Etiket: recep tayyip erdoğan

  • “Gelişmiş ülkeler iyi bir imtihan veremedi”

    “Gelişmiş ülkeler iyi bir imtihan veremedi”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan’ın Semerkant kentinde temaslarını sürdürüyor. Dün Semerkant’a gelen ve ikili görüşmeler gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün de Şanghay İşbirliği Örgütü Devlet Başkanları Zirvesi’ne katıldı. Erdoğan, zirvede gerçekleştirdiği konuşmasında “ŞİÖ Devlet ve Hükümet Başkanları Konseyi’nin 22. Zirvesinde sizlerle bir araya gelmekten memnuniyet duyuyorum” ifadeleri ile başladı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Teşkilata üyeliğe yeni kabul edilen komşumuz İran’ı tebrik ediyorum. Türkiye en batıdaki Asyalı en doğudaki Avrupalı olarak müstesna bir konuma sahiptir. Asya ile binlerce yıllık tarihi, beşeri, kültürel ve siyasi bağlarımız bulunuyor. 2019 yılında ilan ettiğimiz yeniden Asya girişimizde ata yurdumuz Asya ile ilişkilerimizi her alanda güçlendirmeye çalışıyoruz. ŞİÖ, Asya’nın hoşgörü ikliminin ve sorunlara ortak çözüm bulma anlayışına dayalı kadim kültürünün günümüzdeki temsilcisi olarak tarafımızdan görülüyor. Bunun için de teşkilatla ilişkilerimizi geliştirmeye önem veriyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Müşterek çabalarımızla işbirliğimizi çok daha yukarıya çıkaracağımıza inanıyorum”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

    “Son 10 yıldır sahip olduğumuz diyalog ortağı statümüz sayesinde burası Asya’ya açılan pencerelerimizden biri haline gelmiştir. Teşkilatın enerji Kulübü Üst Düzey Dönem Başkanlığını 2017 yılında üstlenmiştik. Bu kapsamdaki Üçüncü Yüksek Düzeyli Grup Toplantısını Ankara’da gerçekleştirmiştik. Üye olmayan bir devletin böyle bir görevi icra etmesi teşkilat için de bir ilki teşkil etmiştir. Üstlendiğimiz sorumluluk teşkilatla Türkiye arasındaki ilişkilerin ne kadar geliştiğini de göstermiştir. Bundan sonra müşterek çabalarımızla işbirliğimizi çok daha yukarıya çıkaracağımıza inanıyorum.”

    “Maalesef bazı ülkeler duvarlarına yükseltme, içe kapanmayı tercih etmişlerdir”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, sorunların da küreselleştiğini sözlerine ekleyerek, “İmkanlarla beraber sorunların da küreselleştiği bir çağda yaşıyoruz. İklim değişikliği, salgın, enerji ve gıda arzı güvenliği, terörizm, yabancı ve İslam düşmanlığı, ırkçılık, düzensiz göç, ekonomik durgunluk ve tedariklerindeki aksamalar gibi nice imtihanla karşı karşıyayız. Bu sınamaların üstesinden ancak teşhis edilecek küresel işbirliği ve çözüm anlayışı ile gelebiliriz. Bu dönemde daha çok birlik olunması gerekirken maalesef bazı ülkeler duvarlarına yükseltme, içe kapanmayı tercih etmişlerdir. Duvarlar yükseldikçe vicdanlar da çölleşmekte, mazlumların sesleri daha da duyulmaz hale gelmektedir” ifadelerini kullandı.

    “Dünyanın en cömert ülkesi limanına taşımanın gururunu yaşıyoruz”

    Bu durumun son örneğinin korona virüs salgınında yaşandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm insanlığın aynı gemide olduğunu bir kez daha hatırlatan küresel salgın sürecinde maalesef uluslararası kuruluşlar ve gelişmiş ülkeler iyi bir imtihan veremediler. Hatta kimi ülkeler tıbbi malzeme temininde çatışma noktasına kadar geldiler. Türkiye olarak korona virüsle mücadele kapsamında 161 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa yardım sağladık. Kendi imkanlarımızla geliştirdiğimiz yerli ve milli aşımız olan Turkovac’ı tüm ihtiyaç sahiplerinin hizmetine sunduk. Yaklaşık 3,7 milyonu geçici koruma altındaki Suriyeliler olmak üzere 4 milyondan fazla yerinden edilmiş bir insana ev sahipliği yapmayı sürdürüyoruz. Yaptığımız 8 milyar doları aşkın insani yardımla milli gelire oranla dünyada ilk sıradayız. Gayrı safi milli gelirimizin yaklaşık yüzde 1’ini insani yardımları ayırarak dünyanın en cömert ülkesi limanına taşımanın gururunu yaşıyoruz” açıklamasını yaptı.

    “Barış, güvenlik, istikrar ve refahın hakim kılınması için her türlü çabayı sergiliyoruz”

    “Dünya 5’ten büyüktür” diyerek İkinci Dünya Savaşı sonrasında kurulan düzenin krizleri çözme kabiliyetini yitirdiğine dikkat çekildiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Küresel sistemin reform ihtiyacını vurgularken bir yandan daha adil temsil kabiliyeti yüksek, kapsayıcı ve etkin bir düzenin tesisi için çalışıyoruz. Bunu yaparken bölgemizde ve ötesinde barış, güvenlik, istikrar ve refahın hakim kılınması için her türlü çabayı sergiliyoruz. Amacımız insanı ve insani değerleri merkezi alan girişimci bir diplomasi anlayışıyla bölgemizde ve ötesinde bir barış kuşağı tesis etmektir. Bu kapsamda Ukrayna’daki çatışmaların diplomasi yoluyla bir an evvel sona erdirilmesi için yoğun gayret gösteriyoruz. Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden sevkiyat noktasında Birleşmiş Milletler ve taraflarla verimli bir işbirliği yürütüyoruz. Tahılın Afrika’daki kardeşlerimiz başta olmak üzere özellikle en çok ihtiyaç duyanlara ulaştırılması noktasında da samimi çaba harcıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Terörizm maalesef küresel düzeyde sınır tanımamakta” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasını şu şekilde tamamladı:

    “(Terörizm) Tüm devletleri olumsuz etkilemektedir. Türkiye on binlerce vatandaşını terör örgütlerine kurban vermiş, terörün kanlı yüzünü çok iyi bilen, tanıyan bir ülkedir. 40 yıllık bulan bölücü terörle mücadelemizde çoğu zaman yalnız bırakılsak da PKK, PYD, YPG, DEAŞ ve FETÖ dahil terörizmin tüm biçim ve tezahürleri ile mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdürüyoruz. Ortak güvenliğimizi ilgilendiren hususlarda ŞİÖ ile diyaloğumuzu daha da güçlendiremeye hazırız. Güvenliğin önemli bir boyutunu tedarik zincirlerinde sürekliliğini sağlanması oluşturmaktadır. G20 kulvarındaki girişimlerimiz başta olmak üzere küresel gıda güvenliğine yönelik çabaları destekliyoruz. Küresel tedarik zincirlerinde devamlılık bakımından doğu ve batı arasındaki bağlantının güçlendirilmesinin önemi günümüzde daha fazla anlaşılmıştır. Ortak koridor adını verdiğimiz gelişimin Kafkaslar, Orta Asya ve Çin Halk Cumhuriyeti hattında mühim bir arter görevi gördü bölgemizde ve ötesinde refahın ve istikrarın tesisinde büyük rol oynadığı aşikardır. Türkiye son 20 yılda gerçekleştirdiği devasa ulaşım ve altyapı yatırımlarıyla bu alanda çok önemli bir başarıya imza atmıştır. Ülkemizin doğu ile batı arasındaki köprü konumu bize emsalsiz imkanlar sunmaktadır. Güvelikten ekonomiye, tarımdan turizme kadar her alanda işbirliği hazırız. ŞİÖ içinde devam eden siyasi ve ekonomik süreçlere de katkı sağlamaya devam edeceğiz. Teşkilat üyesi ülkelerin ekonomik ve insani kalkınmalarından temel hak ve hürriyetlerin geliştirilmesine kadar her konudaki çabalarını yakından takip etmeye işbirliği yapmayı sürdüreceğiz.”

  • Süleyman Soylu’dan Erdoğan açıklaması

    Süleyman Soylu’dan Erdoğan açıklaması

    Bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Van’a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kentteki esnaf ziyaretinin ardından esnaf ve kanaat önderleriyle bir araya geldi.

    Toplantıda bir konuşma yapan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Pakistan’da meydana gelen selde yardım eden tek ülkenin Türkiye olduğunu belirtti. Bakan Soylu, “Lübnan tarihinin en büyük ekonomik krizini yaşıyor. Osmanlı’nın çocukları orada hala muhkimler ve onun haliyle halleniyorlar. Oraya elini uzatan, sömürmeden, istismar etmeden, bir tek ülke var adı Türkiye. Etrafımızdaki coğrafyada dünyanın da baktığı bir ülke olduğu daha güçlü olmamız lazım geldiğini ve her seferinde bunu kendimize hatırlatmamız lazım geldiğini bilen insanlar olarak yetiştik. Ama bizim heyecanımızı kırmadılar, ürkütmediler, korkutmadılar mı? Kimimize Kürt, Alevi, Sünni, Arap, dindar, başı açık, başörtülü, Türk diyerek bizi farklılaştırmadılar mı? Hepsini yaptılar ve istedikleri zaman devreye girdiler. Eğer güçleri yetmemişse 10 yılda bir bu ülkede darbe yaptılar. Bizi ürküttüler ve korkuttular. Tam 20 yıl bizi geriye götürdüler. 25 yıl zihinlerimizi köreltmeye çalıştılar. Bizim bu ülkeyi yönetemeyeceğimizi, bizim beceremeyeceğimizi, demokrasinin, özgürlüğünü, hürriyetin, zenginliklerimizin bize fazla olduğunu sürekli kafamıza çaktılar. Bu oyunu birisinin bozması lazım. Bozmak isteyen Adnan Menderes bedelini canıyla ödedi. Ondan sonra kim gelmişse bozmak istedi muhakkak. Ama Amerika başta olmak üzere onun kuyruğundaki Avrupa’yla birlikte etrafımızdaki coğrafyaya ve dünyaya bizim sözümüzü etmemizi istemediler” diye konuştu.

    “Dünyayı aydınlatacak bizim medeniyetimizdir”

    Darbelerin arkasında Amerika’nın olduğunu belirten Bakan Soylu, “Avrupa’nın Afrika ülkeleri nasıl sömürdüğünü, madenleri ve yeraltı zenginlikleri dahil olmak üzere yetmediği halde geçen asrın yarısına kadar insanları köle gibi sattıklarını herhalde öteki dünyaya gittiğimiz zaman söylemenin bir anlamı kalmayacak. Dünyayı aydınlatacak bizim medeniyetimizdir. Hiç bu konuda tevazu etmenin bir anlamı yok. Ve biz o başta söylediğim 300 yıllık makası ilk kez kapatıyoruz. Yıllarca bizi 2 bin 500 dolarlık kişi başına gelir seviyesinde tutanlara karşı ilk kez kapatıyoruz. İlk kez kendi içimizdeki ayrılıkları ortadan kaldırabilecek bir fırsatla yakaladık. İlk kez Amerika’yı böyle yakaladık. İlk kez Avrupa’yı böyle yakaladık. İlk kez onları yönsüz, vizyonsuz ve lidersiz yakaladık. İlk kez birbirine düşmüş, ilk kez ne yapacaklarını şaşırmış bir halde yakaladık. Bizi öyle anlatıyorlardı ki, yüzyılları planlayan, büyük planlar yapan Avrupa, hani bu kışın doğal gazının planını yapamayan 10 – 30 yıl öncesinin bugününe ait bir perspektifini çizemeyen Avrupa. Hiç merak etmeyin. Bunların hiçbirisi Türkiye’ye tahıl koridoru açması için gelmezdi. Ama çok büyüttükleri Amerika bu meseleyi çözemedi. Bize çiçek, böcek, bahçe diyen sözde insan haklarını Aylan bebeğe aynı zamanda Abdülvahap’a, aynı zamanda Asım’a mağlup eden o Avrupa bu işi çözemez. Çözemez de çünkü samimi değiller. Çünkü bir dertleri var. Kendi problemlerini doğuya yıkmak istiyorlar. Kendi insanlarını da korkutuyorlar. Göç meselesini sadece sınır meselesi ve güvenlik meselesi ve sınır duvarı meselesi olarak gören şu kadarcık bir kafaya ve zihniyete sahipler” şeklinde konuştu.

    “Türkiye bu oyunu bozdu”

    Düşük ve orta ülkelerin bir tek ümidi olduğunu ve bunun da Türkiye olduğunun altını çizen Bakan Soylu, “Bu oyunu Türkiye’de nasıl bozmuşsa, bu ülkede insanlar ben Kürt’üm, ben Alevi’yim demeye çekiniyorlardı. Daha ötesini söylüyorum. İnsanlar ben dindarım demeye çekiniyorlardı. 50 yıldan bahsetmiyorum. AK Parti iktidarı döneminde ortaya konulan bütün özgürlük ve hürriyet adımlarına karşı herkes tedbirli ve temkinliydi. Ama şimdi herkes kendisini ifade ediyor. Bundan daha büyük bir zenginlik yok. Herkesin kendisini ifade etmesinden daha kıymetli bir şey var. Bizi birbirimize düşürebilecek bir fırsatları yok oldu. Amerika tarihinin terör örgütüne en büyük yardımını yapıyor. Son 3 yılda 2 milyar dolar Amerikan senatosundan çıkarttı. PYD’ye ve PKK’ya. Bundan bir tanesini biz yapalım. Bunun yüzde 1’ini biz yapalım. Dünyanın her tarafında bizi çarmıha gererler. Uyduruk yıldızlarıyla beraber terör örgütünün mensuplarını ziyaret ediyorlar, onlara taziyede bulunuyorlar. Sonra da Amerikan Büyükelçiliği bizim evlatlarımız şehit olduğunda ‘dostlar alışverişte görsün’ diye güya bizim için de taziye yayınlıyor. Her zaman uyguladıkları ikiyüzlü bir samimiyetsiz bir politika alıyor. İstedikleri gibi bizi idare edebileceklerini, istedikleri gibi bizi yönetebileceklerini düşünüyorlardı ama Türkiye bu oyunu bozdu” dedi.

    “Bunun adı bir devrimdir”

    Hakkari’ye ve Şırnak’a profesör ve doçentler gittiğini kaydeden Soylu, “Yani akışı tersine döndürdüğümüz oyunu bozduğumuz bir tabloyla bugün karşı karşıyayız. Bunun adı bir devrimdir. Bu devrimin sahibi de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Cenabı Allah’a sığındı ve dünyada bu coğrafyanın, bu Anadolu’nun bir yükümlülüğü olduğunu, sorumluluğu olduğuna inanarak yoluna inanarak devam etti. Milletine inandı ve milletine güvendi. Bizim milletimiz feraset sahibi bir millettir. Ve bugün insanlar ben Kürt’üm desinler ne olacak ya? Kürtlüğüyle gurur duysun. Müslümanlığıyla gurur duysun. Diliyle, bu ülkenin vatandaşı olmasıyla her ailenin gurur duysun. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’yi bu kavganın içerisinden çekti ve dünyayla nasıl rekabet edebileceğini ortaya koydu. Kim ne derse desin. Bize dün siz beceremezsiniz, siz başaramazsınız, siz gerçekleştiremezsiniz diyenlere Allah’a hamdolsun biz bugün beceriyoruz, biz bugün gerçekleştiriyoruz, biz bugün başarıyoruz ve bizim dünyaya söyleyecek sözümüz var ve bizim dünyaya söyleyecek sözümüzü de yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu kadar açık ve net. Kimse Türkiye’ye gelmez dediler. Şimdi hepsi Ukrayna ve Rusya arasındaki savaşın bitebilmesi için Recep Tayyip Erdoğan’ın ayağına geliyorlar. Eğer ayakta durmasaydık, eğer 17-25 Aralık’a teslim olsaydık, eğer Gezi Olayları’na teslim olsaydık, eğer 15 Temmuz’a teslim olmuş olsaydık, eğer ekonomik saldırılara teslim olmuş olsaydık, bilmenizi istiyorum ki kimse Türkiye’nin tarafından geçmez, bizi etrafımızdaki istikrarsızlığın bir parçası haline getirirlerdi. Bugün biz etrafımızdaki coğrafyayı ve dünyayı istikrarlı yapmaya çalışan bir ülkenin anlayışı içerisinde olmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Dünyanın her tarafındaki huzursuzluklara ses çıkaran bir tek ülke var, Türkiye”

    FETÖ’nün İslam’ı başkalaştırmak için Amerika tarafından icat edildiğini belirten Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
    “DEAŞ Müslümanlığı başka bir noktaya çekebilmek için Amerika tarafından icat edilmiştir. PKK İslam’ın miğferi olan Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da bu karakterini ortadan kaldırabilmek için Amerika tarafından icat edilmiştir. İşte bu oyunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bozmuştur. 20’inci asrında Türkiye’nin hangi oyunlarla karşı karşıya kaldığını iyi analiz etmiştir. Hangi riskleri alabileceğini, sırtını kime dayayabileceğini, o masada kimlerle oturacağını, kimlerle oturmayacağını ve kime teslim olacağını iyi bir şekilde değerlendirmiştir. Suriye’de insanlar katledilirken bir tek ülkenin sesi çıktı ve bir tek milletin. Burası. Dünyanın her tarafındaki huzursuzluklara ses çıkaran bir tek ülke var, Türkiye. Herkesin bir hesabı var. Cenabı Allah’ın da bir hesabı var. Bize buna teslimiz. İnancımız şudur; daha yeni başladık ve göreceksiniz. Allah da nasip edecek. Bu millet çok büyük yükselişler yaşayacak. Bu Türkiye çok büyük yükselişler yaşayacak. Biz yalnız değiliz. Kabe-i Muazzamı tavaf edenler belki kendi ülkelerinden önce İslam’ın son ve güçlü kalesine dua ediyorlar.”
    Bakan Soylu, buradaki konuşmasının ardından Bahçesaray ilçesine geçti.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan Özbekistan’a gitti

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Özbekistan’a gitti

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in daveti üzerine Şanghay İşbirliği Teşkilatı 22’nci Devlet Başkanları Zirvesine özel konuk olarak katılmak üzere Özbekistan’a gitti.

    16 Eylül tarihinde düzenlenecek zirve oturumuna hitap edecek olan Erdoğan’ın ikili görüşmeler yapması öngörülüyor.

    Cumhurbaşkanı, 15-16 Eylül 2022 tarihlerinde Semerkant’ı ziyaret edecek. Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Teşkilatı nezdinde ‘Diyalog Ortağı’ statüsünü elde ettiği 2012 yılından bu yana, zirve toplantılarına, Cumhurbaşkanı düzeyinde katılım ilk kez gerçekleşecek.
    Erdoğan’ın 16 Eylül’de düzenlenecek zirvede bir konuşma gerçekleştirmesi ve ikili görüşmeler yapması da öngörülüyor.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Esenboğa Havalimanı’ndan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Ankara Valisi Vasip Şahin ve diğer ilgililer uğurladı.

    Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan, Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik de Semerkant’a gitti.

  • Erdoğan: “Yurt ücretleri bu yıl da değişmeyecek”

    Erdoğan: “Yurt ücretleri bu yıl da değişmeyecek”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mamak’taki Gençlik ve Spor Bakanlığı (GSB) Yeni Yurtlar Kampüsünde gerçekleşen “105 Yeni GSB Yurt Binası Açılış Töreni”nde konuştu.

    “Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu tüm dünya bilmelidir”

    Azerbaycan şehitleri için Allah’tan rahmet dileyen Erdoğan, Ermenistan’ın, Azerbaycan’ın zaferiyle neticelenen savaşın ardından varılan anlaşmayı ihlali sonucu yaşanan bu durumun, kabul edilemez bulunduğunu kaydetti. Erdoğan, “Her zaman olduğu gibi bu gelişme karşısında da Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu tüm dünya bilmelidir. Karabağ Savaşı’nın akabinde imzalanan anlaşmanın şartlarını yerine getirmediği gibi sürekli saldırgan tavırlar sergileyen Ermenistan tarafı için bu tutumun elbette sonuçları olacaktır. Temennimiz, Ermenistan’ın bu yanlış yoldan bir an önce dönmesi, mutabakat şartlarını süratle yerine getirmesi, vaktini ve enerjisini barışı güçlendirme yönünde kullanmasıdır. Bir kez daha şehitlerimizi rahmetle yad ediyor, yaralılarımıza Rabbimden acil şifalar diliyorum. Kardeşim İlham Aliyev başta olmak üzere, tüm Azerbaycan halkına başsağlığı dileklerimi iletiyorum” ifadelerini kullandı.

    “Hizmete aldıklarımızla toplam yurt sayımızı 800’e ve yatak sayımızı da 850 bine çıkardık”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin dört bir köşesinde hizmete açtıkları 105 yeni yükseköğrenim yurdunun ülkeye ve öğrencilere hayırlı olmasını temenni etti. Yurtların ülkeye kazandırılmasına vesile olan Gençlik ve Spor Bakanlığının ve genel müdürlüğün mensuplarından, inşasında görev alan mimar, mühendisinden işçisine kadar tüm emek sahipleri, yüklenici firmayı yürekten kutladığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yurtlarda kalarak, eğitim-öğretimlerini sürdürecek öğrencilere okullarında ve hayatlarında başarılar diledi.

    Bugün hizmete alınanlarla birlikte toplam yurt sayısını 800’e, yatak sayısını da 850 bine çıkardıklarını bildiren Erdoğan, “Bay Kemal, bu iş lafla olmuyor. ‘Şöyle yurt yaparız, böyle yurt yaparız.’ Elini kolunu tutan mı var, büyükşehir belediyelerine yaptır bakalım. Lafla olmuyor bu iş. Göreve geldiğimizde bu rakam yalnızca 190 yurt binası ve 182 bin yatak kapasitesinden ibaretti. Üstelik bu yurtların hemen hepsi eski sisteme göre inşa edilmiş, gençlerimizin ihtiyaçlarına cevap vermekten uzak köhne yapılardı. Bu binanın yerinde olan eski binada gençlik yıllarımda Ankara’ya gelişimde arkadaşlarımla beraber kalmıştık. Ben de böyle bir hatırası var. Ama şimdi maşallah muhteşem bir yurt binasına sahip olduk” açıklamasında bulundu.

    “Otel konforunda odalara sahip yeni yurt binaları inşa ettik”

    Geçmişte öğrencilerin yaşadığı yurt sorunlarına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Düşük standartlı yurt binaları, üniversite öğrencilerimizin en son çare olarak başvurduğu yerlerdi. ‘Gençlerimiz en iyisine, en güzeline layıktır’ diyerek hemen kolları sıvadık. Attığımız adımlarla ülkemize ve gençlerimize yakışmayan bu kötü tabloyu tamamen tersine çevirdik. Otel konforunda odalara sahip yeni yurt binaları inşa ettik. Yeni iş birliği modelleri geliştirerek, bu süreçte özel sektörümüzün dinamizminden de faydalandık. Üniversitelerimizin yaygınlaşmasına paralel olarak 81 vilayetimizin tamamına, 254 ilçemize ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne bu imkanı götürdük” dedi.

    “İlk yerleştirmede yüzde 80’lik rekor bir talep karşılamayla tarihin en yüksek yerleştirme seviyesine ulaşıldığını kaydeden Erdoğan, Türkiye’nin, yurtlar ve üniversite öğrencilerine tanınan fırsatlar bakımından, dünyanın en iyi ülkeleri arasında yer aldığına vurgu yaptı. Konforuyla, çalışma alanlarıyla, spor sahalarıyla, kütüphaneleriyle, güvenlik, temizlik, ücretsiz internet gibi hizmetleriyle yurtların, öğrenciler için donanımlı birer yaşam merkezi haline geldiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendini sosyal devlet addeden pek çok Avrupa ülkesinde bile bu seviyede bir altyapının bulunmadığını ifade etti.

    Amerika ve Avrupa dahil pek çok ülkenin ciddi meblağalar talep ederek verdiği hizmetleri, gençlere ya tamamen ücretsiz ya da sembolik ücretlerle sunduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu gerçeği uluslararası kuruluşların bilimsel çalışmalarının da ortaya koyduğunu belirterek, Türkiye’nin yurt kapasitesinin İspanya, Hollanda, Almanya ve Fransa’nın toplamından daha fazla olduğunu dile getirdi.

    “Türkiye, geçen sene başvuru taleplerinin yüzde 90’ından fazlasını karşılamıştır”

    Türkiye’nin birçok Avrupa ülkesinden pozitif yönde ayrıştığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkeler, öğrenci konaklama taleplerinin yüzde 6’sı ile yüzde 15’i arasındaki kısmını ancak karşılarken Türkiye, geçen sene başvuru taleplerinin yüzde 90’ından fazlasını karşılamıştır. Sadece bu yıl 415 bin 305 üniversiteye yeni başlayan ve ara sınıf öğrencisinin yurt başvurusu yaptığı düşünüldüğünde bu hizmetlerin önemi ve büyüklüğü daha iyi anlaşılacaktır. Yapılan her başvuru, 12 ayrı kamu kurumunun dijital alt yapısı üzerinden kontrol edilerek değerlendirilmektedir. İlk yerleştirmede, yüzde 80’lik rekor bir talep karşılama oranıyla tarihimizin en yüksek yerleştirme seviyesine ulaşılmıştır. Öyle ki 41 il merkezimizde başvuran her öğrenci yurda yerleştirilmiştir. Diğer illerdeki yerleştirme oranlarının da zaman içerisinde artmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.

    “Yurt ücretlerinde bu yıl da değişlik yapılmayacağının müjdesini paylaşmak istiyorum”

    Salgın döneminde yurt ücretlerinde herhangi bir artışa gidilmediğini de anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi buradan, aylık 250 lira ile 450 lira arasında değişen yurt ücretlerinde bu yıl da değişlik yapılmayacağının müjdesini paylaşmak istiyorum. Rakamlar apaçık ortadayken her kim yurtlar üzerinden, yurt kapasitesi üzerinden başka ülkeleri örnek göstererek bizi eleştiriyorsa ya cahildir, ya art niyetlidir ya da öğrencilerimizi tahrik etmeye çalışan bir provokatördür” dedi.

    Kredi ve yurtlar meselesinde Türkiye’nin son 20 yılda kat ettiği mesafenin eleştiri konusu değil herkesin gurur vesilesi olması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devlet, çocuklarımızın ve gençlerimizin hayallerini gerçekleştirebilmeleri için gereken her türlü desteği en ileri seviyede vermektedir. Üstelik bu imkanı sadece okul dönemiyle sınırlı tutmayarak yılın tamamına yaygınlaştıracak projeler de geliştirdik” açıklamasında bulundu.

    “150 binden fazla gencimiz, bu projeden faydalanarak yeni yerler görme, tatil ve seyahat yapma imkanı buldu”

    Yaz dönemi için uygulamaya başlanan Seyahatsever Genç Projesi ile yurtların, 18-30 yaş arasındaki gençlere ücretsiz olarak açtıklarını da hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Toplamda 150 binden fazla gencimiz, bu projeden faydalanarak yeni yerler görme, tatil ve seyahat yapma imkanı buldu. İnşallah bu ve benzeri projeleri önümüzdeki yıllarda sürekli geliştirerek, gençlerimizin hizmetine sunmayı sürdüreceğiz. Bir dönem ülkemizin en büyük sorunlarından birisi neydi? Üniversite harçlarıydı. Daha üniversiteler açılmadan marjinal örgütler, bu meseleyi istismar eder, sokakları ve üniversiteleri karıştırmanın vasıtası olarak kullanırlardı. Biz, 10 sene önce üniversite harçlarını tamamen kaldırarak, sürekli provokasyon vesilesi yapılan bu meseleyi kökünden çözdük” dedi.

    “Artık başvuran her öğrencimize ya kredi ya burs, muhakkak veriyoruz”

    Öğrenciler için kredi ve burs imkanlarını da genişlettiklerini ifade eden Erdoğan, “Göreve geldiğimizde 451 bin öğrenci, burs veya kredi alabiliyorken bu sayı geçtiğimiz yıl 503 bini burs, 880 bini kredi olmak üzere 1 milyon 383 bine çıktı. Bugün artık başvuran her öğrencimize ya kredi ya burs, muhakkak veriyoruz. 2002’de sadece 45 lira olan burs veya kredi meblağını da her yıl artırdık. Şu anda lisans öğrencilerine 850 lira, yüksek lisans öğrencilerine 1700 lira, doktora öğrencilerine de 2550 lira kredi veya burs veriyoruz. Bunun yanında yurtlarda kalan öğrencilerimize aylık 11 lira olan beslenme yardımını da 750 liraya çıkartarak hiçbir gencimizi mağdur etmedik” dedi.

    Yılbaşında kredi, burs ve beslenme yardımı rakamlarını günün ihtiyaçlarına göre yeniden belirleyeceklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek dönemde hem yurt hem burs imkanlarını genişletmeyi sürdüreceklerini belirterek, küresel ekonomik sarsıntılardan dolayı artan hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında gençlere yeni destekler de sağladıklarını bildirdi. Erdoğan, “Temmuz ayındaki Kabine Toplantımızda, kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı veya faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılması kararını aldık. Bu uygulamadan halen kredi geri ödemesi yapan tüm gençlerimiz yararlanabilecek. Böylece kredi geri ödemelerinde 26 milyar liradan fazla bir yükü gençlerimizin üzerinden kaldırmış olduk” dedi.

    “Toplam 3 milyon 157 bin gencin öğrenim kredisi sorununu ortadan kaldıracağız”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin faaliyetlerinin başlamasıyla yapılacak kanuni düzenleme sonrasında hayata geçecek bu uygulamayla mezun olup geri ödemesi başlayacak 1 milyon 49 bin kredi almış ancak henüz mezun olmamış 812 bin, geri ödemesi vergi dairelerince takip edilen 1 milyon 295 bin olmak üzere, toplam 3 milyon 157 bin gencin öğrenim kredisi sorununu ortadan kaldıracaklarını da sözlerine ekledi. Gelecek yıldan itibaren kredi ödemesi başlayacak öğrencilerin de sadece aldıkları kredi rakamı kadar geri ödeme yapacaklarını hatırlatan Erdoğan, “Dünyadaki yüksek öğrenim kurumlarına olan borçlarını bankadan kredi alarak ödeyen gençlerin, çok uzun yıllar boyunca bunun yükü altında ezildiğini, oralarda yaşayan herkes çok iyi bilmektedir. Biz sadece eğitimi ücretsiz yapmakla kalmıyor, üzerine bir de öğrencilerimizin hayatlarını idame ettirebilecekleri kaynağı da karşılıksız veya rahatça geri ödenebilecek şartlarda kendilerine sunuyoruz” dedi.

    “Bu ülkenin evlatlarının ufkunu karartmaya çalışanlar, kendi kin ve nefret bataklıklarında çırpına dursun, biz gençlerimize umut aşılamaya devam edeceğiz”

    “Birileri, gençlerimizi gündelik siyasetlerine malzeme yapmanın peşinde koşarken, biz onları geleceğe hazırlayacak adımlar atıyoruz” diyen

    Erdoğan, şunları kaydetti:

    “Bu ülkenin evlatlarının ufkunu karartmaya çalışanlar, kendi kin ve nefret bataklıklarında çırpına dursun, biz gençlerimize umut aşılamaya, vizyon kazandırmaya, destek olmaya devam edeceğiz. Yalan ve çarpıtmalar üzerinden gençlerimizi provoke etmeye çalışanların, oyunlarını birer birer bozarak, hiçbir ayrım yapmadan her evladımızı bağrımıza basmayı sürdüreceğiz. Çünkü biz gençlerimize güveniyoruz, inanıyoruz. Gençlerimizi istikbalimizin teminatı görüyoruz. Sizlere vatandaşı olmaktan gurur duyacağınız bir ülke bırakmak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Bizim hangi kökene, hangi meşrebe, hangi mezhebe, siyasi görüşe sahip olursa olsun, bu ülkenin tek bir gencinin bile heba olmasına yitip gitmesine, gönlümüz razı değildir. Her evladımız bizim için paha biçilmez değerdedir. Üzerine titrememizi hak edecek kıymettedir. Geleceğimizi aydınlatan birer ışık hükmündedir.”

    “Bu ülkenin gençleri PKK’dan FETÖ’ye farklı görünüm altındaki terör örgütlerinin kanlı çarkları arasında öğütüldü”

    Millet olarak, yakın geçmişte gençler üzerinden oynanan oyunlar sebebiyle çok acılar çekildiğini, çok bedeller ödendiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin en kıymetli sermayesinin, yani gençlerinin bir bölümünün kirli oyunlarla provokasyonlara, sinsi hesaplara kurban verildiğini söyledi. Gençlerin terör örgütü PKK ve FETÖ’ye kurban verildiğini söyleyen Erdoğan, “Öyle günler yaşadık ki bu ülkenin gençleri sağ-sol diye birbirine kurşun sıktı. Öyle dönemlerden geçtik ki bu ülkenin kimi kandırılmış gençleri sokaklarda, meydanlarda birer piyon gibi kullanıldı. Bu ülkenin nice gençleri Kandil’de kurulan insan pazarında bozuk para misali terör baronları tarafından insafsızca harcandı. Bu ülkenin gençleri PKK’dan FETÖ’ye farklı görünüm altındaki terör örgütlerinin kanlı çarkları arasında öğütüldü. Bu ülkenin nice gençleri, vesayet odaklarının kısır hesaplarına, marjinal yapıların kirli emellerine kurban edildi. Gençlerimiz belki bizzat duymamıştır ama orta yaş ve üzeri kuşak çok iyi hatırlar. Bu ülkede ‘başörtülüden doktor olmaz’ dediler. ‘İşçinin çocuğundan diplomat olmaz.’ dediler. ‘İmam hatipliden hakim, savcı olmaz’ dediler. ‘Meslek liselerinden vali, kaymakam, bilim adamı çıkmaz. dediler. ‘Esnafın çocuğundan iş adamı olmaz’ dediler. ‘Köyden sanatçı, kasabadan aydın, varoşlardan adam çıkmaz’ dediler. Velhasıl yıllarca bu ülkenin insan kaynağını saçma sapan bahanelerle heba ettiler. Ruhlarını sattıkları efendilerine peşkeş çektiler. İşte karşınızda imam hatip mezunu bir cumhurbaşkanı. Kabinemin içerisinde imam hatip mezunu bakanlar aynı şekilde meslek lisesi mezunu bakanlar, demek ki oluyor. Onlarla beraber yola devam ediyoruz. Bunlar öyle alçak, öyle ahlaksız bir tezgah kurdular ki kendi çocuklarıyla milletin çocukları arasında devasa bir uçurum oluşturdular” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in açıklamalarına da tepki gösterdi. Erdoğan, “İzmir’de belediye başkanı çıkıyor Osmanlı’ya hakaret ediyor. Haddini bilmez, ahlaksız. İzmir’i pislikten kurtaramıyorsun. İzmir’i pis kokulardan kurtaramıyorsun. Acaba diktiğin ne var onu söyle? Sen Osmanlı’ya hakaret edebilecek hadde ne zaman ulaştın” dedi.

    Programa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı, Jülide Sarıeroğlu, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, AK Parti Mamak İlçe Başkanı Erhan Sarıgöl, Mamak Belediye Başkanı Murat Köse ve çok sayıda vatandaş katıldı.

  • Erdoğan’dan yatırım programı genelgesi

    Erdoğan’dan yatırım programı genelgesi

    Mükerrer sayıda yayımlanan tebliğe göre, harcamaların gözden geçirilmesi sonucunda verimsiz harcama alanları tasfiye edilecek. Kamu kaynakları, Orta Vadeli Program’da (OVP) belirlenen politikalar doğrultusunda kullanılacak.

    Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlanan tebliğ doğrultusunda, 2023-2025 döneminde ‘Türkiye Ekonomi Modeli’ ile uyumlu olarak hareket edilecek. Bu çerçevede; yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı önceleyen büyümenin sürdürülmesi, verimli ve rekabetçi yerli üretim yapısının güçlendirilmesi, ithalat bağımlılığının azaltılması, kalıcı fiyat istikrarına ulaşılması, beşeri sermaye ve iş gücü kalitesinin artırılması, iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi, sürdürülebilir, kapsayıcı büyüme ile adaletli paylaşıma yönelik ekonomik dönüşümün gerçekleştirilmesi amaçlandı.

  • Bursa’da yapılacak konut sayısı açıklandı

    Bursa’da yapılacak konut sayısı açıklandı

    Ak Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Bursa’da Toplu Konut İdaresi aracılığıyla aylık 2 bin 280 ve 3 bin 187 lira taksitle 8 bin 650 konut yapılacağını açıkladı.

    Sosyal konut yapılacak alanların belirlendiği ve başvuruların da yarından itibaren yapılacağı belirtildi.

    240 ay vadeli dairelerin satış fiyatları 608 ve 850 bin lira arasında değişiyor. İstanbul için hane gelir sınırı 18 bin lira, Bursa’nın da aralarında bulunduğu diğer şehirler için 16 bin lira olarak açıklandı.

  • “Her yıl bütçeden en büyük payı eğitime tahsis ettik”

    “Her yıl bütçeden en büyük payı eğitime tahsis ettik”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Sancaktepe’de Arif Nihat Asya Anadolu Lisesinde düzenlenen 2022-2023 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Programı’na katıldı. Programa Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü de katılım gösterdi.

    “Her yıl bütçeden en büyük payı eğitime tahsis ettik”

    Programda konuşan Erdoğan, “Yeni eğitim ve öğretim yılının ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Vatansever bir öğretmen olan Arif Nihat Asya binlerce öğrenci yetiştirmiş, onlara iyi insan olmayı, vatan ve bayrak sevgisini öğretmiştir. Şairimizi bir kez daha rahmetle yad ediyoruz. Arif Nihat Asya’nın adını taşıyan bu lisemizde Türkiye’nin ilmi, akademik, sanat hayatına eşsiz katkılar yapan inanıyorum ki nice değerimiz çıkacaktır. Büyük ve güçlü Türkiye’nin mimarları öğretmenlerimizin maharetli ellerinde inşallah bu sınıflarda yetişecektir. Şu anda karşımda duran gözleri ışıl ışıl evlatlarımızın her birinin ailelerine, ülkelerine hayırlı evlatlar olmalarını bekliyorum. Bu ulvi ideal uğrunda öğretmenlerimizin de gereken çabayı fedakarlığı göstereceklerine inanıyorum. Türkiye’nin dört bir yanındaki eğitim neferlerimizin tamamına hizmetleri gayretleri için ülkem ve milletim adına bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu vesileyle Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yalçın gibi gencecik yaşta terör örgütleri tarafından bizden koparılan şehit öğretmenlerimizi rahmetle anıyorum.

    Bundan 20 yıl önce göreve geldiğimizde ülkemizi üzerinde yükselteceğimiz dört sütunun ilkini eğitim, diğerlerini de sağlık, emniyet ve adalet olarak belirlemiştik. Eğitim konusundaki önceliğimizden asla taviz vermedik. Her yıl bütçeden en büyük payı eğitime tahsis ettik. Derslik sayımızı ikiye katlayarak kalabalık sınıf sorununu çözüme kavuşturduk. Toplam 750 bin yeni öğretmen ataması yaparak eğitim ordumuzu güçlendirdik. Okullarımızı en modern imkanlarla donattık. Spor salonu sayımızı 2 bin 791’den 11 bin 860’a çıkardık. Laboratuvar sayısını 21 bin 800’den 52 bin 870 seviyesine çıkardık.

    Ders kitaplarını ücretsiz dağıtarak velilerimizi kırtasiye dolaşmaktan kurtardık. Biz bir hafta, 10 gün kırtasiye dükkanlarının önünde sıraya girerdik, kitap defter alabilmek için. Şimdi yardımcı kaynakları da öğrencilerimize ücretsiz olarak sunuyoruz. yıllardır hep geride bırakılan kız çocuklarının okullaşmaları için özel gayret gösterdik. Bizden önce yüzde 39 olan orta öğretimdeki kız çocuklarımızın okullaşma oranı bugün yüzde 90’lara ulaşmıştır. Köy okullarını daha modern bir anlayışla yeniden hayata kazandırıyoruz. Ağustos’tan bu yana binden fazla Köy Yaşam Merkezi’ni faaliyete geçirdik, inşallah bu rakamı en kısa sürede bin 500’e çıkarmış olacağız” dedi.

    “Zihni ve kalbi boş, avare bir gençlik değil ilim, fikir ve erdem sahibi bir gençlik istiyoruz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan devamında, “Zihni ve kalbi boş, avare bir gençlik değil ilim, fikir ve erdem sahibi bir gençlik istiyoruz. Geleceğimizi kendi devletine, halkına, tarihine kinle, nefretle, öfkeyle bakan değil, tarihinden gurur duyan, ülkesine ve milletine hizmet aşkıyla yanan gençlere emanet etmek istiyoruz. Bunun adı Teknofest kuşağıdır. Maziden atiye kurduğumuz köprünün kilit taşı mahiyetindeki bu kuşağın maddi ve manevi açıdan en donanımlı şekilde yetişmesini beka meselesi olarak görüyoruz. Türkiye’nin en önemli zenginliği olan genç nüfusunu, eğitim yoluyla en etkili lokomotifi haline getirmedikçe yaptığımız diğer hiçbir işin, eserin, hizmetin anlamı olmayacağını biliyoruz. Artık kendi ihtiyaçlarını idame ettirecek nüfusu dahi bulamayan Batı’nın bugün yaşadığı krize gelecekte biz de düşmemek için çocuklarımızı sıkı sıkıya sahip çıkarak yetiştirmek durumundayız. Öğretmenlerimiz, sizlerin ve velilerin desteğiyle Teknofest kuşağını en iyi şekilde yetiştireceğimize inanıyorum. Gençlerimizin küresel düzeyde sergiledikleri başarılar doğru istikamette gittiğimizin işaretidir. Güzel ülkemizin umudu yarını ve enerjisi sizlersiniz. Sizler anne babalarınızın olduğu kadar devletimizin ve milletimizin de gözbebeğisiniz. Sizlerin daha iyi eğitim alması için bütün imkanlarımızı seferber ediyoruz. Güçlü bir gelecek için geçmişinizi iyi öğrenmelisiniz.

    Türkiye artık gençlerini tehdit olarak gören eski Türkiye değil. Bugün gençlerine değer veren bir Cumhurbaşkanı’na, bir hükümete, bir yönetime, bir devlete sahipsiniz. Size binlerce yıllık tarihinizi unutturmaya, hatta kendi ecdadınıza sövdürmeye çalışan köksüzlere kulak asmayın. Şanlı tarihinizle gurur duyun, zaferlerinizle, kültürünüzle değerlerinizle her zaman iftihar edin. Büyüklere saygı göstermek, küçüklere şefkatle davranmak bizim kültürümüzün temel düsturlarıdır. Sosyal medyanın, televizyonun, oyun konsollarının sizi gerçeklerden kopuk sahte bir evrene hapsetmesine izin vermeyin. Aile fertlerinizle, akranlarınızla yapacağınız tatlı bir sohbetin yerini hiçbir bilgisayar oyunu dolduramaz. Oku, düşün, uygula, neticelendir. Okudukça ufkunuzun sınırlarının daha da genişlediğini göreceksiniz” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, kürsüde öğrencilerle birlikte zil çalarak eğitim öğretim yılının açılışını gerçekleştirdi.

  • “Dünyanın en başarılı üç ülkesinden biriyiz”

    “Dünyanın en başarılı üç ülkesinden biriyiz”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balkan turunun son durağı olan Hırvatistan’da temaslarını sürdürüyor. Türkiye-Hırvatistan İş Forumu’nda önemli açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sözlerime, 6 yıllık bir aranın ardından Zagreb’de sizlerle tekrar birlikte olmaktan duyduğum memnuniyeti ifade ederek başlamak istiyorum. Bu buluşmamızın, Türkiye ve Hırvatistan arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 30. yılını kutladığımız bir dönemde gerçekleşmesinden ayrıca memnuniyet duyuyorum. Şahsıma ve heyetime gösterdikleri misafirperverlikten ötürü Cumhurbaşkanı Sayın Milanovic başta olmak üzere, tüm Hırvat makamlarına teşekkür ediyorum. Bu organizasyonu düzenleyen DEİK’i ve Hırvat muhataplarını da ayrıca tebrik ediyorum” dedi.

    “Türkiye ve Hırvatistan, bölgesel konumları ve ekonomileri itibarıyla ortak ülkelerdir”

    Bu sabah Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanovic ile verimli görüşmeler gerçekleştirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkileri ayrıntılarıyla ele aldık. Aldığımız kararların ülkelerimiz arasındaki dostluk ve iş birliğini daha ileri taşıyacağına inanıyorum. Bugünkü istişarelerin bize hatırlattığı husus şudur: Türkiye ve Hırvatistan, bölgesel konumları ve ekonomileri itibarıyla ortak ülkelerdir. Son yıllarda ekonomik ve ticari iş birliğimizde yakaladığımız ivme bu konuda ümit vericidir” ifadelerini kullandı.

    “Bu yıl hedefimizi rahatlıkla aşacağımıza inanıyorum”

    Hırvatistan’a bir önceki ziyareti gerçekleştirdikleri 2016 yılından bugüne ticaret hacminin yaklaşık 2 buçuk katına çıktığını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2015 sonunda 387 milyon dolar olan ticaret hacmimiz, 2021 sonunda 900 milyon dolara ulaştı. O ziyaretim sırasında belirlemiş olduğumuz 5 yılda 1 milyar dolara ulaşma hedefinde salgın nedeniyle küçük bir sapma oldu. Ancak bu yıl hedefimizi rahatlıkla aşacağımıza inanıyorum. 2022’nin ilk sekiz ayı itibarıyla 760 milyon doları geçmiş durumdayız. Şimdi yeni hedefimizi kısa vadede 2 milyar dolar olarak belirledik. Orta ve uzun vadede ise 5 milyar dolara ulaşmamızın önünde hiçbir engel görmüyorum” dedi.

    “İş formunun ikili ticari, ekonomik ilişkilerimizdeki güçlü ivmeyi artırmasını diliyorum”

    Hırvatistan ile yatırım alanında iş birliğinin de giderek geliştiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Firmalarımızın enerji, inşaat, altyapı, turizm ve bankacılık başta olmak üzere çeşitli sektörlerde stratejik işlere imza atıyor. İş formunun ikili ticari, ekonomik ilişkilerimizdeki güçlü ivmeyi artırmasını ve yeni iş birliği imkanlarına vesile olmasını diliyorum. Devlet yöneticileri olarak bizler, iş dünyasının önündeki bürokratik zorlukları ve engelleri kaldırmakla görevliyiz. Sizlere de iş dünyası olarak ülkelerimiz arasındaki ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine katkıda bulunma görevi düşüyor. Türkiye ve Hırvatistan arasındaki ekonomik ilişkilerin ve dostluk bağlarının pekiştirilmesi için, her birinizin samimi gayret göstereceğine şahsım ve arkadaşlarım inanıyoruz. Ticari diplomasi faaliyetleriyle Türkiye’nin girişimci vizyonunu yurt dışına taşıyan DEİK’e ve Türkiye-Hırvatistan İş Konseyi’ne teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    “Hırvatistan, Avrupa pazarlarına yakınlık gibi ilave avantajlara da sahip”

    Hırvatistan’da faaliyet gösteren Türk firmalarının turizm, yenilenebilir enerji ve bankacılık sektörlerindeki yatırımlarının 200 milyon euroya ulaştığını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üçüncü ülkelerden gelen yatırımlarla birlikte bu rakamın esasen çok daha yüksek seviyede olduğu biliyoruz. Önümüzde çok daha geniş bir iş birliği ve ticaret alanı mevcuttur. Enerji, altyapı, dijitalleşme, turizm, tarım, sulama ve hayvancılık başta olmak üzere geniş bir yelpazede iş birliğimizi geliştirebiliriz. Avrupa Birliği fonlarının sağlayacağı ivme ile enerji, altyapı ve dijitalleşme yatırımlarının Hırvatistan’da artması bekleniyor. Türkiye, bu alandaki imkanlarını Hırvat dostlarıyla paylaşmaya hazırdır. Ayrıca, KOBİ’ler konusunda atılacak ortak adımların, yeni iş birliklerinin önünü açacağı kanaatindeyim. Potansiyel iş birliği alanları arasında tarım, hayvancılık ve sulama projeleri de var. Verimli toprakları, gelişmiş ulaşım altyapısı, zengin yenilenebilir enerji kaynakları ve yetişmiş iş gücü olan Hırvatistan, Avrupa pazarlarına yakınlık gibi ilave avantajlara da sahip. Türkiye ile Hırvatistan’ın gerçekleştirecekleri kapsamlı ekonomik ve ticari iş birliklerinin, ülkelerimizin yanı sıra bölgenin gelişmesine de katkı yapacağına inanıyorum” dedi.

    “Koronavirüs salgını sürecinde yaşananlar Türk ekonomisinin gücünü gösterdi”

    “Türk yurt dışı müteahhitlik ve teknik müşavirlik sektörü, özellikle 2003 yılından bu yana iş hacmini giderek artırıyor” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yurt dışı müteahhitlik sektörümüz, bugüne kadar toplam 460 milyar dolar değerinde 11 bin 300 proje üstlendi. Firmalarımız dünyanın dört bir köşesinde son derece başarılı projelere imza atarak yerel istihdamı da sağlıyor. Gerek Hırvatistan’ın altyapı ve deprem sonrası yeniden yapılandırma faaliyetlerinde gerek üçüncü ülkelerdeki projelerde firmalarımızın beraber çalışabilir. Hırvat yetkililerden, Türk firmaları ve iş adamlarına, yatırım ortamının iyileştirilmesi, bürokrasinin azaltılması ve teşvik politikalarının geliştirilmesi gibi konularda kolaylık göstermelerini beklediğimizi ifade etmek istiyorum. Korona virüs salgını sürecinde yaşananlar Türk ekonomisinin gücünü, dayanıklılığını ve son 20 yılda katettiği mesafeyi açıkça göstermiştir. Küresel ekonominin yüzde 3,4 küçüldüğü 2020 yılında biz yüzde 1,8’lik büyüme oranı yakaladık. Dünya ekonomisi ciddi daralma riskiyle yüzleşirken, 2022 yılı ilk çeyreğinde yüzde 7,5 ikinci çeyreğinde 7,6 oranında büyüme kaydettik. İhracatımız bu ay itibariyle yıllık bazda 250 milyar doların üzerine çıktı. 2003-2021 döneminde 240 milyar dolardan fazla doğrudan uluslararası yatırım çekmeyi başardık” şeklinde konuştu.

    “Muharip İnsansız Uçak Sistemimizle dünyanın 1 numarası haline getirmeyi hedefliyoruz”

    “Sadece geçtiğimiz yıl ülkemize 14 milyar dolar değerinde ilave doğrudan uluslararası yatırım geldi” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son 16 yılda Orta ve Doğu Avrupa’da en fazla uluslararası doğrudan yatırım alan ikinci ülkeyiz. İnsansız Hava Araçları teknolojilerinde geleceği okuyarak attığımız adım sayesinde bugün bu alanda dünyanın en başarılı üç ülkesinden biriyiz. Akıncı Taarruzi İnsansız Hava Aracımızın da katılmasıyla bir üst lige çıkardığımız İHA filomuzu, Muharip İnsansız Uçak Sistemimizle dünyanın 1 numarası haline getirmeyi hedefliyoruz. Tüm bunlar, Türk ekonomisinin gücünün ve Türkiye’ye duyulan güvenin en somut işaretleridir. Bunun yanında Türkiye, iş kurma ve iş yapma fırsatları bakımından son derece cazip bir mevzuata ve uygulamaya sahiptir. Türk Hava Yolları vasıtasıyla, İstanbul üzerinden dünyanın 340’tan fazla destinasyonuna rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Küresel uçuşların kesişme noktasına dönüşen İstanbul Havalimanı, 2021’de ağırladığı yolcu sayısıyla Avrupa’nın 2. havalimanı hâline geldi” dedi.

    “Hırvat iş adamlarına her türlü kolaylığı sağladık ve sağlamaya hazırız”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Turkish Cargo 2022 yılının Haziran ayı verilerine göre kargo pazarında dünyanın en büyük 4. hava kargo taşıyıcısı oldu. Ülkemiz dinamik nüfusumuz, geniş pazar imkanlarımız ve yatırımcı dostu mevzuatımızla Hırvat iş adamlarına çok büyük fırsatlar sunuyor. Ülkelerimiz arasındaki özellikle bu dayanışma, inanıyorum ki her iki ülkeyi de kazan kazan esasına göre çok daha güçlü bir hedefe ulaştıracaktır. Daha önceki ziyaretlerimde de belirttiğim gibi, Hırvat iş adamlarına her türlü kolaylığı sağladık ve sağlamaya hazırız. Görüşmelerimizde aynı iradenin Hırvat makamlarında da olduğuna şahitlik ettim. Bugünkü iş forumunun, ülkelerimiz arasındaki dostluğun pekiştirilmesine, karşılıklı yatırımların ve ticaretin daha da artırılmasına vesile olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı

  • İki ülke arasında kimlik kartıyla seyahat

    İki ülke arasında kimlik kartıyla seyahat

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balkan turunun ilk ziyareti kapsamında geldiği Bosna Hersek’te temaslarını sürdürüyor. Erdoğan, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Üyeleri ile gerçekleştirdiği gerçekleştirdiği ikili görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.

    İki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 30.yıldönümünde Bosna Hersek’te bulunmaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ziyaretimize ayrıca tarihi bir nitelik kazandırmıştır. Dışişleri Bakanlıklarımız tarafından yapılan açıklamada belirtildiği gibi Türkiye-Bosna Hersek ilişkileri müstesna nitelik taşımaktadır. Siyasi askeri ve ekonomik ilişkilerin ötesinde sahip olduğumuz tarihi kültürel ve beşeri bağlar ilişkilerimizin sağlam temelini oluşturuyor. Değerli mevkidaşlarımla gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde ilişkilerimizi daha da ileri seviyelere taşımak için atabileceğimiz adımları ele aldık” ifadelerini kullandı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 Ekim’de yapılacak seçime hazırlandığını dile getirerek, “Seçim arifesinde böyle bir seyahati gerçekleştirmek bizler içinde gerçekten ayrı bir mutluluk vesilesi. Türkiye’nin Bosna Hersek’in huzur refah ve istikrarına verdiği önemi toprak bütünlüğüne ve egemenliğine desteğini bir kez daha vurguladık. Bosna Hersek’i önümüzdeki dönemde yoğun bir gündem beklemektedir. Gerek yapılacak seçim adil, şeffaf ve yapıcı ortamda gerçekleştirilmesi sadece Bosna Hersek için değil tüm bölgemiz için hayati bir öneme sahiptir. Seçime giden süreçte ülkenin refahına katkı sağlayacak bir seçim atmosferinin teşvik edilmesi Bosna Hersek’in huzuru ve istikrarı açısından özellikle mühimdir. Bu vesileyle seçim sonuçlarının tüm Bosna Hersek için şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tarafların rızası dahilinde Bosna-Hersek’teki mevcut sıkıntıların aşılması amacıyla Türkiye olarak elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyorum. Görüşmelerimizde geçen sene yüzde 35’e yakın artışla 876 milyon dolar seviyesine ulaşan ikili ticaretimizi geliştirmek, yatırımlarımızı daha da artırmak amacıyla neler yapabileceğimizi ele aldık. 2019’da temelini attığımız Saraybosna Belgrad otoyolu projesine büyük önem veriyoruz. Sıkıntıların yaşandığı bir konuyu dostlarım bize açtılar biz de finans noktasındaki ilişkiler ağı açısından Ziraat Bankamız ile ilgili konuyu müdüre gerekli talimatı verdim. Süratle bu konuyu çözecekler” ifadelerini kullandı.

    “Yarın Sırbistan’da da böyle bir anlaşmayı imzalayacağız”

    Bu projeyle bölge ülkelerinin yanı sıra bölge halklarını da birbirine bağlayacak bir proje olduğunu sözlerine ekleyen Erdoğan açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

    “Türkiye olarak Bosna Hersek’e yönelik kalkınma yardımlarımızı hız kesmeden sürdürürken bir yeni adım da özellikle artık kimlik kartlarıyla. Türkiye-Bosna Hersek arasındaki gidiş gelişleri yapabilme kararını verdik. Dışişleri Bakanlarımız süratle gerekli prosedürü bitirecekler. Türkiye’den Bosna Hersek’e, Bosna Hersek’ten Türkiye’de kimlik kartlarıyla seyahat yapılabilecek. Yarın aynı şekilde Sırbistan’da da böyle bir anlaşmayı imzalayacağız. Bulgaristan’la da aynı şekilde böyle bir anlaşmayı imzalamıştık”

    TİKA’nın 1995 yılından bu yana bine yakın projeyi hayata geçirdiğini sözlerine ekleyen Erdoğan, Bosna Hersek’in yanında olmaya devam edeceğimizi bir kez daha vurguladı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek’te resmi törenle karşılandı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek’te resmi törenle karşılandı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyaret düzenlediği Balkan turu kapsamında ilk durağı Bosna Hersek’e geldi.

    Erdoğan’ı taşıyan uçak TSİ 13.00 sıralarında Saraybosna’ya indi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkent Saraybosna’da, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Şefik Caferoviç resmi törenle karşılandı. İki ülke marşlarının okunduğu törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan askeri kıtayı selamladı. Törenin ardından Erdoğan’a Bosna Hersek heyeti tanıtıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bosna Hersek temasları kapsamında Devlet Başkanlığı Konseyi’nin üç üyesi ile görüşecek.

    Erdoğan, Bosna Hersek temaslarını tamamlamasının ardından Sırbistan ardından da Hırvatistan’ı ziyaret edecek.