Etiket: protesto

  • Kazakistan’daki protestolar büyüyor

    Kazakistan’daki protestolar büyüyor

    Petrol ülkesi Kazakistan’da yakıt fiyatlarındaki artış üzerine başlayan protestolar devam ediyor. Başkent Almatı başta olmak üzere belediye ve hükümet binaları ateşe verilirken, şimdiye kadar 8 polis memuru ve ulusal güvenlik görevlisi hayatını kaybetti. 317 memur yaralandı. Kamu binalarını ele geçirmeye çalışan onlarca protestocunun ise yaşamını yitirdiği bildirildi. Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, ülke çapındaki huzursuzluk tırmanırken, Rusya liderliğindeki Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’nden (CSTO) destek çağrısında bulundu. Tokayev, aynı zamanda protestoların, yabancılar tarafından desteklenen “terör çetelerinin” işi olduğunu öne sürdü. Türk Devletleri Teşkilatı Kazakistan Hükümetine ve halkına ihtiyaç duyabilecekleri desteği vermeye hazır olduğumuzu beyan ediyoruz dedi.

    PAŞİNYAN: BARIŞ KORUMA GÖREVLİLERİ GÖNDERİLECEK

    Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Rusya liderliğindeki Sovyet sonrası devletlerin askeri ittifakından oluşan “barış koruma görevlilerinin”, akaryakıt fiyatlarındaki artışa karşı ölümcül protestoların ardından ülkeyi istikrara kavuşturmak için Kazakistan’a gönderileceğini söyledi.

    Aynı zamandaİ Rusya, Beyaz Rusya, Ermenistan, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ı içeren Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’nün (CSTO) başkanı olan Paşinyan askerlerin, Kazakistan Cumhuriyeti’nin egemenliği sağlamak için gideceğini söyledi.

    Hareket, Kazakistan’ın en büyük şehri Almatı da dahil olmak üzere meydana gelen bir dizi çatışmanın ardından, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’in ittifaktan yardım çağrısı sonrasında geldi.

    8 MEMUR ÖLDÜ, 317 MEMUR YARALANDI

    Kazakistan’ın yerel yayın kuruluşu Tengrinews.kz’ye göre, ülkenin farklı bölgelerinde çıkan isyanlarda sekiz polis memuru ve ulusal güvenlik görevlisi hayatını kaybetti. Ayrıca İçişleri Bakanlığı’nın basın servisine atıfta bulunarak 317 memur ve personelin yaralandığını aktardı.

    ONLARCA PROTESTOCU HAYATINI KAYBETTİ

    Almatı’daki Emniyet Müdürlüğü Sözcüsü Saltanat Azırbek, Haber-24 kanalına yaptığı açıklamada, Almatı’da gece güvenlik güçleri ve protestocular arasında çatışmaların çıktığını belirtti.

    Protestocuların idari ve polis binalarını ele geçirmeye çalıştığını kaydeden Azırbek, “Onlarca saldırgan ödürüldü. Bunların kimlikleri belirleniyor” dedi.

    Azırbek, Almatı’da güvenlik güçleri tarafından başlatılan operasyonun sürdüğünü ifade ederek şehir sakinlerine sokağa çıkmama çağrısında bulundu.

    HÜKÜMET BİNALARINA SALDIRILDI

    Bakanlığın internet sitesinden yapılan açıklamada, “Almatı, Çimkent ve Taraz kentlerinde, pencerelerin, kapıların kırıldığı ve diğer maddi hasarların meydana geldiği akimatlara (yerel yönetim ofislerine) saldırı girişiminde bulunuldu. Taşlar, sopalar, biber gazı ve molotof kokteylleri çeteler tarafından kullanıldı” denildi.

    “YURT DIŞINDA ASKERİ EĞİTİM ALDILAR”

    Tokayev, Almatı’daki birçok altyapı tesisinin de hasar gördüğünü sözlerine ekledi. Protestocuları “devlet sistemini” baltalamak ile suçladı ve “birçoğunun yurt dışında askeri eğitim aldığını” iddia etti.

    Bununla birlikte, Reuters’in bildirdiğine göre, hükümet yılın başında sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) üzerindeki fiyat kontrollerini kaldırdığında protestolar ateşlendi. Birçok Kazak, düşük maliyeti nedeniyle arabalarını yakıtla çalışacak şekilde dönüştürdü.

    NAZARBAYEV’İN HEYKELİNE SALDIRI

    Taldikorgan kentinde protestocular ülkenin ilk Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in heykelini halat bağlayarak yıkmaya çalıştı.

    ÜLKE ÇAPINDA İNTERNET KESİNTİSİ UYGULANDI

    Aynı zamanda, ülkelerdeki internet özgürlüğü gözlemlemek için kurulan Netblocks’a göre, dün erken saatlerde Kazakistan’da ülke çapında bir internet kesintisi uygulandı.

    CNN’e konuşan Almatı’daki bir gazeteci internet kesintisi yaşadıklarını ve Cumhurbaşkan Tokayev’in konutunun yanı sıra, belediye başkanının ofisinin yakınındaki binalarda ışıkların kapatıldığı açıkladı.

    “Orda” adlı haber sitesinde yazı işleri müdürü olan Serikzhan Mauletbay, “Şehir yönetim binasında on binden fazla insan kuşatıldı. Olay yerinden yansıyan görüntüler, ses bombaları kullanıldığını ve bir tür yangın çıktığını gösteriyor” dedi.

    ÜLKE GENELİNDE OHAL İLAN EDİLDİ

    Bununla birlikte, devlet medyası, ülke genelinde OHAL ilan edildiğini bildirdi. Üç büyük şehirde ve 14 bölgede ulaşım da dahil olmak üzere hareket kısıtlamaları ile 19 Ocak’a kadar devam edecek.

    PETROL ZENGİNİ ÜLKEDE KRİZİN ORTAYA ÇIKIŞI

    Dünyanın kara kütlesi bakımından dokuzuncu en büyük ülkesi olan petrol zengini Kazakistan, bağımsızlığından bu yana yabancı yatırımları çekti ve güçlü bir ekonomiyi sürdürdü, ancak otokratik yönetim yöntemi zaman zaman uluslararası endişelere yol açtı ve yetkililerin protestoları sert bir şekilde bastırdığını gördü.

    Aynı zamanda, Rusya, Kazakistan ile yakın ilişkisini sürdürüyor. Çünkü Moskova, tüm Rus insanlı uzay görevlerinin fırlatma üssü olarak Baykonur Uzay Üssü’ne ihtiyaç duyuyor.. Orta Asya ulusu ayrıca önemli bir etnik Rus azınlığa da sahip. CIA World Factbook, Kazakistan’ın 19 milyonluk nüfusunun yaklaşık yüzde 20’sinin etnik olarak Rus olduğunu belirtiyor.

    BAŞBAKAN MAMİN İSTİFA ETTİ

    Öte yandan, dün Kazak Başbakanı Askar Mamin, protestolar nedeniyle istifa ettiğini açıkladı. Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde yapılan açıklamaya göre, Alikhan Smailov Başbakan vekili olarak atandı ve hükümet üyeleri yeni kabine kurulana kadar görevlerine devam edecekler.

    LPG FİYATI DÜŞÜRÜLECEK

    Bunların yanı sıra Cumhurbaşkanı Tokayev, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda , hükümetin “ülkede istikrarı sağlamak için” Mangistau bölgesindeki LPG fiyatını litre başına 50 tenge (yaklaşık 150 lira) düşürmeye karar verdiğini duyurdu.

    Tokayev ayrıca ulusal bir televizyon konuşmasında, Güvenlik Konseyi’nin ülkedeki durumun kontrolünü ele alacağını söyledi.

  • Hollanda’da Covid-19 protestosu çatışmaya dönüştü

    Hollanda’da Covid-19 protestosu çatışmaya dönüştü

    Hollanda’nın Rotterdam kentinde koronavirüs salgını nedeniyle alınan tedbirlere karşı sokağa çıkan yüzlerce protestocu, poliste çatıştı. Sokakların savaş alanına döndüğü kentte polis ateş açarken, 7 kişi yaralandı 20 kişi de gözaltına alındı. Kent genelinde acil durum ilan edildi.

    Koronavirüs salgınında vaka sayılarının artış göstermeye devam ettiği Avrupa ülkelerinde önlemler sertleştiriliyor. Üç haftalık kısmi kapanma kararının alındığı Hollanda’da Covid-19 tedbirleri halkı sokağa döktü.

    Rotterdam kentinde yüzlerce gösterici kısıtlamalara tepki göstererek hükümeti protesto etti. Gösteriler kısa sürede şiddet olaylarına dönüştü. Polise taş ve havai fişek fırlatan protestocular, polis arabalarını da ateşe verdi. Kentin ana alışveriş caddesinde çevik kuvvet polisi, protestocuları dağıtmak için tazyikli su kullanırken, ateş açtı.

    Polis Sözcüsü Patricia Wessels, “Biz uyarı ateşi açtık ve durum hayati tehlike arz ettiği için doğrudan ateş edildi” dedi. Çıkan olaylarda toplam 7 kişi yaralanırken, en az 20 kişi gözaltına alındı.

    Acil durum ilan edildi

    Şiddet olayları nedeniyle Rotterdam genelinde acil durum ilan edildi. Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb düzenlediği basın toplantısında, “Polis, silah kullanmak ve hatta doğrudan ateş etmek zorunda kaldı” dedi.

    17.5 milyon nüfuslu Hollanda’da koronavirüs salgınında toplam 2 milyon 399 bin 849 vaka tespit edilirken, 18 bin 900 kişi hayatını kaybetti.

  • Ekrem İmamoğlu’na protestoda arbede

    Ekrem İmamoğlu’na protestoda arbede

    Eyüpsultan’da kentsel dönüşüm projesi temel atma törenine katılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir grup mahalleli tarafından protesto edildi. Protestocu grup, İmamoğlu’nun konvoyundaki araçlara vurdu.

    BİR KADIN DÜŞEREK YARALANDI

    İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eyüpsultan Yeşilpınar Dönüşüm Projesi’nin temel atma törenine katıldı. İmamoğlu, törenin ardından alandan ayrılırken bir grup mahalleli tarafından protesto edildi.

    Proje alanı içinde kalan parkın yıkılmasını istemediklerini belirten grup, İmamoğlu’nun makam aracını durdurmak istedi. Polisin uzaklaştırmak istediği protestocular önce İmamoğlu’nun koruma aracına ardından da makam aracına vurdu. Yaşanan arbede sırasında koruma aracını durdurmak isteyen Ayşe Topçu adlı kadın düşerek yaralandı.

    Polis protestocu grubu uzaklaştırarak yolu açtı. Ekrem İmamoğlu’nun içinde bulunduğu minibüs ve koruma araçları sokaktan uzaklaştı.

  • Ankara’da ‘Boğaziçi’ eylemi: 69 gözaltı

    Ankara’da ‘Boğaziçi’ eylemi: 69 gözaltı

    Boğaziçi Üniversitesi’ndeki rektör protestolarına destek için Ankara’da toplanan gruba polis müdahale etti. Çıkan olaylarda 69 kişi gözaltına alındı.

    Aralarında üniversite öğrencilerinin de bulunduğu yaklaşık 100 kişi, İstanbul Boğaziçi Üniversitesi’ndeki eylemlere destek için Ankara’da Kızılay Meydanı’nda toplandı.

    Slogan atan grup, basın açıklaması yapmak için Çankaya Belediyesi önüne yürümek istedi.

    Ancak polis, grubun yürümesine izin vermedi.

    Polis, grubun dağılmasını istedi. Polis, ısrarlarına rağmen dağılmayan gruba müdahale etti.

    Bu sırada gruptakiler ile polis arasında arbede yaşandı. Polisin müdahalesiyle grup dağıtılırken, 69 kişi gözaltına alındı.

     

  • İYİ Parti Bursa’dan “Mutfak Yanıyor” protestosu

    İYİ Parti Bursa’dan “Mutfak Yanıyor” protestosu

    İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Türkoğlu, “Bu ülkenin muktedirleri, her gün masal anlatadursunlar, bizler vatandaşın gerçek gündeminin ‘mutfak yangını’ olduğunu biliyoruz. Para pul derdi olmayan, zenginlik içinde yüzen gösteriş meraklılarının, saraylardaki debdebeli hayatları kazasız belasız devam etsin diye, adeta akla karayı seçip kırk takla attıklarını da biliyoruz” dedi.

    İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, yaptığı açıklamada, “Vatandaş elektrik, su, doğalgaz faturasını nasıl ödeyeceğini kara kara düşünürken; Pek çoğu kısa çalışma ödeneğine mahkum edildiği için asgari ücret dahi alamayan işçi, memur, dar gelirli insanımız evine ekmek götürebilme derdine düşmüşken; Maaşları asgari ücretin dahi altına düşerek adeta kuşa dönen emekli vatandaşımız, ay sonunu bırakın ayın daha ortasında çaresiz kalırken; Bu memleketin başına ‘bir yüzükle’ gelenlerin, yedi uçakla Kıbrıs’a gittiklerini, her biri lüks segmentte yüzlerce araç konvoyuyla seyahat ettiklerini; Saraylarda kurulan mükellef sofralarda, sazlı sözlü ziyafetler çektiklerini; Yoksulluk edebiyatıyla gelip, yolsuzluklarla, yasaklarla anıldıklarını; Ve gözlerinin içine baka baka aldatıp kandırdıkları vatandaşa, artık kibirle tepeden baktıklarını da biliyoruz. Unutmayacağız, unutturmayacağız. Milletimizin derdiyle dertlenmeyi dert edinenler olarak, bizler bütün bunların farkındayız ve asla da unutmayacağız. Onlar bir elleri yağda, bir elleri balda hayatlarının devam etmesi için çırpınadursunlar… Onlar içi boş tartışmalarla, yarattıkları suni gündemle, suya tirit tv programları ve hayali senaryolara dayalı, duygu sömürüsünden ibaret salya/sümük dizilerle milletin aklıyla alay etmeye devam ededursunlar…” ifadelerini kullandı.

    Türkoğlu, “Bizler vatandaşımızı isyan noktasına getiren ekonomik sıkıntıları haykırmaya, acımasız zamlarla patlayan ‘mutfaktaki büyük yangını’ yüksek sesle dile getirmeye bıkmadan usanmadan sürdüreceğiz.İşte alev alev yanan mutfağın hali burada. Tencelerde artık yemek yerine dert kaynıyor! İçi boş tavalarda artık çile kızartılıyor! İktidar ve şürekası ne yapıyor? Tabi ki gündem saptırıyor. Sofraların tadı tuzu kalmadı; cep delik cepken delik vatandaş artık yokluğa soğan doğruyormuş… Koltuk derdine düşmüş muktedirin umurunda mı? Her gün, ‘Mutfakta yangın var yangın!’ diye bağıran milletin feryadı, sırça köşklerin, sarayların duvarlarından yankılanıp vatandaşa geri dönüyor. Bakın…Geçen yıl bir önceki yıla göre tam 120 temel gıda ürününün fiyatı adeta uçarak zirve yaptı. Bunların içinde ise maalesef en temel gıda ürünleri başı çekiyor.İşte mutfaklarımızın olmazsa olmazı ve güya en hesaplısı olan ayçiçek yağına artık neredeyse dokunamaz olduk. Adeta altın fiyatlarıyla yarışan ayçiçek yağında artış oranı rekor üstüne rekor kırıyor. Geçen yıl(2019 Aralık ayında) 5 litrelik ayçiçeği yağı 27-30 TL arasında raflarda yer bulurken, bu yıl aynı ayçiçek yağı markasına göre 57-69 TL arasında fiyatlara satılıyor. Yüzde yüzün üzerinde bir zam oranıyla rekor kıran ayçiçek yağını, ev kadınlarımız artık tabiri caizse dirhem dirhem kullanıyor. En ekonomik yağ olarak bilinen ayçiçek yağının hali böyleyse; mısırözü, soya, zeytinyağı ve türevlerinin fiyatlarını varın siz düşünün artık. Peki, bir diğer temel gıda ürünü olan yumurtanın geldiği noktaya bakar mısınız?” dedi.

    Türkoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Yine geçen yıl( Aralık 2019’da) 12-14 TL’ye alınan 30’luk folyo yumurtanın etiket fiyatı, bu yıl tam 27-32 TL arasındaki fiyatlara yükseldi. Ev kadınlarımız, halkın en pratik yemeği olan sahanda yumurtayı pişirirken bile artık tane hesabı yapıp, haklı olarak kara kara düşünmeye başladılar. Tavalara artık dört yerine iki yumurta zor kırılıyor. Geçen yıl 1 litre süt 3.95 TL’ydi, bu yıl 6.75-7.50 TL arasında değişiyor. Üreticiden alış fiyatı 2.80 TL. En ucuz ekmek 1.25’ti, 1.75 oldu. Bir kg un 3 TL’ydi, yüzde yüz artarak tam 6 TL’ye çıktı. Filiz makarna 2 TL’den 3.25’e tırmandı. 25-30 TL arasında olan ezine peyniri 44-45 TL ile el yakıyor. Hangi birini yazalım. Temel gıdalarda durum böyle de sebze meyvedeki vaziyet farklı mı sanki? Geçen yıla göre yüzde 100.9’luk zam oranı ile karnabahar yeni bir rekora imza atarken, karnabaharı yüzde 83.9 ile ıspanak, yüzde 70.8 ile portakal, yüzde 63.5 ile pırasa ve yüzde 60.4 ile mercimek izledi. Devam edelim: Kıvırcık marul yüzde 59.9 zamlanırken, kırmızı lahana yüzde 57.6 arttı, patlıcan yüzde 52.07 oranında yükseldi. Aynı şekilde kabak yüzde 49.3 zamlandı, çarliston biberde de yüzde 49.1 oranında fiyat artışı oldu, sofraların vazgeçilmezi domates fiyatları da yüzde 42.2 ile zirveyi zorladı. Hepsinden kötüsü; Fiyatlar üç gün bile sabit kalmadan değişiyor. Vatandaş marketlerdeki, pazarlardaki etiket fiyatlarının nerdeyse her gün değiştiğini gözleriyle görmeye başladı. Nasıl görmesin ki? Türk tarımını yok ederek; Nohutu Meksika, Arjantin, ABD’den alırsan… Soğan Hollanda, İran ve Rusya’dan gelirse… Ayçiçeği için Bulgaristan, Romanya, Moldova’ya muhtaç olursan… Kuru fasulyeyi Kırgızistan, ABD, Kanada, Peru’dan… Buğdayı Kırgızistan, Meksika’dan… Bezelyeyi Rusya, Kanada, ABD’den… Elmayı Şili’den, İtalya ve Fransa’dan… Patatesi bile Hollanda, Almanya, Fransa’dan ithal esersen… Zam bombardımanına işte böyle seyirci kalır, mutfaktaki yangını da ancak işte böyle çaresiz biçimde izlersin. Şimdi biz de soruyoruz; Bu mudur serbest piyasa ekonomisi? Milletin, ithal ürünlere muhtaç edilip serbestçe soyulması, pervasızca kazıklanması mıdır? Yoksa siz tarımın kökünü bilinçli olarak kurutup, yandaş aracı şirketlerin vurgun yapması için piyasalarda denetimsiz serbestlik mi ilan ettiniz? Piyasanın adı serbest olsa da, tarımı teşvik edip, fiyatlarda fahiş sayılabilecek üst limitlere müdahale ederek, tüketicinin korunması gibi bir görevinizin olduğundan da mı habersizsiniz? Hadi diyelim ki; bütün bunlardan gerçekten bihabersiniz. Peki… Mutfakta her geçen gün artan yangındaki büyüyen alevlerin, sizi de çok yakında yakıp kavuracağını görmüyor musunuz? Ee o zaman, görünen gerçeği bir kez daha yüzünüze tane tane, hece hece haykıralım: Yö-ne-te-mi-yor-su-nuz!…”

  • Bursa’da İyi Partili kadınlardan şiddet protestosu

    Bursa’da İyi Partili kadınlardan şiddet protestosu

    Bursa’da İYİ Partili kadınlar, 2021 yılının ilk kadın cinayetinin işlendiği yerde toplanarak, “Dışarıda virüs, içeride şiddet kaderimiz olamaz” diye haykırdı, alınan önlemlerin yetersizliğine vurgu yaptı.

    Bursa’da yılbaşı gecesi Arabayatağı muhtarlık binası arkasındaki kadın cinayetinin işlendiği yerde düzenledikleri protesto eyleminde konuşan, Bursa Kadın Politikalarından Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hüsniye Pıtırlı, “Geçen yıl tam 300 kadın öldürüldü ve bunların 182’sinin, neden öldürüldüğü dahi tespit edilemedi” dedi. İl Başkanı Selçuk Türkoğlu da, “Kadınıyla erkeğiyle bu millet artık güvenli bir ülkede yaşamak istiyor” şeklinde konuştu.

    Giderek daha da artan kadın cinayetlerinin önlenmesi için acil eylem planının şart olduğuna işaret eden Hüsniye Pıtırlı’nın, konu ile ilgili basın açıklaması aynen şöyle:

    “Değerli basın mensupları;

    Ne yazık ki, bugün burada acı bir olayı kamuoyuyla paylaşmak, sessiz çığlıkların sesi olmak için toplanmış bulunuyoruz. Ülkemizde 2020 yılının son, 2021 yılının ilk kadın cinayeti maalesef burada işlenmiştir.

    Hepimizin bildiği gibi, 2020 yılı koronavirüs salgını nedeniyle sıkıntılı bir süreç ile son buldu. Bu dönemde dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye’de salgın koşullarına yönelik olağanüstü önlemler alındı. Pandemi nedeniyle herkesin evinde kalması gerektiği bu dönemde, koşullar kadınlar için zorlukları da beraberinde getirdi.

    Dışarıda virüs, içeride şiddet tehlikesi ile karşı karşıya kalındı.

    Böylesi zor bir süreçten geçerken bir de üstüne, Türkiye’de İstanbul Sözleşmesi kadın düşmanları ve eşitlik karşıtları tarafından tartışmaya açıldı ve sözleşmeye yönelik saldırılar zamanla artış gösterdi. Fakat STK’lar ve partimizin kararlılığı sonucu, İstanbul sözleşmesinden çekilmeyi düşünen hükümet geri adım attı.

    ALINAN TEDBİRLER YETERSİZ

    Kadına yönelik şiddet; kültürel, coğrafi, dini, toplumsal ve ekonomik açıdan, sınır tanımayan bir insan hakları ihlali olarak varlığını tüm dünyada sürdürmektedir. Türkiye’de ise her geçen yıl kadına yönelik şiddet artarak devam etmekte, kadınlar her gün daha fazla şiddete, tacize uğramaktadırlar. Ne yazık ki kadın cinayetleri Türkiye’de, 2000’li yıllarda geçmiş yıllara göre büyük artış göstermiş; 2020 yılında 300 kadın cinayeti işlenmiş, 171 kadın da şüpheli bir şekilde ölü bulunmuştur.

    Öldürülen 300 kadından 182’sinin neden öldürüldüğü tespit edilememiş; 22’si ekonomik, 96’sı boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak isterken öldürülmüşlerdir.

    182 kadının hangi bahaneyle öldürüldüğünün tespit edilememesi, kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin görünmez kılınmasının bir sonucudur. Bu da bize gösteriyor ki, bugüne kadar alınan tedbirler yeterli olmamış, aile içi şiddetin ve kadın cinayetlerinin önüne geçilememiştir.

    ACİL EYLEM PLANI ŞARTTIR

    İnsan hakkı ihlali ve adalet sorunu olan kadına şiddet, çözüm noktasında, ayrımcılıkla mücadele, toplumun örgütlenmesi, hukuk sisteminin işleyişi v.b. unsurları kapsayan çok boyutlu bir süreç gerektirir. Ayrımcılık hukukla, adaletle, eşitlikle ve sosyal bilimlerle ama en çok da günlük yaşamlarımızla ilgili bir kavramdır. Bu bağlamda, genel başkanı kadın olan ülkemizdeki tek parti, İYİ Parti iktidarında kadına yönelik şiddetin, cinsel ve ekonomik istismarın önlenmesi ile, muhtaç durumdaki kadınların desteklenmesi ve korunması, en öncelikli sosyal politika olacaktır. ‘ACİL EYLEM PLANI’na alınacak, önleyici kolluğu güçlendirilecek, özellikle aile içi şiddet, kadın cinayetleri, uyuşturucu ticareti ve çocuk istismarı gibi toplum vicdanını kanatan suçlar için, önleyici ve ıslah edici özel tedbirler alınacaktır.”

    İYİ Parti İl Başkanı Selçuk Türkoğlu da katılımcılara teşekkür ederken, “Basın mensuplarımıza ve teşkilat üyelerimize ayrı ayrı teşekkür ediyor, kadına şiddetin ve cinayetlerinin son bulduğu bir yıl olmasını temenni ediyoruz. Bu millet artık kadınıyla erkeğiyle güvenli bir ülkede yaşamak istiyor. Her şey kötüye gidiyor olsa da hiç olmazsa bunu sağlayın” dedi.

  • TÜYİSEN’den sessiz protesto

    TÜYİSEN’den sessiz protesto

    Tüm Yurt İşverenleri Sendikası (TÜYİSEN), pandemi nedeniyle mart ayından bugüne özel yurtların devlet tarafından destek alamadıklarını, aylardır hiçbir gelir elde edemedikleri için onlarca işletmenin battığını ve binlerce ailenin işsiz kaldığını belirterek kısıtlı katılımcı ile sessiz bir protesto gerçekleştirerek seslerini duyurdu.

    TÜYİSEN tarafından yapılan basın açıklamasında ise şu ifadelere yer verildi:

    Türkiye genelinde üniversite öğrencilerine barınma hizmeti veren Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan ruhsatlı özel yurtlar, mart ayından bu yana ne devletimizden bir destek alabildiler ne de bağlı oldukları Gençlik Spor Bakanlığı tarafından sorunlarına sahip çıkıldı.

    Ruhsatlı özel yurt olmaları sebebi ile sadece öğrenci barındırabilen özel yurtlar, otel vb. gibi günübirlik konaklama hizmeti veremediklerinden,  aylardır hiçbir gelir elde edemediklerinden dolayı onlarca işletme batmıştır.

    Yüzlercesi borç batağındadır, binlerce aile işsiz kalmıştır. Her özel yurdun aylık 70 bin TL’yi bulan bina kira ödemeleri vardır.

    Pandemi koşulları göz önünde bulundurularak , Tüm Yurt İşverenleri Sendikası (TÜYİSEN) çok açık alanda, kısıtlı katılımcı ile sessiz protestoları ile yetkililere seslerini duyurmak istemektedirler.

    Sesimizi duyurarak bizlere destek olmanız yetkililerin en azından bizim varlığımızdan haberdar olması için katkı sağlayacaktır. Teşekkür ederiz.

  • Boğaziçi Üniversitesi’ne takılan kelepçeye inceleme

    Boğaziçi Üniversitesi’ne takılan kelepçeye inceleme

    Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs Ana Giriş Kapısı önünde yapılan eylem sırasında demir sürgülü kapıya kelepçe takılmasıyla ilgili inceleme başlatıldı. Yapılan ilk incelemede kelepçenin üniversite güvenlik görevlililerine ait olduğu ve Güvenlik Şube Müdürlüğü’nde görevli bir polis memuru tarafından takıldığı öğrenildi.

    Boğaziçi Üniversitesi’nde olaylı protestolar sırasında Güney Kampüs ana girişindeki demir sürgülü kapıya takılan kelepçeyle ilgili inceleme başlatıldı. Edinilen bilgilere göre kelepçenin üniversitenin özel güvenlik görevlilerine ait olduğu ortaya çıktı.

    Yapılan incelemede kelepçenin kapıya Güvenlik Şube Müdürlüğü’nde görevli bir polis memuru tarafından takıldığı belirlendi.

    KELEPÇEYİ TAKAN POLİS: İNİSİYATİF KULLANDIM

    Polis memurunun üst amirlerinden talimat almadan kelepçeyi kapı demirlerine taktığı tespit edildi.

    Bilgisine başvurulan polis memurunun inisiyatif kullanarak kelepçeyi demir kapıya açılmaması amacıyla taktığını söylediği kaydedildi.

    Olayla ilgili kapsamlı incelemenin sürdüğü belirtildi.

  • İran’da Türkiye Başkonsolosluğu önünde protesto

    İran’da Türkiye Başkonsolosluğu önünde protesto

    İran’da Doğu Azerbaycan eyaletinin merkezi Tebriz’deki Türkiye Başkonsolosluğu önünde gösteri yapıldı.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de okuduğu şiire İran’dan gelen tepkiler üzerine Türkiye’nin Tebriz Başkonsolosluğu önünde toplanan kalabalık, gösteri düzenledi.

    “Gazi Azerbaycan Hamaney’den ayrılmaz”, “Erdoğan-İsrail ilişkileriniz mübarek olsun” ve “Türk-Fars-Azeri İmam Hüseyin Askeri” yazılı dövizler taşıyan göstericiler, İsrail karşıtı sloganlar attı.

    Polisin uyarısı üzerine kalabalık dağıldı ve gösteri olaysız sona erdi.

  • Ermenistan’da protestocular hükümet binasına girmeye çalıştı

    Ermenistan’da protestocular hükümet binasına girmeye çalıştı

    Ermenistan’da Başbakan Nikol Paşinyan’ın istifa etmesini isteyen protestocular, hükümet binasına girmeye çalıştı.

    Başkent Erivan’da protestocular, Ermenistan’ın işgal ettiği Dağlık Karabağ’da Azerbaycan karşısında yenilgiyi kabul etmesinin ardından başlayan protesto gösterilerine bugün de devam etti.

    Paşinyan’ın istifasını isteyen göstericiler, Kabine Toplantısı’nın yapıldığı hükümet binasına girmeye çalıştı.

    Bunu engellemeye çalışan polis ve protestocular arasında arbede yaşanırken 40’ın üzerinde kişi gözaltına alındı.

    Ülkedeki muhalefet partilerinin temsilcileri, “Paşinyan’ın 8 Aralık’a kadar istifa etmesi gerektiği, aksi takdirde ülkede ‘sivil itaatsizlik’ eylemlerinin başlayacağı” uyarısında bulunmuştu.

    Ermenistan’da halk, Paşinyan’ın Azerbaycan karşısındaki mağlubiyeti kabul etmesinin ardından 10 Kasım’da protesto gösterilerine başlamıştı.