Etiket: propolis

  • Uzmanlardan propolis önerisi

    Uzmanlardan propolis önerisi

    Solunum yolu enfeksiyonları, erişkinlerde yılda ortalama 2-4 kez, çocuklarda ise 6-10 kez görülüyor. Enfeksiyonlarla mücadelede ise bağışıklık sisteminin doğal olarak desteklenmesi önem kazanıyor. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi KBB Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Cingi, “Mevsimsel olarak RSV, rhinovirüs, influenza ve Covid-19 virüsleri pik yapmış durumda ve bu virüsler, solunum yolu enfeksiyonları ile karakterizedir. Bağışıklık sistemi düşük bireylerde ise artan virüs yükü, bakteriyel enfeksiyonlarla bir araya geldiğinde, üst solunum yolları enfeksiyonlarına alt solunum yolu enfeksiyonları da eşlik ediyor. Bu durum, hastalık şiddetinin artmasına ve iyileşme süresinin uzamasına neden oluyor. Buna karşılık, güçlü bir bağışıklık sistemine sahip bireylerde, virüs ve bakterilerin neden olduğu enfeksiyonlar daha hafif belirtilerle seyrediyor, bu bireyler hastalığı ayakta atlatabiliyor. Buna karşılık doğal bir arı ürünü olan propolis, içerdiği fenolik ve flavonoidler sayesinde bağışıklık sistemini desteklemeye yardımcı oluyor” dedi.

    Yetişkinlere günde 20 damla, çocuklara günde 10 damla propolis önerisi

    Arı Ürünleri Uzmanı Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı ise şu açıklamalarda bulundu:
    “Günümüzde, yetersiz ve dengesiz beslenme, fast food tüketimi, sigara ve alkol kullanımı, yetersiz uyku, stres gibi çevresel faktörler bağışıklık sistemini olumsuz etkiliyor. Güçlü bir bağışıklık sisteminin anahtarı ise, hijyen kuralları, dengeli beslenme, iyi bir uyku ve sağlıklı bir yaşam tarzı Tüm bunlarla birlikte, fenolik ve flavonoidler bakımından zengin bir arı ürünü olan propolisin düzenli tüketimi de bağışıklık sistemini doğal olarak desteklemeye yardımcı oluyor. Pek çok bilimsel çalışma, propolisin virüs ve bakterilerin neden olduğu enfeksiyonlarla mücadelede etkili bir doğal arı ürünü olduğuna dikkat çekiyor. Arı ürünlerinin kalitesi bakımından oldukça değerli bir bitki örtüsüne sahip Anadolu coğrafyasından elde edilen propolis özütleri, yüksek polifenol içeriğiyle bağışıklık sistemini desteklemeye yardımcıdır. En az yüzde 10 oranında saf propolis içeren bir özütten çocukların günde 10 damla, yetişkinlerin ise günde 20 damla ile beslenmesine değer katması mümkün. İhtiyaç halinde ise bu miktarlar 4 kata kadar artırılabilir.”

    “Propolis kullanımının 3. gününde nefes almada rahatlama görülmüştür”

    Anadolu propolisinin Covid-19 enfeksiyonlarında karşıda etkili olduğuna değinen Dr. Samancı, “2021 yılında yayınlanan bir vaka raporunda; Covid-19testi pozitif çıkan 38 yaşındaki hastanın medikal tedavi sürecinde propolisin kullanımı ve hastalık sürecine etkisi bildirildi. Hastaneye yatışının 3. günü şiddetli solunum yetmezliğine bağlı olarak yoğun bakıma sevk edilen hastanın tedavisini düzenleyen hekim, destek tedavi olarak propolis kullanımına karar verdi. En az yüzde 30 oranında saf propolis içeren bir özütten günde 80 damla kullanılmıştır. Bilimsel çalışmada, propolis kullanımının 3. gününde nefes almada rahatlama görüldü. Propolis takviyesinin 7. gününde ise hasta yoğun bakımdan çıkarılmış ve mekanik solunum desteği kesildi. Propolis takviyesinin 10. günde akciğer görüntülemesinde belirgin iyileşme, 15. gün kontrolünde akciğerlerinin tamamen iyileştiği bildirildi” ifadelerine yer verdi.

  • Şeker hastalığına karşı propolis tavsiyesi

    Şeker hastalığına karşı propolis tavsiyesi

    Halk arasında “şeker hastalığı” olarak bilinen tip 2 diyabetin, adölesan dönemdeki çocuklar ve yetişkinler dahil olmak üzere geniş bir yaş aralığını etkileyen yaygın bir metabolizma hastalığı olduğuna dikkat çeken Uzman Dr. Enes Güler; “Günden güne görülme sıklığı artan tip 2 diyabet, genellikle yanlış beslenme alışkanlıkları, hareketsiz yaşam tarzı ve genetik faktörlerin bir kombinasyonu olarak ortaya çıkıyor. Tip 2 diyabet, vücudun insülini etkili bir şekilde kullanamaması sonucu oluşan yüksek kan şekerine bağlı olarak gelişiyor ve kronik yani geri dönüşümsüz bir hastalık. Uzun dönemde ise hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları, böbrek hastalıkları başta olma üzere birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor” dedi.

    Tip 2 diyabette yaşam tarzı değişikliği şart

    Tip 2 diyabetin etkili bir şekilde yönetilmesi için yaşam tarzı değişiklikleri büyük önem taşıdığını belirten Dr. Enes Güler, uyarılarını şu sözlerle dile getirdi: “Sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek, düzenli egzersiz yapmak ve kilo kontrolü sağlamak, kan şekerini yönetmeye yardımcı olan temel adımlardır. Ayrıca, düzenli tıbbi takip, kan şekerini düzenleyici ilaçları düzenli kullanmak, stresi yönetmek, sigara içmemek ve alkol tüketimini sınırlandırmak kritik öneme sahiptir. Her bireyin sağlık durumu farklı olduğu için, tip 2 diyabet yönetim planı bireysel ihtiyaçlara uygun olarak doktoru tarafından belirlenmelidir. Bu bütünsel yaklaşım, tip 2 diyabetin kontrol altında tutulmasına, sağlık komplikasyonlarının önlenmesine ve yaşam kalitesinin artırılmasına katkı sağlayabilir.”

    “Anadolu propolisinin tip 2 diyabete karşı etkili olduğu bildirildi”

    Arı Ürünleri Uzmanı Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı ise, “2020 yılında Giresun Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bir in vivo çalışmada, etanol ile ekstrakte edilen Anadolu propolisinin anti-diyabetik aktivitesi incelenmiştir. Çalışma, kontrol grubu, deney grubu olmak üzere 2 ana gruba ayrılmıştır. Deney grubu ise; yüzde 30 propolis damla alan diyabetikler ve yüzde 15 propolis damla alan diyabetikler olmak üzere 2 alt gruba ayrılmıştır. Deney grubunda yer alan diyabetik alt gruplara, 4 hafta boyunca 0.5 ml/100 g propolis damla uygulanmıştır. Kontrol grubu ise propolis desteği almamıştır. Elde edilen sonuçlar, etanol ile özütlenen Propolis Damla’nın kan şekerini düzenleyici ve karaciğer fonksiyonlarını iyileştirici özelliklere sahip olduğunu göstermiştir ” dedi.

  • Bu takviye, kronik hastalıklar da dâhil birçok rahatsızlığın etkilerini hafifletiyor

    Bu takviye, kronik hastalıklar da dâhil birçok rahatsızlığın etkilerini hafifletiyor

    Solunum yolu enfeksiyonları, diyabet, gribal enfeksiyon vb. pek çok hastalıkta tedavi yaklaşımı geliştirmek üzere kullanılan propolis, birçok rahatsızlığın belirtisini hafifletmek için de kullanılıyor. Özellikle ağırlık kaybı sırasında vücut için gerekli olan antioksidanları sağlaması için destek ürün olarak kullanılabileceğini de belirten Beslenme Uzmanı Hande Nur Onur Öztürk propolisin dikkatli kullanılmadığı durumlarda alerjiye sebep olabileceğinin altını çizdi.

    0-1 yaş arasındaki çocuklarda kullanılmamalı
    Bağışıklığı artırmak için kullanılan takviyeler, özellikle de üst solunum yolu enfeksiyonlarının ve salgınların arttığı dönemlerde daha da ön plana çıktı. Tüketimin hızla arttığı vitamin ve takviye gıdalar her ne kadar bağışıklık sistemini desteklese de bilinçsiz kullanımda birçok zarara sebep olabiliyor. Özellikle propolisin, bal tüketiminin sakıncalı olduğu 0-1 yaş grubu çocuklarda kullanılmaması gerektiğinin altını çizen Beslenme Uzmanı Hande Nur Onur Öztürk, “Propolis, arı kovanında çeşitli kritik fiziksel ve fizyolojik işlevlere hizmet etmek için arılar tarafından toplanan reçineli ve karmaşık bir bileşiktir. Tüm bu bileşenler içinde vücudun sindiremediği maddeler olduğundan propolisin yararlarından faydalanmak için ekstre edilmesi gerekmektedir. 0-1 yaş arasındaki çocuklarda bal, tüketimi sakıncalı ve alerjen besinlerden olduğundan propolis de tüketilememelidir. Ayrıca çocuklarda kullanacak ürünlerin alkol ile ekstre edilmemiş olan ürünlerden seçilmesine özen gösterilmelidir” şeklinde konuştu.

    Propolis, yerel ve popüler tıpta ilaç olarak kullanılıyor
    Yüzyıllardır kronik hastalıklar da dâhil olmak üzere birçok rahatsızlığı hafifletmek için propolisin kullanıldığını belirten Beslenme Uzmanı Arş. Gör. Öztürk, “Son derece güçlü bir antioksidan, antiiflamatuvar etkisi olan propolisin kullanımı, hastalıkların önlenmesi için gerekli olan güçlü bağışlığa sahip olmak için destekleyicidir. Propolisin kullanımı eski çağlara kadar gitmektedir ve dünyanın birçok yerinde yerel ve popüler tıpta ilaç olarak kullanılmaktadır. İnsanlar için güvenli tüketim konsantrasyonu 1,4 mg/kg/gün veya yaklaşık 70 mg/gün olmalıdır. Astım hastaları ve arı ürünlerine alerjisi olanların tüketmesi önerilmemektedir” dedi.

    Bakanlık tarafından onaylı markalar tercih edilmeli
    Propolisin temin edilme yöntemi, hangi coğrafi bölgenin propolisi olduğu hakkında bilgi, ekstraksiyon yöntemi, çözücü özellikleri ve toplam polifenolik içeriği hakkında kayıtların ve bilgilerin sorgulanması da oldukça önemli. Bakanlık tarafından onaylı markaların tercih edilmesi gerektiğini vurgulayan Beslenme Uzmanı Arş. Gör. Hande Nur Onur Öztürk, propolisin alerjen etkisinin ağızla alındığında daha az olduğu bilindiğinin, bu yüzden az miktarlar ile başlayıp vücut reaksiyon göstermediğinde ulaşılması gereken doz tüketilmesi gerektiğini belirtti. Aynı zamanda propolis, doğrudan ya da yoğunluğu yüksek sıvıların içine karıştırılarak da tüketilebiliyor.

  • Kilosu 700 lira! Kapış kapış satılıyor

    Kilosu 700 lira! Kapış kapış satılıyor

    Koronavirüs sürecinde ismi anılan udi hindi, bağışıklık sistemini güçlendirici özelliğiyle dikkat çekiyor. Kocaeli’de de pandemiden ve çeşitli hastalıklardan korunmak için aktarların yolunu tutan vatandaşlar, kilogramı 700 TL’den satışa sunulan udi hindi, propolis ve arı sütüne rağbet gösteriyor.

    Koronavirüs ve dondurucu soğuklar sebebiyle bağışıklıklarını güçlendirmek isteyen vatandaşlar, binbir çeşit bitkisel ürün satan aktarlara yöneldi.

    Başlıca ebegümeci, kekik, adaçayı, ıhlamur, zerdeçal, zencefil ve kış çayları satılırken, koronavirüsle bilinen udi hindiye, propolis ve arı sütüne de rağbet çoğaldı.

    Hindistan’da geleneksel tıp tedavilerinde bağışıklık sisteminin güçlenmesi için kullanılan udi hindi bitkisi, pandemiyle birlikte Türkiye’de de talep görmeye başladı.

    Kilogramı 600 TL ile 700 TL arasında satışa sunulan udi hindi, vatandaşların bağışıklık güçlendirici bitkisi olarak tercih ediliyor.

    “PROPOLİS EN DOĞAL ANTİBİYOTİK”

    Pandemi sürecinde vatandaşların bağışıklık sistemlerini kuvvetlendirmek için bitkisel ürünlere yöneldiğini kaydeden aktar Ayşegül Leylek, en çok kullanılan ve satılan ürünlerin başında propolisin geldiğini söyledi. Propolisin doğal antibiyotik olduğunu dile getiren Leylek, şu ifadeleri kullandı:

    “Genelde toz şeklinde temin ediyoruz ve aracılardan alıyoruz. Propolis doğadaki en doğal antibiyotik olduğu için bağışıklık sistemi üzerinde çok muazzam etkileri var. Gribal enfeksiyonlarda, vücuttaki iltihapta, boğaz iltihaplarında en çok kullandığımız propolis oldu. Genelde biz toz halinde olanları macun şeklinde karıştırıp hizmet sunuyoruz. Bununla birlikte arı sütü de çok ilgi görüyor. Arı sütünün de bağışıklık üzerindeki etkisi birçok yerde biliniyor. Bu dönemde de en çok arı sütü, zencefil, propolis, zerdeçal, çörekotu gibi ürünlerden faydalandık”

    “UDİ HİNDİYİ BİZ BİLE BULMAKTA ZORLANDIK”

    Pandemi döneminde ismi duyulmayan ve bilinmeyen bitkilerin de rövanşta olduğunu vurgulayan Leylek, “Bizim bildiğimiz ama insanların bilmediği bitkiler de gündeme geldi. Bunun en başında, satışta patlama yaşayıp bulmakta zorlandığımız udi hindi geliyor. Udi hindi tozu, akciğerlerde muazzam bir etkiye sahiptir ve akciğerleri temizleyip kuvvetlendirme açısından da çok faydalıdır.

    Udi Hindi bitkisinin faydaları nelerdir?

    Udu hindiyi de genelde toz halinde insanlara sunduk. Vatandaşlar udi hindiyi bala, yoğurda, pekmeze bir çay kaşığı karıştırarak içmeye özen gösterdiler. Bunun da ciğerleri rahat ettirdiği, ciğerlerindeki ağrılara iyi geldiği şeklinde olumlu sonuçlar aldık. Udi hindinin akciğerleri temizlediğini biliyorduk, son dönemde korona ile birlikte o da patladı. Dediğim gibi propolis ve arı sütü biliniyordu ama udi hindi korona virüsle beraber ortaya çıktı, patladı. Hatta biz bile udi hindiyi bulmakta zorlandık diyebilirim” dedi.

    EBEGÜMECİ SATIŞLARINDA DA PATLAMA YAŞANDI

    Udi hindi bitkisini bazı vatandaşların bal ve pekmezle, bazılarının ise yoğurt ve suya karıştırarak tükettiğini ifade eden Leylek, firmaların da kolaylık sağlayarak yağını çıkardığını söyledi.

    Ebegümeci ve adaçayına da rağbetin arttığını söyleyen Leylek, “Adaçayı çok doğal bir antiseptiktir. Boğaz yanmaları, ağrıları, iltihapları ve bütün vücuttaki iltihaplar için adaçayını satıyorduk. Ebegümeci de onunla birlikte öksürüğe çok iyi gelir. Kuru ve balgamlı öksürük dediğimiz öksürüklerde de çok etkilidir. O yüzden bu dönemde onda da bir patlama yaşandı. Ama en çok udi hindi, arı sütü ve propolis satıldı” diye konuştu.

    KİLOSU 600 TL İLE 700 TL ARASINDA DEĞİŞİYOR

    Ayşegül Leylek, udi hindinin koronavirüsten önce kilosunun 500-600 TL arasında satıldığını ifade ederek, “Bunlar gram ile satıldığı için insanları maddi olarak çok fazla etkilemiyor. Kişinin alacağı zaten 50 gram. Ama korona döneminde biz bile udi hindiyi bulamadık. O yüzden fiyatı bin liralara kadar çıktı. Bulunamadı ve çok fazla talep oldu. Temin edilmeye başlandıktan sonra fiyatı yine 600 TL ile 700 TL civarlarına düştü. Şuan bendeki fiyatı da 600 TL ile 700 TL civarında değişiyor” sözlerine ekledi.

    “DAĞ KEKİĞİNİN SATIŞLARI İKİYE KATLANDI”

    Koronavirüsle beraber bitkisel ürün satışlarının da arttığına değinen bir diğer aktar Zuhal Korlar, “Ebegümeci, adaçayı, ıhlamur, zeytin yaprağı, karanfil, tarçın gibi ürünler daha çok satılıyor. Geçtiğimiz yıllarda da satışlarımız vardı ama korona satışlarımızı etkiledi, daha fazla satış oldu. Ürünlerin antiviral, anti bakteriyel özellikleri var. O yüzden faydası oluyor, kullananlar da memnun. İnsanlar bitkisel ürünleri kullansınlar. Tarçın, kekik, karanfil, adaçayı, ebegümeci bunları kullanabilirler bu günlerde daha yoğun olarak. Örneğin dağ kekiğinin satışları ikiye katladı, rağbet fazla” dedi.

  • Uzmanlar bebeklerdeki pişikler için propolis öneriyor

    Uzmanlar bebeklerdeki pişikler için propolis öneriyor

    Uzmanlar, tamamen doğal bir arı ürünü olan propolisin, antifungal, antibakteriyel, antienflamatuvar etkisiyle özellikle yaz aylarında bebeklerde sık görülen pişiklerde çok etkili bir doğal koruyucu olarak kullanılabileceğini belirtti.
    Bee’o Propolis’ten yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı, propolisin, yüksek fenolik, flavonoid ve polifenol içeriğine sahip, tamamen doğal bir arı ürünü olduğunu ifade etti.

    Propolisin, bileşenler sayesinde antioksidan açısından da oldukça zengin özellik gösterdiğini bildiren Samancı, “Antioksidanlar vücuttaki organ ve sistemler için ne kadar önemliyse, cilt ve deri sağlığı açısından da bir o kadar kıymetlidir. Bu nedenle nardan 80 kat daha yüksek antioksidan kapasiteye sahip olan propolis, tüketilmesinin yanında cilt üzerine uygulandığında da birçok olumlu etki gösterir. Özellikle bebeklerde görülen pişikli bölgenin üzerine propolis içeren doğal ürünlerin uygulanması iyileşme süresinin hızlanmasına destek olur.” ifadelerini kullandı.
    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Çakır ise, “Gün içerisinde poliklinikte birçok hasta bakıyoruz. Özellikle yaz mevsiminde olduğumuzdan dolayı, anneler bebeklerinin pişik sorunu ile baş etmekte zorlanıyorlar. Bu konuda biz hekimlere danıştıklarında ise benim önerim hep doğal içerikleri kullanmalarından yana oluyor. Çünkü bebeklerin ince ve hassas yapıdaki ciltlerine, paraben, parfüm ve renklendirici içeren ürünleri uygulamak hem cilt harabiyetine hem de tahrişe yol açabiliyor. Bu nedenle, pişik oluşumunu önlemek ve daha kolay iyileşmesini sağlamak için doğal içerikli ürünler kullanmak oldukça önemli. Propolisi çocuk beslenmesinde doğal bir bağışıklık destekleyici olarak sıklıkla kullanıyoruz. Ama propolis aynı zamanda cilt üzerinde de son derece olumlu etkileri olan ve bilimsel kaynaklarda dermatolojik hastalıklarda da kullanımı önerilen doğal bir ürün. Sedef, egzama, aft ve uçuklarda propolisin antienflamatuvar ve antibakteriyel etkisiyle iyileşmeyi desteklediğini gözlemliyoruz. Bebek pişiklerinde de propolis içerikli bir krem kullanılması yine propolisin bariyer etkisi nedeniyle iyileşmeyi kolaylaştıracaktır. Çocuk doktoru olarak krem ve kozmetiklerde de doğal içerikli formüllerin tercih edilmesini öneriyorum.” açıklamasında bulundu.

    “Pişik problemlerinde, propolis ile formüle edilmiş doğal içerikli ürünleri tavsiye ederim”

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Bekir Çakmak da 2020 yılında Silesia Üniversitesi’nde arı ürünlerinin cilt üzerine etkileri ile ilgili yapılan bilimsel bir çalışmada, özellikle pişik, mantar ve deri enfeksiyonları, koltuk altı ve göğüs çevresinde oluşan mantar, dudak çatlakları, pamukçuk, tahriş ve diğer cilt problemlerinde propolis kullanımının tedaviyi destekleyici özellikte olduğunun görüldüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:

    “Araştırmacılar, propolisin antioksidan ve antiseptik özelliğinden dolayı, cilt sağlığı üzerinde etkin rol oynadığını söylemişlerdir. Tüm bu bilgiler doğrultusunda, bende özellikle bebeklerde görülen pişik problemlerinde, propolis ile formüle edilmiş doğal içerikli ürünleri bebeklerinizin cildine uygulamanızı tavsiye ederim. Bilimsel kaynaklarda propolisin, antioksidan özelliğinin yanında antifungal ve antibakteriyel özellikte olduğu belirtilmektedir. Bu özellikleri ile propolis, pişiğin oluşumunu önlemeye destek olurken, pişikli bölgenin de kolay iyileşmesine yardımcı olur. Fakat uygulanan propolisin Anadolu coğrafyasından elde edilmiş olması oldukça önemlidir. Çünkü Anadolu coğrafyasının endemik bitki örtüsü diğer bölgelere kıyasla 3 kat daha zengindir ve bu bölgeden elde edilen Anadolu Propolisinin vücut için biyoyararlılığı 5 kat daha fazladır. Krem formüllerinde, antioksidan açısından zengin olan propolisin bulunmasına dikkat edin. Bunun yanı sıra pişikler ve cilt için etkili, diğer doğal bileşenler de pişik olan bölgelere uygulanabilir. Kremin uygulanmasından önce bebeğin cildinin temiz ve kuru olmasına dikkat edilmeli.”