Etiket: ramazan

  • “Bunların raf ömrü14 Mayıs’ta dolacak”

    “Bunların raf ömrü14 Mayıs’ta dolacak”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, beraberinde Cumhur İttifakı’nda yer alan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcı ve DSP Genel Başkanı Önder Aksakal ile birlikte İnönü Üniversitesi Teknopark Konteyner alanında depremzedeler ile birlikte iftar açtı. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği iftar yemeği sonrası konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim gündeminin hayata tutunma mücadelesi veren depremzedelerin sorunlarını unutturmasına asla müsaade etmeyeceklerini söyledi. 6 Şubat depremleri sonrası devletin tüm kurumlarının yanı sıra 250 belediye, sivil toplum kuruluşları, gönüllüler ve hayırseverleri ile tam kadro sahada olduklarını söyleyen Erdoğan, “Bakanlarımız ilk günden beri ekipleri ile birlikte deprem bölgesinde adeta kamp kurdular. Biz de çalışmaları anbean takip ediyoruz. Bakanlarımızın yanı sıra valilerimiz, belediye başkanlarımız sürekli güncel bilgileri alıyorlar. Çalışmaların hızlandırılması için gereken talimatları veriyoruz.” diye konuştu.

    Tüm kurumların 7 gün 24 saat esasına göre deprem bölgesinde çalıştıklarını ve depremzedelerin emrinde olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Amacımız deprem bölgesinde ya da başka illerimizde yaşayan tüm afetzedelerin sıkıntılarını biran önce gidermektir” şeklinde konuştu. Depremzedeleri gönül rahatlığı ile oturacakları yeni yuvalarına kavuşturmak için çalıştıklarını belirten Erdoğan, “Başkalarının gündemi ne olursa olsun, bizim gündemimiz sizsiniz. Başkaları ne hesap yaparsa yapsın bizim önceliğimiz sizsiniz. Hep söylediğim gibi bizim derdimiz millet, gayemiz hizmettir. Koltuk peşinde olanlar 6’lı masanın çevresinde. İkbal peşinde değiliz, makam mevki peşinde hiç değiliz. Biz sizin hayır dualarınızı almanın, şöyle kalpten gelen bir ‘Allah razı olsun’ niyazını duymanın peşindeyiz. 21 yıllık iktidarlarımız döneminde ülkemizde eser kazandırmaktan, şehirlerin sıkıntılarını çözmekten başka bir niyet taşımadık. Önümüze çıkan zorluklara, muhalefetin takoz koyma girişimlerine rağmen Malatya ile birlikte tüm vilayetlerimizi kalkındırmak, büyütmek daha da bayındır hale getirmek için canla başla çalıştık. Meydanlarda sizlere ne söz verdiysek, neyi vaat etmişsek göreve gelince tamamının arkasında durduk. Hepsini gerçekleştirmeye gayret ettik” açıklamasında bulundu.

    Türkiye’nin her zaman dünyada takdir ile karşılanan bir ülke olduğunu ifade eden Erdoğan, “Bazıları bunun kadri kıymetini bilmeyebilir, varsın bilmesinler. Ama bizler bunun kadri kıymetini biliyoruz ve bileceğiz. Bu topraklarda nice şehitler verdik, işte 50 bini aşkın vefatımızda bu şehitler kervanı içerisindedir. Rabbim tüm ailelerini bu şehitlerimizle birlikte cennetinde buluştursun. Bu şehitlerimizin aileleri karşımda böyle bir evladı da görüyorum. İnşallah makamları cennet olsun ve cennetinde de yavruları ile inşallah buluşturacaktır. Şunu biliyorum; eksiklerimiz, yapamadıklarımız olabilir ama Türkiye ve şehrimiz için verdiğimiz mücadeleye Malatyalı kardeşlerim şahittir” dedi.

    Türkiye’nin 60 yıllık hayali olan yerli ve milli araba projesini geçtiğimiz günlerde gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Erdoğan, “Milletimizin 60 yıllık hayali olan yerli ve milli Togg’u ülkemizin yollarına uğurladık. İlk günden beri sürekli bize yapamazsınız diyenleri, yapsanız bile satamazsınız, bunun fabrikası bile yok diyenleri, projeye takoz koyanları hamd olsun bir kez daha hüsrana uğrattık. Kimse satın almaz dedikleri Togg’un ilk hafta 177 bin ön sipariş aldı. İnşallah bu yıl içinde 20 binden fazla Togg’u yollarda göreceksiniz. Togg’la yaşadığımız ivmeyi pazartesi TGC Anadolu uçak gemimiz teslimatını yaparak adeta taçlandırdık. Dünyanın ilk SİHA gemisi, ülkemizin de en büyük savaş gemisi TGC Anadolu ile artık bu alanda farklı bir lige yükseldik. Her işte olduğu gibi TGC Anadolu’ya da çamur atan zavallıları görüyor bunları muhatap almaya gerek bile duymuyoruz. Bu ay sonuna doğru ilk nükleer güç santrali olan Akkuyu’nun 1. Ünitesini devreye alıyoruz. Yine çok yakında Karadeniz’de keşfettiğimiz gazı milli sistemimize entegrasyonunu gerçekleştiriyoruz. Birileri kendi aralarında didişe dursun, biz durmak yola devam diyerek Türkiye Yüzyılı vizyonunu adım adım gerçeğe dönüştürüyoruz” diye konuştu.

    Konuşmasında Millet İttifakı’nı da eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
    “Depremzede kardeşlerime çağrı afet bölgesindeki kardeşlerimiz kendi ikballerinin derdine düşenlere bakıp da kesinlikle üzüntüye kapılmasın. Daha depremde vefat edenlerin 40’ı bile çıkmadan koltuk kavgasına tutuşanların aymazlığı sizi asla ama asla hüzünlendirmesin. Terör örgütlerinin uzantıları ile at pazarlığı yaparak iktidar hayali kuranların gafleti sizi biran olsun endişeye sevk etmesin. Kandil’den bağıranlar çağıranlar bunlar vız gelir tırıs gider. Biz işimize bakacağız. Bizim yolumuz millete hizmet. Bizim yolumuz vatanı ayağa kaldırmak. Bunların raf ömrü inşallah 14 Mayıs’ta dolacaktır. Milletin derdinden ve değerlerinden kopuk siyaset yapanlar bugüne kadar hep kaybetmiştir, Allah’ın izniyle yine kaybedeceklerdir. Siz bu kaybedenler kulübüne itibar etmeyin. Devletinize hükümetinize ve Cumhur İttifakı’na güvenmeye devam edin. Türkiye Cumhuriyeti hiçbir vatandaşını aç, açıkta koymaz koymayacaktır. Devletimiz hiçbir insanını sahipsiz çaresiz bırakmaz, bırakmayacaktır. Rabbim ömür, milletimizde yetki verdikçe biz de sizlerin yanında olacağız.”

    Deprem bölgesindeki yaşayan herkesin tamamen rahata kavuşmasına kadar kendilerini rahat hissetmeyeceklerini belirten Erdoğan, “Yıkıntılar tamamen kaldırılıncaya, evi binası işyeri yıkılan kardeşlerimizin kayıpları telafi edilinceye kadar durup dinlenmeden çalışacağız. Nasıl daha önceki afetlerde yaraları kısa sürede sardıysak Allah’ın izniyle Malatya ile birlikte diğer 10 ilimizi de kısa sürede ayağa kaldıracağız. Malatya milli iradenin kalesi olan bir şehrimizdir. Malatya ömrünü milletine adayan siyasetçiler yetiştirmiş bir şehrimizdir. Malatya bugüne kadar hep bizimle yol yürüyen vefa abidesi bir şehirdir.” şeklinde konuştu.
    İftar programında Malatyalı depremzedelerle de yakından ilgilenen Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nın siyasi liderleri daha sonra kentten ayrıldı.

  • Bayramı’da 99 personeli görev yapacak

    Bayramı’da 99 personeli görev yapacak

    İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Ramazan Bayramı dolayısıyla 81 il valiliğine “2023 Yılı Ramazan Bayramı Trafik Tedbirleri” konulu genelge gönderildi.

    Genelgeye göre, Ramazan Bayramı tatili ile eğitim-öğretim dönemi ara tatili dolayısıyla alınacak yoğun trafik tedbirleri 14 Nisan’da başlayacak ve 24 Nisan’a kadar sürecek.

    Emniyet ve jandarmadan toplam 51 bin 300 trafik ekibinde 99 bin 245 personel görev yapacak.

    Havadan denetimle trafik güvenliği en üst düzeyde sağlanacak

    Trafik güvenliğinin en üst düzeyde sağlanabilmesi amacıyla 13 helikopter ve 138 dron ile 2 bin 626 saat trafik denetimi yapılacak. Helikopterlerle yapılan denetimler özellikle Afyonkarahisar, Ankara, Antalya, Aydın, Bursa, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Manisa, Muğla, Sakarya, Yozgat, Adana, Ağrı, Balıkesir, Batman, Burdur, Diyarbakır, Isparta, Niğde, Osmaniye, Tekirdağ, Yalova ve Van’da yoğunlaşacak.

    Ayrıca 36 polis ve jandarma başmüfettişi, 6 denetleme başkanlığı denetleme grup başkanlığı üyesi, güzergahlarda ve kazaların yoğunlaştığı kara noktalarda ekip ve personel tarafından alınan tedbirleri yerinde denetleyecek.

    Merkez teşkilatı güzergah denetimleri, Emniyet Genel Müdürü, genel müdür yardımcıları ve daire başkanlarından oluşan 15 ekip ile sağlanacak. 44 personelden oluşan 15 ekip, farklı güzergahlardaki trafik ekip ve personelini denetleyecek.

    Şehirler arası otobüslerde yolcu olarak görevlendirilen 514 personel ise 1028 yolcu otobüsünü habersiz denetleyecek.

    Emniyet kemeri kullanımının önemi vurgulanacak

    Ramazan Bayramı’nda da emniyet kemeri kullanımının yaygınlaştırılması amacıyla önlemler alınacak. Denetimlerde, yol kullanıcılarını bilgilendirmeye yönelik materyaller dağıtılacak, “www.trafik.gov.tr” internet adresinde de yer alan kamu spotları yerel TV kanalları ve uygun mecralarda yayımlanacak.

    “Bu yolda sana çok güveniyoruz” sloganıyla hazırlanan afişler başta olmak üzere, “Bayramınız kemerli olsun” “Trafikte her yıl daha iyiye”, “Kemerim hep aklımda”, “Yayalar kırmızı çizgimiz”, “Yol ver hayata” ve “Bi hareketine bakar hayat” yazılı afişler uygun yerlere asılacak.

    Çevirme ekipleri sürücülerle yüz yüze iletişim kuracak

    Denetimlerde, sürücü ve yolculara saygı ve nezaket kuralları çerçevesinde bilgilendirme yapılarak, işlemler en kısa sürede tamamlanacak. Sadece ihlal yapan taşıtların değil, çevirme ekiplerinin bulunduğu noktalarda diğer araç sürücüleri de durdurularak, “yüz yüze iletişim” kurulacak.

    Sürücüler, hız yapmamaları, araçta ön ve arka koltuklarda emniyet kemeri takmaları, cep telefonuyla görüşme yapmamaları, okul ve yaya geçitleri ile kavşak giriş ve çıkış noktalarından geçen veya geçmek üzere olanlara durarak yol vermeleri gerektiği, şerit kullanma ve yakın takip kurallarına riayet etmeleri, kavşaklara yaklaşırken yavaşlamaları ve her 2 saatte bir 10 dakika mola verilerek, dikkat ve konsantrasyonlarının dağılmaması konusunda bilgilendirilecek.

    Kazaların yoğun olduğu ilk 20 güzergahta tedbirler üst seviyede olacak

    Son 3 yılda bayram tatillerinde kazaların yoğun olarak meydana geldiği ilk 20 güzergahtaki tedbirler, daha etkili ve yoğun şekilde planlanacak ve bu güzergahlarda arada kontrolsüz alanlar bırakılmayacak şekilde birbirinin devamı niteliğinde ekipler görevlendirilecek. Resmi tatil süresince özellikle trafiğin yoğunlaşacağı (tatilin başlangıç ve bitiş) tarihler başta olmak üzere helikopter, dron ve İHA türü hava taşıtlarından trafik düzenleme ve denetleme faaliyetlerinden azami şekilde yararlanılacak.

    Uykusuz yolcu otobüs şoförleri araç dışına davet edilecek

    Yolcu otobüslerinin karıştığı ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarının yoğun olarak meydana geldiği 02.00-08.00 saatleri arasında, uykusuzluk ve yorgunluğa bağlı oluşan dikkat kaybına ek olarak günün ilk ışıklarının sürücüler üzerinde yarattığı rehavet ile kaza riskinin daha fazla artması nedeniyle özellikle 05.00-07.00 saatleri arasında şoförlerin araç dışına davet edilerek, gerekli kontroller ile bilgilendirmeler yapılacak.

    Ayrıca, otobüslerde emniyet kemeri kullanımına ilişkin denetimlere ağırlık verilerek, yolcular otobüslerin karıştığı trafik kazalarında araçların devrilmesi ve araçtan dışarı savrulmalarının önlenmesi amacıyla emniyet kemeri kullanmaları, şoförler ise taşıt kullanırken cep telefonu ile konuşmamaları konularında bilgilendirilecek.

    Mevsimlik tarım işçilerini taşıyan araçların 24.00-06.00 saatleri arasında şehirler arası yolculuk yapmalarına izin verilmeyecek. Motorlu bisiklet ve motosiklet kullanıcıları üzerinde koruma başlığı ve gözlüğü, diğer araçlarda ise emniyet kemeri ve çocuk bağlama sistemleri kullanımına ilişkin farkındalığı artırmak amacıyla eğitim ve denetim faaliyetleri bir arada yürütülecek.

    Çocukların, cadde ve sokaklarda bulunabileceği göz önünde bulundurularak, taşıt-yaya kazalarının yoğun olduğu bölgelerde, yayaların trafikteki güvenliğini olumsuz etkileyen uygunsuz bekleme ve parklara izin verilmeyecek.

    Yaya kaldırımları, yaya geçitleri, kavşak sistemleri, engelli rampaları üzerine ve önüne park etmiş araçlar kaldırılacak. Modifiye edilmiş araç, uygunsuz egzoz ve ışık donanımları ile harici ses sistemi kullanılmasının önlenmesi amacıyla hedef bölge ve saatlerde denetimler yapılacak, tespit edilen araçlar trafikten men edilecek.

    Araç trafiği ve yaya trafiğinin de yoğunlaşacağı değerlendirilen şehitlik, mezarlık ve alışveriş merkezleri gibi alanlarda yaya güvenliği de sağlanacak.

  • Ramazan sofralarında kabak tatlısı

    Ramazan sofralarında kabak tatlısı

    Ramazan ayının gelmesiyle birlikte sofralardan tatlıyı eksik etmeyen vatandaşlar, kabak tatlısına da yoğun ilgi gösterdi. Hamur tatlılara göre sindiriminin kolay olması sebebiyle daha fazla tercih edilen kabak tatlısı, sofralardan eksik edilmedi. Evde kabak tatlısı yapmak isteyen vatandaşlar kabak taleplerinin arttırırken, pazarcı esnafı işlere yetişemediklerini söyledi. Satışların artmasıyla birlikte yüzü gülen esnaf, bayram sonuna kadar kabak satışlarının devam edeceğini dile getirdi.

    “Bu yıl kabaklarımız Ramazan ayına denk geldi ve çok muazzam bir talep var”

    Eskişehir’de pazarcılık yapan Uğur Diker, Ramazan ayının gelmesiyle birlikte kabak tatlısının daha popüler hale geldiğini ifade etti. İşlerin çok yoğun olduğunu belirten ve kabağın pişirilme şekillerinden de bahseden Diker, “Kabak tatlısı sindirimi rahat olduğu için hamur tatlılardan daha iyidir. Zaten bu aralar daha popüler olduğunu söyleyebiliriz, vatandaşlar iftardan sonra hafif tatlılar tüketmek istiyor. Dolayısıyla kabak satışlarımız da artış var.

    Bu yıl kabaklarımız Ramazan ayına denk geldi ve çok muazzam bir talebimiz var, çoğu zaman işlere yetişemiyoruz. Bayramın son gününe kadar da kabağımız var, Allah nasip ederse bayramın sonuna kadar bitireceğiz. Kabağın bölgelere göre farklı pişirme şekilleri var ama Eskişehirli vatandaşlar kabağı temizledikten sonra 1 gün şekerde bekletirler, ertesi gün en kısık ateşle 45-50 dakika pişirirler ve tüketirler. Ondan sonra fırına da atılabilir, özellikle fırında yapıldığında daha bir harika oluyor. Dışı kurabiye, içi ise hafif akışkan ve jel gibi oluyor, muazzam bir tatlı haline geliyor.

    Kabaklarımızın paketi 20, kilosu 15 lira. Aslında şu an toptan fiyatına satıyoruz ancak Ramazan ayının bize getirdiği bereket ve bollukta pazara gelmeyi daha uygun görüyoruz. Sindirimi daha rahat olması sebebiyle vatandaşlara Ramazan ayında kabak tatlısı tüketmelerini öneriyorum” dedi.

  • Tekne orucu tutan çocuklara erken iftar

    Tekne orucu tutan çocuklara erken iftar

    Yıldırım Belediyesi, ‘ramazan birlikte güzel’ sloganıyla sevilen isimleri ilçe sakinleriyle bir araya getirmeye devam ediyor. Çocukların çok sevdiği Youtuber Sertaç Abi’yi, Yıldırım Bayezid Cami’nde sevenleriyle buluşturan Yıldırım Belediyesi, Ramazan ruhunu yaşatmak adına tekne orucu iftarı düzenledi. Çocuklar oruçlarını öğle ezanının okunmasıyla açtı. İftar sonrası Hacivat ile Karagöz gösterileri ile minikler doyasıya eğlendi. Yayınladığı videolarla milyonlarca kez izlenen ve çocukların ‘Sertaç Abisi’ olmayı başaran Sertaç Güngör, dijital mecraları kullanma üzerine çocuklarla sohbet edip miniklerden gelen soruları cevapladı.


    Oruçlarını açan çocukların heyecanını paylaşan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Anadolu’nun unutulmaya yüz tutmuş eski ve köklü geleneği olan tekne orucu etkinliğini evlatlarımız her Ramazan heyecanla karşılıyor. Yıldırım Belediyesi olarak evlatlarımıza orucu ve ibadeti sevdirmek amacıyla bu yıl da tekne orucu etkinliği düzenledik. Ağaç yaş iken eğilir demiş atalarımız. Bu yüzden çocuklarımızı erken yaşta ibadete alıştırmak çok önemli. Evlatlarımızı oruca özendiren tüm ailelerimizi tebrik ediyorum. Yarım günlük oruçlarını tutup, iftar etkinliğimize katılan tüm çocuklarımızı da kutluyorum. Ramazan’ın feyzi ve bereketi hanelerinizden eksik olmasın” dedi.

  • 5 yıldır tek iftar sofrası kuruluyor

    5 yıldır tek iftar sofrası kuruluyor

    Toplu iftar geleneğine 2019 yılından itibaren devam eden 100 haneli köyde, hayırseverler ve imkanı olan aileler köy halkına iftar yemeği veriyor. Köylüler iftar öncesi sohbet edip Ramazan ayının feyzini birlikte yaşıyor. Caminin sosyal tesisinde yemekler el birliğiyle hazırlanıyor. Köy halkı cami hoparlöründen iftar yemeğine davet ediliyor. Ezanla birlikte açılan orucun ardından dua ediliyor. Dua sonrası semaverde çay içen köylüler akşam ve teravih namazını kıldıktan sonra evlerine geri dönüyor. Her gün iftar sofrasında bir araya gelen köylüler birlik, beraberlik ve paylaşmanın en güzel örneklerini sergiliyor. 5 yıldır devam eden toplu iftar geleneğinin köyde bundan sonraki yıllarda da devam ettirilmesi niyetleniliyor.

    “Bu köyde tek sofra kuruluyor”

    Yüz haneli Musabeyli köyünde 240 kişinin yaşadığını söyleyen Halil İbrahim Türkmen, “Ramazan ayı dolayısıyla 2019 yılından beri geleneksel olarak iftar yemeğimiz devam etmektedir. Bu köyde tek sofra kuruluyor. Yemek masraflarını köyümüz halkından ve dışarıdaki hayırsever vatandaşlarımız karşılamaktadırlar. Köyümüzde birlik, beraberlik olması için bu geleneğimizi sürdürüyoruz. Genci yaşlısı hepsi bir sofrada bulunuyor, birlik ve beraberlik oluşuyor, herkes mutlu oluyor. İftarımıza gelemeyen yaşlarımıza, hastalarımıza ve tek yaşayan komşularımıza da evlerine bizzat yemeklerini her gün gönderiyoruz. Önümüzdeki yıllarda da toplu iftar yemeğimizi devam ettirmeyi düşünüyoruz” dedi.

    “Genç, yaşlı, çoluk çocuk herkes burada iftarını yapıyor”

    Köy halkından Arife Şahingöz ise, “Ramazan boyunca köyümüzde geleneksel olarak iftar yemeği veriyoruz. Bu geleneği hep birlikte sürdürüyoruz. Genç, yaşlı, çoluk çocuk herkes burada iftarını yapıyor. Teravihimizi kılıyoruz sonra da dağılıyoruz. Burada her Ramazan ayında tek sofrada birleşiyoruz. Birlik, beraberlik ve kaynaşma duygusu gelişiyor, tüm köylüler bir arada bulunuyoruz. Hayırsever vatandaşlarımız ya da köy halkından herkes katkı yaparak iftar yemeğimizi yapıyoruz, feyizli oluyor” şeklinde konuştu.

    Köy sakinlerinden Mustafa Alıç da, “Köylüler olarak her gün burada iftarımızı açıyoruz. Bu köyde tek bir sofra kuruluyor, herkes huzurlu bir şekilde yemeğini yiyor ve teravihi kılıyoruz, dağılıyoruz” ifadelerine yer verdi.

  • Bursa’da tarihi meydan doldu taştı

    Bursa’da tarihi meydan doldu taştı

    Bursa’da havanın güzel olmasını fırsat bilen vatandaşlar, sahuru dışarıda yapmak için soluğu Osmangazi ilçesinde bulunan Abdal Meydanı’nda aldı.

    Ramazan ayında sahur geleneğine dönüşen simit ve tahinli pide yemek isteyen binlerce vatandaşın bulunduğu alan hınca hınç doldu. Dron ile de görüntülenen alanda iğne atsan yere düşmeyecek kadar kalabalık, simit ve tahinli pide için metrelerce kuyruk oluşturdu.

    Binlerce vatandaşların oluşturduğu araç trafiği de dikkatten kaçmazken, sıraya aldırış etmeyen ve sahur yapmayı başaran birçok kişi, burada sahur yapmanın kendilerini mutlu ettiğini belirtti.

    Simit ve tahinli pide yemek için saatlerce bekleyen vatandaşlar, “Burada sahur yapmak bizim için artık bir geleneğe dönüştü. Ailelerimizle, dostlarımızla bir araya gelip hep birlikte simit ve tahinli pide yemek için buraya geliyoruz. Fazla bir kalabalık var. Ama buradaki simit ve tahinli pidenin lezzetine fazlasıyla değdi” ifadelerini kullandı.

  • “Yardımlarımız devam edecek”

    “Yardımlarımız devam edecek”

    Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, özel bir televizyon kanalında iftara doğru canlı yayınlanan programın konuğu oldu. Erbaş, programda, Ramazan ayına, Diyanet İşleri Başkanlığının bu ayda yürüttüğü hizmetlere ve gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Mübarek gün ve gecelerin Cenab-ı Hakk’ın rahmetinin, merhametinin yansımasının daha fazla olduğu zamanlar olduğunu dile getiren Başkan Erbaş, “Bu değerli günlerin sultanı da Ramazan ayıdır. Ramazan ayı rahmetiyle, merhametiyle, bereketiyle, sahuruyla, iftarıyla, zekatıyla, yardımlaşmasıyla, dayanışmasıyla geliyor. Asırlardan beri Ramazan ayı adeta müminlerin ruhen yenilenmesini sağlayan bir ay. Sadece ruhen değil bedenen olarak da tazelenmesine vesile oluyor” dedi. Başkan Erbaş, İslam’ın insanlara verilen en büyük nimet olduğuna işaret ederek, “Cenab-ı Hak bize vesileler yaratıyor, o vesilelere sarılmamız lazım. Namaz, oruç, hac, zekat, sadaka, mukaddes günler ve geceler dediğimiz bir vesiledir” diye konuştu.

    “Depremlerden 13,5 milyon insanımız etkilendi”

    Deprem bölgesine giden ilk kurumlardan birisinin Diyanet İşleri Başkanlığı ve TDV olduğuna dikkati çeken Başkan Erbaş, üst üste iki depremin olması nedeniyle yıkıcılığının fazla olduğunu ve 13,5 milyon insanın doğrudan etkilendiğini belirtti. Başkan Erbaş, binaların gerekli şartlara uygun yapılması gerektiğine işaret ederek, “Müteahhitlerin, ustaların artık o işin uzmanlarının buna dikkat etmesi lazım. Bu bir tedbirdir. Yani ne olacağını bilmiyoruz, dolayısıyla bir an önce insanlarımızı enkaz altından çıkarabilmek için daha fazla arama kurtarma ekiplerinin olması gerekiyor. Bunu sadece devlete bırakmamak lazım” açıklamalarında bulundu.

    TDV’nin deprem bölgesinde günlük 30 bin kişiye sıcak yemek ikramı yaptığını belirten Başkan Erbaş, “TDV’nin mobil mutfakları var. Sadece 1700 tır yardım malzemesini alana ulaştırdık ve bu her gün devam ediyor. Bunlar gıda, giyim, içecek, hijyen yani insanların günlük hayatında ihtiyaç duyduğu malzemeler. Deprem mağduru kardeşlerimiz yuvalarına kavuşuncaya kadar bu yardımlar devam edecek” şeklinde konuştu.

    “AFAD zekat hesabı açtı”

    Başkan Erbaş, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının deprem bölgesinde kalıcı konut çalışmalarının devam ettiğini dile getirerek, “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak buradaki katkımız deprem mağduru kardeşlerimizin bir an önce yuvalarına kavuşabilmeleri için hayır sahibi insanlarımızı teşvik etmek. Din İşleri Yüksek Kurulumuza gelen sorulardan birisi; ‘Zekat alabilecek durumda olan depremzedeye zekat parasıyla yapılmış ev verilebilir mi?’ Evet verilebilir. Kurulumuz bunu çalıştı. Dolayısıyla işte bu çalışmamız neticesinde AFAD bir zekat hesabı açtı” dedi.

    “Kur’an-ı Kerim yakılmasına karşı Müslümanlar olarak tepki göstermeliyiz”

    İsveç ve Danimarka’da yaşanan Kur’an-ı Kerim yakma olayına ilişkin de konuşan Başkan Erbaş, “Müslümanlar olarak tepkimizi her aşamada göstermemiz gerekiyor. Önce bu tür olayların son bulması için yetkilileri sürekli bizim uyarmamız gerekiyor. Yani biz istiyoruz ki farklı inançtan insanlar, farklı dinlerden insanlar barış içerisinde yaşasınlar, derdimiz bu. Müslümanlar ve gayrimüslimlerin bir arada yaşamaları lazım. Ancak herkesin diğerinin dinine, inancına, düşüncesine, kutsalına, değerine saygı göstermesi lazım” şeklinde konuştu.

    “Saldıranlara Diyaneti anlattığımız zaman kucaklaşıp ayrılıyoruz”

    Başkan Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı ve kendisine yönelik saldırılarla ilgili de konuşarak, şunları kaydetti:
    “Dinimize ve Diyanet’e saldırı oluyor, bizim şahsımız önemli değil. Yani ben bu sarığı ve cübbeyi çıkardıktan sonra sizin gibi normal bir vatandaşım. Ama bu sarığa ve cübbeye leke getirmemek için kılı kırk yararcasına bizim dikkat etmemiz gerekiyor. Uykusuz kaldığımız zamanlar oluyor. Bilgisiz birtakım insanların bilmeden yaptıkları saldırılarına tabii ki üzülüyoruz. Bunu içimize atıyoruz. Zaman zaman arkadaşlarımızla paylaşıyoruz ama işimize yansıtmamaya gayret ediyoruz. Onlara gerçeği anlatıyoruz. Din nedir, Diyanet nedir? Anlattığımız zaman kucaklaşıp öyle ayrılıyoruz.”

  • Ulu Cami’nin mahyası değiştirildi

    Ulu Cami’nin mahyası değiştirildi

    Mahya asma geleneğini bu yıl da sürdürüldü. İstanbul ve Edirne’deki camilerde mahya asma işlemleri tamamlandıktan sonra mahya ekibi Bursa’ya geldi. İstanbul’daki mahya atölyesinde hazırlanarak Bursa’ya getirilen “dünyada bir yolcu gibi ol” yazılı mahya, ustalarca caminin minareleri arasına asıldı. Yaklaşık 8 saat süren çalışmada önce mahya asılacak şekilde minareler arasına halatlar çekildi. Daha sonra mahya bu halat yardımıyla asıldı.


    Bursa Ulu Cami Onarım Donatım ve Bakım Derneği Başkanı Hilmi Şanlı, “Günler ne kadar da çabuk geçiyor. 15 gün önce “Ramazan biz olmaktır” ibaresi asılıydı 15 gün boyunca Bursalılar “Ramazan biz olmaktır” yazısını gördüler. Bugünden itibaren de Allah nasip ederse “dünyada bir yolcu gibi ol” ifadeleriyle dünyanın gelip geçici olduğunu, bizim de buralarda kalıcı olmadığımızı bir gün mutlaka bizim de bu dünyadan öteki âleme göç edeceğimizi hatırlatan bir yazı asılıyor. 15 gün sonra değiştiriliyor” dedi.


    İftarla birlikte Ulu Camii’de yanan mahyanın ışıkları gecenin karanlığını da aydınlattı. “Dünyada bir yolcu gibi ol” mesajı Ramazanın son gününe kadar asılı kalacak.

  • Tarifi sır gibi saklanan tatlı

    Tarifi sır gibi saklanan tatlı

    Tatlıcı Ali Baba tarafından 1960 yılında yapılmaya başlanan ramazan helvası tatlısı çok beğenilince talep görmeye başladı. O zamandan itibaren yapılan tatlı bugün torunu Güven Baba, tarafından yapılmaya devam ediyor. Üç kuşaktır lezzetini koruyan ramazan helvası un, su ve yağ karışımıyla, tatlı şerbete yatırılarak hazırlanıyor.

    Tarifi sadece aile tarafından bilinen tatlının sırrı kimseye söylenmezken sadece ramazan ayına özel hazırlanan tatlı büyük talep görüyor. Bu tatlının lezzetini duyan şehir dışından gelenler oluyor.


    Güven Baba, “Sadece ramazan ayında yapmaktayız. Bu tatlıyı 1960 yılında ilk dedem Ali Baba, yapmış satmaya başlamış, tatlı çok beğenilince o yıldan itibaren yapmaya devam ediyoruz. Babam devam etti şimdi 3’üncü kuşak olarak ben devam ediyorum. Bu tatlıyı eski insanlar daha iyi biliyor. Şehir dışından bile arayan müşterilerimiz var. Hafta sonu uzak yerlerde oturup buraya ramazan helvası almaya, tadına bakmaya gelen müşterilerimiz var. Biz de elimizden geldikçe bunu müşterilerimize sunmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

  • Bursa’nın tarihi simit fırınlarında sahur kuyruğu!

    Bursa’nın tarihi simit fırınlarında sahur kuyruğu!

    Pazar gününün vazgeçilmez kahvaltısı simit ve tahinli pide ramazan’da sahur geleneğine dönüştü, simit ve tahinli pidelerini almak için uzun süre kuyrukta bekleyen vatandaşlar, “Burada tarihi simit fırınları var, biz de sahurumuzu yapmak için buraya gelerek simit ve tahinli pidemizi alıp sahurumuzu yapıyoruz diye konuştular