Etiket: petrol

  • Köy sakinleri sondaj yapılmasını istiyor

    Köy sakinleri sondaj yapılmasını istiyor

    Sivas kent merkezine 30 kilo metre mesafedeki Harmancık köyü, geçmişte kapatılan petrol kuyusu ile adından söz ettirmeye başladı. Türkiye’de Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde keşfedilen petrolün ardından Harmancık köyünde de petrol umutları 60 yıl sonra yeniden yeşerdi. İddialara göre, 1960’lı yıllarda Harmancık köyünde Almanlar tarafından petrol arandı. Köyde yaklaşık 15 gün çalışma yapıldı. Sondaj vurulan yerden katran çıktı. Bunun üzerine ‘Petrol yok’ denilerek çalışmalar durduruldu ve sondaj kuyusu kapatıldı. Köy sakinleri sondaj vurulan yerde petrolün olduğuna inandıklarını söyleyerek, sondaj çalışmalarının yeniden başlaması gerektiğini söyledi.

    Petrol olduğuna inanıyorlar

    Köy sakinlerinden Durmuş Sağır, sondaj vurulan yerden katrana benzer bir sıvı çıktığını söyleyerek, “Bizim çocukluk yıllarımızda, 1964-1965 yıllarında Almanya’dan gelen bir ekip buraya sondaj yaptılar. Burada 15 gün bir çalışma oldu. Çocukken bizi buraya yaklaştırmadılar, ‘Üzerinize katran sıçrar’ diye. Buradan siyah bir şeyler çıkardılar. Güneye doğru çalışmaları devam etti ve Hacımirza köyünde son buldu. Daha sonra buraya kamyonlarla malzeme getirerek kapattılar burayı. Burada çıkardıkları ve bize katran dedikleri siyah şeyi biz gördük. Burada bizce petrol var. Ağustos sıcaklıkları olduğu zaman suyun yüzeyi bildiğimiz renkli yağ olarak atar ve hayvanların çoğu o otları yemez. Buranın devamı mı bilmiyoruz. Burada kesin petrol var diye bir şey demiyoruz ama buranın boş olmadığını biliyoruz. Devletimiz gelip burada bilimsel bir inceleme yaparsa belki topluma bir faydası olur. Doğuda petrolümüz çıkıyor, biz de burada çıksın istiyoruz. Yetkililerimizden buranın incelenmesini istiyoruz” dedi.

    “Burada petrol olup olmadığını sondajı yapanlar biliyor”

    Köy sakinlerinden Ali Sağır, sondajı yapanların petrol olup olmadığını bildiklerini ifade ederek, “Burayı zamanında eştiler ve katran gibi bir şey çıktı. Petrol var diye eştiler, siyah bir şey çıktı. Bizi bu bölgeye yaklaştırmadılar ve sondaj vurdular. Daha sonrasında kapattılar burayı. Burada petrol olup olmadığını sondajı yapanlar biliyor. Biz buradan petrol çıkmasını istiyoruz. Gelip araştırsınlar, buradan petrol çıkar. 1964 yılında buradan bir şey çıktığını söylediler ama biz ne çıktığını bilinmiyoruz” diye konuştu.

  • Petrol yüklü gemiler havadan görüntülendi

    Petrol yüklü gemiler havadan görüntülendi

    Geçtiğimiz günlerde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü, Karadeniz yönünden Türk boğazlarını geçmek isteyen 24 ham petrol tankerinden 8’inin, P&I sigortasının geçerli olduğuna dair teyit mektubunu sunarak İstanbul Boğazı’ndan geçtiğini bildirmişti. Tazminat ve Sorumluluk” sigortasına dair teyit mektubu sunan biri Rusya’dan, diğeri Ukrayna’dan gelen ve ham petrol yüklü olan 2 gemi daha bugün İstanbul Boğazı’ndan geçti.

    Ham petrol yüklü gemilere İstanbul Boğazı’ndaki geçişleri sırasında, Karadeniz açıklarından İstanbul Boğazı’nın çıkışına kadar kılavuz kaptanlar eşlik etti. Aynı zamanda Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne bağlı römorkörler de olası bir tehlikeye karşı gemilerde bulundu. Bir kılavuz kaptanın hareket halindeki dev gemiden Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün botuna geçtiği anlar ise havadan görüntülendi. Rusya’nın Novorossiysk Limanı’ndan kalkan ve ham petrol taşıyan Europe 1 isimli gemisi Piraeus’a giderken, Ukrayna’nın Reni Limanı’ndan hareket eden ve petrol taşıyan Atlantis Andaman isimli gemisi de Mersin Limanı’na gidiyor.

  • Rus petrolüne tavan fiyat uygulaması

    Rus petrolüne tavan fiyat uygulaması

    G7 ülkelerinin maliye bakanları, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırılarına karşı atılacak adımlar ve savaşın küresel ekonomi üzerindeki zararlı etkilerine verilecek tepkiyi görüşmek üzere çevrimiçi bir toplantı gerçekleştirdi.

    Toplantının ardından yayınlanan ortak bildiride, G7 ülkelerinin Ukrayna’nın yanında olmayı sürdüreceği ifade edilirken, Rusya’nın işgal girişiminin küresel ekonomide istikrarsızlığa neden olduğu, küresel enerji ve gıda güvenliğini tehdit ettiği vurgulandı. G7 ülkelerinin Rusya’nın saldırgan tutumuna yanıt olarak uygulanan koordineli yaptırımları sürdürmeye kararlı olduğu belirtilen açıklamada, Rus petrolüne tavan fiyat uygulanması konusunda mutabık kalındığı belirtildi.

    Moskova’nın gelirlerini azaltmayı ve enerji fiyatlarındaki artışın önüne geçmeyi hedefleyen karar kapsamında rafinerilerin ve ticari alıcıların Rus ham petrolü ithal etmesine yalnızca G7 koalisyonu tarafından belirlenen tavan fiyat üzerinden izin verileceği bildirildi.

    Tavan fiyat uygulaması gündeme gelmişti

    Rusya’nın Ukrayna’nın doğusundaki Donetsk ve Luhansk’ı bağımsız ülkeler olarak tanıması ve Ukrayna’ya yönelik işgal girişimi başlatmasının ardından G7 ülkeleri başta olmak üzere Batı dünyası tarafından Moskova’ya yönelik bir dizi ekonomik yaptırım yürürlüğe koymuştu. Geçtiğimiz Haziran ayında batılı ülkelerin liderlerinin Rusya’nın petrol arzını kesmeden Moskova’nın savaşta kullanabileceği gelirleri azaltmak amacıyla rafinerilerin ve ticari alıcıların Rus ham petrolü ithal ederken ödeyebilecekleri fiyatta tavan uygulamasına gideceği kamuoyuna yansımıştı.

  • Kastamonu’da petrol umudu! 37 yıl öncesine dayanıyor

    Kastamonu’da petrol umudu! 37 yıl öncesine dayanıyor

    Kastamonu’nun Taşköprü ilçesine bağlı Alatarla köyünde 37 yıl önce uzun süre petrol çalışmalarının yapıldığı sondaj kuyusu, demir boru ile kapatıldı. Köyde yaşayan vatandaşlar, yakın bir zamana kadar ağzı kapaklı olan demir borudan aşağıya sarkıttıkları bidon ile çıkarttıkları petrolü yaktıklarını söyledi. Demir borunun kapağının kesilmesi ve içerisine ağaç dalları gibi atıkların atılması sonrasında içerisinin dolduğunu belirten vatandaşlar, bölgede petrol arama çalışmalarının yeniden başlatılmasını istedi.

    “1985 yılında ‘Esenlik köyünde petrol umudu’ diye haber yapmıştım”

    1985 yılında Taşköprü’nün Esenlik köyüne gelerek ‘Esenlik köyünde petrol umudu’ diye haber yaptığını anlatan Gazeteci İzzet Sarı, “Ben, 1985-1986 yılında Hürriyet Gazetesinde çalışırken bu bölgeyi haber yapmıştım. Alatarla pazarında bir konuşma duydum. Esenlik köyünden Kel Selim lakaplı şu anda vefat etmiş, bir büyüğümüzün buradan gaz çıkarttığını, buradan herhangi bir şekilde yabancı madde çıkarttığını konuştular. Ben de Kel Selim lakaplı büyüğümüzü arayıp buldum, Kel Selim ile buraya geldik. Burada kendisi bir düzenek yapmıştı. O düzenek ile kuyudan petrol ya da gaz her ne ise çıkartmıştı. Çıkarttığını kenara döküp yakmıştı. Biz o zaman bu olayı 1985 ya da 1986 yılında ‘Esenlik köyünde petrol umudu’ diye haberini yapmıştık. Benim geldiğim dönemde o zaman betonun üzerinde 1950 yılı diye buranın yapılışının tarihi yazıyordu. 1950’li yıllarda bu kuyu açılmış anladığımız kadarıyla. O dönemde Kel Selim, bu kuyuyu Alman bir firmanın açtığını söylemişti. Biz kuyudan çıkarttığımız o maddeyi bizim gözümüzün önünde yaktı. Ben gözümle yandığını gördüm. Kurduğu düzenekle çıkarttığı maddeyi gördüm. Zift gibiydi. Mazot mudur, gaz mıdır, benzin midir ben bilemiyorum bunu ama ben bu olaya şahit oldum. Burada kaç metreye kadar gidildi bilemiyoruz ama o günkü teknoloji ile bu kadar çıkartılabilmiş. 2022 yılına geldik, bugün derin denizlerde 1500-2000 metreye kadar çok rahat sondaj yapabiliyor. Buralardan petrol çıkartabiliyor. Eğer buraya Türkiye Petrolleri ya da devletimizin yetkilileri buraya gelip yeni teknoloji ile tekrar burada bir sondaj çalışması yaparsa ben, inanıyorum buradan petrol çıkacağına ama doğalgaz da olabilir. Biz buna şahit olduk, bölgede kime sorarsanız sorun burayı herkes böyle bilir. Ben de buna şahidim, bu bölgenin yetiştirdiği bir gazeteci olarak. Tek sorun yetkili birisi gelip buraya incelemede bulunacak. Burasının ağzı kapalıydı, vidalı bir şekildeydi. Şimdi orasını kesmişler, biz de yeni gördük. Buraya gelinip bir araştırma tahlil yapılacak. Var ise vardır, yoksa da yoktur. Bu sadece bu bölge için değil, devletimizin de menfaatine olacaktır” diye konuştu.

    Demir borunun ağzının kapalı olmasından ötürü içerisine bidon indiremediklerini söyleyen Sarı, “Ben 1985 yılında burasını haber yapmıştım. Esenlik köyünde petrol umudu diye. Kel Selim ile buradan biz petrol çıkarttık. Biz de o umutla buraya geldik ama baktık ki bölgede çocuklarda olabilir, başkada nasıl oldu bilemiyoruz. Kuyunun içinden çıkartılacak petrol için ip, hayat, bidon gibi malzemelerde getirmiştik. Ama demir borunun içerisi dolu olduğu için maalesef indiremedik. Demir borunun içerisinin temizlenmesi gerekiyor, ondan sonra çıkartılabilir” diye konuştu.

    “Alatarla köyünde de Alman bir firma tarafından dükkanımızın önüne kuyu açıldı, sonra kapatıldı”

    Alatarla köyünde dükkanlarının önüne Alman bir firma tarafından kuyu açıldığını belirten Hüseyin Yıldırım ise, “Yıllar önce dükkanımızın önünde, Alatarla köyünde aynı kuyudan bir tane daha var. Üstü kapatılmış, yalnız o kuyudan su çıkıyordu. 150-200 metre derinlikten geliyor deniliyordu. Çok tuzluydu, herkes özellikle o sudan çay yapmak için gelirdi. Şimdi ben bu kuyuda da aynısını hissediyorum. Ama buradaki kuyudan bizim köylerimiz duymuştu. Buradan petrol çıktığını, fenerde bunun yandığını söylerlerdi. Bu söylentiler bizim kulağımıza geldi ama hiç kimse o zaman aldırış etmedi bu zamana kadar. Ama bu kuyunun içerisine doldurmuşlar çomaklarla. Bu kuyuda beton falan yok, sadece içi çomaklarla doldurulmuş. O yüzden içinden numune alınamıyor. O yüzden temizlenmesi gerekiyor, o zaman bidon aşağısına salınabilir. Devletimiz, bu işlerle ilgilenmesi gerekiyor. 70-80 yıl önce belki de 100 yıl önce eski insanlar gelip bu kuyuları açmışlar. Buraların projelerini yapmışlar, buralarda bir şeyler olduğunu hissetmişler. Gazdır, petroldür veya başka bir şeydir hissetmişler ama yalnız buralar bir şekilde kapatılmış, şimdi ise gelip buralara bakan kimse yok. Buralara tekrar gelip bakılmasını istiyorum ben. Gelsinler buralara baksınlar, var ise bu devletimiz için Türkiye için bizim için çok yararlı olacaktır. İlgililerinin buralarla ilgilenmesini, bizlere yardımcı olmasını istiyorum” şeklinde konuştu.

    “Atalarımız, kuyuya bez atıp çektiklerinde yanmış, bize öyle anlattılar”

    Esenlik köyü sakinlerinden İsmail Kartal da, “Atalarımız zamanında buraya bez parçası salmışlar, dışarı çekmişler ve yakmışlar. Bez parçası yanmış bir şekilde. O zamandan beri de burası böyle duruyor. Bu olay 20-30 yıl öncesine kadar oldu. Burada ben kuyu olduğunu, sondaj yapıldığını biliyordum. Köylüler, kuyuya bez attık, çektiğimizde yandı derlerdi. Biz de ondan sonra yaklaşmadık derlerdi” ifadelerini kullandı.

    “Demir borunun ağzı açılmış, içerisine de ağaç dalları atılmış”

    1994 yılından beri muhtarlık yaptığını söyleyen Esenlik köyü muhtarı Şaban Garpaslan, “Bu kuyu hakkında kulaktan dolma bilgilere sahibiz. Bu kuyuda daha öncesinden petrol olduğu söylenirdi. Ama burası ne kadar derindir bilmiyorum. Bu kuyudan petrol ya da gaz gibi bidonlarla çekilip köyümüzde eskiden kullanılmış. O konuyu çok fazla ben bilemiyorum. Devletimiz buraya sondaj yapmış. Ne zaman sondaj yapıldı, onu da bilmiyorum. Ama bizim çocukluğumuzdan beri bu kuyu burada var. Bunun ağzı kapalıydı, ağzı açılmış, içerisine de ağaç dalları falan atılmış, o yüzden de kapanmış. Çocukluğumuzda buraya gelip numune alırlardı ama kimler gelirdi bilmiyorum. Alatarla köyünde de buna benzer bir sondaj kuyusu var. Bir de bizim köyümüzde bundan var” dedi.

  • Putin’den Batı’ya mesaj

    Putin’den Batı’ya mesaj

    Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Federal Vergi Servisi (FNS) Başkanı Danil Yegorov’u Kremlin Sarayı’nda kabul etti. 2022’nin ilk yarısına ilişkin faaliyetlerin sonuçlarına dair rapor alan Putin, görüşmede Batılı ülkesine uyguladığı yaptırımları hedef aldı. Putin, “Kötü niyetlilerin ve kıskançların bizim için çıkarmaya çalıştığı sorunlara rağmen bütçemiz gereken hızda doluyor, petrol ve doğal gaz gelirlerimiz artıyor. Özellikle memnun edici bir şekilde petrol ve gaz dışı gelirler de artışta. Sanırım son dönemde yüzde 24’lük artış kaydedildi” dedi. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırıları gerekçesiyle Batılı ülkelerin kendilerine yönelik tüm ekonomik engellemelere rağmen ülkede durumu istikrara kavuşturduklarının altını çizen Putin, “Bütün bunlar bu zamanlarda durumun istikrara kavuştuğunun göstergesidir. Ancak bir takım orta vadeli riskler bulunmasına rağmen tüm bunların farkındayız” ifadelerini kullandı.

    Rus ordusunda personel sayısının arttırılmasına yönelik kararname imzaladı
    Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ayrıca Rusya Silahlı Kuvvetleri’nin askeri personel sayısının 137 bin arttırılmasını içeren bir kararname imzaladı. Kararnameye göre 1 Ocak 2023’ten itibaren Rus ordusunun askeri gücü 1 milyon 150 bin 628’e çıkarılacak.
    Putin’in 2017 yılında imzaladığı kararnameye göre Rus ordusunun askeri gücü 1 milyon 13 bin 628 olarak belirlenmişti. Şu anda Rusya Silahlı Kuvvetleri’nin sivil personeli de dahil toplamda 1 milyon 902 bin 758 personeli bulunuyor.

  • TPAO’ya Siirt’te petrol arama ruhsatı verildi

    TPAO’ya Siirt’te petrol arama ruhsatı verildi

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün petrol hakkına müteallik kararları, Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, TPAO’ya, Siirt ve Şırnak sınırlarında kalan 15 bin 347 hektarlık saha ile Şanlıurfa’daki 5 bin 14 hektarlık sahada çalışma yapması için petrol arama ruhsatı verildi. Söz konusu ruhsat 5 yıl süreyle geçerli olacak.

  • Küba’da petrol depolama tesisinde patlama

    Küba’da petrol depolama tesisinde patlama

    Küba’nın batısında yer alan Matanzas şehrinde bir sanayi bölgesindeki ham petrol depolama tesisinde 5 Ağustos’ta yıldırım düşmesi sonucu başlayan yangın, günlerdir süren mücadeleye rağmen kontrol altına alınamadı.

    Her biri 50 bin ton kapasiteli 8 ayrı yakıt tankının bulunduğu depolama tesisinde daha önce 2 tankın patlamasının ardından bugün 1 yakıt tankında daha patlama meydana geldi. Son patlama nedeniyle çevredeki bazı sanayi tesislerinin ve bölgedeki çalılık alanların zarar gördüğü bildirildi. Sanayi bölgesinin yakınlarındaki yerleşim yerlerinde yaşayan 4 binden fazla kişi ise güvenlik nedeniyle tahliye edildi.

    Matanzas Valisi Mario Sabines Lorenzo, son patlamanın tesislerdeki yangında sızan yakıtla birlikte alevlerin 3’üncü tanka ulaşması nedeniyle meydana geldiğini ifade ederek, tesisteki facianın boyutunun daha da arttığını belirtti.

    Patlamada 3 kişinin yaralandığı aktarılırken, geçtiğimiz cuma gününden bu yana 120’den fazla kişi yaralandı, 1 kişi hayatını kaybetti. 16 itfaiyecinin ise hala kayıp olduğu belirtildi.

    Dumanlar Havana’ya ulaştı

    Yangın nedeniyle çıkan dumanın yaklaşık 100 kilometre uzaklıktaki başkent Havana’ya ulaştığı aktarıldı. Matanzas şehrindeki akaryakıt depolama tesisinde yaşanan yangınla mücadeleye denizden su taşıyan birkaç askeri helikopterin havadan desteğiyle devam ediliyor. Facia sebebiyle Küba’ya destek olan Venezuela ülkeye 35 personel, Meksika ise endüstriyel yangınla mücadelede tecrübeli 76 personel gönderdi.

  • Brent petrol 100 doların altında

    Brent petrol 100 doların altında

    Ekonomik yavaşlama endişeleriyle dün 100 doların altına gerileyen petrol bu seviyenin altındaki seyrini sürdürüyor.

    Batı Teksas tipi ham petrolün varil fiyatı önceki seansta yaklaşık yüzde 8 düşerek 3 ayın en düşük seviyesine geriledi.

    ABD’de bugün açıklanacak enflasyon verisinin yeni bir rekor kırması ve Fed’in 75 baz puanlık faiz artırımlarına devam etmesi bekleniyor.

    Petrol fiyatları Ukrayna’daki savaşın başlamasının ardından Mart ayında varil başına 130 dolara tırmanmıştı ancak bu seviyelerdeki seyrini sürdüremedi. Dolardaki yükseliş ve Çin’de vakaların artması fiyatlar üzerinde baskıya neden oldu.

    ING Groep Emtia Stratejisti Warren Peterson “zayıf makro görünüm şu anda piyasayı sürüklüyor ve kısa vadede devam edebilir. Bu da aşağı yönlü daha fazla alan olduğunu gösteriyor. Ancak güçlü temel göstergeler nedeniyle bu düşüşün sınırlı olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

    Ağustos vadeli Batı Teksas tipi ham petrolün varil fiyatı yüzde 0,2 düşüşle 95,68 dolar olurken Eylül vadeli Brent petrolün varil fiyatı yüzde 0,2 artışla 99,75 dolarda seyrediyor.

  • Rüyasının izinden gitti petrolü buldu

    Rüyasının izinden gitti petrolü buldu

    Ceyhan’a bağlı Soysalı Mahallesi’nde Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na (TPAO) bağlı ‘Çukurova 1 ve Çukurova 2′ isimli araştırma sahasında 2 yıldır süren çalışmalar sonucu petrol bulundu. Petrolün yapılan araştırmalar sonucu yüksek kalitede olduğu öğrenilirken, alanda çalışmalar genişletildi.

    “Gördüğüm rüya sonrası tarlaya kuyuyu açtırdım”

    1998 yılında suyu düşünürken rüya gördüğünü dile getiren tarla sahiplerinden Cengiz Buhur,” Gördüğüm rüyamdan çok etkilendim. Babama buraya su vuracağımı söyledim. O da bana bu bölgede su olmadığını, 1950’li yıllarda bir araştırma yaptılar ve onlar da burada su olmayacağını söyledi. Fakat ben rüyamdan çok etkilenmiştim. Kanlı bir su görmüştüm. Ben de onu tabir ettim, ben suyu buldum dedim. Buraya kuyu vurdurdum 204 metre indim ama suyu bulduk. Suyu bulduğumuzda vana pompasında içinde çok hafif yağ geliyordu. Kuyucuya sordum bu olayı rotarin yağıdır dedi. O arada Ceyhan depremi oldu. Deprem olunca her şeyi orada bıraktık, deprem olan bölgeye koştuk. Bir hafta sonra tekrar geldik. Yeniden sulamaya başladık, sudan devamlı yağ gelmeye başladı. Ben de bundan etkilendim. Bir kısmını topladım, bir varilden fazla topladım. O zaman Adana’daki MTA’ya getirdik. Burada petrol olduğu öğrendik” diye konuştu.

    “Petrolü bulduğumda dönemin bakanı şov yapmaya çıkmışsınız dedi”

    Petrol kuyusunu bulduğu dönemde bir televizyonda ana haber bültenine çıktığını söyleyen Cengiz Buhur, ”O dönemin bakanlarından Yaşar Topçu, bize telefon bağlantısıyla katıldı. Bizi suçladı, o kuyuya iki varil ham petrol döktüğümüzü ve şov yapmaya çıktığımızı söyledi. Ben de bir vatandaşlar olarak 200 metre inebildi, siz de gelin burada petrol var, devle olarak çıkartın. Tarlanın bir kısmını hibe edeceğim dedim. Sonra telefonu suratıma kapattı” dedi.

    “Petrolü bulduğu yılda beni ciddiye almadılar”

    Petrolü bulduktan sonra ki süreci anlatan Cengiz Buhur, ”O yıllardaki tanıdık milletvekillerine defalarca söylememe rağmen beni hiç ciddiye almadılar. Petrol dediğim benden uzak gittiler. Yakından tanıdığım bir milletvekili bir konuşma sırasında ayağı kalktım ‘petrol’ derken bana ‘otur’ dedi. Ben bunun peşini yine de bırakmadım, her platformda gündeme getirdim. Yüzlerce defa sözlü dilekçede bulunarak petrol olduğunu söyledim” ifadelerini aktardı.

    Son olarak Cengiz Buhur, ”2020 yılında bir arkadaşımın eniştesinin enerji bakanlığında çalıştığını duydum. Bu konuyu gündeme getirdim, bir görüştüreyim seni dedi. Görüştük benden izin istedi. Ben de dedim ki izin veririm ama arkası yine bunun fiyasko çıkar. Yok korkma dedi, direk sayın cumhurbaşkanımıza bağlıyız. Cumhurbaşkanımızın bu konuda kesin emri var, nerede böyle bir rezerv bulursanız, üzerine gidin ve çıkartın diye talimatı var dedi. Ben de izin verdim ve başladılar. Geçen de Cumhurbaşkanımızı açıkladığı gibi petrol bulundu, şuanda da çalışmalar devam ediyor ve arkasının da geleceğine inanıyorum” dedi.

  • Manisa’da petrol heyecanı devam ediyor

    Manisa’da petrol heyecanı devam ediyor

    Manisa’nın Salihli ilçesine bağlı Yağbasan Mahallesi Dibek Dağı eteğindeki Mustafa Yüksel’e ait zeytin bahçesinde, 28 Mayıs Cumartesi günü su bulmak için 204 metreden açılan sondajdan yanıcı siyah madde çıktı.

    TPAO yetkilileri tarafından alınan numunelerin yüzde 6’sının petrol, yüzde 94’ünün su olarak açıklanması üzerine bölgede heyecan yaşandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün petrol hakkına müteallik kararları, Resmi Gazete’nin sayısında yayımlandı.

    Buna göre, TPAO’ya Manisa’da karadaki 15 bin 154 hektarlık alan için 5 yıl süreyle petrol arama ruhsatı verildi. Arazi sahibi Mustafa Yüksel, alandaki çalışmaların kısa sürede başlayacağını düşündüklerini ve çok heyecanlı olduklarını belirtti.

    “İnşallah çok güzel bir sonuç elde ederiz”

    Yüksel, “Zeytin ve badem bahçelerimizi sulamak amacıyla açtığımız sondaj kuyusundan siyah bir maddeye rastladık. Kokusu petrol gibiydi. Denememizde maddenin yanıcı olduğunu fark ettik. TPAO yetkilileri maddeden numune aldı ve bunun neticesinde maddenin yüzde 6’sının kaliteli petrol olduğu anlaşıldı. TPAO’ya 5 yıl süreyle ruhsat verildi. Çalışmalarla ilgili işlemlerin devam ettiğini duyduk. En kısa zamanda çalışmaların başlayacağını düşünüyoruz. Biz çok heyecanlıyız. Bahçelerimizi sulama amacıyla sondaj yaptığımız için su bulmayı bekledik. Siyah sıvı çıkınca karamsarlığa düştük çünkü petrol olduğunu anlamadık. Petrol olduğu anlaşıldığından dolayı büyük bir heyecan var. İnşallah çok güzel bir sonuç elde ederiz. Devletimiz, milletimiz için inşallah hayırlı olur” diye konuştu.