Etiket: özgür özel

  • Özgür Özel CHP Genel Başkan adayı

    Özgür Özel CHP Genel Başkan adayı

    CHP Grup Başkanı Özgür Özel, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenliyor.

    Özel’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

    “Bu Türkiye’yi değiştirmk için CHP’yi değiştirmek isteyenlerin hikayesidir. Bizler bu yürüyüş ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimci karakterini esaas alan büyük bir kırılmayı hedefliyoruz. Yeni bir yüzyılda yeni bir siyaset için yeni yaklaşımlarla yol alacağız.

    Toplumsal talep ve ihtiyaçların aksine parti yönetimi yenilginin nedenlerini araştırmadı. Alınan sonuca bahaneler üretti, yenilginin siyasi sorumluluğunu üstlenmedi.

    Partimizin, seçilecek sıralardan 39 milletvekilini başka partilere vermesi parti vicdanında ve tarihinde unutulmayacak bir hasar bırakmıştır. Parti içi denetime kapalı olarak yürütülmüştür. Seçilmiş kurulları bilgilendirmenin dahi yapılmadığı bir süreç işlemiştir.

    Hedeflediğimiz değişim emekten, üretimden, çevreden, kadınlardan ve gençlerden yana olacak. Yeni cesaretli ve özgüvenli siyasetimizle hayat bulacak. Hedefimiz partimizi en iyi yönetilen parti yapmak değil, en iyi  yönetilen kurum  yapmaktır. Partinin lideri, kadrosyu ve tüzüğü mutlaka değiştirilmeli.

    DANIŞMANLIK KADROSU TEPKİSİ

    Yapılacak değişikliklere katkı veip kurultayımızı tamamladıktan sonra tüzük kurultayını yeterl seçimlerden hemen sonra, 2024 yılında gerçekleştireceğiz. Danışmanlık kurumunun partinin kurumsal yapının yerine geçmesi partimizi zayıflatmıştır. Partimizin kayıtdışı siyasete teslim olmasını kabul etmiyoruz.

    Bu çağrı yeni bir yolu birlikte yürümeye yönelik bir çağrıdır. Sorunu doğru tespit etmez, sağlam bir özeleştiri yapmazsak CHP başta olmak üzere tüm siyasi muhalefet seçmenin gözünde önemsizleşecektir. Partinin yeni kadrolarıyla oluşacak heyecan, yerel seçimlerin itici gücüne dönüşmelidir.

    Şimdi tarihsel bir kararın eşiğindeyiz. Seçim kaybedildiğini kabul etmeyen bir siyasetin parçası mı olacağız, Türkiye’ye umut mu olacağız. Seçmendeki duygusal kopuşu görmezden mi geleceğiz? Yoksa değişimin öncülüğünü mü yapacağız?”

    ADAYLIĞINI İLAN ETTİ

    Ülkemizin ve çocuklarımızın hak ettiği bir gelecek için, gençleri partimizin merkezine almak için kadınların etkin olacağı siyaset tarzını güvence altına almak için, sağlık hizmetlerinden herkesin eşit yararlanması için, parti içi iktidarı kazanmak için değil, CHP Genel Başkanlığı’na adaylığımı ilan ediyorum.”

  • Yarın adaylığını ilan edecek

    Yarın adaylığını ilan edecek

    Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Genel Başkanı Kadem Özbay’ı ziyaret etti. İkili arasında Eğitim-İş Genel Merkez binasında gerçekleştirilen görüşme yaklaşık 45 dakika sürdü. Görüşmenin ardından basın açıklamasında bulunan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim öncesi mülakatın kaldırılacağına dair ifadeleri ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in öğretmenlik alımında mülakat yapılacağına dair açıklamaları sorulması üzerine, “Daha önceki açıklamalarımda şu anda var olan siyasal iktidarın ahlaki ve siyasi meşruiyetinin olmadığını söylemiştim. Ahlaki ve siyasi meşruiyeti olmayan bir iktidarın ülkenin sorunlarını çözemeyeceğini de biliyoruz. ‘Ben mülakatı kaldıracağım’ deyip, seçim meydanlarında halka vaatte bulunanlar, seçimi kazandıktan sonra ‘ne mülakatı, mülakatı kaldırmayacağız. Mülakat gibi mülakat yapacağız’ diyorlar” diye konuştu.

    “Bugünkü TBMM, AK Parti’nin ve MHP’nin oylarıyla yolsuzluk dosyalarını kapatan bir meclistir”

    Kılıçdaroğlu, kamu görevlisine hakarettin kaynaklı hakkında açılan davayı değerlendirerek, “Sarayın talimatıyla dava açılabilir. Davayı açan da davayı açma talimatını veren de Kemal Kılıçdaroğlu’nu tanımıyor. Kılıçdaroğlu, haksızlığa boyun eğecek bir adam değildir. Kılıçdaroğlu, rüşvet alanların takipçisidir. Kılıçdaroğlu’nu toplumun tanımasının temel nedeni yolsuzluk dosyaları konusunda verdiği mücadeledir. TBMM, Gazi Meclis değildir. Bugünkü TBMM, AK Parti’nin ve MHP’nin oylarıyla yolsuzluk dosyalarını kapatan bir meclistir. Bugünkü TBMM, yine AK Parti ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla; ‘Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nda yolsuzluk yapanlar hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılamaz’ diye kanun çıkaran bir meclistir” ifadelerini kullandı.

    “(İYİ Parti’nin 81 ilde kendi aday kararı) Bir siyasi partinin aldığı kararı saygıyla karşılayacağız”

    İYİ Parti Sözcüsü Kürşat Zorlu’nun, Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısı sonrası 81 ilde kendi adaylarıyla seçime gireceklerine dair açıklamalarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Bir siyasi partinin aldığı kararı saygıyla karşılayacağız. Bir siyasi parti diyor ki biz bağımsız olarak seçimlere gireceğiz. Biz, saygıyla karşılayacağız. Seçimden sonra zaten kurduğumuz ittifak bitti, bunu daha önce de söyledik. İttifak seçim dönemlerinde olur. Biz daha önce ittifakın daha uzun süreli olmasını istememizin temel nedeni; iktidara geldiğimizde neler yapacağımız konusunda Ortak Mutabakat Metni’ni hazırlamaktı. Onu yaptık biz” açıklamalarında bulundu.

    “Yarın Özgür Bey adaylığını ilan edecek”

    Kılıçdaroğlu, CHP’li Özgür Özel’in adaylığını açıklayacağına dair iddialara ilişkin ise şöyle konuştu:
    “Gayet güzel. CHP, diğer partiler gibi değildir. CHP’de her üyenin genel başkan olma hakkı vardır. Benden önceki bütün kurultaylarda dahil çok sayıda genel başkan adayı çıkmıştır. Demokratik yollarla adaylıklarını ilan ederler. Adaylıklarını ilan etmeleri için biz genel merkezimizde gerekli yerleri tahsis ederiz, her türlü ikramı sağlarız. Bunlar çıkarlar, adaylıklarını ilan ederler. Yarın Özgür Bey adaylığını ilan edecek. Daha sonra İstanbul’dan bir başka arkadaşımız, ‘ben de genel merkeze adaylığımı ilan edebilir miyim?’ diye mektup yazmış. Elbette adaylığınızı ilan edebilirsiniz diye hemen yanıt verdik. CHP kavgaların partisi değil. ‘Sen olamazsın, ben olurum. O zaman ben senin ayağını kaydırayım’ gibi bir düşüncemiz asla yok. Herkes özgürce genel başkan adayı olur, özgürce yarışır. Sonuçta delegelerimiz ya da partililerimiz karar verecekler, biz ona saygı gösteririz.”

  • “Ortak bir hayalimiz var”

    “Ortak bir hayalimiz var”

    İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “yeniden başkanlığa adayım” mesajının ardından CHP Grup Başkanı Özgür Özel’den de önemli açıklamalar geldi.

    Gazeteci İsmail Saymaz’a konuşan Özel “İmamoğlu’nun emanetçi genel başkan adayı mısınız?” sorusuna yanıt verdi.

    “İmamoğlu ile aramızda ‘Şu güne kadar ben durayım, bu günden sonra sen dur’ gibi en ufak bir konuşma yok. Bunu reddederim.” diyen Özgür Özel, “Ancak İmamoğlu ile ortak bir hayalimiz var. CHP’de göreve gelirsem İmamoğlu ile uyumlu şekilde çalışacağımı biliyorum.” ifadelerini kullandı.

    İmamoğlu’nun Özel için söylediği “CHP’nin tarihini bilen ve sicili temiz evlatları var” sözlerine ise Özel şöyle yanıt verdi:

    “Büyük memnuniyet duyuyorum. Sadece şahsım değil, CHP’de adı geçen geçmeyen pek çok genç arkadaş için önemli ve kıymetli. Genel başkanlık noktasında sorumluluk üstlenebileceğimi size söylemiştim. Adımızın geçtiği bir süreçteyiz. Henüz adaylığımı açıklamadım. Ama en çok ismi geçenlerden biri olarak, başkanın cevabını nezaketli buluyorum”

  • “Şampiyon takımda her mevkide oynamaya talibim”

    “Şampiyon takımda her mevkide oynamaya talibim”

    CHP’de Seçim sonrası İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çıkışıyla yükselen ‘değişim’ çağrısına, CHP Grup Başkanı Özgür Özel de katıldı. Seçim sonuçlarıyla ilgili dikkat çeken ifadeler kullanan Özgür Özel, kurultay için de adaylık sinyali verdi.

    YENİLENME MESAJI

    Sözcü’den İsmail Saymaz’a konuşan Özgür Özel, “Bu kurultayın en kısa sürede yapılması gerekir.” diyen Özgür Özel, “CHP, gelecek ekime kadar genel başkanın seçileceği takvimi işletmeli. Sosyal demokrat partinin tüm kademelerde özeleştiri yapması ve yenilenmesi gerekiyor. Üye ve delegenizin önüne sandık koyup hesaplaşmazsanız, o ilk bulduğu sandıkta sizinle hesaplaşır.” dedi.

    “SORUMLULUK ALMAKTAN KAÇMAYACAĞIM”

    Kendisinin kurultayda aday olabileceğinin sinyalinin veren Özel, “Kaybeden takımda santrafor olmak yerine şampiyon takımda her mevkide oynamaya talibim. Sorumluluk almaktan kaçmayacağım. Ama fedakarlık yapmaktan da geri durmayacağım. Gerekirse en geniş mutabakatın parçası olan bir anlayışta duracağım. Önümüzdeki süreç için konuşmam ve dinlemem gereken herkesle temas ederek, ilerleyeceğim. Partinin kimsenin önünü kapatmaması lazım.” ifadelerini kullandı.

  • Bakan Soylunun kazandığı tazminat depremzedelere gidecek

    Bakan Soylunun kazandığı tazminat depremzedelere gidecek

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’den manevi tazminat olarak kazandığı 20 bin lirayı depremzedeler için harcanmak üzere Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığına (AFAD) bağışlayacak. Bütçe görüşmeleri sırasında Bakan Soylu’ya yönelik hakaret içerikli paylaşım ve açıklamaları nedeniyle Özel’e Ankara 40. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada karar açıklandı. Taraf avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada, Özel aleyhine 20 bin lira manevi tazminata hükmedildi. Özel’in açtığı karşı dava ise reddedildi. Bakan Soylu’nun Özel’den tahsil edilecek 20 bin lirayı, depremzedeler için harcanmak üzere AFAD’a bağışlayacağı öğrenildi.

  • CHP’li Özgür Özel Bursa’da konuştu

    CHP’li Özgür Özel Bursa’da konuştu

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, Bursa Milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Yüksel Özkan, Erkan Aydın’ın yanı sıra ilçe başkanlarının da hazır bulunduğu toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Özel’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

    “BURSA MERKEZİ YÖNETİMDEN HAKKINI ALAMIYOR”

    “Bursa bu kadar hak ettiğini alamayan, Türkiye’ye veren, ama verdiği kadarını değil, hak ettiğinin çok altında olanı alabilen ve bütün emeği sömürülen ve iktidar tarafından çok uzun yıldır görmezden gelinen bir il pozisyonunda. Çok basit bir değerlendirme var, Bursa resmi vergi sıralamalarında beşinci sırada ama Bursa’daki bütün büyük firmalar zaten vergilerini İstanbul’daki büyük vergi dairesine ödüyorlar. Kurumsal vergi dairesine, eski adıyla Boğaziçi Vergi Dairesi, şimdiki büyük kurumlar vergi dairesine ödüyorlar. Türkiye’nin en çok vergi veren ikinci ili olduğu halde esasen resmi rakamlarda bile beşinci ili olduğu halde yatırımlarda onuncu, on birinci, on ikinci sıralarda yer alıyor Bursa, her sene. Bu açıdan bir kez Bursa basını hangi görüş, hangi siyasi yönetimde olursa olsun bu meseleyi ana gündem yapmak lazım. Bursa’nın hakkını Ankara’dan almak lazım. Bunun üzerinde mutlaka durmak lazım. Burada Bursa’nın bir evladı, Bursa’nın bir evladının hayat arkadaşı olarak iktidarımızda, il başkanımızın, genel başkan yardımcımızın, milletvekillerimizin bulunduğu bir ortamda buradan Bursa’ya söz veriyoruz. Bursa’nın yıllardır yenen hakkını Ankara’dan size teslim edeceğiz. Bunun sözünü veriyoruz.”

    “ÖYLE BİR ŞEY DEDİ Kİ, MUHALEFETTE ZANNEDERSİNİZ”

    “Siyasi muhataplarımız ne konuşuyor? Bir tanesi iktidar olmaya gözünü dikmiş. İktidar olacak bir partinin siyasi genel başkanı diyor ki yolsuzlukların olmadığı, rüşvetin olmadığı, yokluğun, yoksulluğun olmadığı, Allah’ın izniyle olmayacağı bir Türkiye’yi biz inşa ederiz diyor. Bunu duyunca dün kurulmuş bir siyasi partiyi ya da uzun süredir iktidarda olmayan birini düşünüyorsunuz. Bu söz Recep Tayyip Erdoğan’a ait. Milletin gözünün içine. Baka baka bu sözleri söyledi. 20 yıldır iktidardalar. Ve yirmi yıl önce iktidara ‘3Y’ ile mücadele diye geldi bunlar. Yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklarla. Bugün geldikleri yerde yasakların daniskası var. En son sonuncusunu sansür yasasıyla getiriyorlar.”

    “RÜŞVET ALAN SİYASETÇİ MYK’DAN ÇIKTI”

    “Ne diyordu Süleyman Soylu? Bir siyasi Sedat Peker’den on bin dolar rüşvet alıyor. Siyasi deme, net söyle dedik, milletvekili dedi. Hepimiz adına başvurduk. Bu dönem Değil dedi. Çıka çıka bir önceki dönem milletvekilleri. Şimdiki mevcut MKYK’da çıktı.”

    “DUBLE YOLLARI ERDOĞAN YAPIYOR, OSLO GÖRÜŞMELERİNİ DEVLET, ÖYLE Mİ?”

    “Devlet soyuluyor da sen neresindesin? En tepesindesin. Devletin cumhurbaşkanısın sen. Bütün yetkiler bende diyorsun. İyi bir şey olsa milli takım. Cumhurbaşkanı benim diyor, rezillik paçadan akıyor, kendini kenara çekiyor. Efendim bunları biz çözeriz diyor. Böyle bir pişkinlik görülmedi. Duble yolları, Recep Tayyip Erdoğan yapacak, Oslo görüşmelerini devlet yapacak. Emekliye ikramiye verilecek Kılıçdaroğlu’nun verdiği akılla, onu üstüne alıyor, vergi toplandığında, vatandaşımın belini büküyor vergiler diyor. Ne ne bela varsa ne kötülük varsa, ne zulüm varsa, nerede bir gözyaşı varsa nerede karşılığı ödenmeyen alın teri varsa, müsebbibi Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bunu herkes böyle bilsin.”

    “GENEL BAŞKANIMIZ BİZE İLETİLEN TALEBİN GEREĞİNİ YAPTI”

    “Genel Başkanımız geçtiğimiz hafta bütün bir yazın sonunda kendisine ve bizlere iletilen bir talebin gereğini yaptı. Eğri oturup doğru konuşalım. Bütün yaz Anadolu’yu gezdik. Bütün milletvekillerimiz, genel başkanımız her dakika Anadolu’nun dört değerindeydi. 2 senedir geziyorlar, bütün yaz böyle geçirdiler. Bize söylenen kanaat önderleri toplantısında şu. Bıktık. Enflasyondan bıktık, işsizlikten bıktık, hayat pahalılığından bıktık. Bunları göndereceğiz ama bizi korkutuyorlar. Ne yapıyorlar? Efendim CHP gelirse başörtüsünü yasaklar, başörtüsünü çıkarttırır. CHP onların söylediği dönemde ne iktidardaydı ne de onların söylediği dönemde o şeyleri yapan parti değildir. Ama CHP bir sorumluluk üstlendi. Madem böyle bir kaygı vardı. Genel Başkanımız dedi ki gelin bunun yasasını çıkaralım. Ben samimiyetimi göstereyim. Bu arkadaşlar döndüler. Dediler ki Anayasada zaten güvence var. Neden yasa olsun? Oysa Anayasamızda basın hürdür, sansür edilemez yazıyor. Değerli basın mensupları ben sorayım, siz söylemeyin. Seçimden sonra konuşuruz rahat rahat ama Türkiye’de basın hür mü? Sansür edilemiyor mu? Demek ki anayasada bazı şeyleri yazması kanuni güvenceye yani uygulamaya yönelik, kanunu engelleyin. Ama efendim kanun olmaz, ben oraya oy vermem neden? CHP önermiş. Çünkü Rize’deki, Ardahan’daki, Kayseri’de, Konya’da, Edirne’de, Antalya’da, Urfa’da bir endişeli AK Parti seçmeni varsa ha bak CHP’nin kanunu geçti demesin diye gel Anayasa yapalım. Ama içine olmadık şeyler de tıkıştıralım. Bugüne kadarki hesap bu. Çok net söylüyoruz. Bir fırsatçılığa, bir şeytanlığa pabuç bırakmayız.”

    “BURSA ŞEHİR HASTANESİ FİYASKONUN DANİSKASIDIR”

    “Şehir hastanesini açmış, 6 bin hasta hastaneye yığılmış. Diyor ki önce açalım sayımız arttıkça kadroları tamamlarız diye planladık diyor. Hasta var, yeterince kimse yok. Onkoloji hastanesini kapatacaklardı. Tepkiler üzerine kalsın dediler. Bu sefer oraya yollayacakları sağlık çalışanlarını yollayamadılar. Personel yok. Yarısını yolluyorlar, kanser hastaları bakılamıyor. Bursa Şehir Hastanesi şehir hastaneleri fiyaskosunun daniskasıdır. Neden? Dört tane hastane kapattılar. Şimdi diyor ya hiçbir hastane kapatmayacağız diye Sağlık Bakanı. Bursa Şehir Hastanesi için doğumevini kapadılar mı? Çocuk hastanesini kapadılar mı? Devlet hastanesini kapadılar mı? Göğüs hastanesini kapadılar mı? hepsi gitti. Nereye? Ta şehrin en dışına.”

    “RTÜK PAZARLIĞININ ADI MEHMET ALİ ÇELEBİ OLMUŞTUR”

    “İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi bugün Adalet ve Kalkınma Partisi’ne katıldığını açıkladı ilan etti, yazıklar olsun. Hatırlayın. Bu Mehmet Ali, bir parti değiştirince basın mensubu bana soru sormuştu. Ben de demiştim ki saray operasyonlarıyla Cumhuriyet Halk Partisi’nin önünü kesiyor. O dönemde tepki gösterdiler, ne saray operasyonu diye. Nereye geldik günün sonunda? Al sana saray operasyonu. Çok üzücü. 3 aydır RTÜK’te bir üyelik boş. Milletvekili sayısına göre dağıtılıyor. Düne kadarki sayılara göre o üye İYİ Parti’ye düşüyor. Üç aydır RTÜK başkanı olacak saray zebanisi Meclis’e yazı yazıp, yeni RTÜK üyesini seçin demiyor. Bu arada birileri mezata çıkmış, arıyor acaba diyor şöyle etine dolgun bir şey bulup da partiye kazandırabilir miyim bir RTÜK üyesi için. O hesabın o pazarlığının adı bugün Mehmet Ali Çelebi olmuş arkadaşlar. Yarın yazıyı yazarlar RTÜK üyeliğine gider. Bir RTÜK üyeliği için birlikte mücadele ettiği, görev yaptığı, kumpaslarla hapis yattığı bazıları hayatını kaybeden arkadaşlarını bu süreçte satmıştır. Mehmet Ali Çelebi’ye Vahdettin savunucularının partisinde, yerel seçimleri kaybedeceğini görünce Abdullah Öcalan’a mektup yazdıranların partisinde başarılar dilerim.”

  • CHP’li Özel’den cumhurbaşkanı adayı açıklaması

    CHP’li Özel’den cumhurbaşkanı adayı açıklaması

    CHP Manisa İl Başkanlığınca düzenlenen bayramlaşma törenine katılan CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel açıklamalarda bulundu.

    Partililerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü ve Ramazan Bayramı’nı kutlayan özel Millet İttifakı’nın gelecek seçimlerdeki cumhurbaşkanı adayının kim olacağı yönündeki tartışmalara değinerek şöyle konuştu:

    “Biz adayımızı önümdeki süreçte uzlaşı ile ve Türkiye’yi bu cendereden kurtaracak, her türlü mutabakatı sağlayarak belirleyeceğiz ve ilan edeceğiz. Bizim ilan ettiğimiz aday Türkiye’nin 13. cumhurbaşkanı olacak. Burası Cumhuriyet Halk Partisi, burası baba ocağı. Bizim gönlümüzden geçen aday, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’dur.”

    Özel, “Bu süreçte eğer Sayın Genel Başkanımız arzu ederse, anketlerin sonuçları bu seçimi kazandığımızı gösterirse ve kendisinin hassasiyet duyduğu 6’lı mutabakat masası ortak adaylıkta genel başkanımız üzerinde mutabakata varırsa bundan en çok Cumhuriyet Halk Partililer memnun olur, Türkiye de fayda görür” diye konuştu.

    Bayramlaşma törenine CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban’ın da aralarında olduğu partililer katıldı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan CHP’li Özel’e tazminat davası

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan CHP’li Özel’e tazminat davası

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Aydın konu hakkında bir yazılı açıklama yayımladı. Aydın tarafından yayımlanan açıklamada şunlar kaydedildi:

    “CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel’in 26 Nisan 2022 tarihinde Çağlayan Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasında Cumhurbaşkanımıza yönelik olarak kişilik haklarını ihlal edici mahiyette gerçek dışı itham ve isnatlarda bulunmuştur. Bu açıklamaları nedeniyle Özgür Özel aleyhine Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde 250 bin TL’lik manevi tazminat davası açılmıştır. Dava dilekçesinin içeriğinden alıntılanan bir kısım pasajlar şu şekildedir:

    ‘Davalı açıklamasında bir bütün olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın kişilik haklarını ihlal etmiş olup özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızı, ‘mahkeme bağımsızlığını yok etmekle, kuvvetler ayrılığını ayaklar altına almakla, kan emerek yaşayan ve adaletin kanını emen bir vampir olmakla’ itham etmiştir. Davalının açıklamaları, bir bütün olarak gerçek dışı ithamlar içermesinin yanında, Sayın Cumhurbaşkanımızın kişilik haklarına ağır bir saldırı da teşkil etmektedir. Kamuoyunda Gezi olayları olarak bilinen hadiseler, kamu görevlileri dahil olmak üzere onlarca vatandaşımızın hayatını kaybettiği, birçok kamu binasının ve işyerinin tahrip edildiği, kamuya ve özel kişilere ait mallara zarar verildiği, cebir ve şiddet kullanılarak meşru hükümetin devrilmeye çalışıldığı hadiselerdir.

    Gerek amacı gerekse tercih edilen yöntemler itibariyle birçok suça vücut veren bu hadiselerin adli makamlar tarafından soruşturulması ve kovuşturulması kadar tabii bir şey olamaz. Hiçbir demokratik hukuk devleri, şiddet içerikli yönetmelerle, seçilmiş meşru hükümetin devrilmesine müsamaha göstermez. Bu nitelikteki eylemlere adli ve idari olarak müsamaha göstermek demokratik hukuk devletinin bizatihi inkarı anlamına gelmektedir.

    Kuvvetler ayrılığının cari olduğu demokratik hukuk devletinde yargısal faaliyetlerden dolayı yasama ve yürütme itham edilemez. Yargılama faaliyeti, bağımsız ve tarafsız mahkemelerin yetkisi dahilindedir. Mahkemelerin, tabi oldukları usuller çerçevesinde yaptıkları yargılama faaliyetlerine ve hüküm olarak ortaya koydukları iradeye herkes saygı göstermek zorundadır. Mahkeme kararlarının eleştirilmesi ile kararın veren hakimlere hakaret edilmesi veya hakimlerin tehdit edilmesi aynı çerçevede değerlendirilemez. Birincisi hukuken meşru olmakla birlikte ikincisi hukuken mazur görülemez.

    Davalının, kamuoyunda ‘gezi davası’ olarak bilinen ceza davasında yerel mahkemenin verdiği karar üzerinden, Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alan açıklamaları, yukarıda ifade edilen temel ilkelerin açık bir ihlali olduğu gibi, Sayın Cumhurbaşkanımızın kişilik haklarına da ağır bir saldırıdır.
    Yargıtay kararlarında isabetle belirtildiği üzere ‘başta siyasi kişiler olmak üzere, en geniş halde dahi, ifade özgürlüğünün kişilerin itibarına zarar verecek boyuta ulaşmaması gerekir. Bu gereklilik, temel hak ve hürriyetlerin, kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da ihtiva ettiğini belirten Anayasa’nın 12. Maddesinin ikinci fıkrasından doğan bir zorunluluktur.’

    Davalının, dava konusu beyanları, ifade özgürlüğünün sınırlarını aşan, kamusal tartışmalara katkı sunma kapasitesi olmayan, Sayın Cumhurbaşkanımızın itibarına zarar veren, siyasi eleştiriden çok kişisel saldırı niteliğinde açıklamalardır. Sonuç itibariyle dava dilekçesinde 250 bin TL manevi tazminatın Özgür Özel’den tahsili ile mahkeme kararının yüksek tirajlı bir gazetede yayınlanması talep edilmiştir.”

  • CHP’li Özgür Özel Bursa’da

    CHP’li Özgür Özel Bursa’da

    CHP Meclis Grup Başkan Vekili Özgür Özel, “Pandemi, kıtaları aşan, kıtalararası seyreden bir salgın hastalık demek. Bu bize bir şeyi öğretiyor; herkes için eşit, ayrımsız ve ücretsiz sağlık ve eğitim” dedi.

    CHP Grup Başkan Vekili Manisa Milletvekili Özel, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (BESOB) ile buluşması planlanan CHP Genel Başkan Yardımcısı Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, sabah saatlerinde annesinin vefatı nedeniyle toplantıya katılamazken, yerine Özgür Özel, esnaf temsilcileri ile bir araya geldi.

    Türkiye’nin dört bir yanında esnaf odaları ile birlikte olduklarına işaret eden Özel, şunları söyledi:

    “Sözümüze değer veren herkes aşısını olmalı. Aşı konusundaki her tereddüt toplumu ve sağlığımızı tehdit ediyor. Sağlık Bakanlığı’nın ilan ettiği, doktorlarımızın söylediği her türlü önleme ve uyarıya dikkat etmek gerekiyor. Sağlık Bakanlığı’nın süreç yönetimine eleştirilerimiz bir yana, aşı konusunda aynı ortak temennileri paylaşıyoruz. Pandemi, kıtaları aşan, kıtalararası seyreden bir salgın hastalık demek. Bu bize bir şeyi öğretiyor; herkes için eşit, ayrımsız ve ücretsiz sağlık ve eğitim. Bir yoksulun yakalandığı bir hastalık, dünyada milyonlarca kişinin ölümüne sebebiyet verdi. Trump’lar, popülist liderler bundan 2 yıl önce kıtadan kıtaya füzeyi konuşuyordu ama bize ne lazımmış? Kıtadan kıtaya gidecek virüslere tedbirler almak, aşıları bulmak lazımmış. Parayı insanın insanı öldürmesine değil hep birlikte yaşamaya yoksullukları yenmeye ayırmalıymışız.”

    ‘AVM’LERİ ŞEHİR SINIRLARININ DIŞINA YOLLAYACAĞIZ’

    Konuşmasında AVM’lerin şehir dışına çıkarılması gerektiğini belirten CHP’li Özel, “AVM’leri dışarı çıkaracaksın, bunlar dışarı çıkarılmadığı gibi bir de bunların 3 harflileri geldi ve her sokağa yerleştiler, köylere girdiler. Konya Ereğli’de bir esnafımız, genel başkanımıza şöyle diyor; ‘Bu adamlar turşu zamanı hem salatalık hem kavanoz satar, okul zamanı kalem satar. Ben bütün sene beklerim, benim sattığımdan ucuza alır, gelir ekmeğimi elimden alır’. Böylesi haksız bir rekabetin olması mümkün değil. Almanya, Fransa, ABD, Hollanda bunları 25 kilometre ileri atarken biz her ara sokağa koymuşuz. Bursa’nızdaki esnafınıza sahip çıkmanızı tavsiye ediyoruz. Hepimizin ortak menfaati bu yönde. CHP olarak söz veriyoruz, bu 3 harflileri de bu AVM’leri de şehirlerin sınırlarının dışına yollayacağız” diye konuştu.

    ‘ÇOK ÖNEMLİ GÖREVİNİZ VAR’

    Daha sonra CHP Kestel İlçe Başkanlığı’nda partililerle bir araya gelen Özgür Özel, buradaki konuşmasında, “Cumhurbaşkanlığı adayı konusunda genel başkanımız hata yapmayacağımızı, ittifak ortaklarımızla konuşup, en doğrusunu yapacağımızı söylüyor. Aday kim olursa olsun sizin çok önemli bir göreviniz var. O aday ilan edilene kadar siz bizim cumhurbaşkanı adaylarımızsınız. Ona vekalet edeceksiniz. Yarın sabah herkesin yataktan cumhurbaşkanı adayı olarak kalkması gerekiyor. Yakınlarınızdakilerle konuşup, bize oy vermesi için ikna etmelisin. Asker arkadaşlarımızdan oy isteyeceğiz. Yetiştirdiğimiz çıraklardan ustalık hakkı olarak oyu isteyeceğiz. Kimin kimde hakkı varsa 50 artı 1’deki o 1 oy için oy istemeli” dedi.

  • CHP’den istifalara ilişkin ilk açıklama

    CHP’den istifalara ilişkin ilk açıklama

    CHP lideri Kılıçdaroğlu ile görüşüp rahatsızlıklarını ileten 3 milletvekili partilerinden istifa ettiklerini açıkladı. İstifalar sonrası CHP’nin Meclis’teki sandalye sayısı 135’e düştü. Partiden istifalara ilişkin ilk açıklama Grup Başkanvekili Özgür Özel’den geldi. Özel, CHP’nin çizgisinde bugüne kadar hiçbir değişim olmadığını söyledi.

    İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi ve Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na bir mektup yazarak parti politikalarıyla ilgili rahatsızlıklarını dile getirmişti.

    Kılıçdaroğlu da mektupla ilgili “Genel Başkana mektup yazılmaz, randevu alınır, gelinir konuşulur” ifadelerini kullanmıştı.

    Ardından iki milletvekili, Yalova Milletvekili Özcan Özel’in de katılımıyla, salı günkü grup toplantısının ardından, Kılıçdaroğlu ile bir araya gelmişti.

    Çarşamba günü de CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile görüşen 3 isim, bugün düzenledikleri basın toplantısında istifa ettiklerini açıkladı.

    Milletvekilleri Kılıçdaroğlu ile yaptıkları görüşmede gündeme getirdikleri rahatsızlıklarını ve önerilerini şöyle sıraladı:

    • Devletin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e sahip çıkılması, parti içerisinde Atatürk’le sorunu olanların görevden alınmasını,
    • Muharrem İnce ile görüşüp yeniden ikna edilmesi, büyük CHP için partide birliğin sağlanması,
    • İttifak görüşmelerinin seçim dönemine bırakılmasını, birinci parti olmak için çaba harcanması,
    • HDP ile CHP arasına net bir mesafa koyulması, terörün her türlü kınanması ve parti içi demokrasinin işletilmesini.

    ”PARTİ ÇİZGİSİNDE HİÇBİR DEĞİŞİM OLMADI”

    CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, 3 CHP’li vekilin istifa açıklamasının ardından kameraların karşısına geçerek, ”Partinin çizgisinde bugüne kadar hiçbir değişim yaşanmamıştır. CHP içinde eleştiler özgürce dile getirilebilir” dedi.

    Özel, ”CHP yürüdüğü yoldan dönmedi, dönmeyecektir” diyerek sözlerine son verdi.

    SANDALYE SAYISI 135’E DÜŞTÜ

    İstifalar sonrası CHP’nin Meclis’teki sandalye sayısı 138’den 135’e düştü.

    Meclis’teki sandalye dağılımı da şöyle oldu:

    Adalet ve Kalkınma Partisi: 289, Halkların Demokratik Partisi: 56, Milliyetçi Hareket Partisi: 48, İYİ Parti: 37, Demokrat Parti: 2,
    Türkiye İşçi Partisi: 2, Büyük Birlik Partisi: 1, Demokrasi ve Atılım Partisi: 1, Demokratik Bölgeler Partisi: 1, Saadet Partisi: 1, Yenilik Partisi: 1, Bağımsız Milletvekili: 10.

    MEHMET ALİ ÇELEBİ KİMDİR?

    Mehmet Ali Çelebi, 23 Temmuz 1984’de Ankara’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Amasya’da tamamladı. İzmir Maltepe Askeri Lisesi’nden birincilikle mezun oldu.

    Kara Harp Okulu’nu dördüncülükle bitirip 2007 yılında Teğmen rütbesini aldı. Makine Mühendisi olarak mezun oldu.

    1 senelik eğitimden sonra askeri helikopter pilotu oldu. Askerlikten ayrıldıktan sonra uçak pilotluğu eğitimi aldı. CHP 35 ve 36.Kurultaylarında Parti Meclisi Üyesi olarak seçildi.

    HÜSEYİN AVNİ AKSOY KİMDİR?

    Hüseyin Avni Aksoy, 1956 yılında Safranbolu’da doğu. Orta ve lise öğrenimini Safranbolu’da tamamlayan Aksoy Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdi.

    1984 ve 1988 yılları arasında Hacettepe Üniversitesinde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalında ihtisasını yaptı. 2000 yılında Karabük Tabip Odası başkanlığına seçildi.

    Üç dönem Tabip Odası Başkanlığı yaptı. TBMM 27. Dönem Karabük Milletvekili olarak seçildi. İyi düzeyde İngilizce ve Fransızca bilen Aksoy, evli ve 1 çocuk babası.

    ÖZCAN ÖZEL KİMDİR?

    Kocaeli’nin Karamürsel ilçesinde doğan 62 yaşındaki Özcan Özel, Bursa Eğitim Enstitüsü Matematik Bölümü’nden 1979 yılında mezun oldu.

    Matematik öğretmeni olan Özel, yüksek öğrenimini tamamladıktan sonra çeşitli okullarda matematik öğretmeni olarak görev yaptı.

    Özel, daha sonra istifa ederek özel bir dershanenin kurucu temsilciğini ve müdürlüğünü yaptı. Cumhuriyet Halk Partisi Yalova İlçe Yöneticiliği, İl Sekreterliği ve İl Başkanlığı görevlerinde bulundu.

    Özcan Özel, 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan 27. dönem milletvekilliği genel seçimleri’nde Yalova ilinden CHP milletvekili seçildi.

    Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyeliği de yapan Özel, evli ve iki çocuk babası.