Etiket: protesto

  • İsrail’de yargı reformu protestoları

    İsrail’de yargı reformu protestoları

    İsrail genelinde Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin tartışmalı yargı reformu protestoları sürüyor. Ülkede Bat Yam’da dahil olmak üzere Kfar Saba, Be’er Sheva, Efrat, Netanya, Herzliya ve Beit Shemesh, Hayfa, Kudüs, Herzliya, Ramat Hasharon, Kiryat Tebon, Kfar Saba, Rehovot, Nes Tsiuna, Ra’anana, Beersheba ve Holon’da protesto gösterileri düzenlendi. Gösterilerde binlerce İsrailli, ellerindeki İsrail bayrakları ile Netanyahu hükümetinin “yargıyı zayıflatma” girişimlerine tepki gösterdi.

    İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile ABD’nin yasayı erteleme ve müzakere etme çağrılarına rağmen Yüksek Mahkeme’nin yetkilerinin sınırlandırılmasını, meclisin mahkeme kararlarını geçersiz kılmasını ve yargının hakimlerin seçimi üzerindeki etkisinin azaltılmasını içeren reformun yasalaşması için mecliste yapılacak 3 oturumda da onay alması gerekiyor.

    İsrail’in yazılı bir Anayasası bulunmazken, Yüksek Mahkeme en yüksek yargı merci olarak görev yapıyor. İsrail’de devletin işleyişine, yönetimi ile insan hak ve özgürlüklerine ilişkin “temel yasalar” bulunuyor. Yüksek Mahkeme, Anayasa taslağı olarak kabul edilen “temel yasalara” aykırı olduğu gerekçesiyle meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisine sahip.

  • Atina’da tren kazası protestosu

    Atina’da tren kazası protestosu

    Yunanistan’da meydana gelen tren kazasına yönelik tepkiler devam ediyor. Başkent Atina’da çok sayıda kişi bugün de sokağa inerek, tren kazasını protesto etti. Öğrenci ve işçi sendikaları tarafından düzenlenen protestoda, göstericiler Yunan demiryolu şirketi Hellenic Train’in merkezinin önünde toplandı. Göstericiler ellerinde, “Hayatımız önemlidir” yazan pankart taşıdı.


    Dün düzenlenen gösterinin ardından teyakkuza geçen polis, Hellenic Train’in merkezi önünde sıkı güvenlik önlemleri aldı. Yaklaşık 1 saat süren protestonun ardından göstericiler barışçıl şekilde dağıldı.

    Can kaybı 57’ye yükseldi

    Atina’dan Selanik’e giden yolcu treninin Tempi bölgesinde dün yük treni ile kafa kafaya çarpışması sonucu yolcu treninin birinci ve ikinci vagonu tamamen ezilmiş, üçüncü vagonu ise raydan çıkmıştı. Kazada, 57 kişi hayatını kaybederken, 56 yolcudan ise hala haber alınamadığı açıklanmıştı.

    Demiryolu şirketi Hellenic Train verilerine göre, kazada yolcu treninde 342 yolcu ve 10 mürettebat, yük treninde ise 2 mürettebat bulunuyordu. Yolcu trenindekilerin çoğunun öğrencilerden oluştuğu belirtilirken, iki trenin çarpışmadan önce kilometrelerce aynı hat üzerinde birbirine doğru seyir halinde olduğu öğrenilmişti. İnsan hatası kaynaklı olduğu ortaya çıkan kazanın ardından Altyapı ve Ulaştırma Bakanı Kostas Karamanlis istifa etmişti.

  • Fenerbahçeli taraftarlar, TFF’yi protesto için Riva’ya gitti

    Fenerbahçeli taraftarlar, TFF’yi protesto için Riva’ya gitti

    Fenerbahçe taraftarları, Spor Toto Süper Lig’in 22. haftasında deplasmanda oynadıkları Adana Demirspor maçında hakem hataları olduğu gerekçesiyle TFF’yi ve hakemleri protesto etmek amacıyla Kadıköy’de bulunan Salı Pazarı’nda bir araya geldi. Toplanan binlerce taraftar, TFF’nin Riva’daki tesislerine gitmek üzere yola çıktı. Tesislere varan sarı-lacivertli taraftarlar sloganlar eşliğinde Riva’da eylem yaptı. Polis ekipleri de bölgede güvenlik önlemleri aldı.

  • DEF Davos’ta protesto edildi

    DEF Davos’ta protesto edildi

    İsviçre’de 1971 yılından bu yana düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) öncesi Davos kasabasında aktivistler WEF’i ve iklim değişikliğini protesto etti. Aktivistler, British Petroleum (BP), Chevron ve Saudi Aramco gibi petrol devlerinin yarın başlayacak olan zirveye katılacak olmasına tepki gösterdi. Yüzden fazla gösterici, sık sık “İklim için beslenmeni değiştir, zenginleri ye” sloganı attı. Protestonun organizatörü İsviçre’deki Genç Sosyalistler Partisi’nin lideri 26 yaşındaki Nicolas Siegrist yaptığı açıklamada, “Somut ve gerçek bir iklim eylemi talep ediyoruz” ifadelerini kullandı. Enerji şirketlerinin WEF’e katılmasına tepki gösteren Siegrist, “Devlet liderleriyle aynı odada olacaklar ve çıkarları için baskı yapacaklar” dedi.

    “Parçalanmış Bir Dünyada İşbirliği”

    Davos kasabasında 1971 yılından bu yana düzenlenen WEF yarın resmi olarak başlayacak ve 20 Ocak’ta son bulacak. “Parçalanmış Bir Dünyada İşbirliği” teması ile düzenlenen zirvede, 130 ülkeden 50’si devlet ve hükümet başkanı olmak üzere 2 bin 700’den fazla katılımcı bir araya gelecek. Zirve kapsamında, iklim değişikliği, enflasyon, gıda güvenliği, açlık, terör ve Rusya-Ukrayna Savaşı, enerji, işgücü gibi birçok konu düzenlenen oturumlar ve konferanslarda ele alınacak. Bu yıl 53’üncüsü düzenlenecek olan zirvede, dünyanın karşı karşıya olduğu sorunların üstesinden gelmek için çözümlere ve kamu-özel işbirliğine odaklanılacak.

  • Fransız karikatür dergisi protesto edildi

    Fransız karikatür dergisi protesto edildi

    “Bu küstahlıklarda Charlie Hebdo adlı melun bir dergi başı çekmektedir’’
    Topluluk adına açıklama yapan Hasan Muhsin Telek, “Ne oluyor ki, birileri Hz. Peygamber ve yüce değerlerimizi sahipsiz görerek en iğrenç cümleleri kurabiliyor? Dünyanın değişik ülkelerinde birtakım azgın ve kirli eller, bütün dünyanın gözü önünde Hz. Peygamber’e hakaret eden karikatürler ve filmler yayınlayarak, Kur’an-ı Kerim’i yakma ve yırtıp atma gibi küstahlıklar sergileyip bütün Müslümanların mukaddesatına karşı alçakça bir savaş sürdürmektedirler. Bugün başta Fransa olmak üzere bütün Batı dünyasında, sözde ifade özgürlüğü adı altında ortaya konulan bu küstahlıklarda Charlie Hebdo adlı melun bir dergi başı çekmektedir. Sanmayın ki bu yaptıklarınız karşılıksız kalacak, sanmayın ki, bu ümmetin gayretli evlatları bunun karşısında tepkisiz kalacak” dedi.

  • Moldova’da hükümet karşıtı protestolar

    Moldova’da hükümet karşıtı protestolar

    Avrupa genelinde enerji fiyatlarındaki ani artışlar nedeniyle protestolar devam ediyor.

    Moldova’da yaklaşık 7 bin gösterici gaz fiyatlarındaki ve enflasyondaki ani fiyat artışını protesto etmek için başkent Kişinev’deki toplandı.

    Hükümet karşıtı sloganlar atan göstericiler, Cumhurbaşkanı Maya Sandu ve hükümeti istifaya çağırdı. Cumhurbaşkanlığı ve parlamentoya yürümek isteyen göstericilere ise polis müdahale etti.

    MUHALEFETTEN PROTESTOLARA DESTEK

    Muhalefetin desteklediği protestolara Moldova Komünistleri de dahil olmak üzere üç parti katıldı. Sürgünde olan muhalif siyasetçi Ilan Shor İsrail’den video konferans ile bağlanarak protestoya destek verdi.

    Göstericileri erken seçim için baskı yapmaya çağıran Shor Moldova’nın Gazprom’dan gaz alma ve ödemeyle ilgili yaşadığı probleme gönderme yaparak, “Moldovagazla insanların hayatını kolaylaştıracak insanlar iktidara gelmeli” dedi.

    Sandu ve hükümeti, büyük bir parlamento çoğunluğu tarafından desteklenmesine rağmen 2020’deki seçim zaferinden bu yana en ciddi siyasi zorlukla karşı karşıya kalıyor.

  • Çad’da kanlı protestolar: 50 ölü

    Çad’da kanlı protestolar: 50 ölü

    Orta Afrika ülkesi Çad’da yüzlerce kişinin, demokratik yönetime daha hızlı geçiş talebiyle sokağa inmesi sonrası şiddet olayları patlak verdi. Güvenlik güçlerinin sert müdahalesi sonucu 50 kişinin hayatını kaybettiği, 300 kişinin yaralandığı bildirildi.

    Çad’ın geçiş hükümetinin Başbakanı Saleh Kebzabo düzenlediği basın toplantısında, hükümetin silahlı ayaklanma olarak nitelendirdiği olaylardaki can kayıplarını doğrulayarak, “Bugün yaşananlar, iktidarı zorla ele geçirmek için silahlı bir halk ayaklanmasıdır ve bu şiddetin sorumluları adalet karşısına çıkacaktır” dedi.

    Göstericilerin ateşli silahları olduğunu ve isyancı olarak kabul edildiklerini ifade eden Kebzabo, “Güvenlik güçleri sadece meşru müdafaa olarak karşılık verdi” dedi.

    İnsan Hakları İzleme Örgütü Orta Afrika Direktörü Lewis Mudge ise, “Protestocuların yağma ve şiddete başvurup başvurmadığını ve güvenlik güçlerinin yasa dışı bir şekilde ülke genelinde ölümcül güç kullanıp kullanmadığını belirlemek için tarafsız bir soruşturmaya ihtiyaç olduğu açık” dedi.
    ABD ve Birleşmiş Milletler (BM), ülkedeki şiddet olaylarına ilişkin endişelerini dile getirerek, tüm tarafları itidalli olmaya çağırdı.

    Birçok kentte süresiz sokağa çıkma yasağı ilan edildi

    Protestolar nedeniyle OHAL ve Encemine, Moundou, Doba ve Koumra’da 18.00-06.00 saatlerinde süresiz olarak sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
    Hükümet ayrıca, sivil toplum örgütü “Wakit Tamma”nın faaliyetlerinin ülke çapında yasaklanmasına ve yedi farklı siyasi partinin ofislerinin önümüzdeki üç ay boyunca kapatılmasına karar verdi.

    Siyasi kriz

    Eski Devlet Başkanı İdris Debi İtno’nun geçen yıl nisan ayında cephe hattında isyancılar tarafından öldürülmesinin ardından İtno’nun oğlu Muhammed İdris Debi Itno’nun geçici devlet başkanı olarak iktifarı ele geçirmişti. Seçimlere 18 aylık bir geçiş sonrası yapılacağı sözü veren İtno, 1 Ekim’de seçimlerin iki yıl erteleneceğini açıklamıştı. Muhalefet ve sivil toplum örgütleri ise, 18 aylık geçiş döneminin sona erdiği bugün protesto çağrısında bulunmuştu.

  • Fransa’da hayat pahalılığı protesto edildi

    Fransa’da hayat pahalılığı protesto edildi

    Fransa’da başta başkent Paris olmak üzere birçok kentte halk, hayat pahalılığını protesto etmek için sokaklara döküldü. Boyun Eğmeyen Fransa (LFİ) lideri Jean-Luc Melenchon’un çağrısıyla düzenlenen protestoya, Sosyal ve Ekolojik Yeni Halk Birliği (Nupes) ve Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Annie Ernaux da destek verdi.

    Göstericiler, hayat pahalılığı nedeniyle maaşların artmasını, iklim değişikliğiyle daha etkili bir mücadele ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un dile getirdiği tartışmalı emeklilik reformundan vazgeçilmesini talep etti.

    Fransa Kamu Hesaplarından Sorumlu Devlet Bakanı Gabriel Attal yaptığı açıklamada, sol koalisyonun mevcut grevlerden yararlanmaya çalıştığını belirterek, “Bugünkü yürüyüş, ülkeyi bloke etmek isteyen destekçilerin yürüyüşü” dedi.

  • İran’da gözaltına alınanların yaş ortalaması 15

    İran’da gözaltına alınanların yaş ortalaması 15

    İran’da 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetmesinin ardından ülke genelinde başlayan gösteriler 20. gününde de devam ediyor. İran resmi haber ajansı IRNA’nın haberine göre, Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutan Yardımcısı Ali Fedevi ülkede devam eden protestolarda gözaltına alınanların yaş ortalamasının 15 olduğunu söyledi.

    Fedevi, Mahsa Amini için sokaklara çıkan gençlerin kandırıldıklarını söyleyerek, “Ülkemizde sokak eylemleri ve isyanlarda gözaltına alınanların yaş ortalaması 15. Bu gençler gerekli eğitim ve irşaddan geri kalmış, sosyal medyanın kurbanı olmuş ve bu şekilde düşmanın tuzağına düşmüşlerdir. Gözaltına alınan bazı gençler başlattıkları sokak isyanlarını bir tür bilgisayar oyununa benzetiyorlar. Özellikle sosyal medya ve internetin etkisine kapılarak düşmanın kurbanı oluyorlar” ifadelerini kullandı.

    Ne olmuştu?

    Tahran’da 13 Eylül’de ahlak polisi olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra hastaneye kaldırılan Mahsa Amini, 16 Eylül’de hayatını kaybetmişti. Amini’nin 17 Eylül’de memleketi Sakkız kentindeki cenaze merasimi sonrasında başlayan gösteriler ülke geneline yayılmıştı. Tahran Emniyet Müdürlüğü Mahsa Amini’nin ölümüne ilişkin yaptığı açıklamada, Amini’nin uygun olmayan başörtüsü nedeniyle gözaltına alındığını ve ardından karakolda hiçbir fiziki temas olmadan baygınlık geçirdiğini belirtmişti.

    İran devlet televizyonu, ülke genelindeki protestolarda aralarında polis memurları ve Devrim Muhafızlarına bağlı Besic milislerinin üyelerinin de bulunduğu en az 41 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu.

  • Japonya’da Shinzo Abe protestosu

    Japonya’da Shinzo Abe protestosu

    Japonya’nın Nara şehrinde 8 Temmuz’da seçim konuşması yaptığı sırada suikasta uğrayarak yaşamını yitiren eski Japonya Başbakanı Shinzo Abe için 27 Eylül’de yapılacak resmi cenaze törenine karşı başkent Tokyo’da yüzlerce kişi sokağa çıktı. Shiba Park’ta toplanan protestocular, 11.5 milyon dolarlık tören masrafının devlet bütçesinden karşılanmasına ve itirazlara rağmen eski bir başbakana resmi cenaze töreni düzenlenecek olmasına tepki gösterdi. “Resmi cenaze törenine hayır”, “Resmi cenaze törenini iptal edin” ve “Resmi cenaze törenine karşıyız” sloganları atan göstericiler, ellerindeki pankartlar ve söyledikleri şarkılarla Hibiya Parkı’na yürüdü.

    “Halk fakirleşirken vergilerimizle tören yapılacak”

    Gösteriye katılanlardan Aya Hanae, Japonya’da ekonominin kötüye gitmesi ve halkın yaşam şartlarının zorlaşmasına rağmen kamu kaynakları ile resmi tören düzenlenmesine karşı olduğunu söyledi. Hanae, “Tepkimi göstermek için buradayım. İtirazlara rağmen hükümetin halka kulak vermemesine kızgınım” ifadelerini kullandı.

    “Politikaları tartışmalıydı”

    Yusaku Waseda ise Abe’nin hayattayken uyguladığı politikaların tartışmalı olduğunu savundu. “Abe siyasi hayatı boyunca anayasayı savaş yanlısı şekilde değiştirmek için uğraştı” diyen Waseda, “Ayrıca kapitalistleri kayıran ve halkı sömüren politikalara sahip bir kişiydi” şeklinde konuştu. Waseda, “Şimdi halkın en yalnızca yüzde 20’si Abe için resmi cenaze töreni düzenlenmesini destekliyor. Ezici bir çoğunluk ise karşı çıkıyor. Buna rağmen Kishida hükümeti resmi tören için halkı zorluyor” ifadelerini kullandı.

    Japonya’da yaşayan Almanya vatandaşı Alex Bader de Japonya halkının büyük bir bölümünün resmi cenaze törenine destek vermediğini söyledi. Bader, halkın politik konulardaki görüşlerini daha fazla dile getirmesine destek olmak amacıyla gösteriye katıldığını ifade etti.

    Tepki çekmişti

    Shinzo Abe için 27 Eylül’de Tokyo’daki Budokan kapalı spor salonunda düzenlenmesi planlanan resmi cenaze töreni ülkede krize neden olmuştu. Yaklaşık 11.5 milyon dolara mal olacağı açıklanan törenin masraflarının devlet bütçesinden karşılanacak olması bazı kesimlerin tepkisini çekmişti. Eski başbakanlar için resmi cenaze töreni düzenlenmesini gerektiren bir anayasa hükmünün bulunmaması ve kararın mecliste yeterince tartışılmadan alınması tartışmaları beraberinde getirmişti.

    En uzun süre görev yapan başbakana özel tören

    Japonya’da hükümet, suikast sonucu yaşamını yitiren Abe’ye son vedanın 27 Eylül’de Tokyo’daki Budokan kapalı spor salonunda gerçekleştirilecek resmi cenaze töreni ile yapılacağını duyurmuştu. Japonya Baş Kabine Sekreteri Hirokazu Matsuno, kararın alındığı Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Abe’nin siyaset sahnesindeki önemine vurgu yaparak, “Ülkenin en uzun süre görevde kalan başbakanı olan Abe, diğerlerinden farklı liderlik becerileri sergilediği ve bir dizi ciddi iç ve uluslararası meselenin üstesinden gelmek için ağır sorumluluklar üstlendiği için bu kararı verdik” ifadelerini kullanmıştı.

    İkinci olacak

    Modern Japonya tarihinde eski bir başbakan için düzenlenen tek resmi cenaze töreni, 2. Dünya Savaşı sonrası geçiş döneminde başbakanlık yapan Shigeru Yoshida için gerçekleştirilmişti. Bir diğer Eski Japonya Başbakanı Yasuhiro Nakasone’nin cenaze töreni ise 2020’de kabine ve Liberal Demokrat Parti (LDP) tarafından ortaklaşa düzenlenmişti. Hükümetin, tören maliyetinin yarısı olan 698 bin dolarlık masrafı üstlendiği kamuoyuna yansımıştı.

    Suikast sonucu hayatını kaybetmişti

    Seçim konuşması yaptığı Nara şehrinde 8 Temmuz’da silahlı saldırıya uğrayan Abe tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Abe’nin katil zanlısı ise cinayeti annesinin iflasından sorumlu tuttuğu Birleşme Kilisesi adlı bir dini gruba Abe’nin destek verdiğine inandığı için işlediğini söylemişti.