. En iyi siz bilirsiniz ki ne partide ne partililer de hançer olmaz ama kılıç da olmaz. Seçimlere 2 gün kala atadığınız bir arkadaşıma sordum dediğiniz kişi Hasan Cengiz çıktı. Bu Cengiz, bir kılıç getirmiş, üstüne de şöyle paylaşmış, ‘Değişimciler için kılıçlar çekildi.’ Değişim diyenlere kılıç çekecek olanların alnını karışlarım.

    Bu partinin ilk delegeleri Sivas Kongresi’nin delegeleridir. Bugün birkaç saat sonra oy kullanacak olan sizleri zarfa atana kadar tanıyan sonra değersiz gören bir yaklaşımı asla kabul etmiyorum. Biz partiyi daha iyi yöneteceğimizi iddia ediyoruz. Biz altı ayda bir bu delegeyi Ankara’ya davet edip, onlarla ülkenin temel meselelerini konuşacağımız gerekirse gruplara ayrılacağımız

    Bu kongrede ben size oyu Tayyip Erdoğan’a daha yakın, onun gibi sert konuşabilecek bir lider önermiyorum. Ben size Erdoğan’a benzeyen değil, Erdoğan’ı geçebilecek bir lider öneriyorum.

    Miting eleştirisi

    Miting yapacaksan zamlar üzerinden yapacaksın. Yap bakalım öyle miting, AK Partili, MHP’li senin mi arkana geçiyor iktidarın mı? Sokaktan korkmayan CHP’nin bir genel başkanı olacağımın sözünü veriyorum.

    Üç hafta sonra tüzüğü değiştireceğiz’

    6 ayda bir delegeleri Ankara’ya davet edip ülkeyi konuşacağımız ve anlaşacağımız, bu ülkeyi bu parti yönetir dedirtecek bir katılımcılığın müjdesini veriyorum. 2014 yılından bu yana örgüte aynı yardım yollanıyor. 9 kat artması gerekirken aynı para yatıyor. Fiyat güncellenecek. Tam 9 katı örgütlere yollanacak. Tüzük değişikliği hepimizin istediğiydi. Zeynel Emre, yaz boyunca yapacağız dedi. Şimdi üç hafta sonrası söyleniyor. Üç hafta sonra buradayız tüzüğü değiştireceğiz. Tüzük alelacele olmaz. Ben Zeynel’in sözü yerde bırakmayacağım. Ama asıl tüzüğü yerel seçimlerden sonra düşüne taşına ve bir daha aşındırılmayacak bir hale getirerek yapacağım. Ben 2015 yılında Manisa’da yapılan ön seçimde tüm zamanların Türkiye rekorunu kırarak yüzde 86 ile birinci çıkmış, siyasette var olmuş bir evladınızım.

    Sayın Genel Başkan, Adalet Yürüyüşü’nün videosunu izlettiniz, biz oradaydık. Sırtımıza bu yükü vurmayın. 39 vekil verilirken biz yoktuk, Oğuz Kağan Salıcı vardı yanınızda. Gizli protokol yapılırken de biz yoktuk.”

     

     

     

  • Kılıçdaroğlu’ndan Özel’e “keşke yüzüme söyleseydin”

    Kılıçdaroğlu’ndan Özel’e “keşke yüzüme söyleseydin”

    81 ilden gelen bin 367 kurultay delegesi, Cumhuriyet’in ve partinin 100. yılında yeni genel başkanı ve yeni parti yönetimini seçecek. Kurultayın ilk günü genel başkan seçimi yapılacak, ikinci günde; Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri belirlenecek.

    Genel başkan adaylarından Özgür Özel’in konuşmasının ardından, CHP Genel Başkanı ve adayı Kılıçdaroğlu söz aldı.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nın konuşmalarından satır başları şu şekilde: 

    “Uzun yıllardır beraber çalışıyoruz. Buna rağmen partinin bir dış politika danışma kurulu olduğunu bilmiyorsa bir arkadaşımız ve o kurulda iki genel başkan yardımcımız olduğunu bilmiyorsa, oraya bir soru işareti koymak zorundayım.

    Eleştiriye açığım, benim kadar eleştiriye açık kimse yoktur. PM’de beni eleştiren kimsenin sözünü kesmem, sen de burada söylediklerini uzun süredir beraber çalışıyoruz ya keşke yüzüme söyleseydin.

    Benim hala ABD’ye, İngiltere’ye neden gittiğimi öğrenmemişse; Türkiye’ye teknoloji getireceğiz, hala bundan haberi olmayan bir kişi varsa ve partide görev yapıyorsa beni dinlemiyor demektir.

    Örgütlere gönderilen para; tüzükte yüzde 40 diyor zaten. Yüzde 40 göndermediysek, neden mali rapora evet dediniz? Bu partinin bütün hesapları denetlenir. AYM tarafından denetlenir, Sayıştay tarafından denetlenir.

    Benim ömür boyu başkanlık yapmak gibi bir şeyim yok zaten. Daha bir ay önce İstanbul’da iki il başkanımız devir teslim töreni yaptı. Ben de yeni başkana teslim yapmayacak mıyım?

    Sanki örgüt hiç yok, ben tek başıma genel başkan seçiyorum. Olayları çarpıtarak anlatmak doğru değil. Genel başkan sağduyulu olmalı. Özgür kardeşimi severim, uzun süredir beraberiz. Belediye başkan adayı olacağım dedi, oldu. Milletvekili olacağım dedi, oldu. Beraberdik. Bütün o eleştirileri keşke parti meclisinde söyleselerdi, beraber mücadele yapsaydık.

    Genel başkanlarda çifte standart olmaz. İşin özü budur. Size inanıyorum. Hiç endişe etmeyin, her kuruşun hesabını vermeye hazırız.”

    Sırtımda hançerle seçime gittim 

    Kılıçdaroğlu, seçim  sürecinde 6 parti bir araya geldiklerini anımsatarak, “Oturduk çalıştık, ortak mutabakatı hazırladık. Sağlıktan tutun, milli eğitime kadar, dış ticaretten tutun teknolojiye kadar hemen hemen her alanda bir ortak mutabakat metni hazırlandı. Gerçek bir demokrasiyi getirmek ve güçlendirilmiş parlamenter sistemi inşa etmek için çaba harcadık. İş, cumhurbaşkanlığı adaylığının belirlenmesine gelince, hepinizin malumu olan masadan kalkmalar ve masaya yeniden dönmeler geldi. Fazla ayrıntılara girmek istemiyorum. Ancak şunu söyleyeyim; sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Yapılan bütün kumpaslara rağmen, yalana dolana rağmen, beşli çetelere rağmen, vatandaşlık verilen milyonlarca sığınmacıya rağmen, saray devletinin harcadığı milyarlara rağmen, saray devletinin valilerine, kaymakamlarına ve bürokratlarına rağmen çalıştık. Yılmadık, yıkılmadık, boyun eğmedik. Yolu doğru olanın yükü ağrı olur. Yükümüz ağrıdı. Üstelik hançerlerle beraber yükümüz ağırdı. Ama beni asıl üzen sırtımdaki yük değildi arkadaşlar, sırtımdaki hançerlerdi. Seçim bitti, daha nefes almadan ‘değişim’ söylemleri başladı. Değişim söylemini dillendirenler uzun süredir değişmeyenlerdi. Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu. Herkesin bilmesi gereken bir gerçek var. Değişmeyen tek şey değişim değil, değişim hayatın kendisidir” ifadelerini kullandı.

    Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için vefalı olacaksınız

    Kemal Kılıçdaroğlu’nun yol arkadaşı olmak için paramiliter gruplardan korkmamak gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için vefalı olacaksınız, vefalı. Bay Kemal’in yol arkadaşı olacaksan Bay Kemal’i arkadan hançerlemeyeceksin. Hangi badireleri atlattığımızı ne çabuk unuttunuz, hangi mücadeleleri verdiğimizi ne çabuk unuttunuz? Benim kişisel bir mücadelem yok. Değişimin sırrı tüm enerjinizi eskiyle savaşmaya değil, yeniyi inşa etmeye odaklanmanızdır. Bizim değişimden anladığımız budur. Yeniden inşa edeceğiz ve güçlü bir şekilde inşa edeceğiz. Hukuksal altyapısını oluşturacağız. Bunları gerçekleştirdiğimizde hep beraber köklü bir yenilenmeye ve köklü bir değişime imza atmış olacağız. Beraber imza atmış olacağız. Çünkü hukuksal durumu örgütümüz belirleyecek ve inşallah bir sonraki kurultayda sizlerin arasında oturup ben de seçilen yeni genel başkanımı alkışlayacağım” dedi.